TR Radyo erişim ağı (RAN) mimarisine sahip erken makro baz istasyonu, bir hücre kulesi ve antenden oluşmakta olup, tüm ilgili ekipmanlar kulenin tabanında eş eksenli kablo ile antene bağlanmıştır
"oluşmakta olup" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases alemão:
olup | als an auf damit das deiner dem den der des dich die diese ein eine einer es fragen haben im ist können mit nach nicht ob ob es ob sie oder selbst sich sie sind und von war was werden wird zu zum über |
TR Radyo erişim ağı (RAN) mimarisine sahip erken makro baz istasyonu, bir hücre kulesi ve antenden oluşmakta olup, tüm ilgili ekipmanlar kulenin tabanında eş eksenli kablo ile antene bağlanmıştır
DE Die frühe Makro-Basisstation mit Radio Access Network (RAN)-Architektur bestand aus einem Mobilfunkmast und einer Antenne mit allen dazugehörigen Netzwerkgeräten am Fuß des Sendemastes, die über Koaxialkabel mit der Antenne verbunden waren
turco | alemão |
---|---|
radyo | radio |
erişim | access |
ağı | network |
TR Gartner araştırma yayınları, Gartner'ın araştırma kuruluşunun görüşlerinden oluşmakta olup, kesin bilgiler olarak yorumlanmamalıdır
DE Die Forschungspublikationen von Gartner spiegeln die Meinungen des Forschungsinstituts Gartner wider und sollten nicht als Tatsachenfeststellung ausgelegt werden
TR Radyo erişim ağı (RAN) mimarisine sahip erken makro baz istasyonu, bir hücre kulesi ve antenden oluşmakta olup, tüm ilgili ekipmanlar kulenin tabanında eş eksenli kablo ile antene bağlanmıştır
DE Die frühe Makro-Basisstation mit Radio Access Network (RAN)-Architektur bestand aus einem Mobilfunkmast und einer Antenne mit allen dazugehörigen Netzwerkgeräten am Fuß des Sendemastes, die über Koaxialkabel mit der Antenne verbunden waren
turco | alemão |
---|---|
radyo | radio |
erişim | access |
ağı | network |
TR Gartner araştırma yayınları, Gartner'ın araştırma kuruluşunun görüşlerinden oluşmakta olup, kesin bilgiler olarak yorumlanmamalıdır
DE Die Forschungspublikationen von Gartner spiegeln die Meinungen des Forschungsinstituts Gartner wider und sollten nicht als Tatsachenfeststellung ausgelegt werden
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR Oda servisinin hızlı olup olmadığını, yüzme havuzunun temiz olup olmadığını, resepsiyon görevlisinin iyi davranıp davranmadığını, yataklarının rahat olup olmadığını ve daha fazlasını sorun.
DE Fragen Sie also, ob der Zimmerservice pünktlich, der Swimmingpool sauber, die Rezeption freundlich oder das Bett bequem war.
TR AWS müşterileri, PIPEDA’nın veya ilgili Kanada şehirlerinin yasalarının geçerli olup olmadığını dikkate almalı ve bu yasaların veri ikameti sınırlamalarına sahip olup olmadığını gözden geçirmelidir
DE AWS-Kunden sollten prüfen, ob PIPEDA oder die Gesetze anderer kanadischer Provinzen gelten, und diese Gesetze auf Beschränkungen in Bezug auf den Ort der Datenspeicherung überprüfen
turco | alemão |
---|---|
aws | aws |
müşterileri | kunden |
veya | oder |
geçerli | gelten |
olup | ob |
bu | diese |
TR AWS müşterileri ilgili Kanada şehirlerinin yasalarının geçerli olup olmadığını dikkate almalı ve bu yasaların veri ikameti sınırlamalarına sahip olup olmadığını gözden geçirmelidir
DE AWS-Kunden sollten prüfen, ob die Gesetze anderer kanadischer Provinzen gelten, und diese Gesetze auf Beschränkungen in Bezug auf den Ort der Datenspeicherung überprüfen
turco | alemão |
---|---|
aws | aws |
müşterileri | kunden |
geçerli | gelten |
olup | ob |
bu | diese |
TR Tüm bağlantı kurma faaliyetlerinizin hızlı bir görünümünü elde edin. Yeni potansiyel müşteriler olup olmadığını izleyin ve görün ve e-posta durumlarını ve alan güncellemelerini kontrol edin.
DE Erhalte einen schnellen Überblick über alle deine Linkbuilding-Aktivitäten. Verfolge sie, um neue Kandidaten zu erkennen, und überprüfe den E-Mail-Status sowie Domain-Aktualisierungen.
turco | alemão |
---|---|
hızlı | schnellen |
elde | erhalte |
yeni | neue |
olmadığını | sie |
izleyin | verfolge |
TR Gelecekteki bir ortaklığın veya yerleşimin sizin için değerli olup olmayacağını keşfedin
DE Finden Sie heraus, ob eine mögliche zukünftige Partnerschaft oder Platzierung Ihnen nützen kann
turco | alemão |
---|---|
gelecekteki | zukünftige |
olup | ob |
keşfedin | finden |
TR Bir hedef web sitesinin veya URL’nin kendisine işaret eden "kırık" backlinkleri olup olmadığını görün.
DE Hier findest du die nicht funktionierenden Backlinks, die auf die Website oder URL verweisen.
turco | alemão |
---|---|
veya | oder |
url | url |
olmadığını | nicht |
TR <strong>Performans sorunları:</strong> Web sitenizin ne kadar sürede yüklendiği, ve olması gerektiğinden daha yavaş olup olmadığı.
DE <strong>Performance:</strong> Wie schnell deine Website lädt und ob sie zu langsam ist.
turco | alemão |
---|---|
performans | performance |
web | website |
kadar | zu |
ve | und |
TR <strong>Teknik problemler:</strong> Sayfalarınızın arama motorlarında görünüp sıralanmasının önüne geçen bir şey olup olmadığı.
DE <strong>Technische Probleme:</strong> Ob es technische Gründe dafür gibt, dass deine URLs nicht indexiert werden oder nicht ranken.
turco | alemão |
---|---|
teknik | technische |
TR Bu oturum çerezi, Hotjar?ın, satış yönlendirmelerini oluşturmak için kullanılan örnekleme belirli bir ziyaretçinin dahil edilmiş olup olmadığını bilmesi için düzenlenir.
DE Dieser Sitzungscookie wird gesetzt, um Hotjar wissen zu lassen, ob ein bestimmter Besucher im Muster enthalten ist, was verwendet wird, um Verkaufstrichter zu generieren.
turco | alemão |
---|---|
bu | dieser |
oluşturmak | wird |
dahil | enthalten |
olup | ob |
TR Çıkış/opt-out sadece bundan sonrasında hedeflenmiş içerik ve reklamları almayacağınız anlamına gelmekte olup Hizmetlerimiz ya da bağlamsal-içerikte yer alan reklamlarımızı görmeyeceğiniz anlamına gelmez.
DE Eine Abmeldung bedeutet nur, dass wir nicht länger gezielte Inhalte und Anzeigen liefern werden; es bedeutet nicht, dass Sie nicht länger unsere Dienste oder kontextuellen Anzeigen sehen werden.
turco | alemão |
---|---|
içerik | inhalte |
ve | und |
reklamları | anzeigen |
anlamına | bedeutet |
TR Bir alan adının kullanılabilir olup olmadığını nasıl kontrol ederim?
DE Woher prüfe ich, ob ein Domainname verfügbar ist?
turco | alemão |
---|---|
bir | ein |
kullanılabilir | verfügbar |
olup | ob |
kontrol | prüfe |
TR İstediğim alan adının Premium bir alan adı olup olmadığını nasıl öğrenebilirim?
DE Woher weiß ich, ob der Domainname, den ich gerne haben möchte, ein Premium-Domainname ist?
turco | alemão |
---|---|
premium | premium |
bir | ein |
olup | ob |
TR Sözleşme, grafikler, metin bilgileri ve indirilebilir dosyalar dahil olup, bunların yanı sıra Web sitesinde yayınlanan bilgilerin kullanım koşullarını tanımlar
DE Diese Vereinbarung definiert die Nutzungsbedingungen für auf der Webseite veröffentlichte Informationen, einschließlich, aber nicht beschränkt auf: Grafiken, Informationen über Text und Dateien, die zum Download verfügbar sind
turco | alemão |
---|---|
grafikler | grafiken |
metin | text |
dosyalar | dateien |
dahil | einschließlich |
bunları | diese |
TR Elbette ücretsiz bir tura katılabilir ve çevrimiçi seks kamerası 'nda neler olup bittiğini görebilirsiniz. Ancak kayıt işlemi basittir ve size şu fırsatları sunar:
DE Natürlich können Sie sich eine kostenlose Tour machen und sehen, was hier auf der Online Sex Cam los ist. Der Registrierungsprozess ist jedoch einfach und bietet Ihnen folgende Möglichkeiten:
turco | alemão |
---|---|
ücretsiz | kostenlose |
çevrimiçi | online |
seks | sex |
fırsatları | möglichkeiten |
sunar | bietet |
TR Eğer internet ve teknoloji bağımlılığınız olup olmadığını merak ediyorsanız bazı yaygın belirtileri veya yeni gelenler için hazırladığımız rehberi okuyabilirsiniz.
DE Wenn Sie sich fragen, ob Sie möglicherweise an einer Internet- und Technologiesucht leiden, können Sie einige häufige Anzeichen und Symptome überprüfen oder unseren Leitfaden für Neulinge lesen.
turco | alemão |
---|---|
internet | internet |
bazı | einige |
TR DFRG üç adet modern, lüks ve birbirini tamamlayan restoran konseptine sahip olup bu restoranları işletmektedir
DE DFRG besitzt und betreibt drei moderne, erstklassige und sich ergänzende Restaurantkonzepte
turco | alemão |
---|---|
modern | moderne |
TR Bir dizi pan-Avrupa pozisyonunda bulunan Vincent kapsamlı bir uluslararası deneyime sahip olup ayrıca Kuzey Amerika ve Japonya?da da çalıştı
DE So war er vorher CEO von Opodo, dem europaweiten Online-Reisebüro
turco | alemão |
---|---|
bir | von |
TR Bu, bizim başarımızın temel taşı olup hep birlikte Hilton?u dünyanın bir numaralı otel grubu yapmak için çalışırken böyle olmaya da devam edecektir.?
DE Dies ist und bleibt die Grundlage für unseren Erfolg, da wir alle gemeinsam das Ziel verfolgen, Hilton zur führenden Hotelgruppe weltweit zu machen.“
turco | alemão |
---|---|
bu | dies |
temel | grundlage |
dünyanın | weltweit |
devam | bleibt |
TR İnsanlar arasında yanlış anlaşılmaları önlemek için doğru imajı alın, böylece sizinle iletişim kurmanın mantıklı olup olmadığını bilirler
DE Nehmen Sie das richtige Bild, um Missverständnissen zwischen Menschen vorzubeugen, damit diese wissen, ob es sinnvoll ist, Sie zu kontaktieren oder nicht
turco | alemão |
---|---|
iletişim | kontaktieren |
TR Evercookie ücretsiz testi. Evercookie'niz olup olmadığını kontrol edin
DE Evercookie kostenlos testen. Prüfen Sie, ob Sie Evercookies haben
turco | alemão |
---|---|
ücretsiz | kostenlos |
olmadığını | sie |
kontrol | prüfen |
TR Baktığınız verinin eski olup olmadığından endişelenmenize asla gerek kalmayacak. Tek bir tıklamayla Quip'te canlı Salesforce raporlarını açın. Veriler her zaman günceldir ve tartışmaya hazırdır.
DE Sie müssen sich nie mehr Sorgen machen, ob die Daten, die Sie anzeigen, veraltet sind. Öffnen Sie Salesforce-Live-Berichte mit einem Klick in Quip. Die Daten sind immer auf dem neuesten Stand und können besprochen werden.
turco | alemão |
---|---|
olup | ob |
asla | nie |
gerek | müssen |
canlı | live |
TR Yakın dönemde ise yerel müziklere gerek yapımcı olarak gerek kişisel düzeyde destek olup, bir çok uluslararası insani yardım çalışmasında rol almıştır
DE Ebenso nimmt er eine Vorreiterrolle im Bereich der digital bearbeiteten Musik ein
TR Belirli bölgelerde popüler olup bu tabloda listelenmeyen diller şunlardır: Delphi, Brezilya'daki geliştirici popülasyonunun %3'ü tarafından kullanılan ana dildir. Ruby (%9), Swift (%6) ve Scala (%4) Japonya'da oldukça popülerdir.
DE Einige Sprachen, die in dieser Tabelle fehlen, sind in einzelnen Regionen beliebt: So ist etwa Delphi die Hauptsprache von 3% der Entwickler*innen in Brasilien, während Ruby (9%), Swift (6%) und Scala (4%) in Japan beliebt sind.
turco | alemão |
---|---|
popüler | beliebt |
diller | sprachen |
geliştirici | entwickler |
japonya | japan |
TR "Bu sorunu çözme konusunda çok sayıda rakip çözüm olmasaydı C++ tercih edilmezdi. Ancak kimi zaman bu çözümlerden birini seçip uyguladığımızda bizim için daha iyi olup olmayacağını da merak etmiyor değilim."
DE "C++ wäre nicht C++, wenn wir nicht zahlreiche konkurrierende Lösungen für dieses Problem hätten, aber ich frage mich, ob wir nicht alle besser dran wären, wenn wir uns einfach auf eine festlegten."
turco | alemão |
---|---|
bu | dieses |
sorunu | problem |
çözüm | lösungen |
olup | ob |
TR Kötü niyet olup olmadığını kanıtlamak için zengin bir kullanıcı eylemleri geçmişinden, çoklu ekran yakalama ve videoları tekrar oynatma özelliğinden faydalanın.
DE Nutzen Sie eine umfassende Aufzeichnung der Benutzeraktionen und mehrfache Bildschirmaufnahme und -wiedergabe, die den erforderlichen Kontext zum Beweis für eine böswillige Absicht liefern oder eine solche Absicht widerlegen.
turco | alemão |
---|---|
olmadığını | sie |
TR - Otelimizin Tesla aracı müşterilerimizin The Plaza'nın 10 blok çevresinde kullanmaları için ücretsizdir. Bu hizmet her gün 09.00 ila 21.00 arasında, randevusuz olarak çalışmakta olup, önceden rezervasyon yapılamaz.
DE Ein hoteleigener Tesla steht unseren Gästen kostenfrei in einem Umkreis von 10 Häuserblöcken um das The Plaza zur Verfügung. Dieser Service steht von 9:00 Uhr bis 21:00 Uhr für Sie bereit. Er kann nicht im Voraus gebucht werden.
turco | alemão |
---|---|
hizmet | service |
önceden | voraus |
TR Şehrin dinamik liman kıyısında yer alan Fairmont Waterfront, Vancouver'da birinci sınıf lüks bir otel olup, gururla sürdürülebilir bir felsefe benimsemektedir
DE Das Fairmont Waterfront ist ein Luxus-Hotel der Weltklasse in Vancouver, das sich im lebendigen Hafenviertel der Stadt befindet
turco | alemão |
---|---|
fairmont | fairmont |
lüks | luxus |
otel | hotel |
TR Keith ve Leeroy, Liam'a, yanında kayıtlarının bulunduğu bir kaset olup olmadığını sordular
DE Sie benannten die Band nach dem Synthesizer Moog Prodigy
turco | alemão |
---|---|
olmadığını | sie |
TR West Ham United taraftarı olup futbol oynamak isteyen Steve Harris daha sonra aldığı bas gitarı ile müzik yapmaya karar verir
DE Sie entwickelte aufbauend auf der Hard Rock- und Heavy Metal-Musik der 1970er Jahre ihren eigenen Stil, der den Heavy Metal der 1980er Jahre mitformte
turco | alemão |
---|---|
müzik | musik |
TR Boyz II Men, Grammy ödülü sahibi Amerikan R&B grubudur. Philadelphia, Pennsylvania'da 1988 yılında kurulan grup aslen beş üyeye sahip olup Marc Nelson, Nathan Morris, Michael Mc… Devamını oku
DE Boyz II Men ist eine US-amerikanische R'n'B-Gesangs-Gruppe bestehend aus Nathan Morris (* 18. Juni 1971), Wanya Morris (* 29. Juli 1973) und Shawn Stockman (* 26. September 19… mehr erfahren
turco | alemão |
---|---|
amerikan | amerikanische |
grup | gruppe |
sahip | ist |
devamını | mehr |
TR Boyz II Men, Grammy ödülü sahibi Amerikan R&B grubudur. Philadelphia, Pennsylvania'da 1988 yılında kurulan grup aslen beş üyeye sahip olup Marc Nelson, Nathan Morris, Michael McCary, Shawn Stockman ve Wanya Morris'i iç… Devamını oku
DE Boyz II Men ist eine US-amerikanische R'n'B-Gesangs-Gruppe bestehend aus Nathan Morris (* 18. Juni 1971), Wanya Morris (* 29. Juli 1973) und Shawn Stockman (* 26. September 1973). Die Gruppe wurde 1988 als Quintett unter … mehr erfahren
turco | alemão |
---|---|
amerikan | amerikanische |
grup | gruppe |
sahip | ist |
devamını | mehr |
TR Hizmetlerimiz kişisel bilgilerinize sunulmakta olup ticari kullanım kapsamında değildir
DE Unsere Dienstleistungen werden zu Ihrer persönlichen Information und nicht zu Ihrer gewerblichen Nutzung bereitgestellt
turco | alemão |
---|---|
kişisel | persönlichen |
kullanım | nutzung |
değildir | nicht |
TR Kullanıcı Gönderilerinin, aşırı uzun olması gibi nedenlerden dolayı ancak bununla sınırlı kalmaksızın, bu Şartlara uygun ve uyumlu olup olmadığını belirleme hakkını saklı tutarız
DE Wir behalten uns das Recht vor, nach eigenem Ermessen zu bestimmen, ob Nutzereingaben angemessen sind und diese Nutzungsbedingungen erfüllen, einschließlich aber nicht beschränkt auf Gründe der Überlänge
turco | alemão |
---|---|
ancak | aber |
ve | und |
olup | ob |
olmadığını | nicht |
hakkını | recht |
TR Bu ileriye yönelik ifadeler mevcut beklentilere dayalı olup risk ve belirsizlik taşır.
DE Diese zukunftsbezogenen Aussagen gründen auf unseren derzeitigen Erwartungen und unterliegen Risiken und Unsicherheiten.
turco | alemão |
---|---|
yönelik | auf |
risk | risiken |
ve | und |
Mostrando 50 de 50 traduções