TR İnsanların kullandıkları diller hakkında üç soru sorduk. Öncelikle geçen yıl hangi dili kullandıklarını, ikinci olarak ana dillerini (üç adede kadar) sorduk ve son olarak da bu dilleri sıralamalarını istedik.
"ikinci olarak ana" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases alemão:
TR İnsanların kullandıkları diller hakkında üç soru sorduk. Öncelikle geçen yıl hangi dili kullandıklarını, ikinci olarak ana dillerini (üç adede kadar) sorduk ve son olarak da bu dilleri sıralamalarını istedik.
DE Wir stellten drei Fragen zu den verwendeten Sprachen. Erstens fragten wir nach allen im vergangenen Jahr verwendeten Sprachen, zweitens nach den primären Sprachen (bis zu drei) und drittens baten wir die Befragten, eine Rangfolge zu erstellen.
turco | alemão |
---|---|
diller | sprachen |
soru | fragen |
TR Bir partinin, ikinci oylarda elde ettiği yüzdeden daha fazla doğrudan vekillik kazanması durumunda, milletvekili oranının ikinci oylarla elde edilen oranla orantılı olması için Federal Meclis’teki sandalye sayısı yükseliyor
DE Sollte eine Partei mehr direkt gewählte Sitze bekommen, als es ihrem Anteil an Zweitstimmen entspricht, wird der Bundestag vergrößert, damit das Verhältnis der Abgeordneten dem der Zweitstimmen entspricht
turco | alemão |
---|---|
doğrudan | direkt |
TR Seçmen, ikinci oyunu bir partiye verir. İkinci oylar daha büyük bir ağırlığa sahiptir, çünkü bu oylar parlamentodaki güçler ilişkisini; yani tek tek partilerin alacağı sandalye sayısını belirlerler.
DE Die Zweitstimme vergibt der Wähler an eine Partei. Die Zweistimmen haben ein größeres Gewicht, denn sie definieren die Machtverhältnisse im Parlament: die Anzahl der Sitze für die einzelnen Parteien.
turco | alemão |
---|---|
sayısını | anzahl |
TR Markaların farklı şekilde konumlandırılması ve yönlendirilmesi (ana marka, ikinci marka(lar), toptan satış ortakları).
DE Positionierung, Differenzierung und Steuerung von Marken (Hauptmarke, Zweitmarke, Großhandelspartner)
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
marka | marken |
TR İkinci ana meşguliyetin olan fotoğrafçılığa nasıl başladın? Fotoğrafçılık uzun zamandan beri hobimdi
DE Wie hast du zu deiner zweiten Hauptbeschäftigung, der Fotografie, gefunden? Fotografie war schon länger mein Hobby
turco | alemão |
---|---|
nasıl | wie |
fotoğrafçılık | fotografie |
uzun | länger |
beri | zu |
TR En iyi uygulamaları içeren bir web sitesi referansı alın ve sitenin ana sayfalarının düzenini yapın: ana sayfa, hakkımızda, özellikler, galeri, kişiler ve logo oluşturucu.
DE Holen Sie sich ein Website-Testimonial mit Best Practices und erstellen Sie Layouts der Hauptseiten der Website: Startseite, Informationen zu uns, Funktionen, Galerie, Kontakte und Logo-Hersteller.
turco | alemão |
---|---|
alın | holen |
yapın | erstellen |
özellikler | funktionen |
logo | logo |
TR Evet! Facebook, Twitter, YouTube, LinkedIn, Pinterest ve Instagram dahil olmak üzere tüm ana sosyal medya kanalları için ana panelde şablonlar mevcuttur.
DE Ja! Es gibt Vorlagen für alle die Hauptkanalen auf sozialen Medien, inklusiv Facebook, Twitter, YouTube, LinkedIn, Pinterest und Instagram.
TR Şimdi, farklı barındırma türlerine veya belirli içerik yönetim sistemleri için daha iyi olan ana bilgisayarlara bakmanın yanı sıra, belirli dil türlerinde daha iyi olan ana bilgisayarlara bakabilirsiniz.
DE Abgesehen von verschiedenen Arten von Hosting oder Hosts, die für bestimmte Content-Management-Systeme besser geeignet sind, können Sie jetzt Hosts betrachten, die für bestimmte Arten von Sprachen besser geeignet sind.
TR ASP.NET barındırma biraz daha niş, ama kesinlikle diğerlerine göre daha uygun ana bilgisayarlar vardır, ve hatta ASP.NET özellikle barındırma için mükemmel olan ana bilgisayarlar.
DE ASP.NET Hosting ist ein bisschen mehr Nische, aber es gibt definitiv Hosts, die besser dafür geeignet sind als andere und sogar Hosts, die speziell für ASP.NET-Hosting geeignet sind.
TR Ana kreatifiniz olacak bir Pin (durağan görüntü veya video) oluşturduğunuzdan veya belirlediğinizden emin olun. Reklam oluşturma sırasında ana kreatif yükleyemezsiniz.
DE Du hast einen Pin (statisches Bild oder Video) als Hero-Kreativmaterial erstellt oder bestimmt. Du kannst während der Anzeigenerstellung kein Hero-Kreativmaterial hochladen.
TR Ana ağ uygulamalarını kullanmaya hazır olduğunuzda Ropsten'den ana ağa geri dönmeyi unutmayın.
DE Wenn Sie bereit sind, mit den Anwendungen des Mainnet zu spielen, denken Sie daran, von Ropsten zurück zum Main Network zu wechseln.
TR Birisi farklı bir platformda yeni bir sayfanın bağlantısını tıkladığında, araç tıklamayı ikinci siteye yapılan bir yönlendirme ziyareti olarak izler.
DE Wenn jemand auf einen Link zu einer neuen Seite auf einer anderen Plattform klickt, verfolgt das Tool den Klick als Verweisbesuch auf die zweite Website.
turco | alemão |
---|---|
birisi | jemand |
farklı | anderen |
platformda | plattform |
yeni | neuen |
bağlantısını | link |
araç | tool |
ikinci | zweite |
TR İkinci olarak, çeşitli görsellerden oluşan devasa bir koleksiyondan birkaç üstün kaliteli tasvir seçin. Daha önce de belirttiğimiz gibi, bir logoda her zaman şirketinizin adını yansıtmamalısınız.
DE Zweitens: Wählen Sie aus einer riesigen Sammlung verschiedener Bilder ein paar qualitativ hochwertige Darstellungen aus. Wie wir bereits erwähnt haben, sollten Sie nicht immer den Namen Ihres Unternehmens in einem Logo wiedergeben.
turco | alemão |
---|---|
çeşitli | verschiedener |
adını | namen |
TR William Gullion, konaklama sektöründe 20 yılı aşkın bir süredir çalışmaktadır ve 1990’ların sonunda Hilton Garden Inn markasını kuran ekibin bir parçası olarak şu anda Hilton ile ikinci dönemini yaşamaktadır
DE William Gullion ist seit mehr als 20 Jahren in der Hotelbranche tätig und arbeitet bereits zum zweiten Mal für Hilton, da er Ende der 1990er Jahre Teil des Teams war, das die Marke Hilton Garden Inn auf den Markt brachte
turco | alemão |
---|---|
sonunda | ende |
parçası | teil |
ikinci | zweiten |
TR Canlı yayını ve önceden kaydedilmiş içeriği tanımlayarak, kullanıcının TV alıcısı veya ikinci ekran cihazlarından yayınlanan radyo veya TV içeriğini otomatik olarak tanır.
DE Es erkennt die Radio- oder TV-Inhalte, die von der Set-Top-Box oder den Zweitbildgeräten des Benutzers gesehen werden, automatisch, indem es den Live-Feed und die aufgezeichneten Inhalte identifiziert.
turco | alemão |
---|---|
canlı | live |
içeriği | inhalte |
veya | oder |
radyo | radio |
TR “dpa” kısaltması bulunan metinler ve fotoğraflar genel olarak ikinci aşama kullanıma kapalıdır.
DE Mit dem Kürzel „dpa“ gekennzeichnete Texte sowie alle Fotos sind generell von der Zweitverwertung ausgeschlossen.
turco | alemão |
---|---|
dpa | dpa |
fotoğraflar | fotos |
TR SunExpress, Antalya'dan sonra ikinci önemli aktarma merkezi olarak seçtiği İzmir'de büyümeye devam etti.
DE Nach Antalya wird der Standort Izmir zum zweiten wichtigen Hub ausgebaut.
turco | alemão |
---|---|
ikinci | zweiten |
önemli | wichtigen |
TR "Almanya'nın en büyük ikinci yazılım şirketi olarak veri güvenliği bizim için son derece önemlidir. Ve monday.com'un bu bağlamda kurumsal kullanıma hazır olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz."
DE „Als zweitgrößtes Softwareunternehmen in Deutschland ist die Datensicherheit für uns extrem wichtig. Und wir können mit Sicherheit sagen, dass monday.com in diesem Zusammenhang geeignet für Unternehmen ist.”
turco | alemão |
---|---|
güvenliği | sicherheit |
en | extrem |
TR "Almanya'nın en büyük ikinci yazılım şirketi olarak veri güvenliği bizim için son derece önemlidir. Ve monday.com'un bu bağlamda kurumsal kullanıma hazır olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz."
DE „Als zweitgrößtes Softwareunternehmen in Deutschland ist die Datensicherheit für uns extrem wichtig. Und wir können mit Sicherheit sagen, dass monday.com in diesem Zusammenhang geeignet für Unternehmen ist.”
turco | alemão |
---|---|
güvenliği | sicherheit |
en | extrem |
TR Birincil bölgenizin kullanım dışı kalması durumunda Amazon Aurora Global Database'den ikinci bölgeyi manuel olarak kaldırıp tam okuma ve yazma işlemlerini gerçekleştirecek şekilde ayarlayabilirsiniz
DE Wenn Ihre primäre Region nicht mehr verfügbar ist, können Sie eine sekundäre Region manuell aus einer Amazon Aurora Global Database entfernen und sie so hochstufen, dass sie vollständig gelesen und geschrieben wird
turco | alemão |
---|---|
amazon | amazon |
aurora | aurora |
global | global |
manuel | manuell |
tam | vollständig |
ve | und |
TR Virüs “bomba” günü, 26 Nisan 1986'da dünyayı sarsan Çernobil felaketinin gününe denk geldiği için, “CIH” olarak bilinen virüs, ikinci adını aldı ? "Çernobil".
DE Da der Tag der "Bombenexplosion" auf den Tag der Tschernobyl-Katastrophe fällt, der am 26. April 1986 die Welt erschütterte, erhielt der Virus, der schon "CIH" genannt wurde, seinen zweiten Namen ? "Tschernobyl".
turco | alemão |
---|---|
virüs | virus |
günü | tag |
nisan | april |
dünyayı | welt |
ikinci | zweiten |
adını | namen |
ne | wurde |
TR Şu an Almanya’da çalışmak için mevcut göç olanaklarına ek olarak ikinci bir yolun açılması öngörülüyor
DE Zusätzlich zu den bisherigen Möglichkeiten der Zuwanderung, um in Deutschland zu arbeiten, soll daher ein zweiter Weg geschaffen werden
turco | alemão |
---|---|
çalışmak | arbeiten |
ek | zusätzlich |
TR AfD’nin destekçileri ağırlık olarak erkek, homojen ve tek taraflı bir topluluk ve Almanya’da ırkçı düşünce geleneğine yatkın ve parti İkinci Dünya Savaşından bu yana varlığını sürdüren bir kesimin potansiyelini harmanlıyor.
DE Sie ist eine überwiegend von Männern getragene homogene verschworene Gemeinschaft, die das latent im Nachkriegsdeutschland immer vorhandene Potential derer bündelt, die anfällig für völkisches Gedankengut sind.
TR "Almanya'nın en büyük ikinci yazılım şirketi olarak veri güvenliği bizim için son derece önemlidir. Ve monday.com'un bu bağlamda kurumsal kullanıma hazır olduğunu kesinlikle söyleyebiliriz."
DE „Als zweitgrößtes Softwareunternehmen in Deutschland ist die Datensicherheit für uns extrem wichtig. Und wir können mit Sicherheit sagen, dass monday.com in diesem Zusammenhang geeignet für Unternehmen ist.”
turco | alemão |
---|---|
güvenliği | sicherheit |
en | extrem |
TR Türkiye ülkesinde İkinci Dil Olarak İngilizce grupları | Meetup
DE Englisch als Zweitsprache Gruppen in Deutschland | Meetup
turco | alemão |
---|---|
dil | englisch |
grupları | gruppen |
TR Dünya genelindeki İkinci Dil Olarak İngilizce Meetup gruplarında olup bitenleri öğrenin ve yakınınızdakilerle buluşmaya başlayın.
DE Entdecke was in Meetup Gruppen zum Thema Englisch als Zweitsprache rund um den Globus passiert und fange selbst damit an, Dich mit Gleichgesinnten in Deiner Stadt zu treffen.
turco | alemão |
---|---|
dünya | globus |
genelindeki | in |
dil | englisch |
ve | und |
TR İkinci Dil Olarak İngilizce gruplarına katılın
DE Tritt Englisch als Zweitsprache Gruppen bei
turco | alemão |
---|---|
dil | englisch |
olarak | als |
TR Görsel tarama, Google'ın arama sonuçlarındaki ikinci büyük değişikliktir ve görsel olarak bakarak bir konu hakkında daha fazla bilgi edinmenizi sağlar.
DE Visuelles Browsing ist die zweite große Änderung an den Google-Suchergebnissen, die es Ihnen ermöglicht, mehr über ein Thema zu erfahren, indem Sie es visuell betrachten.
turco | alemão |
---|---|
ikinci | zweite |
bilgi | erfahren |
sağlar | ermöglicht |
TR İkinci olarak, tüm sunucuların çalışır vaziyette olması için elimizden geleni yapıyoruz. Sunucuların bakımı iyi bir VPN in başarısının yarısıdır ve size hak ettiğiniz korumayı sağlamak için sunucularımıza yatırım yapıyoruz.
DE Zweitens, wir tun alles, um alle Server am Laufen zu halten. Die Wartung der Server ist die Hälfte des Erfolgs eines guten VPN. Wir investieren in unsere Server, um Ihnen den Schutz zu bieten, den Sie verdienen.
turco | alemão |
---|---|
vpn | vpn |
yatırım | investieren |
TR İlk sunucuya bağlı olduğunuz sürece, ikinci sunucu verilerinizi zaten şifrelenmiş olarak alır ve sizin hakkınızda hiçbir bilgiye sahip değildir
DE Solange Sie mit dem ersten Server verbunden sind, erhält der zweite Server Ihre Daten bereits verschlüsselt und hat keine Informationen über Sie
turco | alemão |
---|---|
bağlı | verbunden |
ikinci | zweite |
verilerinizi | ihre daten |
zaten | bereits |
ve | und |
bilgiye | informationen |
TR Evet, özellikler ve kaynaklar genel olarak iyi, ancak bence, özellik ağır rakipleri korumak için ikinci veya üçüncü aşamaya bazı şeyler eklenebilir.
DE Ja, Funktionen und Ressourcen sind insgesamt gut, aber meiner Meinung nach könnten einige Dinge zur zweiten oder dritten Stufe hinzugefügt werden, um die funktionsintensiven Konkurrenten zu halten.
TR İkinci olarak, çeşitli görsellerden oluşan devasa bir koleksiyondan birkaç üstün kaliteli tasvir seçin. Daha önce de belirttiğimiz gibi, bir logoda her zaman şirketinizin adını yansıtmamalısınız.
DE Zweitens: Wählen Sie aus einer riesigen Sammlung verschiedener Bilder ein paar qualitativ hochwertige Darstellungen aus. Wie wir bereits erwähnt haben, sollten Sie nicht immer den Namen Ihres Unternehmens in einem Logo wiedergeben.
TR DNS, tüm çevrim içi işletmeler için iş açısından kritik bir bileşendir. Yine de bu bileşen genellikle ikinci planda kalır ve bir şeyler bozulana kadar pek akla gelmez.
DE DNS ist eine unternehmenskritische Komponente für jedes Online-Geschäft. Jedoch wird diese Komponente oft solange übersehen und vergessen, bis ein Problem auftritt.
turco | alemão |
---|---|
dns | dns |
bu | diese |
genellikle | oft |
ve | und |
TR İkinci Dünya Savaşını takip eden yıllarda, Elsevier bugün olduğu gibi varlıklı bir şirket değildi
DE In den Jahrzehnten vor dem Zweiten Weltkrieg war Elsevier nicht das florierende Unternehmen, das wir heute kennen
turco | alemão |
---|---|
elsevier | elsevier |
bugün | heute |
şirket | unternehmen |
TR Antidiyabetiklerin 2024 yılında 60 milyar dolarlık satışla ikinci büyük tedavi olacağı ve antiromatizmal ilaçların da ilk üçe gireceği tahmin edilmektedir.
DE Es wird prognostiziert, dass Antidiabetika mit einem Umsatz von 60 Milliarden US-Dollar im Jahr 2024 weiterhin der zweitgrößte Therapiebereich bleiben und auf dem dritten Platz Antirheumatika liegen werden.
turco | alemão |
---|---|
milyar | milliarden |
ve | und |
TR Tapestry Collection, kendi hikâyelerini yazma konusundaki bağlılıkları nedeniyle seçilen özgün otelleri bir araya getiren, aynı deneyimi ikinci kez yaşamayı asla istemeyen gezginlere yönelik bir koleksiyondur.
DE Die Tapestry Collection ist eine Sammlung einzigartiger Hotels, die aufgrund ihrer Individualität ausgewählt wurden und Reisende ansprechen, die stets etwas Neues erleben möchten.
turco | alemão |
---|---|
nedeniyle | aufgrund |
otelleri | hotels |
deneyimi | erleben |
TR İkinci doğrulama sistemi Domain Keys Identified Mail (DKIM), gönderen bir sunucunun iletiye bir alıcı sunucusunun doğrulayabildiği bir dijital imza eklemesine olanak tanır.
DE Das zweite Verifizierungssystem, Domain Keys Identified Mail (DKIM), ermöglicht es einem Absender-Server, eine digitale Signatur in die Nachricht zu integrieren, die ein Empfänger-Server validieren kann.
turco | alemão |
---|---|
domain | domain |
dijital | digitale |
imza | signatur |
TR En sevilen programlama dilleri Java ve Python. İkinci sırayı C# ve JavaScript paylaşıyorlar. Ama eğer sonuçlar örnek boyutu bazında normalleştirilirse, en sevilen dil C#.
DE Die beliebtesten Programmiersprachen sind Java und Python. Den zweiten Platz teilen sich C# und JavaScript. Wenn man allerdings die Ergebnisse nach Stichprobengröße normalisiert, ist C# die beliebteste Sprache.
turco | alemão |
---|---|
java | java |
python | python |
javascript | javascript |
ama | allerdings |
eğer | wenn |
sonuçlar | ergebnisse |
dil | sprache |
TR Diğer yandan ise kıllanılan "tek" diller arasında Java başı çekiyor. Kullanıcılarının %44'ü ya yalnızca Java kullanıyor ya da öncelikle Java kullanıyor. Bu alanda ikinci sırada ise "yalnızca" %17 ile JavaScript yer alıyor.
DE Java hingegen ist die führende „Solosprache“: 44% der Benutzer verwenden Java als erste oder ausschließliche Sprache. Die zweitbeliebteste Solo-Sprache ist JavaScript mit „nur“ 17%.
turco | alemão |
---|---|
java | java |
kullanıyor | verwenden |
javascript | javascript |
kullanıcıların | benutzer |
TR - İkinci ücret gişelerinden geçin, sola yanaşın, FDR Drive tabelalarını takip edin ve FDR Drive South'a doğru kıvrılan soldaki çıkışı kullanın
DE – Passieren Sie die zweite Reihe an Mautstellen und halten Sie sich links, folgen Sie der Beschilderung zum FDR Drive und nehmen Sie links die Ausfahrt hinunter zum FDR Drive South
turco | alemão |
---|---|
sola | links |
TR Kendiniz için bir oda rezervasyonu yaptırdığınızda, çocuklarınız için ikinci odanın keyfini %50 indirim ayrıcalığı ile çıkartın.
DE Buchen Sie eine Junior Suite für 4 Personen und erhalten Sie 50% Rabatt auf das zweite Schlafzimmer sowie viele Annehmlichkeiten auf dem Zimmer.
turco | alemão |
---|---|
oda | zimmer |
rezervasyonu | buchen |
ikinci | zweite |
indirim | rabatt |
TR Fairmont Heritage Place, geleneksel bir ikinci evi sürdürmenin birçok kaygısı ve yükü olmadan görkemli bir tatil mülkünün sahibi olmanın getirdiği tüm zevkleri ve ödülleri sunar
DE Das Fairmont Heritage Place bietet alle Freuden und Annehmlichkeiten einer spektakulären Ferienwohnung, jedoch ohne die vielen Bedenken und Sorgen der Instandhaltung und Sicherung einer herkömmlichen Zweitwohnung
turco | alemão |
---|---|
fairmont | fairmont |
geleneksel | herkömmlichen |
birçok | vielen |
olmadan | ohne |
sunar | bietet |
TR Fairmont Miras Alanı, geleneksel bir ikinci evi sürdürmenin birçok kaygısı ve yükü olmadan, görkemli bir tatil mülkünün sahibi olmanın getirdiği tüm zevkleri ve ödülleri sunar
DE Das Fairmont Heritage Place bietet alle Freuden und Annehmlichkeiten einer spektakulären Ferienwohnung, jedoch ohne die vielen Bedenken und Sorgen der Instandhaltung und Sicherung einer herkömmlichen Zweitwohnung
turco | alemão |
---|---|
fairmont | fairmont |
miras | heritage |
geleneksel | herkömmlichen |
birçok | vielen |
olmadan | ohne |
sunar | bietet |
TR Muhteşem Al Hajar Dağları'nın gizli vadileri arasında yer alan Fairmont Fujairah Beach Resort, Fujairah emirliğindeki ikinci büyük kent olan Dibba kıyı bölgesi boyunca uzanmaktadır
DE Das Fairmont Fujairah Beach Resort liegt in einem versteckten Tal inmitten des majestätischen Hadschar-Gebirges in der Küstenregion von Dibba, der zweitgrößten Stadt im Emirat Fudschaira
turco | alemão |
---|---|
fairmont | fairmont |
kent | stadt |
olan | einem |
TR İki faktörlü kimlik doğrulama (2FA), kişisel hesabınızı korumanın bir yoludur. Changelly hesabınıza giriş yapmak için Google Authenticator uygulamasının yüklü olduğu ikinci bir cihaza ihtiyacınız olacak.
DE Die 2FA-Authentifizierung ist eine Methode zum Schutz Ihres Kontos. Um sich bei Ihrem Changelly-Konto anzumelden, benötigen Sie ein zweites Gerät mit installiertem Google Authenticator.
turco | alemão |
---|---|
yapmak | sich |
cihaza | gerät |
ihtiyacınız | benötigen |
olacak | ist |
TR Şifreleme İnternetin İkinci Yasasıdır.
DE Verschlüsselung ist der zweite Zusatzartikel des Internets
TR Bu arayışımızda ve konteynerlere yeni bir amaç ve ikinci bir yaşam sağlama çabalarımızda bize katılmanızı umuyoruz.
DE Wir hoffen, dass Sie sich uns bei dieser Aufgabe anschließen und Containern einen neuen Verwendungszweck und ein zweites Leben geben werden.
turco | alemão |
---|---|
bu | dieser |
yeni | neuen |
yaşam | leben |
TR Sonix'in medya oynatıcı, videoyu ve transkripti birleştirerek kurslarınızı takip etmeyi kolaylaştırır. Erişilebilir dersler ve kurslar, işitme engellilere ve İngilizcenin ikinci dil olduğu kişilere yardımcı olur.
DE Der Media Player von Sonix kombiniert Video und Transkript, wodurch Ihre Kurse einfacher zu verfolgen sind. Barrierefreie Vorträge und Kurse helfen Hörgeschädigten und solchen, in denen Englisch eine Zweitsprache ist.
turco | alemão |
---|---|
sonix | sonix |
medya | media |
videoyu | video |
ve | und |
transkripti | transkript |
takip | verfolgen |
dersler | kurse |
dil | englisch |
TR İngilizcenin ikinci bir dil olduğu ziyaretçiler için geliştirilmiş bir deneyim
DE Ein verbessertes Erlebnis für Besucher, bei denen Englisch eine zweite Sprache ist
turco | alemão |
---|---|
ikinci | zweite |
ziyaretçiler | besucher |
deneyim | erlebnis |
TR Büyük olasılıkla çoğu operatör, kısa vadeli iş ihtiyaçlarını karşılayan ve hızlı yatırım getirisi sağlayan kapasiteyi kazanmak için ikinci yolu seçecektir.
DE Die meisten werden sich wahrscheinlich für den letzteren Weg entscheiden, um Kapazitäten zu schaffen, die den kurzfristigen Geschäftsanforderungen entsprechen und eine schnelle Investitionsrendite ermöglichen.
turco | alemão |
---|---|
hızlı | schnelle |
yolu | weg |
Mostrando 50 de 50 traduções