TR Blockchain'den Peter Smith yenilik görüyor ancak bazılarının 'Kripto Kışı' için hazırlıksız olacağını düşünüyor
"kışı için hazırlıksız" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Blockchain'den Peter Smith yenilik görüyor ancak bazılarının 'Kripto Kışı' için hazırlıksız olacağını düşünüyor
EN Blockchain's Peter Smith sees innovation but thinks some will be unprepared for a ‘Crypto Winter’
turco | inglês |
---|---|
blockchain | blockchain |
peter | peter |
smith | smith |
yenilik | innovation |
ancak | but |
kripto | crypto |
TR Blockchain.com'den Peter Smith yenilik görüyor ancak bazılarının 'Kripto Kışı' için hazırlıksız olacağını düşünüyor
EN Blockchain's Peter Smith sees innovation but thinks some will be unprepared for a ‘Crypto Winter’
turco | inglês |
---|---|
blockchain | blockchain |
peter | peter |
smith | smith |
yenilik | innovation |
ancak | but |
kripto | crypto |
TR Blockchain.com'den Peter Smith yenilik görüyor ancak bazılarının 'Kripto Kışı' için hazırlıksız olacağını düşünüyor
EN Blockchain's Peter Smith sees innovation but thinks some will be unprepared for a ‘Crypto Winter’
TR Daha geniş kapsamlı bir analiz yönetin ve rakiplerinizin reklam harcamalarının yıllar boyunca nasıl değiştiğini gözlemleyin. Yüksek sezona hazırlıksız yakalanmamak için bu içgörüleri kullanıp bütçenizi uygun olarak dağıtın
EN Conduct a more thorough analysis and see how competitors’ advertising spend changes throughout the year. Use these insights to distribute your budgets properly, so you won’t get caught unprepared for the high season
turco | inglês |
---|---|
analiz | analysis |
rakiplerinizin | competitors |
reklam | advertising |
TR Onarım ve destek raporları için son dakikada gelen yönetim taleplerinin sizi hazırlıksız yakalamasına izin vermeyin
EN Don’t let last-minute management requests for repair and support reports catch you off guard
turco | inglês |
---|---|
onarım | repair |
destek | support |
raporları | reports |
son | last |
yönetim | management |
sizi | you |
TR Onarım ve destek raporları için son dakikada gelen yönetim taleplerinin sizi hazırlıksız yakalamasına izin vermeyin
EN Don’t let last-minute management requests for repair and support reports catch you off guard
turco | inglês |
---|---|
onarım | repair |
destek | support |
raporları | reports |
son | last |
yönetim | management |
sizi | you |
TR Korona pandemisi Almanya’yı son derece hazırlıksız yakaladı. Virüsle mücadelede Merkel hükümeti kararlı bir biçimde, Avrupa’nın ortak hareket etmesinden yana ağırlığını koydu.
EN Germany found itself utterly unprepared when the coronavirus pandemic hit. In the fight against the virus, Merkel’s government resolutely opted for a joint European action plan.
turco | inglês |
---|---|
pandemisi | pandemic |
almanya | germany |
merkel | merkel |
hükümeti | government |
avrupa | european |
ortak | joint |
TR Birinci ve üçüncü kişi çerezler: Birinci kişi çerezler sitemiz tarafından kullanılan çerezlerdir. Üçüncü kişi çerezler ise sitemiz haricinde bilgisayarınıza kurulan çerezlerdir.
EN First and third party cookies: First party cookies are the cookies used by our site. Third party cookies are cookies set-up on your computer outside of our site.
turco | inglês |
---|---|
birinci | first |
çerezler | cookies |
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi başına bir ücretsiz hesap. Bir defada yalnızca bir etkin, ücretsiz Wufoo hesabınız olabilir. Bir kişi için birden çok Wufoo hesapları, SurveyMonkey tarafından kapatılabilir.
EN One free account per person. You may only have one active, free Wufoo account at any time. Multiple Wufoo accounts for any person may be closed by SurveyMonkey.
TR Kişi sayısı Tümüİnsansız1 Kişi2 kişi3 kişi4 kişi ya da daha fazla
EN Number of people AllWithout People1 person2 people3 people4 people or more
turco | inglês |
---|---|
kişi | people |
sayısı | number |
TR 8.4.1. Madde ayak izi, kişi başına düşen madde ayak izi ve GSYH başına madde ayak izi 8.4.2. Yurtiçi madde tüketimi, kişi başına yurt içi madde tüketimi ve GSYH başına yurt içi madde tüketimi
EN 8.4.1. Material footprint, material footprint per capita, and material footprint per GDP 8.4.2. Domestic material consumption, domestic material consumption per capita, and domestic material consumption per GDP
turco | inglês |
---|---|
kişi | capita |
başına | per |
ve | and |
TR 12.2.1. Madde ayak izi, kişi başına düşen madde ayak izi ve GSYH başına madde ayak izi 12.2.2. Yurtiçi madde tüketimi, kişi başına yurt içi madde tüketimi ve GSYH başına yurt içi madde tüketimi
EN 12.2.1. Material footprint, material footprint per capita, and material footprint per GDP 12.2.2. Domestic material consumption, domestic material consumption per capita, and domestic material consumption per GDP
turco | inglês |
---|---|
kişi | capita |
başına | per |
ve | and |
TR 11.5.1. 100 000 kişi başına afetlerden etkilenen, kaybolan ve ölen kişi sayısı 11.5.2. Afetin kritik altyapının hasar görmesi ve temel hizmetlerin bozulmasına verdiği zararı kapsayan doğrudan ekonomik kayıpların küresel GSYH'ye oranı
EN 11.5.1. Number of deaths, missing persons and persons affected by disaster per 100,000 people 11.5.2. Direct disaster economic loss in relation to global GDP, including disaster damage to critical infrastructure and disruption of basic services
turco | inglês |
---|---|
kişi | people |
etkilenen | affected |
ve | and |
sayısı | number |
kritik | critical |
temel | basic |
hizmetlerin | services |
doğrudan | direct |
ekonomik | economic |
küresel | global |
TR 13.1.1. Ulusal ve yerel düzeyde afet riski azaltma stratejileri olan ülkelerin sayısı 13.1.2. 100 000 kişi başına afetlerden etkilenen, kaybolan ve ölen kişi sayısı
EN 13.1.1. Number of countries with national and local disaster risk reduction strategies 13.1.2. Number of deaths, missing persons and persons affected by disaster per 100,000 people
turco | inglês |
---|---|
ulusal | national |
ve | and |
yerel | local |
afet | disaster |
riski | risk |
azaltma | reduction |
stratejileri | strategies |
ülkelerin | countries |
sayısı | number |
kişi | people |
etkilenen | affected |
TR Bu Sözleşmede kullanılan, "biz", "bizim", "bize" ifadeleri EngineeringRobo anlamına gelir ve "siz ve / veya" sizin "Hizmetlerimizi, Uygulamalarımızı ve Verilerimizi kullanmak isteyen kişi veya tüzel kişi anlamına gelir.
EN Where used in this Agreement, references to: "we", "our", "us" means EngineeringRobo and "you and/or "your" mean the individual or entity who wishes to use our Services, Applications and Data.
turco | inglês |
---|---|
bu | this |
veya | or |
hizmetlerimizi | our services |
kişi | entity |
uygulamalar | services |
uygulamaları | applications |
TR Tam aktif yasal kapasiteye sahip herhangi bir gerçek kişi veya herhangi bir tüzel kişi Hesap başvurusunda bulunabilir
EN Any natural person with full active legal capacity or any legal person may apply for an Account
turco | inglês |
---|---|
tam | full |
aktif | active |
yasal | legal |
hesap | account |
TR Ve bu süreci başlatabilecek tek bir kişi var: İnterneti ve teknolojiyi zorunlu olarak kullanan kişi.
EN And there is only one person who can start that process: the one who is using the internet and technology compulsively.
turco | inglês |
---|---|
süreci | process |
kişi | person |
teknolojiyi | technology |
kullanan | using |
TR Özgür bir bilgi toplumu için çalışıyorlar: Üç kişi ve dijital sivil toplum için yaptıkları çalışmalar.
EN From his office in New York, Benjamin Schreiber from Germany is coordinating the logistics of the global vaccination initiative COVAX for UNICEF.
TR Doğru yoldan kazanılan başarıyı kutluyoruz. Bir kişi hedeflerine ulaşmak için çok çalışırsa ve başkalarına da aynısını yapmaları için yardım ederse; takdir ve ödülü hak eder.
EN We celebrate success that's earned the right way. When someone works hard to reach goals and helps others do the same; recognition and reward is deserved.
turco | inglês |
---|---|
kutluyoruz | we celebrate |
hedeflerine | goals |
yardım | helps |
TR Bir web sitesi için çağrı almak için 9'dan fazla temsilci atarsanız, alınan her çağrı, tesadüfen seçilmiş 9 kayıtlı numaradan birine gönderilir ve bu kişi çağrıyı alır.
EN If you assign more than 9 agents to receive calls for a website, then each call received will be sent to a random selection of 9 registered numbers and these ones will be dialed.
turco | inglês |
---|---|
çağrı | call |
alınan | received |
kayıtlı | registered |
TR Özgür bir bilgi toplumu için çalışıyorlar: Üç kişi ve dijital sivil toplum için yaptıkları çalışmalar.
EN From his office in New York, Benjamin Schreiber from Germany is coordinating the logistics of the global vaccination initiative COVAX for UNICEF.
TR IBM, yalnızca az sayıda kişi için değil, herkese avantaj sağlayabilecek sorumlu inovasyonlar için 100 yılı aşkın bir süredir durmadan çalışıyor.
EN For more than 100 years, IBM has continuously strived for responsible innovation capable of bringing benefits to everyone and not just a few.
turco | inglês |
---|---|
ibm | ibm |
herkese | everyone |
sorumlu | responsible |
TR Belirsiz bir anahtar kelime için iyi optimize edilmiş olabilirsiniz, ancak çok az kişi bu terimi arayacağından, çabalarınız için etkileyici sonuçlar elde edemezsiniz.
EN You can be well-optimized for an obscure keyword, but since so few people will be searching for that term, you won’t get impressive results for your efforts.
turco | inglês |
---|---|
iyi | well |
kişi | people |
terimi | term |
etkileyici | impressive |
sonuçlar | results |
elde | get |
TR Eğer bir kişi bir denetim aracını kullanmak için her seferinde kullanım kılavuzunu çıkarmak zorunda kalırsa, o zaman muhtemelen aşırı karmaşık olacağı için bundan kaçınacaktır
EN If someone has to break out the instruction manual to use an audit tool every time, then they will likely end up avoiding it since it will be over complicated
turco | inglês |
---|---|
eğer | if |
denetim | audit |
zaman | time |
muhtemelen | likely |
karmaşık | complicated |
TR Bu, ortalama bir kişi için arama yapmanın daha kolay olmasını ve ihtiyaç duydukları yanıtları kolaylıkla alabilmelerini sağlamak için tasarlanmıştır.
EN This is designed to ensure that searching is easier for the average person and so that they can get the answers they need with ease.
turco | inglês |
---|---|
ortalama | average |
arama | searching |
ihtiyaç | need |
yanıtları | answers |
kolaylıkla | with ease |
TR Ulaştığınız kişi sayısını daha da artırmak için site geneli reklam, konu sponsorluğu, e-bültenler ve Mükemmeliyet Merkezi sponsorluğu arasından da seçim yapabilirsiniz.
EN Choose from run-of-site advertising, topic sponsorship, e-newsletters and centre of excellence sponsorship to extend your reach even further.
turco | inglês |
---|---|
site | site |
reklam | advertising |
konu | topic |
merkezi | centre |
seçim | choose |
TR Kendiniz dışındaki bir kişi için bu kişinin izni olmadan herhangi bir hesap oluşturmak;
EN create an account for anyone other than yourself without such person's permission;
turco | inglês |
---|---|
kendiniz | yourself |
dışındaki | other than |
izni | permission |
olmadan | without |
hesap | account |
oluşturmak | create |
TR Malesef bir çok kişi raflarda aylarca bekleyen filtre kahve, espresso, türk kahvesi almak ve tüketmek zorunda kalıyor.Online hizmet verdikleri web sitelerinin seo hizmetleri için bizimle çalışıyorlar.
EN Unfortunately, many people have to buy and consume filter coffee, espresso and Turkish coffee waiting on the shelves for months.They work with us for the seo services of the websites they provide online services.
turco | inglês |
---|---|
kişi | people |
kahve | coffee |
türk | turkish |
zorunda | have to |
seo | seo |
bizimle | with us |
TR Mültecilere yönelik çalışan kişi ve kurumların kapasitelerini artırmak için temel insani yardım standardı (TİS) eğitimleri düzenliyoruz
EN We organize core humanitarian standards (CHS) trainings to increase the capacities of persons and institutions working with refugees
turco | inglês |
---|---|
kurumların | institutions |
temel | core |
standardı | standards |
TR Mültecilere yönelik çalışan kişi ve kurumların kapasitelerini artırmak için temel insani yardım standardı (TİS) eğitimleri düzenliyoruz
EN We organize core humanitarian standards (CHS) trainings to increase the capacities of persons and institutions working with refugees
turco | inglês |
---|---|
kurumların | institutions |
temel | core |
standardı | standards |
TR Sorularınız/endişelerinizle e-posta göndermeniz veya aramanız için adanmış bir kişi.
EN A dedicated person for you to email or call with all of your questions/concerns.
turco | inglês |
---|---|
e-posta | |
veya | or |
adanmış | dedicated |
soruları | questions |
TR Erişime ihtiyacı olan tek bir kişi varsa, senin için bir planımız var
EN If you only have one person that needs access, we have a plan for you
turco | inglês |
---|---|
erişime | access |
planı | plan |
TR En nihayetinde merkezi ekonomide finansal fırsatlar şeffaflığın, güvenilirliğin ve erişimin olmaması nedeniyle çoğu kişi için kısıtlanıyor
EN Ultimately, in a centralized economy, financial opportunity for most people is inhibited by a lack of transparency, accountability and access
turco | inglês |
---|---|
merkezi | centralized |
finansal | financial |
kişi | people |
TR Madenciler, zincirde yeni bir blok madenciliği yapan ilk kişi olduklarında, işlem ücretleri ve yeni çıkarılan bitcoin ile ağı güvence altına aldıkları için ödüllendirilir.
EN Miners are rewarded for securing the network with transaction fees and freshly mined bitcoin when they are the first to mine a new block in the chain.
turco | inglês |
---|---|
blok | block |
işlem | transaction |
bitcoin | bitcoin |
ağı | network |
TR Birçok kişi kripto paralarını tutmak için Trust Cüzdan kullanıyor
EN A lot of people use Trust Wallet to hold their cryptocurrencies
turco | inglês |
---|---|
kişi | people |
trust | trust |
cüzdan | wallet |
kullanıyor | use |
TR Thawte Sertifika Yetkilisi, Amerika Birleşik Devletleri dışında SSL sertifikaları sağlayan ilk kişi olduğu için en popüler olandır
EN Thawte Certification Authority is the most popular as it was the first to provide SSL certificates outside of the United States
turco | inglês |
---|---|
thawte | thawte |
dışında | outside |
ssl | ssl |
sağlayan | provide |
ilk | first |
olduğu | is |
en | most |
popüler | popular |
TR Herhangi bir kişi, kurum, şirket, domain hosting firması SSL reseller programına ücretsiz katılabilir. SSL bayilik programına katılmak sizin için yeni gelir kapısı olacaktır.
EN Any person, institution, company, domain hosting company can join the SSL reseller program for free of Charge. Participating in the SSL dealership program will be a new revenue channel for you.
turco | inglês |
---|---|
domain | domain |
hosting | hosting |
ssl | ssl |
katılmak | join |
sizin | you |
yeni | new |
TR Ayrıca adı, telefon numarasını ve e-posta adresini manuel olarak yazmamak için telefonunuza kaydedebileceğiniz kişi bilgileri içerebilir
EN It can also store contact details so that you don’t have to manually type the name, phone number, and email address to save it to your phone
turco | inglês |
---|---|
ayrıca | also |
adı | name |
telefon | phone |
adresini | address |
manuel | manually |
bilgileri | details |
telefon numarası | number |
Mostrando 50 de 50 traduções