EN Printing quotation request template helps you to gather company and contact information of the customer. Along with this information, every detail that can be considered during giving an accurate quotation is asked in this form.
"considered during giving" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Printing quotation request template helps you to gather company and contact information of the customer. Along with this information, every detail that can be considered during giving an accurate quotation is asked in this form.
TR Jotform PDF Düzenleyici ile saniyeler içinde Tarla Kira Sözleşmesi hazırlayabilir, profesyonel ve güvenli PDF belgelerine dönüştürebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
to | güvenli |
in | içinde |
with | ile |
EN During the pandemic, we did not experience any failure in work processes, except for logistical slowdowns during the period when the borders were closed. We achieved this thanks to our flexible and agile structure and strong risk management.
TR Bu dönemde sınırların kapatıldığı sürelerdeki lojistik yavaşlamalar haricinde iş süreçlerimizde bir gerileme yaşamadık. Bunu sahip olduğumuz esnek ve çevik yapı ile güçlü risk yönetimimiz sayesinde başardık.
inglês | turco |
---|---|
flexible | esnek |
risk | risk |
structure | yapı |
strong | güçlü |
period | süre |
this | bu |
and | ve |
to | sahip |
EN The effect of CPAP during preoxygenation and PEEP during induction upon the duration of non-hypoxic apnea and hemodynamic parameters
TR Genel anestezi sırasında preoksijenizasyonda CPAP uygulaması ile indüksiyonda PEEP uygulamasının non-hipoksik apne süresine ve hemodinamik parametrelere etkisi
inglês | turco |
---|---|
effect | etkisi |
during | sırasında |
and | ve |
the | ile |
EN Looking for a budget-friendly affair? We have got exclusive rental packages for you. Now rent a car in Dubai with a monthly rental package starting at AED 1200 per month during the off-season and goes upto AED 1400 per month during the peak-season.
TR Bütçe dostu bir ilişki mi arıyorsunuz? Size özel kiralama paketlerimiz var. Şimdi, sezon dışında ayda 1200 AED'den başlayan ve yoğun sezonda ayda 1400 AED'ye kadar çıkan aylık kiralama paketiyle Dubai'de bir araba kiralayın.
inglês | turco |
---|---|
budget | bütçe |
friendly | dostu |
looking for | arıyorsunuz |
season | sezon |
rental | kiralama |
monthly | aylık |
at | nda |
car | araba |
and | ve |
EN During the first six months of 2020 roughly 1.6 billion tonnes – or 8.8% – less CO2 was emitted into the atmosphere worldwide than during the same period of the previous year
TR 2020 yılının ilk yarısında, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla atmosfere yaklaşık 1,6 milyar ton, başka bir ifadeyle % 8,8 daha az CO2 salındı
inglês | turco |
---|---|
previous | önceki |
year | yılın |
roughly | yaklaşık |
billion | milyar |
less | az |
first | ilk |
the | aynı |
of | bir |
EN Has enough been done to support the arts during the crisis? Problems that already existed have intensified even further during the pandemic
TR Kriz döneminde kültüre destek olmak için yeterince şey yapılıyor mu? Pandemide, daha önceden mevcut olan sorunlar daha da ağırlaştı
inglês | turco |
---|---|
crisis | kriz |
problems | sorunlar |
support | destek |
even | da |
EN Only during the executing of personalization features in the Kobo website or apps or for during communications with the customer from Kobo
TR Yalnızca Kobo web sitesi veya uygulamalarda kişiselleştirme özelliklerinin yürütülmesi sırasında veya Kobo'dan gelen müşteri ile iletişimler sırasında
EN We are giving authors a platform to explain their ideas in their own words, shaping the knowledge they share to fit different types of learning
TR Yazarlara fikirlerini kendi sözcükleriyle açıklamaları için bir platform vererek, paylaştıkları bilgileri farklı öğrenme türlerine uyacak şekilde biçimlendiriyoruz
inglês | turco |
---|---|
platform | platform |
ideas | fikirlerini |
knowledge | bilgileri |
share | paylaş |
fit | uyacak |
types | türlerine |
the | şekilde |
of | in |
learning | öğrenme |
different | farklı |
EN By using Semrush, my team saves a lot of time by working on the right content and in a more data-driven way. Everything we do here is backed up with data, and your tool is giving us more ammunition.
TR ''Semrush kullanarak, takım arkadaşlarım doğru içerik üzerinde ve veriye dayalı şekilde çalışarak çok fazla zaman kazanıyor. Burada yaptığımız her şey veriyle destekleniyor ve aracınız bize daha fazla cephane veriyor.
inglês | turco |
---|---|
semrush | semrush |
my | mı |
tool | aracı |
working | çalışarak |
we do | yaptığımız |
content | içerik |
time | zaman |
team | takım |
everything | her şey |
using | kullanarak |
and | ve |
us | bize |
of | her |
right | doğru |
EN Issuing internal briefings to raise staff awareness of the subject and giving them tools and resources to further spread awareness among editors, board members and reviewers
TR Konu hakkında çalışanların bilincini artırmak ve onlara editörler, kurul üyeleri ve hakemler arasında da farkındalığı daha fazla yayacak araçlar ve kaynaklar sunmak üzere dahili brifingler vermek
inglês | turco |
---|---|
internal | dahili |
raise | artırmak |
editors | editörler |
members | üyeleri |
and | ve |
resources | kaynaklar |
tools | araçlar |
to | hakkında |
them | onlara |
further | da |
EN Drawing attention to UB ? and giving advice on how it can be reduced ? in guides for authors, reviewer invitation letters and editorial contracts
TR Bilinçsiz önyargıya dikkat çekmek – ve bunun yazar kılavuzları, hakem davet mektupları ve editoryal sözleşmelerde nasıl azaltılabileceği konusunda tavsiyeler vermek
inglês | turco |
---|---|
attention | dikkat |
guides | kılavuzlar |
editorial | editoryal |
and | ve |
EN They are published under the name of the journal, listed on ScienceDirect and disseminated to an established global healthcare audience, giving the content maximum impact.
TR Derginin adı altında yayınlanır, ScienceDirect'te listelenir ve belirli bir küresel sağlık kitlesine dağıtılarak içeriklerin azami oranda etki kazanmasını sağlar.
inglês | turco |
---|---|
journal | derginin |
global | küresel |
healthcare | sağlık |
impact | etki |
are | sağlar |
name | adı |
under | altında |
and | ve |
to | belirli |
EN The Advertising Research tool allows you to track competitors’ online advertising, giving you access to thousands of ad copy examples from your competitors and industry leaders
TR Reklamcılık Araştırma aracı, rakiplerinizin çevrimiçi reklamlarını izlemenize , rakiplerinizin ve sektörün liderlerinin binlerce reklam kopyasına erişiminize olanak tanır
inglês | turco |
---|---|
research | araştırma |
of | ın |
industry | sektör |
online | çevrimiçi |
and | ve |
advertising | reklam |
EN Giving people the information and tools they need to fix products cuts down on support costs. Customers love it when they can get their stuff fixed quickly—whether by themselves or at a local repair shop.
TR Ürünleri tamir edebilmeleri için insanlara ihtiyaç duydukları bilgi ve aletleri vermek, destek maliyetlerini düşürür. Müşteriler, eşyalarının hızlıca tamir edilmesine bayılır; bunu ister kendileri yapsınlar ister yerel bir tamirhane.
inglês | turco |
---|---|
people | insanlara |
support | destek |
costs | maliyetlerini |
customers | müşteriler |
quickly | hızlıca |
local | yerel |
and | ve |
repair | tamir |
need | ihtiyaç |
information | bilgi |
a | bir |
EN Validate the medical condition of the patient by giving them a Doctor's Note Template. This PDF template shows the medical diagnosis of the patient and medical treatment.
TR Personelin kişisel bilgileri, iletişim bilgisi ve eğitim bilgilerinin yer aldığı, yetkili mercilerin onaylarını barındıran bir personal kayıt formu örneği.
inglês | turco |
---|---|
template | formu |
and | ve |
them | e |
the | kişisel |
a | bir |
of | yer |
EN For example, if you sell gardening products, you might want to give away your best-selling product to one lucky subscriber as opposed to giving away a free iPad
TR Örneğin, bahçe ürünleri satıyorsanız, ücretsiz bir iPad vermek yerine en çok satan ürününüzü şanslı bir aboneye çekilişle hediye edebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
ipad | ipad |
free | ücretsiz |
products | ürünleri |
a | bir |
to | e |
EN It is quite similar to how someone would receive interest for holding money in a bank account or giving it to the bank to invest.
TR Bu durum birinin parasını banka hesabında tuttuğu için faiz kazanmasına ya da yatırım yapması amacıyla bankaya vermesine oldukça benzerlik gösterir.
inglês | turco |
---|---|
quite | oldukça |
interest | faiz |
a | a |
in | da |
account | hesabı |
bank | banka |
invest | yatırım |
EN They cut out the middleman, giving the user complete control and minimal extra costs
TR Aracıyı ortadan kaldırarak, kullanıcıya tam kontrol sunar ve ekstra masrafları ortadan kaldırır
inglês | turco |
---|---|
giving | sunar |
complete | tam |
control | kontrol |
extra | ekstra |
user | kullanıcı |
and | ve |
EN It’s one of the most powerful video marketing tools on the planet, giving every creator the information they need to grow and succeed on YouTube (and beyond).
TR YouTube'da (ve ötesinde) büyümek ve başarılı olmak için her içerik oluşturucusuna ihtiyaç duydukları bilgileri veren dünyadaki en güçlü video pazarlama araçlarından biridir.
inglês | turco |
---|---|
video | video |
marketing | pazarlama |
powerful | güçlü |
beyond | ötesinde |
most | en |
information | bilgileri |
need | ihtiyaç |
and | ve |
tools | araçları |
EN Celebrating 40 years of giving back
TR 40 yıllık hayırseverliği Kutlama
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
EN about Celebrating 40 years of giving back
TR 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
about | hakkında |
EN Tesla stock short-sellers are giving up as success booms
TR NIO aylık satışlarda rekor tazeledi
EN This solution removes leak points common with other systems and provides excellent flow performance giving your data centre the most compact and cleanest routing.
TR Bu çözüm diğer sistemlerde yaygın olan sızıntı noktalarını ortadan kaldırır ve mükemmel akış performansı sağlayarak veri merkezinizde en kompakt ve en temiz rotalamayı sağlar.
inglês | turco |
---|---|
common | yaygın |
provides | sağlar |
excellent | mükemmel |
data | veri |
compact | kompakt |
solution | çözüm |
flow | akış |
other | diğer |
most | en |
this | bu |
and | ve |
EN In the scope of a project that we implement with the international humanitarian organization Diakonie Katastrophenhilfe thanks to funding from European Union Humanitarian Aid, we started giving trainings to develop the capacities of humanitarian workers
TR Temel insani yardım standardının, çok yakın bir gelecekte Türkiye’deki birçok farklı kurum tarafından sahiplenilmesini umuyoruz
inglês | turco |
---|---|
aid | yardım |
a | bir |
EN In the scope of a project that we implement with the international humanitarian organization Diakonie Katastrophenhilfe thanks to funding from European Union Humanitarian Aid, we started giving trainings to develop the capacities of humanitarian workers
TR Temel insani yardım standardının, çok yakın bir gelecekte Türkiye’deki birçok farklı kurum tarafından sahiplenilmesini umuyoruz
inglês | turco |
---|---|
aid | yardım |
a | bir |
EN Phemex users, come enjoy another round of Grab a Coin! To celebrate the new listing of AXS on our spot trading platform, Phemex is giving away $73,000 worth of AXS. All you need to do is click on o……
TR Değerli Phemex Kullanıcıları, Tokyo Olimpiyatları sonunda başladı! Phemex olarak bizler uluslararası spor müsabakalarının tekrar düzenlenebilmesinden dolayı mutlu ve heyecanlıyız, zi……
EN Calling all Phemex users! To celebrate the new listing of SOL on our spot trading platform, Phemex is giving away $73,000 worth of SOL. All you need to do is click on our Gleam campaign and complet……
TR Değerli Phemex Kullanıcıları, Phemex, spot işlemlere dört yeni kripto para (DOT, KSM, XLM ve ALGO) listeledi. Bu nedenle, yeni listelemeyi kutlamak için, 50 dolarlık alışveriş yapan he……
EN Today Phemex is launching a new visual interface so our website and mobile app look lovelier than ever! To celebrate, we’re giving away $5,000 worth of BTC, trading bonuses, and merchandise! Simply ……
TR Merhabalar Phemex ailesi, yine bir Kap Bi Coin etkinliği ile karşınızdayız! Spot işlem platformumuzdaki yeni MATIC listelemesini kutlamak amacıyla Phemex olarak, 41.000 USD değerinde MATIC ……
EN MyFinance lets you make payments electronically, significantly reducing your paperwork and giving you a simple overview of your invoices and accounts.
TR MyFinance elektronik ödemeler yapmanıza olanak sağlayarak evrak işlerinizi önemli ölçüde azaltır ve fatura ve hesaplarınıza basit bir genel bakış sağlar.
inglês | turco |
---|---|
lets | sağlar |
accounts | hesaplar |
payments | ödemeler |
simple | basit |
a | bir |
and | ve |
EN Streamline your audio & video content workflow. Upload multiple files directly from Dropbox to Sonix giving you full transcripts in minutes.
TR Ses ve video içeriği iş akışınızı kolaylaştırın. Birkaç dakika içinde size tam transkript veren Sonix doğrudan Dropbox birden fazla dosya yükleyin.
inglês | turco |
---|---|
streamline | kolaylaştırın |
content | içeriği |
workflow | iş akışı |
upload | yükleyin |
directly | doğrudan |
dropbox | dropbox |
video | video |
full | tam |
minutes | dakika |
multiple | birden fazla |
sonix | sonix |
to | birkaç |
in | içinde |
audio | ve |
EN We ask that members avoid cross talk, which is any commenting, interrupting, judging, advice giving, feedback, or dialogue in response to another member’s share.
TR Üyelerden, başka bir üyenin paylaşımına yanıt olarak herhangi bir yorum yapmak, söz kesmek, yargılamak, tavsiye vermek, geri bildirim veya diyalog olan karşılıklı konuşmalardan kaçınmalarını rica ediyoruz.
inglês | turco |
---|---|
advice | tavsiye |
dialogue | diyalog |
another | başka |
feedback | geri bildirim |
or | veya |
response | yanıt |
to | geri |
any | herhangi |
is | olan |
EN After a meeting, you can mention that you are hoping to make program calls, and ask if anybody would be open to giving out their phone number
TR Bir toplantıdan sonra, program görüşmeleri yapmayı umduğunuzdan bahsedebilir ve telefon numarasını vermeye açık olup olmayacağını sorabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
meeting | toplantı |
program | program |
open | açık |
phone | telefon |
you | olup |
number | numarası |
and | ve |
a | bir |
EN Sharing about your experience, strength and hope and giving another member the chance to offer service by asking them for help in overcoming struggles, slips and relapses is a great form of service
TR Deneyiminizi, gücünüzü ve umudunuzu paylaşmak ve başka bir üyeden mücadelelerin, kaymaların ve tekrarlamaların üstesinden gelmek için yardım isteyerek hizmet sunma şansı vermek NS harika bir hizmet şekli
inglês | turco |
---|---|
sharing | paylaşmak |
experience | deneyiminizi |
great | harika |
chance | şansı |
service | hizmet |
help | yardım |
of | in |
and | ve |
a | bir |
the | başka |
EN Experience all the benefits of forms.app by giving it a try
TR Bir deneyerek forms.app'ın tüm avantajlarını yaşayın
inglês | turco |
---|---|
benefits | avantajlar |
app | app |
all | tüm |
a | bir |
EN Have your clothing labels take the spotlight, giving your fashion brand a renewed appeal. Choose from a variety of fabrics and styles, and mark your preferred ones with your logo. This stunning pack is all yours to try!
TR Giysi etiketlerini öne çıkararak moda markanıza yeni bir cazibe kazandırın. Çeşitli kumaş ve stiller arasından seçiminizi yapın, beğendiğiniz mockup'a logonuzu basın. Bu çarpıcı paketi dilediğiniz gibi kullanın!
inglês | turco |
---|---|
pack | paketi |
stunning | çarpıcı |
fashion | moda |
this | bu |
take | ne |
ones | bir |
to | yapın |
from | arasından |
and | ve |
the | gibi |
EN MagicBrowse is the fairest unfair advantage a business can have! By giving you a view of your visitor’s screen, you’ll be able to close more deals and resolve more support tickets.
TR MagicBrowse , bir işletmenin sahip olabileceği en adil haksız avantajdır! Size ziyaretçi ekranınızın bir görünümünü vererek, daha fazla anlaşma yapabilir ve daha fazla destek talebini çözebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
can | yapabilir |
view | görünümü |
visitors | ziyaretçi |
screen | ekran |
support | destek |
a | bir |
and | ve |
the | size |
to | sahip |
EN In addition, when Reserved Instances are assigned to a specific Availability Zone, they provide a capacity reservation, giving you additional confidence in your ability to launch instances when you need them.
TR Ayrıca, Rezerve Edilmiş Bulut Sunucuları belirli bir Erişilebilirlik Alanına atandığında kapasite rezervasyonu sağlayarak gerektiğinde bulut sunucusu başlatabilme konusunda kendinize daha fazla güvenmenizi sağlar.
inglês | turco |
---|---|
availability | erişilebilirlik |
capacity | kapasite |
reservation | rezerve |
provide | sağlar |
to | ayrıca |
EN Not replying e-mail which is sent to domain admin e-mail or giving incorrect or late reply.
TR Domain Admin mailine gönderilen E-Postanın yanıtlanmaması, hatalı veya geç cevap verilmesi.
inglês | turco |
---|---|
sent | gönderilen |
domain | domain |
incorrect | hatalı |
late | geç |
to | e |
or | veya |
EN It provides an easier portal by giving a GlobalSign Certificate Center account to manage certificates
TR Sertifikaları yönetmek için GlobalSign Sertifika Merkezi hesabı vererek daha kolay portal imkanı verir
inglês | turco |
---|---|
portal | portal |
globalsign | globalsign |
center | merkezi |
account | hesabı |
easier | daha kolay |
certificate | sertifika |
certificates | sertifikaları |
to | için |
manage | yönetmek |
EN You can visit our website without giving any personal information, and get information about our products and services to meet your needs
TR Web sitemizi şahsi herhangi bir bilgi vermeden ziyaret edebilir, ürünlerimiz ve servislerimiz hakkında bilgi alarak ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
website | web |
our website | sitemizi |
information | bilgi |
you can | edebilir |
without | vermeden |
any | herhangi |
needs | ihtiyaç |
about | hakkında |
and | ve |
products | ürünlerimiz |
visit | ziyaret |
EN Celebrating 40 years of giving back
TR 40 yıllık hayırseverliği Kutlama
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
EN about Celebrating 40 years of giving back
TR 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
about | hakkında |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Sarajevo
TR Swissôtel Sarajevo’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Tallinn
TR Swissôtel Tallinn’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Amsterdam
TR Swissôtel Amsterdam’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Izmir
TR Swissôtel İzmir’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Resort Bodrum Beach
TR Swissôtel Resort Bodrum Beach’te 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Sydney
TR Swissôtel Sidney’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Foshan
TR Swissôtel Foshan’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
EN about Celebrating 40 years of giving back at Swissôtel Kunshan
TR Swissôtel Kunshan’da 40 yıllık hayırseverliği Kutlama hakkında
inglês | turco |
---|---|
years | yıllık |
swissôtel | swissôtel |
about | hakkında |
at | nda |
Mostrando 50 de 50 traduções