TR Gizliliğin herkesin hakkı olduğuna, ekonomik özgürlük arayışının erdemli bir çaba olduğuna ve paranın geleceğinin saldırı ve sansüre dayanıklı dijital paralarda olduğuna inanıyoruz.
"hakkına sahip olduğuna" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Gizliliğin herkesin hakkı olduğuna, ekonomik özgürlük arayışının erdemli bir çaba olduğuna ve paranın geleceğinin saldırı ve sansüre dayanıklı dijital paralarda olduğuna inanıyoruz.
EN We believe that everyone has a right to privacy, that the pursuit of economic freedom is virtuous, and that the future of money is an attack- and censorship-resistant digital currency.
turco | inglês |
---|---|
herkesin | everyone |
hakkı | right |
ekonomik | economic |
özgürlük | freedom |
inanıyoruz | we believe |
TR Bildirimdeki bilgilerin doğru olduğuna ve kanuni yaptırımlara tabi olmak kaydıyla, bildirimde bulunan tarafın ihlal edildiği iddia edilen telif hakkının sahibi adına hareket etme yetkisine sahip olduğuna dair beyan;
EN A statement that the information in the notification is accurate, and under penalty of perjury, that the notifying party is authorized to act on behalf of the owner of the copyright that is allegedly infringed;
turco | inglês |
---|---|
bilgilerin | information |
ve | and |
sahibi | owner |
TR Bildirimdeki bilgilerin doğru olduğuna ve kanuni yaptırımlara tabi olmak kaydıyla, bildirimde bulunan tarafın ihlal edildiği iddia edilen telif hakkının sahibi adına hareket etme yetkisine sahip olduğuna dair beyan;
EN A statement that the information in the notification is accurate, and under penalty of perjury, that the notifying party is authorized to act on behalf of the owner of the copyright that is allegedly infringed;
turco | inglês |
---|---|
bilgilerin | information |
ve | and |
sahibi | owner |
TR Her kullanıcının Mailfence'in sizi hangi tehditlerden koruduğunu veya korumadığını tam olarak bilme hakkına sahip olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle bu genel Mailfence tehdit modeli oluşturduk.
EN We believe that every user has the right to know exactly what threats Mailfence protects or does not protect you from.We therefore composed this generic Mailfence threat model.
turco | inglês |
---|---|
her | every |
kullanıcının | user |
mailfence | mailfence |
sizi | you |
tehditlerden | threats |
veya | or |
inanıyoruz | we believe |
genel | generic |
tehdit | threat |
modeli | model |
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR Ayrıca, AB Hukuki Garantisi’ne ilişkin olarak, iade hakkına veya fesih hakkına da sahip olabilirsiniz
EN You may also have a right of refund or a right to terminate in respect of the EU Legal Warranty
TR AB Görünürlük İlkeleri Avrupa Birliği'nin, tamamını ya da bir bölümünü finanse ettiği projelerin Avrupa Birliği'nin desteğine sahip olduğuna görsel anlamda dikkat çekmek amacıyla düzenlenmiştir
EN The EU Visibility Principles have been drafted in order to draw some visual attention to the fact that the projects have obtained the support of the European Union whether they have been financed completely or partially by the European Union
turco | inglês |
---|---|
görünürlük | visibility |
birliği | union |
görsel | visual |
dikkat | attention |
amacıyla | in order to |
TR Biz her insanın saygıya değer olduğuna ve adil davranılmayı hak ettiğine inanıyoruz. Herkes tüm potansiyeli ölçüsünde başarma fırsatına sahip olmalıdır.
EN We believe every person is worthy of respect and deserves fair treatment. Everyone should have the opportunity to succeed to the fullest extent of his or her potential.
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
adil | fair |
inanıyoruz | we believe |
potansiyeli | potential |
ın | of |
fırsatı | opportunity |
TR AB Görünürlük İlkeleri Avrupa Birliği'nin, tamamını ya da bir bölümünü finanse ettiği projelerin Avrupa Birliği'nin desteğine sahip olduğuna görsel anlamda dikkat çekmek amacıyla düzenlenmiştir
EN The EU Visibility Principles have been drafted in order to draw some visual attention to the fact that the projects have obtained the support of the European Union whether they have been financed completely or partially by the European Union
turco | inglês |
---|---|
görünürlük | visibility |
birliği | union |
görsel | visual |
dikkat | attention |
amacıyla | in order to |
TR Bu SEO denetim aracına dahil ettiğimiz birçok özellik olsa da, diğerlerinden daha fazla etkiye sahip olduğuna inandığımız birkaç tanesi var
EN While there are many features that we’ve included in this SEO audit tool, there are a few of them that we believe have more of an impact than the rest
turco | inglês |
---|---|
seo | seo |
denetim | audit |
özellik | features |
etkiye | impact |
TR Alt satırlarımın ne olduğuna dair temel bir anlayışa sahip olduğumda, hangi davranışların beni alt satırlara (diğer bir deyişle orta satırlara) götürdüğünü bilmek daha yardımcı oldu
EN Once I had a basic understanding of what my bottom lines are, it was more helpful to know what behaviors led me back to the bottom lines (a.k.a middle lines)
turco | inglês |
---|---|
alt | bottom |
temel | basic |
beni | me |
orta | middle |
oldu | was |
mı | my |
TR Biz, Last.fm sitesini kullanırken kendisini güvende ve rahat hissetme hakkına sahip olan birçok farklı insanın yer aldığı bir topluluğuz
EN We're a community of many types of people, who all have the right to feel safe and comfortable using the Last.fm website
turco | inglês |
---|---|
last | last |
rahat | comfortable |
insan | people |
TR Bu da çoğu hükümeti, vatandaşların verilerini ve iletişimlerini şifreleme hakkını kontrol edip etmemelerini ya da hükümetlerin gizli bilgilerin şifresini çözme hakkına sahip olup olmamalarını sorgulamaya itti.
EN This has led many governments to question whether they should control citizens' right to encrypt data or communications and if governments should have the right to decrypt private information.
turco | inglês |
---|---|
çoğu | many |
vatandaşların | citizens |
verilerini | data |
hakkını | right |
kontrol | control |
gizli | private |
bilgilerin | information |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR Herkese evlenme hakkına giden uzun ince bir yol: İki kadın, evli bir çiftin sahip olduğu bütün haklara nihayet kavuşmanın kendileri için ne anlama geldiğini anlatıyor.
EN It’s been a long journey to marriage for all: two women say what it means to them to have the full rights of a married couple, at long last.
turco | inglês |
---|---|
uzun | long |
kadın | women |
evli | married |
anlama | means |
TR Başkalarının gizlilik hakkı için Kişisel Verilerin kopyalarına erişim taleplerini reddetme hakkına sahip olduğumuz durumlar olabileceğini lütfen unutmayın.
EN Please note that there may be circumstances in which we are entitled to refuse requests for access to copies of Personal Data, for the sake of another person’s right to privacy.
turco | inglês |
---|---|
hakkı | right |
verilerin | data |
erişim | access |
TR Kaynak kodunu (bir programın insan tarafından okunabilir iç işleyişini) inceleme hakkına sahip olamıyorsanız, birisinin kusurlarını düzeltmesini veya gizliliğinizin sizin için nasıl korunduğunu değerlendiremezsiniz.
EN If you can't get a right to inspect source code (the human-readable inner workings of a program), you can't have someone correct flaws or evaluate how your privacy is protected for you.
turco | inglês |
---|---|
kaynak | source |
kodunu | code |
insan | human |
veya | or |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR Evet, öğrenci ve eğitmenler Autodesk ürün ve hizmetlerine bir yıl boyunca eğitim amaçlı erişim hakkına sahip olur ve uygun oldukları sürece yenileme yapabilirler.
EN Yes, students and educators can get free one-year educational access to Autodesk products and services, renewable as long as they remain eligible.
turco | inglês |
---|---|
evet | yes |
öğrenci | students |
ürün | products |
hizmetlerine | services |
yıl | year |
eğitim | educational |
sürece | as long as |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR İndirdiğiniz hiçbir içerik için mülkiyet hakkına sahip olmadığını kabul edersiniz
EN You agree that you do not acquire any ownership rights in any downloaded content
turco | inglês |
---|---|
içerik | content |
için | in |
mülkiyet | ownership |
olmadığını | not |
kabul | agree |
TR Herkese evlenme hakkına giden uzun ince bir yol: İki kadın, evli bir çiftin sahip olduğu bütün haklara nihayet kavuşmanın kendileri için ne anlama geldiğini anlatıyor.
EN It’s been a long journey to marriage for all: two women say what it means to them to have the full rights of a married couple, at long last.
turco | inglês |
---|---|
uzun | long |
kadın | women |
evli | married |
anlama | means |
TR Almanya’da oy kullanma hakkına sahip olan kişi sayısı 60,4 milyon
EN 60.4 million people are entitled to vote
turco | inglês |
---|---|
oy | vote |
kullanma | to |
kişi | people |
milyon | million |
TR Alman vatandaşı seçme ve seçilme hakkına sahip.
EN German citizens are eligible to vote.
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
sahip | are |
TR Seçmenler karar vermek için hangi kaynaklardan bilgi ediniyor? İlk defa oy kullanma hakkına kavuşmak nasıl bir şey? Üç genç kadın seçmen için ilk defa oy kullanacakları bu genel seçimler özel bir yere sahip
EN How are voters informing themselves? What is it like to be able to vote for the first time? Three young first-time voters see the election as something special
turco | inglês |
---|---|
defa | time |
oy | vote |
genç | young |
özel | special |
TR Her ne kadar 2021 Federal Meclis seçimleri Paula Hofmann’ın oy kullanacağı ilk seçim olmasa da oy hakkına sahip olduğu ilk genel seçim
EN Although the 2021 German federal election isn’t the first election in which Paula Hofmann has been entitled to vote, it’s the first time she will be voting for members of the Bundestag
turco | inglês |
---|---|
ne | which |
federal | federal |
oy | vote |
ilk | first |
seçim | election |
TR 2017 genel seçimlerinde Federal İstatistik Dairesi'nin tahminlerine göre 61,5 milyon vatandaş -31,7 milyon kadın ve 28.8 milyon erkek- seçim hakkına sahip.
EN In the 2017 Bundestag elections there were about 61.5 million citizens eligible to vote – 31.7 million women and 28.8 million men.
turco | inglês |
---|---|
milyon | million |
kadın | women |
sahip | there |
Mostrando 50 de 50 traduções