EN Financial Inclusion, Financial Education, Financial Consumer Protection Strategy and Action Plans will be updated with relevant stakeholders, and will include financial technology and digital channels.
"building the financial" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Financial Inclusion, Financial Education, Financial Consumer Protection Strategy and Action Plans will be updated with relevant stakeholders, and will include financial technology and digital channels.
TR Finansal Erişim, Finansal Eğitim, Finansal Tüketicinin Korunması Stratejisi ve Eylem Planları, ilgili paydaşlarla finansal teknoloji ve dijital kanallar da dâhil edilerek güncellenecektir.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
education | eğitim |
strategy | stratejisi |
action | eylem |
relevant | ilgili |
channels | kanallar |
protection | korunması |
plans | planları |
technology | teknoloji |
digital | dijital |
and | ve |
EN Financial Inclusion, Financial Education, Financial Consumer Protection Strategy and Action Plans will be updated with relevant stakeholders, and will include financial technology and digital channels.
TR Finansal Erişim, Finansal Eğitim, Finansal Tüketicinin Korunması Stratejisi ve Eylem Planları, ilgili paydaşlarla finansal teknoloji ve dijital kanallar da dâhil edilerek güncellenecektir.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
education | eğitim |
strategy | stratejisi |
action | eylem |
relevant | ilgili |
channels | kanallar |
protection | korunması |
plans | planları |
technology | teknoloji |
digital | dijital |
and | ve |
EN We understand that a strong financial return is important to you and our financial agreements are based on maximizing your return, minimizing your risk and ensuring the long-term prosperity of your journal(s).
TR Güçlü bir finansal getirinin sizin için önemli olduğunu ve finansal anlaşmalarımızın gelirinizi artırmaya, riskinizi en aza indirmeye ve derginizin/dergilerinizin uzun vadeli refahını sağlamaya dayandığını anlıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
prosperity | refah |
strong | güçlü |
term | vadeli |
long | uzun |
is | olduğunu |
important | önemli |
of | in |
a | bir |
and | ve |
the | sizin |
EN B2Broker delivers financial and management software for brokerages, hedge funds and other financial institutions
TR B2Broker brokerlar, hedge fonları ve diğer finansal kuruluşlar için finansal ve yönetim yazılımları sunar
inglês | turco |
---|---|
delivers | sunar |
financial | finansal |
management | yönetim |
other | diğer |
institutions | kuruluşlar |
and | ve |
software | yazılımları |
for | için |
EN Build an impressive financial website in a few clicks with our templates designed specifically for financial services professionals and advisors. Give it a try!
TR Finansal hizmetler veren profesyoneller ve danışmanlar için özel olarak tasarlanmış şablonlarımızı kullanarak etkileyici bir finans sitesi kurun. Hemen deneyin!
inglês | turco |
---|---|
impressive | etkileyici |
website | sitesi |
services | hizmetler |
professionals | profesyoneller |
try | deneyin |
financial | finansal |
and | ve |
designed | tasarlanmış |
give | için |
EN Centralized financial systems have not provided for the free and equal exchange of value (in other words, money), with financial intermediaries driving up transaction costs and time
TR Merkezi finans sistemleri özgür ve eşit değer (diğer bir deyişle para) takası sunmuyor ve finansal aracılar da işlem masraflarını ve sürelerini artırıyor
inglês | turco |
---|---|
centralized | merkezi |
systems | sistemleri |
other | diğer |
free | özgür |
costs | masraflarını |
in | da |
transaction | işlem |
financial | finansal |
and | ve |
value | değer |
equal | eşit |
EN 8.10. Strengthen the capacity of domestic financial institutions to encourage and expand access to banking, insurance and financial services for all
TR 8.10. Herkesin bankacılık, sigorta ve finansal hizmetlere erişiminin teşvik edilmesi ve artırılması için yurt içi finansal kurumların kapasitelerinin güçlendirilmesi
inglês | turco |
---|---|
domestic | yurt içi |
financial | finansal |
encourage | teşvik |
banking | bankacılık |
services | hizmetlere |
and | ve |
insurance | sigorta |
of | in |
to | edilmesi |
institutions | kurumlar |
all | herkesin |
for | için |
EN We understand that a strong financial return is important to you and our financial agreements are based on maximizing your return, minimizing your risk and ensuring the long-term prosperity of your journal(s).
TR Güçlü bir finansal getirinin sizin için önemli olduğunu ve finansal anlaşmalarımızın gelirinizi artırmaya, riskinizi en aza indirmeye ve derginizin/dergilerinizin uzun vadeli refahını sağlamaya dayandığını anlıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
prosperity | refah |
strong | güçlü |
term | vadeli |
long | uzun |
is | olduğunu |
important | önemli |
of | in |
a | bir |
and | ve |
the | sizin |
EN B2Broker delivers financial and management software for brokerages, hedge funds and other financial institutions
TR B2Broker brokerlar, hedge fonları ve diğer finansal kuruluşlar için finansal ve yönetim yazılımları sunar
inglês | turco |
---|---|
delivers | sunar |
financial | finansal |
management | yönetim |
other | diğer |
institutions | kuruluşlar |
and | ve |
software | yazılımları |
for | için |
EN We believe that building a crypto-centric financial system for the internet is a problem worth staying awake for.
TR İnternet için kripto merkezli bir finansal sistem kurmanın uyanık kalmaya değer bir sorun olduğuna inanıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
problem | sorun |
worth | değer |
we believe | inanıyoruz |
system | sistem |
crypto | kripto |
for | için |
a | bir |
EN Ontology’s newest mission is to be ready for all kinds of businesses, by building a versatile blockchain. The team is focused on bringing blockchain technologies to traditional enterprises in the gaming, financial and content industries.
TR Ontology'nin en yeni misyonu çok yönlü bir blockchain yaratarak tüm iş kolları için hazır olmaktır. Ontology ekibi oyun, finans ve içerik gibi geleneksel sektörlere blockchain teknolojisini uygulamayı hedefler.
inglês | turco |
---|---|
mission | misyonu |
ready | hazır |
traditional | geleneksel |
financial | finans |
content | içerik |
blockchain | blockchain |
team | ekibi |
and | ve |
newest | en yeni |
all | tüm |
the | gibi |
of | in |
gaming | oyun |
EN We started a new era with new content. At the beginning of February 2021, our "Capacity Building Center for Civil Society" project started with the financial support of the European Union.
TR Yeni bir dönemi, yeni bir içerikle başlattık. 2021 yılı Şubat ayı başında, “Sivil Toplum İçin Kapasite Geliştirme Merkezi” projemiz Avrupa Birliği’nin finansal desteği ile başladı.
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
at | nda |
of | in |
our | ile |
capacity | kapasite |
center | merkezi |
civil | sivil |
society | toplum |
financial | finansal |
support | desteği |
european | avrupa |
new | yeni |
EN Building capacity in CSOs to improve their domains, governance, and institutional capacities such as advocacy, administrative and financial sourcing skills,
TR Etki alanlarının, yönetişimlerinin ve savunuculuk, idari ve finansal kaynak bulma becerileri gibi kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi için STK’larda kapasite oluşturulması,
inglês | turco |
---|---|
capacity | kapasite |
institutional | kurumsal |
advocacy | savunuculuk |
administrative | idari |
financial | finansal |
skills | becerileri |
and | ve |
to | için |
as | gibi |
EN 11.c. Support least developed countries, including through financial and technical assistance, in building sustainable and resilient buildings utilizing local materials
TR 11.c. En az gelişmiş ülkelerin finansal ve teknik yardım aracılığıyla yerel malzemeler kullanarak sürdürülebilir ve dayanıklı binalar inşa etmelerinin desteklenmesi
inglês | turco |
---|---|
c | c |
financial | finansal |
technical | teknik |
sustainable | sürdürülebilir |
buildings | binalar |
local | yerel |
materials | malzemeler |
developed | gelişmiş |
countries | ülkelerin |
building | inşa |
and | ve |
least | az |
through | aracılığıyla |
support | desteklenmesi |
assistance | yardım |
EN There are ABOs whose financial rewards are higher than those of their sponsors (the ABOs who brought them into the business) and is based on the time and effort they put into building their business.
TR Amway İşi’ni kurmak için harcadığınız zaman ve çaba sizin, sponsorlarınızdan (sizi işe dahil eden kişilerden) daha fazla maddi gelir kazanmanızı sağlayabilir.
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
effort | çaba |
time | zaman |
and | ve |
put | için |
of | in |
EN Building capacity in CSOs to improve their domains, governance, and institutional capacities such as advocacy, administrative and financial sourcing skills,
TR Etki alanlarının, yönetişimlerinin ve savunuculuk, idari ve finansal kaynak bulma becerileri gibi kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi için STK’larda kapasite oluşturulması,
inglês | turco |
---|---|
capacity | kapasite |
institutional | kurumsal |
advocacy | savunuculuk |
administrative | idari |
financial | finansal |
skills | becerileri |
and | ve |
to | için |
as | gibi |
EN We started a new era with new content. At the beginning of February 2021, our "Capacity Building Center for Civil Society" project started with the financial support of the European Union.
TR Yeni bir dönemi, yeni bir içerikle başlattık. 2021 yılı Şubat ayı başında, “Sivil Toplum İçin Kapasite Geliştirme Merkezi” projemiz Avrupa Birliği’nin finansal desteği ile başladı.
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
at | nda |
of | in |
our | ile |
capacity | kapasite |
center | merkezi |
civil | sivil |
society | toplum |
financial | finansal |
support | desteği |
european | avrupa |
new | yeni |
EN "Beautiful place to sit and people watch, beast view of the building is from the 8th floor of the Sears Building across the street"
TR "Siquieros’un muralleri insanın içinde dokunuyor. Muhakkak ziyaret edilmesi gereken bir müze."
inglês | turco |
---|---|
people | insan |
to | edilmesi |
EN Construction Maintenance House Home improvement Yellow Black Building team Building Home builder Home
TR Inşaat Bakım Ev Ev geliştirme Sarı Siyah Inşaat ekibi Bina Ev inşaatçısı Ev
inglês | turco |
---|---|
maintenance | bakım |
black | siyah |
team | ekibi |
yellow | sarı |
construction | inşaat |
house | ev |
building | bina |
EN Architecture Maintenance Construction Buffalo Property management Blue and white Gate Urban Home improvement Real estate House Angular City Apartment Architect Geometric Blue building Building Blue Home
TR Mimari Bakım Inşaat Bufalo Mülkiyet yönetimi Mavi ve beyaz Geçit Kentsel Ev geliştirme Emlak Ev Açısal Kent Apartman Mimar Geometrik Mavi bina Bina Mavi Ev
inglês | turco |
---|---|
maintenance | bakım |
property | mülkiyet |
management | yönetimi |
architect | mimar |
geometric | geometrik |
white | beyaz |
blue | mavi |
and | ve |
urban | kentsel |
city | kent |
construction | inşaat |
house | ev |
building | bina |
EN Engineering Construction Real estate Red and blue Work House Architecture Contractor Architect Home Apartment Building Building team Illustration White Red Blue Helmet Shield
TR Mühendislik Inşaat Emlak Kırmızı ve mavi Iş Ev Mimari Müteahhit Mimar Ev Apartman Bina Inşaat ekibi Illüstrasyon Beyaz Kırmızı Mavi Kask Kalkan
inglês | turco |
---|---|
architect | mimar |
team | ekibi |
illustration | illüstrasyon |
shield | kalkan |
white | beyaz |
and | ve |
red | kırmızı |
blue | mavi |
construction | inşaat |
engineering | mühendislik |
house | ev |
building | bina |
EN The European Commission is calling for proposals for the Conflict and climate change Challenge for Peace Building to support security initiatives and peace-building activities in partner countries. | STGM
TR Avrupa Komisyonu, ortak ülkelerdeki güvenlik ve barışı tesis etme faaliyetlerini desteklemek için çatışma ve iklim değişikliği barışı inşa etme mücadelesi için proje duyurusu | STGM
inglês | turco |
---|---|
european | avrupa |
commission | komisyonu |
change | değişikliği |
security | güvenlik |
partner | ortak |
stgm | stgm |
countries | ülkelerdeki |
conflict | çatışma |
and | ve |
activities | faaliyetlerini |
the | etme |
building | inşa |
climate | iklim |
to support | desteklemek |
EN The European Commission is calling for proposals for the Conflict and climate change Challenge for Peace Building to support security initiatives and peace-building activities in partner countries.
TR Avrupa Komisyonu, ortak ülkelerdeki güvenlik ve barışı tesis etme faaliyetlerini desteklemek için çatışma ve iklim değişikliği barışı inşa etme mücadelesi için proje duyurusu
inglês | turco |
---|---|
european | avrupa |
commission | komisyonu |
change | değişikliği |
security | güvenlik |
partner | ortak |
countries | ülkelerdeki |
conflict | çatışma |
and | ve |
activities | faaliyetlerini |
the | etme |
building | inşa |
climate | iklim |
to support | desteklemek |
EN Building and Construction Companies, Building Contracting Companies, Contractors
TR Yapı-İnşaat Firmaları, Taahhüt Şirketleri, Müteahhitler
inglês | turco |
---|---|
companies | firmaları |
EN Evaluation of the Performance and Ground Interaction of the Existing Reinforced Concrete Building According to Turkey Earthquake Building Regulations
TR Türkiye Bina Deprem Yönetmeliğine Göre Mevcut Betonarme Binanın Performansının Ve Zemin Etkileşiminin Değerlendirilmesi
inglês | turco |
---|---|
ground | zemin |
building | bina |
turkey | türkiye |
earthquake | deprem |
and | ve |
existing | mevcut |
performance | performans |
of | nın |
EN The European Commission is calling for proposals for the Conflict and climate change Challenge for Peace Building to support security initiatives and peace-building activities in partner countries. | STGM
TR Avrupa Komisyonu, ortak ülkelerdeki güvenlik ve barışı tesis etme faaliyetlerini desteklemek için çatışma ve iklim değişikliği barışı inşa etme mücadelesi için proje duyurusu | STGM
inglês | turco |
---|---|
european | avrupa |
commission | komisyonu |
change | değişikliği |
security | güvenlik |
partner | ortak |
stgm | stgm |
countries | ülkelerdeki |
conflict | çatışma |
and | ve |
activities | faaliyetlerini |
the | etme |
building | inşa |
climate | iklim |
to support | desteklemek |
EN The European Commission is calling for proposals for the Conflict and climate change Challenge for Peace Building to support security initiatives and peace-building activities in partner countries.
TR Avrupa Komisyonu, ortak ülkelerdeki güvenlik ve barışı tesis etme faaliyetlerini desteklemek için çatışma ve iklim değişikliği barışı inşa etme mücadelesi için proje duyurusu
inglês | turco |
---|---|
european | avrupa |
commission | komisyonu |
change | değişikliği |
security | güvenlik |
partner | ortak |
countries | ülkelerdeki |
conflict | çatışma |
and | ve |
activities | faaliyetlerini |
the | etme |
building | inşa |
climate | iklim |
to support | desteklemek |
EN Berlin classics include the Brandenburg Gate, the Berlin Wall, the Reichstag building and the Berlin TV tower, the tallest building in Germany
TR Berlin’in görülesi klasikleri arasında Brandenburg Kapısı, Berlin Duvarı, Reichstag binası ve Almanya’nın en yüksek yapısı olan Berlin Televizyon Kulesi sayılabilir
inglês | turco |
---|---|
berlin | berlin |
brandenburg | brandenburg |
wall | duvar |
building | yapı |
tv | televizyon |
tower | kulesi |
the | arasında |
and | ve |
EN Our publishing and support teams bring the same expertise to you that we share with Cell and Lancet, and together we are fully committed to your publishing and financial success.
TR Yayıncılık ve destek ekiplerimiz size Cell ve Lancet ile paylaştığımız aynı uzmanlığı sunuyor ve kendimizi sizinle birlikte yayıncılık ve finansal başarılarınıza adamış durumdayız.
inglês | turco |
---|---|
publishing | yayıncılık |
support | destek |
financial | finansal |
success | başarı |
are | sunuyor |
with | sizinle |
and | ve |
the | aynı |
to | birlikte |
EN We are sensitive to your desire and need to manage financial risk
TR Finansal riskleri yönetme isteğinize ve ihtiyacınıza karşı duyarlıyız
inglês | turco |
---|---|
sensitive | duyarlı |
need | ihtiyacı |
financial | finansal |
risk | riskleri |
to | karşı |
manage | yönetme |
and | ve |
EN With you, we will take a long-term view, including underwriting financial offers and structuring terms to help you transition to new business models in a sustainable way.
TR Sizlerle birlikte, yeni iş modellerine sürdürülebilir bir şekilde geçmenize yardımcı olmak için finansal teklifler ve yapılandırma koşulları da dahil, uzun vadeli bir bakış açısına sahip olacağız.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
offers | teklifler |
new | yeni |
models | modellerine |
sustainable | sürdürülebilir |
long | uzun |
term | vadeli |
view | bakış |
in | da |
including | dahil |
and | ve |
help | yardımcı |
EN Sustain your work in open source by getting financial support for your time or your project.
TR Zamanınız veya projeniz için maddi destek alarak açık kaynak çabanızı sürdürün.
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
time | zaman |
support | destek |
source | kaynak |
or | veya |
getting | için |
by | alarak |
EN Despite this financial disappointment, the project had been crucial in the rise of the Elsevier Scientific Publishing Company – especially from the point of view of goodwill and public relations
TR Bu mali hayal kırıklığına rağmen, proje Elsevier Scientific Publishing Company'nin yükselişinde, özellikle saygınlık ve halkla ilişkiler bakımından önemli bir yer tutmuştur
inglês | turco |
---|---|
financial | mali |
despite | rağmen |
elsevier | elsevier |
especially | özellikle |
crucial | önemli |
project | proje |
and | ve |
this | bu |
EN Erhan is one of the participants of the short-term employment project in İstanbul, which we initiated to breathe life into financial state of vulnerable populations especially during the pandemic
TR Erhan, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin İstanbul'daki katılımcılarından biri
inglês | turco |
---|---|
participants | katılımcılar |
pandemic | pandemi |
erhan | erhan |
short | kısa |
employment | istihdam |
to | için |
EN For example, you should not, under any circumstances, provide your financial information (e.g., credit card or bank account numbers) to other individuals.
TR Örneğin, hiçbir koşulda, diğer kişilere mali bilgilerinizi (örneğin, kredi kartı veya banka hesap numaraları) vermemelisiniz.
inglês | turco |
---|---|
credit | kredi |
other | diğer |
financial | mali |
or | veya |
account | hesap |
numbers | numaraları |
bank | banka |
any | bir |
EN This website was created and is currently maintained with the financial support of the European Union. Its contents are the sole responsibility of STGM and do not necessarily reflect the views of the European Union.'.
TR Bu web sitesi Avrupa Birliği'nin maddi desteği ile oluşturulmuştur ve sürdürülmektedir. İçerik tamamıyla Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği'nin sorumluluğu altındadır ve Avrupa Birliği'nin görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.
inglês | turco |
---|---|
created | oluşturulmuş |
support | desteği |
european | avrupa |
responsibility | sorumluluğu |
reflect | yansıtmak |
and | ve |
this | bu |
EN As experts in global integrated logistics, we provide strong financial and compensation solutions to meet your end to end supply chain needs.
TR Global entegre lojistik alanında bir uzman olarak, baştan sona tedarik zinciri ihtiyaçlarınız için size güçlü finansman ve tazminat çözümleri sağlıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
experts | uzman |
global | global |
integrated | entegre |
logistics | lojistik |
supply | tedarik |
chain | zinciri |
strong | güçlü |
solutions | çözümleri |
we provide | sağlıyoruz |
needs | ihtiyaç |
and | ve |
to | için |
EN Ripple is a privately held company that aims to create and enable a global network of financial institutions and banks
TR Ripple, finansal kurumlar ve bankalardan oluşan küresel bir ağ yaratmayı hedefleyen özel bir şirkettir
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
financial | finansal |
institutions | kurumlar |
ripple | ripple |
and | ve |
EN Ripple is essentially taking a stand against what they call “walled gardens” of financial networks consisting of banks, credit cards, and other institutions such as PayPal
TR Ripple özünde, bankalardan, kredi kartlarından ve PayPal gibi diğer kurumlardan oluşan finansal ağların "duvarlı bahçelerine" karşı bir duruş sergilemektedir
inglês | turco |
---|---|
ripple | ripple |
paypal | paypal |
other | diğer |
consisting | oluşan |
financial | finansal |
credit | kredi |
and | ve |
a | bir |
as | gibi |
EN Projects are already making headway in the areas of insurance, property, financial services, legal and crowdfunding.
TR Projeler halihazırda sigorta, mülk, finansal hizmetler, hukuk ve topluluktan fon toplama alanlarında gelişmeler kaydetmektedir.
inglês | turco |
---|---|
projects | projeler |
insurance | sigorta |
property | mülk |
financial | finansal |
services | hizmetler |
legal | hukuk |
and | ve |
the | halihazırda |
EN Stellar is a platform for financial tools, with a self-serve architecture that makes it easy to issue Digital Assets, connect them to real-world assets, and exchange them using built-in orderbooks
TR Stellar kullanımı kolay Dijital Varlıklar çıkarmak, onları gerçek varlıklara bağlamak ve yerleşik teklif defterleri ile alıp satabilmek için self servis bir mimari ile yaratılmış bir finansal araçlar platformdur
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
architecture | mimari |
easy | kolay |
assets | varlıklar |
built-in | yerleşik |
stellar | stellar |
self | self |
real | gerçek |
tools | araçlar |
using | kullanımı |
digital | dijital |
makes | ile |
and | ve |
EN Financial institutions as well as individuals can use Stellar to settle transactions and move money all over the world.
TR Bireyler gibi finansal kurumlar da para transferi yapmak ve parayı dünya genelinde hareket ettirmek için Stellar kullanabilirler.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
institutions | kurumlar |
individuals | bireyler |
move | hareket |
stellar | stellar |
world | dünya |
and | ve |
to | için |
all | da |
EN The second tier is powered by masternodes (Full Nodes), which enable financial privacy, instant transactions and the decentralized governance and budget system.
TR İkinci katman, masternode'lar (Tam node'lar) tarafından desteklenir bu da sisteme finansal gizlilik, anlık işlemler, merkeziyetsiz yönetim ve bütçe sistemi özellikleri kazandırır.
inglês | turco |
---|---|
full | tam |
financial | finansal |
privacy | gizlilik |
transactions | işlemler |
decentralized | merkeziyetsiz |
governance | yönetim |
budget | bütçe |
system | sistemi |
by | tarafından |
and | ve |
EN Stellar is a financial system that doesn’t depend on a central authority and is certainly cheaper and safer than the gray market alternatives currently in place
TR Stellar merkezi bir otoriteye dayanmayan bir finansal sistemdir ve halihazırda mevcut gri piyasa alternatiflerinden kesinlikle daha ucuz ve güvenlidir
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
central | merkezi |
gray | gri |
stellar | stellar |
and | ve |
certainly | kesinlikle |
market | piyasa |
cheaper | daha ucuz |
the | halihazırda |
EN Corporate / Financial - Automotive News and Trends | Motor1.com UK
TR Kurumsal / Finansal | En güncel otomobil haberleri ve yükselen trendler
inglês | turco |
---|---|
corporate | kurumsal |
financial | finansal |
news | haberleri |
and | ve |
trends | trendler |
motor | otomobil |
EN We’re committed to providing financial support, raising awareness and creating and maintaining apiaries and wild bee "hotels".
TR Mali destek sağlamaya, farkındalığı artırmaya ve arı kovanları ve yaban arısı "otelleri" oluşturmaya ve sürdürmeye bağlıyız.
inglês | turco |
---|---|
financial | mali |
and | ve |
wild | yaban |
hotels | otelleri |
creating | oluşturmaya |
support | destek |
EN We believe in the power of crypto to usher in a new, open financial system for the Internet
TR İnternet için yeni, açık bir finansal sistem başlatmak için kriptonun gücüne inanıyoruz
inglês | turco |
---|---|
power | gücü |
new | yeni |
open | açık |
financial | finansal |
system | sistem |
we believe | inanıyoruz |
of | in |
a | bir |
EN We’re out to prove that people anywhere can own their financial future
TR İnsanların herhangi bir yerdeki finansal geleceklerine sahip olabileceklerini kanıtlamak için buradayız
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
their | in |
EN With financial support of our partners European Union Civil Protection & Humanitarian Aid and Diakonie Katastrophenhilfe, our Support to Life Hub in Istanbul’s Kucukcekmece district offers a variety of services for vulnerable communities
TR Partnerlerimiz Avrupa Birliği Sivil Koruma & İnsani Yardım ve Diakonie Katastrophenhilfe desteğiyle Küçükçekmece’de faaliyet yürüten Hayata Destek Noktamız'da ekiplerimiz kırılgan kesimlere çeşitli hizmetler veriyor
inglês | turco |
---|---|
partners | partnerlerimiz |
union | birliği |
civil | sivil |
protection | koruma |
variety | çeşitli |
to | e |
support | destek |
services | hizmetler |
aid | yardım |
and | ve |
to life | hayata |
european | avrupa |
EN * This announcement covers humanitarian aid activities implemented with the financial assistance of UNHCR
TR * Bu yayın BMMYK finansal desteğiyle yürütülen insani yardım faaliyetlerini konu almaktadır
inglês | turco |
---|---|
activities | faaliyetlerini |
financial | finansal |
this | bu |
aid | yardım |
of | konu |
Mostrando 50 de 50 traduções