TR Buna karşı koymak için çoğumuz, eğer varsa, deneyimimizi hangi etikete vereceğimize ve gün sayımızı sıfırlamak isteyip istemediğimize karar vermeden önce bir hafta beklemeyi yararlı bulduk
"buna karşı koymak" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases alemão:
TR Buna karşı koymak için çoğumuz, eğer varsa, deneyimimizi hangi etikete vereceğimize ve gün sayımızı sıfırlamak isteyip istemediğimize karar vermeden önce bir hafta beklemeyi yararlı bulduk
DE Um dem entgegenzuwirken, haben viele von uns es als hilfreich empfunden, eine Woche zu warten, bevor wir entscheiden, welches Label wir gegebenenfalls für unsere Erfahrung verwenden und ob wir unsere Tageszählung zurücksetzen möchten
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
karar | entscheiden |
hafta | woche |
yararlı | hilfreich |
TR Eğer bir derece alakalı pozisyon varsa, önce en alakalı bir iş koymak için iş geçmişini yeniden sıralamayı karşı herhangi bir kural yoktur.
DE Wenn Sie eine höchst relevante Position zu tun haben, gibt es keine Regel gegen Nachbestellung Ihre Arbeit Geschichte zuerst die wichtigsten Jobs zu setzen.
turco | alemão |
---|---|
pozisyon | position |
kural | regel |
TR Visme grafik oluşturucu ile hedef kitlenizin önüne veri görselleştirmeleri koymak için farklı yöntemlere sahipsiniz
DE Es gibt eine Reihe von Möglichkeiten, wie Sie Ihre Datenvisualisierungen mit dem Grafik-Ersteller von Visme vor Ihrem Publikum präsentieren können
turco | alemão |
---|---|
visme | visme |
grafik | grafik |
oluşturucu | ersteller |
TR Bu kalıcılık, cookie verilerini yerel tarayıcınızda aynı anda birkaç yere koymak için farklı türde depolama mekanizmaları kullanılarak elde edilir
DE Diese Persistenz wird erreicht, indem verschiedene Arten von Speichermechanismen verwendet werden, um die Cookie-Daten gleichzeitig an mehreren Stellen in Ihrem lokalen Browser abzulegen
turco | alemão |
---|---|
verilerini | daten |
yerel | lokalen |
farklı | verschiedene |
elde | werden |
TR Bin kere daha size iade ederler ve onları koymak enerji her saniye seveceksiniz
DE Erstatten Sie dir tausend mal mehr, und Sie werden es lieben jede einzelne Sekunde von Energie in mit Ihnen
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
enerji | energie |
her | jede |
TR Ödünç verme havuzuna koymak istediğiniz BTCB miktarını yatırın ve işlemi onaylayın.
DE Hinterlege den Betrag an BTCB, den du in den Lending Pool einbringen möchtest und bestätige die Transaktion.
turco | alemão |
---|---|
btcb | btcb |
TR Bir slogan ortaya koymak tamamen ücretsiz:
DE Es ist völlig kostenlos, sich Ihren neuen Slogan auszudenken:
turco | alemão |
---|---|
slogan | slogan |
tamamen | völlig |
ücretsiz | kostenlos |
TR Ağırlıklar için yuvaları kenarlara, düz bir çizgi halinde önden arkaya doğru koymak oyuncuların mouse’larına gerçekten “ağırlık dengeleme” yeteneği veriyor
DE Dank der Gewichtslots, die an beiden Seiten entlang in einer Linie angeordnet sind, können Gamer ihre Maus wahrhaftig ausbalancieren
turco | alemão |
---|---|
mouse | maus |
TR James deen, jadas ağzına koymak için ajs gazoodan çıkardı
DE Dummes lalin Mädchen bbw Stripper willigt ein, vor der Kamera zu ficken
turco | alemão |
---|---|
için | zu |
TR Zebra VisibilityIQ™ Foresight iş operasyonlarını düzene koymak için sektördeki akıllı, verilere dayalı analiz çözümlerinde yeni nesil
DE Zebra VisibilityIQ™ Foresight ist der nächste Evolutionsschritt der Industrie bei datengestützten Analyselösungen zur Optimierung von betrieblichen Abläufen
turco | alemão |
---|---|
zebra | zebra |
TR Verimsizlikleri ortadan kaldırmak ve iletişimleri düzene koymak için tasarlanmış birleştirilmiş bir çözüm sayesinde şirket kapsamında görünürlük elde edin
DE Gewinnen Sie unternehmensweite Transparenz mit einer einheitlichen Lösung, die sowohl Ineffizienzen beseitigt als auch die Kommunikation optimiert
turco | alemão |
---|---|
çözüm | lösung |
elde | gewinnen |
TR Hatasız barkod yakalamak ve düzene koymak için barkodları okutmak mı istiyorsunuz? XPAD›e kurumsal sınıf bir barkod okuyucu ekleyin
DE Möchten Sie Barcodes lesen und deren Erfassung optimieren? Erweitern Sie das XPAD um einen Scanner der Business-Klasse
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
kurumsal | business |
sınıf | klasse |
TR Markanızın benzersiz karakterini ortaya koymak için bir ayı logosu tasarlayın. Beğendiğiniz mizanpajı seçin; stil, renk paleti ve yazı tiplerini ihtiyacınıza uygun şekilde düzenleyin.
DE Entwerfen Sie ein Bärenlogo, um den unverwechselbaren Charakter Ihrer Marke hervorzuheben. Wählen Sie Ihr bevorzugtes Layout und passen Sie den Stil, die Farbpalette und die Schriftarten nach Bedarf an.
turco | alemão |
---|---|
logosu | marke |
stil | stil |
TR Özgeçmişinizi bir yüz koymak için en iyi yolu nedir? anlamıyla ele alındığında, bir headshot ekleyerek bunu-ederken diğer iş arayan farkınızı ayarı tek yönlü kesinlikle
DE Was ist der beste Weg , um ein Gesicht zu Ihrem Lebenslauf zu setzen? Wörtlich genommen, einen Kopfschuss Zugabe ist sicherlich eine Möglichkeit, es-zu tun, während Sie sich von anderen Arbeitssuchenden einstellen auseinander
turco | alemão |
---|---|
yüz | gesicht |
yolu | weg |
diğer | anderen |
TR Bir slogan ortaya koymak tamamen ücretsiz:
DE Es ist völlig kostenlos, sich Ihren neuen Slogan auszudenken:
turco | alemão |
---|---|
slogan | slogan |
tamamen | völlig |
ücretsiz | kostenlos |
TR Ödünç verme havuzuna koymak istediğiniz BTCB miktarını yatırın ve işlemi onaylayın.
DE Hinterlege den Betrag an BTCB, den du in den Lending Pool einbringen möchtest und bestätige die Transaktion.
turco | alemão |
---|---|
btcb | btcb |
TR Visme grafik oluşturucu ile hedef kitlenizin önüne veri görselleştirmeleri koymak için farklı yöntemlere sahipsiniz
DE Es gibt eine Reihe von Möglichkeiten, wie Sie Ihre Datenvisualisierungen mit dem Grafik-Ersteller von Visme vor Ihrem Publikum präsentieren können
turco | alemão |
---|---|
visme | visme |
grafik | grafik |
oluşturucu | ersteller |
TR İş akışlarını düzene koymak ve üretkenliği artırmak için standartlaşmış verileri zahmetsiz ve doğru bir şekilde yakalayın
DE Erfassen Sie mühelos und präzise standardisierte Daten, um Arbeitsabläufe zu rationalisieren und die Produktivität zu verbessern
turco | alemão |
---|---|
artırmak | verbessern |
verileri | daten |
TR Zebra VisibilityIQ™ Foresight iş operasyonlarını düzene koymak için sektördeki akıllı, verilere dayalı analiz çözümlerinde yeni nesil
DE Zebra VisibilityIQ™ Foresight ist der nächste Evolutionsschritt der Industrie bei datengestützten Analyselösungen zur Optimierung von betrieblichen Abläufen
turco | alemão |
---|---|
zebra | zebra |
TR Bu yüzden et ve et ürünlerinin kilogramına 40 cent, peynir ve tereyağına kilo başına 15 cent, süt ve süt ürünleriyle yumurtaya ise iki cent vergi koymak istiyoruz
DE Wir wollen daher auf Fleisch und Fleischprodukte eine Steuer von 40 Cent pro Kilogramm erheben, auf Käse und Butter 15 Cent pro Kilo, auf Milch, Milchprodukte und Eier zwei Cent
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
peynir | käse |
TR Ancak, bunu hayata geçirmek her zaman pek öyle kola değil: Örneğin Slovakya, eğitim başlamadan önce bir mesleki eğitim yasasını yürürlüğe koymak zorunda kaldı.
DE Die Umsetzung ist allerdings nicht immer ganz einfach: So musste die Slowakei erst ein neues Berufsbildungsgesetz in Kraft setzen, bevor die Ausbildung beginnen konnte.
turco | alemão |
---|---|
değil | nicht |
eğitim | ausbildung |
önce | bevor |
TR Tüm medyayı aynı kaba koymak mümkün değil
DE Medien kann man nicht über einen Kamm scheren
turco | alemão |
---|---|
tüm | einen |
medyayı | medien |
mümkün | kann |
değil | nicht |
TR Bir site kurarken, sıralama izleyiciye koymak için bir anahtar kelime listesi alırsınız, bu, siteleri için henüz izlenen herhangi bir anahtar kelimesi olmayan biri için kolaylık sağlar.
DE Wenn man eine Website einrichtet, erhält man eine Liste von Keywords, die man in den Rank Tracker eingeben kann, was es für jemanden, der noch keine Keywords für seine Website erfasst hat, einfach macht.
turco | alemão |
---|---|
listesi | liste |
henüz | noch |
TR Buna ilaveten, oyuna bilgisayar için VPN yardımıyla bağlandığınızda, DDos saldırılarına karşı daha üst seviye VPN güvenliği yardımıyla korunmaya devam edersiniz.
DE Zusätzlich sind Sie, wenn Sie sich über VPN for PC ins Spiel einloggen, durchgängig über hochwertige VPN-Sicherheitsmaßnahmen vor DDoS-Angriffen geschützt.
turco | alemão |
---|---|
buna | sind |
bilgisayar | pc |
vpn | vpn |
ddos | ddos |
TR Alman otomobil klüpleri buna karşı
DE Die deutschen Automobilclubs sind dagegen
turco | alemão |
---|---|
alman | deutschen |
TR Buna karşı önerisi “dışarı çıkın ve tüm duyularınızı kullanarak Almanca öğrenin!”
DE Deshalb rät sie: „Geht raus und lernt Deutsch mit allen Sinnen!“
turco | alemão |
---|---|
tüm | allen |
kullanarak | mit |
TR Koronavirüs Almanya’da ilk nerede ortaya çıktı? Ve, ülke buna karşı nasıl bir yol izliyor? Google’a sık sorulan soruları yanıtlıyoruz.
DE Wo trat das Coronavirus in Deutschland zuerst auf? Und wie reagiert das Land? Wir beantworten bei Google oft gesuchte Anfragen.
turco | alemão |
---|---|
koronavirüs | coronavirus |
ve | und |
sık | oft |
TR Correctiv bünyesindeki gazeteciler buna karşı bir şeyler yapmak istiyorlar
DE Die Journalisten von Correctiv wollen den etwas entgegensetzen
turco | alemão |
---|---|
gazeteciler | journalisten |
TR Buna ilaveten, oyuna bilgisayar için VPN yardımıyla bağlandığınızda, DDos saldırılarına karşı daha üst seviye VPN güvenliği yardımıyla korunmaya devam edersiniz.
DE Zusätzlich sind Sie, wenn Sie sich über VPN for PC ins Spiel einloggen, durchgängig über hochwertige VPN-Sicherheitsmaßnahmen vor DDoS-Angriffen geschützt.
turco | alemão |
---|---|
buna | sind |
bilgisayar | pc |
vpn | vpn |
ddos | ddos |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
TR Dolayısıyla, özgürlüğe karşı küresel meydan okumayla karşı karşıyayız
DE Das führt dazu, dass wir auf eine globale Herausforderung der Freiheit treffen
turco | alemão |
---|---|
karşı | auf |
küresel | globale |
TR Bir çok web sitesi bireyleri müstehcen veya iftira niteliği taşıyan materyallere karşı veya rencide edici ziyaretçilere ya da iştirakçilere karşı korumak için bunu yapar
DE Viele Webseite tun das, um Einzelpersonen vor obszönen oder beleidigenden Materialien zu schützen oder tun ihr Bestes, um mögliches Angreifen von Besuchern oder Teilnehmern zu verhindern
turco | alemão |
---|---|
korumak | schützen |
TR MyPostcard olarak YGAP ile birlikte, çocuğa karşı şiddete karşı savaşıyoruz
DE Zusammen mit YGAP kämpfen wir von MyPostcard gegen die Gewalt an Kindern
turco | alemão |
---|---|
karşı | gegen |
TR Kapalı ve açık alanlarda (1 yıla kadar) kullanım için şeffaf, parlak etiket. Su ve yırtılmaya karşı direnç sunar. Bir miktar aşınma direnci ve zayıf kimyasallara (örn. pencere temizleyici) karşı direnç.
DE Klares, glänzendes Etikett für den Innen- und Außenbereich (bis zu 1 Jahr). Bietet Wasser- und Reißfestigkeit. Beständigkeit gegen geringen Abrieb und schwache Chemikalien (d. h. Fensterreiniger).
turco | alemão |
---|---|
kapalı | innen |
ve | und |
etiket | etikett |
su | wasser |
sunar | bietet |
TR Etiket özelliklerine kurcalanmaya karşı dayanıklılık, aşırı sıcaklık ve ıslak yüzeylere karşı direnç, elektrostatik bileşenler ve uzun menzilli barkod okuma ve daha fazlası dahildir.
DE Zu den Merkmalen des Etiketts gehören Manipulationsschutz, Beständigkeit gegen extreme Temperaturen und nasse Oberflächen, elektrostatisches Auflösen, Scannen mit großer Reichweite und vieles mehr.
turco | alemão |
---|---|
sıcaklık | temperaturen |
ve | und |
okuma | scannen |
daha | mehr |
TR Etiket çıkarıldığında dama tahtası şeklinde bir desen bırakan, kurcalamaya karşı dayanıklı yapışkanlı, parlak gümüş rengi polyester etiket. 40°C’ye dek kurcalamaya karşı dayanıklıdır.
DE Silberglänzendes Polyesteretikett mit manipulationssicherem Klebstoff, der beim Entfernen des Etiketts ein Schachbrettmuster hinterlässt. Erhält die manipulationssichere Eigenschaft bis zu 40°C.
TR Nem ve toz kaçmasına karşı koruma sağlamak üzere onaylanmış ve düşmeye karşı kriterleri karşılıyor olmak
DE Zertifizierung zum Schutz vor Wasser- und Staubintrusion und Fallkriterien
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
karşı | zum |
TR Kapalı ve açık alanlarda (1 yıla kadar) kullanım için şeffaf, parlak etiket. Su ve yırtılmaya karşı direnç sunar. Bir miktar aşınma direnci ve zayıf kimyasallara (örn. pencere temizleyici) karşı direnç.
DE Klares, glänzendes Etikett für den Innen- und Außenbereich (bis zu 1 Jahr). Bietet Wasser- und Reißfestigkeit. Beständigkeit gegen geringen Abrieb und schwache Chemikalien (d. h. Fensterreiniger).
turco | alemão |
---|---|
kapalı | innen |
ve | und |
etiket | etikett |
su | wasser |
sunar | bietet |
TR Etiket özelliklerine kurcalanmaya karşı dayanıklılık, aşırı sıcaklık ve ıslak yüzeylere karşı direnç, elektrostatik bileşenler ve uzun menzilli barkod okuma ve daha fazlası dahildir.
DE Zu den Merkmalen des Etiketts gehören Manipulationsschutz, Beständigkeit gegen extreme Temperaturen und nasse Oberflächen, elektrostatisches Auflösen, Scannen mit großer Reichweite und vieles mehr.
turco | alemão |
---|---|
sıcaklık | temperaturen |
ve | und |
okuma | scannen |
daha | mehr |
TR Etiket çıkarıldığında dama tahtası şeklinde bir desen bırakan, kurcalamaya karşı dayanıklı yapışkanlı, parlak gümüş rengi polyester etiket. 40°C’ye dek kurcalamaya karşı dayanıklıdır.
DE Silberglänzendes Polyesteretikett mit manipulationssicherem Klebstoff, der beim Entfernen des Etiketts ein Schachbrettmuster hinterlässt. Erhält die manipulationssichere Eigenschaft bis zu 40°C.
TR Kimyasallara ve sıcaklığa karşı çok dayanıklı olan cam malzeme, ilaç ile şişe arasındaki etkileşimlere karşı da koruma sağlıyor
DE Das Glas ist sehr chemikalien- und temperaturbeständig und schützt vor Wechselwirkungen zwischen Medikament und Flasche
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
olan | ist |
TR Curevac, bu vakıfla ortak çalışmasında sıtma ve rota virüsüne karşı aşılar geliştirirken, Biontech tüberküloza ve HIV’e karşı aşıları daha ileri götürmek istiyor
DE Curevac entwickelt zusammen mit der Stiftung Impfstoffe gegen Malaria und das Rotavirus, Biontech will Impfstoffe gegen Tuberkulose und HIV voranbringen
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
karşı | gegen |
daha | das |
istiyor | will |
TR Dolayısıyla, özgürlüğe karşı küresel meydan okumayla karşı karşıyayız
DE Das führt dazu, dass wir auf eine globale Herausforderung der Freiheit treffen
turco | alemão |
---|---|
karşı | auf |
küresel | globale |
TR Bir çok web sitesi bireyleri müstehcen veya iftira niteliği taşıyan materyallere karşı veya rencide edici ziyaretçilere ya da iştirakçilere karşı korumak için bunu yapar
DE Viele Webseite tun das, um Einzelpersonen vor obszönen oder beleidigenden Materialien zu schützen oder tun ihr Bestes, um mögliches Angreifen von Besuchern oder Teilnehmern zu verhindern
turco | alemão |
---|---|
korumak | schützen |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
TR Yasaların gerektirdiği ölçüde Foursquare'in size karşı hiçbir özel ilişkisi ya da size karşı güvene dayalı bir görevi yoktur
DE Foursquare hat keine besondere Beziehung zu Ihnen oder treuhänderische Pflicht Ihnen gegenüber
turco | alemão |
---|---|
size | ihnen |
hiçbir | keine |
özel | besondere |
Mostrando 50 de 50 traduções