EN Here are some additional questions that can also help you identify further obsessive and compulsive behaviors you might have around internet and technology use. Many of us have answered yes to these questions as well.
"might have" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Here are some additional questions that can also help you identify further obsessive and compulsive behaviors you might have around internet and technology use. Many of us have answered yes to these questions as well.
TR İnternet ve teknoloji kullanımıyla ilgili olabilecek takıntılı ve zorlayıcı davranışları belirlemenize yardımcı olabilecek bazı ek sorular burada. Birçoğumuz bu sorulara da evet cevabı vermişizdir.
inglês | turco |
---|---|
technology | teknoloji |
can | olabilecek |
help | yardımcı |
additional | ek |
yes | evet |
questions | sorular |
these | bu |
and | ve |
here | burada |
some | bazı |
use | kullanım |
many | bir |
EN If you don?t want to publish your article open access, then we have several other journals that might suit you needs. Please visit Journal Finder to explore the options available to you.
TR Makalenizi açık erişimli olarak yayınlamak istemezseniz, ihtiyaçlarınıza uyabilecek pek çok başka dergimiz de bulunmaktadır. Yararlanabileceğiniz seçenekleri öğrenmek için lütfen Dergi Bulucu sayfasını ziyaret edin.
inglês | turco |
---|---|
access | erişimli |
finder | bulucu |
options | seçenekleri |
open | açık |
journal | dergi |
needs | ihtiyaç |
please | lütfen |
visit | ziyaret |
the | başka |
EN You might have submitted your article when the original journal was a hybrid title
TR Makalenizi orijinal dergi hibrit bir dergiyken göndermiş olabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
original | orijinal |
journal | dergi |
hybrid | hibrit |
article | bir |
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
inglês | turco |
---|---|
fight | mücadele |
legal | hukuki |
relevant | ilgili |
individuals | bireyler |
have | bu |
and | ve |
EN We have outlined solutions which might help during this uncertain time
TR Bu belirsiz dönemde size yardımcı olabilecek çözümleri ana hatlarıyla belirledik
inglês | turco |
---|---|
help | yardımcı |
solutions | çözümleri |
this | bu |
EN We know it’s not always possible to get to every class, so being able to access the transcripts (and video/audio) of a lecture is an indespensiable tool for you to catch up what you might have missed.
TR Her sınıfa ulaşmanın her zaman mümkün olmadığını biliyoruz, bu nedenle bir dersin transkriptlerine (ve video/ses) erişebilmek kaçırmış olabileceğiniz şeyleri yakalamak için çok kolay bir araçtır.
inglês | turco |
---|---|
possible | mümkün |
video | video |
we know | biliyoruz |
tool | araç |
always | her zaman |
a | bir |
EN If you have answered yes to several of these questions, you might consider reading our guide for newcomers to begin exploring the practical solutions our program can offer.
TR Bu sorulardan birkaçına evet yanıtı verdiyseniz, makalemizi okumayı düşünebilirsiniz. yeni başlayanlar için rehber programımızın sunabileceği pratik çözümleri keşfetmeye başlamak için.
inglês | turco |
---|---|
guide | rehber |
practical | pratik |
solutions | çözümleri |
begin | başlamak |
of | in |
these | bu |
program | programı |
yes | evet |
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
inglês | turco |
---|---|
fight | mücadele |
legal | hukuki |
relevant | ilgili |
individuals | bireyler |
have | bu |
and | ve |
EN We are here to answer any questions you might have about starting your own business with Amway.
TR Amway ile kendi işinizi başlatmak hakkındaki her türlü sorunuzu yanıtlamak için buradayız.
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
amway | amway |
about | hakkındaki |
EN We might have a desk—and a career—with your name on it
TR Belki bizde üzerinde adınızın yazılı olduğu bir masa - ve bir kariyer - olabilir
inglês | turco |
---|---|
career | kariyer |
and | ve |
have | olabilir |
a | bir |
on | üzerinde |
EN If you don?t want to publish your article open access, then we have several other journals that might suit you needs. Please visit Journal Finder to explore the options available to you.
TR Makalenizi açık erişimli olarak yayınlamak istemezseniz, ihtiyaçlarınıza uyabilecek pek çok başka dergimiz de bulunmaktadır. Yararlanabileceğiniz seçenekleri öğrenmek için lütfen Dergi Bulucu sayfasını ziyaret edin.
inglês | turco |
---|---|
access | erişimli |
finder | bulucu |
options | seçenekleri |
open | açık |
journal | dergi |
needs | ihtiyaç |
please | lütfen |
visit | ziyaret |
the | başka |
EN You might have submitted your article when the original journal was a hybrid title
TR Makalenizi orijinal dergi hibrit bir dergiyken göndermiş olabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
original | orijinal |
journal | dergi |
hybrid | hibrit |
article | bir |
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
inglês | turco |
---|---|
fight | mücadele |
legal | hukuki |
relevant | ilgili |
individuals | bireyler |
have | bu |
and | ve |
EN Breaching fight against corruption laws have serious consequences and might include legal and criminal sanctions for our association and the relevant individuals.
TR Yolsuzlukla mücadele kanunlarını ihlal etmenin sonuçları hem Derneğimiz için hem de ilgili bireyler için ağırdır ve bu sonuçlar hukuki ve cezai yaptırımları içerebilir.
inglês | turco |
---|---|
fight | mücadele |
legal | hukuki |
relevant | ilgili |
individuals | bireyler |
have | bu |
and | ve |
EN Since we work with multiple companies, it's extremely likely that we have every car that you are or might be interested in renting in Sharjah and the rest of the UAE
TR Birden fazla şirketle çalıştığımızdan, Sharjah ve BAE'nin geri kalanında kiralamak istediğiniz veya ilginizi çekebilecek her araca sahip olmamız son derece olasıdır
inglês | turco |
---|---|
extremely | son derece |
renting | kiralamak |
sharjah | sharjah |
multiple | birden fazla |
and | ve |
or | veya |
of | her |
EN Since we work with multiple companies, it's extremely likely that we have every car that you are or might be interested in renting in Ajman and the rest of the UAE
TR Birden fazla şirketle çalıştığımızdan, Ajman'da ve BAE'nin geri kalanında kiralamak istediğiniz veya ilginizi çekebilecek her araca sahip olmamız son derece olasıdır
inglês | turco |
---|---|
extremely | son derece |
renting | kiralamak |
multiple | birden fazla |
and | ve |
or | veya |
of | her |
EN What do Germans eat? Maybe not what you might have expected.
TR Almanlar neler yiyor? Pek çoklarının düşündüğü gibi değil!
inglês | turco |
---|---|
germans | almanlar |
what | neler |
not | değil |
EN Schierbaum and Fendi already have lots of ideas on how they might spend the money
TR Schierbaum ve Fendi'nin bu parayı nasıl kullanacaklarına ilişkin birçok fikirleri var
inglês | turco |
---|---|
ideas | fikirleri |
lots | çok |
lots of | birçok |
and | ve |
how | nasıl |
have | bu |
EN On top of these guidelines, other social features or channels like our official communities, public or private groups on Campfire, and Wayfarer might have additional rules around content and behavior
TR Bu yönergelere ek olarak, resmi topluluklarımız, Campfire'daki herkese açık veya özel gruplar ve Wayfarer gibi diğer sosyal özellikler veya kanallarda, içerik ve davranışla ilgili başka kurallar da uygulanabilir
inglês | turco |
---|---|
social | sosyal |
official | resmi |
groups | gruplar |
rules | kurallar |
behavior | davranış |
features | özellikler |
content | içerik |
or | veya |
additional | ek |
these | bu |
other | diğer |
and | ve |
EN We know it’s not always possible to get to every class, so being able to access the transcripts (and video/audio) of a lecture is an indespensiable tool for you to catch up what you might have missed.
TR Her sınıfa ulaşmanın her zaman mümkün olmadığını biliyoruz, bu nedenle bir dersin transkriptlerine (ve video/ses) erişebilmek kaçırmış olabileceğiniz şeyleri yakalamak için çok kolay bir araçtır.
inglês | turco |
---|---|
possible | mümkün |
video | video |
we know | biliyoruz |
tool | araç |
always | her zaman |
a | bir |
EN If you have answered yes to several of these questions, you might consider reading our guide for newcomers to begin exploring the practical solutions our program can offer.
TR Bu sorulardan birkaçına evet yanıtı verdiyseniz, makalemizi okumayı düşünebilirsiniz. yeni başlayanlar için rehber programımızın sunabileceği pratik çözümleri keşfetmeye başlamak için.
inglês | turco |
---|---|
guide | rehber |
practical | pratik |
solutions | çözümleri |
begin | başlamak |
of | in |
these | bu |
program | programı |
yes | evet |
EN “themed” outreach call: a person might have a specific goal, for example, receive advice on an amend they are thinking about making, speak a shared prayer, ask for advice on a specific step, etc
TR "temalı" sosyal yardım çağrısı: bir kişinin belirli bir hedefi olabilir, örneğin yapmayı düşündüğü bir değişiklikle ilgili tavsiye almak, ortak bir dua etmek, belirli bir adımla ilgili tavsiye istemek vb.
inglês | turco |
---|---|
call | çağrısı |
person | kişinin |
advice | tavsiye |
shared | ortak |
have | olabilir |
receive | almak |
EN A study looked at how popular AI voice assistants responded to questions a user might have regarding cardiac arrest. You'd be better calling medics.
TR Twitter, YouTube ve Facebook gibi çok büyük çevrimiçi platformları son bir ayda kaç kişi kullandı?
inglês | turco |
---|---|
study | ve |
be | kişi |
a | bir |
EN You might choose Pro plan, which is the basic subscription, or Guru plan, which is the most popular for SMBs and growing agencies. The plans differ in the number of tools available as well as in the number of limits.
TR Temel abonelik olan Pro planını veya KOBİ'ler ve büyüyen ajanslar için en popüler olan Guru planını seçebilirsiniz. Planlar, mevcut araç sayısı ve limit sayısı bakımından farklılık gösterir.
inglês | turco |
---|---|
guru | guru |
popular | popüler |
growing | büyüyen |
agencies | ajanslar |
subscription | abonelik |
basic | temel |
most | en |
of | in |
and | ve |
plans | planlar |
the | araç |
or | veya |
plan | plan |
pro | pro |
is | olan |
for | için |
EN If I had to choose one SEO tool for the rest of my career, it would be Ahrefs. You might as well make it your browsers’ homepage.
TR Kariyerimin geri kalanında kullanmak için yalnızca bir adet SEO aracı seçmek zorunda olsaydım, bu Ahrefs olurdu. Tarayıcınızın ana sayfası yapabileceğiniz kadar faydalı.
inglês | turco |
---|---|
browsers | tarayıcı |
seo | seo |
ahrefs | ahrefs |
to | geri |
of | in |
for | için |
had | bu |
EN Being open and alert for your own unconscious bias (you might of course also recognize it in colleagues)
TR Kendi bilinçsiz önyargılarınıza karşı açık ve uyanık olmak (kuşkusuz ki bunları çalışma arkadaşlarınızda da fark edebilirsiniz)
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
unconscious | bilinçsiz |
in | da |
of | karşı |
it | bunları |
and | ve |
EN Note that our reseller, FastSpring, might apply taxes to the final fee depending on where you live
TR Aracımız olan FastSpring’in, yaşadığınız yere bağlı olarak nihai ücrete vergi uygulayabileceğini unutmayın
inglês | turco |
---|---|
taxes | vergi |
live | olan |
final | nihai |
depending | bağlı olarak |
EN Scan your website for 100+ common SEO issues that might be hurting its performance in search engines.
TR Web sitenizi, arama motorlarındaki performansına zarar verebilecek 100’den fazla yaygın görülen SEO sorunu için tarayın.
inglês | turco |
---|---|
website | web |
common | yaygın |
seo | seo |
its | in |
search | arama |
performance | performans |
engines | motorları |
for | için |
EN In some cases, for example where we see strong appetite for or take up of gold open access in a journal, we might assess the journal?s publication model accordingly.
TR Bazı durumlarda, örneğin bir dergideki altın açık erişim için güçlü bir talep ya da kullanım olduğunu görmemiz halinde, derginin yayınlama modelini buna uygun olarak değerlendirmeye alabiliriz.
inglês | turco |
---|---|
cases | durumlarda |
gold | altın |
open | açık |
access | erişim |
journal | derginin |
model | modelini |
strong | güçlü |
some | bazı |
of | in |
a | bir |
in | da |
for | için |
EN In all areas that we are active in the scope of our child protection program, we aim at decreasing and removing risks that children might be faced with
TR Çocuk koruma programımız kapsamında çalıştığımız tüm alanlarda, çocukların karşılaşabileceği riskleri azaltmayı ve ortadan kaldırmayı hedefliyoruz
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
protection | koruma |
risks | riskleri |
children | çocukların |
all | tüm |
program | programı |
at | nda |
and | ve |
scope | kapsamında |
EN Promotion materials, gifts, etc. from suppliers that might create a dependency relationship or create such a perception or leave an impression of fraud are definitely not accepted.
TR Tedarikçilerden bağımlılık ilişkisine dönüşebilecek veya bu algıyı oluşturabilecek ya da bir usulsüzlük izlenimini yaratabilecek promosyon malzemesi, hediye vb. kesinlikle kabul edilmez.
inglês | turco |
---|---|
promotion | promosyon |
gifts | hediye |
etc | vb |
definitely | kesinlikle |
accepted | kabul |
or | veya |
a | bir |
such | bu |
EN We encourage you to regularly check this page to review any changes we might make in accordance with this Consumer Services Privacy Policy
TR Bu Tüketici Hizmetleri Gizlilik Politikası uyarınca yapabileceğimiz değişiklikleri gözden geçirmek için bu sayfayı düzenli olarak kontrol etmenizi öneririz
inglês | turco |
---|---|
check | kontrol |
changes | değişiklikleri |
consumer | tüketici |
services | hizmetleri |
policy | politikası |
in accordance with | uyarınca |
page | sayfayı |
you to | etmenizi |
this | bu |
review | gözden |
privacy | gizlilik |
accordance | olarak |
regularly | düzenli olarak |
to | için |
EN "Surprised by the amount of galleries I found hear .. Moreover if ur lucky enough, u might as well find a cute hidden hotel that is just "beautiful" .. Don't miss sitting in the beautiful cute park♡"
TR "Sakin bir yer hugonun evi var"
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
EN For example, if you sell gardening products, you might want to give away your best-selling product to one lucky subscriber as opposed to giving away a free iPad
TR Örneğin, bahçe ürünleri satıyorsanız, ücretsiz bir iPad vermek yerine en çok satan ürününüzü şanslı bir aboneye çekilişle hediye edebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
ipad | ipad |
free | ücretsiz |
products | ürünleri |
a | bir |
to | e |
EN A lot more people might sign up for the iPad, but they will all churn out as soon as you resume your gardening-related emails.
TR iPad için daha fazla katılım olsa bile, bahçe ürünleri hakkında e-posta gönderdiğinizde katılımcıların büyük bir kısmı kaybolacaktır.
inglês | turco |
---|---|
ipad | ipad |
emails | posta |
a | bir |
the | olsa |
up | bile |
EN Adding the logo maker to your site is easier than you might think
TR Marka oluşturucuyu sitenize eklemek sandığınızdan daha kolay
inglês | turco |
---|---|
adding | eklemek |
easier | daha kolay |
to | marka |
the | daha |
your site | sitenize |
EN You can create a keyword template based on the core words you might use in a series of videos saving you time.
TR Bir dizi videoda kullanabileceğiniz temel kelimeleri baz alan Size zaman kazandıran bir anahtar kelime şablonu oluşturabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
create | oluşturabilirsiniz |
series | dizi |
time | zaman |
template | şablonu |
a | bir |
the | size |
EN A competitor is someone publishing content to YouTube in the same topic space as you, so having that kind of data handy is incredibly useful in understanding what might work for you, or what you can improve.
TR Bir rakip, YouTube'da içeriği sizinle aynı konuda yayınlayan bir kişidir, bu nedenle bu tür verilerin kullanışlı olması sizin için neyin işe yarayabileceğini veya neleri geliştirebileceğinizi anlamanızda inanılmaz derecede faydalıdır.
inglês | turco |
---|---|
competitor | rakip |
content | içeriği |
kind | tür |
data | verilerin |
incredibly | inanılmaz |
work | iş |
useful | faydalı |
handy | kullanışlı |
of | in |
or | veya |
the | aynı |
same | bir |
EN In addition, some Kodi content might be blocked due to your country’s laws or your ISP’s policy.
TR Ayrıca bazı Kodi içerikleri ülkenizin yasaları veya ISS'nizin politikaları nedeniyle engellenebilir.
inglês | turco |
---|---|
laws | yasaları |
or | veya |
some | bazı |
EN The Japanese brand might not be done with V8s, as it turns out.
TR Koreli markanın yeni mottosu "İlham verici hareket" olacak.
inglês | turco |
---|---|
brand | markanın |
the | olacak |
EN Ferrari 812 Superfast recalled because rear window might fly off
TR 2021 model Ford F-150'lerde bir geri çağırma operasyonu başladı
inglês | turco |
---|---|
off | bir |
EN These are some common tools used to work on this device. You might not need every tool for every procedure.
TR Bunlar, bu cihaz için yaygınca kullanılan bazı aletler. Her işlem için her alete ihtiyacınız yoktur.
inglês | turco |
---|---|
tools | aletler |
work | iş |
device | cihaz |
need | ihtiyacınız |
this | bu |
are | bunlar |
some | bazı |
used | kullanılan |
EN There is no failsafe mechanism to identify every device, though, so some research might be necessary on your part.
TR Her cihazı tanımlamak için güvenli bir mekanizma yoktur ve bu nedenle sizin bazı araştırmalar yapmanız gerekebilir.
inglês | turco |
---|---|
research | araştırmalar |
your | ve |
device | cihaz |
no | yoktur |
identify | tanımlamak |
some | bazı |
EN Including Steve Ellington Band, Barenaked Ladies and They Might Be Giants
TR Steve Ellington Band, Barenaked Ladies ve They Might Be Giants dahil
inglês | turco |
---|---|
including | dahil |
steve | steve |
band | band |
and | ve |
EN In addition, organizations might take steps forward in order to achieve their goals and improve their capacities by developing cooperation with other civil actors.
TR Bununla birlikte STÖ’lerin başka sivil aktörlerle işbirliği geliştirmesi örgütleri hedeflerine yaklaştırabilir, etkisini arttırmaya ve kapasitelerini güçlendirmeye katkı sunabilir.
inglês | turco |
---|---|
goals | hedeflerine |
cooperation | işbirliği |
other | başka |
civil | sivil |
organizations | örgütleri |
and | ve |
EN Accepting cryptocurrencies is not as difficult as you might think. Read more about the increase in cryptocurrencies as a payment method today and how easy it is to incorporate it into your business.
TR Kripto para birimlerini kabul etmek sandığınız kadar zor değildir. Kripto paraların giderek artan şekilde ödeme yöntemi olarak kullandığını ve işletmenizde kullanmanın ne kadar kolay olduğunu öğrenin.
inglês | turco |
---|---|
cryptocurrencies | kripto para |
difficult | zor |
method | yöntemi |
easy | kolay |
business | iş |
is | olduğunu |
more | de |
read | ve |
the | kabul |
payment | ödeme |
not | değildir |
EN You might be suffering from supply chain constraints due to COVID-19
TR COVID-19 kaynaklı sınırlamalarından tedarik zinciriniz etkilenebilir
inglês | turco |
---|---|
supply | tedarik |
EN You might want the text moved into other programs as part of your workflow
TR Metnin iş akışınızın bir parçası olarak diğer programlara taşınmasını isteyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
other | diğer |
workflow | iş akışı |
EN We'll give you a transcript in minutes. There might be a few errors, use our powerful editor to easily make corrections. Then, easily highlight and share your accurate transcripts.
TR Dakika içinde sana bir transkript vereceğiz. Birkaç hata olabilir, düzeltmeleri kolayca yapmak için güçlü editörümüzü kullanın. Ardından, doğru transkriptlerinizi kolayca vurgulayın ve paylaşın.
inglês | turco |
---|---|
transcript | transkript |
errors | hata |
editor | editör |
share | paylaşın |
powerful | güçlü |
minutes | dakika |
easily | kolayca |
be | olabilir |
give | için |
and | ve |
a | birkaç |
in | içinde |
EN You'll get an automated transcript in a few minutes and there might be a few errors; use our powerful editor to make corrections before sharing it with others.
TR Birkaç hata olabilir, düzeltmeleri kolayca yapmak için güçlü editörümüzü kullanın. Sonra kolayca başkalarıyla paylaşın.
inglês | turco |
---|---|
errors | hata |
editor | editör |
others | başkaları |
powerful | güçlü |
be | olabilir |
a | birkaç |
Mostrando 50 de 50 traduções