EN For example, a 30 minute file has a typical turnaround time of roughly 5 minutes; an hour-long file will roughly take 10 minutes.
"know that roughly" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN For example, a 30 minute file has a typical turnaround time of roughly 5 minutes; an hour-long file will roughly take 10 minutes.
TR Örneğin, 30 dakikalık bir dosya yaklaşık 5 dakika tipik bir dönüş süresi vardır; bir saat uzunluğunda dosya kabaca 10 dakika sürer.
inglês | turco |
---|---|
file | dosya |
typical | tipik |
minutes | dakika |
of | in |
for | yaklaşık |
EN Roughly 200 cars are affected, which means pretty much all of them.
TR Güvenlik sorunları dikkat çekici.
EN We all heard the news that Jeff Bezos is going to space, but the person who paid roughly $30 million for a seat on the rocket dropped out, and has been replaced by an 18-year old. What a time to be al……
TR Değerli Phemex Kullanıcıları, Kripto Kazan hizmetimizi desteklemek için, blok zinciri konusunda bilgili Influencer’ları Phemex'e kaydolmaya, sosyal medya hesaplarında yeni BTC Kripto ……
EN Roughly a year’s total time of being underemployed at work that I could have spent learning new skills but didn’t.
TR Yeni beceriler öğrenmek için harcayabileceğim ama yapmadığım işte tam olarak bir yıllık eksik istihdam süresi.
inglês | turco |
---|---|
time | süresi |
new | yeni |
work | iş |
but | ama |
learning | için |
that | tam |
of | in |
EN And roughly a cost of one million dollars.
TR Ve kabaca bir milyon dolarlık bir maliyet.
inglês | turco |
---|---|
cost | maliyet |
million | milyon |
and | ve |
a | bir |
EN Roughly half of its electricity is already generated using renewable sources
TR Bugün, elektriğin yaklaşık yarısı yenilenebilir enerji kaynaklarından elde ediliyor
inglês | turco |
---|---|
roughly | yaklaşık |
electricity | enerji |
renewable | yenilenebilir |
is | elde |
of | in |
sources | kaynakları |
EN Roughly 200 cars are affected, which means pretty much all of them.
TR Hava yastıkları yine baş ağrıttı.
EN Roughly half of its electricity is already generated using renewable sources
TR Bugün, elektriğin yaklaşık yarısı yenilenebilir enerji kaynaklarından elde ediliyor
inglês | turco |
---|---|
roughly | yaklaşık |
electricity | enerji |
renewable | yenilenebilir |
is | elde |
of | in |
sources | kaynakları |
EN In 2017, roughly 5.5 million people worked in the one million or so skilled crafts enterprises in Germany – more than twelve percent of the working population.
TR Almanya’da sayıları bir milyonu bulan ustalık hizmetleri sunan işletmelerde istihdam edilen insan sayısı 2017 yılı itibarıyla yaklaşık 5,5 milyondu ve toplam çalışan nüfusun yüzde 12’sinden fazlasın oluşturuyordu.
inglês | turco |
---|---|
people | insan |
population | nüfusun |
percent | yüzde |
the | toplam |
in | yaklaşık |
of | bir |
EN As hundreds of thousands of refugees poured into Germany, Merkel called upon the country to show solidarity with her now-famous phrase “Wir schaffen das” – which means roughly “We can do this”
TR Yüz binlerce mülteciyle ilgili olarak Merkel meşhur “Başaracağız” sözüyle ülkeyi dayanışma göstermeye çağırdı
EN Roughly one in four Germans go to church at Christmas
TR Aşağı yukarı her dört Alman’dan biri Noel’de kiliseye gider
inglês | turco |
---|---|
to | her |
four | dört |
EN That represents an increase of roughly 70%.
TR Bu da yaklaşık yüzde 70’lik bir artışa denk geliyor.
inglês | turco |
---|---|
increase | artış |
roughly | yaklaşık |
of | bir |
EN That roughly corresponds to the amount of data stored in a 220-kilometre-high pile of DIN A4 sheets of paper
TR Bu miktar, yaklaşık 220 kilometre yüksekliğinde yazılı A4 sayfasına denk geliyor
inglês | turco |
---|---|
a | a |
in | yaklaşık |
EN With roughly 60 data centres, not including internal corporate facilities like those run by Deutsche Bahn and Deutsche Bank, Frankfurt is by far the largest location for the sector in continental Europe
TR Deutsche Bahn veya Deutsche Bank gibi firmaların kendi serverlerini saymazsak, 60 bilgi işlem merkeziyle Frankfurt, açık arayla kıta Avrupası’nın en büyük bilişim merkezi
inglês | turco |
---|---|
data | bilgi |
frankfurt | frankfurt |
EN In comparison, a human hair – at 0.03 millimetres – is roughly ten times as thick
TR Karşılaştırma için bir örnek: 0,03 milimetrelik kalınlığıyla bir insan saçı, yaklaşık on kat daha kalın
inglês | turco |
---|---|
comparison | karşılaştırma |
human | insan |
ten | on |
a | bir |
in | için |
EN According to Biontech, it takes roughly 100 days for the first batches to be shipped out following the decision to adapt the vaccine to a new variant of the virus
TR Biontech’in açıklamalarına göre aşıyı bir virüs mutasyonuna etkili olacak şekilde ayarlama kararının alındığı günden ilk parti ürünün teslim edilmesine kadar yaklaşık 100 gün geçiyor
inglês | turco |
---|---|
decision | karar |
vaccine | aşı |
virus | virüs |
first | ilk |
the | gün |
to | edilmesine |
EN The Spanish acronym stands for “Formación Empresarial Dual Alemana”, which roughly translated means German dual vocational training
TR İspanyolcadaki kısaltmanın açılımı “Formación Empresarial Dual Alemana”, serbest bir çeviriyle: Alman ikili mesleki eğitimi
EN In all, over 1,000 journalists work for the dpa from roughly 150 locations in Germany and abroad
TR Almanya ve yurtdışındaki yaklaşık 150 farklı şehirde toplam 1.000’den fazla gazeteci dpa için çalışıyor
inglês | turco |
---|---|
dpa | dpa |
germany | almanya |
work | çalışıyor |
and | ve |
the | toplam |
for | için |
from | den |
EN From 2008 until the end of 2020, within the framework of the municipal guideline, the initiative supported roughly 18,700 projects in over 3,975 municipalities with a total of 820 million euros.
TR İnisiyatif 2008 - 2020 yılları arasında Yerel Yönetim Yönetmeliği çerçevesinde 3.975’in üzerinde yerel yönetimdeki yaklaşık 18.700 projeye 820 milyon avroluk destek sağladı.
inglês | turco |
---|---|
municipal | yerel |
supported | destek |
million | milyon |
in | yaklaşık |
EN During the first six months of 2020 roughly 1.6 billion tonnes – or 8.8% – less CO2 was emitted into the atmosphere worldwide than during the same period of the previous year
TR 2020 yılının ilk yarısında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla atmosfere yaklaşık 1,6 milyar ton, başka bir ifadeyle % 8,8 daha az CO2 salındı
inglês | turco |
---|---|
previous | önceki |
year | yılın |
roughly | yaklaşık |
billion | milyar |
less | az |
first | ilk |
the | aynı |
of | bir |
EN Germany’s Federal Government estimates that the new regulations will see roughly 25,000 additional skilled workers come to Germany each year.
TR Federal Hükümet’in tahminlerine göre yeni kurallara bağlı olarak yılda yaklaşık 25.000 uzman elaman daha Almanya’ya gelecek.
inglês | turco |
---|---|
federal | federal |
roughly | yaklaşık |
each | göre |
new | yeni |
EN There are around 41 million women in Germany, roughly two million more than men
TR Almanya’da yaklaşık 41 milyon kadın yaşıyor; yani kadın nüfusu erkek nüfusundan iki milyon daha fazla
inglês | turco |
---|---|
million | milyon |
women | kadın |
men | erkek |
in | yaklaşık |
two | iki |
EN Academics and researchers are networked with roughly 100 partners worldwide
TR Akademisyenler dünya genelinde 100 kadar partnerle işbirliği içinde
inglês | turco |
---|---|
worldwide | dünya |
with | içinde |
EN Lange Anna on the North Sea island of Heligoland is 47 metres tall and weighs roughly 25,000 tonnes. This magnificent free-standing column of red sandstone can be seen from afar rising out of the breakers.
TR Kuzey Denizi Adası Helgoland’daki Uzun Anna kayası 47 metre yüksekliğinde ve 25.000 ton ağırlığında. Çarpıcı görünüme sahip kızıl kumtaşı kaya, uzaklardan görülebilecek biçimde dalgaların arasından göğe uzanıyor.
inglês | turco |
---|---|
north | kuzey |
of | ın |
island | adası |
from | arasından |
and | ve |
out | e |
is | sahip |
EN This rock formation is steeped in legend and stretches roughly 20 kilometres through the northern part of the Harz Foreland
TR Destanlara konu olmuş kaya oluşumu, 20 kilometre boyunca Harz bölgesindeki dağ eteği ovasının kuzey bölgesinde uzanır
inglês | turco |
---|---|
kilometres | kilometre |
northern | kuzey |
in | da |
of | boyunca |
EN The total number of “right-wing” voters in these six states fell by roughly 440,000 from 2.7 million in the 2017 Bundestag election to 2.26 million in the 2018/19 state elections.
TR Federal Meclis seçimlerinde bu altı eyalette toplam 2,7 milyon oy alan partinin oy sayısı yaklaşık 44.400 azalarak 2018/19 eyalet seçimlerinde 2,26 milyona geriledi.
inglês | turco |
---|---|
million | milyon |
six | altı |
EN Roughly 70% say that Greta Thunberg increased their interest in the subject of climate change.
TR Yaklaşık yüzde 70’i, iklim değişikliği konusuna duydukları ilgiyi, Greta Thunberg’in artırdığını söylüyor.
inglês | turco |
---|---|
their | de |
change | değişikliği |
in | yaklaşık |
climate | iklim |
EN With a total of roughly 15 million euros, Germany is providing the major part of the G7 contribution through the KfW Development Bank
TR Almanya, KfW Kalkınma Bankası üzerinden verdiği yaklaşık 15 milyon Euro’yla G7 aidatının ana bölümünü sağlıyor
inglês | turco |
---|---|
million | milyon |
germany | almanya |
major | ana |
development | kalkınma |
EN Friedrich-Ebert-Stiftung, a foundation affiliated with the Social Democratic Party of Germany (SPD), estimates that 50,000 of the roughly one million refugees in Germany may wish to pursue a course of study
TR SPD’ye yakın Friedrich Ebert Vakfı’nın tahminlerine göre sayıları yaklaşık bir milyona yaklaşan mülteciler içinde akademik eğitim almak isteyenlerin sayısının 50.000’i bulabileceği tahmin ediliyor
inglês | turco |
---|---|
foundation | vakfı |
refugees | mülteciler |
course | eğitim |
in | içinde |
with | göre |
EN The programme “Welcome – Students Helping Refugees” supports roughly 160 student initiatives.
TR “Welcome – Üniversite öğrencileri mülteciler için çalışıyor” adlı program 160’a yakın üniversite öğrencisini destekliyor.
EN EU citizens live on an area of roughly four million square kilometres
TR Birliğin vatandaşlarının yaşadığı toplam yüzölçümü yaklaşık dört milyon kilometrekare
inglês | turco |
---|---|
citizens | vatandaşların |
million | milyon |
of | in |
on | yaklaşık |
four | dört |
an | toplam |
EN Dear Users, Phemex is delisting TRIBE/USDT and GTO/USDT from the spot market at 02:00 UTC on November 28, 2022. All pending trade orders will be automatically removed roughly 1-3 days after the ……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, Phemex 3 yaşında! Phemex'in 3. yaşını yeni marka elçimiz olarak aramıza katılan dünyaca tanınmış futbol yıldızı ve Premier League oyuncusu Kevin De……
EN Dear Users, Phemex will be delisting the JOT/USDT spot trading pair at 10:00 UTC on November 19, 2022. All pending trade orders will be automatically removed roughly 1-3 days after the delisting……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, 15 Kasım 2022 tarihinde Phemex, RAYUSD ve SRMUSD sürekli vadeli işlem çiftlerini delist edecektir. Kullanıcıları mümkün olan en kısa sürede yaptıkları iş……
EN Dear Users, Phemex is delisting WWY/USDT from the spot market at 4:00 UTC on October 20, 2022. All pending trade orders will be automatically removed roughly 1-3 days after the delisting time. D……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, Phemex ile kazanmayı sevdiğinizi bildiğimizden sizlere özel eşsiz bir kampanya düzenledik! Bugün, Türk kullanıcılarımıza özel sıra dışı kampanyamızı……
EN Dear Users, Phemex is delisting VPAD/USDT from the spot market at 10:00 UTC on November 15, 2022. All pending trade orders will be automatically removed roughly 1-3 days after the delisting time……
TR Sevgili Phemexerlar, Uzaylılar kontrolü ele geçirdi! Güneş sistemimizde Marslı yaratıkları bastıracak tek bir yol var gibi görünüyor… Uzaylıları durdurmak için hemen para yatırın……
EN Hi fellow Phemexers, At roughly 6:00 UTC on Sept. 29, 2022, Phemex will add a new feature allowing users to adjust leverage in cross-margin mode for contract trading. If you have been using cross-m……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, VIP deneyimini tatma zamanı geldi! Size, artık tüm özel üyelerimiz için mevcut olan VIP yükseltme deneyimini içeren en son güncellemelerimizi tanıtmak için ……
EN Dear Users, On Sept. 26, 2022 from roughly 6:00 to 7:00 UTC, subscription and redemption services for both Phemex Earn and Phemex Prediction Markets will be temporarily suspended due to system upgr……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, 18 Ağustos 2022'de Phemex spot piyasalarında sizler için USDT/TRY, BTC/TRY, ve ETH/TRY işlem çiftlerini listeleyecektir. Artık Türk Lirasıyla Phemex Globa……
EN This is roughly equivalent to performing a use($x) for every variable $x used inside the arrow function
TR Bu kabaca, ok işlevi içinde kullanılan her $x değişkeni için bir use($x) çalıştırmaya eşdeğerdir
inglês | turco |
---|---|
x | x |
arrow | ok |
function | işlevi |
this | bu |
used | kullanılan |
EN If you've read anything about SEO before, you'll know there's lots of industry jargon. But to keep things simple for now, here are a few key terms and concepts you should know.
TR Daha önce SEO hakkında herhangi bir şey okuduysanız, endüstri jargonu kullanımının yaygın olduğunu bilirsiniz. Ancak şimdilik işleri basit tutmak için bilmeniz gereken birkaç anahtar terim ve kavram var.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
key | anahtar |
should | gereken |
simple | basit |
industry | endüstri |
of | in |
about | hakkında |
read | ve |
before | önce |
but | ancak |
a | birkaç |
to keep | tutmak |
EN This university course enables you to acquire business know-how and get to know the hotel, restaurant, tourism, sport, event and cultural management sectors. Many lectures and seminars are held in English.
TR Bu öğrenim programı işletme bilgilerinin yanı sıra otel, gastronomi, turizm ile spor, etkinlik ve kültür yönetimi için gerekli bilgileri sunuyor. Derslerin önemli bir bölümüyse İngilizce.
inglês | turco |
---|---|
hotel | otel |
tourism | turizm |
sport | spor |
cultural | kültür |
course | programı |
management | yönetimi |
this | bu |
business | iş |
event | etkinlik |
are | sunuyor |
and | ve |
EN We know for certain that it will be different from the Europe we know today – probably smaller, older and less predictable.
TR Biliyoruz ki, bu Avrupa zorunlu olarak bizim bildiğimiz Avrupa’dan farklı olacak; muhtemelen daha küçük, daha yaşlı ve daha az önceden kestirilebilir.
inglês | turco |
---|---|
we know | biliyoruz |
europe | avrupa |
different | farklı |
probably | muhtemelen |
smaller | küçük |
less | az |
and | ve |
EN If you don’t know where you’re popping up on a search engine, then you won’t know whether you should make drastic changes or keep doing more of the same.
TR Bir arama motorunda nerede çıktığınızı bilmiyorsanız, köklü değişiklikler mi yapmanız gerektiğini yoksa aynı şeyleri yapmaya devam mı etmeniz gerektiğini bilemezsiniz.
inglês | turco |
---|---|
should | gerektiğini |
changes | değişiklikler |
keep | devam |
or | yoksa |
search | arama |
the | aynı |
same | bir |
EN For locations where many people share the same IP address (e.g., corporations and conferences), our rate limits may be too strict. If you believe you are using Twitter normally, please let us know.
TR Birçok kişinin aynı IP adresini paylaştığı konumlar (kuruluşlar ve konferanslar gibi) için hız limitlerimiz fazla kısıtlı olabilir. Twitter'ı normal bir şekilde kullandığınızı düşünüyorsanız lütfen bizi haberdar edin.
inglês | turco |
---|---|
locations | konumlar |
share | paylaş |
ip | ip |
address | adresini |
conferences | konferanslar |
and | ve |
please | lütfen |
be | olabilir |
us | bizi |
the | aynı |
many | çok |
same | bir |
EN When you see a Tweet you love, tap the heart – it lets the person who wrote it know that you appreciate them.
TR Hoşuna giden bir Tweet gördüğün zaman, kalbe dokun. Bu işlem, Tweeti yazan kişinin, beğeninden haberdar olmasını sağlar.
inglês | turco |
---|---|
when | zaman |
person | kişinin |
lets | sağlar |
a | bir |
EN “When you are at the table with a general manager, they just want to know the market share. Market Explorer is the perfect tool to quickly show what our brand’s role and classification inside the market are.”
TR ''Genel müdür ile masadaysanız, sadece pazar payınızı öğrenmek isterler. Pazardaki sınıflandırılmanız ve markanızın rolünü hızlı bir şekilde göstermek için Market Explorer mükemmel bir araç.''
inglês | turco |
---|---|
general | genel |
manager | müdür |
quickly | hızlı |
show | göstermek |
explorer | explorer |
and | ve |
perfect | mükemmel |
to | için |
the | araç |
market | pazar |
a | bir |
know | öğrenmek |
just | sadece |
EN In the decades preceding World War II, Elsevier was not the prosperous company we know today
TR İkinci Dünya Savaşını takip eden yıllarda, Elsevier bugün olduğu gibi varlıklı bir şirket değildi
inglês | turco |
---|---|
world | dünya |
war | savaşı |
today | bugün |
elsevier | elsevier |
company | şirket |
the | gibi |
in | bir |
EN Did you know that you now have an Open Access (OA) book-publishing option with Elsevier?
TR Artık Elsevier'de Açık Erişimli (AE) kitap yayınlama seçeneğiniz olduğunu biliyor muydunuz?
inglês | turco |
---|---|
know | biliyor |
now | artık |
open | açık |
access | erişimli |
book | kitap |
publishing | yayınlama |
EN Get to know how to customize Semrush for your business needs.
TR Semrush'ı işletmenizin ihtiyaçları için nasıl özelleştirebileceğinizi öğrenin.
inglês | turco |
---|---|
semrush | semrush |
business | iş |
your business | işletmenizin |
needs | ihtiyaçları |
how | nasıl |
EN It’s very important to know that your external posts rank high on SERPs and beat those of your competitors.
TR Harici yayınlarınızın, Google arama sonuç sayfasında (SERP) yüksek sırada yer almalarını ve rakiplerinizi geride bıraktığını bilmek çok önemlidir.
inglês | turco |
---|---|
know | bilmek |
external | harici |
serps | serp |
important | önemlidir |
high | yüksek |
and | ve |
of | yer |
EN That's why we created this guide. Whether you're just getting started on your SEO journey or already know the basics, this page is your gateway to SEO mastery.
TR Bu yüzden bu kılavuzu oluşturduk. İster SEO yolculuğunuza yeni başlıyor olun, ister temel bilgileri zaten biliyor olun, bu sayfa SEO uzmanlığına açılan kapınızdır.
inglês | turco |
---|---|
guide | kılavuzu |
seo | seo |
basics | temel |
page | sayfa |
we created | oluşturduk |
this | bu |
know | biliyor |
the | zaten |
to | olun |
Mostrando 50 de 50 traduções