EN Access software platforms that unite processes and coordinate intelligence
"coordinate with software" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Access software platforms that unite processes and coordinate intelligence
TR Süreçleri birleştiren ve zekayı koordine eden yazılım platformlarına erişin
inglês | turco |
---|---|
access | erişin |
software | yazılım |
platforms | platformlar |
processes | süreçleri |
and | ve |
EN Access software platforms that unite processes and coordinate intelligence
TR Süreçleri birleştiren ve zekayı koordine eden yazılım platformlarına erişin
inglês | turco |
---|---|
access | erişin |
software | yazılım |
platforms | platformlar |
processes | süreçleri |
and | ve |
EN To tackle the Ulriken Tunnel project’s complex design and construction challenges, Norconsult’s use of Building Information Modeling (BIM) helped the company coordinate across disciplines more efficiently
TR Ulriken Tüneli projesinin karmaşık tasarım ve inşaat zorluklarıyla başa çıkmak için, Norconsult’un Bina Bilgi Modellemesi (BIM) kullanımı, şirketin disiplinleri daha verimli bir şekilde koordine etmesine yardımcı oldu
inglês | turco |
---|---|
tunnel | tüneli |
complex | karmaşık |
information | bilgi |
bim | bim |
efficiently | verimli |
company | şirketin |
construction | inşaat |
design | tasarım |
to | etmesine |
and | ve |
the | şekilde |
more | daha |
use | kullanımı |
of | in |
across | için |
building | bina |
challenges | zorluklar |
EN Empower your team to plan projects, coordinate work, and hit their goals. Give them full visibility into what's next so all your team members stay on the same page.
TR Ekibinizin projelerinizle ilgili tüm adımları görmesine olanak sağlayın. Hedeflerine ulaşmaları için işlerini planlayarak, koordineli çalışmaları konusunda onlara yardımcı olun. Böylece kurum kültürünüzü güçlendirin.
inglês | turco |
---|---|
goals | hedeflerine |
your team | ekibinizin |
on | ilgili |
their | in |
give | için |
all | tüm |
work | iş |
EN Accelerators — robust, DDoS-resilient distributed systems — coordinate the network of consensus nodes
TR Hızlandırıcılar -güçlü, DDoS'a dirençli merkeziyetsiz sistemler- mutabakat nodelarının ağını koordine eder
inglês | turco |
---|---|
consensus | mutabakat |
EN You can use AWS Step Functions to coordinate a series of AWS Lambda functions in a specific order
TR AWS Step Functions’ı kullanarak AWS Lambda işlevi dizinizi belirli bir sırada koordine edebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
step | step |
you can | edebilirsiniz |
EN You can use Amazon Step Functions to coordinate multiple invoking Lambda functions
TR Birden fazla Lambda işlevinin çağrılmasını koordine etmek için Amazon Step Functions hizmetini kullanabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
you | in |
amazon | amazon |
lambda | lambda |
step | step |
multiple | birden fazla |
you can use | kullanabilirsiniz |
EN For example, the PrismSync app allows you to coordinate the lighting and effects on all of your Prism-enabled devices.
TR Örneğin, PrismSync uygulaması, tüm Prism özellikli cihazlarınızdaki aydınlatmayı ve efektleri koordine etmenizi sağlar.
inglês | turco |
---|---|
allows | sağlar |
effects | efektleri |
devices | cihazlar |
app | uygulaması |
of | in |
all | tüm |
and | ve |
EN PrismSync gives you the power to coordinate multi-color lighting effects between all your SteelSeries Prism-enabled gear. Easily set unified lighting for your illuminated headset, mouse, RGB keyboard and QcK Prism.
TR PrismSync, tüm SteelSeries Prism uyumlu cihazlarınız arasında çok renkli aydınlatma efektlerini düzenlemenize olanak tanıyor. Işıklandırılmış kulaklık, mouse, RGB klavye ve QcK Prism için birleşik aydınlatmayı kolayca ayarlayın.
inglês | turco |
---|---|
lighting | aydınlatma |
easily | kolayca |
unified | birleşik |
headset | kulaklık |
rgb | rgb |
keyboard | klavye |
qck | qck |
steelseries | steelseries |
color | renkli |
mouse | mouse |
set | ayarlayın |
all | tüm |
and | ve |
the | arasında |
EN To keep operations running effectively, your staff need to coordinate work in real time and securely access business systems, voicemail and email no matter where they are on the property
TR Operasyonların etkili bir şekilde devam etmesini sağlamak için, personeliniz işleri gerçek zamanlı olarak koordine etmeli ve tesisin neresinde olurlarsa olsunlar işletme sistemleri, sesli mesaj ve e-postaya güvenli bir şekilde erişmelidir
inglês | turco |
---|---|
real | gerçek |
systems | sistemleri |
time | zamanlı |
keep | devam |
securely | güvenli bir şekilde |
business | iş |
operations | operasyonlar |
and | ve |
the | şekilde |
to | sağlamak |
EN Implement new systems, coordinate requirements with stakeholders, and integrate properly with your current apps
TR Yeni sistemler uygulayın, paydaşlarla gereksinimleri koordine edin ve mevcut uygulamalarınızla doğru şekilde tümleştirin
inglês | turco |
---|---|
systems | sistemler |
requirements | gereksinimleri |
new | yeni |
and | ve |
apps | uygulamaları |
EN A pool of Technical Account Managers to provide proactive guidance, and coordinate access to programs and AWS experts
TR Proaktif rehberlik sunmak ve ayrıca programlara ve AWS uzmanlarına erişimi koordine etmek için Teknik Hesap Yöneticilerinden oluşan bir havuz
inglês | turco |
---|---|
pool | havuz |
account | hesap |
proactive | proaktif |
guidance | rehberlik |
access | erişimi |
aws | aws |
technical | teknik |
and | ve |
of | in |
a | bir |
to | ayrıca |
EN Designated Technical Account Manager (TAM) to proactively monitor your environment and assist with optimization and coordinate access to programs and AWS experts
TR Atanan Teknik Hesap Yöneticisi (TAM), ortamınızı proaktif olarak izler, optimizasyon konusunda destek sağlar ve ayrıca programlara ve AWS uzmanlarına erişimi koordine eder
inglês | turco |
---|---|
account | hesap |
manager | yöneticisi |
assist | destek |
optimization | optimizasyon |
access | erişimi |
aws | aws |
technical | teknik |
and | ve |
environment | ortamı |
to | ayrıca |
EN You can use AWS Step Functions to coordinate a series of AWS Lambda functions in a specific order
TR AWS Step Functions’ı kullanarak AWS Lambda işlevi dizinizi belirli bir sırada koordine edebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
step | step |
you can | edebilirsiniz |
EN You can use Amazon Step Functions to coordinate multiple invoking Lambda functions
TR Birden fazla Lambda işlevinin çağrılmasını koordine etmek için Amazon Step Functions hizmetini kullanabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
you | in |
amazon | amazon |
lambda | lambda |
step | step |
multiple | birden fazla |
you can use | kullanabilirsiniz |
EN Implement new systems, coordinate requirements with stakeholders, and integrate properly with your current apps
TR Yeni sistemler uygulayın, paydaşlarla gereksinimleri koordine edin ve mevcut uygulamalarınızla doğru şekilde tümleştirin
inglês | turco |
---|---|
systems | sistemler |
requirements | gereksinimleri |
new | yeni |
and | ve |
apps | uygulamaları |
EN If the report is deemed to be genuine and acceptable, the customer account manager or, if applicable, the reseller will coordinate with the Registered Name Holder (RNH) to initiate the relevant issue resolution process
TR Raporun gerçek ve kabul edilebilir olduğuna karar verilirse, müşteri hesap yöneticisi veya varsa bayi, ilgili sorun çözüm sürecini başlatmak için Kayıtlı Ad Sahibi (RNH - Registered Name Holder) ile koordineli olarak hareket edecektir
inglês | turco |
---|---|
genuine | gerçek |
acceptable | kabul edilebilir |
account | hesap |
manager | yöneticisi |
reseller | bayi |
issue | sorun |
process | sürecini |
resolution | çözüm |
registered | kayıtlı |
and | ve |
name | name |
will | edecektir |
customer | müşteri |
relevant | ilgili |
or | veya |
to | için |
the | kabul |
with | ile |
EN Even in the coronavirus crisis, the fact that the federal government and the governments of the federal states have to coordinate with one another often presents a challenge
TR Bu durum, korona krizi süresince federal hükümetle eyalet hükümetlerinin ortak bir yaklaşım sergileme çabalarında aşılması gereken birtakım güçlükleri doğurdu
inglês | turco |
---|---|
coronavirus | korona |
crisis | krizi |
federal | federal |
have | bu |
even | bir |
EN At the EU summit in June 2018, leaders agreed to better coordinate their asylum policies and establish “controlled centres” for refugees
TR Haziran 2018’deki AB Zirvesi’nde devlet başkanları ve başbakanlar, iltica politikalarında daha iyi eş güdüm sağlama ve mülteciler için “denetimli merkezler” kurma konularında karar birliğine vardılar
EN Following the euro crisis in 2010, efforts were increased to more closely coordinate and harmonise economic and financial policy within the EU
TR 2010 yılında yaşanan “avro krizi”nin ardından AB bünyesinde ülkelerin ekonomi ve finans politikalarının koordinasyonu ve ortaklaştırılmasına yönelik çabalar arttı
inglês | turco |
---|---|
following | ardından |
crisis | krizi |
in | yılında |
economic | ekonomi |
financial | finans |
eu | ab |
and | ve |
within | nin |
EN Implement new systems, coordinate requirements with stakeholders, and integrate properly with your current apps
TR Yeni sistemler uygulayın, paydaşlarla gereksinimleri koordine edin ve mevcut uygulamalarınızla doğru şekilde tümleştirin
inglês | turco |
---|---|
systems | sistemler |
requirements | gereksinimleri |
new | yeni |
and | ve |
apps | uygulamaları |
EN Companies can coordinate re-entry policies and workflows by group
TR Şirketler, yeniden giriş ilkelerini ve iş akışlarını gruba göre koordine edebilirler
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
workflows | iş akışları |
by | göre |
re | yeniden |
entry | giriş |
EN Don't operate multiple accounts or coordinate with other people with the purpose of manipulating the Pinterest platform.
TR Pinterest platformunu manipüle etmek amacıyla birden fazla hesap kullanmayın veya diğer kişilerle koordine etmeyin.
inglês | turco |
---|---|
purpose | amacı |
of | ın |
platform | platformunu |
other | diğer |
multiple | birden fazla |
or | veya |
EN The software which accompanies this license agreement (the "Software") is the property of SoftMaker Software GmbH ("SoftMaker") or its licensors and is protected by copyright law
TR Bu lisansa eşlik eden yazılımın (“Yazılım”) mülkiyeti SoftMaker Software GmbH’ye (“SoftMaker”) ya da lisans verenlerine aittir ve telif hakları yasası ile korunmaktadır
inglês | turco |
---|---|
license | lisans |
of | ın |
copyright | telif |
software | yazılım |
and | ve |
its | bu |
EN From enterprise integration software and SDKs, to label design software and utilities that simplify configuration tasks, Zebra has the precise software to enhance your printer uptime and performance.
TR Zebra, ister küçük bir işyeri, ister büyük bir kurum olun, ihtiyaçlarınızı karşılayacak ve kart yazıcılarınızı yönetecek doğru yazılıma sahiptir.
inglês | turco |
---|---|
zebra | zebra |
has | sahiptir |
printer | yazıcı |
enterprise | iş |
and | ve |
to | doğru |
EN The software, information, content, products, and services (the "Software") that are made available to download from the Website is the copyrighted work of Busbud. Your use of such Software is governed by these Terms.
TR Web Sitesi üzerinden yüklenmesine izin verilen tüm yazılım, bilgi, içerik, ürün ve hizmetlerin ("Yazılım") telif hakkı Busbud'a aittir. Yazılımları kullanımınız işbu Koşullara tabi olacaktır.
inglês | turco |
---|---|
work | iş |
information | bilgi |
content | içerik |
software | yazılımları |
these | bu |
products | ürün |
and services | hizmetlerin |
and | ve |
use | kullanım |
to | tüm |
EN The AWS Marketplace is a digital catalog with thousands of software listings from independent software vendors that make it easy to find, test, buy, and deploy software that runs on AWS
TR AWS Marketplace, bağımsız yazılım satıcıları tarafından sunulan binlerce yazılımın listelendiği ve AWS üzerinde çalışan yazılımları bulmayı, test etmeyi, satın almayı ve dağıtmayı kolaylaştıran dijital bir katalogdur
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
independent | bağımsız |
test | test |
and | ve |
make | da |
software | yazılımları |
buy | satın |
digital | dijital |
EN From enterprise integration software and SDKs, to label design software and utilities that simplify configuration tasks, Zebra has the precise software to enhance your printer uptime and performance.
TR Zebra, ister küçük bir işyeri, ister büyük bir kurum olun, ihtiyaçlarınızı karşılayacak ve kart yazıcılarınızı yönetecek doğru yazılıma sahiptir.
inglês | turco |
---|---|
zebra | zebra |
has | sahiptir |
printer | yazıcı |
enterprise | iş |
and | ve |
to | doğru |
EN The software which accompanies this license agreement (the "Software") is the property of SoftMaker Software GmbH ("SoftMaker") or its licensors and is protected by copyright law
TR Bu lisansa eşlik eden yazılımın (“Yazılım”) mülkiyeti SoftMaker Software GmbH’ye (“SoftMaker”) ya da lisans verenlerine aittir ve telif hakları yasası ile korunmaktadır
inglês | turco |
---|---|
license | lisans |
of | ın |
copyright | telif |
software | yazılım |
and | ve |
its | bu |
EN Because use of the Services and Software involves hardware, software, and Internet access, your ability to access and use the Services and Software may be affected by the performance of the foregoing
TR Hizmetlerin ve Yazılımın kullanımı donanım, yazılım ve Internet erişimi içerdiğinden, Hizmetlere ve Yazılıma erişme ve bunları kullanma kapasiteniz yukarıdakilerin performansından etkilenebilir
inglês | turco |
---|---|
internet | internet |
hardware | donanım |
the | bunları |
software | yazılım |
use | kullanımı |
to | kullanma |
access | erişimi |
and | ve |
performance | performans |
EN “When it comes to pure value, Semrush wins. That’s mostly because you get a fully-featured SEO software suite AND Google Ads software for the same monthly price.”
TR ''Konu saf değer olduğu zaman, Semrush kazanır. Bunun temel nedeni, tam-özellikli SEO yazılım paketi ve Google Ads yazılımını aylık aynı fiyata elde ediyorsunuz.''
inglês | turco |
---|---|
pure | saf |
semrush | semrush |
seo | seo |
suite | paketi |
ads | ads |
monthly | aylık |
value | değer |
price | fiyata |
and | ve |
when | zaman |
get | elde |
software | yazılımını |
to | konu |
the | aynı |
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
inglês | turco |
---|---|
fairmont | fairmont |
warrant | garanti |
software | yazılım |
algorithms | algoritmaları |
liability | yükümlülük |
errors | hatalar |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
the | kabul |
not | etmez |
EN What's the use of a great technology platform if it doesn't work with other software? Sonix deeply integrates with industry-leading software to make your workflow faster, easier, and more magical.
TR Diğer yazılımlar ile çalışmıyorsa harika bir teknoloji platformunun kullanımı nedir? Sonix, iş akışınızı daha hızlı, daha kolay ve daha büyülü hale getirmek için endüstri lideri yazılımlarla derinden bütünleşir.
inglês | turco |
---|---|
great | harika |
sonix | sonix |
deeply | derinden |
workflow | iş akışı |
faster | hızlı |
industry | endüstri |
leading | lideri |
technology | teknoloji |
other | diğer |
easier | daha kolay |
software | yazılımlar |
use | kullanımı |
of | in |
a | bir |
to | için |
and | ve |
more | daha |
with | ile |
EN A thawte Code Signing Certificate minimizes risks associated with software and application downloads by providing a digital signature that: - Confirms that the software came from the publisher who signed it
TR Bir thawte Kod İmzalama Sertifikası, aşağıdakileri sağlayan dijital bir imza sağlayarak yazılım ve uygulama indirmeleri ile ilgili riskleri en aza indirir: - Yazılımın, onu imzalayan yayıncıdan geldiğini onaylar
inglês | turco |
---|---|
thawte | thawte |
risks | riskleri |
providing | sağlayan |
came | geldi |
certificate | sertifikası |
by providing | sağlayarak |
associated | ilgili |
code | kod |
and | ve |
software | yazılım |
signature | imza |
application | uygulama |
digital | dijital |
with | ile |
EN Software installers will get rid of illegal or malware as they can see the publisher details during software installation
TR Yazılım yükleyicileri, yazılım kurulumu sırasında yayıncı ayrıntılarını görebilecekleri için yasadışı veya zararlı yazılımlardan kurtulacaktır
inglês | turco |
---|---|
software | yazılım |
installation | kurulumu |
illegal | yasadışı |
of | in |
they | için |
details | ayrıntılarını |
during | sırasında |
or | veya |
EN While SoftMaker continues to own the Software, you will have certain rights to use the Software after your acceptance of this license agreement
TR Yazılımın sahibi halen SoftMaker olmakla birlikte, bu lisans sözleşmesini kabul ettikten sonra Yazılımı kullanma konusunda bir takım haklara sahip olacaksınız
inglês | turco |
---|---|
license | lisans |
softmaker | softmaker |
you will | olacaksınız |
this | bu |
own | sahibi |
software | yazılım |
the | kabul |
EN Transfer the usage rights in the Software on a permanent basis to another person or entity, provided that you retain no copies of the Software and the transferee agrees to the terms of this agreement.
TR Yazılımın kopyasını bulundurmamak ve devredilen kişinin bu sözleşmenin koşullarını kabul etmesi şartıyla Yazılımın kullanım haklarını kalıcı olarak başka bir kişi veya kuruma devredebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
usage | kullanım |
permanent | kalıcı |
this | bu |
software | yazılım |
and | ve |
or | veya |
terms | koşullar |
a | bir |
person | kişi |
EN IN NO EVENT SHALL SOFTMAKER'S LIABILITY FOR ANY DAMAGES EVER EXCEED THE PRICE PAID FOR THE LICENSE TO USE THE SOFTWARE, REGARDLESS OF THE FORM OF QUALITY AND PERFORMANCE OF THE SOFTWARE
TR SOFTMAKER’IN HERHANGİ BİR ZARARA YÖNELİK YÜKÜMLÜLÜKLERİ HİÇBİR DURUMDA YAZILIMIN KALİTE VE PERFORMANS YAPISINA BAKILMAKSIZIN YAZILIMI KULLANMAK İÇİN ÖDENEN LİSANS ÜCRETİNİ AŞMAYACAKTIR
inglês | turco |
---|---|
the | durumda |
performance | performans |
and | ve |
to use | kullanmak |
EN THE PERSON USING THE SOFTWARE SHALL BEAR ALL RISKS AS TO THE QUALITY AND PERFORMANCE OF THE SOFTWARE.
TR YAZILIMIN KALİTE VE PERFORMANSINA İLİŞKİN RİSKLER YAZILIMI KULLANAN KİŞİYE AİTTİR.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
to | kullanan |
EN Since its foundation in 1987, SoftMaker has been developing office software: word processor (TextMaker), spreadsheet (PlanMaker), presentation graphics (SoftMaker Presentations) and database software (DataMaker)
TR 1987 yılındaki kuruluşundan bu yana, SoftMaker ofis yazılımları geliştirmektedir: kelime işlemci (TextMaker), elektronik tablo (PlanMaker), sunum grafikleri (SoftMaker Presentations) ve veritabanı yazılımı (DataMaker)
inglês | turco |
---|---|
office | ofis |
word | kelime |
processor | işlemci |
textmaker | textmaker |
spreadsheet | elektronik tablo |
graphics | grafikleri |
softmaker | softmaker |
database | veritabanı |
and | ve |
presentation | sunum |
software | yazılımları |
EN The Free Software Foundation defends and advocates the very concept of free software that gave birth to GNU/Linux.
TR Özgür Yazılım Vakfı, GNU/Linux'u doğuran özgür yazılım kavramını korur ve savunur.
inglês | turco |
---|---|
software | yazılım |
and | ve |
concept | kavramı |
of | ın |
foundation | vakfı |
free | özgür |
EN A free society requires free software. Think of "free" as in freedom, not price: the freedoms to inspect, learn from, modify the software you use.
TR Özgür bir toplum, özgür yazılım gerektirir. "Özgür" sözcüğünü fiyat değil, özgürlük olarak düşünün: kullandığınız yazılımı inceleme, ondan bir şeyler öğrenme, değiştirme özgürlüğü.
inglês | turco |
---|---|
society | toplum |
requires | gerektirir |
price | fiyat |
free | özgür |
you use | kullandığınız |
learn | öğrenme |
freedom | özgürlüğü |
software | yazılımı |
a | bir |
the | değil |
EN OBS Studio (also known as Open Broadcaster Software) is a free and open-source live streaming and video recording software.
TR OBS Studio (Open Broadcaster Software olarak da bilinir), ücretsiz ve açık kaynaklı bir canlı akış ve video kayıt yazılımıdır.
inglês | turco |
---|---|
known | bilinir |
studio | studio |
source | kaynaklı |
live | canlı |
streaming | akış |
open | açık |
free | ücretsiz |
video | video |
software | yazılım |
a | bir |
and | ve |
as | olarak |
EN Please see the software section below for all available software.
TR Mevcut tüm yazılımlar için lütfen aşağıdaki yazılım bölümüne göz atın.
inglês | turco |
---|---|
available | mevcut |
software | yazılım |
all | tüm |
please | lütfen |
see | göz |
the | aşağıdaki |
section | bölüm |
for | için |
EN From technical and software support to submitting service request issues, you can find what you need fast — repair requests, software downloads, support phone numbers, documentation and more.
TR Teknik ve yazılım desteğinden hizmet talebi gönderme sorunlarına kadar ihtiyacınız olan her şeyi hızlı bir şekilde bulabilirsiniz: onarım talepleri, indirilebilir yazılımlar, destek telefon numaraları, belgeler ve daha fazlası.
inglês | turco |
---|---|
request | talebi |
fast | hızlı |
you can find | bulabilirsiniz |
repair | onarım |
phone | telefon |
numbers | numaraları |
documentation | belgeler |
technical | teknik |
and | ve |
service | hizmet |
support | destek |
more | fazlası |
software | yazılım |
to | şeyi |
need | ihtiyacınız |
EN Information about downloading Zebra software, understanding your software warranty, and resolving download issues
TR Zebra yazılımı indirmek, yazılım garantinizi anlamak ve indirme sorunlarını çözmek konusunda bilgiler
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
zebra | zebra |
about | konusunda |
download | indirme |
downloading | indirmek |
software | yazılımı |
and | ve |
issues | sorunları |
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
inglês | turco |
---|---|
fairmont | fairmont |
warrant | garanti |
software | yazılım |
algorithms | algoritmaları |
liability | yükümlülük |
errors | hatalar |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
the | kabul |
not | etmez |
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
inglês | turco |
---|---|
fairmont | fairmont |
warrant | garanti |
software | yazılım |
algorithms | algoritmaları |
liability | yükümlülük |
errors | hatalar |
and | ve |
or | veya |
any | herhangi |
the | kabul |
not | etmez |
EN BUSBUD MAKES NO REPRESENTATIONS OR WARRANTIES AS TO THE CONDUCT OF USERS OF THE SOFTWARE OR THEIR COMPATIBILITY WITH ANY CURRENT OR FUTURE USERS OF THE SOFTWARE
TR BUSBUD'IN, KULLANICILARIN YAZILIMLARI YÖNETME ŞEKİLLERİ VEYA YAZILIMLARIN MEVCUT VEYA SONRAKİ KULLANICILARI İLE OLAN UYUMLULUĞUARI HAKKINDA HERHANGİ BİR BEYAN VE TEKEFFÜLÜ BULUNMAMAKTADIR
inglês | turco |
---|---|
their | ve |
or | veya |
EN (e) All kinds of viruses, malware or other types of malicious software or links to the software in question will not be transmitted through the Service.
TR (e) Hizmet aracılığıyla her türlü virüs, kötü amaçlı yazılım veya diğer kötü amaçlı yazılım türleri veya söz konusu yazılıma bağlantılar iletilmez.
inglês | turco |
---|---|
malware | kötü amaçlı yazılım |
other | diğer |
types | türleri |
question | konusu |
software | yazılım |
service | hizmet |
or | veya |
links | bağlantılar |
to | her |
through | aracılığıyla |
Mostrando 50 de 50 traduções