EN Under Professor Walter Leitner of RWTH Aachen University, the consortium is developing ways to store surplus solar and wind energy in other energy carriers.
EN Under Professor Walter Leitner of RWTH Aachen University, the consortium is developing ways to store surplus solar and wind energy in other energy carriers.
TR RWTH Aachen’dan Profesör Walter Leitner tarafından yönetilen konsorsiyum, kullanılmayan güneş ve rüzgar enerjisinin diğer enerji taşıyıcıları aracılığıyla depolanmasına yönelik olasılıklar üzerine çalışıyor.
inglês | turco |
---|---|
professor | profesör |
wind | rüzgar |
energy | enerji |
other | diğer |
solar | güneş |
and | ve |
EN That means lower consumption, reduced energy use and producing the energy we need from renewable power sources – for example, wind and solar.
TR Bu da daha az tüketim, daha az enerji kullanımı ve ihtiyaç duyulan enerjinin rüzgar veya güneş gibi yenilenebilir kaynaklardan elde edilmesi demek.
inglês | turco |
---|---|
consumption | tüketim |
use | kullanımı |
need | ihtiyaç |
wind | rüzgar |
solar | güneş |
renewable | yenilenebilir |
sources | kaynaklardan |
means | demek |
energy | enerji |
and | ve |
EN Large area of hexagonal shape cooling mesh reduces wind resistance and wind noise, increase airflow through the area. Supports all 17-inch and below of the major laptops in market.
TR Altıgen şekilli soğutma ağının geniş alanı rüzgâr direncini ve rüzgâr sesini azaltır, alandaki hava akımını arttırır. Piyasadaki en büyük dizüstü bilgisayarların 17 inç ve altını destekler.
inglês | turco |
---|---|
cooling | soğutma |
reduces | azaltır |
wind | rüzgâr |
supports | destekler |
and | ve |
area | alan |
of | in |
large | büyük |
major | en |
EN Because only around 60 percent of the nominal wind power that is generated there can actually be used at present, hydrogen production would increase the efficiency of the offshore wind farms significantly.
TR Hesaplara göre rüzgârdan elde edilen elektriğin şu anda sadece yaklaşık yüzde 60’ı gerçekten kullanılabildiği için, hidrojen üretimi deniz üstü rüzgâr çiftliklerinin verimliliğini belirgin ölçüde yükseltecektir.
inglês | turco |
---|---|
percent | yüzde |
wind | rüzgâr |
actually | gerçekten |
hydrogen | hidrojen |
efficiency | verimliliğini |
production | üretimi |
at | de |
the | anda |
only | sadece |
EN As a result of energy efficiency projects and awareness-raising activities implemented throughout the Group, we reduce energy intensities and generate electricity from renewable energy sources.
TR Grup genelinde hayata geçirilen enerji verimliliği projeleri ve farkındalık çalışmaları sonucunda enerji yoğunluklarını azaltıyor ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiyoruz.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
efficiency | verimliliği |
projects | projeleri |
and | ve |
renewable | yenilenebilir |
a | genelinde |
awareness | farkındalık |
activities | çalışmaları |
energy | enerji |
group | grup |
sources | kaynakları |
electricity | elektrik |
EN Saves energy through its high energy efficiency up to 90% and is certified to 80 PLUS® Gold. The series has been optimized to work with all generations of Intel’s processors to achieve maximum energy saving.
TR Seri, %90’a kadar enerji verimliliğiyle tasarruf sağlar ve 80 PLUS Gold sertifikasına sahiptir. Güç kaynağı, maksimum enerji tasarrufu için Intel’in her nesilden işlemcisiyle uyum sağlayacak şekilde optimize edilmiştir.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
series | seri |
work | iş |
maximum | maksimum |
and | ve |
optimized | optimize edilmiş |
the | şekilde |
has | sahiptir |
EN Within the framework of the German-Chinese Energy Partnership, the two working groups “Energy” and “Energy Efficiency” are currently active
TR Alman-Çin Enerji Ortaklığı kapsamında günümüzde aktif olan çalışma grupları “Enerji” ve “Enerji Verimliliği” başlıklarını taşıyor
EN We are at the ICCI 2017 with our production technologies related to Wind Energy.
TR Firmamız Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası üyesi olmuştur.
inglês | turco |
---|---|
our | ve |
EN Üntel?s Proven Cable Range Ready to Support the Onshore Wind Energy Sector
TR Üntel Kalitesi Rüzgar Türbinleri için Hazır
inglês | turco |
---|---|
ready | hazır |
wind | rüzgar |
to | için |
EN Sustainable energy: wind turbine on sheep pastures in Germany
TR Sürdürülebilir enerji: Almanya’da bir otlak üzerine kurulmuş rüzgâr türbini.
inglês | turco |
---|---|
sustainable | sürdürülebilir |
energy | enerji |
wind | rüzgâr |
on | üzerine |
EN Mainz: hydrogen is produced with wind energy.
TR Mainz: Rüzgâr enerjisiyle hidrojen üretiliyor.
inglês | turco |
---|---|
hydrogen | hidrojen |
wind | rüzgâr |
EN A power grid that responds flexibly to variations in wind and solar energy and power consumption.
TR Rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki ve elektrik tüketimindeki dalgalanmalara uyum sağlayabilecek esnek bir elektrik ağı.
inglês | turco |
---|---|
wind | rüzgar |
solar | güneş |
and | ve |
a | bir |
energy | elektrik |
EN A click on the timeline’s last atomic symbol indicates the shutdown of the last nuclear power station, by which time the renewables, such as wind and solar energy, will have long since reached previous capacity levels.
TR Zaman çizelgesindeki son atom sembolü tıklandığında, son atom santrali kapanıyor, rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerjiler, kapasiteleri o zamana kadar çoktan üstlenmiş oluyor.
inglês | turco |
---|---|
last | son |
wind | rüzgar |
solar | güneş |
time | zaman |
and | ve |
EN Energy transition: installation of a wind turbine
TR Enerji Politikalarında Değişim: Yeni bir rüzgar enerjisi tesisinin kurulması.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
wind | rüzgar |
a | bir |
EN At the same time, 80% of electricity demand is to be met by renewable energies by 2030; according to the plans, above all, wind and solar energy will contribute to achieving this goal
TR 2030 yılında aynı zamanda elektrik ihtiyacının yüzde 80’inin yenilenebilir enerjiden sağlanması hedefleniyor ve planlara göre buna özellikle rüzgâr ve güneş enerjisi katkıda bulunacak
inglês | turco |
---|---|
at | nda |
time | zamanda |
renewable | yenilenebilir |
wind | rüzgâr |
solar | güneş |
and | ve |
all | özellikle |
the | aynı |
of | buna |
electricity | elektrik |
by | göre |
contribute | katkı |
EN 2019 saw some good climate news: Primarily because more electricity is being produced by wind farms and solar energy, carbon dioxide emissions in Germany have dropped sharply.
TR 2019’da olumlu haberler de geldi: Özellikle rüzgar türbinlerinden ve güneş enerjisi panellerinden elde edilen elektriğin artması sayesinde Almanya’da karbondioksit salımında kayda değer bir gerileme gerçekleşti.
inglês | turco |
---|---|
news | haberler |
wind | rüzgar |
solar | güneş |
being | ne |
and | da |
EN Thanks to ABB’s SynRM motors and drives, the facility is saving energy and money in their energy-intensive operations.
TR Fikir birliğine ve birleşik yöntemlere sahip olmak, üreticilerin, düzenleyicilerin ve müşterilerin elektrik motorlarının enerji verimliliğini test etmelerini, değerlendirmelerini ve sınıflandırmalarını sağlar.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
and | ve |
EN Renewable energy, environmental technology: current information and background on energy and technology
TR Enerji ve teknolojiyle ilgili güncel bilgiler ve araştırma yazıları: yenilenebilir enerji kaynakları, çevre teknolojisi.
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
current | güncel |
information | bilgiler |
and | ve |
on | ilgili |
environmental | çevre |
technology | teknolojisi |
EN 7.2. By 2030, increase substantially the share of renewable energy in the global energy mix
TR 7.2. 2030’a kadar yenilenebilir enerjinin küresel enerji kaynakları içindeki payının önemli ölçüde artırılması
inglês | turco |
---|---|
share | payı |
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
global | küresel |
EN 7.2.1. Renewable energy share in the total final energy consumption
TR 7.2.1. Toplam nihai enerji tüketimindeki yenilenebilir enerji payı
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
final | nihai |
share | payı |
EN 7.3.1. Energy intensity measured in terms of primary energy and GDP
TR 7.3.1. Ekonominin Enerji Yoğunluğu
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
EN The holding company reduced its energy density by 42 percent by implementing more than 50 energy efficiency projects within Kibar Group in the last two years.
TR Son iki yılda Kibar Grubu bünyesinde 50’den fazla enerji verimliliği projesi gerçekleştiren holding, bu çalışmalar sonucunda enerji yoğunluğunu yüzde 42 azalttı.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
percent | yüzde |
efficiency | verimliliği |
kibar | kibar |
holding | holding |
group | grubu |
its | bu |
last | son |
more | fazla |
EN Hi Everyone, We’ve recently launched our Phemex Energy Crates event. It has been running for 3 days so far and will continue to run until Jan. 13, 2022. Every day, you get to open 3 energy crates……
TR Phemex, uzun zamandır beklenen VPAD’i listelediğini duyurmaktan mutluluk duyar. VPAD ($VPAD), dünyanın dört bir yanındaki insanların yeni ve heyecan verici projelere yatırım yapması……
EN Bluetooth Beacons use low-energy technology, and their operating modes are compatible with Bluetooth® low-energy specifications to enhance location precision in dense industrial environments
TR Bluetooth Parıldakları düşük enerji teknolojisi kullanır ve işletim modları, yoğun endüstriyel ortamlarda konum hassasiyetini artıran Bluetooth® düşük enerji özellikleriyle uyumludur
inglês | turco |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
technology | teknolojisi |
location | konum |
industrial | endüstriyel |
environments | ortamlarda |
low | düşük |
energy | enerji |
with | kullanır |
use | kullan |
and | ve |
EN Bluetooth Beacons use low-energy technology, and their operating modes are compatible with Bluetooth® low-energy specifications to enhance location precision in dense industrial environments
TR Bluetooth Parıldakları düşük enerji teknolojisi kullanır ve işletim modları, yoğun endüstriyel ortamlarda konum hassasiyetini artıran Bluetooth® düşük enerji özellikleriyle uyumludur
inglês | turco |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
technology | teknolojisi |
location | konum |
industrial | endüstriyel |
environments | ortamlarda |
low | düşük |
energy | enerji |
with | kullanır |
use | kullan |
and | ve |
EN Energy of Technology The energy age begins with our new investments
TR Teknolojinin Enerjisi Yeni yatırımlarımızla birlikte enerji çağı başlıyor
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
technology | teknolojinin |
new | yeni |
age | çağı |
with | birlikte |
EN For detailed information on energy storage systems and traction systems, please contact us at sales.energy@altinay.com
TR Enerji depolama sistemleri ve çekiş sistemleri ile ilgili detaylı bilgi için sales.energy@altinay.com adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
storage | depolama |
systems | sistemleri |
contact | iletişime |
and | ve |
on | ilgili |
at | adresinden |
detailed | detaylı |
information | bilgi |
for | için |
EN To convert the chemical energy in the fuel into electrical energy, conventional power generation systems require a number of intermediate processes, each of which reduces the efficiency of the system
TR Buna ek olarak, hem anot hem katot katmanlarında kullanılan katalizörler sentezlenmekte, elektrolizör katmanlarının (plaka, levha, dizin) tasarımı da birim içinde yerli olarak yapılmaktadır
inglês | turco |
---|---|
in | da |
EN Renewable energy, environmental technology: current information and background on energy and technology
TR Enerji ve teknolojiyle ilgili güncel bilgiler ve araştırma yazıları: yenilenebilir enerji kaynakları, çevre teknolojisi.
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
current | güncel |
information | bilgiler |
and | ve |
on | ilgili |
environmental | çevre |
technology | teknolojisi |
EN renewable energy share of gross final energy consumption by 2020.
TR yenilenebilir enerjilerin payı.
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
share | payı |
EN This is why Germany has entered into a number of bilateral energy partnerships in recent years with countries that are important in terms of energy production, transit or consumption
TR Almanya bu nedenlerle geçtiğimiz yıllarda önemli üretici, tüketici ve geçit ülke konumundaki ülkelerle bir dizi ikili enerji ortaklığı projesini hayata geçirdi
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
important | önemli |
germany | almanya |
countries | ülke |
this | bu |
that | hayata |
number | dizi |
years | bir |
EN The primary goal is to support the partner countries with regard to expanding renewable energies, improving energy efficiency and promoting the use of modern energy technologies
TR Bu projelerin hedefi partnerleri yenilenebilir enerjilerin yapılandırılması ve gelişimi, enerji verimliliğinin arttırılması ve modern enerji teknolojilerinin yaygınlaştırılması konusunda desteklemek
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
modern | modern |
and | ve |
to support | desteklemek |
to | konusunda |
EN The plan is ambitious: Germany wants to renew completely its energy system by 2025 for the energy transition
TR İddialı bir hedef: Almanya, enerjide dönüşüm için 2025 yılına kadar enerji sistemini baştan aşağı yenilemeyi planlıyor
inglês | turco |
---|---|
germany | almanya |
energy | enerji |
system | sistemini |
its | in |
EN local energy requirements and the energy infrastructure,
TR yerel enerji ihtiyacı ve enerji altyapısı,
inglês | turco |
---|---|
local | yerel |
energy | enerji |
and | ve |
infrastructure | altyapı |
EN “Power-to-X” refers to technologies with which renewable energy can be converted into other energy sources such as hydrogen
TR “Power-to-X”, yenilenebilir enerjinin hidrojen gibi başka enerji taşıyıcılarına dönüştürülebildiği teknolojileri ifade ediyor
EN The energy industry isn’t going away, but the source of energy is shifting from a fuel economy to an electric one
TR Enerji endüstrisi bir yere gitmiyor, ama enerji kaynağı yakıt ekonomisinden elektrik enerjisine doğru kayıyor
inglês | turco |
---|---|
industry | endüstrisi |
fuel | yakıt |
source | kaynağı |
energy | enerji |
but | ama |
electric | elektrik |
a | bir |
to | doğru |
EN The Wind In Alaçatı Blows For Koruncuklar!
TR Alaçatı'nın Rüzgarı Koruncuklar İçin Esti!
inglês | turco |
---|---|
wind | rüzgar |
EN Evanescence is a Grammy-winning band founded in Little Rock, Arkansas, United States in 1995 by singer/pianist Amy Lee and guitarist Ben Moody (who left in 2003). After recording private albums, the band signed to Wind-up Records and re… read more
TR Evanescence, Amerikalı rock grubudur. 1995 yılında piyanist/vokalist Amy Lee ve gitarist Ben Moody tarafından Little Rock, Arkansas'ta kurulmuştur. İki özel EP ve Origin adlı demo CD'nin kaydedilmesinin ardından, grup ilk uz… Devamını oku
EN Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Takım Tezgahları, Ağır Sanayi için döküm üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Travel Airline Scale Horizon Wind Land Landmark Raptor World Plane Tour Tourism Tourist Fly Flying Travel agent Travel team Travel club Travel agency Web Gradient Blue planet Planet
TR Seyahat Havayolu Ölçek Ufuk Rüzgâr Kara Dönüm noktası Yırtıcı hayvan Dünya Uçak Tur Turizm Turist Uçmak Uçan Seyahat acentesi Seyahat takımı Seyahat kulübü Seyahat acentası Ağ Gradyan Mavi gezegen Gezegen
inglês | turco |
---|---|
travel | seyahat |
airline | havayolu |
wind | rüzgâr |
world | dünya |
tourism | turizm |
tourist | turist |
agency | acentesi |
gradient | gradyan |
blue | mavi |
planet | gezegen |
flying | uçan |
team | takımı |
EN Germany is relying on disruptive innovation. We present four practical ideas. Part 1: high-altitude wind turbines
TR Türkiye Otomobil Girişim Gurubu TOGG, 2022 yılında ilk otomobilini piyasaya sürmeye hazırlanıyor ve uzun vadede Almanya’ya da ihraç etmeyi planlıyor.
EN PC Tedarik company owner Islam CALIK: Until today, ISAF Exhibition has been a driving force or a strong wind activating the existing force and potential during periods when the industry is stable or in recession
TR PC Tedarik şirket sahibi İslam ÇALIK; ISAF Fuarı bugüne kadar, Sektörün stabil olduğu ya da durgunluk yaşadığı dönemlerde mevcut gücün ve potansiyelin yeniden hareketlenmesini sağlayan itici güç veya kuvvetli bir rüzgar olmuştur
inglês | turco |
---|---|
wind | rüzgar |
industry | sektör |
pc | pc |
company | şirket |
and | ve |
in | da |
owner | sahibi |
is | olduğu |
or | veya |
EN Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Takım Tezgahları, Ağır Sanayi için döküm üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Imprint - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR Firma Bilgileri - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm üretimi | İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Careers - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR Kariyer - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm üretimi | İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları
inglês | turco |
---|---|
careers | kariyer |
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Production - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR Üretim - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
production | üretimi |
machine | takım |
EN Machining - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR İşleme - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Pattern - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR Model - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm ve takım tezgahları üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Foundry - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR Döküm - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm ve takım tezgahları üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
EN Machine Tools - Igrek Foundry & Machine Tools | Ductile Iron, Gray Iron, Casting Industry, Wind Power, Foundry Turkey, Steel Foundry, Casting for heavy industry
TR Takım Tezgâhları - İğrek Makina Döküm & Takım Tezgahları | Sfero Döküm, Pik Döküm, Rüzgar Enerjisi, Isıl İşlem, Ağır Sanayi için döküm üretimi
inglês | turco |
---|---|
casting | döküm |
industry | sanayi |
wind | rüzgar |
for | için |
machine | takım |
Mostrando 50 de 50 traduções