Traduzir "example when" para turco

Mostrando 50 de 50 traduções da frase "example when" de inglês para turco

Traduções de example when

"example when" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:

example aynı belirli bir bu bunu da daha daha fazla de e etmek fazla gibi her herhangi ile ise için kendi kişisel mevcut nasıl olan olarak reklam sahip size sizin tek tüm var ve veya ya da yapmak çok örnek örneği örneğin özel üzerinde şekilde

Tradução de inglês para turco de example when

inglês
turco

EN Please enter an email with the correct format example@example.com

TR Lütfen example@example.com doğru biçimde bir e-posta girin

inglês turco
enter girin
email posta
please lütfen
with doğru

EN Example #1 Abstract class example

TR Örnek 1 - Soyut sınıf örneği

inglês turco
abstract soyut
class sınıf
example örneği

EN Example #2 Abstract class example

TR Örnek 2 -Soyut sınıf örneği

inglês turco
abstract soyut
class sınıf
example örneği

EN Example #3 Example of an unhandled match expression

TR Örnek 3 - Başarısız eşleşme hatası örneği

inglês turco
example örneği

EN Please enter an email with the correct format example@example.com

TR Lütfen example@example.com doğru biçimde bir e-posta girin

inglês turco
enter girin
email posta
please lütfen
with doğru

EN Please enter an email with the correct format example@example.com

TR Lütfen example@example.com doğru biçimde bir e-posta girin

inglês turco
enter girin
email posta
please lütfen
with doğru

EN Example #1 Incremental hashing example

TR Örnek 1 - Ardışık aşlama örneği

inglês turco
example örneği

EN Example #11 Example of types being coerced into a type part of the union

TR Örnek 11 - Birleşimin bir tür parçasına zorlanan türlere örnek

inglês turco
part parçası
example örnek
a bir

EN The date you first select a paid plan will be the recurring billing date. For example: If you sign up for the first time on January 10, all future charges will be billed on the 10th of every month.

TR Ücretli bir planı ilk seçtiğiniz tarih, yinelenen fatura tarihi olacaktır. Örneğin: 10 Ocak'ta ilk kez kaydolursanız gelecekteki tüm ücretler her ayın 10'unda faturalandırılır.

inglês turco
select seç
billing fatura
time kez
future gelecekteki
month ay
paid ücretler
date tarihi
all tüm
plan planı
first ilk
will olacaktır

EN Example from the Hansard archive. Contains Parliamentary information licensed under the Open Parliament Licence v3.0

TR Hansard arşivinden örnek. Meclis bilgisi dahilinde meclis lisansı v3.0 ile yetkilendirilmiş

inglês turco
information bilgisi
example örnek
the ile

EN Tell us about this example sentence:

TR Bu örnek cümle ile ilgili yorumunuzu yazınız:

inglês turco
example örnek
this bu
about ilgili
us ile

EN The word in the example sentence does not match the entry word.

TR Örnek cümledeki kelime giriş yaptığınız kelime ile uyuşmamaktadır.

inglês turco
entry giriş
the ile

EN AccessibleEven when data is stored and preserved, this does not necessarily mean it is automatically accessible. Both researchers and machines may want to access the data, for example, for meta-analyses or other kinds of re-use.

TR ErişilebilirVeriler depolansa ve korunsa bile, bu, otomatik olarak erişilebilir durumda oldukları anlamına gelmez. Hem araştırmacılar hem de makineler meta analiz veya diğer yeniden kullanım türleri için verilere erişmek isteyebilir.

inglês turco
accessible erişilebilir
researchers araştırmacılar
other diğer
meta meta
re yeniden
this bu
use kullanım
data analiz
and ve
both de
of in
to access erişmek
automatically otomatik olarak
or veya
to anlamına
the durumda
for için

EN For example resources (e.g., antibodies, model organisms, and software) reported in the biomedical literature often lack sufficient detail to enable reproducibility or reuse.

TR Örneğin, biyomedikal literatürde rapor edilen kaynaklar (örn., antikorlar, model organizmalar ve yazılımlar) genellikle tekrarlanabilirlik veya yeniden kullanımı mümkün kılan yeterli detaydan yoksundur.

inglês turco
resources kaynaklar
model model
software yazılımlar
often genellikle
sufficient yeterli
enable mümkün
and ve
or veya

EN View an example of a recent Registered Report

TR Yakın zamanlı bir Kayıtlı Rapor örneğine göz atın

inglês turco
view göz
report rapor
registered kayıtlı
a bir

EN Unconscious Bias can negatively affect the publishing process in a number of ways, for example:

TR Bilinçsiz Önyargı yayıncılık sürecini olumsuz yönde etkileyebilir, örneğin:

inglês turco
unconscious bilinçsiz
publishing yayıncılık
process sürecini
of in

EN In some cases, for example where we see strong appetite for or take up of gold open access in a journal, we might assess the journal?s publication model accordingly.

TR Bazı durumlarda, örneğin bir dergideki altın açık erişim için güçlü bir talep ya da kullanım olduğunu görmemiz halinde, derginin yayınlama modelini buna uygun olarak değerlendirmeye alabiliriz.

inglês turco
cases durumlarda
gold altın
open açık
access erişim
journal derginin
model modelini
strong güçlü
some bazı
of in
a bir
in da
for için

EN For example, you should not, under any circumstances, provide your financial information (e.g., credit card or bank account numbers) to other individuals.

TR Örneğin, hiçbir koşulda, diğer kişilere mali bilgilerinizi (örneğin, kredi kartı veya banka hesap numaraları) vermemelisiniz.

inglês turco
credit kredi
other diğer
financial mali
or veya
account hesap
numbers numaraları
bank banka
any bir

EN As another example, we also use your data to help us map Locations (as defined below)

TR Başka bir örnek olarak, verilerinizi Konumları eşlememize yardımcı olması için de kullanırız (aşağıda tanımlandığı gibi)

inglês turco
another başka
example örnek
your data verilerinizi
help yardımcı
also da
locations konumları
as gibi

EN For example, we may use device signals to determine that a particular device is within a particular venue

TR Örneğin, belirli bir cihazın belirli bir mekanda olduğunu belirlemek için cihaz sinyallerini kullanabiliriz

inglês turco
device cihaz
is olduğunu

EN For example, we may use your data to protect against identity theft, prevent fraud or other criminal activity, claims or other liabilities

TR Örneğin, verilerinizi kimlik hırsızlığına karşı korumak, sahtekarlığı veya diğer suç faaliyetlerini, talepleri veya diğer yükümlülükleri önlemek için kullanabiliriz

inglês turco
other diğer
claims talepleri
your data verilerinizi
prevent önlemek
or veya
against için

EN You can collect your customer's information, for example, full name, address, phone number, e-mail, invoice number, invoice amount with this simple receipt template

TR Belirli Süreli İş Sözleşmesi, işçi ile işveren arasında belirli bir süre belirleyerek karşılıklı yapılan sözleşmedir

inglês turco
amount bir
with ile

EN If you have to use ActiveX extensions, for example for payment systems, it is better to use another browser for this purpose, and access only one specific source you know and trust.

TR Eğer ActiveX denetimlerini kullanmaya ihtiyac varsa, örneğin ödeme sistemleri ile çalışmak için, bunu diğer tarayıcılardan ve sadece belirli, güvenli site için yapmak gerekir.

inglês turco
systems sistemleri
browser tarayıcı
if eğer
payment ödeme
another diğer
and ve
have to gerekir
it bunu
to use kullanmaya

EN You can find out which provider we are working with for the point of purchase (for example our website, etc) you chose by looking at your transactional email or receipt.

TR İşlem e-postanıza veya makbuzunuza bakarak, seçtiğiniz satın alma noktası için hangi sağlayıcıyla çalıştığımızı (örneğin web sitemiz vb.) öğrenebilirsiniz.

inglês turco
provider sağlayıcı
website web
etc vb
point noktası
of in
for için
purchase satın
or veya

EN You can find out which provider we are working with for the point of purchase (for example our website, etc) you chose by looking at your transactional email or receipt

TR İşlem e-postanıza veya makbuzunuza bakarak, seçtiğiniz satın alma noktası için hangi sağlayıcıyla çalıştığımızı (örneğin web sitemiz vb.) öğrenebilirsiniz

inglês turco
provider sağlayıcı
website web
etc vb
point noktası
of in
for için
purchase satın
or veya

EN For example, You can unsubscribe from any marketing, newsletter, or other communication we may send you right form the email

TR Örneğin, size doğrudan e-postadan gönderebileceğimiz herhangi bir pazarlama, haber bülteni veya diğer iletişim aboneliğinizi iptal edebilirsiniz

inglês turco
marketing pazarlama
other diğer
communication iletişim
right doğrudan
send e
you can edebilirsiniz
or veya
any herhangi
the size

EN Reuse in developing countries is usually more effective than domestic recycling—there’s not much of a market for old cathode ray tube monitors in the US, for example, but they are reused in other countries.

TR Gelişmekte olan ülkelerde bir cihazın tekrar kullanımı, hanede yapılan geri dönüşümden daha etkilidir—her ne kadar ABD'de tüplü monitörler için bir pazar olmasa da, bu monitörler diğer ülkelerde hâlâ kullanılmakta.

EN For example, Wait But Why does a great job of using popups that convert well but stay on brand.

TR Örneğin, ‘Wait But Why’ iyi dönüşüm sağlayan ama marka üzerinde kalan açılır pencereler oluşturma konusunda başarılı bir iş çıkarıyor.

inglês turco
brand marka
but ama
well iyi
a bir
that dönüşüm

EN For example, if you sell gardening products, you might want to give away your best-selling product to one lucky subscriber as opposed to giving away a free iPad

TR Örneğin, bahçe ürünleri satıyorsanız, ücretsiz bir iPad vermek yerine en çok satan ürününüzü şanslı bir aboneye çekilişle hediye edebilirsiniz

inglês turco
ipad ipad
free ücretsiz
products ürünleri
a bir
to e

EN Stablecoins can be pegged to various kinds of assets, for example USD Coin (USDC), Paxos (PAX), and TrueUSD (TUSD) are tokens backed on a 1:1 ratio by money held in bank accounts

TR Sabit coinler, SD Coin (USDC), Paxos (PAX), ve TrueUSD (TUSD) gibi farklı türlerde varlıklara sabitlenebilir ve banka hesaplarında tutulan paralarla 1'e 1 oranında desteklenen tokenlardır

inglês turco
coin coin
backed desteklenen
bank banka
accounts hesaplar
various farklı
and ve

EN A prominent example is DAI, the stablecoin minted in the Maker DAO ecosystem.

TR Başlıca örneklerinden biri Maker DAO ekosisteminde çıkarılan sabit coin DAI'dır.

inglês turco
the biri

EN To take a simple example, an Ethereum user could create a smart contract to send a certain amount of ether to a friend on a certain date

TR Basit bir örnek verirsek, bir Ethereum kullanıcısı bir arkadaşına belli bir tarihte belli miktarda ether göndermek için bir akıllı kontrat yaratabilir

inglês turco
ethereum ethereum
contract kontrat
ether ether
smart akıllı
simple basit
user kullanıcı
example örnek
of in
amount bir

EN For example, you could use Binance Bridge to swap bitcoin (BTC) for BTCB (BEP20) tokens backed by BTC

TR Örneğin, BTC tarafından desteklenen BTCB (BEP20) tokenleri ile bitcoin (BTC) takas etmek için Binance Bridge'i kullanabilirsiniz

inglês turco
binance binance
swap takas
btcb btcb
backed desteklenen
by tarafından
bitcoin bitcoin
btc btc

EN A due diligence system helps importers and companies to identify risks of, for example, forced labour (UK Modern Slavery act) and illegal logging (EU timber regulation).

TR Burada devreye giren durum tespiti, ithalatçıların ve şirketlerin zorla çalıştırma (Birleşik Krallık Modern Kölelik Yasası) ve yasa dışı madde ticareti (AB kereste yönetmeliği) gibi riskleri tespit etmesine yardımcı olur.

inglês turco
helps yardımcı olur
risks riskleri
modern modern
eu ab
regulation yönetmeliği
companies şirketlerin
act yasası
and ve
a yardımcı
to etmesine
identify tespit
of gibi

EN In fact, members of any sector (for example agriculture, industry, municipalities or airports) can apply for certification.

TR Esasında, her sektör üyesi (örneğin tarım, endüstri, belediyeler veya hava limanları) bu sertifikasyona başvurabilir.

inglês turco
agriculture tarım
or veya

EN In case of any of the data was lost (if you cleared cookies, for example), it can be recovered and then reset and reused.

TR Verilerden herhangi birinin kaybolması durumunda (örneğin, cookies'i temizlediyseniz), kurtarılabilir ve ardından sıfırlanabilir ve yeniden kullanılabilir.

inglês turco
in case of durumunda
of in
and ve
any herhangi
then ardından

EN For example, this data is marked as "bcde" in Base64. Then in the background Evercookie accesses the following URLs:

TR Örneğin, bu veriler Base64'te "bcde" olarak işaretlenmiştir. Ardından arka planda Evercookie aşağıdaki URL'lere erişir:

inglês turco
data veriler
this bu
the aşağıdaki
then ardından

EN On an urban light-rail project, for example, Norconsult is using a VR game experience to get feedback from tram drivers to optimize the design of traffic lanes for bikes and emergency vehicles

TR Örneğin, bir kentsel hafif raylı sistem projesinde, Norconsult, bisiklet ve acil durum araçları için trafik şeritlerinin tasarımını optimize etmek amacıyla tramvay sürücülerinden geri bildirim almak için VR oyun deneyimini kullanıyor

inglês turco
urban kentsel
experience deneyimini
traffic trafik
emergency acil durum
vehicles araçlar
light hafif
bikes bisiklet
using kullanıyor
feedback geri bildirim
and ve
optimize optimize
to geri
for için
of in

EN For example, for source PDF file Damaged.pdf, the default name for the fixed file will be Damaged_fixed.pdf

TR Örneğin, kaynak için PDF dosya Hasarlı.pdf, sabit dosyanın varsayılan adı Hasarlı_ Düzeltilmiş olacaktır.pdf

inglês turco
source kaynak
damaged hasarlı
default varsayılan
fixed sabit
file dosya
name adı
pdf pdf
for için
will olacaktır

EN For example, for source Word file Damaged.docx, the default name for the fixed file will be Damaged_fixed.doc

TR Örneğin, Damaged.docx kaynak Word dosyası için, sabit dosyanın varsayılan adı Damaged_fixed.doc olacaktır

inglês turco
source kaynak
docx docx
default varsayılan
fixed sabit
doc doc
word word
file dosyası
name adı
for için
will olacaktır

EN Start a brokerage business offering Crypto CFD trading (MT5). A crypto brokerage allows you to offer your clients a range of crypto-related services including CFDs so they can speculate on the price of Bitcoin or Ethereum for example.

TR Kripto CFD işlemleri (MT5) sunan brokerlik şirketinizi başlatın. Kripto brokerlik bir grup kripto ilişkili hizmetlerden, CFD gibi, faydalanarak Bitcoin veya Ethereum fiyatlarında spekülasyon yapmanıza olanak tanır.

inglês turco
business
cfd cfd
bitcoin bitcoin
ethereum ethereum
crypto kripto
offering sunan
or veya
a bir

EN For example, a transaction with 1 output is assumed to be 1 payment, and a transaction with 10 outputs is assumed to be 9 payments

TR Örneğin, 1 çıktısı olan bir işlemin, 1 ödeme olduğu varsayılırken, 10 çıktısı olan bir işlemin 9 ödeme olduğu varsayılır

inglês turco
is olduğu
payment ödeme

EN This methodology can be improved, for example by detecting and removing payments from transactions consolidating UTXOs or entities moving funds from cold to hot storage.

TR Bu yöntem, örneğin, UTXO'ları konsolide eden işlemlerden ya da parasını soğuk depodan sıcak depoya taşıyan kuruluşlardan gelen ödemeler tespit edilip çıkarılarak daha da sağlıklı bir hale getirilebilir.

inglês turco
detecting tespit
cold soğuk
hot sıcak
payments ödemeler
this bu
and gelen

EN For example, if you transcribe a video file that is 52 minutes, you will only be charged for 52 minutes, not a full hour.

TR Örneğin, 52 dakika olan bir video dosyasını yazarsanız, tam bir saat değil, yalnızca 52 dakika ücretlendirilirsiniz.

inglês turco
video video
minutes dakika
full tam
only yalnızca
file dosyasını
not değil

EN For example, a 30 minute file has a typical turnaround time of roughly 5 minutes; an hour-long file will roughly take 10 minutes.

TR Örneğin, 30 dakikalık bir dosya yaklaşık 5 dakika tipik bir dönüş süresi vardır; bir saat uzunluğunda dosya kabaca 10 dakika sürer.

inglês turco
file dosya
typical tipik
minutes dakika
of in
for yaklaşık

EN Here is one example of a time log.

TR Burada bir zaman günlüğü örneği.

inglês turco
time zaman
example örneği
here burada
a bir

EN We could also seek guidance from our higher power (for example, through prayer or meditation).

TR Ayrıca daha yüksek gücümüzden (örneğin dua veya meditasyon yoluyla) rehberlik isteyebiliriz.

inglês turco
guidance rehberlik
power gücü
meditation meditasyon
also ayrıca
or veya
higher daha yüksek
for daha
through yoluyla

EN When inappropriate behavior occurs, the chair can read a statement out to the whole meeting, for example: “We need ITAA to be a safe place for us all to recover

TR Uygunsuz bir davranış ortaya çıktığında, başkan tüm toplantıya bir bildiri okuyabilir, örneğin: “ITAA'nın hepimizin iyileşmesi için güvenli bir yer olmasına ihtiyacımız var

EN For example, get notifications via Slack everytime your form is submitted or do more complex integrations such as creating an invoice for your sales on Quickbooks

TR Örneğin, formunuz her gönderildiğinde Slack aracılığıyla bildirim alın veya satışlarınız için Quickbooks üzerinden fatura oluşturmak gibi daha karmaşık entegrasyonlar yapın

inglês turco
notifications bildirim
complex karmaşık
integrations entegrasyonlar
sales satış
is oluşturmak
or veya
get alın
more daha
do yapın
for için
as gibi

EN You can customize the URL of the form in order to make it easier to find on internet, for example: forms.app/yourusername/jobapplicationform You can change privacy settings any time.

TR İnternette bulmayı kolaylaştırmak için formun URL'sini özelleştirebilirsiniz, örneğin: forms.app/yourusername/jobapplicationform Gizlilik ayarlarını istediğiniz zaman değiştirebilirsiniz.

inglês turco
easier kolaylaştırmak
app app
privacy gizlilik
time zaman
you can change değiştirebilirsiniz
of in
you de
settings ayarlarını

Mostrando 50 de 50 traduções