EN Voluntary apps could soon play an important role in stopping the spread of the coronavirus. These three platforms could help to achieve that.
EN Voluntary apps could soon play an important role in stopping the spread of the coronavirus. These three platforms could help to achieve that.
TR Gönüllü kullanılan aplikasyonlar yakında koronavirüsün engellenmesinde önemli bir rol oynayabilirler . Bu üçü bu konuda yararlı olabilir..
inglês | turco |
---|---|
soon | yakında |
role | rol |
coronavirus | koronavirüs |
these | bu |
voluntary | gönüllü |
important | önemli |
EN At the opening of the centre, WHO Director-General Ghebreyesus expressed this hope by saying: “Viruses spread quickly, but data spread even more quickly.”
TR DSÖ Başkanı Ghebreyesus açılışta yaptığı konuşmada bu umudu şöyle dile getirdi: “Virüsler hızlı yayılsa da veriler daha hızlı yayılıyor.”
EN Day by day the health situation continues to worsen due to the horrific spread of COVID-19. So need to spread awareness of personal hygiene during this times has become extremely important to
TR ”Eşitlik Kuşağı Tecavüze Karşı Duruyor” başlığı altında WATAN Örgütü, Avrupa Komisyonu İnsani Yardım tarafından finanse edilen ortağı GOAL ınternational ile iş birliği ve destek içinde.
inglês | turco |
---|---|
by | tarafından |
to | ile |
EN At the opening of the centre, WHO Director-General Ghebreyesus expressed this hope by saying: “Viruses spread quickly, but data spread even more quickly.”
TR DSÖ Başkanı Ghebreyesus açılışta yaptığı konuşmada bu umudu şöyle dile getirdi: “Virüsler hızlı yayılsa da veriler daha hızlı yayılıyor.”
EN <strong>Technical problems:</strong> If anything’s stopping your pages from appearing and ranking in search engines.
TR <strong>Teknik problemler:</strong> Sayfalarınızın arama motorlarında görünüp sıralanmasının önüne geçen bir şey olup olmadığı.
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
strong | strong |
your | şey |
if | olup |
search | arama |
pages | sayfalar |
engines | motorları |
EN BMW Z4 production stopping for two weeks due to lack of parts
TR Ford, F-150 ve Bronco üretimini bir kez daha durdurdu
inglês | turco |
---|---|
due | bir |
EN What role does Germany play when it comes to stopping climate change?
TR Söz konusu iklim değişikliğini durdurmak olduğunda Almanya nasıl bir rol oynuyor?
inglês | turco |
---|---|
role | rol |
change | değişikliğini |
when | olduğunda |
germany | almanya |
climate | iklim |
to | nasıl |
does | de |
EN The UNFCCC is the largest UN secretariat in Bonn. Its job is nothing less than stopping climate change.
TR UNFCCC, Bonn’daki en büyük sekreterlik. İklim değişikliğini durdurmak gibi zorlu bir görevi var.
inglês | turco |
---|---|
job | iş |
change | değişikliğini |
the | gibi |
than | de |
in | bir |
EN push you need to climb in the positions without stopping
TR içeriğinizin durmaksızın pozisyonlarda yukarı doğrultuda çıkış yapmasını sağlamak için gereken değerli bilgileri alırsınız
inglês | turco |
---|---|
need | gereken |
you | de |
to | sağlamak |
in | için |
the | yukarı |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN "I love stopping by at american book store when I go to Spui, one of my favorite straats in Amsterdam. Cozy place, you can spent hours reading and buying staff"
TR "Ortalama bir roman 15 Euro idi. Bir Murakami kitabı almak istedim. Bugünkü kurla en az 120 tl olduğunu düşününce hızla çıktım. Cazip yönü, sevdiğiniz yazarların Türkçe'ye çevrilmeyen kitapları."
inglês | turco |
---|---|
book | kitabı |
store | almak |
and | sevdiğiniz |
EN With InVideo's image to video converter tool, you can easily convert photos into scroll-stopping videos with music. You can use InVideo to turn your still photographs into a fun video.
TR InVideo'nun görsel video dönüştürücüsü ile fotoğrafları kaydırmayı durduran müzikli videolara kolayca dönüştürebilirsiniz. Sabit fotoğraflarınızı eğlenceli bir videoya dönüştürmek için InVideo'yu kullanabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
fun | eğlenceli |
image | görsel |
easily | kolayca |
photos | fotoğrafları |
video | video |
you can use | kullanabilirsiniz |
a | bir |
your | dönüştürmek |
to | için |
with | ile |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN From design to price points, find out what’s stopping people from becoming your customers.
TR Tasarımdan fiyat noktalarına kadar insanların müşteriniz olmasını engelleyen unsurları keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
points | noktaları |
from design | tasarımdan |
price | fiyat |
people | insanlar |
to | kadar |
find | keşfedin |
EN We know that stopping smoking can be hard, but you don’t have to do this on your own
TR Sigarayı bırakmanın zor olabileceğini biliyoruz ancak bunu kendi başınıza yapmak zorunda değilsiniz
inglês | turco |
---|---|
hard | zor |
have to | zorunda |
we know | biliyoruz |
but | ancak |
to | yapmak |
EN Stopping smoking is the single best thing you can do for your health and the benefits start sooner than you might think
TR Sigarayı bırakmak sağlığınız için yapabileceğiniz en iyi şeydir ve faydaları düşündüğünüzden daha erken başlar
inglês | turco |
---|---|
health | sağlığı |
you can | yapabileceğiniz |
benefits | faydaları |
for | için |
and | ve |
best | en |
EN Issuing internal briefings to raise staff awareness of the subject and giving them tools and resources to further spread awareness among editors, board members and reviewers
TR Konu hakkında çalışanların bilincini artırmak ve onlara editörler, kurul üyeleri ve hakemler arasında da farkındalığı daha fazla yayacak araçlar ve kaynaklar sunmak üzere dahili brifingler vermek
inglês | turco |
---|---|
internal | dahili |
raise | artırmak |
editors | editörler |
members | üyeleri |
and | ve |
resources | kaynaklar |
tools | araçlar |
to | hakkında |
them | onlara |
further | da |
EN You can spread your business information across maps, applications, search engines and aggregators. The tool is available for local listing management in the United States, the United Kingdom, France, Germany, and Australia.
TR İşletme bilgilerinizi haritalar, uygulamalar, arama motorları ve toplayıcılar arasında yayabilirsiniz. Araç, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık, Fransa, Almanya ve Avustralya'da yerel listeleme yönetimi için mevcuttur.
inglês | turco |
---|---|
maps | haritalar |
applications | uygulamalar |
local | yerel |
listing | listeleme |
kingdom | krallık |
management | yönetimi |
search | arama |
france | fransa |
germany | almanya |
the | araç |
engines | motorları |
available | mevcuttur |
states | devletleri |
and | ve |
united | birleşik |
for | için |
EN Jotform also provides a separate URL for each form. You can email this link to clients or share it through social media as you spread the word about your photography.
TR Jotform'da her form için bağımsız bir URL adresi sağlanır. Dilerseniz bu bağlantıyı müşterilerinize e-postayla gönderebilir ya da sosyal medyada paylaşarak adınızı duyurabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
form | form |
url | url |
this | bu |
also | da |
social | sosyal |
share | paylaş |
a | bir |
link | bağlantıyı |
your | adınızı |
EN Phemex welcomes you to our “Race for Glory” Twitter Giveaway! The goal is to have you share customized Phemex tweets to spread the word about our new products and offerings! The total prize pool i……
TR Phemex sizi "Phemex ile Milyon" Twitter Çekilişine davet ediyor! Phemex'teki 1.000.000 kaydı kutlamak için topluluğumuzun en çok sevdiği şekilde - DOGECOIN'i vererek yapmak istiyo……
EN US Letter Size Magazine Spread Outside
TR Amerikan Mektup Boyutunda Dergi Sayfası
inglês | turco |
---|---|
letter | mektup |
magazine | dergi |
EN US Letter Size Magazine Spread Inside
TR Amerikan Mektup Boyutunda Dergi Sayfası
inglês | turco |
---|---|
letter | mektup |
magazine | dergi |
EN spread more awareness with a perfect video pitch
TR mükemmel bir video sunum ile daha fazla farkındalık
inglês | turco |
---|---|
awareness | farkındalık |
perfect | mükemmel |
video | video |
a | bir |
with | ile |
EN Rather, the transactions are verified by nodes (the network of computers/users spread globally) and recorded in an open ledger.
TR Bunun yerine işlemler node'lar (dünya geneline yayılmış bilgisayar/kullanıcı ağı) tarafından doğrulanır ve blockchain adındaki açık deftere kaydedilir.
inglês | turco |
---|---|
transactions | işlemler |
computers | bilgisayar |
open | açık |
users | kullanıcı |
network | ağı |
and | ve |
by | tarafından |
EN We are supporting the Singapore Government to help limit the community spread of the Covid-19, in rendering our assistance to returning Singaporeans and travellers entering Singapore on mandatory Stay Home Notices.
TR Covid-19’un topluluk içinde yayılmasını sınırlandırmaya yardımcı olmak üzere, dönüş yapan Singapurlulara ve Singapur’a giren seyahatçilere zorunlu Evde Kal Bildirimlerini sunarak, Singapur Hükümeti’ni destekliyoruz.
inglês | turco |
---|---|
singapore | singapur |
community | topluluk |
of | ın |
mandatory | zorunlu |
help | yardımcı |
and | ve |
home | üzere |
on | evde |
in | içinde |
EN New goal: 80 percent vaccination quota by the end of January +++ Here you find the most important news about the spread of the disease in Germany.
TR Korona virüsünün omikron varyantının yayılması nedeniyle, Noel’den sonra Almanya’da kurallar bariz derecede sıkılaştırılacak.
inglês | turco |
---|---|
the | sonra |
EN Due to the spread of the Omicron variant of the Coronavirus, significantly stricter rules will apply in Germany after Christmas.
TR Svetlana Tihanovskaya, Belarus’taki muhalefetin yüzü. Tihanovskaya ile birlikte diğer iki yurttaş hakları aktivistine saygın Karl Ödülü verilecek.
inglês | turco |
---|---|
to | birlikte |
EN For a number of decades now, three phenomena have been accelerating the spread of such diseases: globalisation, climate change and migration all have an impact on global health
TR Son yirmi otuz yılda, üç fenomen bu tür hastalıkların yayılmasını hızlandırdı: Küreselleşmenin, iklim değişikliğinin ve göçün küresel sağlık üzerinde etkisi söz konusu
inglês | turco |
---|---|
diseases | hastalıklar |
impact | etkisi |
global | küresel |
health | sağlık |
and | ve |
climate | iklim |
now | bu |
EN It is true because ransomware is often spread with spyware or stealers.
TR Bu doğrudur çünkü ransomware genellikle casus yazılım veya hırsızlarla yayılır.
inglês | turco |
---|---|
often | genellikle |
or | veya |
because | çünkü |
EN The spread of the pandemic- WATAN’s response
TR WATAN, TOFEL, ICDL ve TOMER HİBELERİNE KABUL EDİLEN ÖĞRENCİLERİ TEBRİK EDER
Mostrando 50 de 50 traduções