EN Telco energy costs already account for 5-7% of their operating costs, finds STL Partners. Now, 5G will increase those costs.
"normally costs" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
normally | normalde |
costs | bir bu da daha ile için maliyeti maliyetleri maliyetlerini masraflarını olarak ve |
EN Telco energy costs already account for 5-7% of their operating costs, finds STL Partners. Now, 5G will increase those costs.
TR STL Partners’ın araştırmasına göre, telekomünikasyon şirketlerinin enerji maliyetleri halihazırda işletme maliyetlerinin %5-7’sini oluşturuyor. Şimdi 5G bu maliyetleri artıracak.
inglês | turco |
---|---|
energy | enerji |
costs | maliyetleri |
already | halihazırda |
of | ın |
for | göre |
now | bu |
EN The price of transferring a domain name depends on the extension, but it normally costs less than the standard renewal price
TR Bir alan adının transfer bedeli uzantısına bağlıdır, ama genel olarak standart yenileme fiyatından ucuzdur
inglês | turco |
---|---|
extension | uzantısı |
standard | standart |
renewal | yenileme |
price | fiyat |
domain | alan adı |
name | adı |
but | ama |
a | bir |
depends | bağlıdır |
EN The price of transferring a domain name depends on the extension, but it normally costs less than the standard renewal price
TR Bir alan adının transfer bedeli uzantısına bağlıdır, ama genel olarak standart yenileme fiyatından ucuzdur
inglês | turco |
---|---|
extension | uzantısı |
standard | standart |
renewal | yenileme |
price | fiyat |
domain | alan adı |
name | adı |
but | ama |
a | bir |
depends | bağlıdır |
EN The legal use of one icon on average costs $2, using one font average costs $20
TR Ortalama olarak bir simgenin yasal kullanımı 2$ tutarken, ortalama bir yazı tipi 20$ tutmaktadır
inglês | turco |
---|---|
legal | yasal |
font | yazı tipi |
average | ortalama |
use | kullanımı |
EN Car ownership costs come in two main forms: retail price and cost in use (fuel consumption, maintenance costs, and so on)
TR Araç sahipliği maliyetleri iki ana biçimde gelir: perakende fiyat ve kullanım maliyeti (yakıt tüketimi, bakım maliyetleri vb.)
inglês | turco |
---|---|
ownership | sahipliği |
come | gelir |
main | ana |
retail | perakende |
price | fiyat |
fuel | yakıt |
consumption | tüketimi |
maintenance | bakım |
car | araç |
use | kullanım |
costs | maliyetleri |
and | ve |
cost | maliyeti |
two | iki |
EN Laser cataract surgery usually costs more than conventional cataract surgery, and the extra costs associated with laser cataract surgery typically are not covered by medical or health insurance.
TR Lazerli katarakt ameliyat? genellikle geleneksel katarakt ameliyat?ndan daha masrafl?d?r ve lazerli katarakt ameliyat? ile ili?kili ekstra maliyetler genellikle t?p veya sa?l?k sigortas? kapsam?nda de?ildir.
inglês | turco |
---|---|
conventional | geleneksel |
extra | ekstra |
and | ve |
usually | genellikle |
or | veya |
more | daha |
covered | ile |
EN 10.c. By 2030, reduce to less than 3 per cent the transaction costs of migrant remittances and eliminate remittance corridors with costs higher than 5 per cent
TR 10.c. 2030’a kadar göçmen havaleleri işlem maliyetlerinin yüzde 3’ün altına indirilmesi ve maliyeti yüzde 5’ten yüksek olan havale koridorlarının ortadan kaldırılması
inglês | turco |
---|---|
c | c |
transaction | işlem |
costs | maliyeti |
higher | yüksek |
per cent | yüzde |
and | ve |
with | altına |
to | kadar |
EN Car ownership costs come in two main forms: retail price and cost in use (fuel consumption, maintenance costs, and so on)
TR Araç sahipliği maliyetleri iki ana biçimde gelir: perakende fiyat ve kullanım maliyeti (yakıt tüketimi, bakım maliyetleri vb.)
inglês | turco |
---|---|
ownership | sahipliği |
come | gelir |
main | ana |
retail | perakende |
price | fiyat |
fuel | yakıt |
consumption | tüketimi |
maintenance | bakım |
car | araç |
use | kullanım |
costs | maliyetleri |
and | ve |
cost | maliyeti |
two | iki |
EN Car ownership costs come in two main forms: retail price and cost in use (fuel consumption, maintenance costs, and so on)
TR Araç sahipliği maliyetleri iki ana biçimde gelir: perakende fiyat ve kullanım maliyeti (yakıt tüketimi, bakım maliyetleri vb.)
inglês | turco |
---|---|
ownership | sahipliği |
come | gelir |
main | ana |
retail | perakende |
price | fiyat |
fuel | yakıt |
consumption | tüketimi |
maintenance | bakım |
car | araç |
use | kullanım |
costs | maliyetleri |
and | ve |
cost | maliyeti |
two | iki |
EN Beyond costs, data center outages create significant business disruption, result in lost customer revenues, and create recovery costs
TR Maliyetlerin ötesinde, veri merkezi kesintileri önemli iş kesintilerine neden olur, müşteri gelirlerinde kayıplara yol açar ve kurtarma maliyetlerini ortaya çıkarır
inglês | turco |
---|---|
costs | maliyetlerini |
data | veri |
center | merkezi |
customer | müşteri |
and | ve |
recovery | kurtarma |
beyond | ötesinde |
significant | önemli |
EN For locations where many people share the same IP address (e.g., corporations and conferences), our rate limits may be too strict. If you believe you are using Twitter normally, please let us know.
TR Birçok kişinin aynı IP adresini paylaştığı konumlar (kuruluşlar ve konferanslar gibi) için hız limitlerimiz fazla kısıtlı olabilir. Twitter'ı normal bir şekilde kullandığınızı düşünüyorsanız lütfen bizi haberdar edin.
inglês | turco |
---|---|
locations | konumlar |
share | paylaş |
ip | ip |
address | adresini |
conferences | konferanslar |
and | ve |
please | lütfen |
be | olabilir |
us | bizi |
the | aynı |
many | çok |
same | bir |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer , you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer for Firefox, you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer for Chrome, you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer for Opera, you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Very useful Coin Swapping exchange, Swap any coin to other coin, I normally used it for swapping my high value coins against small value coins...
TR Çok kullanışlı Madeni Para Değiştirme değişimi, Herhangi bir jetonu başka bir jetonla değiştirin, normalde bunu yüksek değerli madeni paralarımı küçük değerli madeni paralarla değiştirmek için kullandım ...
inglês | turco |
---|---|
other | başka |
normally | normalde |
small | küçük |
useful | kullanışlı |
high | yüksek |
it | bunu |
value | bir |
any | herhangi |
against | için |
EN A letterhead is the custom heading of a text document which is commonly used in business correspondence and letters. It is normally placed at the top of the paper and includes information such as the company logo, phone number and address.
TR Antet, ticari yazışmalarda ve mektuplarda yaygın olarak kullanılan bir metin belgesinin özel başlığıdır. Normalde kağıdın üstü kısmına yerleştirilir ve şirket logosu, telefon numarası ve adres gibi bilgiler içerir.
inglês | turco |
---|---|
letterhead | antet |
normally | normalde |
includes | içerir |
logo | logosu |
phone | telefon |
address | adres |
text | metin |
information | bilgiler |
company | şirket |
and | ve |
number | numarası |
used | kullanılan |
EN When your Acrobat PDF files are damaged or corrupt and you cannot open them normally, you can use DataNumen PDF Repair to scan the PDF files and recover the data from the files as much as possible.
TR Acrobat'ınız ne zaman PDF dosyalar zarar görmüş veya bozulmuşsa ve bunları normal şekilde açamıyorsanız, DataNumen PDF Repair taramak için PDF dosyaları ve dosyaları mümkün olduğunca kurtarın.
inglês | turco |
---|---|
datanumen | datanumen |
repair | repair |
files | dosyaları |
possible | mümkün |
when | zaman |
or | veya |
and | ve |
EN When your Word documents (*.DOC and *.DOCX files) are corrupted or damaged and you cannot open them normally, you can use DataNumen Word Repair to scan the Word files and recover as much data as possible.
TR Word belgeleriniz (* .DOC ve * .DOCX dosyaları) bozulduğunda veya hasar gördüğünde ve bunları normal şekilde açamadığınızda, DataNumen Word Repair Word dosyalarını taramak ve olabildiğince çok veriyi kurtarmak için.
inglês | turco |
---|---|
doc | doc |
docx | docx |
datanumen | datanumen |
word | word |
repair | repair |
as possible | olabildiğince |
or | veya |
and | ve |
files | dosyaları |
EN Normally, legal professionals are constantly creating and processing a large volume of legal data
TR Normalde, yasal profesyoneller sürekli olarak büyük miktarda yasal veri oluşturup işliyorlar
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
legal | yasal |
professionals | profesyoneller |
large | büyük |
data | veri |
constantly | sürekli olarak |
of | olarak |
EN One-on-one conversations allow us to go deeper than we normally would in a meeting, and they let us reach out precisely when we’re most vulnerable
TR Bire bir görüşmeler, bir toplantıda normalde yapacağımızdan daha derine inmemizi sağlar ve tam olarak en savunmasız olduğumuz anlara ulaşmamıza izin verir
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
meeting | toplantı |
in | da |
most | en |
allow | izin verir |
let | sağlar |
and | ve |
a | bir |
were | daha |
EN It is normally a random generated number, how it is used can be specific to the site, but a good example is maintaining a logged-in status for a user between pages.
TR Normalde rastgele oluşturulmuş bir sayıdır, nasıl kullanıldığı siteye özel olabilir, ancak iyi bir örnek, bir kullanıcı için sayfalar arasında oturum açma durumunu korumaktır.
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
random | rastgele |
good | iyi |
status | durumunu |
pages | sayfalar |
generated | oluşturulmuş |
user | kullanıcı |
be | olabilir |
site | siteye |
how | nasıl |
example | örnek |
EN Buddy offers unlimited spoken practice, which is normally so difficult to find
TR Buddy çocuklara sınırsız konuşma pratiği sağlıyor ve aslında bu zor bulunan bir imkan
inglês | turco |
---|---|
unlimited | sınırsız |
difficult | zor |
is | bulunan |
to | bir |
which | ve |
EN Buddy offers unlimited spoken practice, which is normally so difficult to find
TR Buddy çocuklara sınırsız konuşma pratiği sağlıyor ve aslında bu zor bulunan bir imkan
inglês | turco |
---|---|
unlimited | sınırsız |
difficult | zor |
is | bulunan |
to | bir |
which | ve |
EN A letterhead is the custom heading of a text document which is commonly used in business correspondence and letters. It is normally placed at the top of the paper and includes information such as the company logo, phone number and address.
TR Antet, ticari yazışmalarda ve mektuplarda yaygın olarak kullanılan bir metin belgesinin özel başlığıdır. Normalde kağıdın üstü kısmına yerleştirilir ve şirket logosu, telefon numarası ve adres gibi bilgiler içerir.
inglês | turco |
---|---|
letterhead | antet |
normally | normalde |
includes | içerir |
logo | logosu |
phone | telefon |
address | adres |
text | metin |
information | bilgiler |
company | şirket |
and | ve |
number | numarası |
used | kullanılan |
EN On one hand it feels like a bigger cosmopolitan city, whilst at the same time maintaining the friendly charm one would normally expect of a smaller town
TR Bonn’da bir yandan büyükçe kozmopolitik bir kent havası, öte yandan bir küçük kentin sevecen cazibesi var
inglês | turco |
---|---|
bigger | büyük |
smaller | küçük |
city | kent |
same | bir |
EN Harting is not taking part this time, but Jasinski will be there with his discuses: normally he takes two with him – a yellow one and a black one, one with a slightly rougher edge
TR Bu sefer Harting yok, ama Jasinski ve fırlatılmayı bekleyen diskler orada olacak: Yanında genellikle iki tanesini bulunduruyor; biri sarı, biri siyah, birinin kenarı biraz daha pürüzlü
inglês | turco |
---|---|
there | orada |
yellow | sarı |
black | siyah |
slightly | biraz |
but | ama |
one | birinin |
and | ve |
this | bu |
not | yok |
two | iki |
will | olacak |
EN Normally the majority of guests come from Europe, especially the Netherlands and Switzerland, followed by travellers from Asia and North America.
TR Normalde en çok turist alınan ülkeler başta Hollanda ve İsviçre olmak üzere Avrupa ülkelerini kapsıyor ve Asya ve Kuzey Amerika ülkeleri bunları takip ediyor.
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
europe | avrupa |
followed | takip |
asia | asya |
north | kuzey |
america | amerika |
and | ve |
the | bunları |
of | çok |
EN Normally, 250 people work in the 4,000-square-metre Berlin office of the German Press Agency (dpa)
TR Deutsche Presse-Agentur’un (dpa - Alman Haber Ajansı) Berlin’de bulunan 4.000 metrekarelik ofisinde normalde 250 kişi çalışıyor
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
people | kişi |
agency | ajans |
dpa | dpa |
work | çalışıyor |
EN Normally, an application to a German company includes a covering letter, a CV with a photograph, certificates and testimonials
TR Bir Alman firmasına yapılacak başvuru standat olarak; bir motivasyon mektubu, fotoğraflı bir özgeçmiş, diploma ve referanslar içerir
inglês | turco |
---|---|
application | başvuru |
company | firması |
includes | içerir |
a | bir |
and | ve |
EN Normally one would process all the new impressions from the KWW while taking a stroll along the Karl Heine Canal
TR KWW’de edinilen bir dolu izlenimi normalde Karl Heine Kanalı boyunca yapılacak bir gezi esnasında özümlemek gerekir
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
a | bir |
EN Founded in 1921 and owned by a family of entrepreneurs, the firm normally manufactures medicines to order for other pharmaceutical businesses, but is now attempting to develop its own vaccine
TR 1921 yılında kurulan ve bir girişimci aileye ait olan şirket, genellikle büyük ilaç firmalarının talebine bağlı olarak ilaç üretmekteydi, ama şimdi kendi aşısını geliştirmeye çalışıyor
inglês | turco |
---|---|
founded | kurulan |
vaccine | aşı |
pharmaceutical | ilaç |
develop | geliştirmeye |
but | ama |
now | şimdi |
and | ve |
EN As a costume design assistant I’m normally out and about all the time during the preparations for shooting, buying equipment for the individual scenes
TR Kostüm asistanı olarak ben aslında çekim hazırlıkları esnasında her bir sahneye ayrı aksesuarlar almak için sürekli yollardayımdır
inglês | turco |
---|---|
buying | almak |
for | için |
a | bir |
EN Normally we and the wardrobe assistants dress the actors together
TR Oyuncuları normalde bizler ve kostümcüler giydiririz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
and | ve |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer for Firefox, you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer for Chrome, you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer for Opera, you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally when connecting to a free online anonymizer , you can expect restrictions on traffic, speed, access to certain websites, as well as an abundance of annoying pop-up ads
TR Normalde ücretsiz bir online anonimleştirici ile bağlanırken, trafik, hız, belirli web sitelerine erişimin yanı sıra birdenbire çıkan rahatsız edici reklamlarla bolca kısıtlamalar bekleyebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
anonymizer | anonimleştirici |
restrictions | kısıtlamalar |
traffic | trafik |
speed | hız |
access | erişimin |
free | ücretsiz |
you can expect | bekleyebilirsiniz |
online | online |
websites | web |
EN Normally, legal professionals are constantly creating and processing a large volume of legal data
TR Normalde, yasal profesyoneller sürekli olarak büyük miktarda yasal veri oluşturup işliyorlar
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
legal | yasal |
professionals | profesyoneller |
large | büyük |
data | veri |
constantly | sürekli olarak |
of | olarak |
EN One-on-one conversations allow us to go deeper than we normally would in a meeting, and they let us reach out precisely when we’re most vulnerable
TR Bire bir konuşmalar, normalde bir toplantıda yapacağımızdan daha derine inmemizi sağlar ve tam olarak en savunmasız olduğumuz anlara ulaşmamıza izin verir
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
meeting | toplantı |
in | da |
most | en |
allow | izin verir |
let | sağlar |
and | ve |
a | bir |
were | daha |
EN We react sanely and normally, and we will find that this has happened automatically
TR Aklı başında ve normal bir şekilde tepki veririz ve bunun otomatik olarak gerçekleştiğini görürüz
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
automatically | otomatik olarak |
this | bunun |
EN Normally the plugin ignores new share counts if the count is lower than the count that we previously fetched from the API?s
TR Normalde, daha önce sayım API’lerden aldığımız sayının altındaysa eklenti yeni paylaşım sayılarını yok sayıyordu
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
plugin | eklenti |
new | yeni |
lower | alt |
previously | daha önce |
the | önce |
EN If start_index is negative, the first index of the returned array will be start_index and the following indices will start from zero prior to PHP 8.0.0; as of PHP 8.0.0, negative keys are incremented normally (see example).
TR başlangıç negatifse, dönen dizinin ilk indisi başlangıç olur, sonrakiler ise PHP 8.0.0 öncesinde sıfırdan başlardı. PHP 8.0.0 ve sonrasında ise negatif indisler normal olarak artmaktadır. (örneğe bakın).
inglês | turco |
---|---|
php | php |
start | başlangıç |
and | ve |
the | ise |
first | ilk |
to | e |
of | olarak |
EN Very useful Coin Swapping exchange, Swap any coin to other coin, I normally used it for swapping my high value coins against small value coins...
TR Çok faydalı Dijital Para Değiştirme değişimi, Herhangi bir dijital parayı başka bir dijital parayla değiştirin, normalde yüksek değerli dijital paralarımı küçük değerli dijital paralarla takas etmek için kullandım...
inglês | turco |
---|---|
swap | takas |
other | başka |
normally | normalde |
small | küçük |
useful | faydalı |
high | yüksek |
value | bir |
any | herhangi |
against | için |
EN Normally the plugin ignores new share counts if the count is lower than the count that we previously fetched from the API?s
TR Normalde, daha önce sayım API’lerden aldığımız sayının altındaysa eklenti yeni paylaşım sayılarını yok sayıyordu
inglês | turco |
---|---|
normally | normalde |
plugin | eklenti |
new | yeni |
lower | alt |
previously | daha önce |
the | önce |
EN reduce costs and consultancy fees
TR Masraflar ve danışmanlık ücretlerini azaltın
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
consultancy | danışmanlık |
EN Relieve your organization from the costs and stress of DDoS attacks against your DNS
TR Kuruluşunuzu, DNS'inize yönelik DDoS saldırılarının maliyetlerinden ve stresinden kurtarın
inglês | turco |
---|---|
organization | kuruluş |
ddos | ddos |
of | yönelik |
and | ve |
EN Improve safety, reduce costs and maintain compliance
TR Güvenliği artırın, maliyetleri düşürün ve uyumluluğu muhafaza edin
inglês | turco |
---|---|
costs | maliyetleri |
and | ve |
safety | güvenliği |
Mostrando 50 de 50 traduções