TR 10.a. Dünya Ticaret Örgütü anlaşmalarına uygun olarak, özellikle en az gelişmiş ülkeler olmak üzere gelişmekte olan ülkeler için özel ve farklı muamele ilkesinin uygulanması
"ülkeler olmak üzere" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR 10.a. Dünya Ticaret Örgütü anlaşmalarına uygun olarak, özellikle en az gelişmiş ülkeler olmak üzere gelişmekte olan ülkeler için özel ve farklı muamele ilkesinin uygulanması
EN 10.a. Implement the principle of special and differential treatment for developing countries, in particular least developed countries, in accordance with World Trade Organization agreements
turco | inglês |
---|---|
a | a |
dünya | world |
ticaret | trade |
gelişmiş | developed |
ülkeler | countries |
gelişmekte | developing |
özel | special |
en az | least |
TR 17.12.1. Gelişmekte olan ülkeler, en az gelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan küçük ada devletlerine göre karşılaşılan ortalama tarifeler
EN 17.12.1. Average tariffs faced by developing countries, least developed countries and small island developing States
turco | inglês |
---|---|
gelişmekte | developing |
ülkeler | countries |
gelişmiş | developed |
ve | and |
küçük | small |
ortalama | average |
göre | by |
en az | least |
TR Her biri farklı bölgeleri ve ait oldukları sanayi ülkeleri, gelişmekte olan ülkeler ve yeni sanayileşen ülkeler müzakere gruplarını temsil ediyor
EN They represent different regions and belong to different negotiating groups of industrialised, developing and emerging countries
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
gelişmekte | developing |
ülkeler | countries |
temsil | represent |
grupları | groups |
ın | of |
TR 3.d. Başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere bütün ülkelerin ulusal ve küresel sağlık risklerine karşı erken uyarı, riski azaltma ve risk yönetimi kapasitelerinin güçlendirilmesi
EN 3.d. Strengthen the capacity of all countries, in particular developing countries, for early warning, risk reduction and management of national and global health risks
turco | inglês |
---|---|
gelişmekte | developing |
olmak | the |
bütün | all |
ulusal | national |
ve | and |
küresel | global |
sağlık | health |
erken | early |
uyarı | warning |
azaltma | reduction |
yönetimi | management |
TR Normalde en çok turist alınan ülkeler başta Hollanda ve İsviçre olmak üzere Avrupa ülkelerini kapsıyor ve Asya ve Kuzey Amerika ülkeleri bunları takip ediyor.
EN Normally the majority of guests come from Europe, especially the Netherlands and Switzerland, followed by travellers from Asia and North America.
turco | inglês |
---|---|
normalde | normally |
çok | by |
ve | and |
olmak | the |
avrupa | europe |
asya | asia |
kuzey | north |
amerika | america |
takip | followed |
TR Bu destek çok sayıda mültecinin yaşadığı ülkeler başta olmak üzere ağırlıklı olarak Afrika ve diğer bölgelerdeki kriz ülkelerine yönelecek.
EN This support is being concentrated on crisis countries in Africa and other regions, especially on countries where large numbers of refugees are living.
turco | inglês |
---|---|
destek | support |
ülkeler | countries |
afrika | africa |
diğer | other |
kriz | crisis |
TR Bizim Teklif Hazırlama Programı aşağıda yer alan ülkeler de dahil olmak üzere 133- den fazla ülkeden 18,235,768 fazla pazarlamacı, iletişimci, yönetici ve eğitimci tarafından kullanılmaktadır:
EN Our proposal maker is used by over 20,525,288 marketers, communicators, executives and educators from over 133 countries that include:
TR Bizim reklam yapma programı aşağıda yer alan ülkeler de dahil olmak üzere 133- den fazla ülkeden 20,525,288 fazla pazarlamacı, iletişimci, yönetici ve eğitimci tarafından kullanılmaktadır:
EN Our ad maker is used by over 20,525,288 marketers, communicators, executives and educators from over 133 countries that include:
TR - SimpleFX tarafından hizmetlerin yerine getirilmesi, kişisel verilerin, Avrupa Ekonomik Alanı dışındaki ülkeler de dahil olmak üzere diğer ülkelerde SimpleFX adına ve adına hizmet veren kuruluşlara aktarılmasını gerektirebilir
EN - Performance of services by SimpleFX may require a transfer of personal data to entities which are performing services for and on behalf of SimpleFX in other countries, including countries outside of European Economic Area
TR Ortak ülkeler ve Birleşik Krallık arasında, yüksek kaliteli araştırmalardan maksimum etkiyi elde etmeye elverişli bir akademik ve araştırma ortamının geliştirilmesine yardımcı olmak,
EN Help promote an academic and research environment between partner countries and the UK, conducive to achieving maximum impact from high-quality research.
turco | inglês |
---|---|
ortak | partner |
ülkeler | countries |
yüksek | high |
maksimum | maximum |
akademik | academic |
araştırma | research |
TR Bu yılın öncelik sağlık olacak ve gönüllüleri COVID-19 salgınının etkisi ve bu etkinin azaltılması dahil olmak üzere sağlık sorunlarını ele alan projelerde çalışmak üzere destekleyecektir.
EN This year's priority will be health and will mobilise volunteers to work on projects addressing health challenges, including the impact of the COVID-19 pandemic, and recovery.
turco | inglês |
---|---|
öncelik | priority |
sağlık | health |
ve | and |
etkisi | impact |
TR Bu yılın öncelik sağlık olacak ve gönüllüleri COVID-19 salgınının etkisi ve bu etkinin azaltılması dahil olmak üzere sağlık sorunlarını ele alan projelerde çalışmak üzere destekleyecektir.
EN This year's priority will be health and will mobilise volunteers to work on projects addressing health challenges, including the impact of the COVID-19 pandemic, and recovery.
turco | inglês |
---|---|
öncelik | priority |
sağlık | health |
ve | and |
etkisi | impact |
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR Tüm ürünlerimiz ve çözümlerimiz, geri bildirimin gücünü Fortune 500 listesinin %95'i dahil olmak üzere her büyüklükten kurumun kullanımına sunmak üzere tasarlandı
EN All our products and solutions are designed to put the power of feedback in the hands of organizations of all sizes, including 95% of the Fortune 500
TR B2Broker tüm kripto özelliklerinde, kripto exchange lisans da dahil olmak üzere, yetkinliğe sahiptir. Kripto giderek daha fazla dikkat çekmektedir ve bu nedenle lisans sahibi olarak yasal bir işletme olmak en iyi seçenektir.
EN B2Broker has deep knowledge on all crypto aspects including specific expertise in helping you obtain a crypto exchange license. Crypto is coming under increased scrutiny and obtaining a licence is the best way to offer a legitimate service.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
kripto | crypto |
exchange | exchange |
lisans | license |
TR Bağımsız bir IRAP denetçisi, ISM’nin gerekliliklerine yönelik olduğundan emin olmak için kişiler, süreç ve teknoloji dahil olmak üzere AWS denetimlerini incelemiştir
EN An independent IRAP assessor examined the AWS controls including people, processes, and technology against the requirements of the ISM
turco | inglês |
---|---|
bağımsız | independent |
irap | irap |
yönelik | against |
kişiler | people |
teknoloji | technology |
aws | aws |
TR B2Broker tüm kripto özelliklerinde, kripto exchange lisans da dahil olmak üzere, yetkinliğe sahiptir. Kripto giderek daha fazla dikkat çekmektedir ve bu nedenle lisans sahibi olarak yasal bir işletme olmak en iyi seçenektir.
EN B2Broker has deep knowledge on all crypto aspects including specific expertise in helping you obtain a crypto exchange license. Crypto is coming under increased scrutiny and obtaining a licence is the best way to offer a legitimate service.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
kripto | crypto |
exchange | exchange |
lisans | license |
TR 8. Akan videoyu, üretken olmak veya genellikle yapmayı sevdiğiniz diğer şeyleri yapmak da dahil olmak üzere diğer etkinliklerden kaçınmanın bir yolu olarak mı kullanıyorsunuz?
EN 8. Do you use streaming video as a way to avoid other activities, including being productive, or doing other things you usually love to do?
turco | inglês |
---|---|
videoyu | video |
üretken | productive |
olmak | being |
veya | or |
genellikle | usually |
sevdiğiniz | love |
diğer | other |
yolu | way |
TR SSL bayisi olmak ücretsizdir. Programa dahil olmak için herhangi bir ön ödeme yapmanıza gerek yoktur. SSL bayi programına kayıt olmak çok kolay bir işlemdir.
EN Being an SSL reseller is free of charge. You do not need to make any prepayment to be included in the program. It is very easy to register to the SSL reseller program.
turco | inglês |
---|---|
ssl | ssl |
gerek | need |
bayi | reseller |
kolay | easy |
TR SSL bayisi olmak ücretsizdir. Programa dahil olmak için herhangi bir ön ödeme yapmanıza gerek yoktur. SSL bayi programına kayıt olmak çok kolay bir işlemdir.
EN Being an SSL reseller is free of charge. You do not need to make any prepayment to be included in the program. It is very easy to register to the SSL reseller program.
turco | inglês |
---|---|
ssl | ssl |
gerek | need |
bayi | reseller |
kolay | easy |
TR **Bu, Kuzey Amerika dışındaki tüm ülkeler için geçerli olmayabilir
EN **This may not be applicable to all countries outside North America
turco | inglês |
---|---|
kuzey | north |
amerika | america |
tüm | all |
ülkeler | countries |
geçerli | applicable |
TR Ülkeler yabancı ve muhalif web sitelerine erişimi engelliyor, özel şirketler coğrafyaya göre erişimi kısıtlıyor, yöneticiler uygunsuz kullanıcıların IP'lerini yasaklıyor
EN Countries block access to foreign and opposition websites, private companies limit access to content by geography, administrators ban IPs of inappropriate users
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
erişimi | access |
özel | private |
şirketler | companies |
uygunsuz | inappropriate |
göre | by |
ın | of |
TR BAZI EYALETLER / ÜLKELER ZIMNİ TAAHHÜTLERİN KISITLANMASINA İZİN VERMEMEKTEDİR, DOLAYISIYLA YUKARIDAKİ KISITLAMALAR SİZİN İÇİN GEÇERLİ OLMAYABİLİR.
EN SOME STATES / COUNTRIES DO NOT ALLOW LIMITATIONS ON IMPLIED WARRANTIES, SO THE ABOVE LIMITATIONS MAY NOT APPLY TO YOU.
turco | inglês |
---|---|
bazi | some |
eyaletler | states |
kisitlamalar | limitations |
TR Günümüzde IP engellemeleri oldukça yaygın hale gelmiştir. Ülkeler yabancı ve muhalif web sitelerine erişimi engelliyor, özel şirketler coğrafyaya göre erişimi kısıtlıyor, yöneticiler uygunsuz kullanıcıların IP'lerini yasaklıyor.
EN Nowadays IP blockings has become quite common. Countries block access to foreign and opposition websites, private companies limit access to content by geography, administrators ban IPs of inappropriate users.
turco | inglês |
---|---|
oldukça | quite |
yaygın | common |
ve | and |
erişimi | access |
özel | private |
şirketler | companies |
uygunsuz | inappropriate |
göre | by |
ın | of |
TR İsviçre gizlilik korumasını sınırları ötesine taşıyarak Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkeler ile küresel çerçeveler ve güvenli limanlar kurmuştur
EN Switzerland has also established global frameworks and safe harbors with the EU, the United States and other countries, which extend privacy protection beyond its borders
turco | inglês |
---|---|
avrupa | eu |
diğer | other |
küresel | global |
güvenli | safe |
TR Almanya’nın İthalat Yaptığı Ülkeler
EN The countries Germany imports are
TR Fransa’nın İhracat Yaptığı Ülkeler
EN The countries France exports to
turco | inglês |
---|---|
fransa | france |
TR Fransa’nın İthalat Yaptığı Ülkeler
EN Countries in which France imports
turco | inglês |
---|---|
fransa | france |
TR Kazakistan’ın ihracat yaptığı ülkeler
EN Countries exporting to Kazakhstan
turco | inglês |
---|---|
ülkeler | countries |
TR Yüksek teknolojili ve tam donanımlı hastaneler ve özel çalışan doktor sayısının fazla olması nedeniyle Türkiye sağlık turizmi için en çok tercih edilen ülkeler arasındadır.
EN For this reason Turkey has become a destination for treatment for a large number of patients from around the World.
turco | inglês |
---|---|
yüksek | large |
türkiye | turkey |
sayısını | number |
TR Ülkeler içinde ve arasında eşitsizlikleri azaltmak
EN Reduce inequality within and among countries
turco | inglês |
---|---|
azaltmak | reduce |
TR 10.b.1. Kaynak alıcı ve donör ülkeler ve akış türüne göre, kalkınma için giden toplam kaynak (örneğin resmi kalkınma yardımı (RKY), doğrudan yabancı yatırımlar ve diğer kaynak akımları)
EN 10.b.1. Total resource flows for development, by recipient and donor countries and type of flow (e.g. official development assistance, foreign direct investment and other flows)
turco | inglês |
---|---|
kaynak | resource |
ülkeler | countries |
akış | flow |
kalkınma | development |
toplam | total |
resmi | official |
doğrudan | direct |
diğer | other |
türü | type |
TR 14.7.1. Gelişmekte olan küçük ada ülkeleri, az gelişmiş ülkeler ve tüm ülkelerdeki GSYH'nın bir yüzdesi olarak sürdürülebilir balıkçılık
EN 14.7.1. Sustainable fisheries as a percentage of GDP in small island developing States, least developed countries and all countries
turco | inglês |
---|---|
gelişmekte | developing |
küçük | small |
gelişmiş | developed |
ülkeler | countries |
tüm | all |
sürdürülebilir | sustainable |
TR 17.3. Gelişmekte olan ülkeler için çok sayıda kaynaktan elde edilen ek finansal kaynakların seferber edilmesi
EN 17.3. Mobilize additional financial resources for developing countries from multiple sources
turco | inglês |
---|---|
gelişmekte | developing |
ülkeler | countries |
ek | additional |
finansal | financial |
kaynakları | resources |
TR 17.5. En az gelişmiş ülkeler için yatırım teşvik uygulamalarının kabul edilmesi ve uygulanması
EN 17.5. Adopt and implement investment promotion regimes for least developed countries
turco | inglês |
---|---|
gelişmiş | developed |
ülkeler | countries |
yatırım | investment |
en az | least |
TR 17.5.1. En az gelişmiş ülkeler için yatırım promosyonu rejimlerini benimseyen ve uygulayan ülke sayısı
EN 17.5.1. Number of countries that adopt and implement investment promotion regimes for least developed countries
turco | inglês |
---|---|
gelişmiş | developed |
ülkeler | countries |
yatırım | investment |
sayısı | number |
en az | least |
TR 17.6.1. İşbirliği türüne göre ülkeler arasındaki bilim ve / veya teknoloji işbirliği anlaşmaları ve programlarının sayısı 17.6.2. Hıza göre 100 kişiye düşen sabit internet genişbant abonelikleri
EN 17.6.1. Number of science and/or technology cooperation agreements and programmes between countries, by type of cooperation 17.6.2. Fixed Internet broadband subscriptions per 100 inhabitants, by speed
turco | inglês |
---|---|
ülkeler | countries |
veya | or |
işbirliği | cooperation |
sayısı | number |
sabit | fixed |
internet | internet |
ın | of |
türü | type |
TR 17.7.1. Çevreye duyarlı teknolojilerin geliştirilmesi, transferi, yayılması ve yayılmasını teşvik eden gelişmekte olan ülkeler için onaylanmış toplam fon tutarı
EN 17.7.1. Total amount of approved funding for developing countries to promote the development, transfer, dissemination and diffusion of environmentally sound technologies
turco | inglês |
---|---|
transferi | transfer |
ülkeler | countries |
onaylanmış | approved |
toplam | total |
TR Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Birleşmiş Milletler üyesi ülkeler tarafından 2030 yılı sonuna kadar ulaşılması amaçlanan hedefleri içeren evrensel bir eylem çağrısıdır
EN Sustainable Development Goals represent a universal action plan containing a set of goals that are intended to be achieved by the end of 2030 by the United Nations member countries
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
hedefleri | goals |
evrensel | universal |
eylem | action |
TR Yeni endüstri devrimine yetişen ülkeler küresel rekabette öne çıkıyor
EN The countries that catch up with the new industrial revolution are one step ahead in global competition
turco | inglês |
---|---|
ülkeler | countries |
küresel | global |
öne | ahead |
Mostrando 50 de 50 traduções