TR Başarılı bir örnek olma kapasitesi taşıyan ve/veya başarılı bir örneği sürdürülebilir kılma potansiyeli olan girişimleri desteklemektir.
"basarili olmak" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Başarılı bir örnek olma kapasitesi taşıyan ve/veya başarılı bir örneği sürdürülebilir kılma potansiyeli olan girişimleri desteklemektir.
EN providing support to those initiatives possessing the capacity to be recognised as a successful example and/or the potential to make any successful initiative sustainable
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
kapasitesi | capacity |
sürdürülebilir | sustainable |
potansiyeli | potential |
TR Bazı site şablonlarının diğerlerinden daha başarılı olduğunu nasıl görüyorsunuz? Başarılı tasarım şablonları, sayfa stillerini ve amaçlarını akıllıca birleştirir
EN How do you see that some site templates are more successful than others? Successful design templates smartly merge their page style and purpose
turco | inglês |
---|---|
bazı | some |
başarılı | successful |
TR Başarılı bir örnek olma kapasitesi taşıyan ve/veya başarılı bir örneği sürdürülebilir kılma potansiyeli olan girişimleri desteklemektir.
EN providing support to those initiatives possessing the capacity to be recognised as a successful example and/or the potential to make any successful initiative sustainable
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
kapasitesi | capacity |
sürdürülebilir | sustainable |
potansiyeli | potential |
TR Bize göre büyümenin parçası olmak, başarılı olan her adımı izleme şansına sahip olmak demek
EN Because it's such a great place to be and being part of a steady growth, Kubix Digital’s team is made up of amazing people who love to work together
turco | inglês |
---|---|
parçası | part |
TR Başarılı olmak için yılda 100 kitap okumak zorunda değilsiniz
EN Acquiring Wisdom Requires You to Show Up
turco | inglês |
---|---|
için | to |
TR YouTube'da (ve ötesinde) büyümek ve başarılı olmak için her içerik oluşturucusuna ihtiyaç duydukları bilgileri veren dünyadaki en güçlü video pazarlama araçlarından biridir.
EN It’s one of the most powerful video marketing tools on the planet, giving every creator the information they need to grow and succeed on YouTube (and beyond).
turco | inglês |
---|---|
youtube | youtube |
ihtiyaç | need |
en | most |
güçlü | powerful |
video | video |
pazarlama | marketing |
TR Başka bir ifadeyle, YouTube SEO'da başarılı olmak için pazarlama strajesinin bir parçası olmalısınız
EN In other words, to be successful on YouTube SEO must be part of your marketing strategy
turco | inglês |
---|---|
başka | other |
youtube | youtube |
seo | seo |
başarılı | successful |
pazarlama | marketing |
parçası | part |
TR Dünyanın en zorlu işlerinde ve en zorlu koşullarında başarılı olmak için Eaton hidrolik silindirlerine güvenin
EN Depend on Eaton hydraulic cylinders to excel in the world’s toughest jobs and harshest conditions
turco | inglês |
---|---|
eaton | eaton |
hidrolik | hydraulic |
koşulları | conditions |
TR Başarılı olmak için yeni reklam biçimlerine hızlı bir şekilde uyum sağlayabilmek, otomasyonları ve yapay zekayı stratejilere entegre etmek ve daha sofistike kitle hedeflemeleri kullanmak gerekir.
EN To be successful you need to be able to adapt to new ad formats quickly, integrate automation & AI into your strategy, and use more sophisticated audience targeting settings.
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
yeni | new |
reklam | ad |
entegre | integrate |
sofistike | sophisticated |
kitle | audience |
kullanmak | use |
TR SEO ile başarılı olmak akıllı kararlar vermekle ilgilidir. Rank tracker'ın benzersiz araçları, planlama ve analizden izleme ve sorun çözmeye kadar optimizasyonun her aşaması için size doğru bilgiler verir.
EN Being successful with SEO is about making smart decisions. Rank tracker’s unique tools give you accurate insights for every stage of optimization – from planning and analysis to tracking and problem-solving.
turco | inglês |
---|---|
seo | seo |
başarılı | successful |
akıllı | smart |
kararlar | decisions |
rank | rank |
tracker | tracker |
benzersiz | unique |
planlama | planning |
izleme | tracking |
sorun | problem |
size | you |
bilgiler | insights |
TR Sıralama takipçisinin size ne gösterdiğine çok fazla takılırsanız, başarılı olmak için ihtiyacınız olan ilerlemeyi kaydetmeniz daha zor olacaktır
EN If you’re too obsessed with what the rank tracker shows you, then it will be more challenging to make the progress that you need to succeed
turco | inglês |
---|---|
sıralama | rank |
TR Başarılı olmak için yılda 100 kitap okumak zorunda değilsiniz
EN With No-Code, a New Kind of ‘Citizen Developer’ Emerges
TR YouTube'da (ve ötesinde) büyümek ve başarılı olmak için her içerik oluşturucusuna ihtiyaç duydukları bilgileri veren dünyadaki en güçlü video pazarlama araçlarından biridir.
EN It’s one of the most powerful video marketing tools on the planet, giving every creator the information they need to grow and succeed on YouTube (and beyond).
turco | inglês |
---|---|
youtube | youtube |
ihtiyaç | need |
en | most |
güçlü | powerful |
video | video |
pazarlama | marketing |
TR Bu da, insanları çaba gösterip başarılı olmak üzere destekleyecek bir yüksek performans kültürü inşa etmek anlamına geliyor.
EN This means building a high-performance culture that encourages people to thrive and succeed.
turco | inglês |
---|---|
insanları | people |
yüksek | high |
performans | performance |
TR SSL bayisi olmak ücretsizdir. Programa dahil olmak için herhangi bir ön ödeme yapmanıza gerek yoktur. SSL bayi programına kayıt olmak çok kolay bir işlemdir.
EN Being an SSL reseller is free of charge. You do not need to make any prepayment to be included in the program. It is very easy to register to the SSL reseller program.
turco | inglês |
---|---|
ssl | ssl |
gerek | need |
bayi | reseller |
kolay | easy |
TR SSL bayisi olmak ücretsizdir. Programa dahil olmak için herhangi bir ön ödeme yapmanıza gerek yoktur. SSL bayi programına kayıt olmak çok kolay bir işlemdir.
EN Being an SSL reseller is free of charge. You do not need to make any prepayment to be included in the program. It is very easy to register to the SSL reseller program.
turco | inglês |
---|---|
ssl | ssl |
gerek | need |
bayi | reseller |
kolay | easy |
TR Bu kitapların hiçbiri başarılı olmadı, bu yüzden 1938'deki Anschluss ve Kristallnacht olaylarından sonra, Klautz artık Alman dilindeki kitapların yayınlanması için sözleşmeler yapılmayacağını duyurdu
EN None of these books were very successful, so after the Anschluss and Kristallnacht events of 1938, Klautz announced that no more contracts would be made for the publication of books in the German language
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
alman | german |
kitapları | books |
olayları | events |
TR Yükseltme işleminin başarılı bir şekilde ödenmesininardından bir fatura alırsınız
EN You will receive an invoice upon successful payment of the upgrade
turco | inglês |
---|---|
yükseltme | upgrade |
başarılı | successful |
TR Kimyacılara ilgili literatüre, hasta bilgilerine, geçerli bileşik özelliklerine ve deneysel prosedürlere en kestirme yolu sağlayarak başarılı erken ilaç keşifleri yapılmasına destek olun.Reaxys hakkında daha fazla bilgi edinin
EN Drive successful early drug discovery by providing chemists with the shortest path to relevant literature, patent information, valid compound properties and experimental procedures.Learn more about Reaxys
turco | inglês |
---|---|
geçerli | valid |
ve | and |
yolu | path |
sağlayarak | by providing |
başarılı | successful |
erken | early |
ilaç | drug |
TR Tüm sunucularımızdan veri geçirme hizmet istekleri her zaman başarılı olmayabilir
EN The service attempts to reroute all such requests through our server but may not be entirely successful
turco | inglês |
---|---|
istekleri | requests |
başarılı | successful |
TR Electric Light Orchestra (ELO) 1970'lerde ve 1980'lerde İngiltere Birmingham'ın başarılı rock müzik grubuydu. Grup yaylıları, ses kodlayıcıları ve ekoları, rock şarkılarıy… Devamını oku
EN Electric Light Orchestra is a symphonic rock band which formed in Birmingham, England in 1970. The band was formed by Jeff Lynne (vocals, guitar, multiple instruments), Roy Wood (multiple i… read more
turco | inglês |
---|---|
electric | electric |
light | light |
orchestra | orchestra |
rock | rock |
devamını | more |
oku | read |
TR Electric Light Orchestra (ELO) 1970'lerde ve 1980'lerde İngiltere Birmingham'ın başarılı rock müzik grubuydu. Grup yaylıları, ses kodlayıcıları ve ekoları, rock şarkılarıyla birleştirdiler dolayısıyla, rock'un ço… Devamını oku
EN Electric Light Orchestra is a symphonic rock band which formed in Birmingham, England in 1970. The band was formed by Jeff Lynne (vocals, guitar, multiple instruments), Roy Wood (multiple instruments, vocals), Richard Tandy (keyboards,… read more
turco | inglês |
---|---|
electric | electric |
light | light |
orchestra | orchestra |
rock | rock |
devamını | more |
oku | read |
TR Website Builder için İşletme Planımızda başarılı bir çevrimiçi mağaza çalıştırmak için gereken her şey var
EN Our Business plan for Website Builder has everything you need to run a successful online store
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
mağaza | store |
planı | plan |
TR Örneğin, ‘Wait But Why’ iyi dönüşüm sağlayan ama marka üzerinde kalan açılır pencereler oluşturma konusunda başarılı bir iş çıkarıyor.
EN For example, Wait But Why does a great job of using popups that convert well but stay on brand.
turco | inglês |
---|---|
marka | brand |
TR Dünyanın öncelikli akışkan iletimi ürünleri tedarikçilerinden biri olarak, müşterilerimizin pek çok farklı zorlu sektörde başarılı olmalarına yardım etmeye kararlıyız
EN As one of the world’s preferred suppliers of fluid conveyance products, we are relentlessly dedicated to helping our customers succeed in a wide range of demanding industries
turco | inglês |
---|---|
akışkan | fluid |
ürünleri | products |
yardım | helping |
TR Electric Light Orchestra (ELO) 1970'lerde ve 1980'lerde İngiltere Birmingham'ın başarılı rock müzik grubuydu
EN Electric Light Orchestra is a symphonic rock band which formed in Birmingham, England in 1970
turco | inglês |
---|---|
electric | electric |
light | light |
orchestra | orchestra |
rock | rock |
TR McCartney ve Lennon müzik tarihinin en başarılı ve en etkili söz yazarı partneri olmuşlar, rock n roll tarihinin en önemli hitlerini bestelemişlerdir
EN A self-taught musician, McCartney is proficient on bass, guitar, keyboards, and drums
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
müzik | musician |
TR 20 yıldır müzik yapan Pat Benatar, Rock&Roll’un en başarılı kadın vokalistlerinden ve süperstarlarından sayılıyor. Sanatçının altı platin, dört altın albümü, dört Grammy ödülü var. 1… Devamını oku
EN Pat Benatar is a four-time Grammy winning musician with six platinum and four gold albums to her credit. Singing such hit singles as "I Need a Lover", "Heartbreaker", &q… read more
turco | inglês |
---|---|
müzik | musician |
altın | gold |
oku | read |
TR İster bir iş sunumu, CEO konuşması, isterse bir kutlama için kadeh kaldırma, Fairmont başarılı iletişimin akıllı teknolojiye dayandığını bilir
EN Whether it’s a business presentation, the CEO’s speech or a celebratory toast, Fairmont knows successful communication relies on smart technology
turco | inglês |
---|---|
ceo | ceo |
konuşması | speech |
fairmont | fairmont |
başarılı | successful |
akıllı | smart |
teknolojiye | technology |
bilir | knows |
isterse | or |
TR Başarılı toplantılar, ister bir anlaşma imzalıyor, isterse uluslararası bir konferans düzenliyor olun, kullanımı kolay bir rezervasyon sistemi ile başlar
EN Successful meetings, whether you’re inking a deal or staging an international conference, begin with an easy-to-use reservation system
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
anlaşma | deal |
uluslararası | international |
olun | whether |
kullanımı | use |
kolay | easy |
rezervasyon | reservation |
sistemi | system |
başlar | begin |
isterse | or |
TR Başarılı etkinlikler kullanması kolay bir rezervasyon sistemi ile başlar
EN Successful events begin with an easy-to-use reservation system
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
etkinlikler | events |
kolay | easy |
rezervasyon | reservation |
sistemi | system |
başlar | begin |
TR Başarılı düğünler kullanması kolay bir rezervasyon sistemi ile başlar
EN Successful weddings begin with an easy-to-use reservation system
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
düğünler | weddings |
kolay | easy |
rezervasyon | reservation |
sistemi | system |
başlar | begin |
TR 1977-1983 yılları arasında varolmuş olan Sting, Andy Summers, Stewart Copeland gibi çok yetenekli üç müzisyenden oluşan Police grubu 70'lerin ve 80'lerin ilk yarısının en başarılı gruplarındandı
EN The Police was a new wave band which formed in 1977 in London, England
turco | inglês |
---|---|
olan | was |
gibi | which |
oluşan | formed |
grubu | band |
TR Çünkü katılımcı, kapsayıcı ve koordineli bir yerel sivil toplum dokusunu, başarılı ve sürdürülebilir insani yardımın yapıtaşı olarak görüyoruz.
EN Because we see a participatory, inclusive, and coordinated local civil society pattern as the building block of a successful and sustainable humanitarian relief.
turco | inglês |
---|---|
katılımcı | participatory |
kapsayıcı | inclusive |
yerel | local |
sivil | civil |
toplum | society |
başarılı | successful |
sürdürülebilir | sustainable |
TR Başarılı iş birliklerinin verim ve etkinliği nasıl artırdığını birebir deneyimlediğimiz bu sürecin ardından, çalışmamızı bir adım ileriye taşıma kararı aldık.
EN Following this process when we directly experienced how successful cooperation increases efficiency and effectiveness, we decided to carry our cooperation a step further.
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
bu | this |
TR Perakende piyasasında kolay kullanımlı ve anlaşılabilir en popüler çözümlerden biridir. İyi yatırımcıların stratejilerini takip ederek başarılı olma imkânı sunduğu için işlemciler arasında oldukça popülerdir.
EN One of the most popular solutions for the retail market that is easy to use and under-stand. Popular with traders as it provides the opportunity to follow the strategies of good traders and become successful.
turco | inglês |
---|---|
perakende | retail |
kolay | easy |
en | most |
popüler | popular |
takip | follow |
başarılı | successful |
TR MT4/MT5 yatırım platformları için profesyonel dış kaynak hizmetleri sunuyoruz. Herhangi bir şekilde desteğe ihtiyacınız olursa hızla kurulum yapabilir ve operasyonlarınızın başarılı yürümesi için sürekli destek sunabiliriz.
EN We offer professional outsourcing services for MT4/MT5 trading platforms. If you need assistance in any way, we can step in and offer you a quick setup and ongoing competent support so you can run your operations effectively.
turco | inglês |
---|---|
olursa | if |
kurulum | setup |
yapabilir | can |
sürekli | ongoing |
TR En uygun tanı ve başarılı bir tedavi planının temelini oluştururlar.
EN They are the foundation of an optimal diagnosis and a successful treatment plan.
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
tedavi | treatment |
planı | plan |
TR CBRE, pazar lideri bir Aracılık Hizmeti sunmakta ve en başarılı alımlar, tasarruflar, kira yenilemeleri ve ticari kira incelemelerini sağlamak için müşterilerle gayrimenkulleri konusunda birlikte çalışmaktadır.
EN CBRE has a specialist team dedicated to providing valuation advice to corporate occupiers.
TR Dürtü doruğa çıkacak ve gerileyecektir (tıpkı bir dalga) ve eğer başarılı bir şekilde ilerleyebilirseniz, dürtü sörfü deneyimine sahip olacaksınız.
EN The urge will peak and recede (just like a wave), and if you can successfully move through it, you will have had the experience of urge surfing.
turco | inglês |
---|---|
eğer | if |
başarılı | successfully |
şekilde | like |
deneyimine | experience |
sahip | have |
olacaksınız | you will |
TR Başarılı bir dispersiyon için yönlenimli kuvvetler gerekir; böylece topaklanan parçalar tekrar ayrılabilir
EN Successful dispersion requires targeted force in order to separate agglomerated particles
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
gerekir | requires |
TR Net şekilde belirlenmiş yönergeler; başarılı ve tutarlı bir online marka çalışmasının köşe taşıdır
EN A clear set of guidelines is the cornerstone of successful and consistent online branding
turco | inglês |
---|---|
net | clear |
başarılı | successful |
tutarlı | consistent |
online | online |
marka | branding |
TR Göz alıcı ve sanatsal çalışmalar ile kurumunuzun yaratıcı mesajı bir araya geldiğinde müşterilerinizi etkileyen ve piyasada yankı uyandıran başarılı bir kombinasyon ve tarza sahip oluyorsunuz.
EN The combination of eye-catching rendered artwork paired with your organization’s creative message creates a winning combination of substance and style that will impress and resonate with your customers.
turco | inglês |
---|---|
göz | eye |
yaratıcı | creative |
TR Teşekkürler! Mesajınız başarılı bir şekilde gönderildi.
EN Thank you! Your message has been sent successfully.
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successfully |
gönderildi | sent |
TR Misyonumuz, başarılı markalamanın herkesin hizmetine sunulması.
EN Our mission is to make successful branding affordable and available for everyone.
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
herkesin | everyone |
TR Bunlar arasında başarılı bulduklarınızın sosyal medya kullanım alışkanlıklarını iyi analiz etmelisiniz
EN Among these, you should analyze the usage habits of the social media accounts that you consider successful
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
kullanım | usage |
analiz | analyze |
TR Pazarlama Ortakları; kuruluşların sosyal medyalarını yönetme ve büyütmelerine yardımcı olma konusunda başarılı olan yetenekli pazarlamacılardır.
EN Marketing Partners are skilled marketers who have excelled at helping organization to manage their social media and grow.
turco | inglês |
---|---|
ortakları | partners |
yönetme | manage |
ve | and |
TR Çünkü değişen algoritmalarla beraber kurumsal imajınızı güçlendirme noktasında şirket hesabınızı başarılı bir şekilde kullanmanız gerekir
EN With constantly changing algorithms, you need to be sure you?re using your company page successfully to strengthen your corporate image
turco | inglês |
---|---|
kurumsal | corporate |
şirket | company |
başarılı | successfully |
TR Bitcoin, dijital paraların kaynağı ve ilk başarılı deneyi statüsünde bulunması nedeniyle, kripto paralar dünyasına geçiş kapısı olarak görülür.
EN Bitcoin is considered as the gateway to the cryptocurrency world, based on its status as the first successful digital currency experiment.
turco | inglês |
---|---|
dijital | digital |
ilk | first |
başarılı | successful |
dünyasına | world |
TR Yükseltme işleminin başarılı bir şekilde ödenmesinin ardından bir fatura alırsınız
EN You will receive an invoice upon successful payment of the upgrade
turco | inglês |
---|---|
yükseltme | upgrade |
başarılı | successful |
Mostrando 50 de 50 traduções