EN Taking a constructive approach to the identification of solutions, empathising with and understanding our end users, and coming up with solutions to their problems as soon as possible forms the basis of UNIDEF?s logistics support approach.
"approach makes applications" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Taking a constructive approach to the identification of solutions, empathising with and understanding our end users, and coming up with solutions to their problems as soon as possible forms the basis of UNIDEF?s logistics support approach.
TR Çözüme yönelik yapıcı yaklaşım, son kullanıcı ile empati kurmak ve anlamak, son kullanıcılarıın sorunlarına en kısa sürede çözüm bulmak UNIDEF’in lojistik destek anlayışının temelini oluşturmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
approach | yaklaşım |
s | s |
logistics | lojistik |
support | destek |
solutions | çözüm |
problems | sorunları |
users | kullanıcılar |
and | ve |
EN Yesterday's approach to securing applications
TR Uygulamaların güvenliğini sağlamak için dünün yaklaşımı
inglês | turco |
---|---|
approach | yaklaşım |
applications | uygulamalar |
to | sağlamak |
EN The ethical framework must be followed in the development of AI applications, an approach that respects basic human rights, is compatible with social values and is transparent should be adopted.
TR YZ uygulamalarının geliştirilmesinde etik çerçeveye uyulmalı; temel insan haklarına saygılı, sosyal değerlerle uyumlu ve şeffaf bir yaklaşım benimsenmelidir.
inglês | turco |
---|---|
applications | uygulamalarının |
ethical | etik |
human | insan |
rights | haklarına |
social | sosyal |
transparent | şeffaf |
approach | yaklaşım |
and | ve |
basic | temel |
compatible | uyumlu |
EN The ethical framework must be followed in the development of AI applications, an approach that respects basic human rights, is compatible with social values and is transparent should be adopted.
TR YZ uygulamalarının geliştirilmesinde etik çerçeveye uyulmalı; temel insan haklarına saygılı, sosyal değerlerle uyumlu ve şeffaf bir yaklaşım benimsenmelidir.
inglês | turco |
---|---|
applications | uygulamalarının |
ethical | etik |
human | insan |
rights | haklarına |
social | sosyal |
transparent | şeffaf |
approach | yaklaşım |
and | ve |
basic | temel |
compatible | uyumlu |
EN At ease in the city and on the open road, C3 AIRCROSS makes everyday life easier. In the city, Park Assist technology makes light work of parking manœuvres.
TR C3 AIRCROSS, şehirde ve açık yolda rahatça günlük hayatı kolaylaştırır. Şehirde Park Assist teknolojisi park manevralarını hafif bir şekilde yapıyor.
inglês | turco |
---|---|
technology | teknolojisi |
aircross | aircross |
everyday | günlük |
life | hayatı |
light | hafif |
open | açık |
and | ve |
park | park |
the | şekilde |
of | bir |
EN So how do they make custom values of About us page generator makes them the most important elements and makes their page best about us page, which contains everything you need and know?
TR Peki, Hakkımızda sayfa oluşturucusunun özel değerlerini nasıl yapıyorlar, onları en önemli unsurlar haline getiriyorlar ve ihtiyacınız olan ve bildiğiniz her şeyi içeren hakkımızda sayfasını en iyi hale getiriyorlar?
inglês | turco |
---|---|
everything | şeyi |
how | nasıl |
important | önemli |
and | ve |
you need | ihtiyacınız |
them | onları |
makes | haline |
EN At ease in the city and on the open road, C3 AIRCROSS makes everyday life easier. In the city, Park Assist technology makes light work of parking manœuvres.
TR C3 AIRCROSS, şehirde ve açık yolda rahatça günlük hayatı kolaylaştırır. Şehirde Park Assist teknolojisi park manevralarını hafif bir şekilde yapıyor.
inglês | turco |
---|---|
technology | teknolojisi |
aircross | aircross |
everyday | günlük |
life | hayatı |
light | hafif |
open | açık |
and | ve |
park | park |
the | şekilde |
of | bir |
EN At ease in the city and on the open road, C3 AIRCROSS makes everyday life easier. In the city, Park Assist technology makes light work of parking manœuvres.
TR C3 AIRCROSS, şehirde ve açık yolda rahatça günlük hayatı kolaylaştırır. Şehirde Park Assist teknolojisi park manevralarını hafif bir şekilde yapıyor.
inglês | turco |
---|---|
technology | teknolojisi |
aircross | aircross |
everyday | günlük |
life | hayatı |
light | hafif |
open | açık |
and | ve |
park | park |
the | şekilde |
of | bir |
EN This makes handling SEO for any non-professional a huge risk and it also makes it difficult to learn on the fly unless you’re learning under someone experienced.
TR Bu, profesyonel olmayanlar için SEO'yu yönetmeyi büyük bir risk haline getirir ve deneyimli birinin altında öğrenmediğiniz sürece anında öğrenmeyi de zorlaştırır.
inglês | turco |
---|---|
huge | büyük |
risk | risk |
experienced | deneyimli |
professional | profesyonel |
this | bu |
under | altında |
on | anında |
a | bir |
EN Zebra's software makes it easy to create and print cards, manage and deploy network printers and easily integrate card printing into new and existing applications
TR Zebra Data Services bulut tabanlı, birleşik API'ler sunarak güvenli, ölçeklenebilir uygulamaları hızlı ve kolay bir şekilde oluşturmanızı sağlar
inglês | turco |
---|---|
easy | kolay |
and | ve |
applications | uygulamalar |
to | güvenli |
create | oluşturmanızı |
EN You can also earn money with e-commerce applications.Let us know if all of this makes sense to you and you have what it takes to become a mobile app entrepreneur.
TR E-ticaret uygulamaları ile de para kazanabilirsiniz. Tüm bunlar size mantıklı geliyorsa ve mobil uygulama girişimcisi olmak için gerekenlere sahipseniz bize bildirin.
inglês | turco |
---|---|
mobile | mobil |
and | ve |
applications | uygulamalar |
all | tüm |
of | in |
us | bize |
makes | ile |
app | uygulama |
EN What makes IoT appealing is the various applications that it allows
TR IoT?yi cazip kılan şey ise, olanak sağladığı çeşitli uygulamalardır
inglês | turco |
---|---|
iot | iot |
various | çeşitli |
the | ise |
EN Zebra's software makes it easy to create and print cards, manage and deploy network printers and easily integrate card printing into new and existing applications
TR Zebra Data Services bulut tabanlı, birleşik API'ler sunarak güvenli, ölçeklenebilir uygulamaları hızlı ve kolay bir şekilde oluşturmanızı sağlar
inglês | turco |
---|---|
easy | kolay |
and | ve |
applications | uygulamalar |
to | güvenli |
create | oluşturmanızı |
EN Serverless computing is a relatively new way of deploying code that makes cloud native applications more efficient and cost-effective
TR Sunucusuz bilişim bulut tabanlı uygulamaları daha verimli ve uygun maliyetli hale getiren, kod devreye alımının nispeten yeni bir yöntemidir
inglês | turco |
---|---|
serverless | sunucusuz |
relatively | nispeten |
code | kod |
cloud | bulut |
cost | maliyetli |
and | ve |
more | daha |
efficient | verimli |
a | bir |
applications | uygulamalar |
new | yeni bir |
EN If you’re in charge of hiring counselors for your summer camp, our free Summer Camp Job Applications will help you accept and organize applications online
TR Yaz kampınız için danışman tutmaktan sorumluysanız, ücretsiz Yaz Kampı İş Başvurularımız, başvuruları online almanıza ve düzenlemenize yardımcı olacaktır
inglês | turco |
---|---|
summer | yaz |
online | online |
free | ücretsiz |
help | yardımcı |
will | olacaktır |
of | in |
applications | başvurular |
and | ve |
for | için |
EN Our cylinders are designed for rugged applications like offshore drilling rigs and steel mills, and civil engineering applications such as bridges and hydropower gates.
TR Silindirlerimiz, açık deniz sondaj kuleleri ve çelik fabrikaları gibi zorlu uygulamalar ve köprüler ile hidroelektrik santrali kapakları gibi inşaat mühendisliği uygulamaları için tasarlanmıştır.
inglês | turco |
---|---|
steel | çelik |
engineering | inşaat |
and | ve |
as | gibi |
EN Android and iOS compatible, hybrid mobile applications, progressive web applications (PWA) suitable for your specific scenario
TR Özel senaryonuza uygun Android ve iOS uyumlu, hibrit mobil uygulamalar, ileri web uygulamaları (PWA)
inglês | turco |
---|---|
ios | ios |
compatible | uyumlu |
hybrid | hibrit |
web | web |
android | android |
mobile | mobil |
for | uygun |
and | ve |
EN What was previously open to all applications is now closed to only those applications approved by the access providers—who control the underlying infrastructure.
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
control | kontrol |
access | erişim |
providers | sağlayıcılar |
by | tarafından |
all | bütün |
only | yalnızca |
the | önce |
now | artık |
EN It will also benefit applications that need temporary storage of data, such as batch and log processing and applications that need caches and scratch files.
TR Ayrıca, toplu ve günlük işleme gibi verilerin geçici olarak depolanmasını gerektiren uygulamalar ve ara belleklere ve geçici dosyalara ihtiyaç duyan uygulamalar için de uygundur.
inglês | turco |
---|---|
applications | uygulamalar |
temporary | geçici |
data | verilerin |
processing | işleme |
need | ihtiyaç |
and | ve |
of | in |
as | gibi |
EN Applications in ROKAPOS Café Bar Restaurant Automation system are ready to use, when you activate your membership, you can start working with the applications immediately.
TR ROKAPOS Kafe Bar Restoran Otomasyonu sistemi içindeki uygulamaları kullanıma hazır şekildedir, üyeliğinizi aktif duruma getirdiğinizde uygulamalar ile hemen çalışmaya başlayabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
automation | otomasyonu |
system | sistemi |
ready | hazır |
bar | bar |
restaurant | restoran |
immediately | hemen |
with | ile |
EN Increased visibility: Promoting your applications through our database of partner applications searchable by customers, Zebra resellers and Zebra sales reps
TR Daha fazla izlenebilirlik: Müşterileriniz, Zebra satış bayileri ve Zebra satış temsilcileri tarafından aranabilen iş ortağı uygulamaları veritabanımız ile uygulamalarınızı tanıtın
inglês | turco |
---|---|
database | veritabanı |
customers | müşterileriniz |
zebra | zebra |
sales | satış |
partner | ortağı |
by | tarafından |
applications | uygulamalar |
and | ve |
EN (a) Mobiroller provides an online service that allows its Customers to create Mobile Applications and Publish these Mobile Applications in related Application Marketplaces
TR (a) Mobiroller, Müşterilerinin Mobil Uygulamalar oluşturmasına ve bu Mobil Uygulamaları ilgili Uygulama Pazaryerlerinde Yayınlamasına olanak tanıyan bir çevrimiçi hizmet sağlar
inglês | turco |
---|---|
mobiroller | mobiroller |
customers | müşterilerinin |
mobile | mobil |
related | ilgili |
to create | oluşturmasına |
online | çevrimiçi |
service | hizmet |
and | ve |
these | bu |
application | uygulama |
a | bir |
provides | sağlar |
EN Ideal for customers who are looking to build new/next-gen applications or implement a strategy to design hybrid applications.
TR Yeni/gelecek nesil uygulamalar oluşturmak veya hibrit uygulamalar tasarlamak için bir strateji uygulamak isteyen müşteriler için idealdir.
inglês | turco |
---|---|
ideal | idealdir |
customers | müşteriler |
new | yeni |
applications | uygulamalar |
implement | uygulamak |
strategy | strateji |
hybrid | hibrit |
or | veya |
next | nesil |
to design | tasarlamak |
a | bir |
EN This means you can easily move applications between their on-premises environments and AWS without having to purchase any new hardware, rewrite applications, or modify your operations.
TR Bu sayede yeni donanım satın almadan, uygulamaları yeniden yazmadan veya operasyon sürecinizi değiştirmeden uygulamaları şirket içi ortamlar ve AWS arasında kolayca taşıyabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
easily | kolayca |
environments | ortamlar |
aws | aws |
hardware | donanım |
new | yeni |
purchase | satın |
this | bu |
applications | uygulamalar |
or | veya |
between | arası |
and | ve |
to | arasında |
EN Android and iOS compatible, hybrid mobile applications, progressive web applications (PWA) suitable for your specific scenario
TR Özel senaryonuza uygun Android ve iOS uyumlu, hibrit mobil uygulamalar, ileri web uygulamaları (PWA)
inglês | turco |
---|---|
ios | ios |
compatible | uyumlu |
hybrid | hibrit |
web | web |
android | android |
mobile | mobil |
for | uygun |
and | ve |
EN Applications in ROKAPOS Café Bar Restaurant Automation system are ready to use, when you activate your membership, you can start working with the applications immediately.
TR ROKAPOS Kafe Bar Restoran Otomasyonu sistemi içindeki uygulamaları kullanıma hazır şekildedir, üyeliğinizi aktif duruma getirdiğinizde uygulamalar ile hemen çalışmaya başlayabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
automation | otomasyonu |
system | sistemi |
ready | hazır |
bar | bar |
restaurant | restoran |
immediately | hemen |
with | ile |
EN What was previously open to all applications is now closed to only those applications approved by the access providers—who control the underlying infrastructure.
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
control | kontrol |
access | erişim |
providers | sağlayıcılar |
by | tarafından |
all | bütün |
only | yalnızca |
the | önce |
now | artık |
EN They will also power data- and analytics-intensive applications such as advanced robotics, smart applications (cities, factories, security, transportation, wearables), VR/AR and more.
TR Ayrıca gelişmiş robotik, akıllı uygulamalar (şehirler, fabrikalar, güvenlik, ulaşım, giyilebilir cihazlar), VR/AR ve daha fazlası gibi veri ve analiz yoğun uygulamalara güç sağlayacaktır.
inglês | turco |
---|---|
applications | uygulamalar |
security | güvenlik |
transportation | ulaşım |
advanced | gelişmiş |
smart | akıllı |
cities | şehirler |
intensive | yoğun |
power | güç |
more | fazlası |
data | veri |
analytics | analiz |
and | ve |
as | gibi |
EN It will enable you to optimize your existing WebSphere entitlements, modernize your applications, and build new cloud-native Java EE applications.
TR Var olan WebSphere yetkilerinizi optimize etmek, uygulamalarınızı modernize etmek ve yeni bulut tabanlı Java EE uygulamaları oluşturmak için size olanak sağlayacaktır.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
java | java |
cloud | bulut |
optimize | optimize |
build | oluşturmak |
applications | uygulamalar |
and | ve |
EN If you’re in charge of hiring counselors for your summer camp, our free Summer Camp Job Applications will help you accept and organize applications online
TR Yaz kampınız için danışman tutmaktan sorumluysanız, ücretsiz Yaz Kampı İş Başvurularımız, başvuruları online almanıza ve düzenlemenize yardımcı olacaktır
inglês | turco |
---|---|
summer | yaz |
online | online |
free | ücretsiz |
help | yardımcı |
will | olacaktır |
of | in |
applications | başvurular |
and | ve |
for | için |
EN However, if administrators let users install Creative Cloud applications via the Creative Cloud for desktop app using an Adobe account, users can share information about how they use the applications
TR Ancak yöneticiler kullanıcıların bir Adobe hesabı kullanarak Creative Cloud uygulamalarını Masaüstü için Creative Cloud aracılığıyla yüklemelerine izin verirse kullanıcılar uygulamaların kullanımıyla ilgili bilgileri paylaşabilir
inglês | turco |
---|---|
cloud | cloud |
adobe | adobe |
information | bilgileri |
account | hesabı |
creative | creative |
desktop | masaüstü |
about | ilgili |
share | paylaş |
applications | uygulamalar |
however | bir |
using | kullanarak |
the | ancak |
users | kullanıcılar |
use | kullanım |
EN Table A below sets out details of the individual cookies and tracking solutions that we currently use with our devices, website and applications, including mobile applications, and the purposes for which we use them.
TR Aşağıdaki Tablo A’da, mobil uygulamalar dahil olmak üzere şu anda cihazlarımız, web sitesi ve uygulamalarımız ile kullandığımız münferit çerezler ve izleme çözümlerinin bazıları ve bunları kullanmamızın amacı açıklanmaktadır.
EN We live in uncertain times and, with a data-driven approach underpinned by Scopus data, we have the insight and connections to help you make the right choices for your current and future journal program.
TR Öngörülemez zamanlarda yaşıyoruz ve Scopus data tarafından desteklenen veri güdümlü bir yaklaşımla mevcut ve gelecekteki dergi programınız için doğru seçimleri yapmanıza yardımcı olacak içgörü ve bağlantılara sahibiz.
inglês | turco |
---|---|
scopus | scopus |
future | gelecekteki |
journal | dergi |
program | programı |
by | tarafından |
help | yardımcı |
data | veri |
and | ve |
the | olacak |
have | ya |
we have | sahibiz |
EN Discover how our multi-channel approach can help you engage with medical researchers, physicians and other healthcare professionals.
TR Çok kanallı yaklaşımımızın tıp araştırmacıları, doktorlar ve diğer sağlık uzmanlarıyla iş birliği yapmanıza nasıl yardımcı olabileceğini keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
discover | keşfedin |
other | diğer |
professionals | uzmanlar |
help | yardımcı |
approach | yaklaşım |
medical | tıp |
healthcare | sağlık |
researchers | araştırmacılar |
and | ve |
how | nasıl |
EN Critical issues related to gender disparity and bias must be examined by sound studies to support a data-informed approach to implementing interventions and policy related to gender inequality
TR Cinsiyet eşitsizliğiyle ilgili müdahaleler ve politikaların hayata geçirilmesinde veri odaklı kararların desteklenmesi için cinsiyet eşitsizliği ve önyargısıyla ilgili kritik sorunlar sağlıklı çalışmalarla incelenmelidir
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
issues | sorunlar |
related | ilgili |
gender | cinsiyet |
data | veri |
support | desteklenmesi |
and | ve |
to | için |
EN When you approach to the Aphrodisias from ruins, the City Defense Walls and City Plan Karasu, you can see the city’s walls with reinforcing pillars firstly
TR Kalıntılar, Şehir Savunma Duvarı ve Şehir Planı Karasu?dan Aphrodisias?a yaklaşırken göreceğiniz ilk şey Aphrodithe?in arkasında güçlendirici sütunları ile şehir duvarlarıdır
inglês | turco |
---|---|
aphrodisias | aphrodisias |
defense | savunma |
city | şehir |
and | ve |
plan | planı |
to | şey |
EN [Employers expect the] ability to work in project mode using specialised tools from anywhere in the world? Knovel enables students to become familiar with this type of approach.
TR [İşverenler] dünyanın herhangi bir yerinden özelleştirilmiş araçlar kullanarak proje modunda çalışabilme becerisini bekliyor…Knovel öğrencilerin bu tür bir yaklaşıma aşina olmasını sağlıyor.
inglês | turco |
---|---|
project | proje |
world | dünyanın |
knovel | knovel |
type | tür |
of | ın |
using | kullanarak |
anywhere | herhangi |
tools | araçlar |
approach | bu |
EN Dedicated local people with a practical approach
TR Pratik bir yaklaşıma sahip özverili yerel çalışanlar
inglês | turco |
---|---|
local | yerel |
practical | pratik |
a | bir |
EN A new approach on a familiar marketing tool — unusual ways to use business cards. Read this and more in our blog!
TR Tanıdık bir pazarlama aracına yeni bir yaklaşım — kartvizit kullanmanın alışılmadık yolları Bu ve daha fazlasını blogumuzdan okuyun!
EN Go from zero to hero when it comes to views and subscribers and confidently create your best video content with a streamlined approach for success.
TR Söz konusu görüntülemeler ve abonelikler olduğunda, sıfırdan zirveye çıkın. Başarıya ulaşmanızı sağlayan kolaylaştırılmış yaklaşımla güvenle en iyi video içeriklerinizi oluşturun.
inglês | turco |
---|---|
create | oluşturun |
success | başarı |
when | olduğunda |
video | video |
and | ve |
best | en |
EN You have a very scientific approach to the experiments to run and I appreciate how you just give gem after gem!
TR Youtube'da aktif bir izleyici kitlesi oluşturmak, görüntülenmenizi arttırmak ve birden fazla kanalı ve videoyu yönetmek mi istiyorsunuz? Sorularınızın yanıtı vidIQ'dur.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
a | bir |
to | birden |
EN Safety, health and comfort: A new approach to travel
TR Güvenlik, sağlık ve konfor: Seyahatte yeni bir dönem
inglês | turco |
---|---|
comfort | konfor |
health | sağlık |
and | ve |
safety | güvenlik |
a | bir |
new | yeni bir |
EN Our approach is always to keep our supplier verification practical.
TR Yaklaşımımız daima tedarikçi onayını uygulanabilir kılma yönündedir.
inglês | turco |
---|---|
always | daima |
supplier | tedarikçi |
approach | yaklaşım |
EN Addressing the administrative challenges around the signaling system required a different approach
TR Sinyalleme sistemi çevresindeki idari zorlukları ele almak farklı bir yaklaşım gerektiriyordu
inglês | turco |
---|---|
administrative | idari |
system | sistemi |
approach | yaklaşım |
challenges | zorlukları |
different | farklı |
EN Logical Framework Approach and Matrix
TR Sivil Toplum İçin Öz-Düzenleme İlkeleri (SÖZ)
inglês | turco |
---|---|
and | in |
EN In 2021 once again in cooperation with the UNHCR, this time with the approach of a consortium we are aiming at building capacities of a total 12 local NGOs
TR 2021 yılında yine UNHCR işbirliğinde, bu defa bir konsorsiyum yaklaşımıyla toplam 12 yerel STK’nın kapasitelerini güçlendirmeyi hedefliyoruz
inglês | turco |
---|---|
again | yine |
time | defa |
local | yerel |
this | bu |
at | nda |
approach | yaklaşım |
EN Taking a holistic approach to business sustainability, our team develops strategies that not only significantly reduce carbon footprints, but also create long-term benefits and value for your business.
TR Kapsamlı hizmet yelpazemiz yatırım edinimi ve satışı; ofis kiralama, mülk sahibi ve kiracı temsilciliği; değerleme; iç donatım ve işyeri danışmanlığı.
inglês | turco |
---|---|
benefits | hizmet |
business | iş |
and | ve |
EN It highlights your unique approach to solving customers’ needs and problems
TR Müşterilerin ihtiyaçlarına ve sorunlarına çözüm getirme konusundaki benzersiz yaklaşımınızın altını çizer
inglês | turco |
---|---|
unique | benzersiz |
customers | müşterilerin |
approach | yaklaşım |
problems | sorunları |
needs | ihtiyaç |
and | ve |
EN Therefore, brands should approach Twitter with special sensitivity in their social media management
TR Bu nedenle markaların sosyal medya yönetimi içinde Twitter?a özel bir hassasiyetle yaklaştığını biliyoruz
inglês | turco |
---|---|
management | yönetimi |
therefore | bu nedenle |
brands | markalar |
in | içinde |
social | sosyal |
media | medya |
their | bu |
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
Mostrando 50 de 50 traduções