Traduzir "onlar da mevcuttur" para inglês

Mostrando 50 de 50 traduções da frase "onlar da mevcuttur" de turco para inglês

Traduções de onlar da mevcuttur

"onlar da mevcuttur" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:

onlar a an and are be by can for get in may of on or other our so the them there they to to get we when
mevcuttur a all also and are as at available can features for free from has have in the is is available of of the on or our such that the there there are to up with you your

Tradução de turco para inglês de onlar da mevcuttur

turco
inglês

TR Yani, onlar da mevcuttur sosyal medya platformları ve genellikle genç çocukları ve gençleri hedef alırlar

EN So, they are also available on the social media platforms and they usually target young kids and teens

turco inglês
yani so
genellikle usually
genç young
hedef target

TR İlçemizde sezonluk olarak çalışan 3 kontinü sistem Zeytinyağı Fabrikası mevcuttur. Ayrıca, değişik kapasitede deri işleme atölyeleri mevcuttur.

EN There are 3 continuous olive oil plants in our district. There are also leather processing workshops with different capacities.

turco inglês
ayrıca also
deri leather
işleme processing

TR Yıl boyunca mevcuttur - Katılımcı otellerde mevcuttur

EN Available all year round - Available at participating hotels

turco inglês
yıl year
mevcuttur available

TR İlçemizde sezonluk olarak çalışan 3 kontinü sistem Zeytinyağı Fabrikası mevcuttur. Ayrıca, değişik kapasitede deri işleme atölyeleri mevcuttur.

EN There are 3 continuous olive oil plants in our district. There are also leather processing workshops with different capacities.

turco inglês
ayrıca also
deri leather
işleme processing

TR Dondurmayı herkesin sevdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ayrıca, sayısız çeşidi ve aroması mevcuttur. Buzlu kalıplardan dondurmalı pastalara kadar tüm lezzetli dondurma ürünleri yelpazesini kapsayan çözümlerimiz mevcuttur.

EN It’s pretty safe to say that everybody loves ice cream. And the variations and flavours seem endless. We have solutions that cover the whole range of delicious ice cream products, from popsicles to ice cream cakes.

turco inglês
ve and
mevcuttur have
lezzetli delicious
ürünleri products

TR Tanıtım broşürünüz, konferans tanıtımınız veya diğer önemli markalı materyalleriniz için bir dış tanıtım alanı ayırtarak kitlenizin dikkatini daha onlar dergiyi açmadan yakalayın.

EN Capture the attention of our audience before they have even opened their journal by booking an outsert space for your promotional brochure, conference collateral or other key branded materials.

turco inglês
konferans conference
veya or
önemli key
markalı branded
alanı space
dikkatini attention

TR Onarılabilecek ürünler onarılmalıdır. Yenilenmiş cep telefonları yeni birine satılabilir. Onarılan bilgisayarlar dijital uçurumu kapatır. Daha da iyisi, onarım işleri yereldir. Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.

EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.

turco inglês
ürünler products
yeni new
onarım repair

TR Bu durumda, bazı SEO hataları onlar için çok önemli değildir.

EN In this case some SEO errors aren't so important for them.

turco inglês
durumda case
seo seo
hataları errors
onlar them
önemli important

TR Sunucularımız Belçika'da (Avrupa) bulunmaktadır ve onlar üzerinde tam kontrole sahibiz

EN Our servers are located in Belgium (Europe) and we have full control over them

turco inglês
avrupa europe
onlar them
tam full
sunucuları servers

TR VidIQ rakip aracı, YouTube'taki rakiplerinizi saptar ve onlar için hangi içeriğin ne işe yaradığını ve nedenini keşfetmenize yardımcı olur

EN The vidIQ Competitors Tool confirms your YouTube competitors and helps you discover what content is working for them and why

turco inglês
vidiq vidiq
aracı tool
youtube youtube

TR Eğer bir köpek olmak istiyorsanız bir köpek gibi davranabiliyorsunuz ancak onlar (ISS'ler ve telekom şirketleri) köpek gibi davranırken söylediğiniz her şeyi bilecektir

EN If you want to be a dog you can pretend to be a dog, but they [ISPs and telecom companies] will know everything you say while pretending to be a dog

turco inglês
eğer if
köpek dog
istiyorsanız if you want
şirketleri companies
şeyi everything

TR Gay0Day'de Genç gay erkek Kas Seks Videolar ve genç çocuklar onlar fırçalayın aşağı

EN Young gay male muscle sex videos and younger boys They scrub down at Gay0Day

turco inglês
gay gay
de at
genç young
erkek male
seks sex
videolar videos
ve and
çocuklar boys
onlar they
aşağı down

TR Tasarımcılarımızdan ve kapı görevlilerimizden bu simgesel kapı görevlisi üniformasının onlar için ne anlam ifade ettiğini öğrenin ve bu imzalı tasarımı sergileyen seçkin hediyeler için mağazamızı ziyaret edin.

EN Learn from our designers and doormen what this iconic doorman uniform means to them and visit our shop for our range of exclusive gifts that feature this signature design.

turco inglês
simgesel iconic
onlar them
öğrenin learn
tasarımı design
hediyeler gifts
ziyaret visit

TR Zorlu yarışın kazananı onlar oldu:

EN They are the winners of an exhaustive competition:

TR Onlar (özellikle ücretsiz modern premium moodle önyükleme şablonları), duyarlı bir web sitesi tasarımına sahip bir düzen kullanır

EN They (especially free modern premium moodle bootstrap templates) use a layout with a responsive website design

turco inglês
onlar they
özellikle especially
ücretsiz free
modern modern
premium premium
önyükleme bootstrap
duyarlı responsive

TR Changelly’i kullanıcılarımıza sunabilmekten çok memnunuz ve Changelly ekibiyle çalışabilmek bizim için büyük bir onurdur. Onlar kendilerini bizimle çalışmaya adamış profesyonellerdir

EN We are very excited to make Changelly available to our users and it’s such a pleasure to work with Changelly team. They are professional and dedicated to our cooperation.

turco inglês
onlar they
kullanıcıları users

TR Şimdi onlar, ekip için verimliliği artırarak farklı kaynaklara farklı ülkelerden kolayca erişim sağlayabiliyorlar

EN They can now easily manage cross-country access to different resources, improving efficiency for the team

turco inglês
ekip team
verimliliği efficiency
farklı different
kaynaklara resources
kolayca easily
erişim access

TR Yukarıda belirtilenlere tabi olmak kaydı ile işbu Koşullar Taraflar ve ilgili halefleri ve devredilenler üzerinde bağlayıcıdır ve onlar arasında hüküm ifade eder

EN Subject to the foregoing, these Terms shall be binding upon, inure to the benefit of, and be enforceable by each of the Parties and their respective successors and assigns

turco inglês
koşullar terms
taraflar parties
ilgili respective

TR ve onlar sitenize geldiği zaman, temsilci uygulamasında CRM'den gelecek bilgiyi görebilirsiniz.

EN and loads customer info from your CRM directly into the JivoChat agent app.

turco inglês
onlar the
temsilci agent
crm crm

TR Dilerseniz onların hesaplarını yönetme yetkisini bir buton aracılığı ile talep edebilirsiniz, onayladıklarında onlar için ayarlamalarda bulunabileceksiniz.

EN You can even click a button to ask for permission to login to their customer’s admin panel without any password, but they’ll have to agree with your request to allow it.

turco inglês
talep request
onlar they

TR Tanıtım broşürünüz, konferans tanıtımınız veya diğer önemli markalı materyalleriniz için bir dış tanıtım alanı ayırtarak kitlenizin dikkatini daha onlar dergiyi açmadan yakalayın.

EN Capture the attention of our audience before they have even opened their journal by booking an outsert space for your promotional brochure, conference collateral or other key branded materials.

turco inglês
konferans conference
veya or
önemli key
markalı branded
alanı space
dikkatini attention

TR Sema, Yeliz ve Gizem… Onlar, Hayata Destek ile Çağdaş Yaşamı Destekleme...

EN Amina is a mother of five and lives in Adana, Turkey. She has had to overcome...

TR Sema, Yeliz ve Gizem… Onlar, Hayata Destek ile Çağdaş Yaşamı Destekleme...

EN Amina is a mother of five and lives in Adana, Turkey. She has had to overcome...

TR Onarılabilecek ürünler onarılmalıdır. Yenilenmiş cep telefonları yeni birine satılabilir. Onarılan bilgisayarlar dijital uçurumu kapatır. Daha da iyisi, onarım işleri yereldir. Onlar asla yurtdışına sevk edilmeyecektir.

EN Products that can be repaired, should be repaired. Refurbished cell phones can be sold to someone new. Repaired computers bridge the digital divide. Even better, repair jobs are local. They won’t ever be shipped overseas.

turco inglês
ürünler products
yeni new
onarım repair

TR VidIQ rakip aracı, YouTube'taki rakiplerinizi saptar ve onlar için hangi içeriğin ne işe yaradığını ve nedenini keşfetmenize yardımcı olur

EN The vidIQ Competitors Tool confirms your YouTube competitors and helps you discover what content is working for them and why

turco inglês
vidiq vidiq
aracı tool
youtube youtube

TR Tasarımcılarımızdan ve kapı görevlilerimizden bu simgesel kapı görevlisi üniformasının onlar için ne anlam ifade ettiğini öğrenin ve bu imzalı tasarımı sergileyen seçkin hediyeler için mağazamızı ziyaret edin.

EN Learn from our designers and doormen what this iconic doorman uniform means to them and visit our shop for our range of exclusive gifts that feature this signature design.

turco inglês
simgesel iconic
onlar them
öğrenin learn
tasarımı design
hediyeler gifts
ziyaret visit

TR İşten çıkarma durumlarında yaşça ileri olan meslektaşlarımın yeni iş bulmakta zorlanma ihtimali olduğundan onlar için endişe duyuyorum.”

EN I’m thinking primarily of older colleagues who would probably lose out when looking for a new job.”

turco inglês
yeni new

TR Kültür alanında PoC’ların, queerlerin ve genç kadınların* ya da kadın olarak okunanların yüksek pozisyonlarda bulunması çok önemli, zira onlar olmadan çeşitlilikten bahsetmek söz konusu olamaz

EN It is important for PoC, queer people and young women* or persons who are read as female to occupy high positions in the cultural sector because there will never be diversity without them

turco inglês
kültür cultural
genç young
yüksek high
önemli important
olmadan without

TR Onlar sosyal sorumluluk üstlenerek geleceği şekillendiriyor ve bu arada çoğu kez ülke sınırlarını aşan bir etki yaratıyorlar

EN Through their commitment they shape the future and often work across borders

TR Onlar her geçen gün daha güçlü bir biçimde, firmaların geleceğini stratejik olarak birlikte dizayn ediyorlar

EN These tasks are helping to strategically shape the future of companies more and more

turco inglês
firmaların companies

TR Oysa onlar büyük bir çoğunlukla olaya çok pragmatik yaklaşıyor ve tıpkı kendilerinden önceki nesiller gibi öncelikle iyi bir kazanç, güvenli bir meslek ve iş yaşamıyla özel yaşam arasında uyum istiyorlar

EN Most of them are very pragmatic and, like the generations before them, want above all to earn good money, have a safe job and a good work-life balance

turco inglês
güvenli safe
yaşam life

TR Onlar, küresel önem taşıyan konuları araştırıyorlar: Bu bilim kadınlarını ve bilim adamlarını tanımalısınız.

EN They are carrying out research on important global topics: you need to know about these women and men.

turco inglês
onlar they
küresel global
bilim research
ve and

TR Sektörün karar vericileri Berlin’e geliyorlar, çünkü onlar burada yeni bir şeyler keşfedebiliyor ve sürprizle karşılaşabiliyorlar

EN Decision-makers in the industry come to Berlin because here they can discover something new – and they’re surprised

turco inglês
karar decision
berlin berlin
burada here

TR Victoria: Influencer‘lar, genç yerel ekollerin piyasaya giriş yapmalarını kolaylaştırıyorlar. Onlar, görüş alanını genişleterek oturmuş markaların yanında çok daha fazlasının da olduğunu gösteriyorlar.   

EN Victoria: Influencers make it easier for young, local labels to enter the market. They expand our field of vision and show that there is a lot more besides long-established brands.

turco inglês
genç young
yerel local
görüş vision
da and
ın of

TR Türlerin korunmasından söz ediyorsak, onları unutmak olmaz: Bal arıları… Almanya’da çoğu kişi onlar için uğraş veriyor.

EN When it comes to species protection, don't forget the bees. Many people in Germany are helping protect them.

turco inglês
almanya germany
çoğu many
kişi people

TR Onlar için bilimsel çalışmalarının sonuçlarını ihtiyacı olanlara kitlesel olarak ulaştırabilmek çok daha önemli

EN They consider it more important to get the results of their research work to patients across a broad front

turco inglês
bilimsel research
önemli important

TR Onlar, kendi nesillerinin geleceği için kaygı duyuyorlar: Almanya’da da binlerce öğrenci, aylardan beri her cuma günü iklimin korunması için sokağa çıkıyor

EN They fear for the future of their generation: for several months now, thousands of school students have also been taking to the streets in Germany in support of climate protection

turco inglês
almanya germany
öğrenci students

TR Onlar yaşadıkları çevrede bir şeyler değiştirmek istiyorlar: İnsanları bir araya getirmek, kültürler arasındaki değişimi desteklemek, ve çevreyi korumak

EN They want to change something in their city district: bring people together, promote cultural exchange or protect the environment

turco inglês
değiştirmek change
araya together
getirmek bring
korumak protect

TR Onlar ellerini taşın altına koyuyor ve geleceğin şekillendirilmesinde pay sahibi olmak istiyorlar: Birçok genç, sosyal sorunlar ve çevre konularında sorumluluk üstleniyor. Bir panorama.

EN They pitch in and want to help shape the future: many young people are active on social and environmental issues. An overview.

turco inglês
genç young
sosyal social
sorunlar issues
çevre environmental

TR Sosyolog Jutta Allmendinger, Almanya’da insanları memlekete bağlayan değerleri ve “memleket”in onlar için ne ifade ettiğini açıklıyor.

EN The sociologist Jutta Allmendinger explains which values are shared by people in Germany, and what “home” means to them.

turco inglês
almanya germany
insanları people

TR Onlar da çocuklarla güven temeline dayanan bir ilişki kurarak onları ilgilendiren konulara eğiliyorlar

EN They build up trust with the kids and build on topics that interest them

turco inglês
güven trust

TR Onlar, Suriye’de ve diğer kriz ülkelerinde deneyimli öğretmenlerdi, sonra ülkelerinden kaçmak zorunda kaldılar. Şimdi Almanya’da nihayet yeniden ders vermek istiyorlar. Bu öyle kolay değil.

EN They were experienced teachers in Syria or other crisis countries, but then they had to flee. They would like to teach again in Germany. But that isn’t easy.

turco inglês
onlar they
suriye syria
diğer other
kriz crisis
deneyimli experienced
da in
yeniden again
kolay easy

TR Bu, bugün de hala böyle: Yardım gönüllüleri mültecilere resmi dairelere gidişlerinde eşlik ediyor, onlar için tercümanlık ediyor, lisan kursları veriyor ve sürücülük hizmetleri yapıyorlar

EN This still happens today: the helpers help them deal with government authorities, translate for them, give them language lessons, help with transport

turco inglês
bugün today
hala still

TR Eğer bir köpek olmak istiyorsanız bir köpek gibi davranabiliyorsunuz ancak onlar (ISS'ler ve telekom şirketleri) köpek gibi davranırken söylediğiniz her şeyi bilecektir

EN If you want to be a dog you can pretend to be a dog, but they [ISPs and telecom companies] will know everything you say while pretending to be a dog

turco inglês
eğer if
köpek dog
istiyorsanız if you want
şirketleri companies
şeyi everything

TR Bu bir İngiltere şirketi ve onlar için gecenin bir yarısı olmasına rağmen, müşteri destek sohbetinde etkileşimli olarak yanıt veriyorlar

EN It's a UK company and despite that it's in the middle of the night for them, they respond interactively in the customer support chat

turco inglês
şirketi company
rağmen despite
müşteri customer
destek support
yanıt respond

TR Onlar, karşıt cinsiyetle birden fazla ilişkiye sahip olan insanları gördüğünüzle aynıdır

EN They are as same as you have seen people having more than one relationship at the time with the opposite gender

turco inglês
insanları people

TR Onlar kalbi ve ruhu olmayan insanlardır

EN They are the people with no heart and soul

turco inglês
ve and
olmayan no

TR "Ya çok güzel bir beach tabi aklınıza bikinili insanlar gelmesin onlar da vardır elbet ama ????Bizim gördüğümüz foklardı fokların yanına gidip onların dertlerini dinledik????Amerika'da yaşam zor diyolar????"

EN "Nice place, try to get in there in sunset."

turco inglês
güzel nice
vardır there

TR "Ya çok güzel bir beach tabi aklınıza bikinili insanlar gelmesin onlar da vardır elbet ama ????Bizim gördüğümüz foklardı fokların yanına gidip onların dertlerini dinledik????Amerika'da yaşam zor diyolar????"

EN "Nice place, try to get in there in sunset."

turco inglês
güzel nice
vardır there

TR "Ya çok güzel bir beach tabi aklınıza bikinili insanlar gelmesin onlar da vardır elbet ama ????Bizim gördüğümüz foklardı fokların yanına gidip onların dertlerini dinledik????Amerika'da yaşam zor diyolar????"

EN "Nice place, try to get in there in sunset."

turco inglês
güzel nice
vardır there

Mostrando 50 de 50 traduções