TR İnce esmer saçlı bir serf, görev yöneticisinin tüm müstehcen isteklerini yerine getirir
"görev yöneticisinin tüm" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR İnce esmer saçlı bir serf, görev yöneticisinin tüm müstehcen isteklerini yerine getirir
EN Caught playing with her love tunnel torture for his secretary
TR Elsevier'in 1934'teki çalışanları, depo yöneticisinin şirketteki 25. yılını kutluyorlar
EN Elsevier's staff in 1934, celebrating the warehouse manager's 25th anniversary with the company
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
depo | warehouse |
TR Twitter, iş ortaklarından biri olan NBC'yi Londra Olimpiyatlarındaki yetersiz yayını için eleştiren ve sonra bir NBC yöneticisinin e-posta adresini yayınlayan bir gazetecinin hesabını askıya almıştı
EN Twitter suspended the account of a journalist who criticized NBC, a business partner of Twitter's, for inadequate coverage of the London Olympics and then published the email address of an NBC manager
turco | inglês |
---|---|
londra | london |
adresini | address |
hesabını | account |
TR RADAAR, her sosyal medya yöneticisinin ihtiyaç duyduğu özelliklerle dolu, hepsi bir arada ve sürekli gelişen bir platform
EN RADAAR is an all-in-one consistently expanding platform packed with all the features every social media marketer needs
turco | inglês |
---|---|
ihtiyaç | needs |
platform | platform |
TR SAN, bir sunucuya ve birden çok domain kurulumunu kapsayan tek bir sertifikaya izin verir, bu nedenle sertifika yöneticisinin birden çok domain adresini yönetmekte hiçbir zorluğu olmaz
EN SAN, allows one server and a single certificate covering multiple domain installations, so the certificate administrator has no difficulty managing multiple domains
turco | inglês |
---|---|
sunucuya | server |
domain | domain |
kapsayan | covering |
sertifika | certificate |
TR SAN, bir sunucuya ve birden çok domain kurulumunu kapsayan tek bir sertifikaya izin verir, bu nedenle sertifika yöneticisinin birden çok domain adresini yönetmekte hiçbir zorluğu olmaz
EN SAN, allows one server and a single certificate covering multiple domain installations, so the certificate administrator has no difficulty managing multiple domains
turco | inglês |
---|---|
sunucuya | server |
domain | domain |
kapsayan | covering |
sertifika | certificate |
TR Bir prototiple yapılan ilk tünel açma işi, bir proje yöneticisinin bahçesinde gerçekleştirildi
EN The first drilling attempt with a prototype took place in a project manager's garden
turco | inglês |
---|---|
proje | project |
TR Twitter, iş ortaklarından biri olan NBC'yi Londra Olimpiyatlarındaki yetersiz yayını için eleştiren ve sonra bir NBC yöneticisinin e-posta adresini yayınlayan bir gazetecinin hesabını askıya almıştı
EN Twitter suspended the account of a journalist who criticized NBC, a business partner of Twitter's, for inadequate coverage of the London Olympics and then published the email address of an NBC manager
turco | inglês |
---|---|
londra | london |
adresini | address |
hesabını | account |
TR Bu, uygulamanın istendiği web sitelerini test ettiği ve bir web yöneticisinin ihtiyaç duyacağı en önemli iki öğeye, sunucularının tepki sürelerine ve web sitelerinin kullanılabilirliğine dikkat etmesine neden olur.
EN This means that the app tests websites that it’s asked to and keeps an eye on two of the most important items that a webmaster would need, the response time of their server and the availability of their websites.
TR Konumuz, vazgeçilemez bir görev; fahri görev. İşte Almanların çok zaman harcayarak ve büyük bir tutkuyla gönüllü sorumluluk üstlendikleri alanlar.
EN Working at the office from 9 to 5? That’s a thing of the past. Here you can discover different work models that exist in Germany alongside traditional full-time employment.
turco | inglês |
---|---|
zaman | time |
TR Konumuz, vazgeçilemez bir görev; fahri görev. İşte Almanların çok zaman harcayarak ve büyük bir tutkuyla gönüllü sorumluluk üstlendikleri alanlar.
EN Working at the office from 9 to 5? That’s a thing of the past. Here you can discover different work models that exist in Germany alongside traditional full-time employment.
turco | inglês |
---|---|
zaman | time |
TR Yeni Şansölye Olaf Scholz Merkel’in son görev döneminde Federal Maliye Bakanı olarak görev yaptı
EN The new Federal Chancellor Olaf Scholz was Merkel’s Vice Chancellor and Federal Finance Minister during the last parliament
turco | inglês |
---|---|
merkel | merkel |
federal | federal |
TR Görev yöneticisi özelliği tüm kullanıcılar için ücretsizdir. Dafa fazla bilgi.
EN Yes, the task manager feature is free for all users. Learn more.
turco | inglês |
---|---|
görev | task |
yöneticisi | manager |
özelliği | feature |
tüm | all |
kullanıcılar | users |
ücretsizdir | free |
bilgi | learn |
TR Koalisyon ortakları iklimin korunmasını, hükümet için “yukarıdan aşağıya tüm kurumları ilgilendiren bir görev” olarak görmektedir
EN The coalition partners see climate protection as a “cross-departmental task” for the entire government
turco | inglês |
---|---|
ortakları | partners |
hükümet | government |
tüm | entire |
görev | task |
TR Görev kontrol listesi, tüm SEO temellerinizi yerine getirmeniz için size bir çerçeve sunar. Basitçe bu liste üzerinde çalışın ve ilerlemenizi kontrol etmek için görevleri tamamlandı olarak işaretleyin.
EN The task checklist gives you a framework for getting all your SEO fundamentals in place. Simply work your way through it and mark tasks as complete to check your progress.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
seo | seo |
size | you |
çerçeve | framework |
sunar | gives |
basitçe | simply |
ilerlemenizi | your progress |
TR Görev alanına aklına gelen tüm işleri yaz ve Todoist'in benzersiz doğal dil tanıma özelliği yapılacaklar listeni anında doldursun.
EN Type just about anything into the task field and Todoist’s one-of-its-kind natural language recognition will instantly fill your to-do list.
TR ''Semrush kullanarak, takım arkadaşlarım doğru içerik üzerinde ve veriye dayalı şekilde çalışarak çok fazla zaman kazanıyor. Semrush, bir çok görev için benim sağ elim, bana ve ekibime strateji konusunda yardımcı oluyor.''
EN “By using Semrush, my team saves a lot of time by working on the right content and in a more data-driven way. Semrush is my right hand for many tasks, it helps me and my team to strategize.”
turco | inglês |
---|---|
semrush | semrush |
takım | team |
şekilde | way |
zaman | time |
görev | tasks |
TR Bu süreçte, kimya eğitimi almış olan Amsterdam'daki kitap satıcısı Maurits Dekker, danışman olarak görev aldı
EN In this process the Amsterdam bookseller Maurits Dekker, who was trained as a chemist, served as an advisor
turco | inglês |
---|---|
bu | this |
olan | was |
amsterdam | amsterdam |
TR İletişimlere ek olarak, Elsevier çalışanları erişim, doğrulama, gösterge ve eğitimle ilgili Research4Life görev komitelerinde yer almaktadır.
EN In addition to communications, colleagues throughout Elsevier are involved in Research4Life task forces on access, authentication, metrics and training.
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
erişim | access |
doğrulama | authentication |
görev | task |
TR Uzaktan ve yerinde eğitimlerin Research4Life görev güçleri tarafından kullanıma sunulan akademik makalelerin kullanımını artırmakta en etkili yöntem olduğu kanıtlanmıştır.
EN Distance and on-site training have proven to be the most effective way of increasing usage of the scholarly publications available through Research4Life task forces.
turco | inglês |
---|---|
görev | task |
en | most |
etkili | effective |
yöntem | way |
kullanımı | usage |
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
turco | inglês |
---|---|
uzman | expert |
ihtiyaç | needs |
durum | situation |
ev | home |
ziyaretleri | visits |
gönüllü | volunteer |
malzemeleri | materials |
TR Diğer taraftan, SEO raporunun bağlantısını kopyalayabilir ve web sitesi geliştiricinize, web yöneticinize, SEO uzmanınıza gönderebilir veya bu işle ilgili serbest çalışanlar için bir görev oluşturabilirsiniz.
EN On the other hand, you also can copy the link of the SEO report and send it to your developer, webmaster, SEO specialist or create a task for freelancers on special marketplaces.
turco | inglês |
---|---|
diğer | other |
seo | seo |
görev | task |
TR İsim: Mike Shinoda Doğum Tarihi:11 Şubat 1977 Gruptaki görev(ler)i:Vokalist,piyanist,yardımcı gitarist Kullandığı Araçlar: Audio Technica kablosuz mikrofon PRS gitar Mesa Boogie Dual Rec… Devamını oku
EN Michael Kenji Shinoda (born February 11, 1977) is an American musician, songwriter, rapper, singer, record producer and graphic designer. He co-founded Linkin Park in 1996 and is the band… read more
turco | inglês |
---|---|
shinoda | shinoda |
doğum | born |
vokalist | singer |
devamını | more |
oku | read |
TR Düzenlemeler, sertifikasyonlar ve özelleştirilmiş standartlar sürekli iyileştirmeye tabidir. Control Union, bu gelişmeleri yakından izler ve müşterileri en son değişikliklerden her daim haberdar etmeyi görev kabul eder.
EN Regulations, certifications and tailor-made standards are the subjects of continuous improvement. Control Union Certifications follows these developments closely and we see it as our task to keep our customers updated about the latest changes.
turco | inglês |
---|---|
düzenlemeler | regulations |
ve | and |
standartlar | standards |
sürekli | continuous |
control | control |
union | union |
yakından | closely |
müşterileri | customers |
görev | task |
TR Özel mobil cihazınızı tanımlamak başlı başına bir görev olabilir
EN Identifying your particular mobile device can be a task in itself
turco | inglês |
---|---|
görev | task |
olabilir | can |
TR İsim: Mike Shinoda Doğum Tarihi:11 Şubat 1977 Gruptaki görev(ler)i:Vokalist,piyanist,yardımcı gitarist Kullandığı Araçlar: Audio Technic… Devamını oku
EN Michael Kenji Shinoda (born February 11, 1977) is an American musician, songwriter, rapper, singer, record producer and graphic designer. H… read more
turco | inglês |
---|---|
shinoda | shinoda |
doğum | born |
vokalist | singer |
devamını | more |
oku | read |
TR İsim:Chester Charles Bennington Doğum Tarihi: 20 Mart 1976 Görev: Vokal Linkin park'ın yerleri sallayan müziğinin malzemesini kim y… Devamını oku
EN Chester Charles Bennington (March 20, 1976 – July 20, 2017) was an American singer, songwriter, musician, and actor. He was best known as t… read more
turco | inglês |
---|---|
charles | charles |
mart | march |
devamını | more |
oku | read |
TR İsim:Chester Charles Bennington Doğum Tarihi: 20 Mart 1976 Görev: Vokal Linkin park'ın yerleri sallayan müziğinin malzemesini kim yarattı? Cevap 20 yaşındaki uyumsuz kişi phoneix'den geldi: Chester Bennington. Chester bilinm… Devamını oku
EN Chester Charles Bennington (March 20, 1976 – July 20, 2017) was an American singer, songwriter, musician, and actor. He was best known as the lead vocalist for Linkin Park and was also lead vocalist for the bands Grey Daze, Dead by Sunri… read more
turco | inglês |
---|---|
charles | charles |
mart | march |
park | park |
oku | read |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Hayata Destek Diyarbakır sahasında sosyal çalışmacı olarak görev alıyorum
EN I am working as a social worker at Support to Life Diyarbakır
turco | inglês |
---|---|
destek | support |
sosyal | social |
TR Eğer sivil toplumun aktif bir bireyi iseniz, ya da bir sivil toplum örgütünde gönüllü ya da profesyonel olarak görev alıyorsanız, STGM’nin sağladığı destekleri inceleyebilirsiniz
EN If you are an active member of the civil society or if you are working as a volunteer or professional in a civil society organization, you can examine the support provided by STGM
turco | inglês |
---|---|
sivil | civil |
aktif | active |
iseniz | if you are |
gönüllü | volunteer |
profesyonel | professional |
stgm | stgm |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
EN Abdullah works for an organization delivering humanitarian assistance and tells us how aid is continuously delivered to those most in need amidst COVID-19
turco | inglês |
---|---|
anlatıyor | tells |
TR Hayata Destek Diyarbakır sahasında sosyal çalışmacı olarak görev alıyorum
EN I work as project manager at Support to Life in Diyarbakır
turco | inglês |
---|---|
destek | support |
TR [Başkan, bir gönüllünün Görev Bildirgesini okumasını isteyebilir].
EN [Chair may ask for a volunteer to read the Mission Statement].
turco | inglês |
---|---|
görev | mission |
TR Telaşlı ve dikkatim dağılıyor, her zaman olduğu gibi çoklu görev yapmaya ve başarısız olmaya çalışıyorum
EN I get hectic and distracted, try to multitask and fail, as always
turco | inglês |
---|---|
başarısız | fail |
TR Evet, Kanban'ın güzelliği esnekliğidir. İstediğiniz zaman görev eklemekte özgürsünüz.
EN Yes, the beauty of Kanban is its flexibility. You are free to add tasks at any time.
turco | inglês |
---|---|
kanban | kanban |
zaman | time |
görev | tasks |
TR Görev yöneticisi özelliği ücretli mi?
EN Is the task manager feature free?
turco | inglês |
---|---|
görev | task |
yöneticisi | manager |
özelliği | feature |
TR Evet, Kanban'ın güzelliği esnekliğidir. İstediğiniz zaman görev eklemekte özgürsünüz. Dafa fazla bilgi.
EN Yes, the beauty of Kanban is its flexibility. You are free to add tasks at any time. Learn more.
turco | inglês |
---|---|
kanban | kanban |
zaman | time |
görev | tasks |
bilgi | learn |
TR Daha düşük gecikme süresi, %19'a kadar daha iyi performans, %20 daha düşük maliyet ve şu anda AWS'de bulunan en yüksek güç verimliliği ile Graviton2 işlevleri, görev açısından kritik öneme sahip sunucusuz uygulamaları destekleyebilir
EN With lower latency, up to 19% better performance, a 20% lower cost, and the highest power-efficiency currently available at AWS, Graviton2 functions can power mission critical serverless applications
turco | inglês |
---|---|
gecikme | latency |
a | a |
performans | performance |
aws | aws |
verimliliği | efficiency |
işlevleri | functions |
görev | mission |
kritik | critical |
sunucusuz | serverless |
uygulamaları | applications |
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
turco | inglês |
---|---|
uzman | expert |
ihtiyaç | needs |
durum | situation |
ev | home |
ziyaretleri | visits |
gönüllü | volunteer |
malzemeleri | materials |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR E-posta adresi oluşturmak ya da içerik yönetimi sistemi kurulumu gibi çoğu günlük görev hiçbir teknik bilgiye ihtiyaç duyulmadan birkaç tıklama ile yapılabilir
EN A great number of daily tasks such as creating an email address or setting up a content management system can be done with a few clicks without needing any technical knowledge
turco | inglês |
---|---|
adresi | address |
oluşturmak | creating |
içerik | content |
yönetimi | management |
sistemi | system |
günlük | daily |
görev | tasks |
teknik | technical |
yapılabilir | can |
TR Tür çeşitliliğinin korunması küresel çapta bir görev. Almanya’da bu görevi Federal Doğa Koruma Ofisi üstleniyor.
EN Science journalist and TV presenter Dirk Steffens explains in the interview why he thinks species protection is more crucial than climate protection.
turco | inglês |
---|---|
tür | species |
koruma | protection |
TR Aynı zamanda, hükümetlerin uyguladığı Mali Eylem Görev Gücü (FATF) standartları, bazen sivil topluma zarar vermek için kötüye kullanılıyor
EN At the same time, standards by the Financial Action Task Force (FATF) which governments apply, are sometimes misused to harm civil society
turco | inglês |
---|---|
zamanda | time |
mali | financial |
eylem | action |
görev | task |
standartları | standards |
bazen | sometimes |
sivil | civil |
zarar | harm |
TR Proje yönetiminde görev alan çalışma arkadaşları ile eşgüdüm halinde çalışmak, gerekli görülmesi durumunda bilgi paylaşımı sağlamak,
EN Working in coordination with colleagues involved in project management, sharing information when deemed necessary,
turco | inglês |
---|---|
proje | project |
gerekli | necessary |
bilgi | information |
paylaşımı | sharing |
TR Gerek yüz yüze sözlü iletişimler, gerekse telefonla yapılan görüşmeler arasında tercüme işlerinde görev alacak.
EN He will take part in translation works between face-to-face oral communications and phone calls.
turco | inglês |
---|---|
yüz | face |
tercüme | translation |
TR Bu pozisyonda çalışacak ekip üyesi, kurumun ofis sorumlusuna bağlı olarak, aşağıda sıralanan iş ve görev konularıyla ilgili sorumluluk alacaktır;
EN The team member who will work in this position will take responsibility for the work and duties listed below, depending on the office manager of the institution;
turco | inglês |
---|---|
bu | this |
ekip | team |
ofis | office |
aşağıda | below |
sorumluluk | responsibility |
TR 10 Temmuz 2018’de Başbakanlık’a bağlı olan ve Sarı Basın Kartı’nın verildiği Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü kapatıldı, görev ve yetkileri Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'na devredildi.
EN On July 10, 2018 the Prime Ministry's Directorate General of Press and Information, which was authorized to issue yellow press cards, was closed and its duties and authorities were handed over to the Presidency’s Directorate of Communications.
turco | inglês |
---|---|
temmuz | july |
ve | and |
sarı | yellow |
basın | press |
kartı | cards |
genel | general |
TR Türünün ilk örneği olan dayanıklı HD4000 Kurumsal Kafaya Monte Ekran sayesinde, personelinizin gerçek zamanlı görüş alanına en somut durum bilgilerini ekleyerek görev verimliliğini ve hatasızlığını artırın
EN With the first of its kind rugged HD4000 Enterprise Head-Mounted Display, you can boost task efficiency and accuracy by overlaying the most relevant contextual information over your workers’ real-time field of view
turco | inglês |
---|---|
ilk | first |
olan | its |
dayanıklı | rugged |
kurumsal | enterprise |
ekran | display |
gerçek | real |
görüş | view |
en | most |
bilgilerini | information |
görev | task |
verimliliğini | efficiency |
ve | and |
Mostrando 50 de 50 traduções