TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
"güçlendirilmesi amaçlanıyor" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
güçlendirilmesi | strengthening |
TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
EN The subjects handled through the digital communication and social media trainings are integrated around a communication plan, aiming for the participants' both theoretical and technical capacities to be strengthened
turco | inglês |
---|---|
planı | plan |
etrafında | around |
teknik | technical |
TR Dijital iletişim ve sosyal medya eğitiminde ele alınan başlıklar bir iletişim planı etrafında bir araya getirilirken katılımcıların hem teorik, hem de teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor
EN The subjects handled through the digital communication and social media trainings are integrated around a communication plan, aiming for the participants' both theoretical and technical capacities to be strengthened
turco | inglês |
---|---|
planı | plan |
etrafında | around |
teknik | technical |
TR Program kapsamında yürütülecek etkinliklerde yeni ve eski komşuların birbirleriyle kaynaşması, böylece mültecilerle ev sahibi nufüsun sosyal uyumuna katkı sağlanması da amaçlanıyor.
EN The program also aims to contribute to the social cohesion between the two communities by means of bringing together the old neighbors with the new.
turco | inglês |
---|---|
program | program |
eski | old |
sosyal | social |
katkı | contribute |
da | also |
ın | of |
TR Program kapsamında yürütülecek etkinliklerde yeni ve eski komşuların birbirleriyle kaynaşması, böylece mültecilerle ev sahibi nufüsun sosyal uyumuna katkı sağlanması da amaçlanıyor.
EN The program also aims to contribute to the social cohesion between the two communities by means of bringing together the old neighbors with the new.
turco | inglês |
---|---|
program | program |
eski | old |
sosyal | social |
katkı | contribute |
da | also |
ın | of |
TR Eğitimin sonunda öğrencilerin bilgilerin dijital resimler ve görsel simülasyonlarla canlandırılmasına ilişkin uzmanlık bilgileri edinmiş olmaları amaçlanıyor; oyun endüstrisinde çok aranan bir karışım.
EN By the time they graduate, students will have learnt how to present information using digital images and visual simulations – a skillset that is much in demand in the gaming industry.
turco | inglês |
---|---|
oyun | gaming |
TR Dahası, yurt dışında alınan eğitim ve meslek diplomalarının denkliklerinin daha kolay tanınması amaçlanıyor
EN Furthermore, it will become easier for foreign educational and vocational qualifications to gain recognition
turco | inglês |
---|---|
eğitim | educational |
ve | and |
TR Bundan kaçınmak ve daha iyi bir işletme barışı, daha çok istikrar ve daha az grev olmasını sağlamak için çalışanların yönetime daha fazla katılmaları amaçlanıyor.
EN The idea is that this can be achieved by involving employees in decision-making processes to a considerable extent, thereby ensuring a more peaceful working environment, greater stability and fewer strikes.
turco | inglês |
---|---|
daha az | fewer |
TR Örneğin, uluslararası proje „Zeit Zuzuhören (Dinleme Zamanı)“ sayesinde bunun gerçekleşmesi amaçlanıyor
EN This is the aim, for example, of an international project called ‘Time to listen’
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
proje | project |
TR Sivil Toplumun Güçlendirilmesi Programı kapsamında kurulan Sivil Toplum Afet Platformu’nun yürütücülüğünü yapmaya başladık.
EN We began acting as the executive partner of Civil Society Disaster Platform, which was established as part of STL’s Strengthening Civil Society Program.
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
programı | program |
kurulan | established |
afet | disaster |
platformu | platform |
TR Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi (UNWomen) desteğiyle Adana, Batman, Diyarbakır, İzmir, Mardin, Mersin illeri ve...
EN Our "living" website, which offers up-to-date information, basic instructions, live support services, is now online: hayatadestek.online Our first set of content that...
turco | inglês |
---|---|
ın | of |
TR Çocuk Yaşta, Erken ve Zorla Evliliklerin Önlenmesi Alanında Çalışan STÖ'lerin Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi
EN Technical Support for Strengthening CSOs Capacities for engage in Prevention of CEFM Project
turco | inglês |
---|---|
projesi | project |
TR 2022-2024 dönemine ilişkin hedefleri ve ekonomik vizyonu yansıtan OVP makroekonomik istikrarın güçlendirilmesi ve yeni politika alanlarının geliştirilmesini öngörmektedir.
EN MTP, reflecting the goals and economic vision for the period of 2022-2024, foresees to develop new policy areas as well as strengthening the macroeconomic stability.
turco | inglês |
---|---|
hedefleri | goals |
ve | and |
ekonomik | economic |
vizyonu | vision |
yansıtan | reflecting |
yeni | new |
politika | policy |
ın | of |
TR Sivil Toplumun Güçlendirilmesi Programı kapsamında kurulan Sivil Toplum Afet Platformu’nun yürütücülüğünü yapmaya başladık.
EN We began acting as the executive partner of Civil Society Disaster Platform, which was established as part of STL’s Strengthening Civil Society Program.
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
programı | program |
kurulan | established |
afet | disaster |
platformu | platform |
TR Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi (UNWomen) desteğiyle Adana, Batman, Diyarbakır, İzmir, Mardin, Mersin illeri ve...
EN Our "living" website, which offers up-to-date information, basic instructions, live support services, is now online: hayatadestek.online Our first set of content that...
turco | inglês |
---|---|
ın | of |
TR Sivil toplum ile Hükümet arasındaki etkileşimin güçlendirilmesi
EN Strengthening the interaction between civil society and the government
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
ile | and |
hükümet | government |
arasındaki | between |
TR Küresel Düşün Yerel Davran: İzmir Yerelinde Genç İstihdam Politikalarının Güçlendirilmesi Raporu | STGM
EN Think Global, Act Local: Strengthening Youth Employment Policies in İzmir Local Report | STGM
turco | inglês |
---|---|
küresel | global |
yerel | local |
genç | youth |
raporu | report |
stgm | stgm |
TR Küresel Düşün Yerel Davran: İzmir Yerelinde Genç İstihdam Politikalarının Güçlendirilmesi Raporu
EN Think Global, Act Local: Strengthening Youth Employment Policies in İzmir Local Report
turco | inglês |
---|---|
küresel | global |
yerel | local |
genç | youth |
raporu | report |
TR Sivil toplum içinde katılımcılığın ve demokrasinin gelişmesi, örgütlülüğün ve özerkliğin güçlendirilmesi,
EN Ensuring the development of participation and democracy in civil society, and strengthening organizational capacity and autonomy;
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
içinde | in |
TR Dengeli ve şeffaf mekanizmaların oluşturulmasını destekleyerek STK’lar ve Kamu Sektörü arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi,
EN Strengthening the cooperation between CSOs and the Public Sector by supporting the establishment of balanced and transparent mechanisms,
turco | inglês |
---|---|
dengeli | balanced |
ve | and |
şeffaf | transparent |
kamu | public |
ın | of |
TR Refakatsiz çocuklar, sokakta çalışan ve yaşayan çocuklar, AIDS, tıbbi bakım, bilgisayar okur yazarlığı, eğitim, engellilik, kadınların güçlendirilmesi ve insani yardım.
EN Unaccompanied minors, children working and living on the street, AIDS, medical care, computer literacy, education, disability, women's empowerment, and humanitarian aid.
turco | inglês |
---|---|
çocuklar | children |
ve | and |
tıbbi | medical |
bakım | care |
bilgisayar | computer |
eğitim | education |
yardım | aid |
TR 3.5. Uyuşturucu madde kullanımı ve alkol bağımlılığını da kapsayan madde bağımlılığının önlenmesi ve tedavisinin güçlendirilmesi
EN 3.5. Strengthen the prevention and treatment of substance abuse, including narcotic drug abuse and harmful use of alcohol
turco | inglês |
---|---|
madde | substance |
önlenmesi | prevention |
ın | of |
TR 3.d. Başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere bütün ülkelerin ulusal ve küresel sağlık risklerine karşı erken uyarı, riski azaltma ve risk yönetimi kapasitelerinin güçlendirilmesi
EN 3.d. Strengthen the capacity of all countries, in particular developing countries, for early warning, risk reduction and management of national and global health risks
turco | inglês |
---|---|
gelişmekte | developing |
olmak | the |
bütün | all |
ulusal | national |
ve | and |
küresel | global |
sağlık | health |
erken | early |
uyarı | warning |
azaltma | reduction |
yönetimi | management |
TR 5.c. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin ilerletilmesi ve kadınların ve kız çocuklarının her düzeyde güçlenmeleri için sağlam politikaların ve yasal olarak uygulanabilir mevzuatların kabul edilmesi ve güçlendirilmesi
EN 5.c. Adopt and strengthen sound policies and enforceable legislation for the promotion of gender equality and the empowerment of all women and girls at all levels
turco | inglês |
---|---|
c | c |
cinsiyet | gender |
kız | girls |
düzeyde | levels |
TR 5.c.1. Cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi için kamu ödenekleri yapan ve izleme sistemleri olan ülkelerin oranı
EN 5.c.1. Proportion of countries with systems to track and make public allocations for gender equality and women’s empowerment
turco | inglês |
---|---|
c | c |
cinsiyet | gender |
kamu | public |
izleme | track |
sistemleri | systems |
ülkelerin | countries |
TR 8.10. Herkesin bankacılık, sigorta ve finansal hizmetlere erişiminin teşvik edilmesi ve artırılması için yurt içi finansal kurumların kapasitelerinin güçlendirilmesi
EN 8.10. Strengthen the capacity of domestic financial institutions to encourage and expand access to banking, insurance and financial services for all
turco | inglês |
---|---|
herkesin | all |
bankacılık | banking |
sigorta | insurance |
finansal | financial |
teşvik | encourage |
kurumların | institutions |
TR 10.2. 2030’a kadar yaşa, cinsiyete, engelliliğe, ırka, etnik kökene, dine, ekonomik ya da başka bir statüye bakılmaksızın herkesin güçlendirilmesi ve sosyal, ekonomik ve siyasi olarak kapsanmasının desteklenmesi
EN 10.2. By 2030, empower and promote the social, economic and political inclusion of all, irrespective of age, sex, disability, race, ethnicity, origin, religion or economic or other status
turco | inglês |
---|---|
ekonomik | economic |
başka | other |
herkesin | all |
sosyal | social |
siyasi | political |
TR 10.5. Küresel finans piyasalarının ve kurumlarının düzenlenmesi ve denetlenmesinin geliştirilmesi ve bu tür düzenlemelerin hayata geçirilmelerinin güçlendirilmesi
EN 10.5. Improve the regulation and monitoring of global financial markets and institutions and strengthen the implementation of such regulations
turco | inglês |
---|---|
küresel | global |
finans | financial |
ve | and |
ın | of |
kurumların | institutions |
TR 16.8. Gelişmekte olan ülkelerin küresel yönetişim kurumlarına katılımlarının sağlanması ve güçlendirilmesi
EN 16.8. Broaden and strengthen the participation of developing countries in the institutions of global governance
turco | inglês |
---|---|
gelişmekte | developing |
ülkelerin | countries |
küresel | global |
ve | and |
ın | of |
TR 16.a Özellikle gelişmekte olan ülkelerde şiddeti önlemek ve terör ve suçla mücadele etmek için her düzeyde kapasite geliştirilmesi adına ilgili ulusal kurumların uluslararası işbirliği yoluyla ilgili ulusal kurumların güçlendirilmesi
EN 16.a Strengthen relevant national institutions, including through international cooperation, for building capacity at all levels, in particular in developing countries, to prevent violence and combat terrorism and crime
turco | inglês |
---|---|
a | a |
önlemek | prevent |
mücadele | combat |
düzeyde | levels |
kapasite | capacity |
ilgili | relevant |
ulusal | national |
kurumların | institutions |
uluslararası | international |
işbirliği | cooperation |
TR 11.3. 2030’a kadar bütün ülkelerde kapsayıcı ve sürdürülebilir kentleşmenin geliştirilmesi ve katılımcı, entegre ve sürdürülebilir insan yerleşimlerinin planlanması ve yönetilmesi için kapasitenin güçlendirilmesi
EN 11.3. By 2030, enhance inclusive and sustainable urbanization and capacity for participatory, integrated and sustainable human settlement planning and management in all countries
turco | inglês |
---|---|
bütün | all |
kapsayıcı | inclusive |
sürdürülebilir | sustainable |
katılımcı | participatory |
entegre | integrated |
insan | human |
TR Finans 17.1. Vergi ve diğer gelir hasılatı için yurt içi kapasiteyi artırmak için gelişmekte olan ülkelere uluslararası destek sağlanması yoluyla yurt içi kaynak seferberliğinin güçlendirilmesi
EN Finance 17.1. Strengthen domestic resource mobilization, including through international support to developing countries, to improve domestic capacity for tax and other revenue collection
turco | inglês |
---|---|
finans | finance |
vergi | tax |
diğer | other |
gelir | revenue |
kapasiteyi | capacity |
gelişmekte | developing |
uluslararası | international |
TR 13.1. İklimle ilgili tehlikelere ve doğal afetlere karşı dayanıklılığın ve uyum kapasitesinin bütün ülkelerde güçlendirilmesi
EN 13.1. Strengthen resilience and adaptive capacity to climate-related hazards and natural disasters in all countries
turco | inglês |
---|---|
ilgili | related |
ve | and |
doğal | natural |
karşı | to |
bütün | all |
TR Sivil Toplumun Güçlendirilmesi Programı kapsamında kurulan Sivil Toplum Afet Platformu’nun yürütücülüğünü yapmaya başladık.
EN We began acting as the executive partner of Civil Society Disaster Platform, which was established as part of STL’s Strengthening Civil Society Program.
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
programı | program |
kurulan | established |
afet | disaster |
platformu | platform |
TR Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi (UNWomen) desteğiyle Adana, Batman, Diyarbakır, İzmir, Mardin, Mersin illeri ve...
EN Our "living" website, which offers up-to-date information, basic instructions, live support services, is now online: hayatadestek.online Our first set of content that...
turco | inglês |
---|---|
ın | of |
TR Sivil Toplumun Güçlendirilmesi Programı kapsamında kurulan Sivil Toplum Afet Platformu’nun yürütücülüğünü yapmaya başladık.
EN We began acting as the executive partner of Civil Society Disaster Platform, which was established as part of STL’s Strengthening Civil Society Program.
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
programı | program |
kurulan | established |
afet | disaster |
platformu | platform |
TR Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi Birimi (UNWomen) desteğiyle Adana, Batman, Diyarbakır, İzmir, Mardin, Mersin illeri ve...
EN Our "living" website, which offers up-to-date information, basic instructions, live support services, is now online: hayatadestek.online Our first set of content that...
turco | inglês |
---|---|
ın | of |
TR Sivil toplum ile Hükümet arasındaki etkileşimin güçlendirilmesi
EN Strengthening the interaction between civil society and the government
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
ile | and |
hükümet | government |
arasındaki | between |
TR Sivil toplum içinde katılımcılığın ve demokrasinin gelişmesi, örgütlülüğün ve özerkliğin güçlendirilmesi,
EN Ensuring the development of participation and democracy in civil society, and strengthening organizational capacity and autonomy;
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
toplum | society |
içinde | in |
TR Dengeli ve şeffaf mekanizmaların oluşturulmasını destekleyerek STK’lar ve Kamu Sektörü arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi,
EN Strengthening the cooperation between CSOs and the Public Sector by supporting the establishment of balanced and transparent mechanisms,
turco | inglês |
---|---|
dengeli | balanced |
ve | and |
şeffaf | transparent |
kamu | public |
ın | of |
TR Refakatsiz çocuklar, sokakta çalışan ve yaşayan çocuklar, AIDS, tıbbi bakım, bilgisayar okur yazarlığı, eğitim, engellilik, kadınların güçlendirilmesi ve insani yardım.
EN Unaccompanied minors, children working and living on the street, AIDS, medical care, computer literacy, education, disability, women's empowerment, and humanitarian aid.
turco | inglês |
---|---|
çocuklar | children |
ve | and |
tıbbi | medical |
bakım | care |
bilgisayar | computer |
eğitim | education |
yardım | aid |
TR Küresel Düşün Yerel Davran: İzmir Yerelinde Genç İstihdam Politikalarının Güçlendirilmesi Raporu | STGM
EN Think Global, Act Local: Strengthening Youth Employment Policies in İzmir Local Report | STGM
turco | inglês |
---|---|
küresel | global |
yerel | local |
genç | youth |
raporu | report |
stgm | stgm |
TR Küresel Düşün Yerel Davran: İzmir Yerelinde Genç İstihdam Politikalarının Güçlendirilmesi Raporu
EN Think Global, Act Local: Strengthening Youth Employment Policies in İzmir Local Report
turco | inglês |
---|---|
küresel | global |
yerel | local |
genç | youth |
raporu | report |
TR 2022-2024 dönemine ilişkin hedefleri ve ekonomik vizyonu yansıtan OVP makroekonomik istikrarın güçlendirilmesi ve yeni politika alanlarının geliştirilmesini öngörmektedir.
EN MTP, reflecting the goals and economic vision for the period of 2022-2024, foresees to develop new policy areas as well as strengthening the macroeconomic stability.
turco | inglês |
---|---|
hedefleri | goals |
ve | and |
ekonomik | economic |
vizyonu | vision |
yansıtan | reflecting |
yeni | new |
politika | policy |
ın | of |
TR Diğer üç sütunuysa aşı alanındaki araştırmalar, hastaların iyileştirilmesi ve sağlık sistemlerinin genel olarak güçlendirilmesi oluşturuyor.
EN The other three pillars are vaccine research, treatment of the sick and the general strengthening of health systems.
turco | inglês |
---|---|
diğer | other |
aşı | vaccine |
araştırmalar | research |
sağlık | health |
sistemlerinin | systems |
genel | general |
TR Bu bağlamda önemli üç sütun söz konusu: iklim koruma ve karbon salımından arınma, uyum sağlama becerisinin güçlendirilmesi ve sürdürülebilir bir enerji temini
EN Three pillars are important here: climate protection and decarbonisation, increasing adaptability and a sustainable energy supply
turco | inglês |
---|---|
önemli | important |
iklim | climate |
koruma | protection |
sürdürülebilir | sustainable |
enerji | energy |
TR Tüm partiler, korona pandemisi esnasında yaşanan okulların kapatılması deneyiminden çıkarılacak bir dersin, okullardaki dijitalleşmenin daha da güçlendirilmesi gerektiği olduğu konusunda hem fikir
EN All of the parties agree on the lesson learned from the school closures during the Covid-19 pandemic: digitalization in schools must be increased
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
partiler | parties |
korona | covid-19 |
pandemisi | pandemic |
esnasında | during |
TR İklimin Korunması: Başkalarının Güçlendirilmesi
EN Climate protection: strengthening others
TR Çocuk Yaşta, Erken ve Zorla Evliliklerin Önlenmesi Alanında Çalışan STÖ'lerin Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi
EN Technical Support for Strengthening CSOs Capacities for engage in Prevention of CEFM Project
turco | inglês |
---|---|
projesi | project |
TR Savunuculuk ve katılım başlıklarında STÖ’lerin kapasitesinin güçlendirilmesi hedefiyle Türkiye'nin…
EN We have completed the live meetings of "Everyone Needs Back-up Courses" on the STOK Learning…
Mostrando 49 de 49 traduções