TR Bir uzay istayonundaki astronot ise her şeyi becerebilmek zorundadır: kahve yapabilmeli, çamaşır yıkayabilmeli, deneyleri düzenleyebilmeli, dış gövdedeki işleri uygulayabilmeli, röportajlar yapabilmeli; kısacası her şeyi yapabilmelidir.
"her şeyi kontrol" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Bir uzay istayonundaki astronot ise her şeyi becerebilmek zorundadır: kahve yapabilmeli, çamaşır yıkayabilmeli, deneyleri düzenleyebilmeli, dış gövdedeki işleri uygulayabilmeli, röportajlar yapabilmeli; kısacası her şeyi yapabilmelidir.
EN An astronaut on board the space station must be able to do everything: make coffee, do the washing, set up experiments, carry out extra-vehicular activities, conduct interviews – simply everything.
turco | inglês |
---|---|
uzay | space |
ise | be |
şeyi | everything |
kahve | coffee |
dış | out |
röportajlar | interviews |
TR İhtiyacım olan her şeyi tek bir yerden yönetebiliyorum ve her şeyi yapılandırmak ne kadar kolay. Tüm web sitelerimi Hostinger'a taşıdım.
EN I can manage all the things I need from just one place, and how easy it's to configure everything. I moved all my websites to Hostinger.
TR Tanıma sonuçlarını almak için SDK ve API kullanabilmenizin yanı sıra, RESTful API üzerinden platformdaki her şeyi kontrol de edebilirsiniz.
EN You can not only use SDK & API to receive recognition results, but also control everything on the platform via RESTful API.
turco | inglês |
---|---|
tanıma | recognition |
sdk | sdk |
api | api |
şeyi | everything |
kontrol | control |
de | also |
TR Örneğin, ziyaretçileriniz için her şeyi yavaşlatmadıklarından emin olmak için sitenizdeki resimleri kontrol etmek isteyeceksiniz.
EN For example, you’ll want to check the images on your site to ensure that they’re not slowing everything down for your visitors.
turco | inglês |
---|---|
resimleri | images |
TR Bitmiş teklifinizi indirmeden önce her şeyi gözden geçirin. Teklif oluşturucuda resimlerin kalitesini, hizalama ayarlarını ve daha fazlasını iki kez kontrol edin.
EN Proofread everything before you download your finished proposal. Double-check the quality of the images, alignment settings and more within the proposal maker.
TR Bunaltıcı bir durumdan, her şeyi kontrol edebildiğin bir duruma
EN From overwhelmed to on top of it
TR Sonrasında, Site Denetçisine ne görmek istediğinizi söyleyin. Veri Gezgini; bir sayfanın bir bölümünden, taranan her sayfanın tamamen görüntülenmesine kadar her şeyi yapar.
EN Then tell Site Audit what you want to see. From displaying data on a specific property for a segment of pages to screening it out entirely across every crawled page, Data Explorer does it all.
turco | inglês |
---|---|
veri | data |
TR Broker türleri arasındaki farklar ve her modelin avantajlarını öğrenin. Kapsamlı bu makale yönteminizi seçerken bilmeniz gereken her şeyi size sunmaktadır.
EN Learn about the differences in types of brokers and the advantages of each model. A comprehensive article that provides you with everything you need to know when deciding which route to choose.
turco | inglês |
---|---|
türleri | types |
farklar | differences |
ve | and |
her | each |
öğrenin | learn |
kapsamlı | comprehensive |
makale | article |
şeyi | everything |
size | you |
ın | of |
TR Merkezi faturalandırma ile harcamalara harcanan zamanı azaltın. Her çalışanın kendi Sonix girişi olacak ve her şeyi tek bir fatura ile ödeyebilirsiniz.
EN Reduce time spent on expenses with centralized billing. Each employee will have their own Sonix login and you pay for everything in one single bill.
turco | inglês |
---|---|
merkezi | centralized |
sonix | sonix |
olacak | will |
şeyi | everything |
TR Ayrıca, her bir bileklik, kuponlardan özel giriş erişimine dek misafirlerin etkinlik ve konaklamalarının keyfini sürebilmeleri adına gereken her şeyi kapsama kapasitesine sahiptir
EN And, each wristband has the capability to contain everything guests need to enjoy their events and stays, from coupons to special admission access
turco | inglês |
---|---|
her | each |
bileklik | wristband |
özel | special |
giriş | access |
etkinlik | events |
keyfini | enjoy |
şeyi | everything |
sahiptir | has |
TR HER ŞEYİ DONDURUN! HER YARIM SAATTE YENİ BİR TAKIM! SAAT 17:00’DE (TSİ) BAŞLIYOR
EN Working to make Fan Tokens the best that they can be
TR Bu paket, kamu sektörü müşterilerine AWS’yi KORUMALI düzeyde değerlendirmek için gereken her şeyi sağlar ve her bir ajansın AWS hizmetlerini benimseme sürecini basitleştirmesine yardımcı olur
EN This pack gives public sector customers everything needed to evaluate AWS at the PROTECTED level and helps individual agencies simplify the process of adopting AWS services
turco | inglês |
---|---|
paket | pack |
kamu | public |
aws | aws |
düzeyde | level |
gereken | needed |
şeyi | everything |
sağlar | gives |
sürecini | process |
TR Dubai gezinize sadece birkaç gün mü kaldı? Hala sevdiklerinizle Dubai'nin her yerinde dolaşmak için bir araba kiralama hizmeti rezervasyonu yapmadınız mı? OneClickDrive.com'da, ihtiyacınız olan her şeyi yapmanıza yardımcı olacağız
EN Only few days left for your trip to Dubai? Still haven?t booked a car rental service to roam all over Dubai with your loved ones? We at OneClickDrive.com will help you do all the needful
turco | inglês |
---|---|
dubai | dubai |
gün | days |
kiralama | rental |
hizmeti | service |
olan | do |
TR Projenizde yapabileceğiniz her şeyi yapmış ve bu noktadan ileri neler yapmanız gerektiğini bilemediğiniz bir noktaya mı ulaştınız? SEO’da her zaman gerçekleştirebileceğiniz iyileştirmeler vardır, ama hepimizin ?
EN Would you have liked to attend the last edition of Brighton SEO? The biggest SEO event in Europe was held in the English town last ?
turco | inglês |
---|---|
seo | seo |
vardır | have |
ama | you |
TR Bu araçların her birini ayrı ayrı kullanmak ve ardından sonuçları sizin için derlemek yerine, bu SEO denetleyicisi her şeyi sizin için yapar.
EN Instead of having to use each of these tools individually and then compiling the results for you, this SEO checker does everything for you.
turco | inglês |
---|---|
seo | seo |
şeyi | everything |
TR Broker türleri arasındaki farklar ve her modelin avantajlarını öğrenin. Kapsamlı bu makale yönteminizi seçerken bilmeniz gereken her şeyi size sunmaktadır.
EN Learn about the differences in types of brokers and the advantages of each model. A comprehensive article that provides you with everything you need to know when deciding which route to choose.
turco | inglês |
---|---|
türleri | types |
farklar | differences |
ve | and |
her | each |
öğrenin | learn |
kapsamlı | comprehensive |
makale | article |
şeyi | everything |
size | you |
ın | of |
TR Merkezi faturalandırma ile harcamalara harcanan zamanı azaltın. Her çalışanın kendi Sonix girişi olacak ve her şeyi tek bir fatura ile ödeyebilirsiniz.
EN Reduce time spent on expenses with centralized billing. Each employee will have their own Sonix login and you pay for everything in one single bill.
turco | inglês |
---|---|
merkezi | centralized |
sonix | sonix |
olacak | will |
şeyi | everything |
TR Kodlama veya tasarım bilgisine gerek yok. Site kurma aracı sizin için her şeyi halleder. Platformu ilk açtığınızda bunu hemen anlayabilirsiniz. Her şey temiz ve minimalist bir şekilde sunulmakta.
EN No coding or design skills are needed, the builder will do all of the hard work for you. It’s apparent just when you first open the platform – everything is presented in a clean and minimalistic fashion.
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR "[Maya] çok tutarlıydı. Her şeyi nasıl yapacağımı ve her şeyin nerede olduğunu tam olarak anladım."
EN “[Maya] was very cohesive. I understood precisely how to build everything and where everything was.”
TR Web sitemin trafiğini nasıl kontrol edebilirim? Web Sitesi Denetleyicisi verilerini kullanarak, web trafiğini kontrol etmek için Google Analytics veya diğer analiz araçlarından gelen verilerle her zaman eşleşmediğini görebilirsiniz
EN How to check my website traffic? Using Website Checker data, you can see that it does not always match the data from Google Analytics or other analysis tools to check web traffic
turco | inglês |
---|---|
verilerini | data |
veya | or |
diğer | other |
görebilirsiniz | you can see |
Mostrando 50 de 50 traduções