EN Every new account comes with 30 free minutes. If you purchase minutes and you still have free minutes remaining, the free minutes will be applied to your first upload.
"minutes to several" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Every new account comes with 30 free minutes. If you purchase minutes and you still have free minutes remaining, the free minutes will be applied to your first upload.
TR Her yeni hesap 30 ücretsiz dakika ile gelir. Dakikalar satın alırsanız ve hala boş dakikalarınız varsa, ücretsiz dakikalar ilk yüklemenize uygulanır.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
account | hesap |
if | varsa |
purchase | satın |
still | hala |
free | ücretsiz |
first | ilk |
to | her |
comes | ile |
and | ve |
EN Every new account comes with 30 free minutes. If you purchase minutes and you still have free minutes remaining, the free minutes will be applied to your first upload.
TR Her yeni hesap 30 ücretsiz dakika ile gelir. Dakikalar satın alırsanız ve hala boş dakikalarınız varsa, ücretsiz dakikalar ilk yüklemenize uygulanır.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
account | hesap |
if | varsa |
purchase | satın |
still | hala |
free | ücretsiz |
first | ilk |
to | her |
comes | ile |
and | ve |
EN You're running a lightly-used application, with peaks of 30 minutes to several hours a few times each day or several times per year, such as a human resources, budgeting, or operational reporting application
TR İnsan kaynakları, bütçe veya operasyonel raporlama uygulaması gibi her gün bir iki defa veya yılda birkaç kez en fazla 30 dakika ile birkaç saat kullandığınız, az kullanılan bir uygulama çalıştırıyorsunuz
inglês | turco |
---|---|
operational | operasyonel |
reporting | raporlama |
per year | yılda |
minutes | dakika |
times | kez |
or | veya |
resources | kaynakları |
application | uygulaması |
a | birkaç |
day | gün |
as | gibi |
with | ile |
used | kullanılan |
hours | saat |
EN You're running a lightly-used application, with peaks of 30 minutes to several hours a few times each day or several times per year, such as a human resources, budgeting, or operational reporting application
TR İnsan kaynakları, bütçe veya operasyonel raporlama uygulaması gibi her gün bir iki defa veya yılda birkaç kez en fazla 30 dakika ile birkaç saat kullandığınız, az kullanılan bir uygulama çalıştırıyorsunuz
inglês | turco |
---|---|
operational | operasyonel |
reporting | raporlama |
per year | yılda |
minutes | dakika |
times | kez |
or | veya |
resources | kaynakları |
application | uygulaması |
a | birkaç |
day | gün |
as | gibi |
with | ile |
used | kullanılan |
hours | saat |
EN You have an application that is only used for a few minutes several times per day or week, such as a low-volume blog site, and you want a cost-effective database that only requires you to pay when it's active
TR Günde veya haftada yalnızca birkaç kez birkaç dakika boyunca kullandığınız bir uygulamanız var ve yalnızca etkin olduğunda ödeme yapmanızı gerektirecek uygun maliyetli bir veritabanı istiyorsunuz
inglês | turco |
---|---|
used | kullandığı |
minutes | dakika |
times | kez |
week | haftada |
cost | maliyetli |
database | veritabanı |
when | olduğunda |
or | veya |
pay | bir |
per day | günde |
and | ve |
a | birkaç |
for | uygun |
EN In several minutes, the exchanged coins will arrive in your wallet.
TR Birkaç dakika içinde, değiştirilmiş kripto paralar cüzdanınıza ulaşacaktır.
inglês | turco |
---|---|
minutes | dakika |
your | de |
several | birkaç |
in | içinde |
wallet | cüzdan |
EN You have an application that is only used for a few minutes several times per day or week, such as a low-volume blog site, and you want a cost-effective database that only requires you to pay when it's active
TR Günde veya haftada yalnızca birkaç kez birkaç dakika boyunca kullandığınız bir uygulamanız var ve yalnızca etkin olduğunda ödeme yapmanızı gerektirecek uygun maliyetli bir veritabanı istiyorsunuz
inglês | turco |
---|---|
used | kullandığı |
minutes | dakika |
times | kez |
week | haftada |
cost | maliyetli |
database | veritabanı |
when | olduğunda |
or | veya |
pay | bir |
per day | günde |
and | ve |
a | birkaç |
for | uygun |
EN In several minutes, the exchanged coins will arrive in your wallet.
TR Birkaç dakika içinde, değiştirilmiş kripto paralar cüzdanınıza ulaşacaktır.
inglês | turco |
---|---|
minutes | dakika |
your | de |
several | birkaç |
in | içinde |
wallet | cüzdan |
EN Some of the lower-quality keyword tools on the market can take several minutes to analyze search engine data
TR Piyasadaki bazı düşük kaliteli anahtar kelime araçlarının arama motoru verilerini analiz etmesi birkaç dakika sürebilir
inglês | turco |
---|---|
minutes | dakika |
on the market | piyasadaki |
lower | düşük |
quality | kaliteli |
engine | motoru |
search | arama |
analyze | analiz |
tools | araçları |
of | nın |
to | birkaç |
some | bazı |
EN For example, if you transcribe a video file that is 52 minutes, you will only be charged for 52 minutes, not a full hour.
TR Örneğin, 52 dakika olan bir video dosyasını yazarsanız, tam bir saat değil, yalnızca 52 dakika ücretlendirilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
video | video |
minutes | dakika |
full | tam |
only | yalnızca |
file | dosyasını |
not | değil |
EN For example, a 30 minute file has a typical turnaround time of roughly 5 minutes; an hour-long file will roughly take 10 minutes.
TR Örneğin, 30 dakikalık bir dosya yaklaşık 5 dakika tipik bir dönüş süresi vardır; bir saat uzunluğunda dosya kabaca 10 dakika sürer.
inglês | turco |
---|---|
file | dosya |
typical | tipik |
minutes | dakika |
of | in |
for | yaklaşık |
EN Upload an hour-long audio or video file and we'll return a transcript in minutes. Yes, minutes.
TR Bir saatlik ses veya video dosyası yüklerseniz dakikalar içinde bir transkript göndeririz. Evet, dakikalar.
inglês | turco |
---|---|
transcript | transkript |
minutes | dakikalar |
hour | saatlik |
video | video |
file | dosyası |
audio | ses |
or | veya |
yes | evet |
in | içinde |
EN Review hours of audio / video in minutes with automated transcription. Transcribe an hour of audio in under 5 minutes.
TR Otomatik transkripsiyon ile dakikalar içinde ses/video saatlerini gözden geçirin. 5 dakikadan kısa sürede bir saatlik sesi transkribe edin.
inglês | turco |
---|---|
review | gözden |
audio | ses |
automated | otomatik |
video | video |
transcription | transkripsiyon |
minutes | dakikalar |
in | içinde |
with | ile |
EN [If the meeting is shorter or longer than 60 minutes, you may announce the meeting length now: ‘This meeting is xx minutes long’]
TR [Toplantı 60 dakikadan kısa veya uzunsa, toplantı süresini şimdi bildirebilirsiniz: 'Bu toplantı xx dakika uzunluğunda']
inglês | turco |
---|---|
shorter | kısa |
minutes | dakika |
meeting | toplantı |
this | bu |
now | şimdi |
or | veya |
EN The animated videos can be from 3 minutes up to 60 minutes long.
TR Animasyon videoları 3 ila 60 dakika uzunlukta olabilir.
inglês | turco |
---|---|
animated | animasyon |
minutes | dakika |
videos | videoları |
to | ila |
be | olabilir |
EN The duration of the slideshows you create with Renderforest can vary from 3 minutes to 60 minutes
TR Renderforest ile oluşturduğunuz slayt gösterilerini süresi 3 dakika ile 60 dakika arasında değişebilir
inglês | turco |
---|---|
slideshows | slayt |
renderforest | renderforest |
minutes | dakika |
duration | süresi |
with | ile |
EN Viacoin transactions are confirmed every 24 seconds, which is much faster compared to other popular cryptocurrencies like Litecoin (2.5 minutes) and Bitcoin (10 minutes).
TR Viacoin işlemleri her 24 saniyede bir doğrulanır, bu süre de Litecoin (2.5 dakika) ve Bitcoin (10 dakika) gibi diğer popüler kripto paralara kıyasla oldukça kısadır.
inglês | turco |
---|---|
transactions | işlemleri |
seconds | saniyede |
compared | kıyasla |
popular | popüler |
litecoin | litecoin |
minutes | dakika |
bitcoin | bitcoin |
other | diğer |
to | her |
and | ve |
is | bir |
much | de |
EN AWS Lambda functions can be configured to run up to 15 minutes per execution. You can set the timeout to any value between 1 second and 15 minutes.
TR AWS Lambda işlevleri yürütme başına 15 dakikaya kadar çalışacak şekilde yapılandırılabilir. Zaman aşımını 1 saniye ile 15 dakika arasındaki herhangi bir değer olacak şekilde ayarlayabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
functions | işlevleri |
execution | yürütme |
minutes | dakika |
value | değer |
second | bir |
any | herhangi |
between | arasındaki |
set | ile |
and | şekilde |
EN SSL installation depends on the certificate type. Although there are DV SSL certificates (5-15 minutes) that you can install in minutes, OV, EV, SAN etc. SSL certificates can be installed in 2-15 days due to document verification.
TR SSL kurulumu sertifika türüne göre değişmektedir. Dakikalar içerisinde kurabileceğiniz DV SSL sertifikaları (5-15 dakika) olmakla birlikte, belge doğrulamadan dolayı OV, EV, SAN vb. SSL sertifikaları 2-15 gün arasında kurulum olabilmektedir.
inglês | turco |
---|---|
ssl | ssl |
dv | dv |
you | de |
ov | ov |
san | san |
etc | vb |
ev | ev |
document | belge |
certificate | sertifika |
certificates | sertifikaları |
type | tür |
the | gün |
installation | kurulum |
to | birlikte |
EN The allowed duration of your videos will vary based on your subscription package and can be from 3 minutes to 60 minutes
TR Videolar için izin verilen süre, üyelik paketinize göre 3 ile 60 dakika arasında değişmektedir
inglês | turco |
---|---|
allowed | izin |
your | de |
videos | videolar |
minutes | dakika |
subscription | üyelik |
of | in |
to | için |
EN AWS Lambda functions can be configured to run up to 15 minutes per execution. You can set the timeout to any value between 1 second and 15 minutes.
TR AWS Lambda işlevleri yürütme başına 15 dakikaya kadar çalışacak şekilde yapılandırılabilir. Zaman aşımını 1 saniye ile 15 dakika arasındaki herhangi bir değer olacak şekilde ayarlayabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
functions | işlevleri |
execution | yürütme |
minutes | dakika |
value | değer |
second | bir |
any | herhangi |
between | arasındaki |
set | ile |
and | şekilde |
EN SSL installation depends on the certificate type. Although there are DV SSL certificates (5-15 minutes) that you can install in minutes, OV, EV, SAN etc. SSL certificates can be installed in 2-15 days due to document verification.
TR SSL kurulumu sertifika türüne göre değişmektedir. Dakikalar içerisinde kurabileceğiniz DV SSL sertifikaları (5-15 dakika) olmakla birlikte, belge doğrulamadan dolayı OV, EV, SAN vb. SSL sertifikaları 2-15 gün arasında kurulum olabilmektedir.
inglês | turco |
---|---|
ssl | ssl |
dv | dv |
you | de |
ov | ov |
san | san |
etc | vb |
ev | ev |
document | belge |
certificate | sertifika |
certificates | sertifikaları |
type | tür |
the | gün |
installation | kurulum |
to | birlikte |
EN more time is spent on the Internet by men: on average they are online 175 minutes per day, while women spend around 125 minutes online.
TR erkeklerin internette geçirdiği daha fazla süre: Erkekler günde ortalama 175 dakika online, kadınlar ise 125 dakikayla yetiniyor.
inglês | turco |
---|---|
men | erkekler |
average | ortalama |
women | kadınlar |
online | online |
minutes | dakika |
per day | günde |
the | ise |
on the internet | internette |
EN A round of bets on current and upcoming games occurs. Bets are placed between the first game and the upcoming game and last for about two minutes. Games are held every 3 minutes daily.
TR Mevcut ve gelecekteki oyunlar için bahis turu, oyunların canlı yayınları arasında gerçekleşir ve yaklaşık 2 dakika sürer. Oyunlar her gün 3 dakikada bir yapılır.
inglês | turco |
---|---|
bets | bahis |
and | ve |
minutes | dakika |
daily | her gün |
the | gün |
games | oyunlar |
for | için |
about | yaklaşık |
EN The round of accepting bets on current and future games occurs between live-broadcasts of games and lasts about 3 minutes. Games are held every 6 minutes daily.
TR Mevcut ve gelecekteki oyunlar için kabul edilen bahisler, CANLI oyun yayınları arasında gerçekleşir ve yaklaşık 3 dakika sürer. Oyunlar her gün 6 dakikada bir yapılır.
inglês | turco |
---|---|
future | gelecekteki |
and | ve |
minutes | dakika |
games | oyunlar |
daily | her gün |
current | mevcut |
about | yaklaşık |
between | için |
EN For example, if you transcribe a video file that is 52 minutes, you will only be charged for 52 minutes, not a full hour.
TR Örneğin, 52 dakika olan bir video dosyasını yazarsanız, tam bir saat değil, yalnızca 52 dakika ücretlendirilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
video | video |
minutes | dakika |
full | tam |
only | yalnızca |
file | dosyasını |
not | değil |
EN Upload an hour-long audio or video file and we'll return a transcript in minutes. Yes, minutes.
TR Bir saatlik ses veya video dosyası yüklerseniz dakikalar içinde bir transkript göndeririz. Evet, dakikalar.
inglês | turco |
---|---|
transcript | transkript |
minutes | dakikalar |
hour | saatlik |
video | video |
file | dosyası |
audio | ses |
or | veya |
yes | evet |
in | içinde |
EN Review hours of audio / video in minutes with automated transcription. Transcribe audio in a few minutes based on the length of your file.
TR Otomatik transkripsiyon ile birkaç dakika içinde ses/video saatlerini gözden geçirin. Dosyanızın uzunluğuna göre birkaç dakika içinde ses aktarın.
inglês | turco |
---|---|
review | gözden |
minutes | dakika |
automated | otomatik |
length | uzunluğuna |
video | video |
transcription | transkripsiyon |
audio | ses |
a | birkaç |
in | içinde |
with | ile |
EN [If the meeting is shorter or longer than 60 minutes, you may announce the meeting length now: ‘This meeting is xx minutes long’]
TR [Toplantı 60 dakikadan kısa veya uzunsa, toplantı süresini şimdi bildirebilirsiniz: 'Bu toplantı xx dakika uzunluğunda']
inglês | turco |
---|---|
shorter | kısa |
minutes | dakika |
meeting | toplantı |
this | bu |
now | şimdi |
or | veya |
EN The animated videos can be from 3 minutes up to 60 minutes long.
TR Animasyon videoları 3 ila 60 dakika uzunlukta olabilir.
inglês | turco |
---|---|
animated | animasyon |
minutes | dakika |
videos | videoları |
to | ila |
be | olabilir |
EN The duration of the slideshows you create with Renderforest can vary from 3 minutes to 60 minutes
TR Renderforest ile oluşturduğunuz slayt gösterilerini süresi 3 dakika ile 60 dakika arasında değişebilir
inglês | turco |
---|---|
slideshows | slayt |
renderforest | renderforest |
minutes | dakika |
duration | süresi |
with | ile |
EN We participate in several hundred exhibitions every year. This allows us to personally meet our customers, editors, authors and showcase Elsevier products.
TR Her yıl yüzlerce fuara katılırız. Bu sayede müşterilerimiz, editörlerimiz, yazarlarımızla şahsen tanışabilmekte ve Elsevier ürünlerini sergileyebilmekteyiz.
inglês | turco |
---|---|
year | yıl |
authors | yazarlar |
our customers | müşterilerimiz |
elsevier | elsevier |
products | ürünlerini |
this | bu |
and | ve |
to | her |
EN If you don?t want to publish your article open access, then we have several other journals that might suit you needs. Please visit Journal Finder to explore the options available to you.
TR Makalenizi açık erişimli olarak yayınlamak istemezseniz, ihtiyaçlarınıza uyabilecek pek çok başka dergimiz de bulunmaktadır. Yararlanabileceğiniz seçenekleri öğrenmek için lütfen Dergi Bulucu sayfasını ziyaret edin.
inglês | turco |
---|---|
access | erişimli |
finder | bulucu |
options | seçenekleri |
open | açık |
journal | dergi |
needs | ihtiyaç |
please | lütfen |
visit | ziyaret |
the | başka |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future.
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor.
inglês | turco |
---|---|
times | kez |
erhan | erhan |
and | ve |
of | in |
future | gelecek |
more | pek |
is | olduğunu |
for | için |
that | sahip |
EN Where GDPR applies to the processing of your Personal Data, we rely on several legal bases. These include:
TR GDPR, Kişisel Verilerinizin işlenmesi için geçerli olduğunda, birkaç yasal dayanağa güveniyoruz. Bunlar:
inglês | turco |
---|---|
gdpr | gdpr |
applies | geçerli |
processing | işlenmesi |
legal | yasal |
of | in |
personal | kişisel |
to | birkaç |
include | için |
EN Enter the IP address or name of the website, click on "Check Ping" and get the result for several countries
TR IP adresini veya sitenin adını girin, "Ping Kontrolü" nu tıklayın ve birkaç ülkenin sonucunu alın
inglês | turco |
---|---|
ip | ip |
of | ın |
website | sitenin |
click | tıklayın |
ping | ping |
and | ve |
enter | girin |
check | kontrol |
get | alın |
address | adresini |
name | adını |
or | veya |
several | birkaç |
EN Often, even if you connect a VPN service, you may encounter a DNS leak.There are several main reasons for displaying the real DNS server when you change IP using VPN software.
TR Çoğu zaman, bir VPN servisine bağlansanız bile, bir DNS sızıntısı ile karşılaşabilirsiniz. VPN yazılımını kullanarak IP'yi değiştirdiğinizde gerçek DNS sunucusunu görüntülemenin birkaç ana nedeni vardır.
inglês | turco |
---|---|
vpn | vpn |
dns | dns |
main | ana |
real | gerçek |
when | zaman |
a | birkaç |
using | kullanarak |
software | yazılımını |
even | bir |
EN Name.com offers several different email solutions to ensure you get exactly what you need. The following is a breakdown of each product and its features.
TR Name.com tam ihtiyacın olan şeyi alman için farklı e-posta çözümleri sunar. Her bir ürünün ve özelliklerinin dökümü aşağıdadır.
inglês | turco |
---|---|
offers | sunar |
need | ihtiyacı |
name | name |
solutions | çözümleri |
features | özelliklerinin |
posta | |
exactly | tam |
product | ürünün |
and | ve |
the | alman |
different | farklı |
to | şeyi |
EN Your personal coding playground. We’ve got several tiers of hosting plans with tons of storage and bandwidth.
TR Kişisel kodlama oyun alanın. Çok geniş depolama alanı ve bant genişliği sunan birden fazla barındırma planı seviyemiz bulunmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
personal | kişisel |
coding | kodlama |
of | ın |
hosting | barındırma |
storage | depolama |
bandwidth | bant genişliği |
with | fazla |
and | ve |
EN Jewelry Product Form allows customers to customize orders with size and quantity options, provides several payment and delivery options. With the "office use only" section, it's use can be limited to store sales or managers only.
TR Bluepay Tişört Sipariş Formu
inglês | turco |
---|---|
form | formu |
orders | sipariş |
EN Proof-of-Stake (PoS) is one such consensus mechanism that has several variations of its own, as well as some hybrid models
TR Proof of Stake (PoS) bu mutabakat mekanizmalarından biridir ve farklı çeşitlerde ve melez modellerde karşımıza çıkar
inglês | turco |
---|---|
consensus | mutabakat |
proof | proof |
is one | biridir |
has | bu |
own | ve |
EN Wallet Core is a cross-platform library that implements low-level cryptographic wallet functionality for several blockchains
TR Cüzdan Core, pek çok blockchain için düşük seviye kriptografik cüzdan fonksiyonu sunan platformlar arası bir kütüphanedir
inglês | turco |
---|---|
core | core |
low | düşük |
level | seviye |
wallet | cüzdan |
a | bir |
EN Download Trust Wallet for TRON (TRX) The mobile app works with several crypto tokens and blockchain wallets. With Trust Wallet, you are in control over your funds. Receive, send, store and exchange your cryptocurrency within the mobile interface.
TR Trust Cüzdan'ı şunlarla indirebilirsiniz TRON (TRX) Bitcoin ve diğer token ve block chain cüzdanlarını destekler.Fonlarınız tüm kontrolü sadece sizde. Mobil arayüz üzerinden kripto paralarınızı alın, gönderin, saklayın ve alıp satın.
inglês | turco |
---|---|
download | indirebilirsiniz |
trx | trx |
mobile | mobil |
send | gönderin |
store | saklayın |
interface | arayüz |
trust | trust |
receive | alın |
crypto | kripto |
control | kontrol |
the | sadece |
wallet | cüzdan |
and | ve |
EN Several governments have implemented regulations, forcing importers to have a Due Diligence System (DDS) in place
TR Birçok hükümet, ithalatçıların bir durum tespit sistemini (Due Diligince System) yürürlüğe koymalarını gerektirecek düzenlemeler uygulamaktadır
inglês | turco |
---|---|
regulations | düzenlemeler |
system | system |
to | e |
a | bir |
EN Control Union Certifications is accredited by several local and international accreditation organisations, such as the Dutch board of accreditation (RVA) and the Accreditation Services International (ASI).
TR Control Union Sertifikasyon Hizmetleri, Hollanda akreditasyon kurulu (RVA) ve Uluslararası Akreditasyon Hizmetleri (ASI) gibi çeşitli yerel ve uluslararası akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilmiştir.
inglês | turco |
---|---|
certifications | sertifikasyon |
accredited | akredite |
dutch | hollanda |
board | kurulu |
services | hizmetleri |
control | control |
union | union |
local | yerel |
and | ve |
international | uluslararası |
by | tarafından |
EN This persistence is achieved by using different types of storage mechanisms to put the cookie data in several places on your local browser simultaneously
TR Bu kalıcılık, cookie verilerini yerel tarayıcınızda aynı anda birkaç yere koymak için farklı türde depolama mekanizmaları kullanılarak elde edilir
inglês | turco |
---|---|
storage | depolama |
data | verilerini |
local | yerel |
browser | tarayıcı |
simultaneously | aynı anda |
this | bu |
different | farklı |
using | kullanılarak |
achieved | elde |
the | aynı |
to | birkaç |
put | için |
EN Evercookie is created to protect the data which supposed to be persistent by storing these data in several locations simultaneously
TR Evercookie, bu verileri aynı anda birkaç yerde depolayarak kalıcı olması gereken verileri korumak için oluşturulur
inglês | turco |
---|---|
data | verileri |
simultaneously | aynı anda |
to be | olması |
these | bu |
the | aynı |
to | birkaç |
in | için |
EN Supertramp are a British group playing a mix of progressive rock and pop rock that notably had a series of top-selling albums in the 70s, producing several hit singles
TR Roger Hodgson Richard Davies ile birlikte, 1969 yılında Supertamp'i kurmuşlar
inglês | turco |
---|---|
of | birlikte |
the | ile |
EN This sense of "belonging" is established in several ways and extends throughout Fairmont Heritage Place as a private club and a residential community, as well as into Fairmont Hotels & Resorts
TR Bu, "aidiyet" duygusu birçok yolla kurulur ve bir özel kulüp ve rezidans topluluğu olarak Fairmont Heritage Place yanında Fairmont Hotels & Resorts geneline yayılır
inglês | turco |
---|---|
belonging | aidiyet |
fairmont | fairmont |
club | kulüp |
well | yanı |
heritage | heritage |
place | place |
and | ve |
this | bu |
community | topluluğu |
hotels | hotels |
EN The band has gone through several phases since its inception by former members of Santana
TR Prince kısa bir süre sonra grubu The Tubes’e geri döndü ve onun yerine daha önce John Lennon ve Frank Zappa gibi isimlerle çalışmış olan İngiliz Aynsley Dunbar alındı
inglês | turco |
---|---|
band | grubu |
since | ve |
has | olan |
Mostrando 50 de 50 traduções