TR Merkezi, iş birliğine açık bir yerde çalışanlar ile ilgili en yeni güncellemeleri iletin
Traduzir "iş birliğine açık" para alemão
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "iş birliğine açık" de turco para alemão
Traduções de iş birliğine açık
"iş birliğine açık" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases alemão:
Tradução de turco para alemão de iş birliğine açık
turco
alemão
DE Nutzen Sie einen zentralen Ort für die Zusammenarbeit, um aktuelle Neuigkeiten an Ihre Mitarbeiter weiterzugeben.
| turco | alemão |
|---|---|
| merkezi | zentralen |
| yerde | ort |
| çalışanlar | mitarbeiter |
TR Service Cloud’a bağlı iş birliğine açık çalışma alanı ile bir servis sorununun kaynağına daha hızlı bir şekilde ulaşın.
DE Erkennen Sie schneller die Ursache eines Serviceproblems durch Zusammenarbeit in einem gemeinsamen Arbeitsbereich, der mit der Service Cloud verbunden ist.
| turco | alemão |
|---|---|
| cloud | cloud |
| bağlı | verbunden |
| daha | ist |
TR Canlı, eyleme geçirilebilir veriler içeren iş birliğine açık özet belgeler ile üst düzey yöneticileri ve kilit paydaşları bir araya getirin.
DE Informieren Sie Führungskräfte und wichtige Beteiligte durch gemeinsame Zusammenfassungsdokumente, die aktuelle, umsetzbare Daten enthalten.
| turco | alemão |
|---|---|
| veriler | daten |
| içeren | enthalten |
TR Canlı, eyleme geçirilebilir veriler içeren iş birliğine açık özet belgeler ile üst düzey yöneticileri ve kilit paydaşları bir araya getirin.
DE Informieren Sie Führungskräfte und wichtige Beteiligte durch gemeinsame Zusammenfassungsdokumente, die aktuelle, umsetzbare Daten enthalten.
| turco | alemão |
|---|---|
| veriler | daten |
| içeren | enthalten |
TR Service Cloud’a bağlı iş birliğine açık çalışma alanı ile bir servis sorununun kaynağına daha hızlı bir şekilde ulaşın.
DE Erkennen Sie schneller die Ursache eines Serviceproblems durch Zusammenarbeit in einem gemeinsamen Arbeitsbereich, der mit der Service Cloud verbunden ist.
| turco | alemão |
|---|---|
| cloud | cloud |
| bağlı | verbunden |
| daha | ist |
TR Elsevier, Research4Life'ın görünürlüğünü artırmak için yayıncılar ve ortaklardan oluşan bir iletişim birliğine de öncülük etmektedir
DE Elsevier leitet außerdem eine Kommunikationsarbeitsgruppe, die aus Herausgebern und Partnern besteht und dazu dient, die Sichtbarkeit von Research4Life zu erhöhen
| turco | alemão |
|---|---|
| elsevier | elsevier |
| görünürlüğünü | sichtbarkeit |
| artırmak | erhöhen |
TR Eyleme geçirilebilir, iş birliğine dayalı ilişki planları ile hattı ve müşteri değerini ileri taşıyın.
DE Optimieren Sie Ihre Pipeline und steigern Sie den Wert für Kunden durch umsetzbare, auf Zusammenarbeit basierende Beziehungspläne.
| turco | alemão |
|---|---|
| ve | und |
| müşteri | kunden |
TR Gelenek 1: Ortak refahımız önce gelmelidir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır.
DE Tradition 1: Unser gemeinsames Wohlergehen steht an erster Stelle; die Genesung des Einzelnen basiert auf der Einigkeit von ITAA.
| turco | alemão |
|---|---|
| gelenek | tradition |
| ortak | gemeinsames |
| itaa | itaa |
TR İlk geleneğimiz, ortak refahımızın önce gelmesi gerektiğini belirtir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır
DE Unsere erste Tradition besagt, dass unser gemeinsames Wohl an erster Stelle stehen sollte; Die persönliche Genesung hängt von der Einheit der ITAA ab
| turco | alemão |
|---|---|
| ortak | gemeinsames |
| kişisel | persönliche |
| itaa | itaa |
TR Bu aynı zamanda, daha merkezi olmayan bir ağ için daha geniş bir cihaz kümesinin fikir birliğine katılmasına izin verecektir
DE Dies wird es auch einer breiteren Gruppe von Geräten ermöglichen, am Konsens für ein dezentraleres Netzwerk teilzunehmen
| turco | alemão |
|---|---|
| daha | auch |
| cihaz | geräten |
| izin | ermöglichen |
TR Workforce Connect, iletişimden iş birliğine, bilgiden güvenliğe dek ön safların ihtiyacı olan her şeyi tek ve bağlantılı bir platformda sunar
DE Workforce Connect deckt das gesamte Spektrum der Anforderungen der Mitarbeiter im direkten Kundenkontakt ab, von der Kommunikation bis zur Zusammenarbeit, von der Information bis zur Sicherheit, alles auf einer verbundenen Plattform
| turco | alemão |
|---|---|
| platformda | plattform |
TR Bu aynı zamanda, daha merkezi olmayan bir ağ için daha geniş bir cihaz kümesinin fikir birliğine katılmasına izin verecektir
DE Dies wird es auch einer breiteren Gruppe von Geräten ermöglichen, am Konsens für ein dezentraleres Netzwerk teilzunehmen
| turco | alemão |
|---|---|
| daha | auch |
| cihaz | geräten |
| izin | ermöglichen |
TR Uygulamaları hızla ve iş birliğine dayalı bir şekilde geliştirin
DE Schnelles und kollaboratives Entwickeln von Anwendungen
| turco | alemão |
|---|---|
| uygulamaları | anwendungen |
| ve | und |
| bir | von |
TR Alman Birliğine Bireysel Bakış
DE Deutsche Einheit ganz persönlich
| turco | alemão |
|---|---|
| alman | deutsche |
TR Mainzlı firma son derece kısa süre içerisinde tüm kaynaklarını bir korona aşısı araştırmasına yatırdı ve bu amaçla ABD’li ilaç devi Pfizer ile iş birliğine girdi
DE Binnen kürzester Frist steckte die Mainzer Firma alle Ressourcen in die Erforschung eines Corona-Impfstoffes und ging dafür eine Kooperation mit dem US-Pharmariesen Pfizer ein
| turco | alemão |
|---|---|
| korona | corona |
TR Eyleme geçirilebilir, iş birliğine dayalı ilişki planları ile hattı ve müşteri değerini ileri taşıyın.
DE Optimieren Sie Ihre Pipeline und steigern Sie den Wert für Kunden durch umsetzbare, auf Zusammenarbeit basierende Beziehungspläne.
| turco | alemão |
|---|---|
| ve | und |
| müşteri | kunden |
TR Gelenek 1: Ortak refahımız önce gelmelidir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır.
DE Tradition 1: Unser gemeinsames Wohlergehen sollte an erster Stelle stehen; die Genesung jeder einzelnen Person beruht auf der Einigkeit von ITAA.
| turco | alemão |
|---|---|
| gelenek | tradition |
| ortak | gemeinsames |
| kişisel | person |
| itaa | itaa |
TR İlk geleneğimiz, ortak refahımızın önce gelmesi gerektiğini belirtir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır
DE Unsere erste Tradition besagt, dass unser gemeinsames Wohl an erster Stelle stehen sollte; Die persönliche Genesung hängt von der Einheit der ITAA ab
| turco | alemão |
|---|---|
| ortak | gemeinsames |
| kişisel | persönliche |
| itaa | itaa |
TR Başka bir açıdan baktığımızda ise kuruluşların ve bireylerin iş birliğine dayalı yaratıcı ekipler oluşturmanın temel ilkelerine uymaya devam ederken yeni çalışma yollarını keşfetmek için bir fırsat elde ettiğini de görüyoruz.
DE Organisationen und Personen haben stattdessen die Möglichkeit, neue Arbeitsmethoden kennenzulernen und dabei die Grundlagen für die Zusammenarbeit und Kreativität in Team nicht außer Acht zu lassen.
TR Ipswich DinnerBell'de aylık olarak gönüllülük Çalışanlar, yemek dağıtan kiliselerin ve toplum kuruluşlarının kar amacı gütmeyen iş birliğine yardımcı olmaktadır.
DE Wir leisten jeden Monat freiwillige Arbeit in der Ipswich DinnerBell. Unsere Mitarbeiter unterstützen die gemeinnützige Zusammenarbeit von Kirchen und Gemeindeorganisationen, die allen Personen, die zu ihnen kommen, eine Mahlzeit servieren.
TR Açık erişimli dergiler: Aboneleri yoktur ve tüm makalelerini altın açık erişimli olarak yayınlarlar. Elsevier tarafından yayınlanan açık erişimli dergilerin listesini görün
DE Open-Access-Zeitschriften: Haben keine Abonnenten und veröffentlichen alle ihre Artikel mit Gold-Open-Access. Eine Liste mit den von Elsevier herausgegebenen Open-Access-Zeitschriften anzeigen
| turco | alemão |
|---|---|
| açık | open |
| dergiler | zeitschriften |
| ve | und |
| altın | gold |
| elsevier | elsevier |
| listesini | liste |
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
DE Als einer der weltweit führenden frei zugänglichen Verlage veröffentlicht Elsevier mehr als 500 Open-Access-Journals und hat vielen Gesellschaften geholfen, den offenen Zugang zu nutzen.
| turco | alemão |
|---|---|
| dünyanın | weltweit |
| elsevier | elsevier |
| ve | und |
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
DE Als einer der weltweit führenden frei zugänglichen Verlage veröffentlicht Elsevier mehr als 500 Open-Access-Journals und hat vielen Gesellschaften geholfen, den offenen Zugang zu nutzen.
| turco | alemão |
|---|---|
| dünyanın | weltweit |
| elsevier | elsevier |
| ve | und |
TR Açık erişimli dergiler: Aboneleri yoktur ve tüm makalelerini altın açık erişimli olarak yayınlarlar. Elsevier tarafından yayınlanan açık erişimli dergilerin listesini görün
DE Open-Access-Zeitschriften: Haben keine Abonnenten und veröffentlichen alle ihre Artikel mit Gold-Open-Access. Eine Liste mit den von Elsevier herausgegebenen Open-Access-Zeitschriften anzeigen
| turco | alemão |
|---|---|
| açık | open |
| dergiler | zeitschriften |
| ve | und |
| altın | gold |
| elsevier | elsevier |
| listesini | liste |
TR Elsevier önde gelen açık erişim yayıncılarından biridir ve çeşitli açık erişim seçenekleri sağlamaktadır.
DE Elsevier ist ein führender Open-Access-Verlag und bietet verschiedene Open-Access-Optionen.
| turco | alemão |
|---|---|
| elsevier | elsevier |
| gelen | ein |
| açık | open |
| erişim | access |
| ve | und |
| çeşitli | verschiedene |
| seçenekleri | optionen |
TR Açık erişimli dergiler ve açık erişimli makaleler bulun
DE Suchen Sie Open Access Zeitschriften und Open Access Artikel
| turco | alemão |
|---|---|
| açık | open |
| dergiler | zeitschriften |
| ve | und |
| makaleler | artikel |
| bulun | suchen |
TR Hibrit dergiler: Açık erişimi destekler ve iki dergi bir aradadır: abonelik gerektiren bir dergi ve açık erişimli bir dergi
DE Hybrid-Zeitschriften: Unterstützen den Open Access und sind eine Two-in-One-Zeitschrift: eine Abonnement-Zeitschrift und eine Open-Access-Zeitschrift
| turco | alemão |
|---|---|
| hibrit | hybrid |
| açık | open |
| erişimi | access |
| destekler | unterstützen |
| ve | und |
| abonelik | abonnement |
TR Logo için bir renk şeması seçerken, açık mavi ve açık mavi tonları, kar beyazı renkleri tercih etmelisiniz, parıltılar ekleyebilirsiniz
DE Wenn Sie ein Farbschema für das Logo auswählen, sollten Sie helle Blau- und Hellblau-Töne sowie schneeweiße Farben bevorzugen und Glanzlichter hinzufügen
| turco | alemão |
|---|---|
| logo | logo |
| bir | ein |
| mavi | blau |
| renkleri | farben |
| ekleyebilirsiniz | hinzufügen |
TR 800 metrekare sütunsuz balo salonumuz 700 kadar misafir ağırlayabilir ve olağanüstü açık hava alanımız açık hava ekip oluşturma etkinlikleri için mükemmeldir.
DE Unser 800 m² großer, säulenfreier Ballsaal bietet Platz für bis zu 700 Gäste und unser herausragender Außenbereich eignet sich perfekt für Veranstaltungen zur Teambildung.
| turco | alemão |
|---|---|
| misafir | gäste |
| etkinlikleri | veranstaltungen |
TR Seçici misafirlerimiz son teknoloji iş ve eğlence olanaklarımızı, açık ve kapalı havuzlarla, Jakuzi ve Amman manzaraları sunan açık hava oturma alanları ile tamamlanan spa ve sağlık kulübümüzü beğenecektir.
DE Unsere anspruchsvollen Gäste schätzen die moderne Business-Ausstattung sowie luxuriösen Freizeiteinrichtungen einschließlich Spa und Fitnesscenter mit Innen- und Außenpool, Jacuzzi und Sitzbereichen im Freien mit Panoramablick auf Amman.
| turco | alemão |
|---|---|
| kapalı | innen |
| spa | spa |
TR Kibar Gönüllüleri işbirliği içerisinde bulanacağı STK’ları belirlerken “Açık Açık” platformunda yer alan STK’lara öncelik veriyor.
DE Während die Freiwilligen von Kibar die NGOs bestimmen, die sie zusammenarbeiten werden, priorisieren sie die NGOs auf der "Açık Açık" - Plattform.
TR 2005 yılında Federal İletişim Komisyonu, Açık İnternet Yönetmeliği'ni oluşturarak interneti tüketicilere açık tutmak için girişimde bulundu
DE Im Jahr 2005 machte sich die Federal Communications Commission daran, das Internet für Verbraucher offen zu halten, indem sie die Open Internet Order etablierte
| turco | alemão |
|---|---|
| interneti | internet |
| tutmak | halten |
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
DE Was früher offen war für alle Anwendungen, ist nun nur noch für diejenigen Anwendungen verfügbar, die durch den Zugangsdienstleister genehmigt wurden, der wiederum die darunterliegende Infrastruktur kontrolliert.
| turco | alemão |
|---|---|
| bütün | alle |
| açık | offen |
| yalnızca | nur |
| kontrol | kontrolliert |
TR Herkese Açık: Arama motorları tarafından indekslendiği için Herkese Açık formunuzu herkes görebilir.
DE Öffentlich: Jeder kann Ihr öffentliches Formular so sehen, wie es von den Suchmaschinen indiziert wird.
| turco | alemão |
|---|---|
| herkes | jeder |
TR Qtum, Bitcoin UTXO protokolünün güvenlik ve basitlik avantajlarını kullanırken akıllı kontratlara kolaylık ve esneklik sağlayan açık kaynak kodlu, açık bir blockchain platformudur.
DE Qtum ist eine öffentliche Open-Source-Blockchain-Plattform, die die Sicherheits- und Einfachheitsvorteile des Bitcoin UTXO-Protokolls nutzt und gleichzeitig den Komfort und die Flexibilität von Smart Contracts erhöht.
| turco | alemão |
|---|---|
| bitcoin | bitcoin |
| güvenlik | sicherheits |
| akıllı | smart |
| kolaylık | komfort |
| esneklik | flexibilität |
| açık | open |
| kaynak | source |
| blockchain | blockchain |
TR Camiamızın değişmekte olan ihtiyaçlarını karşılamak ve açık erişimli yayın seçeneklerini artırmak amacıyla açık erişimli “ayna dergiler” kavramını denemeye başlıyoruz
DE Um die sich kontinuierlich entwickelnden Anforderungen unserer Community zu erfüllen und unsere Open-Access-Optionen für Veröffentlichungen zu erweitern, führen wir das Konzept der „Open-Access-Mirror-Zeitschriften“ durch
| turco | alemão |
|---|---|
| karşılamak | erfüllen |
| açık | open |
| seçeneklerini | optionen |
| dergiler | zeitschriften |
TR Açık erişimli ayna dergiler Elsevier portföyünde açık erişimli yayıncılık için ek bir seçenek sağlar.
DE Open-Access-Mirror-Zeitschriften bieten eine zusätzliche Option für Open-Access-Veröffentlichungen im Portfolio von Elsevier.
| turco | alemão |
|---|---|
| açık | open |
| dergiler | zeitschriften |
| elsevier | elsevier |
| seçenek | option |
| sağlar | bieten |
TR Açıklama: Genç karısı, sörfçüleri kızdırmak için halka açık plajda berbat hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Genç karısı, sörfçüleri kızdırmak için halka açık plajda berbat video.
DE Beschreibung: Sehen Sie Jugendliche Frau erhält in Naturkleidung am öffentlichen Strand, um Surfer zu necken HD als völlig kostenlos an. BDSM Porno xxx Jugendliche Frau erhält in Naturkleidung am öffentlichen Strand, um Surfer zu necken Video.
| turco | alemão |
|---|---|
| açıklama | beschreibung |
| hd | hd |
| tamamen | völlig |
| ücretsiz | kostenlos |
| bdsm | bdsm |
| video | video |
TR Yırtınmaya karşı iyi bir direnç sunar, açık havada 1 yıla dek kullanılabilir. Açık havada saklama ve bahçe merkezi kullanımı için idealdir.
DE Bietet eine gute Reißfestigkeit und ist für den Außenbereich bis zu 1 Jahr geeignet. Ideal für die Aufbewahrung im Freien und die Verwendung im Gartencenter.
| turco | alemão |
|---|---|
| iyi | gute |
| sunar | bietet |
| açık | im freien |
| kullanımı | verwendung |
| idealdir | ideal |
TR OSHOW Motosiklet Açık Kask Çift Lens Açık Yüz Kask Açıkladı
DE Motorradhelm Four Seasons Anti-Fog-Doppellinse Jethelm Rennsportlokomotive mit Vollverkleidung, voller Helm, voller Helm
| turco | alemão |
|---|---|
| kask | helm |
TR Elsevier önde gelen açık erişim yayıncılarından biridir ve çeşitli açık erişim seçenekleri sağlamaktadır.
DE Elsevier ist ein führender Open-Access-Verlag und bietet verschiedene Open-Access-Optionen.
| turco | alemão |
|---|---|
| elsevier | elsevier |
| gelen | ein |
| açık | open |
| erişim | access |
| ve | und |
| çeşitli | verschiedene |
| seçenekleri | optionen |
TR Açık erişimli dergiler ve açık erişimli makaleler bulun
DE Suchen Sie Open Access Zeitschriften und Open Access Artikel
| turco | alemão |
|---|---|
| açık | open |
| dergiler | zeitschriften |
| ve | und |
| makaleler | artikel |
| bulun | suchen |
TR Hibrit dergiler: Açık erişimi destekler ve iki dergi bir aradadır: abonelik gerektiren bir dergi ve açık erişimli bir dergi
DE Hybrid-Zeitschriften: Unterstützen den Open Access und sind eine Two-in-One-Zeitschrift: eine Abonnement-Zeitschrift und eine Open-Access-Zeitschrift
| turco | alemão |
|---|---|
| hibrit | hybrid |
| açık | open |
| erişimi | access |
| destekler | unterstützen |
| ve | und |
| abonelik | abonnement |
TR Fairmont Dallas’taki açık havuz haftanın yedi günü sabah 07.00’den akşam 23.00’e kadar açıktır. Isıtmasız sezonluk, açık havuz.
DE Der Außenpool des Fairmont Dallas ist sieben Tage die Woche von 7:00 bis 23:00 Uhr geöffnet. Es handelt sich um einen nicht beheizten, saisonal geöffneten Außenpool.
| turco | alemão |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| dallas | dallas |
TR 800 metrekare sütunsuz balo salonumuz 700 kadar misafir ağırlayabilir ve olağanüstü açık hava alanımız açık hava ekip oluşturma etkinlikleri için mükemmeldir.
DE Unser 800 m² großer, säulenfreier Ballsaal bietet Platz für bis zu 700 Gäste und unser herausragender Außenbereich eignet sich perfekt für Veranstaltungen zur Teambildung.
| turco | alemão |
|---|---|
| misafir | gäste |
| etkinlikleri | veranstaltungen |
TR Seçici misafirlerimiz son teknoloji iş ve eğlence olanaklarımızı, açık ve kapalı havuzlarla, Jakuzi ve Amman manzaraları sunan açık hava oturma alanları ile tamamlanan spa ve sağlık kulübümüzü beğenecektir.
DE Unsere anspruchsvollen Gäste schätzen die moderne Business-Ausstattung sowie luxuriösen Freizeiteinrichtungen einschließlich Spa und Fitnesscenter mit Innen- und Außenpool, Jacuzzi und Sitzbereichen im Freien mit Panoramablick auf Amman.
| turco | alemão |
|---|---|
| kapalı | innen |
| spa | spa |
TR Yırtınmaya karşı iyi bir direnç sunar, açık havada 1 yıla dek kullanılabilir. Açık havada saklama ve bahçe merkezi kullanımı için idealdir.
DE Bietet eine gute Reißfestigkeit und ist für den Außenbereich bis zu 1 Jahr geeignet. Ideal für die Aufbewahrung im Freien und die Verwendung im Gartencenter.
| turco | alemão |
|---|---|
| iyi | gute |
| sunar | bietet |
| açık | im freien |
| kullanımı | verwendung |
| idealdir | ideal |
TR Seçici misafirlerimiz son teknoloji iş ve eğlence olanaklarımızı, açık ve kapalı havuzlarla, Jakuzi ve Amman manzaraları sunan açık hava oturma alanları ile tamamlanan spa ve sağlık kulübümüzü beğenecektir.
DE Unsere anspruchsvollen Gäste schätzen die moderne Business-Ausstattung sowie luxuriösen Freizeiteinrichtungen einschließlich Spa und Fitnesscenter mit Innen- und Außenpool, Jacuzzi und Sitzbereichen im Freien mit Panoramablick auf Amman.
| turco | alemão |
|---|---|
| kapalı | innen |
| spa | spa |
TR 2005 yılında Federal İletişim Komisyonu, Açık İnternet Yönetmeliği'ni oluşturarak interneti tüketicilere açık tutmak için girişimde bulundu
DE Im Jahr 2005 machte sich die Federal Communications Commission daran, das Internet für Verbraucher offen zu halten, indem sie die Open Internet Order etablierte
| turco | alemão |
|---|---|
| interneti | internet |
| tutmak | halten |
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
DE Was früher offen war für alle Anwendungen, ist nun nur noch für diejenigen Anwendungen verfügbar, die durch den Zugangsdienstleister genehmigt wurden, der wiederum die darunterliegende Infrastruktur kontrolliert.
| turco | alemão |
|---|---|
| bütün | alle |
| açık | offen |
| yalnızca | nur |
| kontrol | kontrolliert |
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
birliğine fikir birligine açık herkese acik paylasilabilen elsevier acik erisim acik alanlarda kullanim acik erisimli tasarlanmis acik herkese acik in acik halka acik daha acik acik erisim acik platform acik kaynakli de acik erisimli acik mavi zebra savanna'nin acik acik havada acik alanda acik erisimli dergiler derginin acik erisime acik kaynak açık ve kapalı açık erişimli makaleler açık erişimi destekler açık içerikleri takip interneti tüketicilere açık olağanüstü açık hava açık erişimi benimsemesine tam açık erişimli herkese açık formunuzu açık tonlarda kırmızı buna açık erişimli merkeziyetsiz açık kaynaklı önceden açık yazılı ücretsiz ve açık iki kişilik açık açık avuç içi yardıma açık olabilir açık ve meşru açık hava açık pembe açık kayıtlarda yer elsevier açık bilimi metrekare açık alana
alemão
chinês
coreano
espanhol
francês
holandês
indonésio
inglês
italiano
japonês
polonês
português
russo
sueco
tailandês
vietnamita
árabe