TR Örneğin, ziyaretçileriniz için her şeyi yavaşlatmadıklarından emin olmak için sitenizdeki resimleri kontrol etmek isteyeceksiniz.
"her şeyi kontrol" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases holandês:
TR Örneğin, ziyaretçileriniz için her şeyi yavaşlatmadıklarından emin olmak için sitenizdeki resimleri kontrol etmek isteyeceksiniz.
NL U kunt bijvoorbeeld de afbeeldingen op uw site controleren om er zeker van te zijn dat ze niet alles vertragen voor uw bezoekers.
turco | holandês |
---|---|
emin | zeker |
sitenizdeki | uw |
resimleri | afbeeldingen |
TR Bunaltıcı bir durumdan, her şeyi kontrol edebildiğin bir duruma
NL Van overweldigend tot perfect geregeld
TR Sonrasında, Site Denetçisine ne görmek istediğinizi söyleyin. Veri Gezgini; bir sayfanın bir bölümünden, taranan her sayfanın tamamen görüntülenmesine kadar her şeyi yapar.
NL Geef Site Audit dan aan wat je wilt zien. Van weergave van data op een specifiek domein voor een onderdeel van pagina’s tot volledige weergave voor iedere gecrawlde pagina, Data Explorer doet het allemaal.
turco | holandês |
---|---|
görmek | zien |
veri | data |
TR Merkezi faturalandırma ile harcamalara harcanan zamanı azaltın. Her çalışanın kendi Sonix girişi olacak ve her şeyi tek bir fatura ile ödeyebilirsiniz.
NL Verminder tijd besteed aan uitgaven met gecentraliseerde facturering. Elke medewerker heeft zijn eigen Sonix login en je betaalt alles in één factuur.
turco | holandês |
---|---|
sonix | sonix |
ve | en |
fatura | factuur |
TR Tüm dosyalarınızı tek bir görsel çalışma alanında toplayın. İşinizin her aşamasına, her an ulaşın ve hiçbir şeyi gözden kaçırmayın.
NL Beheer al je bestanden in één visuele werkruimte. Je hebt altijd toegang tot iedere versie van je werk, waardoor er nooit iets kwijtraakt.
turco | holandês |
---|---|
görsel | visuele |
çalışma | werk |
TR Tüm dosyalarınızı tek bir görsel çalışma alanında toplayın. İşinizin her aşamasına, her an ulaşın ve hiçbir şeyi gözden kaçırmayın.
NL Beheer al je bestanden in één visuele werkruimte. Je hebt altijd toegang tot iedere versie van je werk, waardoor er nooit iets kwijtraakt.
turco | holandês |
---|---|
görsel | visuele |
çalışma | werk |
TR Dubai gezinize sadece birkaç gün mü kaldı? Hala sevdiklerinizle Dubai'nin her yerinde dolaşmak için bir araba kiralama hizmeti rezervasyonu yapmadınız mı? OneClickDrive.com'da, ihtiyacınız olan her şeyi yapmanıza yardımcı olacağız
NL Nog maar een paar dagen voor je reis naar Dubai? Heb je nog steeds geen autoverhuurservice geboekt om met je dierbaren door heel Dubai te dwalen? Wij van OneClickDrive.com zullen u helpen al het nodige te doen
turco | holandês |
---|---|
dubai | dubai |
gün | dagen |
olan | doen |
TR Her şey, monday.com Çalışma İşletim Sisteminin ana çekirdeği olan bir görsel pano ile başlar. Kendi istediğiniz gibi uyarlayın ve projelerden departmanlara kadar her şeyi yönetin.
NL Alles begint met een visueel bord — de kern van monday.com Work OS. Pas het aan op jouw manier en beheer alles van projecten tot afdelingen.
turco | holandês |
---|---|
görsel | visueel |
başlar | begint |
ve | en |
yönetin | beheer |
TR Bu araçların her birini ayrı ayrı kullanmak ve ardından sonuçları sizin için derlemek yerine, bu SEO denetleyicisi her şeyi sizin için yapar.
NL In plaats van elk van deze tools afzonderlijk te moeten gebruiken en vervolgens de resultaten voor u samen te stellen, doet deze SEO checker alles voor u.
turco | holandês |
---|---|
kullanmak | gebruiken |
ve | en |
sizin | u |
seo | seo |
araçlar | tools |
TR Merkezi faturalandırma ile harcamalara harcanan zamanı azaltın. Her çalışanın kendi Sonix girişi olacak ve her şeyi tek bir fatura ile ödeyebilirsiniz.
NL Verminder tijd besteed aan uitgaven met gecentraliseerde facturering. Elke medewerker heeft zijn eigen Sonix login en je betaalt alles in één factuur.
turco | holandês |
---|---|
sonix | sonix |
ve | en |
fatura | factuur |
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
NL "[Maya] was zeer samenhangend. Ik begreep precies hoe ik alles moest bouwen en waar alles was."
TR Cloudflare, internete bağladığınız her şeyi güvenli, gizli, hızlı ve güvenilir hale getirmek için tasarlanmış küresel bir ağdır.
NL Cloudflare is een wereldwijd netwerk dat is ontworpen om alles wat u met internet verbindt, veilig, privé, snel en betrouwbaar te maken.
turco | holandês |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
internete | internet |
güvenli | veilig |
hızlı | snel |
ve | en |
güvenilir | betrouwbaar |
tasarlanmış | ontworpen |
küresel | wereldwijd |
TR Mailfence sadece bir hizmet değil, aynı zamanda çevrimiçi gizliliği yeniden kazanmak için dünya çapında bir hareketin bir parçasıdır. Savaşımıza katılın. Her şeyi şifrele!
NL Mailfence is niet alleen een service, maar ook onderdeel van een wereldwijde beweging die tot doel heeft online privacy te waarborgen. Doe mee aan onze strijd, versleutel alles!
turco | holandês |
---|---|
hizmet | service |
çevrimiçi | online |
gizliliği | privacy |
dünya | wereldwijde |
TR Quip belgeleri, ekibinizin çalışma ve iletişimini birleştirir, böylece her şeyi tek bir yerden yapabilirsiniz.
NL Documenten in Quip combineren teamwork en communicatie, zodat u voor alles nog maar een locatie nodig hebt.
turco | holandês |
---|---|
belgeleri | documenten |
ve | en |
böylece | zodat |
TR Sahip olduğumuz her şeyi açma, tamir etme ve onarma hakkını talep etme zamanı geldi.
NL Het is de hoogste tijd dat we het recht op het sleutelen aan en het openen en repareren van alles dat we bezitten, opeisen.
turco | holandês |
---|---|
sahip | is |
tamir | repareren |
ve | en |
hakkını | recht |
TR sahip olduğumuz her şeyi açmak için
NL om alles dat we bezitten te openen
turco | holandês |
---|---|
için | om |
TR Cihazlarda yüklü uygulamaları merkezi olarak izleyin. İstenmeyen uygulamaları kara listeye alın. Geri kalan her şeyi engellemek için gerekli uygulamaları beyaz listeye ekleyin.
NL Monitort centraal applicaties die op apparaten zijn geïnstalleerd. Zet ongewenste applicaties op de zwarte lijst. Zet noodzakelijke applicaties op de witte lijst om de rest te blokkeren.
turco | holandês |
---|---|
cihazlarda | apparaten |
uygulamaları | applicaties |
beyaz | witte |
TR Yüksek çözünürlüklü hoparlör sürücüleriyle her şeyi duyun
NL Hoor alles met luidsprekerdrivers met hoge resolutie
turco | holandês |
---|---|
yüksek | hoge |
TR Eğer bir köpek olmak istiyorsanız bir köpek gibi davranabiliyorsunuz ancak onlar (ISS'ler ve telekom şirketleri) köpek gibi davranırken söylediğiniz her şeyi bilecektir
NL Als je een hond wilt zijn kan je doen alsof je een hond bent , maar zij [internetproviders en telecombedrijven] weten alles wat je zegt , terwijl je doet alsof je een hond bent
turco | holandês |
---|---|
ve | en |
TR Ürün ve pazarlama ekiplerinden ihtiyacınız olan her şeyi kolayca alın
NL Krijg eenvoudig wat je nodig hebt van product- en marketingteams
turco | holandês |
---|---|
ve | en |
olan | hebt |
kolayca | eenvoudig |
alın | krijg |
ihtiyacınız | nodig |
Mostrando 50 de 50 traduções