EN To get information about our activitiesFor your suggestions about our activitiesFor your complaints about our activitiesThanksYour other communication requests
"activitiesthanksyour other communication" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN To get information about our activitiesFor your suggestions about our activitiesFor your complaints about our activitiesThanksYour other communication requests
TR Faaliyetlerimiz hakkında bilgi almak içinFaaliyetlerimiz hakkında önerileriniz içinFaaliyetlerimiz hakkında şikayetleriniz içinTeşekkürDiğer iletişim talepleriniz
inglês | turco |
---|---|
information | bilgi |
communication | iletişim |
about | hakkında |
get | almak |
EN To get information about our activitiesFor your suggestions about our activitiesFor your complaints about our activitiesThanksYour other communication requests
TR Faaliyetlerimiz hakkında bilgi almak içinFaaliyetlerimiz hakkında önerileriniz içinFaaliyetlerimiz hakkında şikayetleriniz içinTeşekkürDiğer iletişim talepleriniz
inglês | turco |
---|---|
information | bilgi |
communication | iletişim |
about | hakkında |
get | almak |
EN To get information about our activitiesFor your suggestions about our activitiesFor your complaints about our activitiesThanksYour other communication requests
TR Faaliyetlerimiz hakkında bilgi almak içinFaaliyetlerimiz hakkında önerileriniz içinFaaliyetlerimiz hakkında şikayetleriniz içinTeşekkürDiğer iletişim talepleriniz
inglês | turco |
---|---|
information | bilgi |
communication | iletişim |
about | hakkında |
get | almak |
EN To get information about our activitiesFor your suggestions about our activitiesFor your complaints about our activitiesThanksYour other communication requests
TR Faaliyetlerimiz hakkında bilgi almak içinFaaliyetlerimiz hakkında önerileriniz içinFaaliyetlerimiz hakkında şikayetleriniz içinTeşekkürDiğer iletişim talepleriniz
inglês | turco |
---|---|
information | bilgi |
communication | iletişim |
about | hakkında |
get | almak |
EN Abstract Digital Technology Communication Point Trash Agency Communications agency Communication Blue
TR Öz Dijital Teknoloji Iletişim Nokta Çöp Ajans Iletişim ajansı Iletişim Mavi
inglês | turco |
---|---|
agency | ajans |
blue | mavi |
point | nokta |
digital | dijital |
technology | teknoloji |
communication | iletişim |
EN The subjects handled through the digital communication and social media trainings are integrated around a communication plan, aiming for the participants' both theoretical and technical capacities to be strengthened
TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
inglês | turco |
---|---|
participants | katılımcılar |
technical | teknik |
and | ve |
communication | iletişim |
social | sosyal |
plan | planı |
to | araya |
digital | dijital |
media | medya |
both | de |
EN The subjects handled through the digital communication and social media trainings are integrated around a communication plan, aiming for the participants' both theoretical and technical capacities to be strengthened
TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
inglês | turco |
---|---|
participants | katılımcılar |
technical | teknik |
and | ve |
communication | iletişim |
social | sosyal |
plan | planı |
to | araya |
digital | dijital |
media | medya |
both | de |
EN IP, in other words internet protocol address, is the unique number that distinguishes a device that connects to the internet for communication from other devices in a network
TR IP yani internet protokolü adresi, bir networkte iletişim için internete bağlanan bir cihazın diğer cihazlardan ayırt edilmesini sağlayan, özel numarasıdır
inglês | turco |
---|---|
ip | ip |
other | diğer |
address | adresi |
number | numarası |
communication | iletişim |
internet | internet |
device | cihaz |
protocol | protokolü |
EN IP, in other words internet protocol address, is the unique number that distinguishes a device that connects to the internet for communication from other devices in a network
TR IP yani internet protokolü adresi, bir networkte iletişim için internete bağlanan bir cihazın diğer cihazlardan ayırt edilmesini sağlayan, özel numarasıdır
inglês | turco |
---|---|
ip | ip |
other | diğer |
address | adresi |
number | numarası |
communication | iletişim |
internet | internet |
device | cihaz |
protocol | protokolü |
EN For example, You can unsubscribe from any marketing, newsletter, or other communication we may send you right form the email
TR Örneğin, size doğrudan e-postadan gönderebileceğimiz herhangi bir pazarlama, haber bülteni veya diğer iletişim aboneliğinizi iptal edebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
marketing | pazarlama |
other | diğer |
communication | iletişim |
right | doğrudan |
send | e |
you can | edebilirsiniz |
or | veya |
any | herhangi |
the | size |
EN Tradition 11: Our public relations policy is based on attraction rather than promotion; we need always maintain personal anonymity at the level of press, radio, films, television, and other public media of communication.
TR Gelenek 11: Halkla ilişkiler politikamız tanıtımdan çok cazibeye dayanmaktadır; basın, radyo, filmler, televizyon ve diğer kamusal iletişim araçları düzeyinde her zaman kişisel anonimliği korumamız gerekir.
inglês | turco |
---|---|
tradition | gelenek |
public | kamusal |
need | gerekir |
level | düzeyinde |
films | filmler |
television | televizyon |
radio | radyo |
other | diğer |
press | basın |
communication | iletişim |
of | her |
and | ve |
always | her zaman |
personal | kişisel |
EN Most of the company's tools are referenced by other CAs in communication with their customers
TR Şirketin araçlarının çoğuna, müşterileriyle iletişimde diğer CA'lar tarafından başvurulmaktadır
inglês | turco |
---|---|
other | diğer |
by | tarafından |
tools | araçları |
EN Most of the company's tools are referenced by other CAs in communication with their customers
TR Şirketin araçlarının çoğuna, müşterileriyle iletişimde diğer CA'lar tarafından başvurulmaktadır
inglês | turco |
---|---|
other | diğer |
by | tarafından |
tools | araçları |
EN The two types of communication are collectively known as V2x technologies – vehicle to infrastructure and/or other vehicles
TR Bu iki tür iletişim toplu olarak Yerel Tehlike Uyarısı (V2x) teknolojileri (araçla altyapı ve/veya diğer araçlar arasında) olarak bilinir
inglês | turco |
---|---|
types | tür |
communication | iletişim |
technologies | teknolojileri |
infrastructure | altyapı |
vehicles | araçlar |
known | bilinir |
other | diğer |
and | ve |
or | veya |
EN For example, You can unsubscribe from any marketing, newsletter, or other communication we may send you right form the email
TR Örneğin, size doğrudan e-postadan gönderebileceğimiz herhangi bir pazarlama, haber bülteni veya diğer iletişim aboneliğinizi iptal edebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
marketing | pazarlama |
other | diğer |
communication | iletişim |
right | doğrudan |
send | e |
you can | edebilirsiniz |
or | veya |
any | herhangi |
the | size |
EN Tradition 11: Our public relations policy is based on attraction rather than promotion; we need always maintain personal anonymity at the level of press, radio, films, television, and other public media of communication.
TR Gelenek 11: Halkla ilişkiler politikamız tanıtımdan çok cazibeye dayanmaktadır; basın, radyo, filmler, televizyon ve diğer kamusal iletişim araçları düzeyinde her zaman kişisel anonimliği korumamız gerekir.
inglês | turco |
---|---|
tradition | gelenek |
public | kamusal |
need | gerekir |
level | düzeyinde |
films | filmler |
television | televizyon |
radio | radyo |
other | diğer |
press | basın |
communication | iletişim |
of | her |
and | ve |
always | her zaman |
personal | kişisel |
EN Our many partnerships help to foster communication, build insights and enable individual and collective advancement in scientific research and healthcare.
TR Kurduğumuz sayısınız ortaklık sayesinde iletişimi artırıyor, konuların iç yüzünü ortaya çıkarıyor, bilimsel araştırmalarda ve sağlık sektöründe bireysel ve toplu olarak ilerlenme sağlanmasına yardımcı oluyoruz.
inglês | turco |
---|---|
communication | iletişimi |
individual | bireysel |
healthcare | sağlık |
help | yardımcı |
and | ve |
scientific | bilimsel |
to | sayesinde |
EN Deliver a communication that cannot be missed with this powerful and cost-effective solution.
TR Bu güçlü ve uygun maliyetli çözüm ile gözden kaçmayacak bir iletişim sağlayın.
inglês | turco |
---|---|
communication | iletişim |
powerful | güçlü |
cost | maliyetli |
solution | çözüm |
and | ve |
this | bu |
a | bir |
EN With Client Portal, you can save time on reporting and build a transparent communication with your clients by providing them with instant access to the reports you decide to share.
TR Müşteri Portalı ile raporlama konusunda zamandan tasarruf edebilir, paylaşmaya karar verdiğiniz raporlara anında erişim sağlayarak müşterilerinizle şeffaf bir iletişim kurabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
client | müşteri |
save | tasarruf |
reporting | raporlama |
communication | iletişim |
access | erişim |
by providing | sağlayarak |
transparent | şeffaf |
you can | edebilir |
decide | karar |
portal | portalı |
to | konusunda |
a | bir |
instant | anında |
with | ile |
EN Communication and Fundraising Manager
TR İletişim ve Kaynak Geliştirme Yöneticisi
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
manager | yöneticisi |
EN Communication & Fundraising Expert
TR İletişim Ve Kaynak Geliştirme Uzmanı
inglês | turco |
---|---|
expert | uzman |
EN We have a good news! As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Kadınların haklarına erişimini desteklemek için öncelikle bu haklardan yaygın biçimde haberdar olmalarını sağlamak gerekiyor
inglês | turco |
---|---|
support | desteklemek |
a | öncelikle |
have | bu |
of | in |
to | sağlamak |
in | için |
EN We undertake to form open and transparent communication with our suppliers as all our stakeholders
TR Tüm paydaşlarımızla olduğu gibi tedarikçilerimzle de açık ve şeffaf iletişim kurmayı taahüt ederiz
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
communication | iletişim |
transparent | şeffaf |
and | ve |
all | tüm |
as | gibi |
EN If you contact us by email, your communication will be stored for 6 months. We do this to be to speed up our turn around on support and to follow up.
TR Bizimle e-mail yoluyla iletişime geçerseniz, iletişiminiz 6 ay boyunca saklanacaktır. Bunu destek konusundaki dönüşümüzü hızlandırmak ve takip etmek için yapıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
contact | iletişime |
months | ay |
support | destek |
follow | takip |
and | ve |
EN This prevents eavesdropping, tampering and message forgery of any communication between your device and our servers
TR Bu, cihazınız la sunucularımız arasındaki iletişimi gizlice dinlemeyi, kurcalamayı ve mesaj sahteciliğini önler
inglês | turco |
---|---|
message | mesaj |
of | ın |
communication | iletişimi |
prevents | önler |
this | bu |
device | cihaz |
and | ve |
between | arasındaki |
EN Communication and Fundraising Manager
TR İletişim ve Kaynak Geliştirme Yöneticisi
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
manager | yöneticisi |
EN Communication & Fundraising Expert
TR İletişim Ve Kaynak Geliştirme Uzmanı
inglês | turco |
---|---|
expert | uzman |
EN Whether it’s a business presentation, the CEO’s speech or a celebratory toast, Fairmont knows successful communication relies on smart technology
TR İster bir iş sunumu, CEO konuşması, isterse bir kutlama için kadeh kaldırma, Fairmont başarılı iletişimin akıllı teknolojiye dayandığını bilir
inglês | turco |
---|---|
or | isterse |
fairmont | fairmont |
knows | bilir |
speech | konuşması |
successful | başarılı |
smart | akıllı |
its | in |
whether | için |
a | bir |
the | teknolojiye |
EN One team, one dream. We reject politics in favor of direct, respectful communication and open collaboration. We believe that the mission and the team are bigger than individual power or recognition.
TR Tek ekip, tek hayal. Doğrudan, saygılı iletişim ve açık işbirliğinden yana durarak siyaseti reddediyoruz. Misyonun ve ekibin, bireysel güç veya tanınmadan daha büyük olduğuna inanıyoruz.
inglês | turco |
---|---|
dream | hayal |
direct | doğrudan |
communication | iletişim |
open | açık |
power | güç |
we believe | inanıyoruz |
team | ekip |
and | ve |
individual | bireysel |
or | veya |
bigger | büyük |
EN Ceyla Altındiş – Support to Life Communication & Fundraising Expert
TR Ceyla Altındiş - Hayata Destek İletişim ve Kaynak Geliştirme Uzmanı
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
EN BİRLİKTE Beneficiaries Meet in 'Communication and Digital Tools Training' in Ankara
TR Katılım Hakkı Projesi Kapsamında Fransa'ya Çalışma Ziyareti Yapıldı
EN As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Hayata Destek Derneği olarak, pandemi sürecinde faydalanıcılarımızla iletişimimizi verimli biçimde devam ettirebilmek adına bir dizi ‘yeni’yi hayata geçirdik
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
efficiently | verimli |
pandemic | pandemi |
continue | devam |
to life | hayata |
a | bir |
with | dizi |
EN As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Hayata Destek Derneği olarak, pandemi sürecinde faydalanıcılarımızla iletişimimizi verimli biçimde devam ettirebilmek adına bir dizi ‘yeni’yi hayata geçirdik
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
efficiently | verimli |
pandemic | pandemi |
continue | devam |
to life | hayata |
a | bir |
with | dizi |
EN Despite the Internet's pervasive role in commerce, communication and our communities, millions of people continue to be restricted by benevolent governments and corporations.
TR İnternetin ticarete, iletişime ve toplumumuza tamamen nüfuz eden rolüne rağmen, milyonlarca insan halen müşfik hükümetlerce ve şirketlerce sınırlandırılmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
people | insan |
role | rol |
despite | rağmen |
and | ve |
EN The Internet facilitates communication, transactions, innovation, identities, entertainment, educational growth and enlightenment.
TR İnternet iletişimi, ticari işlemleri, yeniliği, kimlikleri, eğlenceyi, eğitimsel gelişimi ve aydınlanmayı kolaylaştırır.
inglês | turco |
---|---|
communication | iletişimi |
transactions | işlemleri |
and | ve |
EN Integrate your RingCentral communication workflows with automated transcription so you always have a searchable transcript.
TR RingCentral iletişim iş akışlarınızı otomatik transkripsiyonla entegre edin, böylece her zaman aranabilir bir transkripte sahip olursunuz.
inglês | turco |
---|---|
integrate | entegre |
communication | iletişim |
workflows | iş akışları |
automated | otomatik |
so | böylece |
searchable | aranabilir |
transcript | transkripte |
ringcentral | ringcentral |
you | sahip |
always | her zaman |
a | bir |
EN Title IV: Telecommunications is regulated by the Federal Communication Commission (FCC)
TR Başlık IV: Telekomünikasyon Federal İletişim Komisyonu (FCC) tarafından düzenlenir
inglês | turco |
---|---|
title | başlık |
telecommunications | telekomünikasyon |
federal | federal |
commission | komisyonu |
fcc | fcc |
by | tarafından |
EN Renderforest continues to provide high-quality graphic tools that can professionalize and enhance your company’s media communication effectiveness
TR Renderforest, şirketinizin medya iletişimini daha profesyonel hale getirerek etkisini artıran yüksek kalitede grafik araçları sunmaya devam ediyor
inglês | turco |
---|---|
renderforest | renderforest |
graphic | grafik |
high | yüksek |
media | medya |
tools | araçları |
quality | kalitede |
continues | devam ediyor |
to | daha |
EN Crisp is designed for team collaboration and real-time communication, making it the perfect alternative to your individual mailbox
TR Crisp, ekip işbirliği ve gerçek zamanlı iletişim için tasarlanmıştır, bu da onu bireysel posta kutunuza mükemmel bir alternatif haline getirir
inglês | turco |
---|---|
crisp | crisp |
team | ekip |
collaboration | işbirliği |
communication | iletişim |
perfect | mükemmel |
alternative | alternatif |
real | gerçek |
time | zamanlı |
individual | bireysel |
and | ve |
EN With a better communication, teams can improve their customer support
TR Daha iyi bir iletişim ile ekipler müşteri desteğini iyileştirebilir
inglês | turco |
---|---|
communication | iletişim |
teams | ekipler |
customer | müşteri |
a | bir |
better | daha iyi |
improve | daha |
with | ile |
EN Today, all brands, small or large, understand how critical Facebook is for them in advertising and communication
TR Bugün küçük ya da büyük ölçekli tüm markalar, Facebook?un kendileri için ne kadar ciddi bir reklam ve iletişim alanı olduğunu keşfetmiş durumda
inglês | turco |
---|---|
today | bugün |
brands | markalar |
small | küçük |
large | büyük |
advertising | reklam |
communication | iletişim |
in | da |
all | tüm |
is | olduğunu |
and | ve |
EN It is a type of digital security that permits encrypted communication between a web browser and a website
TR Bir web tarayıcısı ile web sitesi arasında şifreli iletişime izin veren bir dijital güvenlik türüdür
inglês | turco |
---|---|
security | güvenlik |
encrypted | şifreli |
type | tür |
browser | tarayıcı |
digital | dijital |
between | arası |
EN The best patient communication software
TR Kalıcı değişiklikler yapmanın bilimsel sırrı
EN Chatbot software used for these purposes are typically limited to conversations regarding a specialized purpose and not for the entire range of human communication
TR Chatbot yazılımı, tipik olarak, tüm insan iletişimi yelpazesi için değil, özel bir amaç ile ilgili konuşmalarla sınırlıdır
inglês | turco |
---|---|
chatbot | chatbot |
limited | sınırlı |
human | insan |
communication | iletişimi |
purpose | amaç |
entire | de |
typically | tipik |
software | yazılımı |
and | özel |
of | in |
the | değil |
EN It supports sales, support and marketing management, delivers actionable insights, integrates with social media and facilitates team communication
TR Satış, destek ve pazarlama yönetimini destekler, eyleme dönüştürülebilir içgörüler sunar, sosyal medya ile bütünleşir ve ekip iletişimini kolaylaştırır
inglês | turco |
---|---|
management | yönetimini |
delivers | sunar |
insights | içgörüler |
team | ekip |
supports | destekler |
support | destek |
and | ve |
with | ile |
marketing | pazarlama |
sales | satış |
social | sosyal |
media | medya |
EN To make it clear, a live chat is an online communication tool that enables you and your website visitors to chat in real-time
TR Açıkça belirtmek gerekirse, canlı sohbet, sizin ve web sitenizin ziyaretçilerinin gerçek zamanlı olarak sohbet etmesini sağlayan çevrimiçi bir iletişim aracıdır
inglês | turco |
---|---|
clear | açık |
tool | aracı |
your website | sitenizin |
time | zamanlı |
online | çevrimiçi |
website | web |
live | canlı |
real | gerçek |
chat | sohbet |
communication | iletişim |
to | etmesini |
a | bir |
and | ve |
EN The ticket is shared between both the customer service agent and the customer and logs their communication to one continuous thread
TR Bilet, hem müşteri hizmetleri temsilcisi hem de müşteri arasında paylaşılır ve iletişimlerini tek bir sürekli iş parçacığına kaydeder
inglês | turco |
---|---|
ticket | bilet |
agent | temsilcisi |
continuous | sürekli |
customer | müşteri |
both | de |
service | hizmetleri |
and | ve |
between | arası |
to | tek |
EN “When we got started with Crisp, we quickly noticed that it created a new medium for communication.“
TR “Crisp'i kullanmaya başladığımızda, iletişim için yeni bir ortam yarattığını çok çabuk fark ettik.“
EN We have a good news! As Support to Life, we have implemented a series of 'new' in order to continue our communication with our beneficiaries efficiently during the pandemic
TR Kadınların haklarına erişimini desteklemek için öncelikle bu haklardan yaygın biçimde haberdar olmalarını sağlamak gerekiyor
inglês | turco |
---|---|
support | desteklemek |
a | öncelikle |
have | bu |
of | in |
to | sağlamak |
in | için |
EN We undertake to form open and transparent communication with our suppliers as all our stakeholders
TR Tüm paydaşlarımızla olduğu gibi tedarikçilerimzle de açık ve şeffaf iletişim kurmayı taahüt ederiz
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
communication | iletişim |
transparent | şeffaf |
and | ve |
all | tüm |
as | gibi |
Mostrando 50 de 50 traduções