TR Hükümetin (veya diğer devlet dışı aktörlerin) herhangi bir zamanda tüm e-postalarına erişebilmesini istemeyen bir birey (veya şirket) için idealdir
TR Hükümetin (veya diğer devlet dışı aktörlerin) herhangi bir zamanda tüm e-postalarına erişebilmesini istemeyen bir birey (veya şirket) için idealdir
EN Perfect for an individual (or corporation) that does NOT want the government (or other non-state actors) to have access to all of their emails at any time
turco | inglês |
---|---|
diğer | other |
zamanda | time |
TR Yeni şansölye yaptığı ilk hükümet açıklamasında, hükümetin gerekli tüm önlemleri alacağını temin etti.
EN In marathon negotiations with the heads of state and government, the Ukraine crisis and the coronavirus pandemic were among the topics discussed by the chancellor.
turco | inglês |
---|---|
şansölye | chancellor |
hükümet | government |
TR Alman hükümeti Almanya’da ve dünya genelinde iklimin korunması yönünde uğraş vermek istiyor. Hükümetin hangi çalışmaları planladığını buradan öğrenebilirsiniz.
EN The Federal Government wants to stand up for climate protection in Germany and worldwide. Discover here what it plans to achieve.
turco | inglês |
---|---|
hükümeti | government |
istiyor | wants |
buradan | here |
TR Hükümetin otomotiv sektörüyle ilgili iki ana hedefi vardır; Türkiye’yi otomotiv üretim ve ihracat merkezi haline getirmek ve yerli otomotiv markasının seri üretimini gerçekleştirmek
EN Two of the government’s broader objectives include establishing Turkey as an automotive production and export hub, as well as launching mass production of an indigenous car brand
turco | inglês |
---|---|
otomotiv | automotive |
türkiye | turkey |
üretim | production |
ve | and |
ihracat | export |
merkezi | hub |
markasının | brand |
TR Federal hükümetin operasyonel verimliliklere ulaşmasında ve ülke çapında misyonunu ileriye taşımaya yönelik yenilikleri yapmasında bulut bilişim kilit bir rol oynar
EN Cloud computing plays a key part in how the federal government can achieve operational efficiencies and innovate on demand to advance their mission across the nation
turco | inglês |
---|---|
federal | federal |
operasyonel | operational |
bulut | cloud |
kilit | key |
TR İşte bu nedenle bugün birçok federal kurum federal hükümetin verilerini işlemek, depolamak ve iletmek için AWS bulut hizmetlerini kullanır.
EN That is why many federal agencies today are using AWS cloud services to process, store, and transmit federal government data.
turco | inglês |
---|---|
bugün | today |
birçok | many |
federal | federal |
verilerini | data |
depolamak | store |
hizmetlerini | services |
TR Hükümetin finansal hizmetler yönetmeliklerine uyum sağlarken dijital dönüşümümüzü hızlandırmak için AWS ile yakından çalışıyoruz
EN We have been closely working with AWS to accelerate our digital transformation while complying with the government’s financial services regulations
turco | inglês |
---|---|
finansal | financial |
hizmetler | services |
dijital | digital |
aws | aws |
yakından | closely |
dönüşümü | transformation |
TR Reem Alabali-Radovan, federal hükümetin yeni Entegrasyon Görevlisi. Resmi görevinin konuları ise aslında bütün yaşamı boyunca ona eşlik eden konular.
EN Reem Alabali-Radovan is the German government’s new integration commissioner. The issues she will be dealing with in her new office have accompanied her throughout her life.
turco | inglês |
---|---|
yeni | new |
entegrasyon | integration |
ise | be |
konular | issues |
TR Alman ekonomisi iklim değişikliği nedeniyle gerçekleşecek büyük bir değişimin arifesinde. Hükümetin neler planladığını buradan öğrenebilirsin.
EN The German economy faces a major transformation to address climate change. Discover here what the Federal Government is planning.
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
ekonomisi | economy |
iklim | climate |
değişikliği | change |
büyük | major |
buradan | here |
TR Şansölyenin hükümetin ana politik hatları belirleme yetkisinin yanısıra kabinede bakanların kendi alanlarını bu çerçeve içinde yönetme yetkisi geçerlidir
EN The Federal Chancellor heads the Federal Government
turco | inglês |
---|---|
kendi | the |
TR Olaf Scholz Almanya’nın yeni şansölyesi. Ondan önce Angela Merkel 16 yıl boyunca federal hükümetin zirvesinde kaldı.
EN Olaf Scholz is Germany’s new chancellor – before him, Angela Merkel headed the country’s federal government for 16 years.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
yeni | new |
önce | before |
angela | angela |
merkel | merkel |
yıl | years |
boyunca | for |
federal | federal |
TR Alman hükümeti Almanya’da ve dünya genelinde iklimin korunması yönünde uğraş vermek istiyor. Hükümetin hangi çalışmaları planladığını buradan öğrenebilirsiniz.
EN The Federal Government wants to stand up for climate protection in Germany and worldwide. Discover here what it plans to achieve.
turco | inglês |
---|---|
hükümeti | government |
istiyor | wants |
buradan | here |
TR Şansölye, tek başına hükümetin şefidir.
EN The Federal Chancellor is the sole head of the Federal Government.
TR Yeni şansölye yaptığı ilk hükümet açıklamasında, hükümetin gerekli tüm önlemleri alacağını temin etti.
EN In his first government statement, the new chancellor has promised that the government will take all necessary measures.
turco | inglês |
---|---|
şansölye | chancellor |
ilk | first |
hükümet | government |
gerekli | necessary |
önlemleri | measures |
TR Merkel hükümeti daha 2010’da, daha önceki hükümetin nükleer enerjiye son verme kararını geri almıştı
EN In 2010, her government had withdrawn the nuclear phase-out decided by the previous government
turco | inglês |
---|---|
hükümeti | government |
nükleer | nuclear |
TR Şansölye, yani hükümetin başkanı Olaf Scholz
EN The Federal Chancellor – in other words, head of government – is Olaf Scholz
turco | inglês |
---|---|
yani | in other words |
TR Federal Hükümetin ekonomi alanı için belirlediği yenilikçilik hedefi, yüzde 3,5
EN The federal government’s innovation target for business is 3.5 per cent
turco | inglês |
---|---|
federal | federal |
yüzde | per cent |
TR Olaf Scholz Almanya’nın yeni şansölyesi. Ondan önce Angela Merkel 16 yıl boyunca federal hükümetin zirvesinde kaldı.
EN Olaf Scholz is Germany’s new chancellor – before him, Angela Merkel headed the country’s federal government for 16 years.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
yeni | new |
önce | before |
angela | angela |
merkel | merkel |
yıl | years |
boyunca | for |
federal | federal |
TR Alman hükümeti Almanya’da ve dünya genelinde iklimin korunması yönünde uğraş vermek istiyor. Hükümetin hangi çalışmaları planladığını buradan öğrenebilirsiniz.
EN The Federal Government wants to stand up for climate protection in Germany and worldwide. Discover here what it plans to achieve.
turco | inglês |
---|---|
hükümeti | government |
istiyor | wants |
buradan | here |
TR Fakat Alman siyasi geleneğinde bu süre içerisinde idari hükümetin önemli kararlar almasından kaçınılır.
EN But traditionally no far-reaching decisions are made during these transition phases.
turco | inglês |
---|---|
fakat | but |
kararlar | decisions |
TR Merkel, 2005 yılında hükümetin başına geldiğinde önce, değerlere daha güçlü bir şekilde odaklanan bir politika izledi
EN When she assumed office in 2005, she opted for a stronger value-oriented course
TR Hükümetin başkanını, yani Şansölyeyi doğrudan halk değil, Federal Meclis'deki milletvekilleri seçiyor. Cumhurbaşkanı, şansölye adayını öneriyor; önerilen şansölye adayı, genelde Federal Meclis'de çoğunluğa sahip partiden biridir.
EN The head of government is not directly elected by the people, but by the MPs. The Chancellor candidate is proposed by the Federal President – as a rule, the candidate is from the party which has the majority in the Bundestag.
turco | inglês |
---|---|
doğrudan | directly |
federal | federal |
deki | in |
cumhurbaşkanı | president |
şansölye | chancellor |
ın | of |
TR Demokratik yaklaşımlarından şüphe duyulan partiler, federal hükümetin talebi üzerine yasaklanabiliyor
EN Parties whose democratic ethos is in doubt can be prohibited on the application of the Federal Government
turco | inglês |
---|---|
demokratik | democratic |
partiler | parties |
federal | federal |
TR Federal hükümetin planları, bu sayının hızla artmasını öngörüyor.
EN The federal government is planning rapid increases in the near future.
turco | inglês |
---|---|
federal | federal |
TR Gine Bissau'da hükümetin darbe girişimini bastırdığı duyuruldu
EN Guinea Bissau: President says calm returned to capital after gunfire
Mostrando 25 de 25 traduções