EN Micro Data Center/Room Edge Data Center Core Data Center & Critical Facilities Colocation & Cloud Cable Landing Stations
"center require active" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Micro Data Center/Room Edge Data Center Core Data Center & Critical Facilities Colocation & Cloud Cable Landing Stations
TR Eğitim Devlet Kurumları Sağlık İmalat Demiryolu Perakendecilik Telekom
EN Overview Micro Data Center/Room Edge Data Center Core Data Center & Critical Facilities Colocation & Cloud Cable Landing Stations
TR Eğitim Devlet Kurumları Sağlık İmalat Demiryolu Perakendecilik Telekom
EN CBRE’s Data center Solutions is the world’s largest and only fully-integrated data center real estate team, providing the full-spectrum of data center services.
TR CBRE’nin Veri Merkezi Çözümleri, dünyanın en büyük ve tek tam entegre veri merkezi gayrimenkul ekibidir ve veri merkezi hizmetlerini eksiksiz olarak sunmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
center | merkezi |
services | hizmetlerini |
integrated | entegre |
real estate | gayrimenkul |
data | veri |
and | ve |
full | tam |
the | tek |
EN CBRE’s Data center Solutions is the world’s largest and only fully-integrated data center real estate team, providing the full-spectrum of data center services.
TR CBRE’nin Veri Merkezi Çözümleri, dünyanın en büyük ve tek tam entegre veri merkezi gayrimenkul ekibidir ve veri merkezi hizmetlerini eksiksiz olarak sunmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
center | merkezi |
services | hizmetlerini |
integrated | entegre |
real estate | gayrimenkul |
data | veri |
and | ve |
full | tam |
the | tek |
EN This web template doesn’t require adobe photoshop CC tutorials or any other help center support to use it
TR Bu web şablonu, onu kullanmak için adobe photoshop CC eğitimleri veya başka bir yardım merkezi desteği gerektirmez
inglês | turco |
---|---|
web | web |
adobe | adobe |
other | başka |
center | merkezi |
template | şablonu |
this | bu |
or | veya |
it | onu |
help | yardım |
support | desteği |
to use | kullanmak |
to | için |
EN Does an ATO require a physical walkthrough of a service provider's data center?
TR ATO için sağlayıcının veri merkezinde fiziksel bir denetim gerekir mi?
inglês | turco |
---|---|
does | mi |
ato | ato |
center | merkezinde |
physical | fiziksel |
data | veri |
a | bir |
of | in |
EN Maintain availability: You require continuous connectivity and availability of both data center and edge site resources, to ensure your business continues to function as expected
TR Kullanılabilirliği koruyun: İşletmenizin beklendiği gibi çalışmaya devam etmesini sağlamak için hem veri merkezi hem de edge tesis kaynaklarında sürekli bağlanabilirliğe ve kullanılabilirliğe ihtiyacınız vardır
inglês | turco |
---|---|
continuous | sürekli |
data | veri |
center | merkezi |
continues | devam |
edge | edge |
both | de |
and | ve |
ensure | sağlamak için |
of | in |
resources | kaynaklar |
to | sağlamak |
as | gibi |
EN The pharmaceutical industry manufactures active ingredients and additives that often require very small, narrowly-distributed finenesses into the nanometer range in order to achieve
TR Ecza endüstrisi, çoğunlukla nanometre düzeyine varan, oldukça küçük, dar dağılımlı incelikleri olan etken maddeleri üretir. Bunları üretirken elde edilmesi istenen özellikler şunlardır:
inglês | turco |
---|---|
industry | endüstrisi |
very | oldukça |
small | küçük |
achieve | elde |
to | edilmesi |
in | da |
the | bunları |
EN Our servers with Turkey and Turkey's one of the best data center infrastructure with Tier 3 certification is hosted at Turkcell Super Online data center
TR Sunucularımız Türkiye'nin en iyi veri merkezi altyapısına sahip ve Türkiye'nin tek Tier 3 sertifikasına sahip olan Turkcell Super Online veri merkezinde barındırılmaktadır
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
online | online |
super | super |
infrastructure | altyapı |
and | ve |
center | merkezi |
best | en |
is | olan |
EN 170 Syrian evacuee’s in İzmir begun to benefit from new community center founded by WATAN. This center was opened in December offering its services for Syrian evacuees and other evacuees
TR Watan, savunmasız ve en çok etkilenenlere destek sağlamaya devam etmek için UNOCHA ile ortaklık kurdu ve şu anda güvenli bir barınak olmadan 3000 kişiye kadar, yerinden edilmiş 500 aileye ev sahipliği yapmak için 500 yeni konut sağladı.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
watan | watan |
services | destek |
from | yerinden |
and | ve |
other | en |
its | ile |
EN Our servers with Turkey and Turkey's one of the best data center infrastructure with Tier 3 certification is hosted at Turkcell Super Online data center
TR Sunucularımız Türkiye'nin en iyi veri merkezi altyapısına sahip ve Türkiye'nin tek Tier 3 sertifikasına sahip olan Turkcell Super Online veri merkezinde barındırılmaktadır
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
online | online |
super | super |
infrastructure | altyapı |
and | ve |
center | merkezi |
best | en |
is | olan |
EN Source: Statista data center spending article and chart; JLL Data Center report.
TR Kaynak: Statista veri merkezi harcama makalesi ve tablosu; JLL Veri Merkezi raporu.
inglês | turco |
---|---|
source | kaynak |
center | merkezi |
data | veri |
and | ve |
report | raporu |
EN This is the realm of hyperscale data center operators, who perfect every aspect of data center operations to manage vast facilities and global networks at scale
TR Bu, geniş ölçekli tesisleri ve global ağları yönetmek için veri merkezi operasyonlarının her yönünü mükemmelleştiren hyperscale veri merkezi operatörlerinin alanıdır
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
center | merkezi |
global | global |
and | ve |
this | bu |
operations | operasyonlar |
manage | yönetmek |
EN Data Center Cooling Innovation: What Experts Discovered In the Vertiv Customer Experience Center
TR Veri Merkezi Soğutma İnovasyonu: Uzmanlar Vertiv Müşteri Deneyimi Merkezinde Neler Keşfetti
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
cooling | soğutma |
experts | uzmanlar |
customer | müşteri |
experience | deneyimi |
center | merkezi |
what | neler |
EN Some of our journals already pass submitted images through a manual image screening process, but bringing such screening to all submissions will require a semi-automated process.
TR Bazı dergilerimiz gönderilen görüntüleri manuel bir görüntü işleme sürecinden geçirmeye başlamış durumdadır, ama bu taramanın tüm gönderimlerde yapılması yarı otomatik bir süreç gerektirecektir.
inglês | turco |
---|---|
submitted | gönderilen |
manual | manuel |
semi | yarı |
automated | otomatik |
process | süreç |
but | ama |
image | görüntü |
such | bu |
all | tüm |
images | görüntüleri |
a | bir |
some | bazı |
EN brand with world-respected publications and use our translation services to reach healthcare practitioners wherever you require in the world.
TR yayınlarla bir arada kullanmanın avantajlarından yararlanın ve dünyanın her yerindeki sağlık uzmanlarına ulaşmak için tercüme hizmetlerimizi kullanın.
inglês | turco |
---|---|
translation | tercüme |
healthcare | sağlık |
world | dünyanın |
and | ve |
brand | için |
EN Whether you require figures, tables, illustrations, or abstracts, we can fulfil any permission requests for information excerpts from our journal articles.
TR İhtiyacınız olan şey ister sayılar, ister tablolar, ister çizimler, ister özetler olsun, dergi makalelerimizden bilgi alınması için yapılan tüm izin taleplerini yerine getirebiliriz.
inglês | turco |
---|---|
tables | tablolar |
permission | izin |
journal | dergi |
or | olan |
information | bilgi |
for | için |
EN In the literature-heavy field of chemistry, students and researchers require easier ways to access, view and analyse data
TR Literatür yönünden ağır bir alan olan kimyada, öğrenciler ve araştırmacıların verilere erişmek, onları görüntülemek ve analiz etmek için kolay yöntemlere ihtiyacı vardır
inglês | turco |
---|---|
easier | kolay |
literature | literatür |
students | öğrenciler |
and | ve |
researchers | araştırmacılar |
to access | erişmek |
of | in |
data | analiz |
EN We require that our joint venture partners, suppliers, contractors, beneficiaries, and other business partners follow zero tolerance policy on bribe.
TR Müşterek girişim ortaklarımızdan, tedarikçilerimizden, yüklenicilerimizden, danışmanlarımızdan ve diğer iş ortaklarımızdan rüşvet konusunda sıfır hoşgörü politikasını uygulamalarını talep etmekteyiz.
inglês | turco |
---|---|
require | talep |
other | diğer |
zero | sıfır |
on | konusunda |
policy | politikası |
and | ve |
EN We recommend, but do not require, that you use your own name as your user name (“User Name”) so your friends can recognize you more easily.
TR Arkadaşlarınızın sizi kolayca fark edebilmeleri için kendi adınızı kullanıcı adınız (\"Kullanıcı Adı\") olarak kullanmanızı tavsiye ediyor ama zorunlu tutmuyoruz.
inglês | turco |
---|---|
easily | kolayca |
user | kullanıcı |
you | sizi |
but | ama |
as | olarak |
name | adınız |
your | adınızı |
own | kendi |
EN The social and environmental demands of our planet today, require the adoption of specific certification tools for auditing social and environmental issues among companies and farmers
TR Gezegenimizin bugünkü sosyal ve çevresel talepleri, şirketler ve çiftçiler arasındaki sosyal ve çevresel sorunların denetlenmesine yönelik özel sertifikasyon araçlarının kullanılmasını gerektirir
inglês | turco |
---|---|
social | sosyal |
require | gerektirir |
certification | sertifikasyon |
our planet | gezegenimizin |
environmental | çevresel |
companies | şirketler |
and | ve |
tools | araçları |
issues | sorunları |
the | özel |
EN It may be necessary to share some data with select parties to deliver the product or service you require — such as with a payment card provider who we use to process your credit card transaction, or to do perform website analytics
TR Kredi kartı işleminizi işlemek veya web sitesi analizi yapmak için kullandığımız bir ödeme kartı sağlayıcısı gibi, ihtiyaç duyduğunuz ürünü veya hizmeti sunmak için bazı verileri belirli taraflarla paylaşmak gerekebilir
inglês | turco |
---|---|
credit | kredi |
analytics | analizi |
provider | sağlayıcısı |
require | ihtiyaç |
parties | taraflarla |
data | verileri |
service | hizmeti |
product | ürünü |
or | veya |
card | kartı |
website | sitesi |
some | bazı |
payment | ödeme |
EN Our service also require cookies to work properly.You can find more details about the cookies we sent to your browser including their purpose in our Cookie Policy
TR Hizmetimiz ayrıca çerezlerin düzgün çalışmasını gerektirmektedir.Çerez Politikamızda amaçları da dahil olmak üzere tarayıcınıza gönderdiğimiz çerezler hakkında daha fazla bilgi bulabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
properly | düzgün |
browser | tarayıcı |
purpose | amaç |
our service | hizmetimiz |
cookies | çerezler |
you can find | bulabilirsiniz |
including | dahil |
in | da |
about | hakkında |
can | bilgi |
EN The world’s toughest jobs require the best hoses and connectors. From factories to farms, our fluid conveyance solutions are making what matters work. Watch our new video to learn more.
TR Dünyanın en zorlu işleri için en iyi hortumlar ve konnektörler gerekir. Fabrikalardan çiftliklere, akışkan iletimi çözümlerimiz zor işleri kolaylaştırıyor. Daha fazla bilgi edinmek için yeni videomuzu izleyin.
inglês | turco |
---|---|
fluid | akışkan |
work | iş |
new | yeni |
are | dünyanın |
best | en |
EN Eaton's hydraulic product image gallery is a marketing resource provided for projects that require high quality images of Eaton's primary products
TR Eaton’ın hidrolik ürün görüntüleri galerisi, Eaton’ın temel ürünlerinin yüksek kaliteli görüntülerini gerektiren projeler için sağlanan bir pazarlama kaynağıdır
inglês | turco |
---|---|
hydraulic | hidrolik |
marketing | pazarlama |
projects | projeler |
high | yüksek |
quality | kaliteli |
image | görüntü |
product | ürün |
of | in |
provided | sağlanan |
images | görüntüleri |
EN By weight, electronics require far more resources than any other product.
TR Ağırlık hesabı yapıldığında elektronikler, diğer tüm ürünlerden çok daha fazla kaynak gerektirir.
inglês | turco |
---|---|
weight | ağırlık |
require | gerektirir |
resources | kaynak |
any | tüm |
other | diğer |
EN Corendon Airlines require a medical report that must be provided in English by your doctor or an official doctor at the airport should you have any illness or appear unwell.
TR Corendon Airlines, yolcunun herhangi bir hastalığı veya rahatsızlığını olması durumunda, yolcunun kendi doktoru veya havalimanı doktoru tarafından verilen İngilizce bir rapor ibraz edildiği takdirde seyahat etmesine izin vermektedir.
inglês | turco |
---|---|
report | rapor |
corendon | corendon |
airlines | airlines |
airport | havalimanı |
by | tarafından |
or | veya |
a | bir |
any | herhangi |
EN It would require 18 months to excavate the hard rock on which Mount Ulriken rests.
TR Ulriken'in Dağı'nın üzerinde durduğu sert kayayı kazmak 18 ay sürecekti.
inglês | turco |
---|---|
months | ay |
hard | sert |
mount | dağı |
EN Transportation is an essential and integral part of our lives, and the world is seeking ways to reduce emissions and eliminate fossil-fuels. Therefore, we require cleaner, more sustainable and more energy efficient modes of transport.
TR Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için dünyanın enerji kullanımını ve emisyonlarını azaltması gerekiyor. Elektrik motoru verimliliğini artırmanın ne kadar fark yaratabileceğini öğrenmek için teknik incelemeyi indirin.
inglês | turco |
---|---|
world | dünyanın |
energy | enerji |
emissions | emisyonlarını |
and | ve |
of | in |
to | için |
EN The world’s toughest jobs require the best hoses and connectors
TR Dünyanın en zorlu işleri için en iyi hortumlar ve konnektörler gerekir
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
the | için |
best | en |
EN Ecosystems require a delicate balance of conservation and public use
TR Ekosistemler hassas bir koruma ve kamusal kullanım dengesi gerektirir
inglês | turco |
---|---|
ecosystems | ekosistemler |
require | gerektirir |
delicate | hassas |
balance | dengesi |
conservation | koruma |
public | kamusal |
and | ve |
use | kullanım |
a | bir |
EN Read our article about B2Core, a unique client cabinet software package solution that can be tailored to a brokerage's require-ments. A must-read if you are looking for an efficient, multi-featured back-office solution.
TR Broker ihtiyaçlarına göre düzenlenebilen benzersiz müşteri kabin yazılım paketi B2Core hakkındaki makalemizi okuyun, B2Core hakkındaki makalemizi okuyun. Etkin, çok özellikli back ofis çözümü arayanlar için idealdir.
inglês | turco |
---|---|
read | okuyun |
client | müşteri |
software | yazılım |
package | paketi |
efficient | etkin |
featured | özellikli |
back | back |
office | ofis |
solution | çözümü |
about | hakkındaki |
unique | benzersiz |
EN In 2015 the United States FBI and Justice Department pushed for legislation that would require a “backdoor” into encrypted communications
TR 2015 yılında Amerika Birleşik Devletleri FBI ve Adalet Bakanlığı, şifreli iletişime "izinsiz erişim geçişi" ni şart koşan yasayı şiddetle talep ettiler
inglês | turco |
---|---|
in | yılında |
and | ve |
justice | adalet |
encrypted | şifreli |
require | talep |
states | devletleri |
united | birleşik |
EN Prevent weak passwords and require users to create stronger passwords for better account security.
TR Zayıf parolaları önleyin ve kullanıcıların daha iyi hesap güvenliği için daha güçlü parolalar oluşturmasını gerektirir.
inglês | turco |
---|---|
weak | zayıf |
passwords | parolalar |
require | gerektirir |
account | hesap |
prevent | önleyin |
and | ve |
security | güvenliği |
better | daha iyi |
users | kullanıcılar |
EN To receive your personal offer, we require some additional information from you.
TR Size özel bir teklif almak için bazı ek bilgiler talep edilecektir.
inglês | turco |
---|---|
offer | teklif |
require | talep |
additional | ek |
information | bilgiler |
some | bazı |
personal | özel |
EN To receive your personal offer, we require some additional information from you.
TR Size özel bir teklif almak için bazı ek bilgiler talep edilecektir.
inglês | turco |
---|---|
offer | teklif |
require | talep |
additional | ek |
information | bilgiler |
some | bazı |
personal | özel |
EN To receive your personal offer, we require some additional information from you.
TR Size özel bir teklif almak için bazı ek bilgiler talep edilecektir.
inglês | turco |
---|---|
offer | teklif |
require | talep |
additional | ek |
information | bilgiler |
some | bazı |
personal | özel |
EN Best mobile app builders that don’t require coding knowledge
TR Ekip ruhu oluşturma etkinlikleri neden verimliliği arttırmaz?
inglês | turco |
---|---|
that | neden |
EN It doesn't require any additional plugin that's why it's pretty powerful in terms of customer experience.
TR Herhangi bir ek eklenti gerektirmez, bu yüzden müşteri deneyimi açısından oldukça güçlüdür.
inglês | turco |
---|---|
additional | ek |
plugin | eklenti |
pretty | oldukça |
powerful | güçlü |
customer | müşteri |
experience | deneyimi |
in terms of | açısından |
any | herhangi |
its | bu |
of | bir |
EN Unlike cryptocurrencies such as Bitcoin and Ethereum, Nimiq does not require a third-party node to send transactions directly from the browser
TR Bitcoin ve Ethereum gibi kripto paraların aksine Nimiq işlemleri tarayıcıdan göndermesi için üçüncü parti node’lara ihtiyaç duymaz
inglês | turco |
---|---|
unlike | aksine |
bitcoin | bitcoin |
ethereum | ethereum |
transactions | işlemleri |
browser | tarayıcı |
party | parti |
require | ihtiyaç |
and | ve |
third | üçüncü |
to | için |
EN Interpreted languages like Python, Java, and Node generally do not require recompilation unless your code references libraries that use architecture specific components
TR Python, Java ve Node gibi yorumlanan diller, kodunuz mimariye özgü bileşenleri kullanan kitaplıklara başvurmadıkça genellikle yeniden derleme gerektirmez
inglês | turco |
---|---|
languages | diller |
python | python |
java | java |
generally | genellikle |
use | kullanan |
components | bileşenleri |
node | node |
specific | özgü |
and | ve |
EN Non-interpreted languages will require compiling your code to target arm64
TR Yorumlanmayan diller, kodunuzu arm64'ü hedefleyecek şekilde derlemenizi gerektirir
inglês | turco |
---|---|
languages | diller |
require | gerektirir |
your code | kodunuzu |
EN We require that our joint venture partners, suppliers, contractors, beneficiaries, and other business partners follow zero tolerance policy on bribe.
TR Müşterek girişim ortaklarımızdan, tedarikçilerimizden, yüklenicilerimizden, danışmanlarımızdan ve diğer iş ortaklarımızdan rüşvet konusunda sıfır hoşgörü politikasını uygulamalarını talep etmekteyiz.
inglês | turco |
---|---|
require | talep |
other | diğer |
zero | sıfır |
on | konusunda |
policy | politikası |
and | ve |
EN Does the PCI DSS standard require single-tenant environments in order to be compliant?
TR PCI DSS standardına uyumlu olmak için tek kiracılı ortamlar mı gerekir?
inglês | turco |
---|---|
dss | dss |
standard | standardı |
environments | ortamlar |
compliant | uyumlu |
to | için |
EN Do QSAs for Level 1 merchants require a physical walkthrough of AWS data centers?
TR QSA'lar 1. Düzey alıcı bankalar için AWS veri merkezinde fiziksel bir denetim gerektiriyor mu?
inglês | turco |
---|---|
level | düzey |
aws | aws |
physical | fiziksel |
data | veri |
for | için |
a | bir |
of | in |
EN Some AWS Services in scope for PCI may still enable TLS 1.0 for customers who require it for non-PCI workloads
TR PCI kapsamındaki bazı AWS Hizmetleri PCI dışı iş yükleri için ihtiyaç duyan müşteriler için TLS 1.0'a olanak vermeye devam edebilir
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
services | hizmetleri |
may | edebilir |
still | devam |
tls | tls |
customers | müşteriler |
workloads | iş yükleri |
require | ihtiyaç |
some | bazı |
scope | kapsam |
for | için |
EN The ASV may require the customer to follow a scan vulnerability dispute process and the evidence outlined can be used as proof of compliance
TR ASV, müşterinin bir tarama güvenlik açığı itiraz süreci izlemesini zorunlu tutabilir ve özetlenen kanıtlar uyumluluk kanıtı olarak kullanılabilir
inglês | turco |
---|---|
scan | tarama |
process | süreci |
evidence | kanıt |
compliance | uyumluluk |
and | ve |
a | bir |
EN non-PCI) who require the option of this protocol, however AWS services are individually assessing the customer impact to disabling TLS 1.0 for their service and may choose to deprecate it
TR PCI olmayan) nedeniyle tüm hizmetlerinde TLS 1.0'a karşı çıkmıyor; ancak, AWS hizmetleri, TLS 1.0'i devre dışı bırakmanın müşteri etkisini ayrı olarak değerlendiriyor ve sonuç olarak bunu kullanımdan kaldırmayı tercih edebilir
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
impact | etkisini |
tls | tls |
customer | müşteri |
services | hizmetleri |
choose | tercih |
and | ve |
the | ancak |
it | bunu |
EN HPC applications often require high network performance, fast storage, large amounts of memory, high compute capabilities, or all of the above
TR HPC uygulamaları genellikle yüksek ağ performansı, hızlı depolama, büyük miktarda bellek, çok yüksek kapasiteli işlem özellikleri ya da bunların hepsini birden gerektirir
inglês | turco |
---|---|
hpc | hpc |
often | genellikle |
require | gerektirir |
storage | depolama |
memory | bellek |
all | hepsini |
above | da |
high | yüksek |
large | büyük |
fast | hızlı |
applications | uygulamalar |
the | birden |
of | çok |
EN Other protocols are so heavy they require intermediaries to run nodes, recreating the same old power dynamics
TR Diğer blokzincirleri yüksek boyutları nedeniyle nodeları yöneten aracılara ihtiyaç duyar, eski güç dinamikleriyle hareket ederler
inglês | turco |
---|---|
other | diğer |
old | eski |
to | nedeniyle |
require | ihtiyaç |
power | güç |
Mostrando 50 de 50 traduções