EN We are conducing community based protection activities in 4 community centres we call Support to Life Houses
"community of colleagues" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
community | alanı birçok daha de en fazla göre her ile için içinde place topluluk topluluğu topluluğun toplum tüm veya yer yerde yerel çevrimiçi çok özel |
colleagues | bir için |
EN We are conducing community based protection activities in 4 community centres we call Support to Life Houses
TR Hayata Destek Evleri ismini verdiğimiz 4 toplum merkezimizde toplum temelli koruma programı yürütüyoruz
inglês | turco |
---|---|
we | verdiğimiz |
community | toplum |
based | temelli |
protection | koruma |
support | destek |
to life | hayata |
EN Once you start a group, Meetup goes to work. We'll announce your group to the right members in our 37M strong global community. Before you know it, you'll have members joining your community and showing up at your events.
TR Bir grup başlattığınızda Meetup işbaşı yapar. Grubunuzu 37 milyon kişilik güçlü küresel topluluğumuzdaki doğru üyelere haber veririz. Siz farkına bile varmadan yeni üyeler topluluğunuza katılır ve etkinliklerinize gelir.
inglês | turco |
---|---|
meetup | meetup |
work | iş |
global | küresel |
strong | güçlü |
members | üyeler |
group | grup |
a | bir |
and | ve |
to | bile |
EN We have a detailed Acceptable Use policy, but much like the Community Guidelines they boil down into a few fairly simple concepts: play nicely, respect other members of the community and use common sense
TR Ayrıntılı bir Kabul Edilebilir Kullanım Politikamız vardır, ancak aynı Topluluk Kuralları gibi birkaç oldukça basit temele dayanır: Adil oyna, topluluğun diğer üyelerine saygı göster ve sağduyunu kullan
inglês | turco |
---|---|
acceptable | kabul edilebilir |
detailed | ayrıntılı |
guidelines | kuralları |
use | kullanım |
simple | basit |
other | diğer |
community | topluluk |
a | birkaç |
and | ve |
respect | saygı |
the | aynı |
but | ancak |
EN Last.fm has a pretty open and respectful community, and we want it to stay that way. Our Community Guidelines lay down in clear terms what we consider unacceptable behaviour.
TR Last.fm oldukça açık ve saygılı bir topluluktur ve böyle kalmasını istiyoruz. Topluluk Kurallarımızda neleri kabul edilemez davranışlar olarak gördüğümüz açıkça belirtilmektedir.
inglês | turco |
---|---|
pretty | oldukça |
community | topluluk |
guidelines | kuralları |
last | last |
open | açık |
what | neleri |
and | ve |
that | böyle |
we | istiyoruz |
a | bir |
EN We are conducing community based protection activities in 4 community centres we call Support to Life Houses
TR Hayata Destek Evleri ismini verdiğimiz 4 toplum merkezimizde toplum temelli koruma programı yürütüyoruz
inglês | turco |
---|---|
we | verdiğimiz |
community | toplum |
based | temelli |
protection | koruma |
support | destek |
to life | hayata |
EN Motivated Streamers, YouTube personalities, and game community managers can apply to participate. You must submit information about who you are and your channel, stream or community; then the SteelSeries team will evaluate your submission.
TR Motive Yayıncılar, YouTube kişilikleri ve oyun topluluk yöneticileri katılmak için başvurabilir. Kim olduğunuza ve kanal, yayın veya topluluğunuza dair bilgileri göndermeniz gerekiyor; sonra SteelSeries ekibi başvurunuzu değerlendirecek.
inglês | turco |
---|---|
youtube | youtube |
game | oyun |
community | topluluk |
managers | yöneticileri |
participate | katılmak |
must | gerekiyor |
information | bilgileri |
channel | kanal |
team | ekibi |
steelseries | steelseries |
or | veya |
and | ve |
to | için |
who | kim |
EN Humanitarian aid organization Support to Life reopened its community center, Support to Life House in Istanbul Küçükçekmece, which will provide services to the Syrian refugee community and host population
TR İnsani yardım kuruluşu Hayata Destek, İstanbul Küçükçekmece’de Suriyeli mültecilere ve ev sahibi topluma hizmet verecek toplum merkezi İstanbul Hayata Destek Evi’nin kapılarını yeniden açtı
inglês | turco |
---|---|
organization | kuruluş |
community | toplum |
center | merkezi |
house | ev |
syrian | suriyeli |
support | destek |
aid | yardım |
services | hizmet |
and | ve |
to life | hayata |
EN Humanitarian aid organization Support to Life reopened its community center, Support to Life House in Istanbul Küçükçekmece, which will provide services to the Syrian refugee community and host population
TR İnsani yardım kuruluşu Hayata Destek, İstanbul Küçükçekmece’de Suriyeli mültecilere ve ev sahibi topluma hizmet verecek toplum merkezi İstanbul Hayata Destek Evi’nin kapılarını yeniden açtı
inglês | turco |
---|---|
organization | kuruluş |
community | toplum |
center | merkezi |
house | ev |
syrian | suriyeli |
support | destek |
aid | yardım |
services | hizmet |
and | ve |
to life | hayata |
EN We are conducing community based protection activities in 4 community centres we call Support to Life Houses
TR Hayata Destek Evleri ismini verdiğimiz 4 toplum merkezimizde toplum temelli koruma programı yürütüyoruz
inglês | turco |
---|---|
we | verdiğimiz |
community | toplum |
based | temelli |
protection | koruma |
support | destek |
to life | hayata |
EN We are conducing community based protection activities in 4 community centres we call Support to Life Houses
TR Hayata Destek Evleri ismini verdiğimiz 4 toplum merkezimizde toplum temelli koruma programı yürütüyoruz
inglês | turco |
---|---|
we | verdiğimiz |
community | toplum |
based | temelli |
protection | koruma |
support | destek |
to life | hayata |
EN Humanitarian aid organization Support to Life reopened its community center, Support to Life House in Istanbul Küçükçekmece, which will provide services to the Syrian refugee community and host population
TR Geçim Kaynağı Yaşam Kaynağı Ülkesini terk etmek zorunda kalmış yaklaşık 80 milyon insan
inglês | turco |
---|---|
life | yaşam |
to | etmek |
in | yaklaşık |
its | ya |
EN Join a vivid community of 3D artists from around the world! Download free 3d models, engage with the community, share your work.
TR Canlı 3D sanatçı topluluğuna katılın dünyanın dört bir yanından! Ücretsiz 3B modelleri indirin, topluluğa katılın, çalışmalarınızı paylaşın.
inglês | turco |
---|---|
world | dünyanın |
download | indirin |
models | modelleri |
share | paylaşın |
artists | sanatçı |
join | katılın |
from | yanından |
a | bir |
the | dört |
EN Have attitudes towards the queer community changed in recent years in German society? We missed out on the chance for attitudes to the queer community to become mainstream
TR Alman toplumunda, kuir topluluğa olan yaklaşım konusunda son yıllarda bir değişim oldu mu? Kuir topluluğa yönelik tutumların ana akım haline geldiği anı biz kaçırdık
inglês | turco |
---|---|
we | biz |
years | bir |
out | de |
become | olan |
EN Once you start a group, Meetup goes to work. We'll announce your group to the right members in our 37M strong global community. Before you know it, you'll have members joining your community and showing up at your events.
TR Bir grup başlattığınızda Meetup işbaşı yapar. Grubunuzu 37 milyon kişilik güçlü küresel topluluğumuzdaki doğru üyelere haber veririz. Siz farkına bile varmadan yeni üyeler topluluğunuza katılır ve etkinliklerinize gelir.
inglês | turco |
---|---|
meetup | meetup |
work | iş |
global | küresel |
strong | güçlü |
members | üyeler |
group | grup |
a | bir |
and | ve |
to | bile |
EN We have a detailed Acceptable Use policy, but much like the Community Guidelines they boil down into a few fairly simple concepts: play nicely, respect other members of the community and use common sense
TR Ayrıntılı bir Kabul Edilebilir Kullanım Politikamız vardır, ancak aynı Topluluk Kuralları gibi birkaç oldukça basit temele dayanır: Adil oyna, topluluğun diğer üyelerine saygı göster ve sağduyunu kullan
inglês | turco |
---|---|
acceptable | kabul edilebilir |
detailed | ayrıntılı |
guidelines | kuralları |
use | kullanım |
simple | basit |
other | diğer |
community | topluluk |
a | birkaç |
and | ve |
respect | saygı |
the | aynı |
but | ancak |
EN Last.fm has a pretty open and respectful community, and we want it to stay that way. Our Community Guidelines lay down in clear terms what we consider unacceptable behaviour.
TR Last.fm oldukça açık ve saygılı bir topluluktur ve böyle kalmasını istiyoruz. Topluluk Kurallarımızda neleri kabul edilemez davranışlar olarak gördüğümüz açıkça belirtilmektedir.
inglês | turco |
---|---|
pretty | oldukça |
community | topluluk |
guidelines | kuralları |
last | last |
open | açık |
what | neleri |
and | ve |
that | böyle |
we | istiyoruz |
a | bir |
EN List of TOP 589 Community Management Agencies in the World. Discover the most skilled marketing agencies from our community to outsource your marketing to.
TR Dünya genelinde EN İYİ 589 Topluluk Yönetimi Ajanslar Listesi. Pazarlamanızı harici bir firmaya emanet için topluluğumuzdaki en yetenekli pazarlama ajanslarını keşfedin.
inglês | turco |
---|---|
list | listesi |
community | topluluk |
management | yönetimi |
world | dünya |
discover | keşfedin |
marketing | pazarlama |
most | en |
of | in |
agencies | ajanslar |
to | için |
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
funding | finansman |
help | yardımcı |
researchers | araştırmacılar |
need | ihtiyaç |
and | ve |
give | için |
EN Share your Elsevier article with colleagues and peers
TR Elsevier'deki makalenizi çalışma arkadaşlarınız ve meslektaşlarınızla paylaşın
inglês | turco |
---|---|
share | paylaşın |
and | ve |
EN Being open and alert for your own unconscious bias (you might of course also recognize it in colleagues)
TR Kendi bilinçsiz önyargılarınıza karşı açık ve uyanık olmak (kuşkusuz ki bunları çalışma arkadaşlarınızda da fark edebilirsiniz)
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
unconscious | bilinçsiz |
in | da |
of | karşı |
it | bunları |
and | ve |
EN In addition to communications, colleagues throughout Elsevier are involved in Research4Life task forces on access, authentication, metrics and training.
TR İletişimlere ek olarak, Elsevier çalışanları erişim, doğrulama, gösterge ve eğitimle ilgili Research4Life görev komitelerinde yer almaktadır.
inglês | turco |
---|---|
task | görev |
access | erişim |
authentication | doğrulama |
elsevier | elsevier |
and | ve |
on | ilgili |
to | e |
in | yer |
throughout | olarak |
EN I use the logo that you created for me on my website as well as on our memorandums and invoices. I also plan on using it when we print more envelopes. I get many compliments on the logo and I recommend your website to my colleagues.
TR Logaster olağanüstü bir servis seviyesi sunuyor. Müşteri desteği mükemmel. Mevcut planımı çok geçmeden Plan M’ye yükseltmeyi umuyorum.
inglês | turco |
---|---|
well | mükemmel |
plan | plan |
EN Planet 21 challenges everyone – guests, hotel colleagues, partners, and property developers – to take measurable actions to minimize our hotel’s impact on our planet
TR Planet 21, otellerimizin gezegenimiz üzerindeki etkisini en aza indirmek için ölçülebilir tedbirler almak için herkese meydan okuyor - misafirlere, otel çalışanlarına, ortaklara ve otel geliştiricilerine
inglês | turco |
---|---|
our hotels | otellerimizin |
impact | etkisini |
measurable | ölçülebilir |
guests | misafirlere |
on | üzerindeki |
and | ve |
hotel | otel |
take | almak |
EN Our guests and colleagues work and play in locations we strive to protect for future generations
TR Misafirlerimiz ve meslektaşlarımız gelecek kuşaklar için korumak amacıyla çaba harcadığımız konumlarda çalışıyor ve eğleniyor
inglês | turco |
---|---|
future | gelecek |
our guests | misafirlerimiz |
in locations | konumlarda |
and | ve |
work | çaba |
EN Our colleagues embrace sustainable practices designed to reduce and lessen the impact of greenhouse gas (GHG) emissions on a local and global scale
TR İş arkadaşlarımız, yerel ve küresel ölçekte sera gazı (GHG) emisyonlarının etkisini azaltma ve hafifletmeye yönelik sürdürülebilir uygulamaları kucaklamaktadır
inglês | turco |
---|---|
sustainable | sürdürülebilir |
practices | uygulamalar |
impact | etkisini |
greenhouse | sera |
gas | gaz |
local | yerel |
global | küresel |
reduce | azaltma |
and | ve |
emissions | emisyonlarını |
EN Our success as a global citizen is due to the active engagement of our hotel colleagues
TR Küresel yurttaş olarak başarımız otel meslektaşlarımızın aktif katılımından kaynaklanıyor
inglês | turco |
---|---|
success | başarı |
global | küresel |
active | aktif |
hotel | otel |
EN Nature Research Association Looking for Colleagues
TR ELELE DESTEK Bağımsız Değerlendiricilerini Arıyor
EN Collaborate with colleagues and team members from anywhere | Sonix
TR İş arkadaşlarınızla ve ekip üyeleriyle dilediğiniz yerden işbirliği yapın | Sonix
inglês | turco |
---|---|
collaborate | işbirliği |
and | ve |
team | ekip |
sonix | sonix |
members | üyeleriyle |
from | yerden |
EN Easily create audio/video clips to share with your colleagues or on social media.
TR Meslektaşlarınızla veya sosyal medyada paylaşmak için kolayca ses/video klipleri oluşturun.
inglês | turco |
---|---|
easily | kolayca |
audio | ses |
video | video |
clips | klipleri |
create | oluşturun |
or | veya |
to | için |
social | sosyal |
to share | paylaşmak |
EN Google meet works with any browser and allows you to share your video, desktop, and presentations with colleagues, friends, and customers.
TR Google meet, herhangi bir tarayıcıyla çalışır ve video, masaüstü ve sunumlarınızı iş arkadaşlarınızla, arkadaşlarınızla ve müşterilerinizle paylaşmanızı sağlar.
inglês | turco |
---|---|
browser | tarayıcı |
allows | sağlar |
share | paylaş |
video | video |
presentations | sunumlar |
friends | arkadaşlar |
meet | meet |
works | çalışır |
desktop | masaüstü |
any | herhangi |
and | ve |
EN Users can meet with other computer users, customers, clients or colleagues via the Internet in real time with GoToMeeting's online meeting, desktop sharing, and video conferencing software.
TR Kullanıcılar, GoToMeeting'in çevrimiçi toplantısı, masaüstü paylaşımı ve video konferans yazılımı ile gerçek zamanlı olarak internet üzerinden diğer bilgisayar kullanıcıları, müşterileri veya iş arkadaşları ile buluşabilir.
inglês | turco |
---|---|
other | diğer |
customers | müşterileri |
real | gerçek |
video | video |
computer | bilgisayar |
time | zamanlı |
online | çevrimiçi |
desktop | masaüstü |
internet | internet |
users | kullanıcıları |
and | ve |
or | veya |
meeting | toplantı |
sharing | paylaşımı |
software | yazılımı |
with | ile |
conferencing | konferans |
EN Easily manage workspaces while collaborating with your colleagues.
TR Ekip arkadaşlarınızla birlikte çalışma alanlarını kolayca yönetin.
inglês | turco |
---|---|
easily | kolayca |
manage | yönetin |
with | birlikte |
EN Easily collaborate with your colleagues to create the best content. Invite your clients or managers as guests and let them review your content.
TR En iyi içerikleri oluşturmak için ekip arkadaşlarınızla birlikte çalışın. Müşterilerinizi misafir olarak davet edin ve içeriklerinizi incelemelerine izin verin.
inglês | turco |
---|---|
invite | davet |
your content | içeriklerinizi |
and | ve |
best | en |
EN Store all of your passwords in a secure place, collaborate with colleagues, track all changes, and view activity logs.
TR Tüm şifrelerinizi tek bir güvenli yerde saklayın, ekip arkadaşlarınıza erişim izni verin, değişiklikleri ve kimlerin görüntülediğini takip edin.
inglês | turco |
---|---|
store | saklayın |
track | takip |
changes | değişiklikleri |
place | yerde |
all | tüm |
secure | güvenli |
and | ve |
a | bir |
EN Yes. Our password vault feature is designed to meet the requirements of every team. You can securely share your passwords with your colleagues without worries.
TR Evet. Şifre defteri özelliğimiz, her ekibin gereksinimlerini karşılayacak şekilde tasarlanmıştır. Şifrelerinizi ekip arkadaşlarınızla güvenli bir şekilde paylaşabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
requirements | gereksinimlerini |
team | ekip |
share | paylaş |
securely | güvenli bir şekilde |
yes | evet |
designed | tasarlanmış |
the | şekilde |
EN Yes. Our password vault feature is designed to meet the requirements of every team. You can securely share your passwords with your colleagues without worries. Learn more.
TR Evet. Şifre defteri özelliğimiz, her ekibin gereksinimlerini karşılayacak şekilde tasarlanmıştır. Şifrelerinizi ekip arkadaşlarınızla güvenli bir şekilde paylaşabilirsiniz. Dafa fazla bilgi.
inglês | turco |
---|---|
requirements | gereksinimlerini |
team | ekip |
share | paylaş |
securely | güvenli bir şekilde |
yes | evet |
learn | bilgi |
designed | tasarlanmış |
more | fazla |
the | şekilde |
EN Scaling customer support requires team work. Use private notes to talk each other. You can also mention your colleagues using @someone. This someone will then be notified.
TR Müşteri desteğini ölçeklendirmek, ekip çalışması gerektirir. Birbirinizle konuşmak için özel notlar kullanın. @someone kullanarak iş arkadaşlarınızdan da bahsedebilirsiniz. Bu kişiye daha sonra bilgi verilecektir.
inglês | turco |
---|---|
customer | müşteri |
requires | gerektirir |
team | ekip |
notes | notlar |
work | çalışması |
private | özel |
can | bilgi |
this | bu |
also | da |
to talk | konuşmak |
using | kullanarak |
to | için |
EN Yes. Our password manager feature is designed to meet the requirements of every team. You can securely share your passwords with your colleagues without worries.
TR Evet. Şifre defteri özelliğimiz, her ekibin gereksinimlerini karşılayacak şekilde tasarlanmıştır. Şifrelerinizi ekip arkadaşlarınızla güvenli bir şekilde paylaşabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
requirements | gereksinimlerini |
team | ekip |
share | paylaş |
securely | güvenli bir şekilde |
yes | evet |
designed | tasarlanmış |
the | şekilde |
EN Yes. Our password manager feature is designed to meet the requirements of every team. You can securely share your passwords with your colleagues without worries. Learn more.
TR Evet. Şifre defteri özelliğimiz, her ekibin gereksinimlerini karşılayacak şekilde tasarlanmıştır. Şifrelerinizi ekip arkadaşlarınızla güvenli bir şekilde paylaşabilirsiniz. Dafa fazla bilgi.
inglês | turco |
---|---|
requirements | gereksinimlerini |
team | ekip |
share | paylaş |
securely | güvenli bir şekilde |
yes | evet |
learn | bilgi |
designed | tasarlanmış |
more | fazla |
the | şekilde |
EN A compromised identity affects you and everyone around you, including family and colleagues, both financially and emotionally.
TR Çalınmış bir kimlik, aileniz ve iş arkadaşlarınız dahil olmak üzere çevrenizdeki herkesi ve sizi hem finansal hem de duygusal olarak etkiler.
inglês | turco |
---|---|
identity | kimlik |
and | ve |
including | dahil |
both | de |
a | bir |
EN For 50 years, we have been in the field with our hundreds and thousands of project and field colleagues all over Turkey to have a more equal and inclusive world for all starting from the most vulnerable groups!
TR UNFPA Türkiye olarak, 50 yıldır, Türkiye’nin dört bir yanında yüzlerce proje ve saha çalışanımızla en kırılgan gruplar başta olmak üzere herkes için daha eşit ve kapsayıcı bir dünya amacıyla sahadayız.
inglês | turco |
---|---|
field | saha |
project | proje |
turkey | türkiye |
groups | gruplar |
inclusive | kapsayıcı |
world | dünya |
hundreds | yüzlerce |
most | en |
and | ve |
of | in |
equal | eşit |
years | bir |
EN For 50 years, we have been in the field with our hundreds and thousands of project and field colleagues all over Turkey to have a more equal and...
TR UNFPA Türkiye olarak, 50. yılımızda da daha eşit ve kapsayıcı bir dünya amacıyla, kadın ve üreme sağlığı, toplumsal cinsiyet eşitliği, çocuk yaşta...
inglês | turco |
---|---|
turkey | türkiye |
in | da |
and | ve |
equal | eşit |
been | ya |
years | bir |
to | e |
more | daha |
EN Working in coordination with colleagues involved in project management, sharing information when deemed necessary,
TR Proje yönetiminde görev alan çalışma arkadaşları ile eşgüdüm halinde çalışmak, gerekli görülmesi durumunda bilgi paylaşımı sağlamak,
inglês | turco |
---|---|
project | proje |
information | bilgi |
necessary | gerekli |
in | halinde |
with | ile |
sharing | paylaşımı |
working | çalışmak |
EN Distinguished shareholders, esteemed business partners, dear colleagues,
TR Değerli hissedarlarımız, kıymetli iş ortaklarımız ve sevgili çalışma arkadaşlarımız,
inglês | turco |
---|---|
dear | sevgili |
business | çalışma |
EN Distinguished shareholders, esteemed business partners and stakeholders, dear colleagues,
TR Değerli hissedarlarımız, kıymetli iş ortaklarımız, paydaşlarımız ve sevgili çalışma arkadaşlarımız,
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
dear | sevgili |
business | çalışma |
EN Empower clinicians to provide optimal care with healthcare technology solutions that enable them to instantly connect, collaborate and communicate with colleagues
TR En iyi bakım hizmetini vermeleri için, klinik çalışanlarını hasta yanından meslektaşları ile anında bağlantı kurma, işbirliği yapma ve iletişim kurma imkanı sağlayan sağlık sektörü teknolojisi çözümleri ile güçlendirin
inglês | turco |
---|---|
provide | sağlayan |
optimal | en |
care | bakım |
healthcare | sağlık |
technology | teknolojisi |
instantly | anında |
collaborate | işbirliği |
communicate | iletişim |
connect | bağlantı |
solutions | çözümleri |
and | ve |
to | yapma |
them | için |
with | ile |
EN We owe this to our great employees. These colleagues are celebrating their 30th anniversary with us:
TR Tüm bunları harika çalışanlarımıza borçluyuz. Bizimle beraber SunExpress’te 30. yıllarını kutlayan çalışanlar:
inglês | turco |
---|---|
with us | bizimle |
employees | çalışanlar |
great | harika |
to | tüm |
with | beraber |
EN More than 4,200 colleagues from over 40 nations are working on the ground and on board to ensure you have an enjoyable flight. Book your tickets now.
TR Yerde ve havada 40 farklı ulustan, 4.200’den fazla çalışan ile sizleri ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Şimdi rezervasyonunuzu yapın.
inglês | turco |
---|---|
to | yapın |
more | fazla |
and | ve |
EN We carry on supporting the network, for instance by organizing background talks with colleagues from different countries
TR Biz, örneğin, farklı ülkelerden meslektaşlarımızla arka plan bilgilerine ilişkin görüşmeler organize etmek suretiyle iletişim ağı oluşmasına katkıda bulunmayı sürdürüyoruz
inglês | turco |
---|---|
background | arka plan |
different | farklı |
network | ağı |
by | suretiyle |
we | biz |
EN Planet 21 challenges everyone – guests, hotel colleagues, partners, and property developers – to take measurable actions to minimize our hotel’s impact on our planet
TR Planet 21, otellerimizin gezegenimiz üzerindeki etkisini en aza indirmek için ölçülebilir tedbirler almak için herkese meydan okuyor - misafirlere, otel çalışanlarına, ortaklara ve otel geliştiricilerine
inglês | turco |
---|---|
our hotels | otellerimizin |
impact | etkisini |
measurable | ölçülebilir |
guests | misafirlere |
on | üzerindeki |
and | ve |
hotel | otel |
take | almak |
Mostrando 50 de 50 traduções