EN Use your logo for further design works like signboard, menu, brochure, etc.
"works like signboard" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Use your logo for further design works like signboard, menu, brochure, etc.
TR Logonuzu tabela, menü, broşür vb. gibi daha fazla tasarım çalışması için kullanın.
inglês | turco |
---|---|
design | tasarım |
etc | vb |
menu | menü |
further | daha fazla |
for | için |
your | daha |
EN Advertising Board Finds Signboard Ad Violative of Competition Law
TR Kişisel Verileri Koruma Kurulu Yapay Zeka Alanında Veri Güvenliğine ilişkin Bir Rehber Yayımladı
inglês | turco |
---|---|
board | kurulu |
of | bir |
EN Advertising Board Finds Signboard Ad Violative of Competition Law - Moroğlu Arseven
TR Reklam Kurulu Haksız Ticari Uygulamalara İlişkin Yeni Bir Karar Yayımladı - Moroğlu Arseven
inglês | turco |
---|---|
board | kurulu |
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
of | bir |
advertising | reklam |
EN Advertising Board Finds Signboard Ad Violative of Competition Law - Moroğlu Arseven
TR Reklam Kurulu Haksız Ticari Uygulamalara İlişkin Yeni Bir Karar Yayımladı - Moroğlu Arseven
inglês | turco |
---|---|
board | kurulu |
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
of | bir |
advertising | reklam |
EN Advertising Board Finds Signboard Ad Violative of Competition Law
TR Reklam Kurulu Haksız Ticari Uygulamalara İlişkin Yeni Bir Karar Yayımladı
inglês | turco |
---|---|
board | kurulu |
of | bir |
advertising | reklam |
EN Employee co-determination is enshrined in law on three levels: on the works level, the works council represents employees
TR Çalışanların yönetime katılımı üç düzeyde yasal olarak düzenlenmiş durumda: İşletme düzeyinde çalışanları, İşyeri Çalışan Temsilciliği temsil eder
inglês | turco |
---|---|
represents | temsil |
employees | çalışanları |
the | durumda |
level | düzeyde |
in | olarak |
EN Even if someone understands how SEO works, a higher result subconsciously works on the customer’s brain and makes them think that your business is more credible
TR Birisi SEO'nun nasıl çalıştığını anlasa bile, daha yüksek bir sonuç bilinçaltında müşterinin beyninde çalışır ve işletmenizin daha güvenilir olduğunu düşünmelerini sağlar
inglês | turco |
---|---|
result | sonuç |
your business | işletmenizin |
higher | daha yüksek |
business | iş |
is | olduğunu |
works | çalışır |
how | nasıl |
on | güvenilir |
and | ve |
even | bir |
more | daha |
EN During checkout, you’ll make some decisions like how many years you’d like to register it for, if you’d like to add site hosting, email, advanced security, auto-renewals, and other features.
TR Ödeme işlemi sırasında, alan adını kaç seneliğine kaydettirmek istediğin ya da site barındırma hizmeti, e-posta, gelişmiş güvenlik, otomatik yenilemeler ve diğer özellikleri eklemek isteyip istemediğin gibi bazı kararlar verirsin.
inglês | turco |
---|---|
decisions | kararlar |
hosting | barındırma |
security | güvenlik |
how many | kaç |
advanced | gelişmiş |
features | özellikleri |
site | site |
other | diğer |
posta | |
during | sırasında |
to add | eklemek |
and | ve |
some | bazı |
years | ya |
EN During checkout, you’ll make some decisions like how many years you’d like to register it for, if you’d like to add site hosting, email, advanced security, auto-renewals, and other features.
TR Ödeme işlemi sırasında, alan adını kaç seneliğine kaydettirmek istediğin ya da site barındırma hizmeti, e-posta, gelişmiş güvenlik, otomatik yenilemeler ve diğer özellikleri eklemek isteyip istemediğin gibi bazı kararlar verirsin.
inglês | turco |
---|---|
decisions | kararlar |
hosting | barındırma |
security | güvenlik |
how many | kaç |
advanced | gelişmiş |
features | özellikleri |
site | site |
other | diğer |
posta | |
during | sırasında |
to add | eklemek |
and | ve |
some | bazı |
years | ya |
EN Examples include movies like Charlie and Chocolate Factory, people like Andy Warhol and Pablo Picasso, and brands like Crayola, Apple, and Adobe.
TR Örnekler arasında Charlie ve Çikolata Fabrikası gibi filmler, Andy Warhol ve Pablo Picasso gibi insanlar ve Crayola, Apple ve Adobe gibi markalar yer almaktadır.
inglês | turco |
---|---|
people | insanlar |
brands | markalar |
adobe | adobe |
apple | apple |
and | ve |
EN Bitcoin Cash works almost exactly like Bitcoin since it’s based on the original Bitcoin core software
TR Bitcoin Cash, orijinal Bitcoin kök yazılıma dayandığı için neredeyse Bitcoin ile aynı şekilde çalışır
inglês | turco |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
almost | neredeyse |
original | orijinal |
cash | cash |
works | çalışır |
like | için |
the | aynı |
its | ile |
EN Also works with games and applications like...
TR Ayrıca bazı oyun ve uygulamarla uyumlu çalışır.
inglês | turco |
---|---|
games | oyun |
works | çalışır |
and | ve |
EN Any organisation that works with or represents cotton producers, like cotton farmers and farm workers.
TR Pamuk çiftçileri ve tarım işçileri gibi pamuk üreticileriyle çalışan veya onları temsil eden herhangi bir kuruluş.
inglês | turco |
---|---|
represents | temsil |
cotton | pamuk |
workers | çalışan |
or | veya |
any | herhangi |
and | ve |
EN WordPress hosting is a type of web hosting that is optimized for WordPress sites. At its core, it works like any other hosting – providing server space for users to store and publish their site files.
TR WordPress hosting, WordPress siteleri için optimize edilmiş bir web hosting türüdür. Temelde, sıradan bir hosting gibi çalışır: Kullanıcıların site dosyalarını depolaması ve yayınlaması için sunucu alanı sağlar.
inglês | turco |
---|---|
wordpress | wordpress |
optimized | optimize |
type | türüdür |
works | çalışır |
users | kullanıcıların |
files | dosyalarını |
providing | sağlar |
and | ve |
server | sunucu |
hosting | hosting |
site | site |
web | web |
space | alanı |
sites | siteleri |
a | bir |
EN I feel like Ahrefs is more than a tool. Ahrefs is a partner to me in my work as a digital marketer and helps me look like a rockstar to my clients.
TR Ahrefs, sanki bir araçtan daha fazlasıymış gibi hissediyorum. Ahrefs dijital pazarlamada benim ortağım, ve müşterilerimin gözünde bir rock yıldızı gibi görünmemi sağlıyor.
inglês | turco |
---|---|
tool | araç |
partner | ortağı |
look | göz |
ahrefs | ahrefs |
digital | dijital |
as | gibi |
and | ve |
my | benim |
EN From free perks like URL and email forwarding to sophisticated account features like Two-Step Verification and DNS templates, Name.com offers more for less.
TR URL ve e-posta yönlendirme gibi ücretsiz özelliklerden Two-Step Verification ve DNS şablonları gibi gelişmiş hesap özelliklerine kadar Name.com'da daha az ödeyerek daha fazlasına sahip olursun.
inglês | turco |
---|---|
url | url |
account | hesap |
dns | dns |
forwarding | yönlendirme |
free | ücretsiz |
templates | şablonları |
sophisticated | gelişmiş |
name | name |
posta | |
and | ve |
to | sahip |
more | daha |
EN Like human beings, we have the odd fault or two and we’re constantly updating and improving every aspect of Last.fm, ironing out new-found bugs and making subtle changes to things like our recommendation algorithms
TR Her insanın olduğu gibi bizim de bir iki hatamız oluyor, Last.fm'in tüm özelliklerini sürekli olarak güncelleyip geliştirerek, yeni bulunan hataları çözümlüyoruz ve öneri algoritmalarımız gibi şeylerde küçük değişiklikler yapıyoruz
inglês | turco |
---|---|
human | insan |
changes | değişiklikler |
algorithms | algoritmaları |
found | bulunan |
last | last |
new | yeni |
constantly | sürekli olarak |
and | ve |
the | gibi |
two | iki |
EN From web conferencing systems like Zoom to video editing platforms like Adobe Premiere, easily connect to the tools your teams use to get the most out of Sonix.
TR Zoom gibi web konferans sistemlerinden Adobe Premiere gibi video düzenleme platformlarına kadar takımlarınızın Sonix'ten en iyi şekilde yararlanmak için kullandığı araçlara kolayca bağlanın.
inglês | turco |
---|---|
web | web |
conferencing | konferans |
zoom | zoom |
video | video |
editing | düzenleme |
platforms | platformlar |
adobe | adobe |
easily | kolayca |
connect | bağlanın |
tools | araç |
premiere | premiere |
most | en |
to | için |
of | in |
the | şekilde |
EN Real-time antivirus safeguards you from common threats like worms & pharming plus complex ones like botnets, rootkits & rogues.
TR Gerçek zamanlı antivirüs, solucanlar ve site trafiği yönlendirme gibi yaygın tehditlerle botnet, rootkit ve sahte uygulamalar gibi karmaşık tehditlere karşı koruma sağlar.
inglês | turco |
---|---|
antivirus | antivirüs |
common | yaygın |
threats | tehditlere |
complex | karmaşık |
real | gerçek |
time | zamanlı |
from | karşı |
like | ve |
EN "Santa Monica state beach is just beautiful! its best when you go with the crowds! and i like to ride one of those roller coaster near there haha its nice and i like the views and areas around too!^^"
TR "10 numara bir plaj..lunapark..sahil..Deniz. .Kum. Güneş. .Tüm sporları yapabilme imkanı. Gece Venedik plajında eğlence sonuç olarak harika bir yer"
inglês | turco |
---|---|
beach | plaj |
there | ne |
beautiful | harika |
to | tüm |
of | yer |
EN Phemex has listed two new coins for spot trading, QTUM, and ZEC. So to celebrate the new listings, we would like to give away prizes to everyone who makes $50 dollars in purchases. If you would like t……
TR Değerli Yatırımcılar, 9 Haziran'da Phemex, spot ticaret için yeni coinleri tanıtacak, ancak henüz ne olduklarını size söyleyemeyiz. Bu arada eğlenceli bir fikir düşündük. Adı "……
EN Your property visit is completely online, so you can revisit it as many times as you like. It’s just like being there.
TR Ev ziyaretiniz tamamen online, böylece istediğiniz kadar ziyaret edebilirsiniz. Aynı ordaymışsınız gibi.
inglês | turco |
---|---|
visit | ziyaret |
completely | tamamen |
online | online |
so | böylece |
you can | edebilirsiniz |
as | gibi |
EN Some people like to use a search engine while others like to browse and look for different information at the same time
TR Bazı insanlar bir arama motoru kullanmayı severken, diğerleri aynı anda farklı bilgilere göz atmayı ve aramayı sever
inglês | turco |
---|---|
people | insanlar |
engine | motoru |
others | diğerleri |
information | bilgilere |
search | arama |
at | göz |
and | ve |
the | aynı |
some | bazı |
different | farklı |
same | bir |
EN What Germans like and don’t like to listen to – a foray into some of the tops and flops of the worlds of sound
TR Kuş ezgileri, çan sesleri, gece sükuneti: Almanya’nın tınılarını burada duyabilir ve okuyabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
the | burada |
of | kuş |
EN Description: View Group-fucked until u learn to like it captions hd as completely free. BDSM porn xxx Group-fucked until u learn to like it captions video.
TR Açıklama: Başlıklarını beğenmeyi öğrenene kadar grup becerdin hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Başlıklarını beğenmeyi öğrenene kadar grup becerdin video.
inglês | turco |
---|---|
description | açıklama |
hd | hd |
completely | tamamen |
bdsm | bdsm |
group | grup |
free | ücretsiz |
video | video |
to | kadar |
as | olarak |
view | görüntüle |
porn | porno |
xxx | xxx |
EN Thus, writing something like '$b = ($a = 5)' is like writing '$a = 5; $b = 5;' (a semicolon marks the end of a statement)
TR Böylece, "$b = ($a = 5)" yazmak, "$a = 5; $b = 5;" yazmak gibidir (noktalı virgül deyimin sonlandırıldığını gösterir)
inglês | turco |
---|---|
thus | böylece |
a | a |
EN From free perks like URL and email forwarding to sophisticated account features like Two-Step Verification and DNS templates, Name.com offers more for less.
TR URL ve e-posta yönlendirme gibi ücretsiz özelliklerden Two-Step Verification ve DNS şablonları gibi gelişmiş hesap özelliklerine kadar Name.com'da daha az ödeyerek daha fazlasına sahip olursun.
inglês | turco |
---|---|
url | url |
account | hesap |
dns | dns |
forwarding | yönlendirme |
free | ücretsiz |
templates | şablonları |
sophisticated | gelişmiş |
name | name |
posta | |
and | ve |
to | sahip |
more | daha |
EN There?s even larger SUVs like the Kia Seltos, and minivans like the Kia Carnival, for large groups of people travelling together.
TR Birlikte seyahat eden büyük gruplar için Kia Seltos gibi daha büyük SUV'lar ve Kia Karnavalı gibi minivanlar var.
inglês | turco |
---|---|
kia | kia |
groups | gruplar |
travelling | seyahat |
larger | daha büyük |
large | büyük |
and | ve |
the | gibi |
of | in |
EN What Germans like and don’t like to listen to – a foray into some of the tops and flops of the worlds of sound
TR Kuş ezgileri, çan sesleri, gece sükuneti: Almanya’nın tınılarını burada duyabilir ve okuyabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
the | burada |
of | kuş |
EN Why do expats come to Germany, how long do they want to stay, what do they like – and what don’t they like? The new Expat Insider 2020 Report has the answers.
TR Gurbetçiler Almanya’ya ne için geliyor, ne kadar kalmak istiyor, nelerden hoşlanıyor, nelerden hoşlanmıyorlar. Bu soruların cevaplarını yeni Expat Insider 2020 Raporu veriyor.
inglês | turco |
---|---|
want | istiyor |
report | raporu |
new | yeni |
and | bu |
to | için |
EN You can also carry out job searches on the Federal Employment Agency website, in large employment exchanges like Stepstone, Indeed and Monster or among the vacancies published on business networks like LinkedIn or Xing
TR Ayrıca Federal Çalışma Ajansı’nda veya Stepstone, Indeed ve Monster gibi büyük iş portallerinde yada LinkedIn veya Xing benzeri business iletişim ağlarında da aramalar yapabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
searches | aramalar |
federal | federal |
agency | ajans |
large | büyük |
business | business |
you can | yapabilirsiniz |
networks | ağlar |
in | da |
or | veya |
and | ve |
EN Because that sometimes sounds rather like a suppressed yawn, some jokers like to cry “Morgähn” (morning yawn) across the corridor.
TR Bazen Kimi muzip kişiler koridorlarda, biraz da bastırılmış bir esnemeyi çağrıştıran, „Morgähn (sabah esnemesi)“ sözcüğünü saçmaktan hoşlanır.
EN The educational opportunities vary from advanced training in unusual programmes like e-sport management to traditional master's degree courses like industrial engineering and management.
TR Öğretim programları yelpazesi, e-spor yönetimi gibi sıra dışı meslek içi eğitim programlarından işletme mühendisliği gibi geleneksel master (yüksek lisans) programlarına uzanıyor.
inglês | turco |
---|---|
management | yönetimi |
traditional | geleneksel |
engineering | mühendisliği |
programmes | programları |
training | eğitim |
the | gibi |
to | e |
EN Where would I like to study? What would I like to study? And what do I need to be able to do that? During the application phase you’ll be confronted with lots of paperwork
TR Nerede öğrenim görmek istiyorum? Hangi programa girmek istiyorum? Bunun için neye ihtiyacım var? Başvuru aşamasında doldurulacak bir yığın kırtasiye işi çıkıyor
inglês | turco |
---|---|
application | başvuru |
where | nerede |
need | ihtiyacı |
to | görmek |
of | in |
like | için |
do | işi |
EN In addition to historic cities like Dresden and cultural sites like the Bauhaus in Dessau, cyclists can also discover ecological treasures
TR Bisikletliler burada, Dresden gibi tarih yüklü yerler ve Dessau'daki Bauhaus gibi kült mekanların yanı sıra, ekolojik bir hazineyi de keşfedebilirler
inglês | turco |
---|---|
sites | yerler |
ecological | ekolojik |
and | ve |
the | burada |
EN If you would like to deepen your understanding the Brothers Grimm's fairy tales, you might like to take a poetic journey from the River Main to the sea.
TR Grimm Kardeşler’in masallarını yalnızca kitaplarda yaşamak istemeyenler Main’den denize uzanan şiirsel gezi yolunu takip ediyor.
inglês | turco |
---|---|
the | yalnızca |
EN In the vast majority of cases, this will be Google, but there are fringe cases in which you’ll want to SERP check on search engines like Yandex, which are exclusive to places like Russia.
TR Vakaların büyük çoğunluğunda bu Google olacaktır, ancak Rusya gibi yerlere özel olan Yandex gibi arama motorlarında SERP kontrolü yapmak isteyeceğiniz istisnai durumlar da vardır.
inglês | turco |
---|---|
vast | büyük |
serp | serp |
yandex | yandex |
russia | rusya |
check | kontrol |
this | bu |
in | da |
to | yapmak |
search | arama |
engines | motorları |
will | olacaktır |
EN While SEO tools like these can help you determine the source of your issues, you’ll still have to take it upon yourself to fix problems like broken links and slow page loading speed.
TR Bu gibi SEO araçları sorunlarınızın kaynağını belirlemenize yardımcı olsa da, kırık bağlantılar ve yavaş sayfa yükleme hızı gibi sorunları düzeltmek için yine de kendiniz uğraşmanız gerekecektir.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
source | kaynağı |
fix | düzeltmek |
broken | kırık |
page | sayfa |
loading | yükleme |
help | yardımcı |
slow | yavaş |
tools | araçları |
these | bu |
problems | sorunları |
to | için |
and | ve |
of | in |
still | yine |
yourself | kendiniz |
links | bağlantılar |
EN Like human beings, we have the odd fault or two and we’re constantly updating and improving every aspect of Last.fm, ironing out new-found bugs and making subtle changes to things like our recommendation algorithms
TR Her insanın olduğu gibi bizim de bir iki hatamız oluyor, Last.fm'in tüm özelliklerini sürekli olarak güncelleyip geliştirerek, yeni bulunan hataları çözümlüyoruz ve öneri algoritmalarımız gibi şeylerde küçük değişiklikler yapıyoruz
inglês | turco |
---|---|
human | insan |
changes | değişiklikler |
algorithms | algoritmaları |
found | bulunan |
last | last |
new | yeni |
constantly | sürekli olarak |
and | ve |
the | gibi |
two | iki |
EN From web conferencing systems like Zoom to video editing platforms like Adobe Premiere, easily connect to the tools your teams use to get the most out of Sonix.
TR Zoom gibi web konferans sistemlerinden Adobe Premiere gibi video düzenleme platformlarına kadar takımlarınızın Sonix'ten en iyi şekilde yararlanmak için kullandığı araçlara kolayca bağlanın.
inglês | turco |
---|---|
web | web |
conferencing | konferans |
zoom | zoom |
video | video |
editing | düzenleme |
platforms | platformlar |
adobe | adobe |
easily | kolayca |
connect | bağlanın |
tools | araç |
premiere | premiere |
most | en |
to | için |
of | in |
the | şekilde |
EN All in all, SEO is less like a shot in the dark and more like a carefully aimed sniper shot.
TR Sonuç olarak SEO, karanlıkta yapılan bir atıştan ziyade dikkatlice hedeflenmiş bir keskin nişancı atışına benzer.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
carefully | dikkatlice |
like | benzer |
a | bir |
EN Dear Phemex users, We would like to thank you for all your continuous support. We are on a roll and would like to bring you something new to show you our appreciation! Come on down and join our Dep……
TR Savaşçılar Hoş geldiniz, Phemex 29 Nisan 10:00 UTC’de dört metaverse-bağlantılı yeni vadeli işlem çifti eklemiştir - SAND/USD, AXS/USD, GMT/USD, ve APE/USD. Bu çiftlerden birini deste……
EN Dear Phemex users, We are on a roll and would like to bring you something new to show you our appreciation! Come on down and join our Deposit Drive, where we would like to further motivate your dri……
TR Sevgili Phemexliler, Phemex, yeni bir DeFi sezonunun yaklaştığını duyurmaktan mutluluk duyar! ?WBTC, AMP, CVX ve DeFi ile ilgili 9 token daha, 14 Mart 2022 03:00 (UTC) tarihinde Spot Coin List……
EN People like you, who want to work with people like us
TR Bizim gibi insanlarla çalışmak isteyen sizin gibi insanlara..
inglês | turco |
---|---|
want | isteyen |
people | insanlara |
you | sizin |
work | çalışmak |
EN What should bean soup taste like in China? How would Americans like their hummus? Customers representing more than 150 brands are flocking to Tetra Recart® test factory in Lund to find out
TR Fasulye çorbasının tadı Çin'de nasıl olur? Amerikalılar humuslarını nasıl ister? 150'den fazla markayı temsil eden müşteriler, öğrenmek için Lund'daki Tetra Recart® test fabrikasına akın ediyor
inglês | turco |
---|---|
china | çin |
customers | müşteriler |
tetra | tetra |
test | test |
more | fazla |
how | nasıl |
find | öğrenmek |
EN Some people like to use a search engine while others like to browse and look for different information at the same time
TR Bazı insanlar bir arama motoru kullanmayı severken, diğerleri aynı anda farklı bilgilere göz atmayı ve aramayı sever
inglês | turco |
---|---|
people | insanlar |
engine | motoru |
others | diğerleri |
information | bilgilere |
search | arama |
at | göz |
and | ve |
the | aynı |
some | bazı |
different | farklı |
same | bir |
EN MTH Rounding Top Breakout Confirmed Possible to touch 1st Target 550 2nd Target 600 3rd Target 710 Thanks For watching Hit the like button if you like my analysis
TR Bu gece 03.00 itibarıyla Haftalık MA8 değeri olan 0,...29 üstünde kapatırsa yeni bir yükseliş trendine girer. Orta ve Uzun vadede Fibo 61,8 seviyesi olan 0,...205 seviyesine hareket gelebilir (Mevcut fiyatın Yaklaşık 6-7 misli). Ytd.
inglês | turco |
---|---|
st | st |
top | bir |
like | ve |
for | yaklaşık |
EN MTH Rounding Top Breakout Confirmed Possible to touch 1st Target 550 2nd Target 600 3rd Target 710 Thanks For watching Hit the like button if you like my analysis
TR Bu gece 03.00 itibarıyla Haftalık MA8 değeri olan 0,...29 üstünde kapatırsa yeni bir yükseliş trendine girer. Orta ve Uzun vadede Fibo 61,8 seviyesi olan 0,...205 seviyesine hareket gelebilir (Mevcut fiyatın Yaklaşık 6-7 misli). Ytd.
inglês | turco |
---|---|
st | st |
top | bir |
like | ve |
for | yaklaşık |
EN MTH Rounding Top Breakout Confirmed Possible to touch 1st Target 550 2nd Target 600 3rd Target 710 Thanks For watching Hit the like button if you like my analysis
TR Bu gece 03.00 itibarıyla Haftalık MA8 değeri olan 0,...29 üstünde kapatırsa yeni bir yükseliş trendine girer. Orta ve Uzun vadede Fibo 61,8 seviyesi olan 0,...205 seviyesine hareket gelebilir (Mevcut fiyatın Yaklaşık 6-7 misli). Ytd.
inglês | turco |
---|---|
st | st |
top | bir |
like | ve |
for | yaklaşık |
EN MTH Rounding Top Breakout Confirmed Possible to touch 1st Target 550 2nd Target 600 3rd Target 710 Thanks For watching Hit the like button if you like my analysis
TR Bu gece 03.00 itibarıyla Haftalık MA8 değeri olan 0,...29 üstünde kapatırsa yeni bir yükseliş trendine girer. Orta ve Uzun vadede Fibo 61,8 seviyesi olan 0,...205 seviyesine hareket gelebilir (Mevcut fiyatın Yaklaşık 6-7 misli). Ytd.
inglês | turco |
---|---|
st | st |
top | bir |
like | ve |
for | yaklaşık |
Mostrando 50 de 50 traduções