TR SSRN öğrenciler ve öğretim üyelerinin araştırma sonuçlarını daha yayınlanmadan bulmasına yardımcı olarak elzem bilgilere erken erişim sağlar
"yayınlanmadan bulmasına yardımcı" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR SSRN öğrenciler ve öğretim üyelerinin araştırma sonuçlarını daha yayınlanmadan bulmasına yardımcı olarak elzem bilgilere erken erişim sağlar
EN SSRN is helping students and professors share research findings prior to publication, ensuring early access to essential knowledge
turco | inglês |
---|---|
öğrenciler | students |
araştırma | research |
erken | early |
erişim | access |
TR SSRN öğrenciler ve öğretim üyelerinin araştırma sonuçlarını daha yayınlanmadan bulmasına yardımcı olarak elzem bilgilere erken erişim sağlar
EN SSRN is helping students and professors share research findings prior to publication, ensuring early access to essential knowledge
turco | inglês |
---|---|
öğrenciler | students |
araştırma | research |
erken | early |
erişim | access |
TR SSRN doktora öğrencileri, profesörler ve kurumsal fakültelerin erken aşamalarındaki araştırmaları akademik dergilerde yayınlanmadan önce paylaşmaları için bir başlangıç noktası olarak kullanılmaktadır.
EN SSRN is instrumental as a starting point for PhD students, professors, and institutional faculties to post early-stage research, prior to publication in academic journals.
turco | inglês |
---|---|
kurumsal | institutional |
erken | early |
akademik | academic |
başlangıç | starting |
noktası | point |
TR Golden Frog beta programına erken erişişerek yeni ürünleri ve özellikleri resmi olarak yayınlanmadan önce deneyebilirsiniz.
EN Early access to Golden Frog's beta program, so you can try new products and features before they officially launch.
turco | inglês |
---|---|
golden | golden |
frog | frog |
erken | early |
yeni | new |
ürünleri | products |
özellikleri | features |
önce | before |
TR İçeriklerinizi yayınlanmadan önce görüntüleyin.
EN Preview your posts before they're published and know how they looks.
turco | inglês |
---|---|
önce | before |
TR SSRN doktora öğrencileri, profesörler ve kurumsal fakültelerin erken aşamalarındaki araştırmaları akademik dergilerde yayınlanmadan önce paylaşmaları için bir başlangıç noktası olarak kullanılmaktadır.
EN SSRN is instrumental as a starting point for PhD students, professors, and institutional faculties to post early-stage research, prior to publication in academic journals.
turco | inglês |
---|---|
kurumsal | institutional |
erken | early |
akademik | academic |
başlangıç | starting |
noktası | point |
TR Finansörlerin, finansman sağladıkları araştırma projelerinin ne kadar etkili olduğunu değerlendirmesine, hakemler bulmasına ve önemli araştırma alanlarındaki eğilimleri belirlemesine yardımcı olabiliriz.
EN We can help funders to assess the effectiveness of the research projects they fund, find reviewers and identify trends across key research areas.
turco | inglês |
---|---|
araştırma | research |
önemli | key |
eğilimleri | trends |
TR Doktorların klinik kararlar için yanıtlar bulmasına ve kanıt tabanlı uygulamaları benimsemesine yardımcı olmak
EN Helping doctors to find answers and adopt evidence-based practices in clinical decision-making
turco | inglês |
---|---|
klinik | clinical |
yanıtlar | answers |
kanıt | evidence |
tabanlı | based |
TR Nasra bize deneyiminden bahsediyor ve Research4Life programları vasıtasıyla doktorların doğru bilimsel bilgileri bulmasına nasıl yardımcı olduğunu anlatıyor.
EN Nasra talks about her experience, explaining to us how she is helping doctors to find the right scientific information through the Research4Life programmes.
turco | inglês |
---|---|
programları | programmes |
bilimsel | scientific |
bilgileri | information |
olduğunu | is |
TR Yolcuların otobüs bileti bulmasına, güzergahlarını belirlemesine ve tüm dünyada şehirler arası otobüs bileti satın almasına yardımcı oluyoruz
EN We save you the extra trip to the bus station
turco | inglês |
---|---|
otobüs | bus |
TR Doktorların klinik kararlar için yanıtlar bulmasına ve kanıt tabanlı uygulamaları benimsemesine yardımcı olmak
EN Helping doctors to find answers and adopt evidence-based practices in clinical decision-making
turco | inglês |
---|---|
klinik | clinical |
yanıtlar | answers |
kanıt | evidence |
tabanlı | based |
TR Finansörlerin, finansman sağladıkları araştırma projelerinin ne kadar etkili olduğunu değerlendirmesine, hakemler bulmasına ve önemli araştırma alanlarındaki eğilimleri belirlemesine yardımcı olabiliriz.
EN We can help funders to assess the effectiveness of the research projects they fund, find reviewers and identify trends across key research areas.
turco | inglês |
---|---|
araştırma | research |
önemli | key |
eğilimleri | trends |
TR On İki Adım modeli, 80 yıldan uzun bir süre önce Adsız Alkolikler tarafından öncülük edildi ve bağımlılık hastalığından muzdarip milyonlarca insanın uzun vadeli, sürdürülebilir iyileşme bulmasına yardımcı oldu.
EN The Twelve Step model was pioneered by Alcoholics Anonymous over 80 years ago, and it has helped millions of people suffering from the disease of addiction to find long-term, sustainable recovery.
turco | inglês |
---|---|
adım | step |
modeli | model |
uzun | long |
süre | years |
önce | ago |
bağımlılık | addiction |
vadeli | term |
sürdürülebilir | sustainable |
oldu | was |
insan | people |
TR Potansiyel ziyaretçilerin web sitenizi bulmasına yardımcı olmak için alan adı satın almak önemlidir. Web siteleri için atanmış domain olmadan, onlara yalnızca IP adreslerini girerek erişebiliriz.
EN It is important to purchase domain names to help potential visitors find your site. Without assigned website names, we would only be able to access them by entering their IP address, which is more difficult to remember.
TR Potansiyel ziyaretçilerin web sitenizi bulmasına yardımcı olmak için alan adı satın almak önemlidir. Web siteleri için atanmış domain olmadan, onlara yalnızca IP adreslerini girerek erişebiliriz.
EN It is important to purchase domain names to help potential visitors find your site. Without assigned website names, we would only be able to access them by entering their IP address, which is more difficult to remember.
TR Potansiyel ziyaretçilerin web sitenizi bulmasına yardımcı olmak için alan adı satın almak önemlidir. Web siteleri için atanmış domain olmadan, onlara yalnızca IP adreslerini girerek erişebiliriz.
EN It is important to purchase domain names to help potential visitors find your site. Without assigned website names, we would only be able to access them by entering their IP address, which is more difficult to remember.
TR Potansiyel ziyaretçilerin web sitenizi bulmasına yardımcı olmak için alan adı satın almak önemlidir. Web siteleri için atanmış domain olmadan, onlara yalnızca IP adreslerini girerek erişebiliriz.
EN It is important to purchase domain names to help potential visitors find your site. Without assigned website names, we would only be able to access them by entering their IP address, which is more difficult to remember.
TR Potansiyel ziyaretçilerin web sitenizi bulmasına yardımcı olmak için alan adı satın almak önemlidir. Web siteleri için atanmış domain olmadan, onlara yalnızca IP adreslerini girerek erişebiliriz.
EN It is important to purchase domain names to help potential visitors find your site. Without assigned website names, we would only be able to access them by entering their IP address, which is more difficult to remember.
TR Potansiyel ziyaretçilerin web sitenizi bulmasına yardımcı olmak için alan adı satın almak önemlidir. Web siteleri için atanmış domain olmadan, onlara yalnızca IP adreslerini girerek erişebiliriz.
EN It is important to purchase domain names to help potential visitors find your site. Without assigned website names, we would only be able to access them by entering their IP address, which is more difficult to remember.
TR Semrush, bunun zeminine inmemize olanak sağlayıp, talebin artmasına gerçekten yardımcı olacak yeni terim türlerini tespit etmemize yardımcı oluyor.
EN Semrush helps us get to the very bottom of it to identify new type of terms can really help to drive the demand.
turco | inglês |
---|---|
semrush | semrush |
gerçekten | really |
yeni | new |
TR Benzer sürükleyici ortamlar, proje ekiplerinin operasyonel ve bakım ihtiyaçlarını öngörmelerine yardımcı olarak, son kullanıcılar için optimize edilmiş binaları ve altyapıları tasarlamalarına yardımcı olabilir
EN Similar immersive environments could help project teams foresee operational and maintenance needs, helping them design buildings and infrastructure that are optimized for end users
turco | inglês |
---|---|
benzer | similar |
ortamlar | environments |
operasyonel | operational |
bakım | maintenance |
son | end |
kullanıcılar | users |
ihtiyaçları | needs |
TR Uygunsuz davranan bir üyeye ulaşırken, yanlış iletişimi önlemeye yardımcı olacağından, kısa mesaj yerine yüz yüze veya telefonla konuşmak yardımcı olabilir
EN In reaching out to a member who has acted inappropriately, it can be helpful to address them face-to-face or over the phone, rather than through text message, as this tends to help avoid miscommunication
turco | inglês |
---|---|
uygunsuz | inappropriately |
üyeye | member |
mesaj | message |
yüz | face |
olabilir | can |
TR Konuşmaları sınıflandırmaya ve yönlendirmeye yardımcı olduğu için organizasyonel konularda yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
EN It is aimed at helping regarding organizational matters because it helps to classify and route conversations.
turco | inglês |
---|---|
olduğu | is |
TR GeoTrust CAA ile ilgili ne yapıyor?GeoTrust, sertifikaların yanlış verilmesini önlemeye yardımcı olduğuna inanır ve CAA bu çabaya yardımcı olabilir
EN What is GeoTrust doing with the CAA?GeoTrust believes it helps prevent incorrect issuance of certificates and the CAA can assist in this effort
turco | inglês |
---|---|
geotrust | geotrust |
caa | caa |
yapıyor | doing |
olabilir | can |
sertifikaları | certificates |
TR DigiCert, DigiCert Sertifika Yardımcı Programı, SSL Keşif Aracı ve sertifika yaşam döngüsü yönetim sürecinin temel işlevlerini basitleştirmeye ve otomatikleştirmeye yardımcı olan diğer teklifler dahil olmak üzere bir dizi araç sunar
EN DigiCert, DigiCert Certification Utility, offers a number of tools, including SSL Discovery Tool and other offerings that help simplify and automate the core functions of the certificate lifecycle management process
turco | inglês |
---|---|
digicert | digicert |
ssl | ssl |
keşif | discovery |
yönetim | management |
temel | core |
diğer | other |
TR Çerezler, çevrimiçi hizmetler sunarken yaygın olarak kullanılır ve web sitelerinin çalışmasına veya daha verimli çalışmasına yardımcı olmanın yanı sıra web sitesi sahiplerine bilgi sağlamaya yardımcı olur
EN Cookies are widely used when providing online services and help to make websites work, or work more efficiently as well as to provide information to the website owners
turco | inglês |
---|---|
kullanılır | used |
veya | or |
verimli | efficiently |
yanı | well |
bilgi | information |
TR Semrush, bunun zeminine inmemize olanak sağlayıp, talebin artmasına gerçekten yardımcı olacak yeni terim türlerini tespit etmemize yardımcı oluyor.
EN Semrush helps us get to the very bottom of it to identify new type of terms can really help to drive the demand.
turco | inglês |
---|---|
semrush | semrush |
gerçekten | really |
yeni | new |
TR Bu sayfa size yardımcı olduğu için mutluyuz. İyileştirme yapmaya devam etmemize yardımcı olmak için daha fazla bilgi paylaşmak ister misiniz?
EN We're glad this page helped you. Would you like to share additional details to help us continue to improve?
turco | inglês |
---|---|
sayfa | page |
size | you |
bilgi | details |
TR Bu sayfa size yardımcı olmadığı için üzgünüz. İyileştirme yapmaya devam etmemize yardımcı olmak için daha fazla bilgi paylaşmak ister misiniz?
EN We're sorry this page didn't help you. Would you like to share additional details to help us continue to improve?
turco | inglês |
---|---|
sayfa | page |
size | you |
bilgi | details |
TR Semrush, bunun zeminine inmemize olanak sağlayıp, talebin artmasına gerçekten yardımcı olacak yeni terim türlerini tespit etmemize yardımcı oluyor.
EN Semrush helps us get to the very bottom of it to identify new type of terms can really help to drive the demand.
turco | inglês |
---|---|
semrush | semrush |
gerçekten | really |
yeni | new |
TR GeoTrust CAA ile ilgili ne yapıyor?GeoTrust, sertifikaların yanlış verilmesini önlemeye yardımcı olduğuna inanır ve CAA bu çabaya yardımcı olabilir
EN What is GeoTrust doing with the CAA?GeoTrust believes it helps prevent incorrect issuance of certificates and the CAA can assist in this effort
turco | inglês |
---|---|
geotrust | geotrust |
caa | caa |
yapıyor | doing |
olabilir | can |
sertifikaları | certificates |
TR DigiCert, DigiCert Sertifika Yardımcı Programı, SSL Keşif Aracı ve sertifika yaşam döngüsü yönetim sürecinin temel işlevlerini basitleştirmeye ve otomatikleştirmeye yardımcı olan diğer teklifler dahil olmak üzere bir dizi araç sunar
EN DigiCert, DigiCert Certification Utility, offers a number of tools, including SSL Discovery Tool and other offerings that help simplify and automate the core functions of the certificate lifecycle management process
turco | inglês |
---|---|
digicert | digicert |
ssl | ssl |
keşif | discovery |
yönetim | management |
temel | core |
diğer | other |
TR Standart pg_dump yardımcı programını kullanarak PostgreSQL'den dışarı veri aktarabilir ve pg_restore yardımcı programını kullanarak Amazon Aurora'ya içeri veri aktarabilirsiniz (tersi için de aynısı geçerlidir)
EN You can use the standard pg_dump utility to export data from PostgreSQL and pg_restore utility to import data to Amazon Aurora, and vice-versa
turco | inglês |
---|---|
standart | standard |
veri | data |
amazon | amazon |
aurora | aurora |
TR Çevrimiçi histogram oluşturucu, tasarım sürecini hızlı bir şekilde başlamanıza yardımcı olacak bazı veri örneklerine ve önceden hazırlanmış şablonlara zaten sahiptir. Bunlar yardımcı olmazsa, her zaman sıfırdan başlayabilirsiniz.
EN The online histogram maker already has some data examples and premade templates to help jumpstart your design process. If these don’t help, you can always start from scratch.
turco | inglês |
---|---|
histogram | histogram |
oluşturucu | maker |
sürecini | process |
veri | data |
zaten | already |
sahiptir | has |
sıfırdan | from scratch |
TR Mobil uygulamalar hastalara yardımcı olabilir mi? Hastalara yardımcı olan mobil uygulamalar şimdiden mevcut, örneğin Msense
EN Can apps help people who are ill? Apps are already being used to help – for instance, Msense
turco | inglês |
---|---|
şimdiden | already |
TR Sorularınızı yanıtlamak ve platformumuzdan en iyi şekilde yararlanmanıza yardımcı olmak için her zaman yanınızdayız. Destek ekibimiz size hemen yardımcı olamazsa, sorunuza 24 saat içinde bir yanıt almayı bekleyebilirsiniz.
EN We’re always on-call to answer your questions and help you get the most out of our platform. If our support team isn’t able to help you right away, you can expect to get an answer to your question within 24 hours.
turco | inglês |
---|---|
hemen | right away |
saat | hours |
yanıt | answer |
bekleyebilirsiniz | you can expect |
TR Uygunsuz davranan bir üyeye ulaşırken, yanlış iletişimi önlemeye yardımcı olacağından, kısa mesaj yerine yüz yüze veya telefonla konuşmak yardımcı olabilir
EN In reaching out to a member who has acted inappropriately, it can be helpful to address them face-to-face or over the phone, rather than through text message, as this tends to help avoid miscommunication
turco | inglês |
---|---|
uygunsuz | inappropriately |
üyeye | member |
mesaj | message |
yüz | face |
olabilir | can |
TR Zorlayıcı bir internet ve teknoloji kullanıcısının normal görünümünü korumasına yardımcı olmak, onun yıkıcı davranışı sürdürmesine yardımcı oluyor
EN Helping a compulsive internet and technology user keep up an appearance of normalcy is helping him or her continue in the destructive behavior
turco | inglês |
---|---|
internet | internet |
teknoloji | technology |
davranışı | behavior |
kullanıcısı | user |
TR Her ne kadar Freshping bu konuda yardımcı olamasa da, bir dakikanın olması durumunda size bildirmek için yardımcı olabilir - umarım şikayetler ortaya çıkmadan önce düzeltebilirsiniz.
EN Although Freshping can’t help with that, it can help to let you know the minute there’s a problem – and hopefully you can fix it before complaints start popping up.
TR Konuşmaları sınıflandırmaya ve yönlendirmeye yardımcı olduğu için organizasyonel konularda yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
EN It is aimed at helping regarding organizational matters because it helps to classify and route conversations.
TR Ayrıca, markanızı tanıtmanıza yardımcı olacak ekstra kaynaklar için para harcama konusunda endişelenmenize gerek kalmaz. Arketipler, markanızın hikayesini zahmetsizce ve etkili bir şekilde anlatmanıza yardımcı olur.
EN Plus, you won’t have to worry about spending money on extra resources to help promote your brand. Archetypes help you tell your brand’s story effortlessly yet effectively.
TR Markalar, insanların en iyi performanslarını göstermelerine yardımcı olacak ürünler ve zor bir işi verimli ve iyi bir şekilde yapmalarına yardımcı olan sağlam ürünler veya hizmetler sunar.
EN Brands offer products to help people perform at their best, and brands that offer solid products or services that help do a tough job efficiently and well.
TR Hedef kitlemizi tam olarak hangi sorunları çözdüğümüz ve onlara nasıl yardımcı olabileceğimiz konusunda eğitmeye yardımcı olmak için web sitemizde kullanmak üzere bir videoya ihtiyacımız vardı
EN We needed a video to use on our website to help educate our target audience on exactly what problems we solve and how we can help them
TR Elsevier, kurumlar ve profesyonellerin insanlığa fayda sağlamak üzere sağlık sektörünün geliştirmesi, bilimi açık hale getirmesi ve performansı artırmasına yardımcı olan küresel bir bilgi analiz şirketidir
EN Elsevier is a global information analytics business that helps institutions and professionals advance healthcare, open science and improve performance for the benefit of humanity
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
fayda | benefit |
sağlık | healthcare |
açık | open |
performansı | performance |
olan | is |
küresel | global |
analiz | analytics |
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
turco | inglês |
---|---|
yeni | new |
finansman | funding |
ihtiyaç | need |
bilgileri | knowledge |
TR Devletler ve üniversitelerin araştırma stratejilerini değerlendirmesi ve iyileştirmesine yardımcı oluruz
EN We help governments and universities to evaluate and improve their research strategies
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
araştırma | research |
TR Doktorların hayatlar kurtarmasına yardımcı olur, hekimlerin doğru klinik cevapları bulmak için ihtiyaç duydukları bilgilere sahip olmasını sağlar ve hemşireler ve diğer sağlık profesyonellerini kariyerleri boyunca destekleriz
EN We help doctors to save lives, providing insight for physicians to find the right clinical answers and we support nurses and other healthcare professionals throughout their careers
turco | inglês |
---|---|
klinik | clinical |
cevapları | answers |
sahip | their |
sağlar | providing |
diğer | other |
sağlık | healthcare |
destekleriz | we support |
TR ScienceDirect API'lerimiz kapsamlı, doğru ve güncel bilimsel kayıtlar tutabilmenize yardımcı olmak için kurumsal veri havuzlarının kapsamını ve keşfedilebilirliğini artırır
EN Our ScienceDirect APIs improve the coverage and discoverability of content on institutional repositories to help you maintain a comprehensive, accurate and timely scholarly record
turco | inglês |
---|---|
sciencedirect | sciencedirect |
api | apis |
kapsamlı | comprehensive |
kurumsal | institutional |
veri | content |
TR CHORUS yazarların finansörlerin şartlarına uymalarına yardımcı olur
EN CHORUS helps authors comply with funder mandates
turco | inglês |
---|---|
chorus | chorus |
yazarların | authors |
TR Ortak çalışmayı kolaylaştıran platformlar ve ortaklık programları sağlarız. Kamu da dahil olmak üzere diğer paydaşların araştırma dünyasına çekilmesine yardımcı oluruz.
EN We provide platforms and partner in programs that facilitate collaboration. We help bring other stakeholders, including the public, into the world of research.
turco | inglês |
---|---|
platformlar | platforms |
programları | programs |
sağlarız | we provide |
diğer | other |
araştırma | research |
dünyasına | world |
ın | of |
Mostrando 50 de 50 traduções