Traduzir "considering hurting themselves" para turco

Mostrando 50 de 50 traduções da frase "considering hurting themselves" de inglês para turco

Traduções de considering hurting themselves

"considering hurting themselves" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:

themselves bir bu da daha diğer e herhangi ile için kendi olarak ve veya ya da

Tradução de inglês para turco de considering hurting themselves

inglês
turco

EN If you or someone you know is struggling with suicidal thoughts or is considering hurting themselves, we have resources in our Help Centre, where you can get free, confidential and immediate support.

TR Siz veya tanıdığınız biri intihar düşünceleriyle mücadele ediyor veya kendinize zarar vermeyi düşünüyorsanız, anında ücretsiz ve gizli yardıma alabileceğiniz kaynakları Yardım Merkezimizde bulabilirsiniz.

inglês turco
confidential gizli
free ücretsiz
or veya
resources kaynakları
help yardım
and ve
in anında

EN Scan your website for 100+ common SEO issues that might be hurting its performance in search engines.

TR Web sitenizi, arama motorlarındaki performansına zarar verebilecek 100’den fazla yaygın görülen SEO sorunu için tarayın.

inglês turco
website web
common yaygın
seo seo
its in
search arama
performance performans
engines motorları
for için

EN Analyze how fast each page on your website loads, and whether their slowness could be hurting your Google rankings.

TR Web sitenizdeki her sayfanın ne kadar hızlı yüklendiğini, ve yavaşlıklarının Google sıralamanıza zarar verip vermediğini analiz edin.

inglês turco
analyze analiz
google google
fast hızlı
website web
and ve

EN Learn which backlinks might be hurting your visibility and find new high-quality link building prospects.

TR Hangi backlink'lerin görünürlüğünüze zarar verebileceğini öğrenin ve yeni yüksek kaliteli link inşası olasılıkları bulun.

inglês turco
find bulun
new yeni
high yüksek
link link
quality kaliteli
visibility görünürlüğü

EN Some people partly blame themselves for the dysfunctional behavior of their family members, particularly with addicts who are very quick to shift responsibility off themselves and blame others

TR Bazı insanlar aile üyelerinin işlevsiz davranışları için kısmen kendilerini suçlarlar, özellikle de sorumluluğu çok çabuk kendilerinden uzaklaştıran ve başkalarını suçlayan bağımlılar söz konusu olduğunda

inglês turco
people insanlar
behavior davranış
family aile
responsibility sorumluluğu
others başkaları
members üyelerinin
particularly özellikle
of in
and ve
some bazı

EN Considering VPN replacement? Compare 3 remote access approaches

TR VPN alternatiflerini mi değerlendiriyorsunuz? 3 uzaktan erişim yaklaşımını karşılaştırın

inglês turco
vpn vpn
compare karşılaştırın
remote uzaktan
access erişim

EN In 1937 Klautz had managed to gather 35,000 guilders for this project – a huge investment, considering Elsevier’s yearly profit amounted to 120,000 guilders

TR 1937'de Klautz bu proje için, Elsevier'in yıllık karının 120.000 florin olduğu düşünülünce büyük bir yatırım olan 35.000 florini bir araya getirmeyi başardı

inglês turco
project proje
yearly yıllık
huge büyük
investment yatırım
this bu
to araya
for için

EN Through such ad services, we can target our messaging to users considering demographic data, users’ inferred interests and browsing context

TR Bu tür reklam hizmetleri sayesinde, mesajlarımızı demografik veriler, kullanıcıların çıkarları ve göz atma bağlamı göz önünde bulundurarak kullanıcılara hedefleyebiliriz

inglês turco
ad reklam
services hizmetleri
data veriler
context bağlam
such bu
to sayesinde
and ve
users kullanıcılar

EN Note that in relation to the change of auditor, the Contracting Authority may object to the new auditor, considering the auditor's independence or professional standard.

TR Denetçi değişikliğiyle ilgili olarak, Sözleşme Makamının denetçinin bağımsızlığı veya mesleki standardını göz önünde bulundurularak yeni denetçiye itiraz etme hakkı vardır.

inglês turco
professional
new yeni
the etme
or veya
standard standardı

EN Considering parameters such as content type, sharing frequency, profile photo, bio, and texts that introduce new content will help you get far in a short amount of time.

TR İçerik türü, paylaşım sıklığı, profil fotoğrafı, biyografisi, içerik tanıtım yazıları vs gibi parametreler size kısa sürede çok fazla yol aldıracaktır.

inglês turco
content içerik
sharing paylaşım
profile profil
photo fotoğraf
short kısa
time sürede
you size
type tür
as gibi
and çok

EN Considering everything you get at this price point it's hard to believe that such a tool is available in the market. This is absolutely a gem. I also just downloaded the mobile app and am impressed with the functionality so far.

TR Uzun zamandır farklı bir çok sosyal medya yönetim platformunu kullanma fırsatı buldum. Hootsuite'ten Buffer'a, Stackposts'tan, Social Champ'e birçok yazılımı denedim...Söylemeliyim ki, RADAAR taptaze yeni bir soluk!

inglês turco
you farklı
a bir

EN They try to implement international standards on these issues without considering the “other side of the coin”, which automatically limits civic space and environment for civil society organisations

TR Sivil toplum kuruluşları için sivil alanı ve çevreyi otomatik olarak sınırlayan “madalyonun diğer yüzünü” dikkate almadan bu konularda uluslararası standartları uygulamaya çalışıyorlar

EN takes stand against all forms of discrimination, considering differences and diversity as a source of richness.

TR Her türlü ayrımcılığa karşıdır ve farklılıkları zenginlik olarak algılayıp değerlendirir.

inglês turco
against karşı
and ve
of her

EN A pluralist democracy can be built not only by ensuring diversity and participation in decision-making mechanisms but also by considering the diversity of society in all kinds of legal regulations produced

TR Çoğulcu bir demokrasi sadece karar alma mekanizmalarında çeşitlilik ve katılımın sağlanması ile değil, üretilen her türlü hukuki düzenlemenin toplumun çeşitliliğini gözetmesiyle inşa edilebilir

inglês turco
democracy demokrasi
society toplumun
legal hukuki
diversity çeşitlilik
produced üretilen
built inşa
can be edilebilir
participation katılım
and ve
a bir
decision-making karar
the değil

EN We continue to carry out our operations in line with our sustainability principles by considering our responsibilities towards our world, adopting production methods that respect ecosystems, and creating value for the environment

TR Yaşadığımız dünyaya karşı sorumluluklarımızı da göz ardı etmeden, ekosisteme saygılı üretim yöntemlerini benimseyerek ve doğa için değer yaratarak sürdürülebilirlik ilkelerimiz doğrultusunda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz

inglês turco
sustainability sürdürülebilirlik
world dünyaya
methods yöntemlerini
respect saygı
value değer
production üretim
in da
and ve

EN Considering that the majority of the RTÜK members are representatives of the ruling Justice and Development Party (AKP), this transfer has been interpreted as a way to guarantee that television channels will not be fined for their partial broadcasts.

TR RTÜK üyelerinin büyük çoğunluğunun iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) temsilcilerinden oluşması nedeniyle, bu yetki transferi televizyon kanalların yanlı yayınları için ceza almamasını garanti etmenin yolu olarak yorumlandı.

inglês turco
justice adalet
development kalkınma
party partisi
transfer transferi
guarantee garanti
television televizyon
members üyelerinin
way yolu
this bu
of in
and ve
channels kanallar

EN Moroğlu Arseven offers full-scope support for clients considering or participating in public procurement

TR Moroğlu Arseven, kamu ihalelerini etüt eden veya katılan müvekkillere kapsamlı destek sunar

inglês turco
moroğlu moroğlu
arseven arseven
offers sunar
support destek
or veya
public kamu
full kapsamlı

EN Considering everything you get at this price point it's hard to believe that such a tool is available in the market

TR Gelen Kutusu, Dijital İzleme, URL Kısaltıcı, Görev Yöneticisi, ekip arkadaşları ve misafir yönetimi gibi pek çok harika özelliğe sahip

inglês turco
a dijital
you ve
at harika
to sahip
the gibi

EN At times like these, it’s better to think twice by considering the differences between consumer and professional camera systems

TR Bu gibi zamanlarda, tüketici ve profesyonel kamera sistemleri arasındaki farkları göz önünde bulundurarak, iki kez düşünmekte yarar vardır

inglês turco
times kez
consumer tüketici
professional profesyonel
camera kamera
systems sistemleri
at göz
these bu
differences farklar
between arasındaki
and ve
the gibi

EN Note that in relation to the change of auditor, the Contracting Authority may object to the new auditor, considering the auditor's independence or professional standard.

TR Denetçi değişikliğiyle ilgili olarak, Sözleşme Makamının denetçinin bağımsızlığı veya mesleki standardını göz önünde bulundurularak yeni denetçiye itiraz etme hakkı vardır.

inglês turco
professional
new yeni
the etme
or veya
standard standardı

EN takes stand against all forms of discrimination, considering differences and diversity as a source of richness.

TR Her türlü ayrımcılığa karşıdır ve farklılıkları zenginlik olarak algılayıp değerlendirir.

inglês turco
against karşı
and ve
of her

EN A pluralist democracy can be built not only by ensuring diversity and participation in decision-making mechanisms but also by considering the diversity of society in all kinds of legal regulations produced

TR Çoğulcu bir demokrasi sadece karar alma mekanizmalarında çeşitlilik ve katılımın sağlanması ile değil, üretilen her türlü hukuki düzenlemenin toplumun çeşitliliğini gözetmesiyle inşa edilebilir

inglês turco
democracy demokrasi
society toplumun
legal hukuki
diversity çeşitlilik
produced üretilen
built inşa
can be edilebilir
participation katılım
and ve
a bir
decision-making karar
the değil

EN Ideally, the platform onto which the selected weapon will be integrated should have been designed considering the integration of weapons

TR İdeal koşullarda, seçilen silahın entegre edileceği platformun, silah entegrasyonu düşünülerek tasarlanmış olması beklenir

inglês turco
weapon silah
of ın
designed tasarlanmış
integrated entegre
integration entegrasyonu

EN More and more people in the UAE are considering getting a rental car as compared to buying one.

TR BAE'de giderek daha fazla insan, bir araba satın almaya kıyasla bir araba satın almayı düşünüyor.

inglês turco
people insan
compared kıyasla
buying satın
car araba
a bir

EN The first thing that you look before considering a car model is to look for it?s safety and reliability

TR Bir araba modelini düşünmeden önce bakmanız gereken ilk şey, onun emniyetini ve güvenilirliğini aramaktır

inglês turco
model modelini
car araba
and ve
first ilk
to şey

EN They shout the latest facts to one another over their monitor screens or sit together at large tables, discussing the latest state of research or considering the issues of the day

TR Bilgisayar ekranları üzerinden yeni bilgilere ulaşıyor, büyük masalarda bir araya gelip yaptıkları araştırmalarda geldikleri son noktaları tartışıyor ya da ele alınan konular hakkında birbirlerine görüş bildiriyorlar

inglês turco
issues konular
large büyük
at nda
latest son

EN That’s why we’re considering how we can better integrate these subjects into schools in Herford.”

TR Bundan hareketle, bu konuları Herford’daki okulların müfredatına da nasıl daha kapsamlı bir şekilde entegre edebileceğimiz üzerine düşünmeye başladık.”

EN Armed with this provisional acceptance of their work, authors can perform the research in the knowledge that the results themselves will not determine the article's publication

TR Çalışmaları bu şekilde koşullu olarak kabul edilen yazarlar, araştırmalarını, makalenin yayınlanmasına etki edecek olan şeyin sonuçların kendisi olmayacağını bilerek yapabilmektedir

inglês turco
authors yazarlar
this bu
will edecek
research araştırmalar
the kabul

EN Erhan thinks that people with disabilities should be given an opportunity without prejudice to show themselves

TR Erhan, engellilere önyargısız olarak kendilerini gösterme fırsatı verilmesi gerektiğini düşünüyor

inglês turco
erhan erhan
should gerektiğini
to olarak
opportunity fırsat

EN Foursquare cannot guarantee the authenticity of any Content or data which users may provide about themselves

TR Foursquare, kullanıcıların kendi haklarında verebilecekleri herhangi bir İçeriğin veya bilginin doğruluğunu garanti edemez

inglês turco
guarantee garanti
foursquare foursquare
of in
or veya
any herhangi
users kullanıcılar
themselves bir

EN We connect women with nature, one another, and themselves

TR Biz kadınların doğayla, diğer kadınlarla ve kendileriyle bağ kurmasına yardımcı oluruz

inglês turco
another diğer
and ve
we biz
women kadınlar

EN Giving people the information and tools they need to fix products cuts down on support costs. Customers love it when they can get their stuff fixed quickly—whether by themselves or at a local repair shop.

TR Ürünleri tamir edebilmeleri için insanlara ihtiyaç duydukları bilgi ve aletleri vermek, destek maliyetlerini düşürür. Müşteriler, eşyalarının hızlıca tamir edilmesine bayılır; bunu ister kendileri yapsınlar ister yerel bir tamirhane.

inglês turco
people insanlara
support destek
costs maliyetlerini
customers müşteriler
quickly hızlıca
local yerel
and ve
repair tamir
need ihtiyaç
information bilgi
a bir

EN Some companies sue themselves in the foot.

TR Bazı şirketler kendi oturdukları dalı kesiyor.

inglês turco
some bazı
companies şirketler
the kendi

EN Our goal is to create a connected environment that is fun, unique, enriching and safe by encouraging our users to conduct themselves with a high degree of integrity, decency and respect

TR Amacımız, kullanıcılarımızı dürüst, doğru ve saygılı davranmaya teşvik ederek eğlenceli, benzersiz, değer katan ve güvenli bir bağlantı ortamı yaratmaktır

inglês turco
goal amacı
fun eğlenceli
connected bağlantı
environment ortamı
high üst
unique benzersiz
and ve
respect saygı
users kullanıcılar
to güvenli

EN By playing the game in “drone mode”—navigating the project from the perspective of an unmanned aerial vehicle—personnel can familiarize themselves with evacuation routes or simulate emergency scenarios

TR Oyunu “drone modunda” oynayarak, yani projeyi insansız hava aracı perspektifinden hareket ettirerek, personel tahliye rotaları hakkında bilgi sahibi olabilir veya acil durum senaryolarını taklit edebilir

EN Initially they called themselves "The Dust Brothers." They changed their name in 1995 given the preexisting Amer… read more

TR Başlangıçta, özellikle Amerikan müzik piyasasında "Dust Brothers" olarak anıldılar, 1995'ten itibaren bugünkü isimlerini aldıl… Devamını oku

EN MxPx started as three 15-year-old kids calling themselves Magnified Plaid pounding out music inspired by and similar to The Descendents and other Southern California punk rock bands

TR 15 yaşında 3 arkadaş tarafından kurulan grup Descendents gibi grupları kendilerine örnek alıyordu

inglês turco
bands gruplar
old yaşında
by tarafından

EN MxPx is a punk rock band that was formed in 1992 in Bremerton, Washington, United States. MxPx started as three 15-year-old kids calling themselves Magnified Plaid pounding out music inspir… read more

TR MxPx 1992'de kurulan Amerikan punk rock grubudur. 15 yaşında 3 arkadaş tarafından kurulan grup Descendents gibi grupları kendilerine örnek alıyordu. Kendi tarzlarını zaman içinde bu… Devamını oku

EN They paternalistically claim they are trying to protect us from ourselves or others, but in reality they are trying to protect themselves from our own exercise of liberty

TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar

inglês turco
others başkaları
us bizleri
but ancak
themselves bir

EN Golden Frog was created to develop services that give people the ability to defend and protect themselves online.

TR Golden Frog insanların kendilerini online olarak korumalarına ve savunmalarına olanak veren hizmetleri geliştirmek için kurulmuştur.

inglês turco
services hizmetleri
online online
golden golden
frog frog
and ve
people insanlar
give için

EN Netizens of the world must arm themselves with the tools to protect their information and identities online

TR Tüm dünyadaki internet kullanıcıları çevrim içi bilgilerini ve kimliklerini korumak için gerekli araçları temin etmelidir

inglês turco
information bilgilerini
online internet
tools araçları
of in
and ve

EN I will start: “My name is ______ , and I am an Internet and technology addict in ______.” [each member introduces themselves]

TR Başlayacağım: "Benim adım ______ ve ______'da bir İnternet ve teknoloji bağımlısıyım." [her üye kendini tanıtır]

inglês turco
technology teknoloji
member üye
each her
and ve
my benim

EN Tradition 2: For our group purpose there is but one ultimate authority—a loving Higher Power as they may express themselves in our group conscience. Our leaders are but trusted servants; they do not govern.

TR Gelenek 2: Grup amacımız için tek bir nihai otorite vardır - kendilerini grup vicdanımızda ifade edebilecekleri sevgi dolu bir Yüksek Güç. Liderlerimiz sadece güvenilir hizmetkarlardır; yönetmiyorlar.

inglês turco
tradition gelenek
group grup
higher yüksek
power güç
trusted güvenilir
for için
a bir
one tek

EN First though, we ask anybody who’s available to sponsor, co-sponsor, or receive outreach calls to make themselves known

TR İlk olarak, sponsor olmaya, ortak sponsor olmaya veya sosyal yardım çağrıları almaya müsait olan herkesten kendilerini tanıtmalarını istiyoruz

inglês turco
first a
outreach sosyal yardım
sponsor sponsor
co ortak
we istiyoruz
or veya
available olan
though olarak

EN These are things that in and of themselves do not constitute the addictive cycle, but that are consistently likely to bring up urges to go into our bottom lines

TR Bunlar, kendi içlerinde bağımlılık döngüsünü oluşturmayan, ancak sürekli olarak alt satırlarımıza girme dürtülerini ortaya çıkaran şeylerdir

inglês turco
bottom alt
cycle döngü
lines olarak
are bunlar

EN Offline hobbies, passions and activitiesMany members, after starting to make progress with their recovery, find themselves faced with an uncomfortable amount of free time

TR Çevrimdışı hobiler, tutkular ve aktivitelerBirçok üye, iyileşme sürecinde ilerleme kaydetmeye başladıktan sonra, kendilerini rahatsız edici miktarda boş zamanla karşı karşıya bulur

inglês turco
progress ilerleme
uncomfortable rahatsız
amount miktarda
members üye
time zamanla
and ve
to karşı
after sonra

EN Our platform gives startups affordable access to branding solutions, helping them grow and establish themselves in the market

TR Startuplara markalama çözümlerine makul fiyatlar karşılığında erişim imkanı sunan platformumuz, onların piyasada büyümesine ve tutunmasına yardımcı oluyor

inglês turco
gives sunan
access erişim
branding markalama
them onları
the onların
and ve

EN With shared messages, videos, photos, or documents, people have the chance to express themselves freely

TR Paylaşılan iletiler, videolar, fotoğraflar veya belgelerle beraber insanlara kendilerini özgür bir şekilde ifade etme şansı verilmiştir

inglês turco
shared paylaşılan
videos videolar
photos fotoğraflar
chance şansı
people insanlara
the etme
or veya
with şekilde
themselves bir

EN Erhan thinks that people with disabilities should be given an opportunity without prejudice to show themselves

TR Erhan, engellilere önyargısız olarak kendilerini gösterme fırsatı verilmesi gerektiğini düşünüyor

inglês turco
erhan erhan
should gerektiğini
to olarak
opportunity fırsat

EN For over 10 years, many customers have dedicated themselves to solving as their own SSL provider

TR 10 yılı aşkın bir süredir, birçok müşteri kendi SSL sağlayıcısı olarak çözülmeye kendini adamıştır

inglês turco
customers müşteri
ssl ssl
for aşkın
provider sağlayıcısı
many çok
years bir

Mostrando 50 de 50 traduções