TR Sarah, Almanya’daki ilk günün nasıldı? İlk günüm Almanya’daki en sevdiğim günüm; şimdiye kadar! Yaz aylarıydı, hava insanı ısıtıyordu ve güneş ancak saat 22’de battı
"almanya daki çoğu yerel" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases alemão:
TR Sarah, Almanya’daki ilk günün nasıldı? İlk günüm Almanya’daki en sevdiğim günüm; şimdiye kadar! Yaz aylarıydı, hava insanı ısıtıyordu ve güneş ancak saat 22’de battı
DE Sarah, wie war dein erster Tag in Deutschland? Mein erster Tag war mein Lieblingstag in Deutschland – bis jetzt! Es war Sommer, angenehm warm und die Sonne ging erst um 22 Uhr unter
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
ilk | erster |
yaz | sommer |
güneş | sonne |
saat | uhr |
ne | wie |
günü | tag |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Condé Nast tarafından Kanada’daki En İyi Spa ve Spas of America’nın Amerika’daki En İyi 100 Spa’sı seçilen Vancouver Island’daki Willow Stream Spa, Victoria’nın kalbinde bir sükunet vahasıdır
DE Vom Condé Nast als „Top Resort Spa in Kanada“ und „Top 100 Spas of the Americas“ ausgezeichnet, bietet das Willow Stream Spa auf Vancouver Island eine ruhige Oase mitten in Victoria
turco | alemão |
---|---|
kanada | kanada |
spa | spa |
ve | und |
TR Gerçekten mi? Aslında eserlerin tadını tüm kapalı mekanların dışında ve zorunlulukların ötesinde açık havada çıkarmak gerekmez mi? Almanya'daki çoğu yerel yönetim ve festival bunun örneklerini sergiliyor
DE Wirklich? Müsste man die Werke nicht eher im Freien genießen, außerhalb geschlossener Räume und abseits aller Zwänge? Viele Städte und Festivals in Deutschland machen es vor
turco | alemão |
---|---|
gerçekten | wirklich |
tüm | aller |
dışında | außerhalb |
açık | im freien |
almanya | deutschland |
çoğu | viele |
TR Almanya Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF), batı Afrika’daki 11 ve güney Afrika’daki beş partner ülkede, İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Toprak yönetimi Yeterlik Merkezleri kurdu
DE Kompetenzzentren zu Klimawandel und nachhaltigem Landmanagement hat das Bundesministerium für Bildung und Forschung (BMBF) in elf Partnerländern des westlichen Afrika und fünf Ländern des südlichen Afrika aufgebaut
turco | alemão |
---|---|
almanya | ländern |
eğitim | bildung |
ve | und |
araştırma | forschung |
afrika | afrika |
TR Bunun için genç gazeteciler Orta Afrika’daki savaş baronlarına eşlik ediyor, Almanya‘daki illegal tekno rave partilerine katılıyor ya da Akdeniz’de göçmenlerin kurtarılmasına yönelik dramatik operasyonları bizzat yaşıyorlar.
DE Dafür begleiten die jungen Journalisten Warlords in Zentralafrika, besuchen illegale Techno-Raves in Deutschland oder erleben die dramatische Rettung von Geflüchteten auf dem Mittelmeer.
turco | alemão |
---|---|
genç | jungen |
gazeteciler | journalisten |
TR Almanya’nın sürdürülebilirlik stratejisi, sadece Almanya’daki değil, yer kürenin tüm köşelerindeki insanları gözetiyor. İşte hedefler ve elde edilen başarılar.
DE Der Titel täuscht: Die Deutsche Nachhaltigkeitsstrategie richtet sich an Menschen rund um den Globus. Das sind die Ziele und Erfolge.
turco | alemão |
---|---|
insanları | menschen |
TR Almanya bundan 20 yıl önce, hidrojenin birkaç yıla kalmadan benzin ve dizel yakıtın yerini alacağını umut ediyordu. Fakat bugün Almanya’daki yaklaşık 14.500 benzinciden sadece 100’ünde hidrojen satışa sunuluyor.
DE Vor 20 Jahren schon hoffte Deutschland, Wasserstoff werde in wenigen Jahren Benzin und Diesel weitestgehend ersetzen. Gegenwärtig bieten aber erst knapp 100 der rund 14.500 Tankstellen in Deutschland Wasserstoff an.
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
yıl | jahren |
birkaç | wenigen |
ve | und |
fakat | aber |
yaklaşık | rund |
hidrojen | wasserstoff |
TR Almanya uluslararası iklim hedeflerine ulaşılmasında nasıl bir rol oynuyor? Almanya’daki ve AB’deki enerjide dönüşüm programı kısmen uluslararası düzeyde öncü örnek olabilir
DE Welche Rolle spielt Deutschland bei der Erreichung der internationalen Klimaziele? Die Energiewende in Deutschland und der EU kann zumindest teilweise zum internationalen Vorbild werden
turco | alemão |
---|---|
uluslararası | internationalen |
rol | rolle |
TR Almanya’daki türler hangi sorunlarla karşı karşıya? Almanya’ya baktığımızda başlıca kaynağın tarım sektörü olduğunu görüyoruz
DE Mit welchen Problemen werden Arten in Deutschland konfrontiert? Wenn wir auf Deutschland schauen, dann ist das vor allem die Landwirtschaft
turco | alemão |
---|---|
tarım | landwirtschaft |
TR Ama Almanya’nın beşkenti ve on büyük kent (Magic Cities diye anılan Düsseldorf, Dresden, Frankfurt/ Main, Hamburg Hannover, Köln, Leipzig, München, Nürnberg ve Stuttgart) dışında Almanya’daki çok sayıda kent ziyarete değer
DE Aber neben der Bundeshauptstadt und den zehn „Magic Cities“ - Düsseldorf, Dresden, Frankfurt am Main, Hamburg Hannover, Köln, Leipzig, München, Nürnberg und Stuttgart sind viele weitere Städte in Deutschland eine Reise wert
turco | alemão |
---|---|
ama | aber |
almanya | deutschland |
ve | und |
hamburg | hamburg |
leipzig | leipzig |
daki | in |
değer | wert |
TR “DE’yi Keşfet” dizisiyle Almanya’yı baştan sona kat eden yolculuğumuz devam ediyor: Yolumuz bu sefer Almanya’daki besteci evlerine uzanıyor.
DE Mit der Serie „Entdecke DE“ geht es auf eine Reise quer durch Deutschland: diesmal zu Musikerhäusern.
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
TR Çoğu durumda, müşterilerimiz sonuçları ABD'de aramak ister, ancak Avrupa ve Asya'daki ülkeler için arama yapan ve SERP'leri kontrol eden uluslararası müşterilerimiz de var.
DE In den meisten Fällen wollen unsere Kunden ihre Ergebnisse in den Vereinigten Staaten suchen, aber wir haben auch internationale Kunden, die Suchen durchführen und die SERPs für Länder in Europa und Asien überprüfen.
turco | alemão |
---|---|
durumda | fällen |
de | auch |
ancak | aber |
avrupa | europa |
asya | asien |
ülkeler | länder |
uluslararası | internationale |
TR Federal Almanya Cumhuriyeti Avrupa’nın merkezinde yer alıyor; dünyaya açık demokratik bir ülke olan Almanya’nın geleneği güçlü ve bugünü hareketli. Bİr bakIşta Almanya: Rakamlar, olgular, önemlİ bİlgİler.
DE Die Bundesrepublik Deutschland liegt im Herzen Europas und ist ein weltoffenes, demokratisches Land mit großer Tradition und lebendiger Gegenwart. Zahlen und Fakten im Überblick.
turco | alemão |
---|---|
avrupa | europas |
rakamlar | zahlen |
TR Örneğin, Almanya'nın ccTLD'si Almanya için .ge yerine Almanya için .de'dir.
DE Beispielsweise lautet die ccTLD für Deutschland .de für Deutschland und nicht .ge für Deutschland.
TR Rusya'daki en büyük arama motoru tarafından desteklenen Yandex Music, Rusya, Ukrayna ve Kazakistan'daki kullanıcılara yalnızca yasal, ücretli ve ücretsiz müzik yayını sağlar.
DE Betrieben von Russlands größter Suchmaschine Yandex stellt Yandex Music Benutzern in Russland, der Ukraine und Kasachstan ausschließlich legale kostenpflichtige und kostenlose Musik zur Verfügung.
turco | alemão |
---|---|
yandex | yandex |
ve | und |
kullanıcılara | benutzern |
yalnızca | ausschließlich |
ücretli | kostenpflichtige |
ücretsiz | kostenlose |
TR Öte yandan Ukrayna’daki, Güney Afrika’daki ve Filipinler’deki mağazaların kampanyalarına baktığımızda bu ülkelerin, tüketicilerinin beklentilerini aşan, çok daha cazip indirimler sunmaya hazır olduğunu görüyoruz.
DE Wiederum sind Händler aus der Ukraine, RSA und aus den Philippinen bereit, überraschend hohe Preisnachlässe anzubieten, die die Erwartungen der Kunden übersteigen.
TR Birleşmiş bir Almanya’da karşı karşıya gelen karmaşık ve çoğu zaman da birbirinden çok farklı gerçekliklere eğlenceli ama anlayış dolu bir bakış. Bu kitaplarla zihninizde bir dünya canlanacak:
DE Unterhaltsam und voller Einsicht in die komplizierten und oft sehr unterschiedlichen Realitäten, die im vereinten Deutschland aufeinandertreffen – diese Bücher lassen eine Welt vor unseren inneren Augen erstehen:
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
farklı | unterschiedlichen |
bu | diese |
dünya | welt |
TR Almanya’da yaşayan expat’ların çoğu InterNations platformunu kullanıyor
DE Viele Expats nutzen die Plattform InterNations
turco | alemão |
---|---|
çoğu | viele |
platformunu | plattform |
kullanıyor | nutzen |
TR Almanya‘nın öncü konumundaki çoğu bilim insanı ve ekonomi uzmanı, yapay zekânın (YZ) araştırılması ve geliştirilmesiyle meşgul oluyor. Bunlardan en önemli birkaçını size tanıtıyoruz:
DE In Deutschland beschäftigen sich viele führende Wissenschaftlerinnen, Wissenschaftler und Wirtschaftsexperten mit der Erforschung und Entwicklung von Künstlicher Intelligenz. Wir stellen einige der wichtigsten vor:
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
çoğu | viele |
yapay | künstlicher |
TR Seçim yerinde sizin için özellikle güzel olan şey nedir? Almanya’da çoğu insan mektupla oy kullanmayıp seçim yerlerine şahsen geldiği için orada mahalleden birçok tanıdıkla karşılaşıyorum
DE Was ist für Sie ein besonders schöner Moment im Wahllokal? Da die meisten Menschen in Deutschland keine Briefwahl machen, sondern persönlich ins Wahllokal kommen, treffe ich da ganz viele alte Bekannte aus der Nachbarschaft
turco | alemão |
---|---|
sizin | sie |
özellikle | besonders |
güzel | schöner |
insan | menschen |
TR Erasmus bursiyerleri bugün 33 ülkeden birini seçebilirler; pek çoğu yurt dışı sömesterlerini İspanya, Almanya veya Büyük Britanya’da geçiriyor
DE Unter 33 Ländern können die Erasmus-Stipendiaten heute wählen – die meisten verbringen ihre Austauschzeit in Spanien, Deutschland oder Großbritannien
turco | alemão |
---|---|
bugün | heute |
britanya | großbritannien |
da | in |
TR Almanya’daki expatların anlatımıyla Alman mutfağı ve vazgeçemedikleri Alman tatları.
DE Maultaschen im Weltall, Spätzle unter EU-Schutz: Wir sagen euch, was ihr noch nicht über eure deutschen Lieblingsgerichte wusstet.
turco | alemão |
---|---|
alman | deutschen |
TR Rheinland-Pfalz’daki Haßloch kenti Almanya’nın ortalamasını temsil eden bir yer. Bu yerin farkını buradan okuyabilirsiniz.
DE Haßloch in Rheinland-Pfalz gilt als durchschnittlichste Gemeinde Deutschlands. Warum und was daran so besonders ist, erfährst du hier.
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschlands |
buradan | hier |
TR Almanya’daki start up çevresi hiç bu kadar canlı olmamıştı. Başarılı iş kuran küçük girişimciler üzerine küçük bir seri. 1. Kısım: BT alanındaki start up’lar.
DE Eine gute Wasser- und Stromversorgung sind in Ostafrika keine Selbstverständlichkeit. Deutschland engagiert sich, damit sich dies ändert.
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
bu | dies |
TR Yenilenebilir enerji ve geri dönüşüm hakkında konuşabilmek istiyorsan, Almanya’daki bu yeni olguları bilmelisin.
DE Wenn du bei Erneuerbaren Energien und Recycling mitreden willst, solltest du diese neuesten Fakten aus Deutschland kennen.
turco | alemão |
---|---|
yenilenebilir | erneuerbaren |
enerji | energien |
ve | und |
almanya | deutschland |
bu | diese |
TR Almanya’daki küresel sağlık aktörlerini iki ağ bir araya getiriyor: Global Health Hub Germany (GHHG) (GHHG), konuyla ilgilenen tüm araştırmacılara yönelik bir ağ
DE Zwei Verbünde bringen die Global-Health-Akteure in Deutschland zusammen: Der Global Health Hub Germany (GHHG) ist ein Netzwerk für alle Forschenden, die an dem Thema interessiert sind
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
sağlık | health |
araya | zusammen |
TR Almanya’daki Türkler arasında erkenden edinilen bir ün, Almanca sözlü türkülere geç gelen ilgi: müzisyen Ozan Ata Canani ile görüştük.
DE Früher Erfolg in der türkischen Community, späte Anerkennung für deutsche Texte: der Musiker Ozan Ata Canani im Interview.
TR Almanya’daki “mükemmeliyet üniversiteleri”ne dair başlıca olguları ve neden daha pek çok Alman üniversitesinin de fevkalade olduğunu açıklıyoruz.
DE Die wichtigsten Fakten zu Deutschlands Exzellenzunis – und warum auch andere Hochschulen hervorragend sind.
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschlands |
TR Geleceği siz şekillendirin! Almanya’daki yapay zeka anabilim dallarının ve araştırma enstitülerinin bir panoramasını burada bulacaksınız.
DE Gestaltet die Zukunft! Hier findet ihr einen Überblick über Studiengänge und KI-Forschungsinstitute in Deutschland.
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
burada | hier |
TR Almanya’daki Çocuklara Göre Önemli Şeyler
DE Was Kindern in Deutschland wichtig ist
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
daki | in |
TR Kasım ayında Almanya'daki havaalanlarında önceden check-in uygulaması başlatıldı.
DE Im November wird der Vorabend-Check-in an deutschen Flughäfen eingeführt.
turco | alemão |
---|---|
kasım | november |
TR Türkiye ve Almanya'daki öğrenciler tarafından gerçekleştirilen sanat projesi "İstanbul İzlenimleri"
DE „Impressions of Istanbul“ – Kunstprojekt von Studenten aus der Türkei und Deutschland
turco | alemão |
---|---|
ve | und |
öğrenciler | studenten |
TR Alman Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un Washington’daki ilk ziyaretinde ABD ve Almanya Rusya karşısında yekvücut olduklarını vurguladı.
DE Klimaschutzminister Robert Habeck sieht Deutschland auf dem Weg zu den Klimazielen vor einer gigantischen Aufgabe. Er will einen „Turbo“ zünden.
TR Almanya’daki doğal hayatı koruma alanları – Peter Südbeck, bu alanların insanlar ve çevre için önemini anlatıyor
DE Schutzgebiete in Deutschland – Peter Südbeck erklärt im Interview ihre Bedeutung für die Menschen und die Umwelt.
turco | alemão |
---|---|
insanlar | menschen |
çevre | umwelt |
TR Almanya’daki genç müslümanların yaşamına ilişkin mizah dolu videolar ve başka unsurlarla yeni bir bakış açısı açmak ve insanları düşündürmek istiyorlar
DE Mit humorvollen Videos und anderen Beiträgen über das Leben junger Musliminnen und Muslime in Deutschland wollen sie neue Blickwinkel eröffnen und zum Nachdenken anregen
turco | alemão |
---|---|
almanya | deutschland |
videolar | videos |
ve | und |
başka | anderen |
yeni | neue |
TR Yüksek bir kalite ve birbirinden farkı görevler: Almanya’daki kamusal nitelikli yayın kuruluşları böyle çalışıyor.
DE Hohe Qualität und viele verschiedene Aufgaben: So funktioniert der öffentlich-rechtliche Rundfunk in Deutschland.
turco | alemão |
---|---|
yüksek | hohe |
kalite | qualität |
ve | und |
görevler | aufgaben |
almanya | deutschland |
böyle | so |
çalışıyor | funktioniert |
TR Almanya'daki ve diğer Avrupa ülkelerindeki müşteriler, C5 çerçevesinin yerel güvenlik gereksinimlerini karşılamalarına yardımcı olması için AWS'nin onay raporunu kullanabilirler
DE Kunden in Deutschland und anderen europäischen Ländern können den AWS-Testetbericht verwenden, um die lokalen Sicherheitsanforderungen des C5-Frameworks zu erfüllen
turco | alemão |
---|---|
diğer | anderen |
avrupa | europäischen |
müşteriler | kunden |
yerel | lokalen |
aws | aws |
TR Almanya Dışişleri Bakanı, Moskova’yla görüşmelere yeniden başlanması için, Rusya’nın Ukrayna’daki bombardımanı sonlandırmasını önkoşul olarak öne sürüyor.
DE Corona-Einreiseregeln sollen ab 1. Juni gelockert werden +++ Die wichtigsten Nachrichten zur Ausbreitung der Krankheit in Deutschland.
TR Almanya’daki expatların anlatımıyla Alman mutfağı ve vazgeçemedikleri Alman tatları.
DE Maultaschen im Weltall, Spätzle unter EU-Schutz: Wir sagen euch, was ihr noch nicht über eure deutschen Lieblingsgerichte wusstet.
turco | alemão |
---|---|
alman | deutschen |
Mostrando 50 de 50 traduções