EN Virtual Step allows an ICON smart contract developer to deposit ICX (the native protocol token on the ICON Blockchain) into the smart contract and earn non-transferrable, non-tradeable interest on the deposit
"non working" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Virtual Step allows an ICON smart contract developer to deposit ICX (the native protocol token on the ICON Blockchain) into the smart contract and earn non-transferrable, non-tradeable interest on the deposit
TR Virtual Step bir ICON akıllı kontrat geliştiricisine akıllı kontratın içine ICX (ICON Blockchain'inin kendi protokol tokenı) yatırma ve bu yatırılan token üzerinden transfer edilemez, alım satımı yapılamaz bir faiz kazanma imkanı tanır
inglês | turco |
---|---|
contract | kontrat |
protocol | protokol |
token | token |
interest | faiz |
step | step |
smart | akıllı |
and | ve |
EN Description: View Jasmine aloha - 100 non-professional 47 - asian orientation hd as completely free. BDSM porn xxx Jasmine aloha - 100 non-professional 47 - asian orientation video.
TR Açıklama: Yasemin Aloha - 100 profesyonel olmayan 47 - Asya oryantasyonu hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Yasemin Aloha - 100 profesyonel olmayan 47 - Asya oryantasyonu video.
inglês | turco |
---|---|
description | açıklama |
asian | asya |
hd | hd |
as | olarak |
completely | tamamen |
bdsm | bdsm |
professional | profesyonel |
free | ücretsiz |
video | video |
view | görüntüle |
porn | porno |
xxx | xxx |
EN Applicant organizations must be non-profit and non-governmental organizations. NGOs wishing to apply for a grant must make registration online first.
TR Başvuruda bulunacak olan kuruluşlar kar amacı gütmeyen ve sivil toplum örgütleri olmalıdır. Hibe başvurusunda bulunmak isteyen STK’ lar, öncelikle çevrimiçi kayıt yaptırmalıdır.
inglês | turco |
---|---|
non-profit | kar amacı gütmeyen |
and | ve |
grant | hibe |
registration | kayıt |
online | çevrimiçi |
organizations | örgütleri |
first | öncelikle |
must | olmalıdır |
a | olan |
EN The Berghof Foundation works as an independent, non-profit non-governmental organization to prevent political and social conflict and to achieve sustainable peace through conflict resolution
TR Berghof Vakfı, bağımsız, kar amacı gütmeyen hükümet dışı bir örgüt olarak siyasi ve sosyal çatışmayı engellemek ve çatışma çözümü ile sürdürülebilir barışın sağlanması için çalışır
inglês | turco |
---|---|
independent | bağımsız |
non-profit | kar amacı gütmeyen |
political | siyasi |
social | sosyal |
sustainable | sürdürülebilir |
foundation | vakfı |
conflict | çatışma |
resolution | çözümü |
works | çalışır |
and | ve |
to | için |
EN Any non-individual use, or any use that is indistinguishable from non-individual use, is prohibited
TR Bireysel olmayan kullanımlar veya bireysel olmayan bir kullanımdan ayırt edilemeyen kullanımlar yasaktır
inglês | turco |
---|---|
use | kullan |
individual | bireysel |
or | veya |
EN The Berghof Foundation works as an independent, non-profit non-governmental organization to prevent political and social conflict and to achieve sustainable peace through conflict resolution
TR Berghof Vakfı, bağımsız, kar amacı gütmeyen hükümet dışı bir örgüt olarak siyasi ve sosyal çatışmayı engellemek ve çatışma çözümü ile sürdürülebilir barışın sağlanması için çalışır
inglês | turco |
---|---|
independent | bağımsız |
non-profit | kar amacı gütmeyen |
political | siyasi |
social | sosyal |
sustainable | sürdürülebilir |
foundation | vakfı |
conflict | çatışma |
resolution | çözümü |
works | çalışır |
and | ve |
to | için |
EN This feature allows audited factories and related actors to upload documents on identified non-compliances after the audit (e.g. renewed permit, non-discrimination policy etc.) on the ICS database.
TR Bu özellik sayesinde denetlenen fabrikalar ve ilgili aktörler denetim sonrasında ICS veri tabanına tanımlanan uygunsuzlukları (örneğin; yenilenen izin, ayrımcılık yapmama politikası, vb.) yükleme olanağı elde etmektedir.
inglês | turco |
---|---|
upload | yükleme |
audit | denetim |
permit | izin |
feature | özellik |
discrimination | ayrımcılık |
policy | politikası |
this | bu |
on | ilgili |
database | veri |
EN 12.2 Non-Cancelable and Non-Refundable Charges
TR 12.2 İptal Edilemez ve İade Edilemez Ücretler
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
EN Blue Dove Logo is great if you're working in Non profit, Charity, Animals industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Kar amacı gütmeyen, Hayır kurumu, Hayvanlar endüstrisinde çalışıyorsanız Mavi Güvercin Logosu harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
inglês | turco |
---|---|
blue | mavi |
charity | hayır kurumu |
animals | hayvanlar |
if | eğer |
this | bu |
template | şablonu |
or | veya |
team | takım |
a | bir |
EN Researchers from 26 of the university’s departments and from four non-university research institutions are working together on innovative solutions
TR Üniversitenin 26 farklı kürsüsünden gelen araştırmacılar, dört üniversite dışı araştırma kurumundan gelen araştırmacılarla birlikte yenilikçi çözümler üzerine çalışıyorlar
inglês | turco |
---|---|
researchers | araştırmacılar |
research | araştırma |
innovative | yenilikçi |
university | üniversite |
solutions | çözümler |
on | üzerine |
EN It quickly shows you how your content is performing, what’s working, what’s not working, and what issues need your attention.
TR İçeriğinizin nasıl performans gösterdiğini, neyin işe yaradığını, neyin işe yaramadığını ve hangi konulara dikkat etmeniz gerektiğini hızlı bir şekilde gösterir.
inglês | turco |
---|---|
shows | gösterir |
performing | performans |
working | iş |
attention | dikkat |
what | neyin |
how | nasıl |
your | etmeniz |
and | ve |
is | bir |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We offer technical support by phone and ticketing system in Turkey during working hours, with the exception of working hours, we offer technical support through the ticket system
TR Türkiye mesai saatlerinde telefonla ve bilet sistemi üzerinden, mesai saatleri haricinde bilet sistemi üzerinden teknik destek sunmaktayız
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
and | ve |
system | sistemi |
turkey | türkiye |
hours | saatleri |
ticket | bilet |
by phone | telefonla |
support | destek |
EN Health Problems Met in Working Area and Occupational Risks of Staff Working in Kayseri 112 Emergency Health Care Services
TR Kayseri 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Personelin Çalışma Ortamında Karşılaştıkları Sağlık Sorunları Ve Karşılaştıkları Mesleki Riskler
inglês | turco |
---|---|
health | sağlık |
and | ve |
kayseri | kayseri |
services | hizmetlerinde |
problems | sorunları |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We offer technical support by phone and ticketing system in Turkey during working hours, with the exception of working hours, we offer technical support through the ticket system
TR Türkiye mesai saatlerinde telefonla ve bilet sistemi üzerinden, mesai saatleri haricinde bilet sistemi üzerinden teknik destek sunmaktayız
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
and | ve |
system | sistemi |
turkey | türkiye |
hours | saatleri |
ticket | bilet |
by phone | telefonla |
support | destek |
EN It quickly shows you how your content is performing, what’s working, what’s not working, and what issues need your attention.
TR İçeriğinizin nasıl performans gösterdiğini, neyin işe yaradığını, neyin işe yaramadığını ve hangi konulara dikkat etmeniz gerektiğini hızlı bir şekilde gösterir.
inglês | turco |
---|---|
shows | gösterir |
performing | performans |
working | iş |
attention | dikkat |
what | neyin |
how | nasıl |
your | etmeniz |
and | ve |
is | bir |
EN Taking care of the children? Working part-time or from home? Parents explain how they balance their family and working lives.
TR Çocuklara nasıl bakılacak? Yarım gün çalışarak mı, evden çalışarak mı? Ana babalar, aile ve iş hayatını nasıl pay ettiklerini anlatıyorlar.
inglês | turco |
---|---|
family | aile |
working | çalışarak |
how | nasıl |
the | gün |
and | ve |
EN Ensuring security without making things too hard for non-technical users is challenging
TR Teknik bilgisi olmayan kullanıcılar için süreçleri çok zorlaştırmadan güvenliği sağlamak zorlu bir iştir
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
security | güvenliği |
for | için |
is | bir |
users | kullanıcılar |
EN For non-web applications, RDP connections, and private routing, utilize one comprehensive client across Internet and application access use cases
TR Web dışı uygulamalar, RDP bağlantıları ve özel yönlendirme için internet ve uygulama erişimi kullanımları söz konusu olduğunda kapsamlı, tek bir istemci kullanın
inglês | turco |
---|---|
client | istemci |
connections | bağlantıları |
comprehensive | kapsamlı |
internet | internet |
applications | uygulamalar |
and | ve |
application | uygulama |
web | web |
for | için |
private | özel |
access | erişimi |
EN Search for a relevant topic and use the "Highlight unlinked domains" feature to highlight non-linking websites.
TR İlgili bir konuyu aratın ve "Bağlantı vermeyen domainleri vurgula" özelliğini kullanarak bağlantı vermeyen web sitelerini vurgulayın.
inglês | turco |
---|---|
domains | domainleri |
linking | bağlantı |
feature | özelliğini |
and | ve |
a | bir |
EN It is inscribed with the Latin term Non Solus (not alone)
TR Üzerinde Latince bir terim olan Non Solus (yalnız değil) yazmaktadır
inglês | turco |
---|---|
is | olan |
the | değil |
EN We ask journal authors, reviewers, and editors to identify their gender by choosing from options: women, man, non-binary/other, and 'prefer not to disclose'
TR Yazarlar, hakemler ve editörlerden şu seçeneklerden birini seçerek cinsiyetlerini belirtmelerini rica ediyoruz: kadın, erkek, non-binary/diğer, ve 'açıklamamayı tercih ediyorum'
inglês | turco |
---|---|
authors | yazarlar |
other | diğer |
prefer | tercih |
women | kadın |
and | ve |
EN Get an idea of any company’s expenses on organic and non-organic promo
TR Firmanın organik ve organik olmayan reklam harcamaları ile ilgili fikir elde edin
inglês | turco |
---|---|
idea | fikir |
organic | organik |
on | ilgili |
and | ve |
EN Non-traditional search results (not a 'blue link') like videos, tweets boxes, or featured snippets.
TR Videolar, tweet kutuları veya öne çıkan snippet’ler gibi geleneksel olmayan arama sonuçları ("mavi bağlantı" değil).
inglês | turco |
---|---|
blue | mavi |
videos | videolar |
traditional | geleneksel |
link | bağlantı |
search | arama |
not | değil |
like | gibi |
or | veya |
results | sonuçları |
EN <strong>HTML tags</strong>: missing, duplicate or non-optimal length of title tags, meta descriptions and H1 tags
TR <strong>HTML etiketleri</strong>: başlık etiketlerinin, meta açıklamaların ve H1 etiketlerinin eksik, kopya veya uygun olmayan uzunlukları
inglês | turco |
---|---|
html | html |
tags | etiketleri |
missing | eksik |
of | ın |
title | başlık |
meta | meta |
and | ve |
strong | strong |
or | veya |
EN For trials, the 7 USD is non-refundable
TR Deneme sürecinin ücreti olan 7 USD iade edilemez
inglês | turco |
---|---|
is | olan |
usd | usd |
EN Yes, you get 5,000 crawl credits per project per month. These credits are only used up when you crawl an HTML page with status code 200, so other URLs like broken URLs, redirects or any non-HTML resources aren't counted.
TR Evet, proje başına ayda 5.000 tarama kredisi alırsınız. Bu krediler yalnızca durum kodu 200 olan bir HTML sayfasını taradığınızda kullanılır, bu nedenle kırık URL’ler, yönlendirmeler veya HTML harici kaynaklar sayılmaz.
inglês | turco |
---|---|
project | proje |
used | kullanılır |
html | html |
page | sayfası |
status | durum |
code | kodu |
broken | kırık |
resources | kaynaklar |
so | nedenle |
these | bu |
yes | evet |
or | veya |
only | yalnızca |
per | bir |
EN Information sessions were provided in order to address non-structural risks and raise disaster awareness
TR Simav Depremi sonrasında temel afet bilincinin yükseltilmesi ve yapısal olmayan risklerin azaltılması alanında halkın bilgilendirmesini sağladık
inglês | turco |
---|---|
address | alan |
risks | risklerin |
and | ve |
disaster | afet |
structural | yapısal |
to | sonrasında |
EN We organized peer trainings to mitigate non-structural risks inside households
TR Evlerde yapısal olmayan risklerin azaltılmasına yönelik akran eğitimleri gerçekleştirdik
inglês | turco |
---|---|
peer | akran |
risks | risklerin |
structural | yapısal |
to | yönelik |
EN We started the humanitarian aid project, which aims to provide communities affected by disaster with e-cards with a certain amount of cash for them to provide for their food and non-food basic needs.
TR Afetten etkilenen toplulukların e- kartlara yüklenen nakit ile gıda ve gıda dışı temel ihtiyaçları kendi isteklerine göre tedarik etmelerini amaçlayan ve yerel ekonomiye katkı sunan insani yardım projemize başladık.
inglês | turco |
---|---|
started | başladı |
aid | yardım |
provide | sunan |
communities | toplulukların |
affected | etkilenen |
cash | nakit |
we started | başladık |
food | gıda |
and | ve |
needs | ihtiyaçları |
to | e |
by | göre |
with | ile |
EN Pages are special profiles that may only be used to promote a business or other commercial, political, or charitable organization or endeavor (including non-profit organizations, political campaigns, bands, and celebrities).
TR Sayfalar, yalnızca bir işletme veya diğer ticari, politik veya hayır kurumlarını veya çabayı tanıtmak amacıyla (kar amacı gütmeyen kurumlar, siyasal kampanyalar, gruplar ve ünlüler dâhil) kullanılabilen özel profillerdir
inglês | turco |
---|---|
pages | sayfalar |
other | diğer |
political | politik |
celebrities | ünlüler |
business | iş |
non-profit | kar amacı gütmeyen |
campaigns | kampanyalar |
commercial | ticari |
and | ve |
or | veya |
organizations | kurumlar |
bands | gruplar |
EN Foursquare is not responsible or liable for any loss or damage of any sort incurred as the result of any such dealings or promotions or as the result of the presence of such non-Foursquare advertisers or third party information on the Services.
TR Foursquare, bu tür işlemlerin sonucu olarak ortaya çıkan veya Hizmetlerde Foursquare'e ait olmayan bu tür reklamcıların veya üçüncü taraf bilgilerin kullanılmasından ötürü oluşan kayıp veya zararlardan sorumlu veya yükümlü tutulamaz.
inglês | turco |
---|---|
loss | kayıp |
damage | zararlardan |
result | sonucu |
party | taraf |
information | bilgilerin |
services | hizmetlerde |
foursquare | foursquare |
such | bu |
responsible | sorumlu |
or | veya |
third | üçüncü |
not | tür |
EN Any fees paid hereunder are non-refundable
TR Bu kapsamda ödenen ücretler iade edilmez
inglês | turco |
---|---|
any | bu |
fees | ücretler |
EN Premium names are available for purchase, but they typically cost more than non-Premium names
TR Premium alan adları satın alınabilir, ancak genellikle Premium olmayan alan adlarına göre daha pahalıdırlar
inglês | turco |
---|---|
names | adları |
purchase | satın |
typically | genellikle |
premium | premium |
but | ancak |
more | daha |
for | göre |
EN The Boing 737-800 fuselage includes additional accommodation for non-flying crew or passengers
TR Boeing 737-800 gövdesi, uçmayan mürettebatı veya yolcuları için ek konaklama imkanı sunar
inglês | turco |
---|---|
additional | ek |
accommodation | konaklama |
passengers | yolcular |
for | için |
or | veya |
EN Copying of the material allowed only for personal and non-public use (except by written agreements between the Administration and User)
TR Materyalin kopyalanmasına yalnızca kişisel ve halka açık olmayan kullanım için izin verilir (İdare ve Kullanıcı arasındaki yazılı anlaşmalar hariç)
inglês | turco |
---|---|
material | materyalin |
allowed | izin |
written | yazılı |
user | kullanıcı |
of | in |
and | ve |
personal | kişisel |
use | kullanım |
between | arasındaki |
for | için |
EN To feed a robot, automatic process, or other non-human browser.
TR Bir robotu, otomatik süreci veya diğer insan olmayan tarayıcıyı beslemek için.
inglês | turco |
---|---|
automatic | otomatik |
process | süreci |
other | diğer |
browser | tarayıcı |
human | insan |
or | veya |
to | için |
a | bir |
EN We use many other conventional and non-conventional security measures, all of which cannot be explained here
TR Burada açıklanamayan birçok geleneksel ve konvansiyonel olmayan güvenlik önlemi kullanıyoruz
inglês | turco |
---|---|
use | kullan |
conventional | geleneksel |
here | burada |
security | güvenlik |
and | ve |
many | çok |
EN Perfect for an individual (or corporation) that does NOT want the government (or other non-state actors) to have access to all of their emails at any time
TR Hükümetin (veya diğer devlet dışı aktörlerin) herhangi bir zamanda tüm e-postalarına erişebilmesini istemeyen bir birey (veya şirket) için idealdir
inglês | turco |
---|---|
other | diğer |
actors | aktörlerin |
time | zamanda |
or | veya |
all | tüm |
of | in |
state | devlet |
any | herhangi |
EN The Mailfence digital signature provides absolute authenticity and non-repudiation (sender cannot deny having sent the message)
TR Mailfence dijital imzası mutlak özgünlük ve reddedilmeyi sağlar (gönderen mesajı göndermeyi reddedemez)
inglês | turco |
---|---|
digital | dijital |
provides | sağlar |
absolute | mutlak |
and | ve |
mailfence | mailfence |
signature | imzası |
message | mesaj |
EN These are the terms that you agree to when you use our API for non-commercial purposes.
TR Bunlar, API'yi ticari olmayan amaçlar için kullandığında kabul ettiğin şartlardır.
inglês | turco |
---|---|
commercial | ticari |
the | kabul |
are | bunlar |
EN He attended Ripon College, where he also sang non-professionally with a group called the Indigos, and graduated in 1962
TR Grammy tarihinde jazz, pop ve R&B olmak üzere 3 farklı kategoride ödül kazanan tek şarkıcıdır
inglês | turco |
---|---|
where | farklı |
and | ve |
in | tarihinde |
EN Detect new and deleted pages, get email alerts when your website is down or important pages become non indexable.
TR Yeni ve silinmiş sayfaları tespit edin, web siteniz kapandığında veya önemli sayfalar dizine eklenemediği zamanlarda e-posta uyarıları alın.
inglês | turco |
---|---|
detect | tespit |
new | yeni |
your website | siteniz |
important | önemli |
pages | sayfaları |
website | web |
posta | |
or | veya |
and | ve |
EN Website crawler detects domain’s preferred version (http / https and www / non-www)
TR Web sitesi tarayıcısı, etki alanının tercih edilen sürümünü algılar (http / https ve www / www olmayan).
inglês | turco |
---|---|
http | http |
https | https |
and | ve |
domains | alan |
version | sürümünü |
EN NFTs are non-fungible digital assets mostly referred to as ERC721, ERC1155 on Ethereum, BEP721 and BEP1155 as NFTs on BSC that are either unique or limited in quantity
TR NFT'ler , Ethereum'da ERC721, ERC1155, BSC'de BEP721 ve BEP1155 olarak adlandırılan, benzersiz veya miktar olarak sınırlı dijital varlıklardır
inglês | turco |
---|---|
digital | dijital |
unique | benzersiz |
limited | sınırlı |
and | ve |
or | veya |
to | olarak |
EN NFTs are like vintage baseball cards but only in a digital form that is unique, non-fungible and secured using cryptography
TR NFT'ler eski beyzbol kartları gibidir, ancak yalnızca benzersiz, değiştirilemez ve kriptografi kullanılarak güvence altına alınmış dijital bir formdadır
inglês | turco |
---|---|
cards | kartlar |
cryptography | kriptografi |
using | kullanılarak |
unique | benzersiz |
digital | dijital |
in | altına |
and | ve |
but | ancak |
EN Add non-protected PDF and ePub files to your Kobo eReader using your computer
TR Bilgisayarınızı kullanarak korumasız PDF ve ePub dosyalarını Kobo eOkuyucunuza ekleyin
inglês | turco |
---|---|
add | ekleyin |
kobo | kobo |
computer | bilgisayar |
and | ve |
using | kullanarak |
files | dosyaları |
Mostrando 50 de 50 traduções