TR 6.a.1. Devlet koordinasyonundaki harcama planının bir parçası olan su ve atıksu hizmetleri ile ilgili resmi kalkınma yardımının miktarı
"resmi kalkınma yardımının" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
resmi | formal official |
kalkınma | development |
TR 6.a.1. Devlet koordinasyonundaki harcama planının bir parçası olan su ve atıksu hizmetleri ile ilgili resmi kalkınma yardımının miktarı
EN 6.a.1. Amount of water- and sanitation-related official development assistance that is part of a government-coordinated spending plan
turco | inglês |
---|---|
devlet | government |
parçası | part |
olan | is |
su | water |
ilgili | related |
resmi | official |
kalkınma | development |
planı | plan |
TR 17.2.1. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Kalkınma Yardımı Komitesi donörlerinin gayri safi milli hasılasının (GSMH) bir oranı olarak toplam ve en az gelişmiş ülkelere net resmi kalkınma yardımı
EN 17.2.1. Net official development assistance, total and to least developed countries, as a proportion of the Organization for Economic Cooperation and Development (OECD) Development Assistance Committee donors’ gross national income (GNI)
turco | inglês |
---|---|
ekonomik | economic |
kalkınma | development |
komitesi | committee |
milli | national |
gelişmiş | developed |
net | net |
resmi | official |
en az | least |
TR 10.b.1. Kaynak alıcı ve donör ülkeler ve akış türüne göre, kalkınma için giden toplam kaynak (örneğin resmi kalkınma yardımı (RKY), doğrudan yabancı yatırımlar ve diğer kaynak akımları)
EN 10.b.1. Total resource flows for development, by recipient and donor countries and type of flow (e.g. official development assistance, foreign direct investment and other flows)
turco | inglês |
---|---|
kaynak | resource |
ülkeler | countries |
akış | flow |
kalkınma | development |
toplam | total |
resmi | official |
doğrudan | direct |
diğer | other |
türü | type |
TR Alman Federal Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Bakanlığı, geçici ve uzun dönemli kalkınma programlarını fonlayan bir Alman kamu bağışçısıdır
EN The German Federal Ministry of Economic Cooperation and Development is a German public donor for transitional and long-term development programmes
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
federal | federal |
ekonomik | economic |
kalkınma | development |
uzun | long |
kamu | public |
TR Alman Federal Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Bakanlığı, geçici ve uzun dönemli kalkınma programlarını fonlayan bir Alman kamu bağışçısıdır
EN The German Federal Ministry of Economic Cooperation and Development is a German public donor for transitional and long-term development programmes
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
federal | federal |
ekonomik | economic |
kalkınma | development |
uzun | long |
kamu | public |
TR 3.b.1. Sürdürülebilir bir temelde uygun fiyatlı ilaç ve aşılara erişimi olan nüfusun oranı 3.b.2. Tıbbi araştırma ve temel sağlık sektörlerine toplam net resmi kalkınma yardımı
EN 3.b.1. Proportion of the population with access to affordable medicines and vaccines on a sustainable basis 3.b.2. Total net official development assistance to medical research and basic health sectors
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
erişimi | access |
araştırma | research |
temel | basic |
net | net |
resmi | official |
kalkınma | development |
TR 4.b.1. Sektör ve çalışma çeşidine göre burslar için resmi kalkınma yardımı transferleri hacmi
EN 4.b.1. Volume of official development assistance flows for scholarships by sector and type of study
turco | inglês |
---|---|
sektör | sector |
resmi | official |
kalkınma | development |
hacmi | volume |
TR 15.b.1. Biyoçeşitlilik ve ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı ve korunması konusunda resmi kalkınma yardımı ve kamu harcamaları
EN 15.b.1. Official development assistance and public expenditure on conservation and sustainable use of biodiversity and ecosystems
turco | inglês |
---|---|
biyoçeşitlilik | biodiversity |
ve | and |
sürdürülebilir | sustainable |
konusunda | on |
resmi | official |
kalkınma | development |
kamu | public |
TR 17.3.1. Toplam yurt içi bütçenin bir oranı olarak doğrudan yabancı yatırımlar (DYY), resmi kalkınma yardımı ve Güney-Güney İşbirliği 17.3.2. Toplam GSYH'nın bir oranı olarak (ABD Doları cinsinden) havale hacmi
EN 17.3.1. Foreign direct investments (FDI), official development assistance and South-South Cooperation as a proportion of total domestic budget 17.3.2. Volume of remittances (in United States dollars) as a proportion of total GDP
turco | inglês |
---|---|
doğrudan | direct |
resmi | official |
kalkınma | development |
hacmi | volume |
TR Resmi İstatistik Temel İlkeleri doğrultusunda hedefe uygun tam ayrıştırma ile ulusal düzeyde üretilen sürdürülebilir kalkınma göstergelerinin oranı 17.18.2
EN Proportion of sustainable development indicators produced at the national level with full disaggregation when relevant to the target, in accordance with the Fundamental Principles of Official Statistics 17.18.2
turco | inglês |
---|---|
resmi | official |
temel | fundamental |
tam | full |
düzeyde | level |
üretilen | produced |
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
TR Önceden eklenmiş bir resmi bir resim çerçevesine dönüştürmek istiyorsanız (veya tam tersi), TextMaker'da resmi seçin, farenin sağ tuşuna basın ve Resim çerçevesine dönüştür veya Gömülü nesneye dönüştür komutunu seçin.
EN If you want to convert an already inserted embedded picture into a picture frame (or vice versa), simply select the picture in TextMaker, press the right mouse button and choose the command Convert to picture frame or Convert to embedded object.
turco | inglês |
---|---|
resim | picture |
istiyorsanız | if you want |
sağ | right |
basın | press |
TR fırsatı sunuyor. Resmi ürün envanterini stoklamadıysan Printful'un ilk iki isteğe bağlı baskı resmi ürün siparişi için Spotify sanatçılarına sunduğu
EN to all Spotify artists signing up for the first time. And if you don't have any merch inventory in stock, Printful is offering a
TR İstediğiniz kadar resmi yükleyip tam canlı önizleme ile düzenleyebilirsiniz ancak filigranı kaldırıp resmi indirmek için abone olmanız gerekmektedir:
EN You can upload and edit as many images as you like with full live preview, but a subscription is required for removing the watermark and downloading:
TR İlçemizde 11 Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ve 3 tarımsal Sulama Kooperatifi faaliyet göstermektedir. 2 ruhsatlı zirai ilaç bayisi vardır.
EN There are 11 Agricultural Development Cooperatives and 3 Agricultural Irrigation Cooperatives in our district. There are two licensed pesticides.
turco | inglês |
---|---|
tarımsal | agricultural |
kalkınma | development |
ve | and |
sulama | irrigation |
TR Ekonomik ve sosyal kalkınma konularında kamu ve özel sektördeki birikimini iş birlikleri kurgulama odağında kullanarak ortak değer yaratma amaçlı fayda tasarımı üzerinde çalışmaktadır
EN She uses her experience in public and private sector on economic and social development issues with a focus on construction of business collaborations and works on utility design to create common value
turco | inglês |
---|---|
ekonomik | economic |
ve | and |
sosyal | social |
özel | private |
değer | value |
TR Kalkınma ve diyalogla ilgili güncel bilgiler ve araştırma yazıları: işbirliği, transformasyon, BRICS devletleri, aracı organizasyonlar ve sivil toplum.
EN Cooperation, transformation and civil society. Current information and background on development and dialogue.
turco | inglês |
---|---|
kalkınma | development |
ve | and |
güncel | current |
bilgiler | information |
işbirliği | cooperation |
sivil | civil |
toplum | society |
TR Berlin Nüfus ve Kalkınma Araştırma Enstitüsü’nden Susanne Dähner, kırsal yaşamın Almanya’da neden daha çekici hale geldiğini açıklıyor.
EN “Future farmer” Sebastian Heilmann talks about new paths in agriculture and what makes a good rural life for him.
turco | inglês |
---|---|
kırsal | rural |
TR Başka ülkelerde sürdürülen kalkınma işbirliği alanında çalışmaya hazırlayan bu disiplinler arası anabilim dalının amacı, tropikal ve sübtropikal bölgelerdeki tarımsal üretimin itinalı ve sürdürülebilir bir biçimde yükseltilmesi
EN An environmentally friendly and sustainable increase in agricultural production in the tropics and subtropics is the objective of this interdisciplinary study programme which prepares graduates for work in development co-operation
turco | inglês |
---|---|
kalkınma | development |
bu | this |
tarımsal | agricultural |
sürdürülebilir | sustainable |
TR Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı, “Mağdurların İyileşmesine Yardımcı Olma" faaliyetini uygulamak ve işbirliği anlaşması için çağrıya çıktı | STGM
EN The United States Agency for International Development (USAID) is seeking applications for a cooperative agreement from qualified entities to implement the Approval of Helping Survivors Heal (HSH) activity. | STGM
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
kalkınma | development |
uygulamak | implement |
stgm | stgm |
TR Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı, “Mağdurların İyileşmesine Yardımcı Olma" faaliyetini uygulamak ve işbirliği anlaşması için çağrıya çıktı
EN The United States Agency for International Development (USAID) is seeking applications for a cooperative agreement from qualified entities to implement the Approval of Helping Survivors Heal (HSH) activity.
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
kalkınma | development |
uygulamak | implement |
TR Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID), “Mağdurların İyileşmesine Yardımcı Olma (HSH) faaliyetini uygulamak için nitelikli kuruluşlarla yapacağı işbirliği anlaşması için çağrıya çıktı.
EN The goal of HSH is to expand access to appropriate evidence based MHPSS services to all survivors of torture in need.
TR Sürdürülebilir Kalkınma ve Girişimcilik Derneği
EN Sustainable Development and Entrepreneurship Association
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
ve | and |
derneği | association |
TR Uluslararası bir kalkınma ajansı olan Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu, UNFPA, nitelikli kurumları UNFPA Türkiye 7. Ülke Programı kapsamında teklif sunmaya davet ediyor.
EN UNFPA, an international development agency, invites qualified institutions to submit proposals within the scope of UNFPA Turkey 7th Country Programme.
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
kalkınma | development |
unfpa | unfpa |
nitelikli | qualified |
türkiye | turkey |
programı | programme |
davet | invites |
TR Araştırmacıların ülkelerindeki kalkınma ihtiyaçlarına daha duyarlı olmalarını ve politika kararlarını desteklemek için güncel araştırma kanıtlarını etkinleştirmek,
EN Enable researchers to be more responsive to development needs in their countries and enable up-to-date research evidence to support policy decisions.
turco | inglês |
---|---|
kalkınma | development |
duyarlı | responsive |
politika | policy |
güncel | up-to-date |
araştırma | research |
etkinleştirmek | enable |
ihtiyaçları | needs |
kararları | decisions |
TR Yerel Girişimler için Kanada Fonu’nun amacı; teknik, ekonomik, kültürel ve sosyal kalkınma desteği veren küçük ölçekli projeleri finanse ederek yerel halkın ekonomik, kültürel ve sosyal yaşam standartlarının artırılmasıdır.
EN The purpose of the Canada Fund for Local Initiatives is to increase the economic, cultural, and social living standards of the local people by financing small-scale projects that provide technical, economic, cultural, and social development support.
turco | inglês |
---|---|
yerel | local |
kanada | canada |
amacı | purpose |
teknik | technical |
ekonomik | economic |
sosyal | social |
kalkınma | development |
desteği | support |
projeleri | projects |
yaşam | living |
standartları | standards |
TR Yerel Girişimler için Kanada Fonu’nun amacı; teknik, ekonomik, kültürel ve sosyal kalkınma desteği veren küçük ölçekli projeleri finanse ederek, yerel halkın ekonomik, kültürel ve sosyal yaşam standartlarının artırılmasıdır.
EN The purpose of the Canada Fund for Local Initiatives is to increase the economic, cultural, and social living standards of the local people by financing small-scale projects that provide technical, economic, cultural, and social development support.
turco | inglês |
---|---|
yerel | local |
kanada | canada |
amacı | purpose |
teknik | technical |
ekonomik | economic |
sosyal | social |
kalkınma | development |
desteği | support |
projeleri | projects |
yaşam | living |
standartları | standards |
TR Sürdürülebilir kalkınma için küresel amaçları ne kadar çok kişi bilirse, o kadar başarılı olacaktır
EN The more people who know about the Global Goals for sustainable development, the more successful they’ll be
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
küresel | global |
kişi | people |
başarılı | successful |
TR 7.b.1. Sürdürülebilir kalkınma hizmetlerine teknoloji transferi ve altyapıya finansman aktarımı şeklinde yapılan doğrudan yabancı yatırımların ve GSYH'nın yüzdesi olarak enerji verimliliğindeki yatırımlar
EN 7.b.1. Investments in energy efficiency as a percentage of GDP and the amount of foreign direct investment in financial transfer for infrastructure and technology to sustainable development services
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
hizmetlerine | services |
teknoloji | technology |
transferi | transfer |
doğrudan | direct |
enerji | energy |
TR 12.b. İstihdam yaratan ve yerel kültür ve ürünlerini teşvik eden sürdürülebilir bir turizm için sürdürülebilir kalkınma etkilerini denetlemeye olanak sağlayan araçlar geliştirilmesi ve uygulanması
EN 12.b. Develop and implement tools to monitor sustainable development impacts for sustainable tourism that creates jobs and promotes local culture and products
turco | inglês |
---|---|
yerel | local |
kültür | culture |
ürünlerini | products |
sürdürülebilir | sustainable |
turizm | tourism |
araçlar | tools |
TR Sürdürülebilir kalkınma için okyanusları, denizleri ve deniz kaynaklarını korumak ve sürdürülebilir kullanmak
EN Conserve and sustainably use the oceans, seas and marine resources for sustainable development
turco | inglês |
---|---|
kalkınma | development |
deniz | marine |
kullanmak | use |
kaynakları | resources |
TR Sürdürülebilir kalkınma için barışçıl ve kapsayıcı toplumlar tesis etmek, herkes için adalete erişimi sağlamak ve her düzeyde etkili, hesap verebilir ve kapsayıcı kurumlar oluşturmak
EN Promote peaceful and inclusive societies for sustainable development, provide access to justice for all and build effective, accountable and inclusive institutions at all levels
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
kapsayıcı | inclusive |
erişimi | access |
düzeyde | levels |
etkili | effective |
kurumlar | institutions |
TR 16.b Sürdürülebilir kalkınma için ayrımcılık gözetmeyen yasa ve politikaların ilerletilmesi ve uygulanması
EN 16.b Promote and enforce non-discriminatory laws and policies for sustainable development
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
TR 15.4. 2030’a kadar sürdürülebilir kalkınma açısından çok önemli bir rol oynayan yararların sağlanması adına kapasite geliştirmek için dağ ekosistemlerinin ve biyoçeşitliliğinin korunmasının güvence altına alınması
EN 15.4. By 2030, ensure the conservation of mountain ecosystems, including their biodiversity, in order to enhance their capacity to provide benefits that are essential for sustainable development
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
önemli | essential |
kapasite | capacity |
geliştirmek | enhance |
dağ | mountain |
TR 15.9. 2020’ye kadar ekosistem ve biyoçeşitlilik değerlerinin ulusal ve yerel planlamalara, kalkınma süreçlerine, yoksulluğun azaltılmasına ilişkin stratejilere ve raporlara entegre edilmesi
EN 15.9. By 2020, integrate ecosystem and biodiversity values into national and local planning, development processes, poverty reduction strategies and accounts
turco | inglês |
---|---|
ekosistem | ecosystem |
ve | and |
biyoçeşitlilik | biodiversity |
ulusal | national |
yerel | local |
kalkınma | development |
entegre | integrate |
TR Uygulama araçlarını güçlendirmek ve sürdürülebilir kalkınma için küresel ortaklığı canlandırmak
EN Strengthen the means of implementation and revitalize the global partnership for sustainable development
turco | inglês |
---|---|
uygulama | implementation |
güçlendirmek | strengthen |
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
küresel | global |
ortaklığı | partnership |
TR 17.14.1. Sürdürülebilir kalkınma politika tutarlılığını geliştirmek için yerinde mekanizmaları olan ülkelerin sayısı
EN 17.14.1. Number of countries with mechanisms in place to enhance policy coherence of sustainable development
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
politika | policy |
geliştirmek | enhance |
ülkelerin | countries |
sayısı | number |
TR 17.15. Her ülkenin yoksulluğun ortadan kaldırılması ve sürdürülebilir kalkınma için politikalar oluşturması ve uygulaması amacıyla politik alanı ve liderliğine saygı duyulması
EN 17.15. Respect each country’s policy space and leadership to establish and implement policies for poverty eradication and sustainable development
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
politikalar | policies |
alanı | space |
saygı | respect |
TR 17.15.1. Kalkınma işbirliği sağlayıcıları tarafından ülkenin sahip olduğu sonuç çerçeveleri ve planlama araçlarının kullanımı kapsamı
EN 17.15.1. Extent of use of country-owned results frameworks and planning tools by providers of development cooperation
turco | inglês |
---|---|
kalkınma | development |
işbirliği | cooperation |
sağlayıcıları | providers |
sonuç | results |
planlama | planning |
TR 17.16.1. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasını destekleyen çok paydaşlı geliştirme etkinliği izleme çerçevelerinde, ilerleme rapor eden ülkelerin sayısı
EN 17.16.1. Number of countries reporting progress in multi-stakeholder development effectiveness monitoring frameworks that support the achievement of the sustainable development goals
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
hedeflerine | goals |
destekleyen | support |
çok | multi |
izleme | monitoring |
ilerleme | progress |
ülkelerin | countries |
sayısı | number |
ın | of |
TR Kalkınma eylemleri, teknoloji transferi, azaltma, uyum (iklim değişikliği hakkında) uygulamak için kurumsal, sistemik ve bireysel kapasite geliştirmenin güçlendirilmesini tebliğ eden ülkelerin sayısı
EN Number of countries that have communicated the strengthening of institutional, systemic and individual capacity-building to implement adaptation, mitigation and technology transfer, and development actions
turco | inglês |
---|---|
kalkınma | development |
eylemleri | actions |
teknoloji | technology |
transferi | transfer |
azaltma | mitigation |
uygulamak | implement |
kurumsal | institutional |
bireysel | individual |
kapasite | capacity |
ülkelerin | countries |
sayısı | number |
TR Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına Katkı - Kibar Holding
EN Contribution to Sustainable Development Goals - Kibar Holding
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
holding | holding |
TR Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına Katkı
EN Contribution to Sustainable Development Goals
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
TR Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Birleşmiş Milletler üyesi ülkeler tarafından 2030 yılı sonuna kadar ulaşılması amaçlanan hedefleri içeren evrensel bir eylem çağrısıdır
EN Sustainable Development Goals represent a universal action plan containing a set of goals that are intended to be achieved by the end of 2030 by the United Nations member countries
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
hedefleri | goals |
evrensel | universal |
eylem | action |
TR Kibar Grubu, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın başarıya ulaşması için üstlenmesi gereken sorumluluğun farkındalığıyla hareket etmektedir
EN Kibar Group acts with a sense of responsibility required to be undertaken in order to achieve the Sustainable Development Goals
turco | inglês |
---|---|
grubu | group |
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
gereken | required |
TR Sürdürülebilir kalkınma için inovasyon ve yenilikçi ürünleri destekliyoruz
EN We support innovation and innovative products for sustainable development
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
inovasyon | innovation |
yenilikçi | innovative |
ürünleri | products |
TR Doğal kaynakların sonsuz ve sınırsız olmadığı bilinciyle hareket eden Kibar Grubu, kaynakların gelecek nesillere aktarılmasına imkan sağlayacak sürdürülebilir kalkınma anlayışını benimsemektedir
EN Kibar Group, acting with the awareness that natural resources are not infinite and unlimited, adopts a sustainable development approach that will enable the transfer of resources to future generations
turco | inglês |
---|---|
doğal | natural |
ve | and |
sınırsız | unlimited |
grubu | group |
gelecek | future |
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
kaynakları | resources |
ın | of |
TR Paydaşlarımızdan sürdürülebilir kalkınma amaçlarını benimsemelerini bekliyoruz.
EN We expect our stakeholders to adopt Sustainable Development Goals.
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
TR Raporlarda, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda Kibar Holding’in gösterdiği performansa yer verilmektedir.
EN The reports include Kibar Holding’s performance in accordance with the United Nations Sustainable Development Goals.
turco | inglês |
---|---|
milletler | nations |
sürdürülebilir | sustainable |
kalkınma | development |
holding | holding |
TR Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) 2002 yılından bu yana iktidarda
EN The Justice and Development Party (Adalet ve Kalkınma Partisi, AKP) has been ruling Turkey since 2002
turco | inglês |
---|---|
adalet | justice |
ve | and |
kalkınma | development |
partisi | party |
TR RTÜK üyelerinin büyük çoğunluğunun iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) temsilcilerinden oluşması nedeniyle, bu yetki transferi televizyon kanalların yanlı yayınları için ceza almamasını garanti etmenin yolu olarak yorumlandı.
EN Considering that the majority of the RTÜK members are representatives of the ruling Justice and Development Party (AKP), this transfer has been interpreted as a way to guarantee that television channels will not be fined for their partial broadcasts.
turco | inglês |
---|---|
adalet | justice |
kalkınma | development |
partisi | party |
transferi | transfer |
televizyon | television |
garanti | guarantee |
yolu | way |
kanalları | channels |
Mostrando 50 de 50 traduções