EN Kibar International also eliminates important risks by insuring trade receivables and provides assistance for ensuring compliance of group companies’ foreign activities in line with international regulations and practices.
"important is international" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Kibar International also eliminates important risks by insuring trade receivables and provides assistance for ensuring compliance of group companies’ foreign activities in line with international regulations and practices.
TR Kibar International ayrıca ticari alacakları sigortalayarak ciddi riskleri ortadan kaldırmakta ve grup şirketlerinin yurt dışı faaliyetlerinin uluslararası düzenleme ve uygulamalara uygunluğu konusunda destek sağlamaktadır.
inglês | turco |
---|---|
kibar | kibar |
risks | riskleri |
trade | ticari |
assistance | destek |
group | grup |
companies | şirketlerinin |
and | ve |
international | uluslararası |
of | konusunda |
EN JournalPark solely provides an infrastructure to achieve compliance with international standards of academic publishing, which is considered as an important criterion for a journal’s inclusion in national and international indexes.
TR DergiPark’ta yer alan tüm makaleler ÜAK tarafından belirlenmiş “ULAKBİM tarafından taranan ulusal hakemli dergilerde yayımlanmış makale” tanımına girmez.
inglês | turco |
---|---|
national | ulusal |
of | tarafından |
EN Immediate access to important updatesProvides important updates even on weekends and holidays, which is unique among drug references
TR Önemli güncellemelere anında erişimÖnemli güncellemeleri hafta sonları ve tatil günlerinde bile sağlar ve bu özelliğiyle ilaç referansları arasında benzersizdir
inglês | turco |
---|---|
access | erişim |
updates | güncellemeleri |
weekends | hafta |
holidays | tatil |
drug | ilaç |
and | ve |
on | anında |
EN Settings menu revamped, some less important elements moved to Advanced settings, and more important ones returned to main menu.
TR Ayarlar menüsü yenilendi, bazı daha az önemli öğeler Gelişmiş ayarlara taşındı ve daha önemli olanlar ana menüye döndü.
inglês | turco |
---|---|
settings | ayarlar |
elements | öğeler |
advanced | gelişmiş |
main | ana |
important | önemli |
and | ve |
menu | menü |
some | bazı |
EN Get all the most important metrics that are important for evaluating the power and optimization of your resource.
TR Kaynağınızın gücünü ve optimizasyonunu değerlendirmek için önemli olan tüm önemli ölçütleri alın.
inglês | turco |
---|---|
power | gücü |
get | alın |
of | in |
important | önemli |
all | tüm |
are | olan |
and | ve |
EN Twitter is an extremely important and effective social media platform for both individual users and brands. Here are some important tips for your brand to grow rapidly on Twitter in a short time!
TR Twitter hem bireysel kullanıcılar hem de markalar için son derece önemli ve etkili bir mecradır. İşte markanızın Twitter?da kısa süre içinde hızlı bir büyüme sağlaması adına bazı önemli ipuçları!
inglês | turco |
---|---|
extremely | son derece |
effective | etkili |
brands | markalar |
short | kısa |
time | süre |
important | önemli |
your brand | markanızın |
rapidly | hızlı |
tips | ipuçları |
in | da |
individual | bireysel |
both | de |
and | ve |
users | kullanıcılar |
some | bazı |
brand | için |
EN Immediate access to important updatesProvides important updates even on weekends and holidays, which is unique among drug references
TR Önemli güncellemelere anında erişimÖnemli güncellemeleri hafta sonları ve tatil günlerinde bile sağlar ve bu özelliğiyle ilaç referansları arasında benzersizdir
inglês | turco |
---|---|
access | erişim |
updates | güncellemeleri |
weekends | hafta |
holidays | tatil |
drug | ilaç |
and | ve |
on | anında |
EN It is important that this debate resharpens many media-makers’ eye for what is important
TR Bu tartışmalar sayesinde birçok medya yapıcısının özü teşkil eden şeye bakışının yeni bir netlik kazanmış olması önemlidir
inglês | turco |
---|---|
media | medya |
this | bu |
important | önemlidir |
many | çok |
is | bir |
EN Professor Allmendinger, in the Legacy Study you looked into what is important to Germans and what they want to pass on to the next generation. How important is “home” in this framework?
TR Profesör Allmendinger, siz kültürel miras araştırmasında Almanların neye değer verdiğini ve kuşaktan kuşağa nelerin aktarılmak istendiğini incelediniz. Bu çerçevede bakınca “memleket” ne kadar önemli?
EN Settings menu revamped, some less important elements moved to Advanced settings, and more important ones returned to main menu.
TR Ayarlar menüsü yenilendi, bazı daha az önemli öğeler Gelişmiş ayarlara taşındı ve daha önemli olanlar ana menüye döndü.
inglês | turco |
---|---|
settings | ayarlar |
elements | öğeler |
advanced | gelişmiş |
main | ana |
important | önemli |
and | ve |
menu | menü |
some | bazı |
EN The web auditing tool will show you a historical record of important (and semi-important) changes and fixes that have been recently performed on the site. It will also analyze all of the relevant data from the webpage including:
TR Web denetim aracı, sitede yakın zamanda gerçekleştirilen önemli (ve yarı önemli) değişikliklerin ve düzeltmelerin geçmişe dönük bir kaydını gösterecektir. Ayrıca web sayfasındaki ilgili tüm verileri de analiz edecektir:
inglês | turco |
---|---|
auditing | denetim |
changes | değişikliklerin |
recently | yakın zamanda |
important | önemli |
semi | yarı |
record | kaydını |
will | edecektir |
all | tüm |
data | verileri |
analyze | analiz |
and | ve |
webpage | web |
on | ilgili |
a | bir |
EN Multinational global corporations or international trade marks are very important in terms of sales and marketing if domain names need to be protected
TR Çok uluslu küresel firmalar veya uluslararası ticaret yapan markaların, faaliyet gösterdiği ülkelere ait alan adı uzantılarını alması gerek domainlerin korunması gerekse satış ve pazarlama açısından çok önemlidir
inglês | turco |
---|---|
multinational | uluslu |
trade | ticaret |
need | gerek |
names | adı |
in terms of | açısından |
important | önemlidir |
global | küresel |
international | uluslararası |
or | veya |
and | ve |
marketing | pazarlama |
sales | satış |
domain | alan |
EN Many organizations finance international students in Germany. Here you can find the most important providers of scholarships.
TR Pek çok kuruluş Almanya’da öğrenim gören yabancı öğrencilere burs sağlıyor. Başlıca burs olanaklarına bir bakış.
inglês | turco |
---|---|
organizations | kuruluş |
students | öğrencilere |
many | pek |
EN Turkey’s geographic and geopolitical location means the country is an important logistics and trans-shipment hub for local and international companies alike
TR Türkiye coğrafi ve jeopolitik konumuyla, hem yerel, hem de uluslararası şirketler için önemli bir lojistik ve nakliye merkezidir
inglês | turco |
---|---|
geographic | coğrafi |
companies | şirketler |
important | önemli |
logistics | lojistik |
local | yerel |
international | uluslararası |
and | ve |
for | için |
the | bir |
EN All important international exhibitions, which are leading and notable, will definitely be visited.
TR Yurt dışında önemli ve herkes tarafından bilinen tüm önemli fuarlar mutlaka ziyaret edilecektir.
inglês | turco |
---|---|
important | önemli |
all | tüm |
and | ve |
are | tarafından |
EN Multinational global corporations or international trade marks are very important in terms of sales and marketing if domain names need to be protected
TR Çok uluslu küresel firmalar veya uluslararası ticaret yapan markaların, faaliyet gösterdiği ülkelere ait alan adı uzantılarını alması gerek domainlerin korunması gerekse satış ve pazarlama açısından çok önemlidir
inglês | turco |
---|---|
multinational | uluslu |
trade | ticaret |
need | gerek |
names | adı |
in terms of | açısından |
important | önemlidir |
global | küresel |
international | uluslararası |
or | veya |
and | ve |
marketing | pazarlama |
sales | satış |
domain | alan |
EN I consider it important for Germany to show solidarity and contribute to international vaccination initiatives like COVAX.
TR Almanya’nın dayanışma göstermesini ve COVAX benzeri girişimlere iştirak etmesini önemli buluyorum.
inglês | turco |
---|---|
solidarity | dayanışma |
covax | covax |
to | etmesini |
important | önemli |
and | ve |
EN That’s why I consider it important for Germany to show solidarity and contribute to international vaccination initiatives like COVAX as well as working with the World Health Organisation
TR Bu nedenle Almanya’nın dayanışma göstermesini, COVAX benzeri aşı girişimlerine iştirak etmesini ve Dünya Sağlık Örgütü ile birlikte çalışmasını önemli buluyorum
inglês | turco |
---|---|
solidarity | dayanışma |
working | iş |
health | sağlık |
covax | covax |
important | önemli |
world | dünya |
to | etmesini |
and | ve |
for | nedenle |
EN Many organizations finance international students in Germany. Here you can find the most important providers of scholarships.
TR Pek çok kuruluş Almanya’da öğrenim gören yabancı öğrencilere burs sağlıyor. Başlıca burs olanaklarına bir bakış.
inglês | turco |
---|---|
organizations | kuruluş |
students | öğrencilere |
many | pek |
EN In other words, Scholz has played an important role in German politics for many years in both a national and international context
TR Yani Scholz Alman siyasetinde uzun yıllardır ulusal ve uluslararası önemli bir rol oynuyor
inglês | turco |
---|---|
scholz | scholz |
role | rol |
national | ulusal |
in other words | yani |
international | uluslararası |
important | önemli |
and | ve |
years | bir |
EN How important is sustainability to Germans? Here are some answers about consumption, making sacrifices and the greatest international challenge.
TR Almanlar için sürdürülebilirlik ne kadar önemli? Tüketim, feragat ve en büyük uluslararası meydan okuma sorularına verilen cevaplar.
inglês | turco |
---|---|
sustainability | sürdürülebilirlik |
germans | almanlar |
answers | cevaplar |
consumption | tüketim |
international | uluslararası |
and | ve |
important | önemli |
to | için |
EN What does Germany consider especially important in international cooperation?
TR Almanya için uluslararası iş birliğinde özel önem taşıyan şey nedir?
inglês | turco |
---|---|
germany | almanya |
international | uluslararası |
in | için |
what | nedir |
EN This is where fashion designers from Berlin and important international designers present their collections.
TR Burada, Berlinli moda yaratıcıları ve uluslararası öneme sahip tasarımcılar koleksiyonlarını beğeniye sunuyorlar.
inglês | turco |
---|---|
fashion | moda |
designers | tasarımcılar |
international | uluslararası |
and | ve |
is | burada |
EN In a globalised world in which knowledge is regarded as the most important resource, the country, with its long-standing tradition of research and development, is well positioned in the international competition for the best minds
TR Araştırma ve geliştirmede köklü bir geleneği olan ülke, bilginin en önemli “hammadde” olarak görüldüğü küreselleşmiş dünyada en iyi kafaların yurdu olmak bakımından göz dolduruyor
inglês | turco |
---|---|
world | dünyada |
of | ın |
research | araştırma |
a | bir |
as | olarak |
and | ve |
its | olan |
best | iyi |
most | en |
EN Such direct feedback is especially important for an international broadcaster like Deutsche Welle
TR Böylesi doğrudan geri dönüşler, Deutsche Welle gibi uluslararası bir kanal için özel bir öneme sahip
inglês | turco |
---|---|
direct | doğrudan |
feedback | geri |
international | uluslararası |
for | için |
such | gibi |
EN And in general, Syria is now the third most important source of international students with 13,000 students, ahead of Austria (around 11,500) and Russia (10,500).
TR Sayıları yaklaşık 13.000 Suriyeli üniversite öğrencisi, yabancı öğrenciler genelinde en büyük üçüncü ülke grubunu oluşturuyor ve hatta Avusturya (yaklaşık 11.500) ve Rusya’nın (yaklaşık 10.500) dahi önünde geçmiş durumdalar.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
of | ın |
austria | avusturya |
students | öğrenciler |
ahead | önünde |
most | en |
third | üçüncü |
in | yaklaşık |
EN Control Union Certifications is accredited by several local and international accreditation organisations, such as the Dutch board of accreditation (RVA) and the Accreditation Services International (ASI).
TR Control Union Sertifikasyon Hizmetleri, Hollanda akreditasyon kurulu (RVA) ve Uluslararası Akreditasyon Hizmetleri (ASI) gibi çeşitli yerel ve uluslararası akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilmiştir.
inglês | turco |
---|---|
certifications | sertifikasyon |
accredited | akredite |
dutch | hollanda |
board | kurulu |
services | hizmetleri |
control | control |
union | union |
local | yerel |
and | ve |
international | uluslararası |
by | tarafından |
EN In the last month of 2019, a modification was made in the 'Foreigners and International Protection Law' that related to people under international protection very closely
TR Türkiye’deki mültecilerin yaşam koşulları, pandemi kaynaklı kısıtlamalar öncesinde zaten zorlaşmaya başlamıştı
inglês | turco |
---|---|
that | yaşam |
very | ya |
the | zaten |
EN In the last month of 2019, a modification was made in the 'Foreigners and International Protection Law' that related to people under international protection very closely
TR Türkiye’deki mültecilerin yaşam koşulları, pandemi kaynaklı kısıtlamalar öncesinde zaten zorlaşmaya başlamıştı
inglês | turco |
---|---|
that | yaşam |
very | ya |
the | zaten |
EN The European Youth Foundation provides financial support to international youth meetings, other non-meeting events, administrative expenses of international youth organizations and networks, and pilot projects.
TR European Youth Foundation, uluslararası gençlik toplantılarına, toplantı dışı diğer etkinliklere, uluslararası gençlik kuruluşlarının ve ağların idari giderlerine ve pilot projelere mali destek sağlamaktadır.
inglês | turco |
---|---|
youth | gençlik |
financial | mali |
support | destek |
other | diğer |
administrative | idari |
and | ve |
projects | projelere |
european | european |
international | uluslararası |
meeting | toplantı |
organizations | kuruluşlar |
networks | ağlar |
meetings | toplantılar |
of | nın |
EN ISAF Fire&Rescue Exhibition 26th International International Fire, Emergency & Rescue Exhibition
TR ISAF Fire&Rescue Fuarı 26. Uluslararası Yangın, Acil Durum, Arama-Kurtarma Fuarı
inglês | turco |
---|---|
fire | yangın |
emergency | acil durum |
international | uluslararası |
EN In the last month of 2019, a modification was made in the 'Foreigners and International Protection Law' that related to people under international protection very closely
TR Türkiye’deki mültecilerin yaşam koşulları, pandemi kaynaklı kısıtlamalar öncesinde zaten zorlaşmaya başlamıştı
inglês | turco |
---|---|
that | yaşam |
very | ya |
the | zaten |
EN Control Union Certifications is accredited by several local and international accreditation organisations, such as the Dutch board of accreditation (RVA) and the Accreditation Services International (ASI).
TR Control Union Sertifikasyon Hizmetleri, Hollanda akreditasyon kurulu (RVA) ve Uluslararası Akreditasyon Hizmetleri (ASI) gibi çeşitli yerel ve uluslararası akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilmiştir.
inglês | turco |
---|---|
certifications | sertifikasyon |
accredited | akredite |
dutch | hollanda |
board | kurulu |
services | hizmetleri |
control | control |
union | union |
local | yerel |
and | ve |
international | uluslararası |
by | tarafından |
EN Her dissertation, which she abandoned to pursue her political career, also had an international subject, exploring humanitarian aid and international law
TR Siyasi çalışmaları nedeniyle yarım kalan doktora tezinin konusu ise uluslararası bir boyutu da kapsıyordu: İnsani yardım ve uluslararası hukuk
inglês | turco |
---|---|
political | siyasi |
subject | konusu |
aid | yardım |
law | hukuk |
international | uluslararası |
and | ve |
she | bir |
EN Which role does Germany play in achieving the international climate objectives? The energy transition in Germany and the EU can, at least partially, act as an international model
TR Almanya uluslararası iklim hedeflerine ulaşılmasında nasıl bir rol oynuyor? Almanya’daki ve AB’deki enerjide dönüşüm programı kısmen uluslararası düzeyde öncü örnek olabilir
inglês | turco |
---|---|
role | rol |
climate | iklim |
can | olabilir |
international | uluslararası |
germany | almanya |
at | nda |
and | ve |
the | nasıl |
in | örnek |
EN Germany is highly attractive as an international location for science and benefits from international exchange activities.
TR Almanya uluslararası düzeyde çok cazip bir bilim ülkesi ve uluslararası değişim ilişkilerinden yarar sağlıyor.
inglês | turco |
---|---|
science | bilim |
exchange | değişim |
international | uluslararası |
germany | almanya |
and | ve |
EN International students can't do that," says Andreas Weihe, head of the university's International Office, which looks after about 1,000 people a year who go abroad or come to Bamberg to study.
TR Öte yandan yabancı öğrencilerin böyle bir şansı bulunmuyor.” Bamberg Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Ofisi, yurtdışına çıkan ya da okumaya Bamberg’e gelen yılda yaklaşık 1000 öğrenciye danışmanlık veriyor.
inglês | turco |
---|---|
office | ofisi |
after | da |
a | bir |
of | gelen |
EN In addition, there are many programmes that provide funds through international cooperation, the International Climate Initiative (IKI) of the Federal Ministry for the Environment and development banks.
TR Buna; uluslararası işbirliği, Çevre Bakanlığı’nın uluslararası iklim koruma girişimi ve kalkınma bankaları aracılığıyla para kaynaklarının hizmete sunulduğu çok sayıda program ekleniyor.
inglês | turco |
---|---|
cooperation | işbirliği |
ministry | bakanlığı |
development | kalkınma |
banks | bankalar |
international | uluslararası |
in | da |
climate | iklim |
and | ve |
through | aracılığıyla |
EN Some of the areas that are incorporated in our model are iGaming licensing, overseas banking, international business corporations, international e-commerce, and payment processing.
TR Modelimize dahil edilen alanlardan bazıları iGaming lisansı, offshore bankacılık, uluslararası ticari şirketler, uluslararası e-ticaret ve ödeme işlemedir.
inglês | turco |
---|---|
banking | bankacılık |
international | uluslararası |
payment | ödeme |
business | iş |
and | ve |
some | bazı |
EN If you would like to add an item to an upcoming International Service Meeting, please select ?International Service Meeting Secretaries? from the drop-down menu. We encourage you to keep your agenda item to 150 words or less.
TR Yaklaşan bir Uluslararası Hizmet Toplantısına bir madde eklemek istiyorsanız, lütfen açılır menüden "Uluslararası Hizmet Toplantısı Sekreterleri "ni seçin. Gündem maddesini 150 kelime veya daha kısa tutmanızı tavsiye ederiz.
inglês | turco |
---|---|
upcoming | yaklaşan |
service | hizmet |
menu | menü |
agenda | gündem |
international | uluslararası |
meeting | toplantı |
item | bir |
please | lütfen |
or | veya |
to add | eklemek |
EN We understand that a strong financial return is important to you and our financial agreements are based on maximizing your return, minimizing your risk and ensuring the long-term prosperity of your journal(s).
TR Güçlü bir finansal getirinin sizin için önemli olduğunu ve finansal anlaşmalarımızın gelirinizi artırmaya, riskinizi en aza indirmeye ve derginizin/dergilerinizin uzun vadeli refahını sağlamaya dayandığını anlıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
financial | finansal |
prosperity | refah |
strong | güçlü |
term | vadeli |
long | uzun |
is | olduğunu |
important | önemli |
of | in |
a | bir |
and | ve |
the | sizin |
EN Zero Trust application access is an important part of the Secure Access Service Edge (SASE) network security model
TR Zero Trust uygulama erişimi, Güvenli Erişim Hizmet Edge'i (SASE) ağ güvenlik modelinin önemli bir parçasıdır
inglês | turco |
---|---|
part | parçası |
important | önemli |
trust | trust |
service | hizmet |
security | güvenlik |
application | uygulama |
secure | güvenli |
access | erişim |
EN The most important thing that Ahrefs does is back up their software with amazing actionable content on their blog and YouTube channel.
TR Ahrefs’in yaptığı en önemli şey, yazılımlarını bloglarında ve YouTube kanallarında uygulanabilir içeriklerle desteklemek.
inglês | turco |
---|---|
most | en |
that | şey |
important | önemli |
and | ve |
software | yazılımları |
EN However, it is an important step when it comes to quality control and trustworthiness of data.
TR Ancak verilerin kalite kontrolü ve güvenilirliği söz konusu olduğunda bu önemli bir adımdır.
inglês | turco |
---|---|
quality | kalite |
data | verilerin |
when | olduğunda |
important | önemli |
and | ve |
comes | bu |
control | kontrol |
however | bir |
it | ancak |
EN Read more to find out about this important subject and to view resources on how to identify and tackle bias.
TR Bu önemli konu hakkında daha fazla bilgi edinmek ve önyargının nasıl tespit edileceği ve engelleneceğiyle ilgili kaynakları görmek için okumaya devam edin.
inglês | turco |
---|---|
important | önemli |
this | bu |
resources | kaynakları |
to | görmek |
find out | bilgi |
about | hakkında |
how | nasıl |
identify | tespit |
on | ilgili |
read | ve |
EN Our most popular journals are now available as apps to help busy healthcare professionals access important information, whenever and wherever they need it
TR En popüler dergilerimiz artık yoğun sağlık uzmanlarının her istedikleri yerde ve her istedikleri zaman önemli bilgilere ulaşmasına yardımcı olmak amacıyla uygulama olarak da kullanılabilmektedir
inglês | turco |
---|---|
popular | popüler |
healthcare | sağlık |
professionals | uzmanlar |
information | bilgilere |
help | yardımcı |
most | en |
now | artık |
whenever | zaman |
apps | uygulama |
and | ve |
important | önemli |
to | her |
EN Finding and accessing articles is therefore highly important for doctors
TR Bu nedenle makaleleri bulmak ve onlara erişmek doktorlar için son derece önemlidir
inglês | turco |
---|---|
finding | bulmak |
highly | son derece |
important | önemlidir |
and | ve |
therefore | bu nedenle |
for | için |
EN The most important issue for Prof
TR 1960 yıllarının başında tiyatroyu kazmaya karar veren Prof
EN The most important things when surfing the Internet through an anonymizer are the highest speed and the ability to change IP and DNS
TR Bir anonimleştirici ile internette gezinirken en önemli şey, en yüksek hız ve IP ve DNS değiştirme yeteneğidir
inglês | turco |
---|---|
internet | internette |
anonymizer | anonimleştirici |
speed | hız |
change | değiştirme |
ip | ip |
dns | dns |
and | ve |
most | en |
through | de |
important | önemli |
to | şey |
highest | en yüksek |
EN The Listing Management tool helps you track all your customers’ reviews in one place and work with your ratings. You can filter out your reviews to point out the most important ones.
TR Listing Management aracı, tüm müşterilerinizin yorumlarını tek bir yerde izlemenize ve değerlendirmeleriniz üzerinde çalışmanız konusunda yardımcı olur. Yorumları en önemlilerini işaretlemek için filtreleyebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
management | management |
helps | yardımcı olur |
your customers | müşterilerinizin |
place | yerde |
ones | bir |
can | olur |
work | iş |
most | en |
all | tüm |
out | de |
and | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções