TR Gösterilen dönüştürme tutarı yalnızca yaklaşık bir değerdir ve nihai maliyet, mevcut döviz kurunu yansıtacaktır.
"yaklaşık bir değerdir" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Gösterilen dönüştürme tutarı yalnızca yaklaşık bir değerdir ve nihai maliyet, mevcut döviz kurunu yansıtacaktır.
EN Conversion amount shown is only an approximate and the final cost will reflect the current exchange rate.
turco | inglês |
---|---|
gösterilen | shown |
maliyet | cost |
TR 1. Almanya’da yaklaşık 48.000 hayvan, 10.300 bitki ve 14.400 mantar türü bulunuyor. En yaygın türler böcekler. Böcekler yaklaşık 33.000 türle, tüm canlıların yaklaşık yüzde 70’ini oluşturuyorlar.
EN 1. In Germany there are about 48,000 animal species, 10,300 plant species and 14,400 mushroom varieties. The most widespread species are insects with around 33,000 varieties. They account for about 70 per cent of all living creatures on earth.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
hayvan | animal |
bitki | plant |
türü | species |
yüzde | per cent |
ın | of |
TR Sayıları yaklaşık 13.000 Suriyeli üniversite öğrencisi, yabancı öğrenciler genelinde en büyük üçüncü ülke grubunu oluşturuyor ve hatta Avusturya (yaklaşık 11.500) ve Rusya’nın (yaklaşık 10.500) dahi önünde geçmiş durumdalar.
EN And in general, Syria is now the third most important source of international students with 13,000 students, ahead of Austria (around 11,500) and Russia (10,500).
turco | inglês |
---|---|
öğrenciler | students |
üçüncü | third |
ve | and |
avusturya | austria |
önünde | ahead |
TR '$a += 3' işleminin değeri, normal bir atama işleminde olduğu gibi, atanan değerdir
EN The value of '$a += 3', like the value of a regular assignment, is the assigned value
turco | inglês |
---|---|
normal | regular |
olduğu | is |
gibi | like |
TR HTTP sunucusu ayar dosyasındaki SERVER_ADMIN (Apache için) yönergesine verilen değerdir. Eğer betik bir sanal konak üzerinde çalışıyorsa, o sanal konak için için tanımlanmış değer olur.
EN The value given to the SERVER_ADMIN (for Apache) directive in the web server configuration file. If the script is running on a virtual host, this will be the value defined for that virtual host.
TR true ve false sabitleri (büyük-küçük harf duyarsız) olası iki mantıksal değerdir
EN The constants true and false (case-insensitive) are the two possible boolean values
turco | inglês |
---|---|
true | true |
ve | and |
olası | possible |
iki | two |
TR Ortalama bir raporun maliyeti yaklaşık 800 satırdır, yani Lite tarifesinde ayda yaklaşık 6.000 rapor çalıştırabilirsiniz
EN An average report costs about 800 rows, which means that you can run approximately 6,000 reports per month on our Lite plan
turco | inglês |
---|---|
ortalama | average |
maliyeti | costs |
ayda | per month |
TR Şimdiki ve gelecekteki oyunlarla ilgili bir tur bahis yaklaşık 30 saniye sürer, çekiliş de yaklaşık 30 saniye sürer. Oyunlar günlük olarak her dakika yapılıyor.
EN A round of bets on the current and future games lasts about 30 seconds, and the draw also lasts about 30 seconds. Games are held daily, every minute.
turco | inglês |
---|---|
gelecekteki | future |
bahis | bets |
saniye | seconds |
oyunlar | games |
günlük | daily |
dakika | minute |
TR Masaüstünde arama yaparken, Google genellikle yaklaşık 65-70 karakter uzunluğundaysa tam uzunlukta bir başlık etiketi gösterir, bu da yaklaşık 580 ila 600 piksel anlamına gelir
EN When searching on a desktop, Google will usually show a full-length title tag if it’s around 65-70 characters long, translating to about 580 to 600 pixels
turco | inglês |
---|---|
yaparken | when |
genellikle | usually |
tam | full |
başlık | title |
etiketi | tag |
gösterir | show |
gelir | will |
TR 28 AB ülkesindeki yaklaşık 500 milyon AB vatandaşı için AB kurumlarında çalışan memur ve çalışanların sayısı yaklaşık 60.000’i buluyor
EN About 60,000 officials and employees are currently working in EU institutions for around 500 million citizens in 28 member states
turco | inglês |
---|---|
ab | eu |
milyon | million |
çalışan | employees |
TR Hepimiz Jeff Bezos'un uzaya gideceği haberini duyduk, son günlerdeki bir başka gelişme ise rokette bir koltuk için yaklaşık 30 milyon dolar ödeyen bir baska yolcunun yerine 18 yaşındaki……
EN Dear Traders, Phemex is adding three popular new assets for spot trading! Axie Infinity Shard (AXS) Polygon (MATIC) Solana (SOL) We hope you enjoy our expanded offering! Detail……
turco | inglês |
---|---|
hepimiz | we |
son | new |
TR Örneğin, 30 dakikalık bir dosya yaklaşık 5 dakika tipik bir dönüş süresi vardır; bir saat uzunluğunda dosya kabaca 10 dakika sürer.
EN For example, a 30 minute file has a typical turnaround time of roughly 5 minutes; an hour-long file will roughly take 10 minutes.
turco | inglês |
---|---|
dosya | file |
tipik | typical |
vardır | has |
TR Tipik olarak, bir kripto para değişimi yaklaşık 10-40 dakika sürer. Bununla birlikte, belirli bir blok zincirinde tıkanıklığı varsa, bir kripto para değişimi daha fazla zaman alabilir.
EN Typically, a crypto money exchange takes around 10-40 minutes. However, a cryptocurrency exchange might take more time should there be congestion within a particular blockchain.
turco | inglês |
---|---|
para | money |
yaklaşık | around |
belirli | particular |
TR Tipik olarak, bir kripto para değişimi yaklaşık 10-40 dakika sürer. Bununla birlikte, belirli bir blok zincirinde tıkanıklığı varsa, bir kripto para değişimi daha fazla zaman alabilir.
EN Typically, a crypto money exchange takes around 10-40 minutes. However, a cryptocurrency exchange might take more time should there be congestion within a particular blockchain.
turco | inglês |
---|---|
para | money |
yaklaşık | around |
belirli | particular |
TR Hepimiz Jeff Bezos'un uzaya gideceği haberini duyduk, son günlerdeki bir başka gelişme ise rokette bir koltuk için yaklaşık 30 milyon dolar ödeyen bir baska yolcunun yerine 18 yaşındaki……
EN Dear Users, Due to popular demand, the GMT Marathon event is now extended for 2 more weeks! That gives you plenty of time to start getting your daily 10,000 steps in with STEPN to win your share of……
turco | inglês |
---|---|
başka | more |
TR ITA?yı başlatmak için iş planı, 90 uçağı destekleyen yaklaşık 6.500 çalışanı, ancak karbon emisyonlarını azaltmanın bir parçası olarak FS (İtalya?nın Devlet Demiryolu operatörü) ile bir entegrasyon olduğunu gösteriyor
EN The business plan for launching ITA shows around 6,500 employees supporting 90 aircraft but as part of reducing carbon emissions a integration with FS (Italy?s State Railway operator)
turco | inglês |
---|---|
planı | plan |
destekleyen | supporting |
karbon | carbon |
parçası | part |
devlet | state |
entegrasyon | integration |
TR Bitcoin ödülü, her 210.000 blokta, diğer bir deyişle yaklaşık 4 yılda bir 2'ye bölünür
EN The Bitcoin reward is divided by 2 every 210,000 blocks, or approximately four years
turco | inglês |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
her | every |
yaklaşık | approximately |
TR Bitcoin ödülü, her 210.000 blokta, diğer bir deyişle yaklaşık 4 yılda bir 2'ye bölünür
EN The Bitcoin reward is divided by 2 every 210,000 blocks, or approximately four years
turco | inglês |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
her | every |
yaklaşık | approximately |
TR Yaklaşık 5,62 milyon insan şu anda aşağı yukarı bir milyon işletmede çalışıyor, 360.000 genç insana bu alanda kalifiye bir mesleki eğitim veriliyor
EN About 5.62 million people currently work in approximately one million companies in this sector and 360,000 young people are getting qualified training there
turco | inglês |
---|---|
milyon | million |
insan | people |
çalışıyor | work |
genç | young |
bu | this |
kalifiye | qualified |
eğitim | training |
TR Karşılaştırma için bir örnek: 0,03 milimetrelik kalınlığıyla bir insan saçı, yaklaşık on kat daha kalın
EN In comparison, a human hair – at 0.03 millimetres – is roughly ten times as thick
turco | inglês |
---|---|
karşılaştırma | comparison |
insan | human |
yaklaşık | roughly |
TR 2020 yılının ilk yarısında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla atmosfere yaklaşık 1,6 milyar ton, başka bir ifadeyle % 8,8 daha az CO2 salındı
EN During the first six months of 2020 roughly 1.6 billion tonnes – or 8.8% – less CO2 was emitted into the atmosphere worldwide than during the same period of the previous year
turco | inglês |
---|---|
önceki | previous |
yaklaşık | roughly |
milyar | billion |
daha | than |
TR Almanlar için aşk ve birliktelikler çok önemli bir rol oynuyor ve nüfusun yaklaşık yüzde 60’ı evliliğin iyi bir konsept olduğuna inanıyor.
EN Moreover, love and partnership play a big role in the life of Germans and some 60 percent of Germans think marriage is a good concept..
turco | inglês |
---|---|
almanlar | germans |
aşk | love |
rol | role |
yüzde | percent |
konsept | concept |
TR Bu dijital çağda, sosyal medya işe alım sürecinde giderek daha büyük bir rol oynuyor. SHRM tarafından yakın zamanda yapılan bir ankete göre, kuruluşların yaklaşık 'ü şu anda onu yüksek kaliteli adaylar bulmak için kullanıyor.
EN In this digital age, social media is playing an increasingly larger role in the recruitment process. According to a recent survey by SHRM, around 84% of organizations are currently using it to find high-quality candidates.
turco | inglês |
---|---|
sürecinde | process |
giderek | increasingly |
rol | role |
kuruluşların | organizations |
TR Dünya genelinde her ay raflara yaklaşık 1500 adet yeni içecek ekleniyor, bu yüzden öne çıkmak için harika bir üründen daha fazlasına ihtiyacınız var: harika bir ortağa. Entegre gıda çözümlerimizi keşfedin.
EN Every month, around 1500 new beverages hit shop shelves around the world, so you need more than a great product to stand out – you need a great partner. Discover our integrated food solutions.
turco | inglês |
---|---|
dünya | world |
ay | month |
yeni | new |
harika | great |
entegre | integrated |
gıda | food |
keşfedin | discover |
yüzden | so |
TR Genel olarak, yön çizgisini, çizmeyi planladığınız bir sonraki bağlantı noktasına olan mesafenin yaklaşık üçte biri kadar uzatın. (Yön çizgisinin bir ya da her iki tarafını daha sonra ayarlayabilirsiniz.)
EN In general, extend the direction line about one third of the distance to the next anchor point you plan to draw. (You can adjust one or both sides of the direction line later.)
TR Başta pandemi nedeniyle ara verdiğimiz Türkçe dil kursu hizmetini, hızlı bir şekilde çevrimiçi sistemlere adapte ederek İstanbul, Hatay ve Mardin illerinde yaklaşık 180 kişiye ulaştırdık
EN We adapted the Turkish language classes, which was interrupted due to the pandemic, to online systems quickly and delivered these courses to approximately 180 people in Istanbul, Hatay and Mardin provinces
turco | inglês |
---|---|
pandemi | pandemic |
dil | language |
şekilde | which |
çevrimiçi | online |
mardin | mardin |
yaklaşık | approximately |
verdiğimiz | we |
TR Yarısı çocuk, diğerleri eş, kardeş, komşu, anne, baba, arkadaş… Bugün dünyada, yaklaşık 30 milyonu mülteci olan milyonlarca insan[1], COVID-19 pandemisinin çok daha belirsiz hale getirdiği bir gelecekte yaşam kurmaya çalışıyor
EN Since the last days of February, crucial events are unfolding for refugees and migrants on Turkey’s border with Greece and Bulgaria
TR Neyse ki kayıtlı bir çalışandı ve iş kazasından yaklaşık 6 ay sonra Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) ödenek alabildi
EN Fortunately, he was working as a registered employee and he was able to receive allowance from Social Security Institution (SGK) for about 6 months after the work accident
turco | inglês |
---|---|
kayıtlı | registered |
sosyal | social |
güvenlik | security |
TR Karacasu İlçesi, doğusunda bulunan Babadağ ile batısında bulunan Karıncalı Dağı arasında kalan ve yer yer dağlık ve engebeli bir arazi yapısına Karacasu sahip yaklaşık 40 km uzunluğundaki vadide kurulmuştur.
EN Karacasu District is located in the valley between Karadalı Mountain in the east of Babadağ to the east and Karacasu on a mountainous and rough terrain.
turco | inglês |
---|---|
sahip | is |
TR Karacasu İlçesi, doğusunda bulunan Babadağ ile batısında bulunan Karıncalı Dağı arasında kalan ve yer yer dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip yaklaşık 40 km uzunluğundaki vadide kurulmuştur.
EN Karacasu District is located in the valley between Babadag to the east and Karıncali Mountain to the west and approximately 40 km long valley with mountainous and rough terrain.
turco | inglês |
---|---|
sahip | is |
yaklaşık | approximately |
km | km |
TR Her blok arasındaki ortalama sürenin 10 dakika olarak kalması için, zorluk her 2016 blokta (yani yaklaşık 2 haftada bir) düzeltilir.
EN The difficulty is adjusted every 2016 blocks (every 2 weeks approximately) so that the average time between each block remains 10 minutes.
turco | inglês |
---|---|
arasındaki | between |
ortalama | average |
zorluk | difficulty |
yani | so |
yaklaşık | approximately |
TR İşlerin nasıl olduğunu, aktif bağımlılığın nasıl olduğunu, ITAA'ya nasıl ulaştığınızı ve şu ana kadar iyileşme sürecinde hangi mücevherleri bulduğunuzu açıklayan yaklaşık 250 kelimelik kısa bir hikaye gönderebilirsiniz
EN You can send in a short story of about 250 words describing how things were, what it was like in active addiction, how you got to ITAA, and what gems you have found so far in recovery
turco | inglês |
---|---|
aktif | active |
kısa | short |
hikaye | story |
TR Başta pandemi nedeniyle ara verdiğimiz Türkçe dil kursu hizmetini, hızlı bir şekilde çevrimiçi sistemlere adapte ederek İstanbul, Hatay ve Mardin illerinde yaklaşık 180 kişiye ulaştırdık
EN We adapted the Turkish language classes, which was interrupted due to the pandemic, to online systems quickly and delivered these courses to approximately 180 people in Istanbul, Hatay and Mardin provinces
turco | inglês |
---|---|
pandemi | pandemic |
dil | language |
şekilde | which |
çevrimiçi | online |
mardin | mardin |
yaklaşık | approximately |
verdiğimiz | we |
TR Yarısı çocuk, diğerleri eş, kardeş, komşu, anne, baba, arkadaş… Bugün dünyada, yaklaşık 30 milyonu mülteci olan milyonlarca insan[1], COVID-19 pandemisinin çok daha belirsiz hale getirdiği bir gelecekte yaşam kurmaya çalışıyor
EN Since the last days of February, crucial events are unfolding for refugees and migrants on Turkey’s border with Greece and Bulgaria
TR Neyse ki kayıtlı bir çalışandı ve iş kazasından yaklaşık 6 ay sonra Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) ödenek alabildi
EN Fortunately, he was working as a registered employee and he was able to receive allowance from Social Security Institution (SGK) for about 6 months after the work accident
turco | inglês |
---|---|
kayıtlı | registered |
sosyal | social |
güvenlik | security |
TR Bununla birlikte, gerçek son kullanma tarihinden sonra yaklaşık 30 günlük bir süreniz vardır ve bu süre zarfında alan adını normal oranda yenileyebilirsiniz.
EN However, you have an approximate 30-day period after the actual expiration date, and during this time you can renew the domain at a normal rate.
turco | inglês |
---|---|
gerçek | actual |
günlük | day |
vardır | have |
bu | this |
normal | normal |
TR Kayıt işlemi sırasında, Barındırma alanı ile doğru bir şekilde ilişkili ad sunucuları girdiğinizde, etki alanı birkaç saat içinde çalışır, fakat DNS yayılımının küresel yansıması yaklaşık 10 saat sürebilir
EN For the registration process, if the server settings correctly associated with the Hosting field can be entered, the domain operates within a few hours, but the global reflection of DNS propagation can take about 10 hours
turco | inglês |
---|---|
kayıt | registration |
işlemi | process |
barındırma | hosting |
ilişkili | associated |
saat | hours |
çalışır | operates |
dns | dns |
küresel | global |
TR STGM’nin, yaklaşık yirmi yıllık deneyiminden edindiğimiz bilgilerle, yepyeni bir eğitim programı hazırladık.
EN We prepared a brand new training program with the information we acquired from STGM's nearly twenty years of experience.
turco | inglês |
---|---|
stgm | stgm |
yaklaşık | nearly |
yıllık | years |
yepyeni | brand new |
eğitim | training |
programı | program |
TR Yaklaşık 450 süite sahip olan Galaxy Macau’daki Raffles, yakında Macau’ya yeni bir düzey ince zevk ve zarafet katacak
EN Raffles at Galaxy Macau, featuring approximately 450 suites, will soon introduce a new level of sophistication and refinement to Macau
turco | inglês |
---|---|
yaklaşık | approximately |
raffles | raffles |
yakında | soon |
düzey | level |
TR Almanların yaklaşık üçte ikisi Tanrı’ya inanırken, üçte biri herhangi bir din ya da mezhebe bağlı değil. Almanya’da din özgürlüğü var; isteyen istediği dini seçmekte ya da seçmemekte özgür.
EN Bus, car or bike? How Germans prefer to travel, and why it is causing political debate.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germans |
TR Kibar Grubu, çalışanlarının sosyal sorumluluk faaliyetlerini Kibar Gönüllüleri çatısı altında buluşturdu. Kibar Gönüllüleri yaptıkları projelerle bir yılda yaklaşık 4 bin çocuğun hayatına dokundu.
EN Kibar Group brought the social responsibility activities of its employees together under one roof with the Kibar Volunteers project. Kibar Volunteers have touched the lives of about 4,000 children in one year with their projects.
turco | inglês |
---|---|
grubu | group |
sosyal | social |
sorumluluk | responsibility |
faaliyetlerini | activities |
altında | under |
TR Sevgili traderlar, Ethereum (ETH) ağı, yaklaşık 9 Aralık 2021 saat 19:50 (UTC) olan 13.773.000 ETH ana ağ blok yüksekliğinde bir güncelleme ve yapılandırma gerçekleştirecektir. Kull……
EN Dear users, Phemex is excited to provide support for additional fiat currencies and cryptocurrencies in our Buy Crypto with credit card feature. Our partner channels have added the following curren……
turco | inglês |
---|---|
sevgili | dear |
TR Haftada yaklaşık 150 uçuş gerçekleştirilen 1995 yazının Ağustos ayında SunExpress ilk defa bir ayda 100.000'den fazla yolcu taşıdı
EN This enables SunExpress to operate up to 150 flights weekly
turco | inglês |
---|---|
sunexpress | sunexpress |
TR Karacasu İlçesi, doğusunda bulunan Babadağ ile batısında bulunan Karıncalı Dağı arasında kalan ve yer yer dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip yaklaşık 40 km uzunluğundaki vadide kurulmuştur.
EN Karacasu District is located in the valley between Babadag to the east and Karıncali Mountain to the west and approximately 40 km long valley with mountainous and rough terrain.
turco | inglês |
---|---|
sahip | is |
yaklaşık | approximately |
km | km |
TR Başta pandemi nedeniyle ara verdiğimiz Türkçe dil kursu hizmetini, hızlı bir şekilde çevrimiçi sistemlere adapte ederek İstanbul, Hatay ve Mardin illerinde yaklaşık 180 kişiye ulaştırdık
EN We adapted the Turkish language classes, which was interrupted due to the pandemic, to online systems quickly and delivered these courses to approximately 180 people in Istanbul, Hatay and Mardin provinces
turco | inglês |
---|---|
pandemi | pandemic |
dil | language |
şekilde | which |
çevrimiçi | online |
mardin | mardin |
yaklaşık | approximately |
verdiğimiz | we |
TR Yarısı çocuk, diğerleri eş, kardeş, komşu, anne, baba, arkadaş… Bugün dünyada, yaklaşık 30 milyonu mülteci olan milyonlarca insan[1], COVID-19 pandemisinin çok daha belirsiz hale getirdiği bir gelecekte yaşam kurmaya çalışıyor
EN The event is part of a project co-funded by Swiss Agency for Development and Cooperation (SDC), and Save The Children (SCI)
turco | inglês |
---|---|
çocuk | children |
olan | is |
TR Başta pandemi nedeniyle ara verdiğimiz Türkçe dil kursu hizmetini, hızlı bir şekilde çevrimiçi sistemlere adapte ederek İstanbul, Hatay ve Mardin illerinde yaklaşık 180 kişiye ulaştırdık
EN We adapted the Turkish language classes, which was interrupted due to the pandemic, to online systems quickly and delivered these courses to approximately 180 people in Istanbul, Hatay and Mardin provinces
turco | inglês |
---|---|
pandemi | pandemic |
dil | language |
şekilde | which |
çevrimiçi | online |
mardin | mardin |
yaklaşık | approximately |
verdiğimiz | we |
TR Yarısı çocuk, diğerleri eş, kardeş, komşu, anne, baba, arkadaş… Bugün dünyada, yaklaşık 30 milyonu mülteci olan milyonlarca insan[1], COVID-19 pandemisinin çok daha belirsiz hale getirdiği bir gelecekte yaşam kurmaya çalışıyor
EN The event is part of a project co-funded by Swiss Agency for Development and Cooperation (SDC), and Save The Children (SCI)
turco | inglês |
---|---|
çocuk | children |
olan | is |
TR Neyse ki kayıtlı bir çalışandı ve iş kazasından yaklaşık 6 ay sonra Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) ödenek alabildi
EN Fortunately, he was working as a registered employee and he was able to receive allowance from Social Security Institution (SGK) for about 6 months after the work accident
turco | inglês |
---|---|
kayıtlı | registered |
sosyal | social |
güvenlik | security |
TR Neyse ki kayıtlı bir çalışandı ve iş kazasından yaklaşık 6 ay sonra Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) ödenek alabildi
EN Fortunately, he was working as a registered employee and he was able to receive allowance from Social Security Institution (SGK) for about 6 months after the work accident
turco | inglês |
---|---|
kayıtlı | registered |
sosyal | social |
güvenlik | security |
Mostrando 50 de 50 traduções