PT Na página Atividade do Tweet, você pode ver quantas vezes as pessoas viram e se engajaram com seu Tweet, e como interagiram com ele:
"eles viram líderes" em português pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
PT Na página Atividade do Tweet, você pode ver quantas vezes as pessoas viram e se engajaram com seu Tweet, e como interagiram com ele:
TR Tweet etkinliği sayfasından, insanların Tweetinizi kaç kez gördüğünü, ona kaç kez tıkladığını ve onunla nasıl etkileşime geçtiğini görebilirsiniz:
português | turco |
---|---|
página | sayfası |
vezes | kez |
quantas | kaç |
PT Contar o número de pessoas que viram um Tweet em particular, Tweets incorporados, botões ou timeline. Saiba mais.
TR Belirli bir Tweeti, yerleştirilmiş Tweetleri, butonları veya zaman akışını gören kişilerin sayısını belirleme. Daha fazla bilgi alın.
PT Público-alvo total do Pinterest: o número total de utilizadores que viram ou interagiram com Pins no Pinterest.
TR Pinterest'in toplam hedef kitlesi: Pinterest'te bulunan Pinleri gören veya bu Pinlerle etkileşime giren toplam kişi sayısı.
PT Tradição 2: Para o propósito de nosso grupo, há apenas uma autoridade suprema – um amoroso Poder Superior, conforme eles podem se expressar em nossa consciência de grupo. Nossos líderes são apenas servidores de confiança; eles não governam.
TR Gelenek 2: Grup amacımız için tek bir nihai otorite vardır - kendilerini grup vicdanımızda ifade edebilecekleri sevgi dolu bir Yüksek Güç. Liderlerimiz sadece güvenilir hizmetkarlardır; yönetmiyorlar.
português | turco |
---|---|
tradição | gelenek |
grupo | grup |
superior | yüksek |
são | vardır |
poder | güç |
PT “São promessas extravagantes? Achamos que não. Eles estão sendo cumpridos entre nós - às vezes rapidamente, às vezes lentamente. Eles sempre se materializarão se trabalharmos para eles. ” (cf. O Grande Livro de AA, pp. 84)
TR “Bu abartılı vaatler mi? olmadığını düşünüyoruz. Aramızda yerine getiriliyorlar - bazen hızlı, bazen yavaş. Biz onlar için çalışırsak, her zaman gerçekleşecekler.” (bkz. AA's Big Book, s. 84)
português | turco |
---|---|
estão | bu |
não | olmadığını |
rapidamente | hızlı |
PT Todos os anos, o programa atende milhares de instituições em 20 países da Ásia, conectando estudantes, educadores, líderes locais e nacionais com o conhecimento que eles precisam para melhorar vidas e expandir oportunidades
TR Program her yıl 20 Asya ülkesindeki binlerce kuruluşa ulaşarak öğrenciler, eğitimciler ve yerel ve ulusal liderlerle, hayatları iyileştirmek ve fırsatları artırmak için ihtiyaç duydukları bilgiler arasındaki bağlantıyı sağlamaktadır
português | turco |
---|---|
anos | yıl |
programa | program |
Ásia | asya |
locais | yerel |
e | ve |
nacionais | ulusal |
estudantes | öğrenciler |
oportunidades | fırsatları |
precisam | ihtiyaç |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Eles se sintonizam em uma onda positiva e têm uma pessoa voltada para eles.
TR Olumlu bir dalgayı ayarlarlar ve kendilerine doğru bir insanı vardır.
português | turco |
---|---|
e | ve |
têm | vardır |
PT Eles paternalista afirmam que estão tentando nos proteger de nós mesmos ou aos outros, mas na realidade eles estão tentando proteger-se do nosso próprio exercício da liberdade
TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar
português | turco |
---|---|
proteger | korumaya |
PT Mostre a eles quantos pontos eles ganharam em cada pergunta.
TR Onlara her sorudan kaç puan kazandıklarını gösterin.
português | turco |
---|---|
pontos | puan |
cada | her |
quantos | kaç |
PT Slideshows originais e atraentes são uma ótima maneira com estabelecer uma relação confiança de seu público. Eles transmitem suas emoções para os espectadores, fortalecendo assim sua interação com eles.
TR Samimi ve göz alıcı slayt gösterileri, hedef kitlenizin güvenini kazanmak için harika bir yöntemdir. Slayt gösterileri sayesinde duygularınızı izleyicilerle paylaşır ve onlarla aranızdaki bağı güçlendirirsiniz.
português | turco |
---|---|
e | ve |
PT Por exemplo, você pode criar uma pergunta de seleção que pergunta se os testadores compraram recentemente produtos da sua indústria e apenas permitir que eles façam seu teste apenas se eles tiverem feito isso.
TR Örneğin, bir eleme sorusu hazırlayarak test katılımcılarının yakın zamanda sizin sektörünüzden herhangi bir ürün satın alıp almadığını sorabilir ve sadece satın alan kullanıcıların teste girmesine izin verebilirsiniz.
português | turco |
---|---|
recentemente | yakın zamanda |
e | ve |
teste | test |
produtos | ürün |
permitir | izin |
PT Eles podem expressar seus pensamentos e podem fornecer feedback útil sobre como eles esperavam que o site funcionasse
TR Kullanılabilirlik testi katılımcıları düşüncelerini açıkça ifade edebilir ve web sitesinin nasıl çalışması gerektiğiyle ilgili faydalı geri bildirimlerde bulunabilir
português | turco |
---|---|
podem | edebilir |
feedback | geri |
PT Use seu USP para convencer seus clientes de que você é o melhor. Diga a eles por que eles deveriam escolher sua empresa em detrimento de outras marcas, que problema seu produto está resolvendo e quais vantagens ele possui.
TR Müşterilerinizi en iyi olduğunuza ikna etmek için USP'nizi kullanın. Onlara neden diğer markalar yerine şirketinizi seçmeleri gerektiğini, ürününüzün hangi sorunu çözdüğünü ve ne gibi avantajları olduğunu anlatın.
português | turco |
---|---|
use | kullanın |
outras | diğer |
marcas | markalar |
problema | sorunu |
e | ve |
PT A página Us do seu site é uma das páginas mais importantes e ferramentas modernas de que eles precisam para contar sua história e ajuda a entender como eles causam uma ótima primeira impressão
TR Web sitelerinin Biz sayfası, hikayelerini anlatmak için ihtiyaç duydukları en önemli sayfalardan ve modern web sitesi araçlarından biridir ve nasıl harika bir ilk izlenim bıraktıklarını anlamalarına yardımcı olur
português | turco |
---|---|
mais | en |
modernas | modern |
ajuda | yardımcı olur |
impressão | izlenim |
precisam | ihtiyaç |
importantes | önemli |
PT Eles são significativamente mais curtos do que os vídeos, mas nas mãos de um criador de vídeos habilidoso, eles produzirão um efeito igualmente impressionante
TR Videolardan önemli ölçüde daha kısadırlar, ancak kurnaz bir video yapımcısının elinde eşit derecede çarpıcı bir etki yaratırlar
português | turco |
---|---|
vídeos | video |
efeito | etki |
impressionante | çarpıcı |
PT Use seu USP para convencer seus clientes de que você é o melhor. Diga a eles por que eles deveriam escolher sua empresa em detrimento de outras marcas, que problema seu produto está resolvendo e quais vantagens ele possui.
TR Müşterilerinizi en iyi olduğunuza ikna etmek için USP'nizi kullanın. Onlara neden diğer markalar yerine şirketinizi seçmeleri gerektiğini, ürününüzün hangi sorunu çözdüğünü ve ne gibi avantajları olduğunu anlatın.
português | turco |
---|---|
use | kullanın |
outras | diğer |
marcas | markalar |
problema | sorunu |
e | ve |
PT Eles paternalista afirmam que estão tentando nos proteger de nós mesmos ou aos outros, mas na realidade eles estão tentando proteger-se do nosso próprio exercício da liberdade
TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar
português | turco |
---|---|
proteger | korumaya |
PT É uma empresa britânica e apesar de estar a meio da noite para eles, eles respondem interactivamente na conversa de apoio ao cliente
TR Bu bir İngiltere şirketi ve onlar için gecenin bir yarısı olmasına rağmen, müşteri destek sohbetinde etkileşimli olarak yanıt veriyorlar
português | turco |
---|---|
e | ve |
apesar | rağmen |
apoio | destek |
cliente | müşteri |
empresa | şirketi |
PT Então, eles também estão disponíveis no sociais plataformas de mídia e eles geralmente têm como alvo crianças e adolescentes
TR Yani, onlar da mevcuttur sosyal medya platformları ve genellikle genç çocukları ve gençleri hedef alırlar
português | turco |
---|---|
plataformas | platformlar |
mídia | medya |
geralmente | genellikle |
alvo | hedef |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Por que eles não parecem entender ou se importar? Por que eles não conseguem ver o que é óbvio para você? Na verdade, esse é um sintoma da doença do vício, que destina esforços de controle ao fracasso.
TR Neden anlamıyorlar ya da umursamıyorlar? Neden senin için bariz olanı göremiyorlar? Bu aslında, kontrol çabalarını başarısızlığa mahkum eden bağımlılık hastalığının bir belirtisidir.
português | turco |
---|---|
controle | kontrol |
o | senin |
na verdade | aslında |
PT Mostre a eles quantos pontos eles ganharam em cada pergunta.
TR Onlara her sorudan kaç puan kazandıklarını gösterin.
português | turco |
---|---|
pontos | puan |
cada | her |
quantos | kaç |
PT Slideshows originais e atraentes são uma ótima maneira com estabelecer uma relação confiança de seu público. Eles transmitem suas emoções para os espectadores, fortalecendo assim sua interação com eles.
TR Samimi ve göz alıcı slayt gösterileri, hedef kitlenizin güvenini kazanmak için harika bir yöntemdir. Slayt gösterileri sayesinde duygularınızı izleyicilerle paylaşır ve onlarla aranızdaki bağı güçlendirirsiniz.
PT Mostre como eles são bons e com que facilidade e rapidez eles podem concluir tarefas.
TR Ne kadar iyi olduklarını ve görevleri ne kadar kolay ve hızlı tamamlayabileceklerini gösterin.
PT Dado que eles têm uma página inteira dedicada à construção de sites em HTML5 que acaba direcionando para Wix, eles podem ser uma subsidiária de uma afiliada.
TR Yönlendirmeyle sonuçlanan HTML5 web sitesi oluşturmaya adanmış bir sayfanın tamamına sahip oldukları göz önüne alındığında Wix, bir iştirakin yan kuruluşu olabilirler.
PT Eles se sintonizam em uma onda positiva e têm uma pessoa voltada para eles.
TR Olumlu bir dalgayı ayarlarlar ve kendilerine doğru bir insanı vardır.
PT Informações sobre o setor para líderes de P&D e de engenharia
TR Ar-Ge ve mühendislik yöneticileri için Endüstri Bilgileri
português | turco |
---|---|
informações | bilgileri |
e | ve |
engenharia | mühendislik |
PT As ferramentas líderes do setor e a ampla experiência da Elsevier ajudarão a informar e moldar a sua estratégia futura, centrada em suas metas específicas.
TR Elsevier'in sektör lideri araçları ve kapsamlı deneyimi, belirli hedeflerinize odaklanarak gelecekteki stratejinizi belirlemenize ve biçimlendirmenize yardımcı olacaktır.
português | turco |
---|---|
setor | sektör |
e | ve |
experiência | deneyimi |
específicas | belirli |
elsevier | elsevier |
ampla | kapsamlı |
PT Como uma das editoras líderes do mundo em acesso livre, a Elsevier publica mais de 500 revistas com acesso livre completo e ajudou muitas sociedades a adotar o acesso livre.
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
português | turco |
---|---|
mundo | dünyanın |
acesso | erişimi |
livre | açık |
revistas | dergi |
completo | tam |
elsevier | elsevier |
PT Sim ? usando nossas integrações embutidas para Webhooks e Zapier, você pode integrar chatbots MobileMonkey com CRMs líderes e plataformas de automação de marketing, incluindo:
TR Evet – Webhooks ve Zapier için yerleşik entegrasyonlarımızı kullanarak MobileMonkey sohbet robotlarını aşağıdakiler dahil önde gelen CRM?ler ve pazarlama otomasyon platformları ile entegre edebilirsiniz:
português | turco |
---|---|
sim | evet |
integrações | entegrasyonlar |
e | ve |
integrar | entegre |
plataformas | platformlar |
automação | otomasyon |
marketing | pazarlama |
incluindo | dahil |
zapier | zapier |
PT Ferramenta de confiança das marcas líderes no mundo
TR Dünyanın önde gelen markaları tarafından güvenilen
português | turco |
---|---|
marcas | markalar |
mundo | dünyanın |
PT Equidade da marca/liderança inovadora:Desenvolva uma campanha integrada com a Elsevier que chame a atenção de líderes formadores de opinião em nível regional e global.
TR Marka değeri / düşünce önderliği:Bölgesel ya da global seviyede önemli kanaat önderleriyle iş birliği yapan karma bir Elsevier kampanyası geliştirin.
português | turco |
---|---|
marca | marka |
desenvolva | geliştirin |
nível | seviyede |
regional | bölgesel |
global | global |
elsevier | elsevier |
campanha | kampanyası |
PT Comunicação em rede/desenvolvimento de influência da marca: nossa rede de editores, escritores, revisores e leitores mostra que temos acesso sem paralelos a líderes reconhecidamente influentes.
TR Ağ oluşturma / marka etkisi yaratma: Editörler, yazarlar, hakemler ve okuyuculardan oluşan ağımız sayesinde tanınmış düşünce önderlerine emsalsiz bir şekilde erişebilirsiniz.
português | turco |
---|---|
rede | ağı |
marca | marka |
editores | editörler |
e | ve |
que | şekilde |
PT Prêmios para pesquisadores em início de carreira: para pesquisadores excepcionais em início de carreira que apresentarem potencial para se tornarem líderes em suas áreas
TR Kariyerinin başındaki araştırmacılar ödülleri: Kariyerlerinin başında üstün başarı elde eden ve alanlarında öncü olma potansiyeline sahip olan araştırmacılar içindir
português | turco |
---|---|
pesquisadores | araştırmacılar |
que | olan |
áreas | alanlar |
PT Em 13 anos, nos tornamos um dos serviços de pesquisa competitiva para marketing online líderes no mundo.
TR Yıllar boyunca 13, çevrimiçi pazarlama için dünyanın önde gelen rekabetçi araştırma hizmetlerinden biri haline dönüştük.
português | turco |
---|---|
pesquisa | araştırma |
competitiva | rekabetçi |
marketing | pazarlama |
mundo | dünyanın |
online | çevrimiçi |
PT Defina líderes e participantes em ascensão
TR Liderleri ve gelecek vaat eden oyuncuları tanımlayın
português | turco |
---|---|
e | ve |
PT Na Elsevier, oferecemos os meios para a conexão com os principais líderes formadores de opinião e especialistas no assunto de todo o mundo
TR Elsevier olarak, tüm dünyadaki tanınmış önemli kanaat önderleri ve konu uzmanlarıyla bağlantı kurabilmeniz için imkânlar sağlarız
português | turco |
---|---|
e | ve |
elsevier | elsevier |
principais | önemli |
conexão | bağlantı |
PT (LIDERANÇA) Somos líderes no nosso setor e nas nossas comunidades.
TR (LİDERLİK) Bizler sektörde ve topluluklarımızda lider konumundayız.
português | turco |
---|---|
e | ve |
PT Avaliar quais páginas de destino são líderes por backlinks
TR Hangi açılış sayfalarının geri bağlantılar tarafından lider olduğunu değerlendirin
português | turco |
---|---|
quais | hangi |
PT Em seu cargo anterior, como vice-presidente sênior e diretor comercial nas Américas, liderou uma equipe de mais de 4.000 integrantes, conduzindo o crescimento do portfólio das marcas líderes de mercado da Hilton
TR Hughes, bir önceki pozisyonu olan Amerika Kıtası Başkan Yardımcılığı ve Ticari Direktörlük görevini yürütürken sektör lideri 14 markadan oluşan Hilton portföyünün gelişmesi için hizmet veren 4.000 Ekip Üyesine liderlik etti
português | turco |
---|---|
comercial | ticari |
equipe | ekip |
portfólio | portföy |
mercado | sektör |
anterior | önceki |
é | olan |
presidente | başkan |
hilton | hilton |
PT Nossos especialistas, recursos e ferramentas líderes no setor são projetados para aumentar a sua vantagem competitiva.
TR Uzmanlarımız, kaynaklarımız ve sektörde lider araçlarımız sizin rekabet avantajınızı artırmak üzere tasarlanmıştır.
português | turco |
---|---|
e | ve |
sua | sizin |
PT Com um de nossos Formulários de Candidatura a Emprego em Acampamentos de Verão fazendo todo o trabalho árduo, você não terá problemas para encontrar bons líderes para proporcionar o melhor verão possível para suas crianças.
TR Zor işi sizin için yapan hazır Yaz Kampı İş Başvuru Formlarımız sayesinde, şimdiye kadarki en iyi yaz için harika kamp liderleri bulmakta hiç sorun yaşamayacaksınız.
português | turco |
---|---|
candidatura | başvuru |
verão | yaz |
problemas | sorun |
PT Somos uma equipe comprometida em mudar a forma de trabalhar junto pelo mundo e nos divertimos fazendo isso. Somos um grupo eclético que inclui pais, viajantes e jogadores de tabuleiro hardcore. Esses são nossos líderes.
TR Dünyanın işbirliği yapma yöntemlerini değiştirmeye kararlı bir ekibiz ve bunu yaparken çok eğleniyoruz. Biz, ebeveynler, dünya gezginleri ve ciddi (masa oyunu) oyuncularından oluşan karmaşık bir grubuz. Bu kişiler bizim liderlerimiz.
português | turco |
---|---|
trabalhar | iş |
e | ve |
pais | ebeveynler |
jogadores | oyuncular |
PT O aumento do trabalho remoto mudou a forma como nós usamos aplicativos e trocamos dados, e os líderes de TI precisam muito de uma estrutura de segurança e redes que ajude a reduzir a complexidade em seus ambientes.
TR Uzaktan çalışmanın artması, uygulamaları kullanma ve veri alışverişi şeklimizi değiştirdi ve BT liderleri, ortamlarındaki karmaşıklığı azaltan bir güvenlik ve ağ çerçevesine şiddetle ihtiyaç duyuyor.
português | turco |
---|---|
trabalho | iş |
remoto | uzaktan |
dados | veri |
muito | de |
segurança | güvenlik |
ambientes | ortamlar |
precisam | ihtiyaç |
PT Recebemos líderes globais e estivemos presentes em eventos que mudaram o mundo
TR Küresel liderleri karşıladık ve dünyayı değiştiren olaylara tanıklık ettik
português | turco |
---|---|
e | ve |
PT Estabelecemos parceria com líderes certificados em tecnologia de conferência para levar suas reuniões a um nível superior.
TR Konferansınızı bir üst düzeye taşımak için konferans teknolojisinde sertifikalı liderler ile işbirliği yaptık.
português | turco |
---|---|
parceria | işbirliği |
líderes | liderler |
superior | üst |
certificados | sertifikalı |
Mostrando 50 de 50 traduções