TR "Kişisel Bilgi" tanımlanmanıza makul biçimde izin verebilecek veya makul biçimde sizinle ilişkilendirilebilecek herhangi bir bilgi veya bilgi parçaları kombinasyonudur
"hızlı bir biçimde" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR "Kişisel Bilgi" tanımlanmanıza makul biçimde izin verebilecek veya makul biçimde sizinle ilişkilendirilebilecek herhangi bir bilgi veya bilgi parçaları kombinasyonudur
EN "Personal Information" is any information or a combination of pieces of information that can reasonably permit you to be identified, or that can reasonably be linked to you
TR Bluetooth® Parıldak ve Köprü ürün ailemiz çabuk ve kolay biçimde kolay biçimde dağıtılabilen, birden çok form faktörü ve fiyat seviyesine sahip ürünlerden oluşur ve varlık takibi ve diğer konum çözümleri için kullanılabilir.
EN Our family of Bluetooth® Beacons and Bridges are quickly and easily deployed, available in multiple form factors and price points, and can be used for asset tracking and other location solutions.
turco | inglês |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
form | form |
fiyat | price |
varlık | asset |
takibi | tracking |
diğer | other |
konum | location |
çözümleri | solutions |
kullanılabilir | available |
TR Hızlı, güvenli kararlar için cevaplara hızlı erişimBaşka hiçbir ilaç referansı en yüksek vasıflı hasta bakımına katkı sağlayan hızlı ama bilinçli kararlar alınması için daha hızlı bakım noktası cevapları sağlamamaktadır.
EN Top speed-to-answer for quick, confident decisionsNo other drug reference provides point-of-care answers faster, for rapid yet well-informed decisions that contribute to the highest caliber patient care.
turco | inglês |
---|---|
kararlar | decisions |
ilaç | drug |
yüksek | top |
hasta | patient |
katkı | contribute |
bakım | care |
noktası | point |
cevapları | answers |
TR Hızlı, güvenli kararlar için cevaplara hızlı erişimBaşka hiçbir ilaç referansı en yüksek vasıflı hasta bakımına katkı sağlayan hızlı ama bilinçli kararlar alınması için daha hızlı bakım noktası cevapları sağlamamaktadır.
EN Top speed-to-answer for quick, confident decisionsNo other drug reference provides point-of-care answers faster, for rapid yet well-informed decisions that contribute to the highest caliber patient care.
turco | inglês |
---|---|
kararlar | decisions |
ilaç | drug |
yüksek | top |
hasta | patient |
katkı | contribute |
bakım | care |
noktası | point |
cevapları | answers |
TR Makine öğrenimi (ML) ve analiz gibi geniş bir bulut tabanlı hizmetler yelpazesinin yanı sıra HPC araçlarına ve altyapısına erişerek yeni ürünleri hızlı bir biçimde tasarlayıp test edin.
EN Access a broad range of cloud-based services, like machine learning (ML) and analytics, plus HPC tools and infrastructure to quickly design and test new products.
turco | inglês |
---|---|
makine | machine |
ml | ml |
analiz | analytics |
geniş | broad |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
hizmetler | services |
hpc | hpc |
yeni | new |
ürünleri | products |
hızlı | quickly |
test | test |
altyapısı | infrastructure |
TR HPC kümelerinin dağıtımını ve yönetimini basit hale getiren açık kaynaklı bir araç olan AWS ParallelCluster ile HPC işlem ortamlarını hızlı bir biçimde oluşturun.
EN Quickly build HPC compute environments with AWS ParallelCluster, an open-source tool that simplifies deployment and management of HPC clusters.
turco | inglês |
---|---|
hpc | hpc |
açık | open |
araç | tool |
aws | aws |
hızlı | quickly |
oluşturun | build |
TR TVBET ortaklarına sürükleyici bir 7/24 oyun deneyimi sağlamak için tanınmış oyunları hızlı ve modern bir biçimde yeniden yarattı.
EN The well-known games have been reinvented by TVBET to provide partners’ clients with the immersive gaming experience 24/7.
turco | inglês |
---|---|
tanınmış | known |
ortakları | partners |
TR LaserBand2 çözümlerimiz, hazırlamayı kolaylaştıran ve bilekliğin, hızlı okunma özelliğinin yanı sıra üstün konfor için bilekte yatay bir biçimde durmasına izin veren geliştirilmiş bir şekil ve tasarıma sahiptir
EN Our LaserBand2 solutions feature an enhanced shape and design that makes assembly easier and allows the wristband to lie flat on the wrist to enable quick scanning while providing superior comfort
turco | inglês |
---|---|
hızlı | quick |
üstün | superior |
konfor | comfort |
geliştirilmiş | enhanced |
tasarıma | design |
TR Makine öğrenimi (ML) ve analiz gibi geniş bir bulut tabanlı hizmetler yelpazesinin yanı sıra HPC araçlarına ve altyapısına erişerek yeni ürünleri hızlı bir biçimde tasarlayıp test edin.
EN Access a broad range of cloud-based services, like machine learning (ML) and analytics, plus HPC tools and infrastructure to quickly design and test new products.
turco | inglês |
---|---|
makine | machine |
ml | ml |
analiz | analytics |
geniş | broad |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
hizmetler | services |
hpc | hpc |
yeni | new |
ürünleri | products |
hızlı | quickly |
test | test |
altyapısı | infrastructure |
TR HPC kümelerinin dağıtımını ve yönetimini basit hale getiren açık kaynaklı bir araç olan AWS ParallelCluster ile HPC işlem ortamlarını hızlı bir biçimde oluşturun.
EN Quickly build HPC compute environments with AWS ParallelCluster, an open-source tool that simplifies deployment and management of HPC clusters.
turco | inglês |
---|---|
hpc | hpc |
açık | open |
araç | tool |
aws | aws |
hızlı | quickly |
oluşturun | build |
TR TVBET ortaklarına sürükleyici bir 7/24 oyun deneyimi sağlamak için tanınmış oyunları hızlı ve modern bir biçimde yeniden yarattı.
EN The well-known games have been reinvented by TVBET to provide partners’ clients with the immersive gaming experience 24/7.
turco | inglês |
---|---|
tanınmış | known |
ortakları | partners |
TR LaserBand2 çözümlerimiz, hazırlamayı kolaylaştıran ve bilekliğin, hızlı okunma özelliğinin yanı sıra üstün konfor için bilekte yatay bir biçimde durmasına izin veren geliştirilmiş bir şekil ve tasarıma sahiptir
EN Our LaserBand2 solutions feature an enhanced shape and design that makes assembly easier and allows the wristband to lie flat on the wrist to enable quick scanning while providing superior comfort
turco | inglês |
---|---|
hızlı | quick |
üstün | superior |
konfor | comfort |
geliştirilmiş | enhanced |
tasarıma | design |
TR Risk analizini optimize edin Geniş dağıtımlı bilişim simülasyonlarını hızlı bir biçimde gerçekleştirerek ürün portföyü risklerini, riskten korunma fırsatlarını ve optimizasyona uygun alanları tespit edin
EN Optimize risk analysis Conduct grid-computing simulations at speed to identify product portfolio risks, hedging opportunities, and areas for optimization
turco | inglês |
---|---|
analizini | analysis |
hızlı | speed |
ürün | product |
TR FX Serisi sabit RFID okuyucuları, API’lere veya uygulama gelişimine gerek kalmadan hızlı ve kolay bir biçimde ayarlayın ve işleme sokun.
EN Quickly and easily configure and deploy FX Series fixed RFID readers without the need for API’s or application development.
turco | inglês |
---|---|
serisi | series |
sabit | fixed |
rfid | rfid |
veya | or |
gerek | need |
kalmadan | without |
TR Risk analizini optimize edin Geniş dağıtımlı bilişim simülasyonlarını hızlı bir biçimde gerçekleştirerek ürün portföyü risklerini, riskten korunma fırsatlarını ve optimizasyona uygun alanları tespit edin
EN Optimize risk analysis Conduct grid-computing simulations at speed to identify product portfolio risks, hedging opportunities, and areas for optimization
turco | inglês |
---|---|
analizini | analysis |
hızlı | speed |
ürün | product |
TR FX Serisi sabit RFID okuyucuları, API’lere veya uygulama gelişimine gerek kalmadan hızlı ve kolay bir biçimde ayarlayın ve işleme sokun.
EN Quickly and easily configure and deploy FX Series fixed RFID readers without the need for API’s or application development.
turco | inglês |
---|---|
serisi | series |
sabit | fixed |
rfid | rfid |
veya | or |
gerek | need |
kalmadan | without |
TR Sizlere daha iyi hizmet verebilmek için daha işlevsel ve aradığınız bilgiye en hızlı ve kolay biçimde ulaşabileceğiniz güncel trendlere uygun bir web sitesi hazırladık. Yeniden tasarlanan web sitemiz sayesinde ürünlerimiz?
EN At the opening of the MESS Technology Center, which was held by our President Recep Tayyip Erdoğan on 29.08.2020, following the opening ceremony of 40 new factories, our participation among?
turco | inglês |
---|---|
yeniden | new |
TR IBM® Cloud Pak for Security ile güvenlik içgörüleri elde edin, daha hızlı biçimde harekete geçin ve mimarinizi modernize edin.
EN Gain security insights, take action faster and modernize your architecture with IBM Cloud Pak® for Security.
turco | inglês |
---|---|
ibm | ibm |
cloud | cloud |
elde | gain |
hızlı | faster |
harekete | action |
TR LiteSpeed'den gücünü alan CyberPanel, kullanıcıların işlerini daha hızlı, güvenli ve etkili biçimde yapmalarını sağlar.
EN Powered by LiteSpeed, CyberPanel empowers users to perform tasks in a faster, more secure and efficient way.
TR İyi haberler hızlı, kötü haberler daha hızlı duyulur. Dürüstçe iletişim kurarız. En iyi kararlar, hızlı ve mümkün olan en iyi bilgilerle alınır. Asla tek başımıza mücadele etmeyiz.
EN Good news fast, bad news faster. We communicate honestly. The best decisions are made quickly and with the best information possible. We never struggle alone.
turco | inglês |
---|---|
haberler | news |
kötü | bad |
iletişim | communicate |
kararlar | decisions |
ve | and |
mümkün | possible |
asla | never |
TR Bir ürün sayfasında, bir maddenin altında ? Conversations ve her türlü içerik, inanılabilir, gerçekçi bir biçimde ses getirmesini sağlar.
EN On a product page, under an article ? Conversations with any kind of content gets it buzzing in a believable, authentic way.
turco | inglês |
---|---|
ürün | product |
altında | under |
içerik | content |
TR Bir VPN kullanırken, bilgiler sunucular arasında şifreli biçimde iletilir. Verilerinizin güvenilir bir şekilde korunmasını sağlamak için en son AES-256 şifreleme protokolünü kullanıyoruz.
EN When using a VPN, information is transmitted between servers in encrypted form. We use the latest AES-256 encryption protocol to ensure your data is reliably protected.
turco | inglês |
---|---|
vpn | vpn |
sunucular | servers |
şifreli | encrypted |
verilerinizin | your data |
şifreleme | encryption |
protokolü | protocol |
TR Gerekli görülmesi veya talep edilmesi halinde Control Union, numuneler alabilir ve bu numuneleri herhangi bir laboratuvar analiz sonucunu etkileyebilecek diğer maddelerle kontamine olmayacak biçimde güvenli bir şekilde mühürleyebilir.
EN If needed or requested, Control Union can take samples and securely seal them in such a way that the sample isn?t contaminated with other substances that could influence the results of any laboratory analysis.
turco | inglês |
---|---|
gerekli | needed |
talep | requested |
control | control |
union | union |
alabilir | can |
laboratuvar | laboratory |
analiz | analysis |
diğer | other |
şekilde | way |
TR Kod, herhangi bir karışıklık olmadan okunabilir bir biçimde sağlar
EN The code provides in readable format without any obfuscation
turco | inglês |
---|---|
kod | code |
olmadan | without |
sağlar | provides |
TR Hazırlanan her türlü görsel, işitsel ya da metin düzeyinde içerik, kitlede bir karşılık bulur.Verilen mesajların bu anlamda marka imajı ile entegre bir biçimde sunulması, pek çok açıdan önemlidir
EN All kinds of visual, auditory, or text-based content prepared for such days enjoy a response from the audience.In this sense, it is important to present these messages in a way that is integrated with the brand?s image
turco | inglês |
---|---|
entegre | integrated |
önemlidir | it is important |
TR RSS, kullanıcıların ve uygulamaların internet sitelerindeki güncellemelere standart ve bilgisayar tarafından işlenebilen bir biçimde erişebilmelerini sağlayan bir internet beslemesidir
EN RSS is a web feed that allows users and applications to access updates to websites in a standardized, computer-readable format
turco | inglês |
---|---|
internet | web |
bilgisayar | computer |
uygulamaları | applications |
TR Gerekli görülmesi veya talep edilmesi halinde Control Union, numuneler alabilir ve bu numuneleri herhangi bir laboratuvar analiz sonucunu etkileyebilecek diğer maddelerle kontamine olmayacak biçimde güvenli bir şekilde mühürleyebilir.
EN If needed or requested, Control Union can take samples and securely seal them in such a way that the sample isn?t contaminated with other substances that could influence the results of any laboratory analysis.
turco | inglês |
---|---|
gerekli | needed |
talep | requested |
control | control |
union | union |
alabilir | can |
laboratuvar | laboratory |
analiz | analysis |
diğer | other |
şekilde | way |
TR Sürdürülebilirliği odak noktasına yerleştirmiş ve güçlü bir biçimde enternasyonal öğrencilere ayarlı bir yapılanmaya sahip üç yüksekokulu tanıtıyoruz.
EN We introduce you to three universities where everything revolves around sustainability – with a strong focus on international students.
turco | inglês |
---|---|
odak | focus |
güçlü | strong |
TR Yanlış anlamaları önlemeye yönelik bir not: Öğlen molası, kahve molası ve paydos arasında Almanya’da gerçekten çalışkan bir biçimde çalışılır.
EN To avoid misunderstandings: between the lunch break, coffee break and the end of the day people do actually work rather hard in Germany.
turco | inglês |
---|---|
kahve | coffee |
almanya | germany |
gerçekten | actually |
TR Aynı zamanda da “hata” anlayışımızı, bir fikrin erken “başarısızlığa uğramasını” yenilgi olarak değil, bilakis geleceğe yönelik önemli bir adım olarak değerlendirecek biçimde uyarlamalıyız.
EN At the same time, we should adjust our understanding of 'mistakes' by not regarding the early 'failure' of an idea as a defeat, but as an important step towards future viability.
turco | inglês |
---|---|
zamanda | time |
erken | early |
değil | not |
geleceğe | future |
yönelik | towards |
önemli | important |
adım | step |
TR Altena, daha önceden belirlediğinden çok daha fazla mülteci aldı ve onları örnek bir biçimde toplumla kaynaştırdı. Bundan ötürü şansölyeden bir ödül bile geldi.
EN Altena has taken far more refugees than it was assigned, and has integrated them in exemplary fashion – even winning an award from the German chancellor in the process.
TR Fiziksel mağazalar, ürün etkileşimlerini gerçek bir keşif ve araştırma deneyimine dönüştürerek teknoloji ile daha kapsamlı biçimde yararlanılabilecek bir varlığı temsil eder
EN Physical stores represent an asset that can be exploited more fully with technology, converting product interactions into a true exploration and research experience
turco | inglês |
---|---|
ürün | product |
deneyimine | experience |
temsil | represent |
TR Bir VPN kullanırken, bilgiler sunucular arasında şifreli biçimde iletilir. Verilerinizin güvenilir bir şekilde korunmasını sağlamak için en son AES-256 şifreleme protokolünü kullanıyoruz.
EN When using a VPN, information is transmitted between servers in encrypted form. We use the latest AES-256 encryption protocol to ensure your data is reliably protected.
turco | inglês |
---|---|
vpn | vpn |
sunucular | servers |
şifreli | encrypted |
verilerinizin | your data |
şifreleme | encryption |
protokolü | protocol |
TR Kobo’ya 16 yaşından küçük bir çocuğun kişisel bilgilerinin uygunsuz biçimde verildiğini düşünen bir ebeveyn veya veli iseniz, durumu çözmek için lütfen
EN If you are a parent or guardian who believes your child under the age of 16 has improperly provided Kobo with their Personal Information, please contact us at
TR Böyle bir satış veya devrin gerçekleşmesi halinde, kişisel bilgilerinizi devrettiğimiz kuruluşun, bilgilerinizi bu Gizlilik Politikası ile tutarlı bir biçimde kullanmasını sağlamaya çalışmak için makul çabayı göstereceğiz.
EN Should such a sale or transfer occur, we will use reasonable efforts to try to ensure that the entity to which we transfer your Personal Information uses it in a manner that is consistent with this Privacy Policy.
TR Tüm uygulamalarınızda çok hızlı performans sağlayan gelişmiş bir platform, tek şarjla tüm vardiya veya 24 saat enerji sunan bir pil ve en hızlı kablosuz bağlantılar: WiFi, Bluetooth, cep telefonu şebekesi, GPS ve NFC
EN An advanced platform delivers blazing fast performance on all your apps, a battery that provides full shift or around-the-clock power with a single charge, plus the fastest wireless connections — WiFi, Bluetooth, cellular, GPS and NFC
turco | inglês |
---|---|
performans | performance |
gelişmiş | advanced |
platform | platform |
veya | or |
saat | clock |
enerji | power |
sunan | provides |
pil | battery |
wifi | wifi |
uygulamaları | apps |
TR Ayrıca, sorunlarınızı olabildiğince doğru ve hızlı bir şekilde çözmek için odaklandıkları harika ve hızlı bir yardım hizmeti sunuyor
EN Also, they offer an amazing and fast help service in which they're main focus is to solve your problems as accurate and fast as they can
TR “FreeOffice, Microsoft Office programlarında oluşturulmuş ve biçimlendirilmiş dosyalarla mükemmel bir biçimde çalışıyor. Üstelik sıfır kayıpla.”
EN "FreeOffice works fantastically with files made and formatted in Microsoft Office. It’s loss-free."
turco | inglês |
---|---|
freeoffice | freeoffice |
microsoft | microsoft |
office | office |
çalışıyor | works |
TR “Bilgiler kolay anlaşılır bir biçimde açıklanmış.”
EN “Information chopped down into small digestible bites.”
turco | inglês |
---|---|
bilgiler | information |
bir | into |
TR Hayata Destek Derneği olarak, pandemi sürecinde faydalanıcılarımızla iletişimimizi verimli biçimde devam ettirebilmek adına bir dizi ‘yeni’yi hayata geçirdik
EN As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
turco | inglês |
---|---|
destek | support |
pandemi | pandemic |
verimli | efficiently |
dizi | series |
yeni | new |
TR Bu içeriğin, herhangi bir biçimde BMMYK resmi görüşlerini yansıtıldığı kabul edilmemelidir ve Birleşmiş Milletler bu bilginin ne şekilde kullanıldığından sorumlu değildir.
EN The views expressed herein should not be taken, in any way, to reflect the official opinion of UNHCR, and the UN is not responsible for any use that may be made of the information it contains.
turco | inglês |
---|---|
resmi | official |
şekilde | way |
sorumlu | responsible |
TR Hayata Destek Derneği olarak, pandemi sürecinde faydalanıcılarımızla iletişimimizi verimli biçimde devam ettirebilmek adına bir dizi ‘yeni’yi hayata geçirdik
EN As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
turco | inglês |
---|---|
destek | support |
pandemi | pandemic |
verimli | efficiently |
dizi | series |
yeni | new |
TR Bu içeriğin, herhangi bir biçimde BMMYK resmi görüşlerini yansıtıldığı kabul edilmemelidir ve Birleşmiş Milletler bu bilginin ne şekilde kullanıldığından sorumlu değildir.
EN The views expressed herein should not be taken, in any way, to reflect the official opinion of UNHCR, and the UN is not responsible for any use that may be made of the information it contains.
turco | inglês |
---|---|
resmi | official |
şekilde | way |
sorumlu | responsible |
TR Çünkü maalesef bu bölgedeki çocukların hemen hemen hepsinin hayatına mevsimlik tarım bir biçimde etki ediyor
EN These two-day trainings are given by our Monitoring, Evaluation, Accountability & Learning Director Aslı Silahdaroğlu Bekmen
turco | inglês |
---|---|
bir | by |
TR Bilhassa Twitter?ı doğru biçimde kullanan markalar, kurumsal imajlarına çok özel bir boyut kazandırmayı başarıyor
EN In particular, brands that use Twitter correctly succeed in adding a very special dimension to their corporate image
turco | inglês |
---|---|
markalar | brands |
kurumsal | corporate |
özel | special |
boyut | dimension |
TR Sanatsal çalışmaların, video art projelerinin sıklıkla yer aldığı Vimeo, bu anlamda sanatla bir biçimde ilgilenen insanlar için vazgeçilmez biri yerdir.
EN Artistic works and video art projects are often shared here, making Vimeo an indispensable site for people who are interested in art.
turco | inglês |
---|---|
art | art |
sıklıkla | often |
ilgilenen | interested |
insanlar | people |
TR Toplam NIM arzının %2’si geri döndürülemez bir biçimde 10 yıllık bekleme süresiyle Nimiq hayır işleri vakfına aktarılmıştır
EN Two percent of the total NIM supply has been irrevocably assigned to Nimiq’s charitable foundation, vesting over 10 years
turco | inglês |
---|---|
yıllık | years |
TR Çünkü maalesef bu bölgedeki çocukların hemen hemen hepsinin hayatına mevsimlik tarım bir biçimde etki ediyor
EN Our outreach officer Pervin Eviz from Batman describes what kind of responsibilities volunteers have in responding to the changing needs during the COVID-19 pandemic
TR Lütfen example@example.com doğru biçimde bir e-posta girin
EN Please enter an email with the correct format example@example.com
turco | inglês |
---|---|
lütfen | please |
e-posta | |
girin | enter |
TR Bilgisayar kasanızla eşsiz biçimde uyuşan ayrı örgü kablolar tarz bir görünüm sunar.
EN The individually sleeved cables provide a stylish look that seamlessly matches up with the interi...
Mostrando 50 de 50 traduções