EN All of the data obtained through Ranktracker's rank tracking tool is displayed in a simple, easy-to-read, and understand user interface
"obtained through ranktracker s" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN All of the data obtained through Ranktracker's rank tracking tool is displayed in a simple, easy-to-read, and understand user interface
TR Ranktracker'ın sıralama izleme aracı aracılığıyla elde edilen tüm veriler basit, okunması ve anlaşılması kolay bir kullanıcı arayüzünde görüntülenir
inglês | turco |
---|---|
data | veriler |
rank | sıralama |
tracking | izleme |
user | kullanıcı |
obtained | elde |
simple | basit |
easy | kolay |
and | ve |
all | tüm |
a | bir |
interface | arayüz |
EN How does Ranktracker calculate the Keyword Difficulty (KD) & Ranktracker Score (RS)?
TR Ranktracker Anahtar Kelime Zorluğunu (KD) ve Ranktracker Puanını (RS) nasıl hesaplar?
inglês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
does | ve |
how | nasıl |
EN Ranktracker tracks Organic & Absolute positions for all of your keywords. Find your true ranking's only with Ranktracker.
TR Ranktracker, tüm anahtar kelimeleriniz için Organik ve Mutlak pozisyonları izler. Gerçek sıralamanızı sadece Ranktracker ile bulun.
inglês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
organic | organik |
absolute | mutlak |
keywords | anahtar |
find | bulun |
true | gerçek |
all | tüm |
for | için |
your | ve |
with | ile |
of | in |
EN In addition to Ranktracker's high-speed keyword research planner, Ranktracker also offers several secondary SEO tools that go far beyond basic keyword research.
TR Ranktracker'ın yüksek hızlı anahtar kelime araştırma planlayıcısına ek olarak Ranktracker, temel anahtar kelime araştırmasının çok ötesine geçen birkaç ikincil SEO aracı da sunar.
inglês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
offers | sunar |
secondary | ikincil |
seo | seo |
basic | temel |
tools | aracı |
beyond | ötesine |
to | birkaç |
research | araştırma |
high | yüksek |
speed | hızlı |
in | da |
EN Ranktracker is one of the best keyword research tools on the market! Although there are some competitors who offer similar services, most of them aren't as fast as Ranktracker's and don't offer the same features.
TR Ranktracker piyasadaki en iyi anahtar kelime araştırma araçlarından biridir! Benzer hizmetler sunan bazı rakipler olsa da, çoğu Ranktracker'ınki kadar hızlı değil ve aynı özellikleri sunmuyor.
inglês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
research | araştırma |
competitors | rakipler |
on the market | piyasadaki |
fast | hızlı |
features | özellikleri |
is one | biridir |
services | hizmetler |
similar | benzer |
and | ve |
some | bazı |
offer | sunan |
of | kadar |
tools | araçları |
the | aynı |
EN Nothing in these Terms and Conditions shall be construed so as to exclude or limit the liability of Ranktracker for death or personal injury as a result of the negligence of Ranktracker or that of its employees or agents.
TR Bu Hüküm ve Koşullardaki hiçbir şey, Ranktracker'ın veya çalışanlarının veya temsilcilerinin ihmali sonucu ölüm veya kişisel yaralanma için Ranktracker'ın sorumluluğunu hariç tutacak veya sınırlayacak şekilde yorumlanamaz.
inglês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
death | ölüm |
a | bir |
these | bu |
and | ve |
of | in |
result | sonucu |
or | veya |
personal | kişisel |
nothing | bir şey |
EN EPP code (Transfer Code) cannot be obtained for the first 45 days for domains purchased through Domain for Sale Platform and cannot be transferred to a different domain company during this period.
TR Satılık domainler platformu üzerinden satın alınan domain ilk 45 gün boyunca EPP kodu (Transfer Kodu) alınamaz ve bu süre içerisinde farklı bir domain firmasına transfer edilemez.
inglês | turco |
---|---|
code | kodu |
purchased | satın |
platform | platformu |
company | firması |
and | ve |
this | bu |
domain | domain |
transfer | transfer |
period | süre |
the | gün |
first | ilk |
different | farklı |
EN Public Data: any market data, prices, information on transactions and other data obtained by us from public sources, including exchanges, and other sources and delivered to you through the Services.
TR Kamuya Açık Veriler: Borsalar ve diğer kaynaklar dahil olmak üzere kamusal kaynaklardan elde ettiğimiz ve hizmetler aracılığıyla size teslim edilen piyasa verileri, fiyatlar, işlemler hakkında bilgi ve diğer veriler.
inglês | turco |
---|---|
transactions | işlemler |
other | diğer |
sources | kaynaklardan |
delivered | teslim |
services | hizmetler |
obtained | elde |
market | piyasa |
prices | fiyatlar |
and | ve |
including | dahil |
data | verileri |
information | bilgi |
to | hakkında |
through | aracılığıyla |
on | açık |
the | size |
EN EPP code (Transfer Code) cannot be obtained for the first 45 days for domains purchased through Domain for Sale Platform and cannot be transferred to a different domain company during this period.
TR Satılık domainler platformu üzerinden satın alınan domain ilk 45 gün boyunca EPP kodu (Transfer Kodu) alınamaz ve bu süre içerisinde farklı bir domain firmasına transfer edilemez.
inglês | turco |
---|---|
code | kodu |
purchased | satın |
platform | platformu |
company | firması |
and | ve |
this | bu |
domain | domain |
transfer | transfer |
period | süre |
the | gün |
first | ilk |
different | farklı |
EN Here, in the two Meridian Halls, he obtained for the first time an exact measurement of place and time through the determination of stellar coordinates
TR Gauß rasathanenin meridyen çemberlerinin bulunduğu iki salonda yıldız koordinatlarını belirleyerek aynı zamanda kesin bir konum ve zaman ölçümü gerçekleştirmeyi başardı
inglês | turco |
---|---|
time | zaman |
and | ve |
place | zamanda |
the | aynı |
two | iki |
of | bir |
EN ANY MATERIAL OR DATA DOWNLOADED OR OTHERWISE OBTAINED THROUGH THE USE OF THE SERVICES OR SOFTWARE IS AT YOUR OWN DISCRETION AND RISK
TR İNDİRİLEN VEYA HİZMETLERİN YA DA YAZILIMIN KULLANIMI YOLUYLA BAŞKA BİR ŞEKİLDE ELDE EDİLEN HER TÜRLÜ MALZEME VEYA VERİ SİZİN TAKDİRİNİZE BAĞLIDIR VE RİSK SİZE AİTTİR
inglês | turco |
---|---|
material | malzeme |
obtained | elde |
or | veya |
and | ve |
of | her |
EN The ability to track a site's performance through Ranktracker's advanced reporting software is invaluable for small SEO and marketing companies looking to increase their client's visibility
TR Ranktracker'ın gelişmiş raporlama yazılımı aracılığıyla bir sitenin performansını takip etme yeteneği, müşterilerinin görünürlüğünü artırmak isteyen küçük SEO ve pazarlama şirketleri için paha biçilmezdir
inglês | turco |
---|---|
reporting | raporlama |
small | küçük |
seo | seo |
marketing | pazarlama |
advanced | gelişmiş |
companies | şirketleri |
track | takip |
the | etme |
visibility | görünürlüğünü |
and | ve |
a | bir |
performance | performans |
software | yazılımı |
increase | artırmak |
EN Easily track newly obtained, lost, or broken backlinks. Analyze their performance for the last 60 days, and assess their quality.
TR Yeni alınan, kaybolan veya kopan geri bağlantıları kolayca takip edin. Son 60 gündeki performanslarını analiz edin ve kalitelerini değerlendirin.
inglês | turco |
---|---|
easily | kolayca |
track | takip |
analyze | analiz |
newly | yeni |
last | son |
or | veya |
and | ve |
EN In 2008, 159.367 local and foreign tourists visited the museums and the ruins and a revenue of 187.546,00 YTL was obtained
TR Müze ve Örenyerlerine 2008 yılında toplam 159.367 yerli ve yabancı turist ziyarette bulunmuş ve 187.546,00 YTL gelir elde edilmiştir
inglês | turco |
---|---|
in | yılında |
local | yerli |
and | ve |
revenue | gelir |
obtained | elde |
foreign | yabancı |
the | toplam |
EN Wu Shu Sports representing our province and our district branches across Turkey are participating in the championship and achievements made in Turkey are obtained.
TR Wu Shu Spor branşında İlimizi ve ilçemizi temsilen Türkiye genelinde yapılan Türkiye Şampiyonalarına katılım sağlanmakta ve başarılar elde edilmektedir.
inglês | turco |
---|---|
sports | spor |
turkey | türkiye |
made | yapılan |
obtained | elde |
and | ve |
EN Due to your particular brand name being used, the domain name of your web site is obtained by others in different domain extensions
TR Özellikle bilinir marka olmanızdan dolayı başkaları tarafından web sitenize ait alan adı farklı domain uzantılarında kullanılarak rant elde edilmektedir
inglês | turco |
---|---|
others | başkaları |
different | farklı |
name | adı |
domain | domain |
obtained | elde |
web | web |
brand | marka |
by | tarafından |
extensions | uzantılar |
EN These certificates which fulfill the basic encryption task for a domain and can only be obtained with domain verification are Comodo Instant SSL and Comodo Essential SSL security certificates
TR Bir domain için temel şifreleme görevini yerine getiren ve sadece domain doğrulaması ile alınabilen bu sertifikalar; Comodo Instant SSL ve Comodo Essential SSL güvenlik sertifikalardır
inglês | turco |
---|---|
certificates | sertifikalar |
domain | domain |
ssl | ssl |
comodo | comodo |
these | bu |
encryption | şifreleme |
and | ve |
security | güvenlik |
for | için |
a | bir |
with | ile |
basic | temel |
EN World famous cheese is obtained
TR Dünyaca ünlü peynir elde edilir
inglês | turco |
---|---|
cheese | peynir |
famous | ünlü |
obtained | elde |
EN The EU Visibility Principles have been drafted in order to draw some visual attention to the fact that the projects have obtained the support of the European Union whether they have been financed completely or partially by the European Union
TR AB Görünürlük İlkeleri Avrupa Birliği'nin, tamamını ya da bir bölümünü finanse ettiği projelerin Avrupa Birliği'nin desteğine sahip olduğuna görsel anlamda dikkat çekmek amacıyla düzenlenmiştir
inglês | turco |
---|---|
visibility | görünürlük |
visual | görsel |
attention | dikkat |
in order to | amacıyla |
in | da |
eu | ab |
european | avrupa |
whether | ya |
to | sahip |
EN Average circulation data for 2020 was obtained from the Presidency’s Communication Center (CİMER).
TR 2020 yılı ortalama tiraj verileri CİMER’den alındı.
inglês | turco |
---|---|
average | ortalama |
data | verileri |
EN The MOM Turkey team used the data, analysed by Gemius Turkey, reflecting the average for the last quarter of 2020 for the most visited news portals. However, data on the visits of these sites could not be obtained.
TR MOM Turkey ekibi, Gemius Türkiye’nin en çok ziyaret edilen dijital haber siteleri için elde ettiği 2020 yılı son çeyrek ortalamasını yansıtan listeden yararlandı. Ancak bu sitelerin görüntülenme sayısına dair bir veri elde edilemedi.
inglês | turco |
---|---|
team | ekibi |
data | veri |
reflecting | yansıtan |
obtained | elde |
news | haber |
these | bu |
most | en |
last | son |
sites | siteleri |
the | ancak |
however | bir |
be | ziyaret |
for | için |
EN They titillate the palate and seduce the senses – exotic spices give the meal that extra something. They are obtained from roots, bulbs, bark, leaves, herbs, blossoms, fruit or seeds.
TR Bunlar damak zevkimize hitap eder ev duyularımızı okşar – egzotik baharatlar her yemeğe özellik katar. Bunlar köklerden, soğanlardan, kabuklardan, yapraklardan, otlardan, çiçeklerden, meyvelerden ya da tohumlardan elde edilir.
EN The FIUs will conduct queries and searches on behalf of the requesting counterpart and, if such queries and searches are conducted locally, provide all information to be obtained.
TR MİB?ler, talepte bulunan muadilleri adına araştırmalar yapacak ve bu araştırmalar yurtiçinde yapılmışsa elde edebilecekleri bütün bilgileri vereceklerdir.
inglês | turco |
---|---|
information | bilgileri |
are | bulunan |
and | ve |
obtained | elde |
such | bu |
will | yapacak |
to | bütün |
behalf | adına |
EN She obtained a Master of Laws (LL.M.) degree in Banking Systems, ICT Law and Innovation from City University of London and a second Master degree in business administration (MBA) at Galatasaray University
TR Takiben Galatasaray Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Necipoğlu, halihazırda Estonya Tartu Üniversitesi’nde Bilişim Hukuku, Teknoloji ve İnovasyon alanında doktora programına devam etmektedir
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
law | hukuku |
city | alan |
at | nda |
a | halihazırda |
and | ve |
EN Evaluation of Fall Pear Variety Candidates Obtained by Hybridization in Terms of Fire Blight Disease Resistance, Pomological and Commercial Values
TR Melezleme yoluyla elde edilen güzlük armut çeşit adaylarının ateş yanıklığı hastalığına dayanıklılık, pomolojik ve ticari değerler yönünden değerlendirilmesi
inglês | turco |
---|---|
obtained | elde |
disease | hastalığı |
commercial | ticari |
values | değerler |
and | ve |
of | nın |
EN Determination of The Suitability to European Union and Turkish Standards of Fat Ratios in Cow Milk Obtained from Kirklareli Province
TR Kırklareli İlinden Elde Edilen İnek Sütünün Yağ Oranlarinin Avrupa Birliği ve Türkiye Standartlarına Uygunluğunun Belirlenmesi
inglês | turco |
---|---|
determination | belirlenmesi |
union | birliği |
milk | süt |
obtained | elde |
and | ve |
european | avrupa |
standards | standartları |
EN ANALYSIS OF SOME ESSENTIAL AND TOXIC ELEMENTS BY ICP-MS IN HONEY OBTAINED FROM BINGOL
TR BİNGÖL’DEN TEMİN EDİLEN BALLARDA ICP-MS İLE BAZI TEMEL VE TOKSİK ELEMENTLERİN ANALİZİ
inglês | turco |
---|---|
essential | temel |
and | ve |
EN Assessment of Some Compositional and Chemical Properties of Oils Obtained from Groundnut Varieties Grown in Osmaniye Conditions
TR Osmaniye Koşullarında Yetiştirilen Yerfıstığı Çeşitlerinden Elde Edilen Yağların Bazı Bileşimsel ve Kimyasal Özellikleri
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
chemical | kimyasal |
obtained | elde |
and | ve |
conditions | koşullar |
some | bazı |
EN Hyphae Fusion Reactions and Determination of Anastomosis Group by Classical Ways of Rhizoctonia spp. Isolates Obtained from Sugar Beets
TR Şeker Pancarlarından Elde Edilen Rhizoctonia spp. İzolatlarının Hif Birleşme Reaksiyonları ve Klasik Yollarla Anastomosis Grup Temini
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
group | grup |
classical | klasik |
obtained | elde |
of | nın |
EN Wu Shu Sports representing our province and our district branches across Turkey are participating in the championship and achievements made in Turkey are obtained.
TR Wu Shu Spor branşında İlimizi ve ilçemizi temsilen Türkiye genelinde yapılan Türkiye Şampiyonalarına katılım sağlanmakta ve başarılar elde edilmektedir.
inglês | turco |
---|---|
sports | spor |
turkey | türkiye |
made | yapılan |
obtained | elde |
and | ve |
EN In 2008, 159.367 local and foreign tourists visited the museums and the ruins and a revenue of 187.546,00 YTL was obtained
TR Müze ve Örenyerlerine 2008 yılında toplam 159.367 yerli ve yabancı turist ziyarette bulunmuş ve 187.546,00 YTL gelir elde edilmiştir
inglês | turco |
---|---|
in | yılında |
local | yerli |
and | ve |
revenue | gelir |
obtained | elde |
foreign | yabancı |
the | toplam |
EN Due to your particular brand name being used, the domain name of your web site is obtained by others in different domain extensions
TR Özellikle bilinir marka olmanızdan dolayı başkaları tarafından web sitenize ait alan adı farklı domain uzantılarında kullanılarak rant elde edilmektedir
inglês | turco |
---|---|
others | başkaları |
different | farklı |
name | adı |
domain | domain |
obtained | elde |
web | web |
brand | marka |
by | tarafından |
extensions | uzantılar |
EN These certificates which fulfill the basic encryption task for a domain and can only be obtained with domain verification are Comodo Instant SSL and Comodo Essential SSL security certificates
TR Bir domain için temel şifreleme görevini yerine getiren ve sadece domain doğrulaması ile alınabilen bu sertifikalar; Comodo Instant SSL ve Comodo Essential SSL güvenlik sertifikalardır
inglês | turco |
---|---|
certificates | sertifikalar |
domain | domain |
ssl | ssl |
comodo | comodo |
these | bu |
encryption | şifreleme |
and | ve |
security | güvenlik |
for | için |
a | bir |
with | ile |
basic | temel |
EN In line with the analysis of the data obtained within the scope of the project and the findings, "Local Media Data Base Research Report" was created, which reveals the current status and demographic profile of the local media in Turkey.
TR Proje kapsamında elde edilen verilerin analizi ve ulaşılan bulgular doğrultusunda Türkiye'de yerel medyanın güncel durumunu ve demografik profilini ortaya koyan "Yerel Medya Veri Tabanı Araştırma Raporu" oluşturuldu.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
current | güncel |
status | durumunu |
profile | profilini |
base | tabanı |
analysis | analizi |
local | yerel |
media | medya |
research | araştırma |
data | veri |
project | proje |
report | raporu |
obtained | elde |
and | ve |
scope | kapsamında |
EN The EU Visibility Principles have been drafted in order to draw some visual attention to the fact that the projects have obtained the support of the European Union whether they have been financed completely or partially by the European Union
TR AB Görünürlük İlkeleri Avrupa Birliği'nin, tamamını ya da bir bölümünü finanse ettiği projelerin Avrupa Birliği'nin desteğine sahip olduğuna görsel anlamda dikkat çekmek amacıyla düzenlenmiştir
inglês | turco |
---|---|
visibility | görünürlük |
visual | görsel |
attention | dikkat |
in order to | amacıyla |
in | da |
eu | ab |
european | avrupa |
whether | ya |
to | sahip |
EN The FIUs will conduct queries and searches on behalf of the requesting counterpart and, if such queries and searches are conducted locally, provide all information to be obtained.
TR MİB?ler, talepte bulunan muadilleri adına araştırmalar yapacak ve bu araştırmalar yurtiçinde yapılmışsa elde edebilecekleri bütün bilgileri vereceklerdir.
inglês | turco |
---|---|
information | bilgileri |
are | bulunan |
and | ve |
obtained | elde |
such | bu |
will | yapacak |
to | bütün |
behalf | adına |
EN She obtained a Master of Laws (LL.M.) degree in Banking Systems, ICT Law and Innovation from City University of London and a second Master degree in business administration (MBA) at Galatasaray University
TR Takiben Galatasaray Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Necipoğlu, halihazırda Estonya Tartu Üniversitesi’nde Bilişim Hukuku, Teknoloji ve İnovasyon alanında doktora programına devam etmektedir
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
law | hukuku |
city | alan |
at | nda |
a | halihazırda |
and | ve |
EN In line with the results obtained from this evaluation, our employees are included in development programs.
TR Bu değerlendirmenin ardından oluşan sonuçlar doğrultusunda çalışanlarımız gelişim programlarına alınır.
inglês | turco |
---|---|
our | de |
development | gelişim |
this | bu |
programs | programları |
in | ardından |
EN A doctor’s daughter who was born in Germany, Türeci obtained her doctorate from the university in Homburg
TR Almanya’da doğan ve babası hekim olan Türeci Homburg Üniversitesi’nde tıpta uzmanlığını yapmış
inglês | turco |
---|---|
a | olan |
EN To achieve this, Germany and the EU are pinning their hopes chiefly on eco-friendly hydrogen; obtained from renewable energy, it is climate neutral
TR Almanya ve AB öncelikli olarak, yenilenebilir enerjiden elde edilen ve dolayısıyla iklim açısından nötr olan yeşil hidrojene güveniyor
inglês | turco |
---|---|
germany | almanya |
eu | ab |
renewable | yenilenebilir |
climate | iklim |
neutral | nötr |
obtained | elde |
from | açısından |
the | yeşil |
to | olarak |
and | ve |
is | olan |
EN Combined with hydrogen, CO2 can be converted into petrol, diesel and kerosene; the required hydrogen can be obtained from solar electricity by means of electrolysis
TR Hidrojenle bağlantı içindeki CO2, benzine, dizele ve kerozine dönüştürülebiliyor; bunun için gerekli olan hidrojen, elektroliz aracılığıyla güneş elektriğinden elde edilebiliyor
inglês | turco |
---|---|
hydrogen | hidrojen |
required | gerekli |
solar | güneş |
can | ne |
and | ve |
obtained | elde |
of | in |
be | olan |
EN Although the specialist literature can, of course, be obtained in English, lectures and examinations are held mostly in German
TR Uzmanlık literatürünü İngilizce edinmek elbette mümkün, lakin dersler ve sınavlar ekseriyetle Almanca
inglês | turco |
---|---|
literature | literatür |
lectures | dersler |
can | mümkün |
and | ve |
of course | elbette |
EN Rank tracker SEO tools are designed to cross-reference data obtained from your webpage and compare it to the latest data received by search engine algorithms
TR Sıra izleyici SEO araçları, web sayfanızdan elde edilen verileri çapraz referanslamak ve arama motoru algoritmaları tarafından alınan en son verilerle karşılaştırmak için tasarlanmıştır
inglês | turco |
---|---|
rank | sıra |
seo | seo |
obtained | elde |
webpage | web |
received | alınan |
engine | motoru |
cross | çapraz |
algorithms | algoritmaları |
data | verileri |
tools | araçları |
search | arama |
latest | en |
by | tarafından |
the latest | son |
and | ve |
EN With the knowledge obtained from their analysis, they can identify new niches, create a new marketing campaign, and boost the overall metrics of the site
TR Analizlerinden elde ettikleri bilgilerle yeni nişleri belirleyebilir, yeni bir pazarlama kampanyası oluşturabilir ve sitenin genel metriklerini artırabilirler
inglês | turco |
---|---|
create | oluşturabilir |
marketing | pazarlama |
overall | genel |
campaign | kampanyası |
obtained | elde |
a | bir |
and | ve |
of the site | sitenin |
new | yeni bir |
EN When separating milk German dairy Deutsches Milchkontor obtained a 30 percent reduction of energy consumption with the Encapt™ technology from Tetra Pak.
TR Yoğurt tüketimi artıyor. Ancak yoğurt hassas bir üründür ve üretim sert bir şekilde yapılmamalıdır. Asıl farkı yaratan, doğru karıştırıcıyı seçmektir.
inglês | turco |
---|---|
consumption | tüketimi |
a | bir |
the | şekilde |
EN Non-consensual images, meaning images of a private or sexual nature obtained or published without consent. This includes revenge porn and upskirt images.
TR Özel veya cinsel niteliğe sahip görüntülerin rıza olmadan elde edilmesi veya yayınlanması anlamına gelen rızasız görüntüler. Buna intikam pornosu ve etek altı görüntüleri dahildir.
inglês | turco |
---|---|
sexual | cinsel |
obtained | elde |
consent | rıza |
includes | dahildir |
without | olmadan |
and | ve |
or | veya |
images | görüntüleri |
EN All information in any Publication is provided ’as is’, with no guarantee of completeness, accuracy, timeliness or of the results obtained from its use, and without warranty of any kind, express or implied
TR Herhangi bir Yayındaki tüm bilgiler, bütünlük, doğruluk, güncellik açısından veya kullanımlarından elde edilen sonuçlara ilişkin herhangi bir teminat ve açık veya zımni hiçbir garanti olmaksızın, ’olduğu gibi’ sağlanır
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
provided | sağlanır |
all | tüm |
results | sonuç |
no | hiçbir |
obtained | elde |
from | açısından |
is | olduğu |
guarantee | garanti |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
EN All information in any Publication is provided ’as is’, with no guarantee of completeness, accuracy, timeliness or of the results obtained from its use, and without warranty of any kind, express or implied
TR Herhangi bir Yayındaki tüm bilgiler, bütünlük, doğruluk, güncellik açısından veya kullanımlarından elde edilen sonuçlara ilişkin herhangi bir teminat ve açık veya zımni hiçbir garanti olmaksızın, ’olduğu gibi’ sağlanır
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
provided | sağlanır |
all | tüm |
results | sonuç |
no | hiçbir |
obtained | elde |
from | açısından |
is | olduğu |
guarantee | garanti |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
EN All information in any Publication is provided ’as is’, with no guarantee of completeness, accuracy, timeliness or of the results obtained from its use, and without warranty of any kind, express or implied
TR Herhangi bir Yayındaki tüm bilgiler, bütünlük, doğruluk, güncellik açısından veya kullanımlarından elde edilen sonuçlara ilişkin herhangi bir teminat ve açık veya zımni hiçbir garanti olmaksızın, ’olduğu gibi’ sağlanır
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
provided | sağlanır |
all | tüm |
results | sonuç |
no | hiçbir |
obtained | elde |
from | açısından |
is | olduğu |
guarantee | garanti |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
EN All information in any Publication is provided ’as is’, with no guarantee of completeness, accuracy, timeliness or of the results obtained from its use, and without warranty of any kind, express or implied
TR Herhangi bir Yayındaki tüm bilgiler, bütünlük, doğruluk, güncellik açısından veya kullanımlarından elde edilen sonuçlara ilişkin herhangi bir teminat ve açık veya zımni hiçbir garanti olmaksızın, ’olduğu gibi’ sağlanır
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
provided | sağlanır |
all | tüm |
results | sonuç |
no | hiçbir |
obtained | elde |
from | açısından |
is | olduğu |
guarantee | garanti |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
Mostrando 50 de 50 traduções