EN Learning, education Coaching Mechanical engineering Math Science technology Development Think Intelligence Idea Thinking Illustration Coach Black and white Mind Gray Gear Brain
"think intelligence idea" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
think | bir biz bu bunu da daha de hakkında her ile iyi için kadar kolay ne olarak var ve ya da çok |
intelligence | anlamak bir etkinlik ile için nasıl olarak ve veri zeka |
idea | fikir fikri |
EN Learning, education Coaching Mechanical engineering Math Science technology Development Think Intelligence Idea Thinking Illustration Coach Black and white Mind Gray Gear Brain
TR Öğrenme, eğitim Antrenörlük Makine mühendisliği Matematik Bilim teknolojisi Gelişme Düşünmek Zeka Fikir Düşünme Illüstrasyon Koç Siyah ve beyaz Zihin Gri Dişli Beyin
inglês | turco |
---|---|
mechanical | makine |
engineering | mühendisliği |
intelligence | zeka |
idea | fikir |
illustration | illüstrasyon |
mind | zihin |
gray | gri |
science | bilim |
technology | teknolojisi |
white | beyaz |
black | siyah |
and | ve |
development | gelişme |
education | eğitim |
coaching | antrenörlük |
EN Learning, education Coaching Nerd Strength Check Model Report Knowledge Publisher Development Thinking Think Intelligence Psychology Mind Idea White Line Arrow Human Coach Man Silhouette Blue Head
TR Öğrenme, eğitim Antrenörlük Inek öğrenci Kuvvet Kontrol Model Bildiri Bilgi Yayımcı Gelişme Düşünme Düşünmek Zeka Psikoloji Zihin Fikir Beyaz Hat Ok Insan Koç Adam Siluet Mavi Baş
inglês | turco |
---|---|
check | kontrol |
model | model |
knowledge | bilgi |
intelligence | zeka |
mind | zihin |
idea | fikir |
line | hat |
arrow | ok |
human | insan |
man | adam |
head | baş |
white | beyaz |
blue | mavi |
development | gelişme |
education | eğitim |
coaching | antrenörlük |
EN Do you think all variable piston motors are created equal? Think again
TR Tüm değişken hacimli pistonlu motorların aynı olduğunu mu düşünüyorsunuz? Tekrar düşünün
inglês | turco |
---|---|
variable | değişken |
all | tüm |
again | tekrar |
you | de |
EN Sometimes I think of myself when I was younger and needed strength to get out of my addiction, and sometimes I think of other members, possibly such as you who are reading this
TR Bazen kendimi daha gençken ve bağımlılığımdan kurtulmak için güce ihtiyacım olduğunu düşünüyorum ve bazen de muhtemelen sizin gibi bunu okuyan diğer üyeleri düşünüyorum
inglês | turco |
---|---|
sometimes | bazen |
members | üyeleri |
other | diğer |
and | ve |
out | de |
to | için |
of | in |
as | gibi |
EN Learning, education Coaching Strength Institute Nerd Science technology Development Line Round Idea Thinking Think Mind Brain Human Man Circle Silhouette Gear Head Gray Yellow
TR Öğrenme, eğitim Antrenörlük Kuvvet Enstitü Inek öğrenci Bilim teknolojisi Gelişme Hat Yuvarlak Fikir Düşünme Düşünmek Zihin Beyin Insan Adam Daire Siluet Dişli Baş Gri Sarı
inglês | turco |
---|---|
line | hat |
round | yuvarlak |
idea | fikir |
mind | zihin |
human | insan |
man | adam |
circle | daire |
gray | gri |
head | baş |
yellow | sarı |
science | bilim |
technology | teknolojisi |
development | gelişme |
education | eğitim |
coaching | antrenörlük |
EN Coaching Learning, education Development Idea Thinking Think Mind Brain Coach White Red Target
TR Antrenörlük Öğrenme, eğitim Gelişme Fikir Düşünme Düşünmek Zihin Beyin Koç Beyaz Kırmızı Hedef
inglês | turco |
---|---|
idea | fikir |
mind | zihin |
white | beyaz |
target | hedef |
red | kırmızı |
development | gelişme |
education | eğitim |
coaching | antrenörlük |
EN We have to say that whilst no direct credit or payment can be given for any idea, the real satisfaction is seeing your idea in a Football Manager title in the future!
TR Herhangi bir fikir için doğrudan bir takdir veya ödeme sağlanamasa da gerçek memnuniyetin gelecekte Football Manager oyununda fikrinizi görmek olduğunu söylemeliyiz!
inglês | turco |
---|---|
direct | doğrudan |
idea | fikir |
football | football |
manager | manager |
real | gerçek |
in | da |
is | olduğunu |
to | görmek |
for | için |
or | veya |
any | herhangi |
a | bir |
payment | ödeme |
EN How did the idea to open a zero waste shop arise? The idea came from our founder Milena Glimbovski
TR Ambalajsız ürünler satan bir mağaza açılmasına önayak olan neydi? Bu kurucumuz Milena Glimbovski’nin fikriydi
inglês | turco |
---|---|
did | bu |
EN Get instant business intelligence about your Zebra devices and leverage the most from your assets, workers and daily tasks with VisibilityIQ. And, when you combine visibility with intelligence...you get VisibilityIQ.
TR Zebra cihazlarınız hakkında ticari bilgiler alın ve VisibilityIQ ile varlıklarınız, personeliniz ve günlük işlerinizden en yüksek verimi elde edin. Ve izlenebilirliği bilgilerle birleştirdiğinizde.... VisibilityIQ elde edersiniz.
inglês | turco |
---|---|
zebra | zebra |
devices | cihazlar |
daily | günlük |
visibilityiq | visibilityiq |
most | en |
business | iş |
about | hakkında |
assets | varlıklar |
and | ve |
with | ile |
EN VisibilityIQ puts Zebra device data intelligence into your hands when and how you need it with different solutions and dashboards that provide you with the business intelligence needed to improve productivity and get the most out of your investment.
TR VisibilityIQ Zebra cihaz verilerini ihtiyaç duyduğunuz yer ve zamanda, yatırımınızdan en yüksek getiriyi elde etmeniz ve verimliliği arttırmanız için gereken iş verilerini farklı çözümlerde ve gösterge panellerinde sunar.
inglês | turco |
---|---|
zebra | zebra |
device | cihaz |
data | verilerini |
productivity | verimliliği |
investment | yatırım |
visibilityiq | visibilityiq |
when | zamanda |
provide | sunar |
most | en |
different | farklı |
to | için |
your | etmeniz |
and | ve |
get | elde |
of | in |
EN VisibilityIQ puts Zebra device data intelligence into your hands when and how you need it with different solutions and dashboards that provide you with the business intelligence needed to improve productivity and get the most out of your investment.
TR VisibilityIQ Zebra cihaz verilerini ihtiyaç duyduğunuz yer ve zamanda, yatırımınızdan en yüksek getiriyi elde etmeniz ve verimliliği arttırmanız için gereken iş verilerini farklı çözümlerde ve gösterge panellerinde sunar.
inglês | turco |
---|---|
zebra | zebra |
device | cihaz |
data | verilerini |
productivity | verimliliği |
investment | yatırım |
visibilityiq | visibilityiq |
when | zamanda |
provide | sunar |
most | en |
different | farklı |
to | için |
your | etmeniz |
and | ve |
get | elde |
of | in |
EN Get instant business intelligence about your Zebra devices and leverage the most from your assets, workers and daily tasks with VisibilityIQ. And, when you combine visibility with intelligence...you get VisibilityIQ.
TR Zebra cihazlarınız hakkında ticari bilgiler alın ve VisibilityIQ ile varlıklarınız, personeliniz ve günlük işlerinizden en yüksek verimi elde edin. Ve izlenebilirliği bilgilerle birleştirdiğinizde.... VisibilityIQ elde edersiniz.
inglês | turco |
---|---|
zebra | zebra |
devices | cihazlar |
daily | günlük |
visibilityiq | visibilityiq |
most | en |
business | iş |
about | hakkında |
assets | varlıklar |
and | ve |
with | ile |
EN Japan is also considered the US’s essential intelligence base in Asia. Collaboration on intelligence sharing has got the media talking about a potential sixth ‘eye’ to the Five Eyes Alliance.
TR Japonya aynı zamanda ABD’nin temel istihbarat üssü olarak görülür. İstihbarat paylaşımı hakkındaki iş birliği medyada Japonya’nın, Beş Göz İttifakı’nın olası altıncı “gözü” olarak anılmasına neden oldu.
inglês | turco |
---|---|
japan | japonya |
sharing | paylaşım |
eye | göz |
EN Professor Krüger, why is it important for Germany to be among the best in the world in artificial intelligence (AI)? That’s because almost no manufacturing process will be able to get by without artificial intelligence in the future
TR Sayın Profesör Krüger, yapay zekâ alanında dünya zirvesinde yer almak Almanya için neden önemli? Çünkü gelecekte yapay zekâ olmadan ayakta kalabilecek pek az üretim süreci olacak
inglês | turco |
---|---|
professor | profesör |
germany | almanya |
world | dünya |
process | süreci |
important | önemli |
because | Çünkü |
without | olmadan |
manufacturing | üretim |
artificial | yapay |
why | neden |
EN Strong AI is made up of Artificial General Intelligence (AGI) and Artificial Super Intelligence (ASI)
TR Güçlü yapay zeka, Yapay Genel Zeka (AGI) ve Yapay Süper Zekadan (ASI) oluşur
inglês | turco |
---|---|
artificial | yapay |
general | genel |
intelligence | zeka |
and | ve |
super | süper |
strong | güçlü |
is | oluşur |
EN Artificial Super Intelligence (ASI)—also known as superintelligence—would surpass the intelligence and ability of the human brain
TR Yapay Süper Zeka (ASI) -aynı zamanda süper zeka olarak da bilinir- insan beyninin zekasını ve sınırlarını aşan bir zeka türüdür
inglês | turco |
---|---|
artificial | yapay |
super | süper |
intelligence | zeka |
human | insan |
and | ve |
EN Artificial intelligence should be viewed in a similar manner, where artificial intelligence will shift the demand of jobs to other areas
TR Yapay zekanın, iş taleplerini diğer alanlara kaydıracak şekilde, benzer bir bakış açısıyla değerlendirilmesi gerekiyor
inglês | turco |
---|---|
similar | benzer |
other | diğer |
areas | alanlara |
the | şekilde |
artificial | yapay |
a | bir |
EN Learn what your customers think about your product and check their reviews
TR Müşterilerin ürünleriniz ile ilgili ne düşündüklerini öğrenin ve değerlendirmelerine göz atın
inglês | turco |
---|---|
customers | müşterilerin |
check | göz |
about | ilgili |
what | ne |
think | ile |
EN It’s a fair question, and while there’s no way for us to answer it entirely without bias (obviously, we think our tool is best), we didn’t want to create yet another tedious side-by-side comparison of features
TR Güzel bir soru, bu soruyu tamamen önyargısız şekilde yanıtlamamızın bir yolu olmasa da (tabii ki, en iyisinin kendi aracımız olduğunu düşünüyoruz) sıkıcı bir özellikler kıyaslaması tablosu hazırlamak istemedik
inglês | turco |
---|---|
entirely | tamamen |
tool | aracı |
tedious | sıkıcı |
features | özellikler |
best | en |
and | şekilde |
way | yolu |
is | olduğunu |
its | bu |
a | bir |
question | soru |
EN Our optimizer also has an ability to ignore issues if you think that they aren’t relevant for you
TR Sitenin tüm sayfaları için değil, her bir sayfa için ayrı sonuç aldığınıza dikkat edin
inglês | turco |
---|---|
you | değil |
EN We think it is the most convenient speed test because it works without Flash or any other third-party plugins
TR Bunun en uygun hız kontrolü olduğuna inanıyoruz, çünkü Flash ve üçüncü taraf eklentileri olmadan çalışıyor
inglês | turco |
---|---|
convenient | uygun |
speed | hız |
plugins | eklentileri |
party | taraf |
works | çalışıyor |
most | en |
without | olmadan |
any | ve |
it is | olduğuna |
because | çünkü |
third | üçüncü |
EN These are used to recommend content we think you'll be interested in based on what you looked at before.
TR Bu çerezler size daha önce ziyaret etmiş olduğunuz içeriğin ışığında, ilginizi çekebilecek benzer içerikleri önerebilmemize olanak sağlar.
inglês | turco |
---|---|
content | içeriğin |
these | bu |
at | nda |
to | ziyaret |
you | size |
before | önce |
EN Millions of gadgets reach the end of their life every year. Recycling them isn’t nearly as effective as you’d think.
TR Her yıl milyonlarca cihaz kullanım ömrünün sonuna geliyor. Onları geri dönüştürmek sandığın kadar etkili bir şey değil.
inglês | turco |
---|---|
year | yıl |
effective | etkili |
the | değil |
them | onları |
of | her |
the end | sonuna |
EN Don't be a law-breaker. Make sure you comply with all applicable rules and laws. Do not promote information that you know or think is false or misleading or is criminal or illegal.
TR Yasaları çiğnemeyin. Bütün geçerli kural ve yasalara uyduğunuzdan emin olun. Yanlış veya yanıltıcı veya suç veya yasadışı olduğunu bildiğiniz veya düşündüğünüz bilgileri yaymayın.
inglês | turco |
---|---|
applicable | geçerli |
information | bilgileri |
illegal | yasadışı |
you know | bildiğiniz |
or | veya |
is | olduğunu |
rules | kural |
and | ve |
laws | yasaları |
sure | emin |
misleading | yanıltıcı |
EN Think about it as a login to your bank account: whoever owns it, can access your funds
TR Bunu banka hesabınıza giriş olarak düşünün: Her kim sahipse yatırımlarınıza erişebilir
inglês | turco |
---|---|
account | hesabı |
bank | banka |
to | her |
as | olarak |
it | bunu |
EN Think of them like you would a famous painting by Picasso or the video game Gamma Attack for the Atari 2600
TR Bunları, Picasso'nun ünlü bir tablosu veya Atari 2600 için Gamma Attack video oyunu gibi düşünün
inglês | turco |
---|---|
game | oyunu |
famous | ünlü |
video | video |
or | veya |
a | bir |
of | in |
EN I really liked the functionality of your website. For a new business owner, your team have made the site highly user friendly. I think you truly have a great product. Many thanks for your time and consideration.
TR Küçük işletmemi kuruyorum ve tüm rakamlara ihtiyacım var. Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
i | bana |
and | ve |
EN It's faster and easier than you think!But first you need a creative and eye-catching logo
TR Düşündüğünden daha hızlı ve kolay!Ama önce yaratıcı ve göz alıcı bir logoya ihtiyacınız var
inglês | turco |
---|---|
logo | logoya |
faster | hızlı |
creative | yaratıcı |
eye | göz |
but | ama |
easier | kolay |
and | ve |
you need | ihtiyacınız |
EN Get started on your branding with the Logaster logo maker. Enter your company name and get a professional branding kit in just 1 minute! Give it a try! It's easier than you think!
TR Logaster logo yapma aracı ile markalamaya başlayın. Şirketinizin adını girin ve sadece 1 dakikada profesyonel bir markalama kiti edinin! Hemen bir şans verin! Düşündüğünüzden daha kolay!
inglês | turco |
---|---|
give | verin |
logaster | logaster |
logo | logo |
enter | girin |
professional | profesyonel |
branding | markalama |
easier | daha kolay |
name | adını |
kit | kiti |
the | aracı |
and | ve |
a | bir |
get started | başlayın |
just | sadece |
EN Other than that, I think you truly have a great product and I am sure you will evolve overtime to continue to satisfy new customers like myself
TR Bunun dışında, gerçekten harika bir ürününüz olduğunu düşünüyorum ve kendim gibi yeni müşterileri memnun etmek için zaman içerisinde gelişmeye devam edeceğimizden eminim
inglês | turco |
---|---|
truly | gerçekten |
great | harika |
customers | müşterileri |
new | yeni |
continue | devam |
a | bir |
and | ve |
EN Adding the logo maker to your site is easier than you might think
TR Marka oluşturucuyu sitenize eklemek sandığınızdan daha kolay
inglês | turco |
---|---|
adding | eklemek |
easier | daha kolay |
to | marka |
the | daha |
your site | sitenize |
EN When it comes to ensuring that your crypto is secure, we think about every last detail so you don’t have to.
TR Kripto paralarınızın güvenliği söz konusu olduğunda, sizin kafanızın rahat olması için her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünüyoruz.
inglês | turco |
---|---|
crypto | kripto |
last | en |
when | olduğunda |
secure | güvenli |
to | şeyi |
comes | için |
EN Today, when you think of a landmark hotel around the world, chances are it’s a Fairmont Hotel
TR Günümüzde dünya çevresinden bir şehir simgesi otel düşündüğümüzde, büyük ihtimalle bir Fairmont Otelidir
inglês | turco |
---|---|
today | günümüzde |
hotel | otel |
world | dünya |
fairmont | fairmont |
a | bir |
EN Blockchain.com CEO on Coinbase direct listing: "I think they’ll trade above $100B" by end of the week
TR Blockchain.com CEO'su, Coinbase'in doğrudan halka arzı ile ilgili olarak "Hafta sonuna kadar 100 milyar doların üzerinde işlem yapacaklarını düşünüyorum." dedi.
inglês | turco |
---|---|
direct | doğrudan |
blockchain | blockchain |
trade | işlem |
on | ilgili |
end | sonuna |
EN Think Civil Regional Advisory Board Meeting was held on 16 November in Ordu. In the Advisory Board…
TR Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve yürütücüsü olduğumuz STGM Kaynak Merkezi Projesi…
EN We just wrapped up our PT Trader’s Arena competition and the results were great. Since we don’t want to leave you hanging for too long we think it’s time for a new event. Therefore, we’re laun……
TR Sevgili Yatırımcılar, Yeni eğitim programımız olan Öğren ve Kazan lansmanını duyurmaktan son derece mutlu ve heyecanlıyız! Eğlenceli ve anlaşılması kolay videolarla çeşitli kr……
EN Accepting cryptocurrencies is not as difficult as you might think. Read more about the increase in cryptocurrencies as a payment method today and how easy it is to incorporate it into your business.
TR Kripto para birimlerini kabul etmek sandığınız kadar zor değildir. Kripto paraların giderek artan şekilde ödeme yöntemi olarak kullandığını ve işletmenizde kullanmanın ne kadar kolay olduğunu öğrenin.
inglês | turco |
---|---|
cryptocurrencies | kripto para |
difficult | zor |
method | yöntemi |
easy | kolay |
business | iş |
is | olduğunu |
more | de |
read | ve |
the | kabul |
payment | ödeme |
not | değildir |
EN Despite the fact that every megabyte or gigabyte costs the same, providers are seeking to charge for content and the value they think they can derive.
TR Her megabayt ya da gigabaytın maliyeti aynı olmasına rağmen sağlayıcılar içerik için ücret talep etmenin ve türettikleri değer karşılığında ücret almanın yollarını aramaktadır.
inglês | turco |
---|---|
costs | maliyeti |
providers | sağlayıcılar |
content | içerik |
value | değer |
charge | ücret |
despite | rağmen |
and | ve |
the | aynı |
EN A guide to the meeting schedule?s color code:• Blue meetings are for internet and technology addicts, as well as for those who think they might be addicts
TR Takvimdeki renk kodları: • • Mavi • Mavi internet ve teknoloji bağımlılığı olanlar/olduğunu düşünenenler için yapılan toplantılar
EN Instead of dealing with such a big commitment, we do not think about being sober for a whole lifetime; we just work on being sober for the next 24 hours
TR Bu kadar büyük bir taahhütle uğraşmak yerine, bir ömür boyu ayık olmayı düşünmüyoruz; Sadece önümüzdeki 24 saat ayık olmaya çalışıyoruz
inglês | turco |
---|---|
big | büyük |
lifetime | ömür |
work | çalışıyoruz |
such | bu |
the | sadece |
EN It can be helpful to write down a list of healthy forms of rest and relaxation, and reference it when we are struggling to think of what offline activities we can engage in with our free time.
TR Sağlıklı dinlenme ve rahatlama biçimlerinin bir listesini yazmak ve boş zamanlarımızda hangi çevrimdışı etkinliklere katılabileceğimizi düşünmekte zorlandığımızda bu listeye başvurmak yardımcı olabilir.
inglês | turco |
---|---|
rest | dinlenme |
healthy | sağlıklı |
offline | çevrimdışı |
a | yardımcı |
list | listesini |
and | ve |
be | olabilir |
EN I think of myself as a ?closet addict? in that I kept the extent of my usage very secret
TR Kullanım kapsamımı çok gizli tuttuğum için kendimi bir “dolap bağımlısı” olarak görüyorum
inglês | turco |
---|---|
of | in |
as | olarak |
a | bir |
usage | kullanım |
secret | gizli |
EN I think of this as one of my ?rock bottoms?, a phrase used in recovery to describe a really bad situation that our addiction takes us to
TR Bunu, bağımlılığımızın bizi götürdüğü gerçekten kötü bir durumu tanımlamak için iyileşmede kullanılan bir tabir olan “diplerimden” biri olarak düşünüyorum
inglês | turco |
---|---|
my | mı |
used | kullanılan |
really | gerçekten |
situation | durumu |
as | olarak |
a | bir |
of | in |
EN When I come out of a binge, I?m irritable, emotionally absent, and all I can think about is using the internet again
TR Bir tıkanıklıktan çıktığımda, sinirliyim, duygusal olarak yokum ve tek düşünebildiğim interneti tekrar kullanmak
inglês | turco |
---|---|
using | kullanmak |
internet | interneti |
and | ve |
a | bir |
again | tekrar |
the | tek |
EN I think that the best part is that you can have a promotional business video within a few minutes
TR Bence en iyi yanı, ticari bir tanıtım videosunu dakikalar içinde oluşturabilmeniz
inglês | turco |
---|---|
business | ticari |
minutes | dakikalar |
best | en |
EN Your company deserves the best logo. Do you think it needs a new one? Our Company Logo Maker will generate a few design options for you really fast.
TR Şirketiniz, en iyi logoyu hak ediyor. Sizce yeni bir logoya ihtiyacınız var mı? Şirket Logosu Aracımız, gerçekten çok hızlı şekilde tasarım opsiyonları sunuyor.
inglês | turco |
---|---|
fast | hızlı |
logo | logosu |
needs | ihtiyacı |
design | tasarım |
really | gerçekten |
the | şekilde |
best | en |
new | yeni bir |
EN Get inspired by our carefully designed templates and generate your fantastic app landing pages right now. It's easier than you think.
TR Titizlikle tasarlanmış şablonlarımızdan ilham alın ve kendi fantasyik uygılama giriş sayfalarınızı hemen şimdi oluşturun. Sandığınızdan da kolay.
inglês | turco |
---|---|
generate | oluşturun |
easier | kolay |
get | alın |
designed | tasarlanmış |
and | ve |
now | şimdi |
pages | sayfalar |
EN Here’s what our customers think about us
TR Müşterilerimizin bizimle ilgili görüşleri:
inglês | turco |
---|---|
our customers | müşterilerimizin |
about | ilgili |
EN We can think of it like the world?s most heavily viewed television channel
TR Bunu tam anlamıyla böyle düşünebiliriz
EN Whether you?re B2C, B2B, a nonprofit or a government department, what people think and feel about your organisation is important to you
TR Bir aylık bile olsa bir içerik takvimi oluşturmak ve yayına hazır hale getirmek çok zorlu bir süreç
inglês | turco |
---|---|
is | oluşturmak |
to | bile |
a | bir |
and | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções