EN Lean on your family for more support and let your most trusted family members to be your safety net. If you forget to take your medication, your family can be the additional pill reminder needed to get back on track.
"run the family" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Lean on your family for more support and let your most trusted family members to be your safety net. If you forget to take your medication, your family can be the additional pill reminder needed to get back on track.
TR Destek için ailenize güvenin ve size güvende hissettirmelerine izin verin! Böylece ilaçlarınızı almayı unutursanız, aileniz de hatırlatmak için yanınızda olacak!
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
medication | ilaç |
your family | aileniz |
to | böylece |
and | ve |
more | de |
the | size |
EN Weaving is more of a family-run business
TR Dokumacılık ise daha çok aile işletmesi olarak geleneksel bir şekilde yürütülen bir uğraş alanıdır
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
family | aile |
more | daha |
a | bir |
EN Weaving is more of a family-run business
TR Dokumacılık ise daha çok aile işletmesi olarak geleneksel bir şekilde yürütülen bir uğraş alanıdır
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
family | aile |
more | daha |
a | bir |
EN In Schleswig-Holstein, for example, a family has expanded the farm they run
TR Örneğin Schleswig-Holstein’da bir aile, işlettikleri çiftliği genişletmiş
inglês | turco |
---|---|
family | aile |
farm | çiftliği |
a | bir |
they | in |
EN Family Event Body Volunteer Seed Pediatrician Preschool Pediatric Men Mom House Father Child Love Human Green Home Family day
TR Aile Etkinlik Vücut Gönüllü Tohum Çocuk doktoru Okul öncesi Pediatrik Erkekler Anne Ev Baba Çocuk Aşk Insan Yeşil Ev Aile günü
inglês | turco |
---|---|
event | etkinlik |
body | vücut |
men | erkekler |
mom | anne |
love | aşk |
human | insan |
green | yeşil |
volunteer | gönüllü |
family | aile |
day | gün |
house | ev |
EN Home & Family Logo is great if you're working in Family, Event industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Aile, Etkinlik endüstrisinde çalışıyorsanız Ev Ve Aile Logosu harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
inglês | turco |
---|---|
family | aile |
if | eğer |
this | bu |
event | etkinlik |
template | şablonu |
your | ve |
or | veya |
team | takım |
a | bir |
EN As Kibar Group, we see all employees as part of our family and enjoy witnessing the important moments that enrich their lives. We are a large family with all that we bring to each other’s lives because WE are Stronger Together.
TR Kibar Grubu’nda tüm çalışanlarımızı ailemizin bir parçası olarak görür, hayatlarına değer katan anlara keyifle tanıklık ederiz. Hayata kattıklarımızla bir aileyiz, çünkü BİZ Birlikte Güçlüyüz.
inglês | turco |
---|---|
kibar | kibar |
moments | anları |
that | hayata |
all | tüm |
a | bir |
because | çünkü |
the | ederiz |
EN In July, SunExpress expands its family service and offers a separate check-in, preferred boarding for families with children and a special buggy-service. Several independent “Family-Counters” are also introduced at multiple airports in July.
TR SunExpress, Temmuz ayında aileler için sunduğu hizmeti geliştirdi; ailelere ayrı bir check-in kontuarı, öncelikli boarding ve bebekli aileler için puset hizmeti sunmaya başladı. Havaalanlarında "Aile Check-In Kontuarlar" açıldı.
inglês | turco |
---|---|
sunexpress | sunexpress |
july | temmuz |
service | hizmeti |
separate | ayrı |
family | aile |
and | ve |
a | bir |
for | için |
EN Anxiety Level Of Family Physicians And Family Health Workers In Covid-19 Pandemic
TR Covıd-19 Pandemisinde Aile Sağlığı Elemanları Ve Aile Hekimlerinde Anksiyete Düzeyi
inglês | turco |
---|---|
level | düzeyi |
family | aile |
and | ve |
health | sağlığı |
EN If you are travelling alone or with your friends or family, Kia cars are cheap yet luxurious, appropriate for small family
TR Yalnız ya da arkadaşlarınız ya da ailenizle seyahat ediyorsanız, Kia arabaları ucuz ama lüks, küçük aileler için uygun
inglês | turco |
---|---|
alone | yalnız |
friends | arkadaşlar |
kia | kia |
cheap | ucuz |
luxurious | lüks |
small | küçük |
if you are | ediyorsanız |
your | seyahat |
for | için |
with | uygun |
cars | arabalar |
EN The new Federal Government wants to make it easier for dependants to follow family members: family reunification is to be extended to all refugees
TR Yeni hükümet aile bireylerinin aile birleşimi kapsamında Almanya’ya gelmesini kolaylaştırmak niyetinde: Aile birleşimi, tüm mültecileri kapsayacak şekilde genişletilecek
inglês | turco |
---|---|
government | hükümet |
easier | kolaylaştırmak |
family | aile |
new | yeni |
the | şekilde |
all | tüm |
EN One major issue is reconciling work and family life: many women want to work part-time so that they can raise their children or take care of family members
TR Meslek ve ailenin bağdaşırlığı önemli bir konu, birçok kadın çocuklarını eğitmek veya aile fertlerine bakmak için yarım gün çalışmak istiyor
inglês | turco |
---|---|
family | aile |
women | kadın |
want | istiyor |
or | veya |
time | gün |
and | ve |
many | çok |
of | in |
work | çalışmak |
EN Felix Banaszak says he has a “classic Ruhr area biography”, and by that he means that his family shares a migration background. His great-grandparents on his father’s side of the family came to the Ruhr Valley from Poland.
TR Felix Banaszak kendisinin “klasik bir Ruhr Bölgesi hayat hikayesine” sahip olduğunu söylüyor; kastettiği, ailesinin göç geçmişi. Babasının büyük dedesi Ruhr bölgesine Polonya’dan gelmiş.
EN Run in-depth website audit based on 130+ checks
TR 130+ kontrole dayalı derinlemesine bir website denetimi çalıştırın
inglês | turco |
---|---|
audit | denetimi |
website | website |
run | çalıştırın |
in | bir |
based | dayalı |
EN “Our overall organic traffic increased sevenfold, with blog traffic making up over 75% of the visits! Semrush allowed us to optimize and run our content strategy without needing an army of SEO experts.”
TR ''Ziyaretlerin %75'ini blog ziyaretleri oluşturuyor ve bununla birlikte ortalama organik trafiğimiz 7 kat arttı. Semrush içerik stratejimizi çalıştırmamıza ve optimize etmemize, herhangi bir SEO uzmanı ordusuna sahip olmadan imkan sağladı.''
inglês | turco |
---|---|
blog | blog |
visits | ziyaretleri |
organic | organik |
semrush | semrush |
content | içerik |
optimize | optimize |
seo | seo |
and | ve |
without | olmadan |
EN “My favorite feature is the PPC analysis tool. It tells me what kinds of PPC ads are being run by a specific domain. It is good to optimize my own PPC strategy!”
TR ''Favori aracım PPC analiz aracı. Belirli bir alan adı için hangi PPC'lerin çalışır durumda olduğunu söylüyor. Kendi PPC stratejimi optimize etmek için iyi bir araç!''
inglês | turco |
---|---|
favorite | favori |
ppc | ppc |
analysis | analiz |
optimize | optimize |
good | iyi |
is | olduğunu |
to | etmek |
domain | alan |
EN We are cautious, reliable, stable and honest.We launched in 1999 and we are in for the long run.
TR Biz temkinli, güvenilir, istikrarlı ve dürüst.1999'da hizmete aldık ve uzun vadede varız.
inglês | turco |
---|---|
reliable | güvenilir |
honest | dürüst |
stable | istikrarlı |
long | uzun |
we | biz |
and | da |
EN Our data enables discovery of great growth opportunities, while workflow and tracking solutions help users run experiments continuously and more accurately measure results.
TR Verilerimiz, büyük gelişme imkanları sunarken, iş akışı ve izleme çözümleri kullanıcıların sürekli olarak deneyler gerçekleştirmesine ve daha doğru sonuçlar elde etmesine imkan sağlar.
inglês | turco |
---|---|
tracking | izleme |
continuously | sürekli |
solutions | çözümleri |
more | daha |
great | büyük |
and | ve |
users | kullanıcılar |
EN Monitor your backlink profile and keep it clean for the long run
TR Backlink profilinizi izleyin ve uzun süre boyunca temiz tutun
inglês | turco |
---|---|
backlink | backlink |
clean | temiz |
monitor | izleyin |
long | uzun |
for | boyunca |
and | ve |
EN Never run out of keyword ideas. Keywords Explorer runs on a huge database of more than 7 billion keywords, updated with fresh data every month.
TR Anahtar kelime fikirleriniz hiçbir zaman tükenmesin. Anahtar Kelime Gezgini, her ay taze verilerle güncellenen ve 7 milyardan fazla anahtar kelimeden oluşan büyük bir veritabanı içerir.
inglês | turco |
---|---|
billion | milyardan |
updated | güncellenen |
fresh | taze |
month | ay |
database | veritabanı |
than | ve |
never | hiç |
more | fazla |
huge | büyük |
data | zaman |
a | bir |
of | her |
EN Schedule daily, weekly or monthly crawls for your projects – Site Audit will run these automatically and save each crawl.
TR Projeleriniz için günlük, haftalık veya aylık taramalar planlayın - Site Denetçisi bunları otomatik olarak gerçekleştirecek ve her taramayı kaydedecektir.
inglês | turco |
---|---|
schedule | planlayın |
automatically | otomatik |
site | site |
and | ve |
monthly | aylık |
daily | günlük |
or | veya |
weekly | haftalık |
for | için |
EN We never run discounts and have no plans to offer free trials.
TR Herhangi bir indirim yapmıyoruz ve ücretsiz deneme süreçleri sunmak gibi bir planımız yok.
inglês | turco |
---|---|
free | ücretsiz |
and | ve |
discounts | indirim |
no | yok |
EN More control and more support to run the business.
TR İşletmeyi yönetmek için daha fazla kontrol ve daha çok destek.
inglês | turco |
---|---|
control | kontrol |
support | destek |
and | ve |
to | için |
EN An average report costs about 800 rows, which means that you can run approximately 6,000 reports per month on our Lite plan
TR Ortalama bir raporun maliyeti yaklaşık 800 satırdır, yani Lite tarifesinde ayda yaklaşık 6.000 rapor çalıştırabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
average | ortalama |
costs | maliyeti |
report | rapor |
that | yani |
per | bir |
about | yaklaşık |
EN Choose from run-of-site advertising, topic sponsorship, e-newsletters and centre of excellence sponsorship to extend your reach even further.
TR Ulaştığınız kişi sayısını daha da artırmak için site geneli reklam, konu sponsorluğu, e-bültenler ve Mükemmeliyet Merkezi sponsorluğu arasından da seçim yapabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
choose | seçim |
advertising | reklam |
centre | merkezi |
site | site |
from | arasından |
of | in |
and | ve |
to | için |
even | da |
EN MACRO's easy-to-use system allows users to quickly input, monitor and run reports on subject data to collect accurate and reliable data for analysis.
TR MACRO?nun kolay kullanılan sistemi kullanıcıların analiz amacıyla doğru ve güvenilir veriler toplaması için denek verileri hakkındaki raporları hızla girebilmesine, takip edebilmesine ve çalıştırabilmesine imkân verir.
inglês | turco |
---|---|
system | sistemi |
monitor | takip |
and | ve |
quickly | hızla |
easy | kolay |
data | verileri |
analysis | analiz |
reports | raporları |
users | kullanıcılar |
reliable | güvenilir |
EN We began 2 livelihood projects in Urfa and Hatay that will help refugees lead independent lives in the long run. With these, the refugees had access to certified vocational and language courses.
TR Mültecilerin kendi ayakları üzerinde durmalarına yardımcı olan, meslek ve dil kurslarından yararlanma imkanı sunan Geçim Kaynağı Destekleme Projelerimize Urfa ve Hatay’da başladık.
inglês | turco |
---|---|
began | başladı |
refugees | mültecilerin |
courses | kursları |
help | yardımcı |
had | olan |
and | ve |
the | üzerinde |
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
inglês | turco |
---|---|
seasonal | mevsimlik |
agriculture | tarım |
disaster | afet |
activities | etkinlikler |
have to | zorunda |
children | çocuklar |
their | ve |
that | hayata |
will | olacak |
conditions | koşullar |
have | ya |
to | için |
EN run any form of auto-responder or "spam" on the Service;
TR Hizmette otomatik yanıtlayıcı veya "spam"ın herhangi bir biçimini çalıştırmak;
inglês | turco |
---|---|
spam | spam |
or | veya |
any | herhangi |
EN Some of our Apps may run advertisements and promotions from third parties on or in connection with the Services or may otherwise provide information or links to third-party products or services on or in connection with the Services
TR Bazı Uygulamalarımız Hizmetlerde veya Hizmetlerle olan bağlantılar üzerinde reklam içerebilir veya ürünlere, hizmetlere veya Hizmetlerle olan bağlantılara bilgi veya bağlantı sağlayabilir
inglês | turco |
---|---|
our apps | uygulamalarımız |
information | bilgi |
products | ürünlere |
links | bağlantılar |
connection | bağlantı |
services | hizmetlere |
or | veya |
apps | uygulamaları |
promotions | reklam |
some | bazı |
EN If you enter a sweepstakes, we will use certain information associated with your account, such as your name and email address, to run the sweepstakes and fulfill prizes to you.
TR Bir çekilişe katılırsanız, çekilişleri gerçekleştirmek ve ödülleri size vermek için hesabınızla ilişkili adınız ve e-posta adresiniz gibi belirli bilgileri kullanırız.
inglês | turco |
---|---|
information | bilgileri |
associated | ilişkili |
account | hesabı |
posta | |
name | adı |
and | ve |
enter | için |
the | size |
as | gibi |
EN Run a technical SEO audit whether you are launching a website, moving your website, or looking for ways to improve search performance.
TR İster bir web sitesi başlatıyor, ister web sitenizi taşıyor veya arama performansını iyileştirmenin yollarını arıyor olun, kolayca teknik SEO denetimi yapın.
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
seo | seo |
audit | denetimi |
ways | yollar |
search | arama |
or | veya |
to | yapın |
a | bir |
performance | performans |
EN We decided to run Sitechecker Audit once a week and it also contributed to the improvement of our SEO results
TR Sitechecker Denetimini haftada bir kez çalıştırmaya karar verdik ve bu aynı zamanda SEO sonuçlarımızın iyileştirilmesine de katkıda bulundu
inglês | turco |
---|---|
week | haftada |
seo | seo |
sitechecker | sitechecker |
and | ve |
the | aynı |
run | bu |
EN We are not a traditional startup with a high cash burn rate but are in it for the long run
TR Yüksek bir nakit yanma oranına sahip geleneksel bir başlangıç değiliz, ancak uzun vadede varız
inglês | turco |
---|---|
traditional | geleneksel |
high | yüksek |
cash | nakit |
rate | oranı |
long | uzun |
are | sahip |
a | bir |
EN "If you're looking for a safe place to run, Boston Common is almost exactly 1 mile around! (it's also the meeting place for our guided runs: http://www.freedomtrailrun.com/)"
TR "South station’a yakın ve Boston’da her yerde olduğu gibi ücretsiz WiFi mevcut."
inglês | turco |
---|---|
place | yerde |
around | yakın |
is | olduğu |
to | her |
a | mevcut |
the | gibi |
our | ve |
EN Social sharing, video and other services we offer are run by other companies
TR Sosyal paylaşım, video ve diğer hizmetler, genel olarak başka firmalar tarafından çalıştırılmaktadır
inglês | turco |
---|---|
video | video |
companies | firmalar |
social | sosyal |
and | ve |
services | hizmetler |
sharing | paylaşım |
by | tarafından |
other | diğer |
EN Our Business plan for Website Builder has everything you need to run a successful online store
TR Website Builder için İşletme Planımızda başarılı bir çevrimiçi mağaza çalıştırmak için gereken her şey var
inglês | turco |
---|---|
store | mağaza |
successful | başarılı |
online | çevrimiçi |
need | gereken |
website | website |
plan | plan |
a | bir |
EN Do you run a business and wanted to hire someone to build a PDF document for you? Someone who can create that professional design you’re aiming for? Well, be smart, don’t hire anyone and use a well-designed template
TR PDF kupon şablonlarımızdan size en uygun olanı seçin ve PDF Düzenleyici’de kendi tasarımınızı yansıtmaya başlayın
inglês | turco |
---|---|
run | en |
for | uygun |
to | kendi |
and | ve |
design | tasarım |
EN A decentralized application (DApp) is an application run by many users/nodes on a fully decentralized network with trustless protocols
TR Merkeziyetsiz bir uygulama, birçok kullanıcı/node tarafından tamamen merkeziyetsiz bir ağ üzerinde güvene dayalı olmayan protokollerle çalışan bir uygulamadır
inglês | turco |
---|---|
decentralized | merkeziyetsiz |
fully | tamamen |
users | kullanıcı |
by | tarafından |
application | uygulama |
many | çok |
on | üzerinde |
a | bir |
EN These 27 SRs represent the community in order to run the network
TR Bu 27 ST, ağı idare etmek için topluluğu temsil eder
inglês | turco |
---|---|
represent | temsil |
community | topluluğu |
network | ağı |
these | bu |
EN The TRX network is run by 27 Super Representatives (SR)
TR TRX ağı 27 Süper Temsilci tarafından yönetilir
inglês | turco |
---|---|
trx | trx |
super | süper |
network | ağı |
by | tarafından |
EN You have a very scientific approach to the experiments to run and I appreciate how you just give gem after gem!
TR Youtube'da aktif bir izleyici kitlesi oluşturmak, görüntülenmenizi arttırmak ve birden fazla kanalı ve videoyu yönetmek mi istiyorsunuz? Sorularınızın yanıtı vidIQ'dur.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
a | bir |
to | birden |
EN Set up your scans to run like clockwork and ensure your system remains safe and secure at all times.
TR Taramalarınızın saat gibi çalışmasını sağlayın ve sisteminizin daima güvende ve koruma altında kaldığından emin olun.
inglês | turco |
---|---|
at | nda |
and | ve |
to | emin |
EN The virtual environment also shows fixtures and equipment in the tunnel to run emergency simulations and support training for operations and maintenance.
TR Sanal ortam ayrıca, tüneldeki acil durum simülasyonlarını çalıştırmak ve operasyonlar ve bakım için eğitimi desteklemek için demirbaşlar ve ekipmanı da göstermektedir.
inglês | turco |
---|---|
virtual | sanal |
environment | ortam |
emergency | acil durum |
support | desteklemek |
training | eğitimi |
operations | operasyonlar |
maintenance | bakım |
and | ve |
in | da |
equipment | ekipmanı |
EN They had a run of hit singles during the 1980s and early 1990s, scoring a total of 19 top-ten singles across the US Billboard Hot 100, Adult Contemporary and Mainstream Rock charts
TR Daha sonra gruba gitarist ve saksafonist Johnny Colla, basçı Mario Cipollina, baterist Bill Gibson ve baş gitarist Chris Hayes katıldı
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
the | sonra |
had | daha |
EN B2Broker ensures your brokerage is fully equipped to maximise the performance of your business operations backed by solid, long-standing expertise so you can run your operations with confidence.
TR B2Broker, brokerlığınızın işletme operasyonları performansını maksimize edecek güç ve dayanıklılıkta olmasını sağlayarak işlemlerinizi güvenle yürütmenize olanak tanır.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
business | iş |
your | ve |
operations | operasyonları |
performance | performans |
EN We offer professional outsourcing services for MT4/MT5 trading platforms. If you need assistance in any way, we can step in and offer you a quick setup and ongoing competent support so you can run your operations effectively.
TR MT4/MT5 yatırım platformları için profesyonel dış kaynak hizmetleri sunuyoruz. Herhangi bir şekilde desteğe ihtiyacınız olursa hızla kurulum yapabilir ve operasyonlarınızın başarılı yürümesi için sürekli destek sunabiliriz.
inglês | turco |
---|---|
platforms | platformlar |
setup | kurulum |
ongoing | sürekli |
services | hizmetleri |
support | destek |
professional | profesyonel |
a | bir |
you can | yapabilir |
any | herhangi |
you need | ihtiyacınız |
and | ve |
operations | operasyonlar |
if | olursa |
for | için |
we offer | sunuyoruz |
EN Consumers should be allowed to run applications and use services of their choice.
TR Müşteriler istedikleri uygulamayı çalıştırabilmeli, istedikleri hizmeti kullanabilmelidirler.
inglês | turco |
---|---|
use | hizmeti |
EN Build your own custom transcription workflows to run your business your way.
TR İşletmenizi istediğiniz şekilde yürütmek için kendi özel transkripsiyon iş akışlarınızı oluşturun.
inglês | turco |
---|---|
build | oluşturun |
transcription | transkripsiyon |
workflows | iş akışları |
way | şekilde |
custom | özel |
to | için |
EN You might take regular walks, run or bike, play a sport, dance, or sign up for a membership at your local gym.
TR Düzenli yürüyüşler yapabilir, koşabilir veya bisiklete binebilir, spor yapabilir, dans edebilir veya yerel spor salonunuza üye olabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
regular | düzenli |
sport | spor |
dance | dans |
local | yerel |
or | veya |
Mostrando 50 de 50 traduções