EN Restaurant Cafe Sauce Gourmet Chinese food Korean food Thai food French food Japanese food Japan Japanese Japanese restaurant Sushi bar Asian food Asian Seafood Red Circle Fish Sushi
"enable informed food" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Restaurant Cafe Sauce Gourmet Chinese food Korean food Thai food French food Japanese food Japan Japanese Japanese restaurant Sushi bar Asian food Asian Seafood Red Circle Fish Sushi
TR Restoran Kafe Sos Gurme Çin yemeği Kore yemeği Thai yemeği Fransız yemeği Japon yemeği Japonya Japonca Japon restoranı Suşi barı Asya yemeği Asya Deniz ürünleri Kırmızı Daire Balık Suşi
inglês | turco |
---|---|
gourmet | gurme |
korean | kore |
french | fransız |
japan | japonya |
asian | asya |
seafood | deniz ürünleri |
circle | daire |
fish | balık |
red | kırmızı |
bar | bar |
japanese | japon |
restaurant | restoran |
cafe | kafe |
EN Food labelling must include nutritional information, ingredients and potential allergens to enable consumers to make more informed decisions about their food choices
TR Gıda etiketleri, tüketicilerin gıda seçenekleriyle ilgili daha bilinçli kararlar almalarını sağlamak için beslenme bilgileri, içerik ve potansiyel alerjenleri içermelidir
inglês | turco |
---|---|
food | gıda |
nutritional | beslenme |
potential | potansiyel |
consumers | tüketicilerin |
decisions | kararlar |
information | bilgileri |
about | ilgili |
make | da |
to | sağlamak |
more | daha |
and | ve |
EN Enable Informed Food Choices and Comply With Labelling Regulations
TR Bilgiye Dayalı Gıda Seçeneklerine Olanak Verin ve Etiketleme Yönetmeliklerine Uyun
inglês | turco |
---|---|
food | gıda |
labelling | etiketleme |
and | ve |
EN Food safety hardware and software keep your guests safe and enable you to automate food safety procedures, reducing the odds of spreading food-borne illness.
TR Gıda güvenliği donanımı ve yazılımı, konuklarınızı güvende tutar ve gıda güvenliği prosedürlerini otomatik hale getirerek, gıda kaynaklı hastalık yayma ihtimalini azaltmanızı sağlar.
inglês | turco |
---|---|
food | gıda |
enable | sağlar |
of | ın |
hardware | donanım |
safe | güvenli |
safety | güvenliği |
and | ve |
software | yazılımı |
EN Our ambition is to contribute to secure, resilient and sustainable food systems that provide access to safe, affordable, and nutritious food, and minimise food loss and food waste across our value chain
TR Amacımız, güvenli, uygun fiyatlı ve besleyici gıdaya erişim sağlayan güvenli, esnek ve sürdürülebilir gıda sistemlerine katkıda bulunarak değer zincirimiz genelinde gıda kaybını ve gıda israfını en aza indirmek
inglês | turco |
---|---|
sustainable | sürdürülebilir |
food | gıda |
access | erişim |
value | değer |
provide | sağlayan |
affordable | uygun |
and | ve |
across | genelinde |
contribute | katkı |
EN Empower Consumers to Make More Informed Food Choices
TR Daha Bilgiye Dayalı Gıda Seçimleri Yapmaları İçin Tüketicileri Destekleyin
inglês | turco |
---|---|
make | da |
food | gıda |
EN At Tetra Pak, we strive to help food and beverage manufacturers make informed business decisions
TR Tetra Pak olarak yiyecek ve içecek üreticilerinin bilinçli iş tercihleri yapmasına yardım etmek için çabalıyoruz
inglês | turco |
---|---|
tetra | tetra |
pak | pak |
food | yiyecek |
beverage | içecek |
and | ve |
help | yardım |
EN FMSA applies to both domestic US Food companies, food businesses outside the US and territories that manufacture, process, pack or hold human and animal food destined for the US market.
TR FSMA, gerek lokal ABD gıda şirketleri, ABD dışındaki gıda işletmeleri ve ABD pazarına yönelik insan ve hayvan besinlerini üreten, işleyen, paketleyen ya da depolayan bölgeler için geçerlidir.
inglês | turco |
---|---|
applies | geçerlidir |
us | abd |
food | gıda |
human | insan |
animal | hayvan |
companies | şirketleri |
and | ve |
market | pazar |
process | iş |
EN Today’s mobile technologies help food and beverage and hospitality operators create an environment in which food safety is ensured — from food transport and storage to preparation and service.
TR Günümüzün mobil teknolojileri, yiyecek-içecek ve konaklama sektörü işletmecilerinin, gıda nakliyesinden depolama, hazırlama ve hizmete kadar gıda güvenliğinin sağlandığı bir ortam yaratmalarına yardımcı olur.
inglês | turco |
---|---|
mobile | mobil |
technologies | teknolojileri |
food | gıda |
storage | depolama |
preparation | hazırlama |
service | hizmete |
environment | ortam |
help | yardımcı |
and | ve |
to | kadar |
EN It is built upon Disney’s award-winning food safety training programme as recognised by the International Association for Food Protection Black Pearl Award for excellence in food safety.
TR Gıda güvenliğinde mükemmellik için Uluslararası Gıda Koruma Siyah İnci Ödülü tarafından tanınan Disney'in ödüllü gıda güvenliği eğitim programına dayanır.
inglês | turco |
---|---|
food | gıda |
training | eğitim |
black | siyah |
international | uluslararası |
award-winning | ödüllü |
protection | koruma |
safety | güvenliği |
in | da |
by | tarafından |
upon | e |
for | için |
EN Faced with the need to comply with complex regulations and standards for food labelling and traceability, food and beverage and hospitality operators need a reliable and secure food-labelling system
TR Gıda etiketleri ve takip edilebilirlik için karmaşık düzenlemelere ve standartlara uyma gereği karşısında, yiyecek-içecek ve konaklama-ağırlama işletmecileri güvenilir ve güvenli bir gıda etiketleme sistemine ihtiyaç duyar
inglês | turco |
---|---|
complex | karmaşık |
standards | standartlara |
labelling | etiketleme |
beverage | içecek |
hospitality | ağırlama |
system | sistemine |
need | ihtiyaç |
and | ve |
food | gıda |
a | bir |
reliable | güvenilir |
EN FMSA applies to both domestic US Food companies, food businesses outside the US and territories that manufacture, process, pack or hold human and animal food destined for the US market.
TR FSMA, gerek lokal ABD gıda şirketleri, ABD dışındaki gıda işletmeleri ve ABD pazarına yönelik insan ve hayvan besinlerini üreten, işleyen, paketleyen ya da depolayan bölgeler için geçerlidir.
inglês | turco |
---|---|
applies | geçerlidir |
us | abd |
food | gıda |
human | insan |
animal | hayvan |
companies | şirketleri |
and | ve |
market | pazar |
process | iş |
EN With the goal of driving collective action, we’ve collaborated with 5 start-ups to develop fortified food and beverage products and transform food waste into nutritious food sources
TR Kolektif olarak harekete geçme amacıyla, 5 yeni girişimciyle takviyeli gıda ve içecek ürünleri geliştirmek ve gıda atıklarını besleyici gıda kaynaklarına dönüştürmek üzere iş birlikleri gerçekleştirdik
inglês | turco |
---|---|
goal | amacı |
action | harekete |
food | gıda |
beverage | içecek |
sources | kaynakları |
products | ürünleri |
and | ve |
EN Get a quick overview of today’s global food challenges and how we at Tetra Pak will play our part in moving food forward – for a world with more secure and sustainable food systems.
TR Günümüzün küresel gıda zorluklarına ve Tetra Pak'ta daha güvenli ve sürdürülebilir gıda sistemlerine sahip bir dünya için gıdayı ileriye taşımak için nasıl bir rol oynayacağımıza hızlı bir genel bakış edinin.
inglês | turco |
---|---|
tetra | tetra |
sustainable | sürdürülebilir |
world | dünya |
global | küresel |
food | gıda |
and | ve |
quick | hızlı |
how | nasıl |
at | bakış |
more | daha |
secure | güvenli |
a | bir |
for | için |
EN There are three key areas where we will play our part; increase access to safe, nutritious food, reduce food loss and waste, and build sustainable food value chains.
TR Rolümüzü oynayacağımız üç kilit alan var; güvenli, besleyici gıdaya erişimi artırmak, gıda kaybını ve israfını azaltmak ve sürdürülebilir gıda değer zincirleri oluşturmak.
inglês | turco |
---|---|
key | kilit |
increase | artırmak |
access | erişimi |
food | gıda |
reduce | azaltmak |
sustainable | sürdürülebilir |
value | değer |
chains | zincirleri |
and | ve |
to | güvenli |
build | oluşturmak |
EN By billing usage down to the second, we enable customers to level up their elasticity, save money, and enable them to optimize allocation of resources toward achieving their machine learning goals.
TR Kullanımı saniyelik birimlerle faturalandırarak müşterilerin esneklik düzeyini artırmasına, para tasarrufu sağlamasına ve kaynak ayırma sürecini makine öğrenimi hedeflerini gerçekleştirecek şekilde optimize etmesine olanak sağlıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
customers | müşterilerin |
optimize | optimize |
resources | kaynak |
machine | makine |
usage | kullanım |
to | etmesine |
learning | öğrenimi |
and | ve |
the | şekilde |
of | para |
EN Enable researchers to be more responsive to development needs in their countries and enable up-to-date research evidence to support policy decisions.
TR Araştırmacıların ülkelerindeki kalkınma ihtiyaçlarına daha duyarlı olmalarını ve politika kararlarını desteklemek için güncel araştırma kanıtlarını etkinleştirmek,
inglês | turco |
---|---|
enable | etkinleştirmek |
development | kalkınma |
up-to-date | güncel |
research | araştırma |
policy | politika |
responsive | duyarlı |
researchers | araştırmacılar |
decisions | kararlar |
to support | desteklemek |
needs | ihtiyaç |
and | ve |
to | için |
more | daha |
EN Steady does not work properly when JavaScript is disabled. Please enable JavaScript and reload the page. Here are the instructions how to enable JavaScript in your web browser
TR JavaScript devre dışı bırakıldığında Steady çalışmaz. Lütfen JavaScript'i etkinleştirin ve sayfayı yeniden yükleyin. Web tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirme talimatlarını burada bulabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
javascript | javascript |
enable | etkinleştirin |
browser | tarayıcı |
web | web |
page | sayfayı |
please | lütfen |
and | ve |
EN Real-time food safety solutions enable managers to recognise issues before they become a problem and improve operational efficiency.
TR Gerçek zamanlı gıda güvenliği çözümleri, yöneticilerin sorunları büyümeden fark etmelerini ve operasyonel verimliliği artırmalarını sağlar.
inglês | turco |
---|---|
food | gıda |
enable | sağlar |
operational | operasyonel |
efficiency | verimliliği |
real | gerçek |
time | zamanlı |
solutions | çözümleri |
safety | güvenliği |
issues | sorunları |
and | ve |
before | da |
EN ScienceDirect combines authoritative, full-text scientific, technical and health publications with smart, intuitive functionality so users can stay more informed and can work more effectively and efficiently
TR ScienceDirect, kullanıcıların daha fazla bilgi sahibi olmaları ve daha etkin ve verimli çalışabilmeleri için güvenilir, tam metin bilimsel, teknik ve sağlık yayınlarını birleştirir
inglês | turco |
---|---|
combines | birleştirir |
health | sağlık |
sciencedirect | sciencedirect |
can | bilgi |
full | tam |
text | metin |
technical | teknik |
and | ve |
scientific | bilimsel |
efficiently | verimli |
users | kullanıcılar |
effectively | etkin |
EN Stay informed about the latest industry developments, as well as policies and initiatives that affect you. We will also keep you updated about the services and support available to you.
TR Sektördeki son gelişmelerin yanı sıra sizi etkileyen politikalar ve inisiyatiflerden haberdar olun. Ayrıca yararlanabileceğiniz hizmetler ve destekler konularında da size güncel bilgiler sağlarız.
inglês | turco |
---|---|
policies | politikalar |
affect | etkileyen |
services | hizmetler |
and | ve |
support | destekler |
developments | son |
the | size |
EN Make informed decisions to help your open source project thrive by measuring and tracking its success.
TR Açık kaynaklı projenizin başarısını ölçüp izleyerek gelişmesine yardımcı olmak için bilinçli kararlar alın.
inglês | turco |
---|---|
decisions | kararlar |
open | açık |
source | kaynaklı |
help | yardımcı |
its | in |
success | başarı |
to | için |
EN Critical issues related to gender disparity and bias must be examined by sound studies to support a data-informed approach to implementing interventions and policy related to gender inequality
TR Cinsiyet eşitsizliğiyle ilgili müdahaleler ve politikaların hayata geçirilmesinde veri odaklı kararların desteklenmesi için cinsiyet eşitsizliği ve önyargısıyla ilgili kritik sorunlar sağlıklı çalışmalarla incelenmelidir
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
issues | sorunlar |
related | ilgili |
gender | cinsiyet |
data | veri |
support | desteklenmesi |
and | ve |
to | için |
EN Supporting users in making informed medication decisions
TR Kullanıcılara bilinçli tıbbi kararlar almalarında destek olmak
inglês | turco |
---|---|
supporting | destek |
making | olmak |
decisions | kararlar |
users | kullanıcı |
EN Top speed-to-answer for quick, confident decisionsNo other drug reference provides point-of-care answers faster, for rapid yet well-informed decisions that contribute to the highest caliber patient care.
TR Hızlı, güvenli kararlar için cevaplara hızlı erişimBaşka hiçbir ilaç referansı en yüksek vasıflı hasta bakımına katkı sağlayan hızlı ama bilinçli kararlar alınması için daha hızlı bakım noktası cevapları sağlamamaktadır.
inglês | turco |
---|---|
reference | referans |
decisions | kararlar |
patient | hasta |
drug | ilaç |
contribute | katkı |
point | noktası |
answers | cevapları |
care | bakım |
highest | en yüksek |
faster | hızlı |
EN Peer-reviewed scientific and medical articles are in global demand: physicians read reprints frequently, as a useful way to stay informed of the latest developments in their field*.
TR Hakem denetimli bilimsel ve tıbbi makalelere talep küresel çapta yükselişte: doktorlar, alanlarındaki son gelişmelerden haberdar olmak için düzenli olarak tekrar baskıları okuyor*.
inglês | turco |
---|---|
scientific | bilimsel |
medical | tıbbi |
global | küresel |
demand | talep |
of | in |
read | ve |
developments | son |
to | için |
EN Whether you are looking to reach your targets via print or digital, we provide a distinctive way to showcase your original articles, where you can benefit from an informed and relevant readership
TR Hedeflerinize ulaşmayı ister basılı ister dijital olarak istiyor olun, özgün makalelerinizi sergilemeniz için, bilgili ve uygun okurlara ulaşabileceğiniz seçkin bir yöntem sağlarız
inglês | turco |
---|---|
way | yöntem |
informed | bilgili |
original | özgün |
we provide | sağlarız |
provide | sağlar |
relevant | uygun |
digital | dijital |
and | ve |
to | için |
EN Analyze your rivals’ strategies to make informed marketing decisions.
TR Bilinçli pazarlama kararları vermek için rakiplerinizin stratejilerini analiz edin.
inglês | turco |
---|---|
analyze | analiz |
rivals | rakiplerinizin |
strategies | stratejilerini |
marketing | pazarlama |
to | için |
decisions | kararlar |
EN Informed decisions powered by leading market analytics data for your business growth. More results and insights than Semrush interface offers.
TR İşletmenizin büyümesi için lider pazar analitikleri ile desteklenen bilgili kararlar.
inglês | turco |
---|---|
informed | bilgili |
decisions | kararlar |
leading | lider |
market | pazar |
for | için |
EN Get the data that will help you make the most precise informed decisions and grow your business.
TR En isabetli bilgili kararları verebileceğiniz ve işletmenizi büyütmenize yardımcı olacak verileri elde edin.
inglês | turco |
---|---|
data | verileri |
informed | bilgili |
business | iş |
your business | işletmenizi |
help | yardımcı |
most | en |
decisions | kararlar |
and | ve |
EN Petabytes of data to help you make informed decisions and grow your business
TR İşletmenizi büyütmeniz ve bilgili kararlar yapabilmenize yardım etmek için petabaytlarca veri
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
informed | bilgili |
decisions | kararlar |
help | yardım |
of | in |
and | ve |
EN Dear customer; complete your membership with SMS verification code in order to allow your personal data to be processed, to receive all kinds of electronic messages and to be informed about special campaigns.
TR Değerli Müşterimiz; kişisel verilerinizin işlenmesine, her türlü elektronik ileti gönderimine izin vermek ve size özel kampanyalardan haberdar olabilmek için üyeliğinizi SMS doğrulama kodu ile tamamlayınız.
inglês | turco |
---|---|
sms | sms |
verification | doğrulama |
code | kodu |
electronic | elektronik |
personal | kişisel |
complete | tamamlayın |
and | ve |
EN An amendment request by addendum should be duly substantiated and should include all necessary information for the Contracting Authority (is EUD under the direct management modality) for taking an informed decision on the request.
TR Zeyilname yoluyla yapılan bir değişiklik talebi gerekçelendirilmeli ve Sözleşme Makamının (doğrudan yönetim usulüne göre AB Türkiye Delegasyonu) gerekli kararı alabilmesi için ilgili tüm bilgileri içermelidir.
inglês | turco |
---|---|
amendment | değişiklik |
information | bilgileri |
direct | doğrudan |
management | yönetim |
decision | karar |
on | ilgili |
should | ne |
all | tüm |
necessary | gerekli |
and | ve |
request | talebi |
by | göre |
the | bir |
EN Networks-Platforms Database is composed of seven thematic topics from Turkey, Europe, and the world, and prepared for keeping civil society organizations informed about civil networks associated in similar fields.
TR Sivil toplum örgütlerinin, benzer konularda örgütlenmiş olan sivil ağlardan haberdar olması için hazırlanan Ağlar-Platformlar Veritabanı’nda Türkiye, Avrupa ve dünyadan ağlar ve platformlar yedi tematik başlıkta derlendi.
inglês | turco |
---|---|
database | veritabanı |
topics | konularda |
turkey | türkiye |
europe | avrupa |
civil | sivil |
society | toplum |
networks | ağlar |
similar | benzer |
organizations | örgütlerinin |
is | olan |
platforms | platformlar |
and | ve |
of | in |
seven | yedi |
for | için |
EN Stay up-to-date and informed by uploading a widget with live currency rates to your website. Use it on your calculators and economic calendars to provide real-time data and financial information for your clients as and when required.
TR Websitenize canlı para birimi eklentisini yükleyin, güncel ve bilgili kalın. Müşterilerinize gerektiğinde anlık veri ve finansal bilgi sunmak için kendi hesap makinelerinizde ve ekonomik takvimlerinizde kullanın.
inglês | turco |
---|---|
up-to-date | güncel |
informed | bilgili |
economic | ekonomik |
financial | finansal |
live | canlı |
data | veri |
stay | kalın |
currency | para birimi |
information | bilgi |
and | ve |
EN Only a free and informed people can achieve prosperity and peace, and protect their liberties.
TR Sadece özgür ve bilinçli insanlar refah ve barışa ulaşıp özgürlüklerini koruyabilirler.
inglês | turco |
---|---|
people | insanlar |
prosperity | refah |
peace | barış |
free | özgür |
and | ve |
EN Twitter's general counsel later informed the public that suspending the account was a mistake and they do not proactively monitor or remove content on behalf of others.
TR Twitter'ın baş hukuk müşaviri daha sonra kamuya, hesabın askıya alınmasının bir hata olduğunu ve başkalarının adına engelleyici önlemler alarak içerikleri takip etmedikleri veya çıkarmadıkları bilgisini verdi.
inglês | turco |
---|---|
later | daha sonra |
account | hesabı |
monitor | takip |
and | ve |
others | başkaları |
or | veya |
a | bir |
behalf | adına |
EN As legislation that could potentially threaten our freedom progresses through Congress, we must all stay informed and be active proponents of an open and free Internet.
TR Özgürlüğümüzü potansiyel olarak tehdit eden bir yasa Kongre'de ilerlemektedir, hepimiz açık ve özgür bir internetin aktif taraftarı ve bilgi sahibi olarak kalmalıyız.
inglês | turco |
---|---|
active | aktif |
we | hepimiz |
open | açık |
free | özgür |
and | ve |
potentially | potansiyel olarak |
of | bir |
EN We offer uniquely informed perspectives on real estate valuations and consulting, leveraging rich data, unmatched experience and consistent service. Learn More
TR Gayrimenkul değerlemesi ve danışmanlığı konusunda zengin piyasa verisi, emsalsiz tecrübe ve tutarlı hizmet yaklaşımımız sayesinde, bilinçli ve benzersiz öngörülerimizle hizmetinizdeyiz. Daha Fazla Bilgi Edin
inglês | turco |
---|---|
rich | zengin |
real estate | gayrimenkul |
consistent | tutarlı |
service | hizmet |
unmatched | benzersiz |
experience | tecrübe |
on | konusunda |
EN Send out online invitations to your guests, keep them informed of all the updates, or let them count the days in excitement with a countdown landing page
TR Misafirlerinize online davetiyeler gönderin, onları güncel gelişmelerden haberdar edin ya da bir geri sayım sayfası oluşturarak heyecanı her zaman diri tutun
inglês | turco |
---|---|
online | online |
days | zaman |
page | sayfası |
send | gönderin |
in | da |
to | geri |
them | onları |
of | her |
EN Check out free government website templates on Renderforest. Keep people informed by making their life much easier. Try them out right now!
TR Renderforest'taki ücretsiz hükümet sitesi şablonlarona göz atın. İnsanların hayatını kolaylaştırmak için onları bilgilendirin. Hemen şimdi denemeye başlayın!
inglês | turco |
---|---|
government | hükümet |
easier | kolaylaştırmak |
free | ücretsiz |
website | sitesi |
check | göz |
them | için |
life | hayat |
now | şimdi |
EN What is informed consent in counseling?
TR Jotform?un yeni podcast?i Momentum yayında
EN To enhance the experience for our guests, please be kindly informed that the hotel’s swimming pool will be under maintenance from Tuesday, 21 December to Wednesday, 29 December, 2021.
TR Misafirlerimizin deneyimini güçlendirmek için, lütfen otelin yüzme havuzunda 21 Aralık Salı ile 29 Aralık 2021 Çarşamba arasında bakım yapılacağını unutmayın.
inglês | turco |
---|---|
experience | deneyimini |
maintenance | bakım |
december | aralık |
please | lütfen |
our | ile |
EN Users are informed that the Raffles Site uses cookies and that ACCOR processes personal data. In this regard, Users are invited to read the Charter on the Protection of Customers' Personal Data.
TR Kullanıcılar, Raffles Sitesinin çerezler kullandığı ve ACCOR’un kişisel verileri işlediği konusunda bilgilendirilir. Bu bağlamda Kullanıcılar, Müşterilerin Kişisel Verilerinin Korunması Beyanını okumaya davet edilir.
inglês | turco |
---|---|
raffles | raffles |
site | sitesinin |
customers | müşterilerin |
cookies | çerezler |
protection | korunması |
data | verileri |
this | bu |
personal | kişisel |
users | kullanıcılar |
read | ve |
to | konusunda |
EN UNFPA will respond to inquiries or requests for clarification from CSOs that have submitted their applications before the deadline. Applicant institutions will also be informed about whether they have progressed to the next stage.
TR UNFPA, başvurularını son teslim tarihinden önce göndermiş olan STK'ların sorularına veya açıklama taleplerine yanıt verecektir. Başvuran kurumlar sonraki aşamaya geçip geçmedikleri hakkında da bilgilendirilecektir.
inglês | turco |
---|---|
unfpa | unfpa |
respond | yanıt |
institutions | kurumlar |
from | tarihinden |
also | da |
applications | başvurular |
or | veya |
next | sonraki |
about | hakkında |
EN Proportion of women aged 15-49 years who make their own informed decisions regarding sexual relations, contraceptive use and reproductive health care 5.6.2
TR Gebelik önleyici uygulamaların kullanımı, cinsel ilişkileri ve üreme sağlığına ilişkin kendi bilinçli kararlarını veren 15-49 yaş kadınların oranı 5.6.2
inglês | turco |
---|---|
sexual | cinsel |
health | sağlığı |
decisions | kararlar |
women | kadınlar |
use | kullanımı |
and | ve |
EN The Shanghai Women’s football team captures player tracking data to make informed decisions about every aspect of the game.
TR Şangay Kadın Futbol takımı, oyunun her yönü hakkında bilinçli kararlar vermek için oyuncu takip verileri topluyor.
inglês | turco |
---|---|
player | oyuncu |
tracking | takip |
data | verileri |
decisions | kararlar |
football | futbol |
about | hakkında |
team | takımı |
EN It is the member's sole responsibility to remain informed of our current Terms of Service including all other named policies included by reference therein.
TR Güncel Hizmet Koşullarımız ve adı geçen diğer tüm politikalar hakkında bilgi sahibi olmak yalnızca üyenin sorumluluğundadır.
inglês | turco |
---|---|
our | ve |
current | güncel |
service | hizmet |
policies | politikalar |
other | diğer |
terms | koşullar |
all | tüm |
to | hakkında |
EN The requesting FIU will be informed of the reason for refusal.
TR Taleple bulunan MİB, bilgi talebinin reddine ilişkin olarak, ret sebepleri ile birlikte bilgilendirilecektir.
inglês | turco |
---|---|
of | birlikte |
EN All companies, doing business in the sectors covered by our exhibition, will be informed about the exhibition regularly.
TR Fuarımızın kapsadığı sektörlerde faaliyet gösteren tüm firmalar fuar hakkında sürekli bilgilendirilecektir.
inglês | turco |
---|---|
all | tüm |
about | hakkında |
Mostrando 50 de 50 traduções