PT “São promessas extravagantes? Achamos que não. Eles estão sendo cumpridos entre nós - às vezes rapidamente, às vezes lentamente. Eles sempre se materializarão se trabalharmos para eles. ” (cf. O Grande Livro de AA, pp. 84)
"eles tem tudo" em português pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
PT “São promessas extravagantes? Achamos que não. Eles estão sendo cumpridos entre nós - às vezes rapidamente, às vezes lentamente. Eles sempre se materializarão se trabalharmos para eles. ” (cf. O Grande Livro de AA, pp. 84)
TR “Bu abartılı vaatler mi? olmadığını düşünüyoruz. Aramızda yerine getiriliyorlar - bazen hızlı, bazen yavaş. Biz onlar için çalışırsak, her zaman gerçekleşecekler.” (bkz. AA's Big Book, s. 84)
português | turco |
---|---|
estão | bu |
não | olmadığını |
rapidamente | hızlı |
PT “Tudo é mudança, tudo cede seu lugar, tudo vai e vem”
TR "Her şey değişimdir, her şey yerini verir, her şey gelir geçer"
português | turco |
---|---|
vem | gelir |
PT “Tudo é mudança, tudo cede seu lugar, tudo vai e vem”
TR "Her şey değişimdir, her şey yerini verir, her şey gelir geçer"
português | turco |
---|---|
vem | gelir |
PT Eles se sintonizam em uma onda positiva e têm uma pessoa voltada para eles.
TR Olumlu bir dalgayı ayarlarlar ve kendilerine doğru bir insanı vardır.
português | turco |
---|---|
e | ve |
têm | vardır |
PT Então, eles também estão disponíveis no sociais plataformas de mídia e eles geralmente têm como alvo crianças e adolescentes
TR Yani, onlar da mevcuttur sosyal medya platformları ve genellikle genç çocukları ve gençleri hedef alırlar
português | turco |
---|---|
plataformas | platformlar |
mídia | medya |
geralmente | genellikle |
alvo | hedef |
PT Dado que eles têm uma página inteira dedicada à construção de sites em HTML5 que acaba direcionando para Wix, eles podem ser uma subsidiária de uma afiliada.
TR Yönlendirmeyle sonuçlanan HTML5 web sitesi oluşturmaya adanmış bir sayfanın tamamına sahip oldukları göz önüne alındığında Wix, bir iştirakin yan kuruluşu olabilirler.
PT Eles se sintonizam em uma onda positiva e têm uma pessoa voltada para eles.
TR Olumlu bir dalgayı ayarlarlar ve kendilerine doğru bir insanı vardır.
PT Acreditamos que o trabalho é mais do que linhas de código ou uma lista de tarefas. Tudo começa com uma equipe incrível que gosta completamente do que eles fazem. Com um foco implacável nos clientes, Sonix tem uma fórmula vencedora.
TR Çalışmanın kod satırlarından veya yapılacaklar listesinden daha fazlası olduğuna inanıyoruz. Her şey yaptıklarını iyice hoşlanan inanılmaz bir ekip ile başlar. Müşterilere acımasız bir odaklanma ile Sonix kazanan bir formülü var.
português | turco |
---|---|
acreditamos | inanıyoruz |
código | kod |
começa | başlar |
equipe | ekip |
incrível | inanılmaz |
clientes | müşterilere |
sonix | sonix |
fórmula | formül |
lista | listesinden |
PT Acreditamos que o trabalho é mais do que linhas de código ou uma lista de tarefas. Tudo começa com uma equipe incrível que gosta completamente do que eles fazem. Com um foco implacável nos clientes, Sonix tem uma fórmula vencedora.
TR Çalışmanın kod satırlarından veya yapılacaklar listesinden daha fazlası olduğuna inanıyoruz. Her şey yaptıklarını iyice hoşlanan inanılmaz bir ekip ile başlar. Müşterilere acımasız bir odaklanma ile Sonix kazanan bir formülü var.
português | turco |
---|---|
acreditamos | inanıyoruz |
código | kod |
começa | başlar |
equipe | ekip |
incrível | inanılmaz |
clientes | müşterilere |
sonix | sonix |
fórmula | formül |
lista | listesinden |
PT Você não é um designer? Tudo bem, nem precisa ser mesmo! Com a Visme, até quem tem pouca ou nenhuma habilidade em design, pode criar infográficos lindos e fáceis de entender, tudo isso graças a interface amigável de arrastar e soltar da Visme.
TR Tasarımcı değil misiniz? Olmanıza gerek yok! Çok az veya hiç tasarım becerisi olmasa bile, Visme?nin sürükle ve bırak arayüzüyle güzel ve anlaşılması kolay zaman çizelgesi bilgi grafikleri oluşturabilirsiniz.
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Eles paternalista afirmam que estão tentando nos proteger de nós mesmos ou aos outros, mas na realidade eles estão tentando proteger-se do nosso próprio exercício da liberdade
TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar
português | turco |
---|---|
proteger | korumaya |
PT Mostre a eles quantos pontos eles ganharam em cada pergunta.
TR Onlara her sorudan kaç puan kazandıklarını gösterin.
português | turco |
---|---|
pontos | puan |
cada | her |
quantos | kaç |
PT Slideshows originais e atraentes são uma ótima maneira com estabelecer uma relação confiança de seu público. Eles transmitem suas emoções para os espectadores, fortalecendo assim sua interação com eles.
TR Samimi ve göz alıcı slayt gösterileri, hedef kitlenizin güvenini kazanmak için harika bir yöntemdir. Slayt gösterileri sayesinde duygularınızı izleyicilerle paylaşır ve onlarla aranızdaki bağı güçlendirirsiniz.
português | turco |
---|---|
e | ve |
PT Por exemplo, você pode criar uma pergunta de seleção que pergunta se os testadores compraram recentemente produtos da sua indústria e apenas permitir que eles façam seu teste apenas se eles tiverem feito isso.
TR Örneğin, bir eleme sorusu hazırlayarak test katılımcılarının yakın zamanda sizin sektörünüzden herhangi bir ürün satın alıp almadığını sorabilir ve sadece satın alan kullanıcıların teste girmesine izin verebilirsiniz.
português | turco |
---|---|
recentemente | yakın zamanda |
e | ve |
teste | test |
produtos | ürün |
permitir | izin |
PT Eles podem expressar seus pensamentos e podem fornecer feedback útil sobre como eles esperavam que o site funcionasse
TR Kullanılabilirlik testi katılımcıları düşüncelerini açıkça ifade edebilir ve web sitesinin nasıl çalışması gerektiğiyle ilgili faydalı geri bildirimlerde bulunabilir
português | turco |
---|---|
podem | edebilir |
feedback | geri |
PT Use seu USP para convencer seus clientes de que você é o melhor. Diga a eles por que eles deveriam escolher sua empresa em detrimento de outras marcas, que problema seu produto está resolvendo e quais vantagens ele possui.
TR Müşterilerinizi en iyi olduğunuza ikna etmek için USP'nizi kullanın. Onlara neden diğer markalar yerine şirketinizi seçmeleri gerektiğini, ürününüzün hangi sorunu çözdüğünü ve ne gibi avantajları olduğunu anlatın.
português | turco |
---|---|
use | kullanın |
outras | diğer |
marcas | markalar |
problema | sorunu |
e | ve |
PT A página Us do seu site é uma das páginas mais importantes e ferramentas modernas de que eles precisam para contar sua história e ajuda a entender como eles causam uma ótima primeira impressão
TR Web sitelerinin Biz sayfası, hikayelerini anlatmak için ihtiyaç duydukları en önemli sayfalardan ve modern web sitesi araçlarından biridir ve nasıl harika bir ilk izlenim bıraktıklarını anlamalarına yardımcı olur
português | turco |
---|---|
mais | en |
modernas | modern |
ajuda | yardımcı olur |
impressão | izlenim |
precisam | ihtiyaç |
importantes | önemli |
PT Eles são significativamente mais curtos do que os vídeos, mas nas mãos de um criador de vídeos habilidoso, eles produzirão um efeito igualmente impressionante
TR Videolardan önemli ölçüde daha kısadırlar, ancak kurnaz bir video yapımcısının elinde eşit derecede çarpıcı bir etki yaratırlar
português | turco |
---|---|
vídeos | video |
efeito | etki |
impressionante | çarpıcı |
PT Use seu USP para convencer seus clientes de que você é o melhor. Diga a eles por que eles deveriam escolher sua empresa em detrimento de outras marcas, que problema seu produto está resolvendo e quais vantagens ele possui.
TR Müşterilerinizi en iyi olduğunuza ikna etmek için USP'nizi kullanın. Onlara neden diğer markalar yerine şirketinizi seçmeleri gerektiğini, ürününüzün hangi sorunu çözdüğünü ve ne gibi avantajları olduğunu anlatın.
português | turco |
---|---|
use | kullanın |
outras | diğer |
marcas | markalar |
problema | sorunu |
e | ve |
PT Eles paternalista afirmam que estão tentando nos proteger de nós mesmos ou aos outros, mas na realidade eles estão tentando proteger-se do nosso próprio exercício da liberdade
TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar
português | turco |
---|---|
proteger | korumaya |
PT É uma empresa britânica e apesar de estar a meio da noite para eles, eles respondem interactivamente na conversa de apoio ao cliente
TR Bu bir İngiltere şirketi ve onlar için gecenin bir yarısı olmasına rağmen, müşteri destek sohbetinde etkileşimli olarak yanıt veriyorlar
português | turco |
---|---|
e | ve |
apesar | rağmen |
apoio | destek |
cliente | müşteri |
empresa | şirketi |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Encontre seus filhos num mapa, defina uma área segura para eles ficarem e receba alertas se eles saírem.
TR Çocuklarınızın konumunu harita üzerinde bulun, onlar için güvenli bir alan belirleyin ve ayrılmaları durumunda uyarı alın.
português | turco |
---|---|
encontre | bulun |
mapa | harita |
eles | onlar |
e | ve |
PT Tradição 2: Para o propósito de nosso grupo, há apenas uma autoridade suprema – um amoroso Poder Superior, conforme eles podem se expressar em nossa consciência de grupo. Nossos líderes são apenas servidores de confiança; eles não governam.
TR Gelenek 2: Grup amacımız için tek bir nihai otorite vardır - kendilerini grup vicdanımızda ifade edebilecekleri sevgi dolu bir Yüksek Güç. Liderlerimiz sadece güvenilir hizmetkarlardır; yönetmiyorlar.
português | turco |
---|---|
tradição | gelenek |
grupo | grup |
superior | yüksek |
são | vardır |
poder | güç |
PT Por que eles não parecem entender ou se importar? Por que eles não conseguem ver o que é óbvio para você? Na verdade, esse é um sintoma da doença do vício, que destina esforços de controle ao fracasso.
TR Neden anlamıyorlar ya da umursamıyorlar? Neden senin için bariz olanı göremiyorlar? Bu aslında, kontrol çabalarını başarısızlığa mahkum eden bağımlılık hastalığının bir belirtisidir.
português | turco |
---|---|
controle | kontrol |
o | senin |
na verdade | aslında |
PT Mostre a eles quantos pontos eles ganharam em cada pergunta.
TR Onlara her sorudan kaç puan kazandıklarını gösterin.
português | turco |
---|---|
pontos | puan |
cada | her |
quantos | kaç |
PT Slideshows originais e atraentes são uma ótima maneira com estabelecer uma relação confiança de seu público. Eles transmitem suas emoções para os espectadores, fortalecendo assim sua interação com eles.
TR Samimi ve göz alıcı slayt gösterileri, hedef kitlenizin güvenini kazanmak için harika bir yöntemdir. Slayt gösterileri sayesinde duygularınızı izleyicilerle paylaşır ve onlarla aranızdaki bağı güçlendirirsiniz.
PT Mostre como eles são bons e com que facilidade e rapidez eles podem concluir tarefas.
TR Ne kadar iyi olduklarını ve görevleri ne kadar kolay ve hızlı tamamlayabileceklerini gösterin.
PT Um exército de técnicos de reparo está pronto para ocupar os espaços do mercado. Tudo o que eles precisam é de um espurrãozinho.
TR Bir ordu dolusu tamir teknisyeni hazırda bekliyor; yalnız biraz yardıma ihtiyaçları var.
português | turco |
---|---|
precisam | ihtiyaç |
PT Se quer ser um cachorro, você pode fazer de conta, mas eles [ISPs e empresas de telefonia] saberão tudo que você fala enquanto pretende ser um cachorro
TR Eğer bir köpek olmak istiyorsanız bir köpek gibi davranabiliyorsunuz ancak onlar (ISS'ler ve telekom şirketleri) köpek gibi davranırken söylediğiniz her şeyi bilecektir
português | turco |
---|---|
e | ve |
empresas | şirketleri |
PT Certamente eles simplificaram tudo e suavizaram todas as distorções para uma ótima experiência do usuário
TR Elbette, her şeyi kolaylaştırdılar ve mükemmel kullanıcı deneyimi için tüm karışıklıkları düzelttiler
português | turco |
---|---|
e | ve |
experiência | deneyimi |
usuário | kullanıcı |
PT Então, como eles tornam os valores personalizados do gerador de páginas Sobre nós os elementos mais importantes e tornam sua página melhor sobre nós, que contém tudo o que você precisa e sabe?
TR Peki, Hakkımızda sayfa oluşturucusunun özel değerlerini nasıl yapıyorlar, onları en önemli unsurlar haline getiriyorlar ve ihtiyacınız olan ve bildiğiniz her şeyi içeren hakkımızda sayfasını en iyi hale getiriyorlar?
português | turco |
---|---|
eles | onlar |
personalizados | özel |
importantes | önemli |
PT Descubra por que os derivativos de criptomoeda estão crescendo em popularidade e como eles podem ajudar os traders a administrar seus riscos. Equipe-se com tudo o que você precisa saber sobre este novo, e interessante, instrumento de negociação.
TR Neden kripto para türev araçlarının popülerliğinin arttığını ve yatırımcıların risk yönetimine nasıl katkıda bulunduğunu keşfedin. Bu yeni işlem aracı hakkında bilmeniz gereken tüm bilgilere erişin.
português | turco |
---|---|
descubra | keşfedin |
criptomoeda | kripto para |
riscos | risk |
tudo | tüm |
precisa | gereken |
saber | bilmeniz |
novo | yeni |
PT Tudo começou em 2013. Dois amigos de Nantes (França) queriam criar o melhor serviço de todos para gerenciar suas seleções de música online. Eles inventaram o Soundiiz.
TR Her şey 2013'te başladı. Nantes (Fransa)'den iki arkadaş, çevrimiçi müzik koleksiyonlarını yönetmek için şimdiye kadar ki en iyi hizmeti oluşturma konusunda çok istekliydiler ve bu doğrultuda Soundiiz'i icat ettiler.
português | turco |
---|---|
frança | fransa |
criar | oluşturma |
serviço | hizmeti |
gerenciar | yönetmek |
música | müzik |
online | çevrimiçi |
soundiiz | soundiiz |
PT Esse pacote oferece aos clientes do setor público tudo o que eles precisam saber para avaliar a AWS no nível PROTECTED e ajuda agências a simplificar o processo de adoção dos serviços da AWS
TR Bu paket, kamu sektörü müşterilerine AWS’yi KORUMALI düzeyde değerlendirmek için gereken her şeyi sağlar ve her bir ajansın AWS hizmetlerini benimseme sürecini basitleştirmesine yardımcı olur
português | turco |
---|---|
pacote | paket |
oferece | sağlar |
setor | sektör |
público | kamu |
avaliar | değerlendirmek |
aws | aws |
nível | düzeyde |
e | ve |
ajuda | yardımcı olur |
processo | sürecini |
serviços | hizmetlerini |
PT Um exército de técnicos de reparo está pronto para ocupar os espaços do mercado. Tudo o que eles precisam é de um espurrãozinho.
TR Bir ordu dolusu tamir teknisyeni hazırda bekliyor; yalnız biraz yardıma ihtiyaçları var.
português | turco |
---|---|
precisam | ihtiyaç |
PT Eles nos garantiram que tudo ia funcionar e trabalharam com a gente até recebermos nosso e-Visa
TR Bize her şeyin yolunda gideceği güvencesini verdiler ve E-Vizemizi alana kadar bizimle çalıştılar
português | turco |
---|---|
tudo | her |
e | ve |
PT Se quer ser um cachorro, você pode fazer de conta, mas eles [ISPs e empresas de telefonia] saberão tudo que você fala enquanto pretende ser um cachorro
TR Eğer bir köpek olmak istiyorsanız bir köpek gibi davranabiliyorsunuz ancak onlar (ISS'ler ve telekom şirketleri) köpek gibi davranırken söylediğiniz her şeyi bilecektir
português | turco |
---|---|
e | ve |
empresas | şirketleri |
PT Tudo o que você terá que fazer é realizar uma análise de palavras-chave e SERPs em seu principal concorrente para ver por que eles estão lhe batendo para obter o melhor resultado
TR Tek yapmanız gereken, en üst sıradaki rakibinizin anahtar kelime ve SERP analizini yaparak neden en üst sıradaki sonuç için sizi geçtiklerini görmektir
português | turco |
---|---|
uma | tek |
análise | analizini |
palavras-chave | anahtar kelime |
e | ve |
resultado | sonuç |
PT Descubra por que os derivativos de criptomoeda estão crescendo em popularidade e como eles podem ajudar os traders a administrar seus riscos. Equipe-se com tudo o que você precisa saber sobre este novo, e interessante, instrumento de negociação.
TR Neden kripto para türev araçlarının popülerliğinin arttığını ve yatırımcıların risk yönetimine nasıl katkıda bulunduğunu keşfedin. Bu yeni işlem aracı hakkında bilmeniz gereken tüm bilgilere erişin.
português | turco |
---|---|
descubra | keşfedin |
criptomoeda | kripto para |
riscos | risk |
tudo | tüm |
precisa | gereken |
saber | bilmeniz |
novo | yeni |
PT Certamente eles simplificaram tudo e suavizaram todas as distorções para uma ótima experiência do usuário
TR Elbette, her şeyi kolaylaştırdılar ve mükemmel kullanıcı deneyimi için tüm karışıklıkları düzelttiler
português | turco |
---|---|
e | ve |
experiência | deneyimi |
usuário | kullanıcı |
PT Use pop-ups para fazer enquetes com seus visitantes e garantir que eles estejam encontrando tudo o que precisam no seu site.
TR Açılır penceredeki bir oylamayla ziyaretçilerin web sitenizde aradıklarını bulup bulamadıklarını öğrenin.
PT Use pop-ups para fazer enquetes com seus visitantes e garantir que eles estejam encontrando tudo o que precisam no seu site.
TR Açılır penceredeki bir oylamayla ziyaretçilerin web sitenizde aradıklarını bulup bulamadıklarını öğrenin.
PT Use pop-ups para fazer enquetes com seus visitantes e garantir que eles estejam encontrando tudo o que precisam no seu site.
TR Açılır penceredeki bir oylamayla ziyaretçilerin web sitenizde aradıklarını bulup bulamadıklarını öğrenin.
PT Use pop-ups para fazer enquetes com seus visitantes e garantir que eles estejam encontrando tudo o que precisam no seu site.
TR Açılır penceredeki bir oylamayla ziyaretçilerin web sitenizde aradıklarını bulup bulamadıklarını öğrenin.
PT Use pop-ups para fazer enquetes com seus visitantes e garantir que eles estejam encontrando tudo o que precisam no seu site.
TR Açılır penceredeki bir oylamayla ziyaretçilerin web sitenizde aradıklarını bulup bulamadıklarını öğrenin.
PT Use pop-ups para fazer enquetes com seus visitantes e garantir que eles estejam encontrando tudo o que precisam no seu site.
TR Açılır penceredeki bir oylamayla ziyaretçilerin web sitenizde aradıklarını bulup bulamadıklarını öğrenin.
Mostrando 50 de 50 traduções