EN Each cluster consists of multiple worker nodes that deploy, run, and manage containerized applications and one master node that controls and monitors the worker nodes.
"service worker set" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Each cluster consists of multiple worker nodes that deploy, run, and manage containerized applications and one master node that controls and monitors the worker nodes.
TR Her küme konteyner mimarili uygulamaları devreye alan, çalıştıran ve yöneten birden fazla işçi düğümünden ve işçi düğümlerini kontrol eden ve izleyen bir ana düğümden oluşur.
inglês | turco |
---|---|
cluster | küme |
consists | oluşur |
and | ve |
manage | kontrol |
applications | uygulamalar |
of | her |
the | birden |
EN Your use of the Kobo Plus subscription service is subject to the rules of the service set out herein, which Kobo may vary from time to time on its website. Your continued use of the Kobo Plus service constitutes acceptance of the rules.
TR Kobo Plus abonelik hizmetini kullanmanız orada belirtilen hizmetin kurallarına tabidir ve Kobo bunları kendi web sitesinde zaman zaman değiştirebilir. Kobo Plus hizmetini kullanmaya devam etmeniz bu kuralları kabul ettiğiniz anlamına gelir.
EN Your use of the Audiobooks subscription service is subject to the rules of the service set out herein, which Kobo may vary from time to time on its website. Your continued use of the Audiobooks service constitutes acceptance of the rules.
TR Sesli Kitap abonelik hizmetini kullanmanız burada belirtilen hizmetin kurallarına tabidir ve Kobo bunları kendi web sitesinde zaman zaman değiştirebilir. Sesli Kitap hizmetini kullanmaya devam etmeniz bu kuralları kabul ettiğiniz anlamına gelir.
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an...
TR Şanlıurfa’da sürdürdüğümüz ‘Kız Çocuklarını Güçlendirme...
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training.
TR Bir insani yardım çalışanı olarak Aslı, hem kendisi için temel insani yardım standartlarının ne anlama geldiğini, hem de bu iki günlük eğitimin önemini ve içeriğini anlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
day | günlük |
this | bu |
what | ne |
and | ve |
of | in |
a | bir |
standards | standartları |
for | için |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training.
TR Bir insani yardım çalışanı olarak Aslı, hem kendisi için temel insani yardım standartlarının ne anlama geldiğini, hem de bu iki günlük eğitimin önemini ve içeriğini anlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
day | günlük |
this | bu |
what | ne |
and | ve |
of | in |
a | bir |
standards | standartları |
for | için |
EN I am a social worker, and my job is the purpose of my life
TR Mesleğini hayatının amacı yapmış bir sosyal çalışmacıyım
inglês | turco |
---|---|
social | sosyal |
purpose | amacı |
a | bir |
life | hayat |
EN Semih Öztürk Support to Life Social Worker / Istanbul
TR Semih Öztürk Hayata Destek Sosyal Çalışmacı / İstanbul
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
social | sosyal |
to life | hayata |
EN Dilek Latifeci Support to Life Association Şanlıurfa / Social Worker
TR Dilek Latifeci Hayata Destek Derneği Şanlıurfa / Sosyal Çalışmacı
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
association | derneği |
social | sosyal |
to life | hayata |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an individual while sometimes it means striving to keep a soul alive
TR İnsani yardım çalışanı olmak; bazen bir bireyin güçlenmesine destek olmak, bazen de sadece bir canı hayatta tutabilmek için didinmek demek
inglês | turco |
---|---|
sometimes | bazen |
means | demek |
supporting | destek |
of | in |
a | bir |
to | için |
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
inglês | turco |
---|---|
lokman | lokman |
social | sosyal |
tells | anlatıyor |
supported | destek |
sena | sena |
month | aylık |
how | nasıl |
EN I am working as a social worker at Support to Life Diyarbakır
TR Hayata Destek Diyarbakır sahasında sosyal çalışmacı olarak görev alıyorum
inglês | turco |
---|---|
social | sosyal |
support | destek |
working | görev |
at | nda |
to life | hayata |
to | olarak |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training
TR Hayata Destek ekibi olarak biz de UNICEF desteğiyle yürüttüğümüz çocuk koruma projesiyle bu çocukların hayatına destek olmak için çabalıyoruz
inglês | turco |
---|---|
this | bu |
of | in |
for | için |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an individual while sometimes it means striving to keep a soul alive
TR İnsani yardım çalışanı olmak; bazen bir bireyin güçlenmesine destek olmak, bazen de sadece bir canı hayatta tutabilmek için didinmek demek
inglês | turco |
---|---|
sometimes | bazen |
means | demek |
supporting | destek |
of | in |
a | bir |
to | için |
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
inglês | turco |
---|---|
lokman | lokman |
social | sosyal |
tells | anlatıyor |
supported | destek |
sena | sena |
month | aylık |
how | nasıl |
EN I am working as a social worker at Support to Life Diyarbakır
TR Hayata Destek Diyarbakır sahasında sosyal çalışmacı olarak görev alıyorum
inglês | turco |
---|---|
social | sosyal |
support | destek |
working | görev |
at | nda |
to life | hayata |
to | olarak |
EN Empower every worker with one intelligent, flexible workspace.
TR Çalışan refahını destekleyin
EN Nada Aydınoğlu Support to Life Şanlıurfa Information Line Worker
TR Najlaa Abazi Hayata Destek Şanlıurfa Erişim Saha Çalışanı
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
to life | hayata |
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
lokman | lokman |
social | sosyal |
tells | anlatıyor |
supported | destek |
sena | sena |
month | aylık |
how | nasıl |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an...
TR Hayata Destek Direktörü Sema Genel Karaosmanoğlu, Taliban’ın yönetimi...
inglês | turco |
---|---|
supporting | destek |
of | ın |
EN Nada Aydınoğlu Support to Life Şanlıurfa Information Line Worker
TR Najlaa Abazi Hayata Destek Şanlıurfa Erişim Saha Çalışanı
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
to life | hayata |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training
TR Gelecek hayali, hak ettiği ücreti alabileceği uzun dönemli bir işte çalışmak; Türkiye’deki yeni yaşamını güvenle sürdürmek
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
lokman | lokman |
social | sosyal |
tells | anlatıyor |
supported | destek |
sena | sena |
month | aylık |
how | nasıl |
EN A version named ?Worker? for the professionals transporting material and collaborators on all types of building sites: ? Extenso (R) cabin: 3 seats in the front, mobile office and loads of long objects for more modularity
TR Her tür şantiyede malzeme ve ortak çalışanlar taşıyan profesyoneller için ?İşçi? adlı bir sürüm: ? Extenso (R) kabini: Ön tarafta 3 koltuk, mobil ofis ve daha fazla modülerlik için uzun nesneler
inglês | turco |
---|---|
version | sürüm |
professionals | profesyoneller |
material | malzeme |
types | tür |
mobile | mobil |
office | ofis |
objects | nesneler |
and | ve |
long | uzun |
a | bir |
EN A German Unicef worker has visited an innovative project in Malawi: The African Drone and Data Academy.
TR Almanya’dan bir Unicef çalışanı Malavi’de yarınlara yönelik bir projeyi inceledi: Afrika Dron ve Veri Akademisi.
inglês | turco |
---|---|
unicef | unicef |
african | afrika |
data | veri |
a | bir |
in | yönelik |
and | ve |
EN I have been working as a social worker in the individual protection team of Şanlıurfa at Support to Life Association since 2018
TR Üstelik artık hayallerine bir adım daha yakın
inglês | turco |
---|---|
at | yakın |
the | artık |
a | bir |
EN 3.c.1. Health worker density and distribution
TR 3.c.1. Sağlık çalışanı yoğunluğu ve dağılımı
inglês | turco |
---|---|
c | c |
health | sağlık |
and | ve |
EN Minimizing worker risk with rugged HazLoc mobile devices
TR Dayanıklı mobil cihazlar ile çalışanların maruz kaldığı riskleri azaltın
inglês | turco |
---|---|
risk | riskleri |
mobile | mobil |
devices | cihazlar |
rugged | dayanıklı |
with | ile |
EN SmartPack Container enables deeper visibility into air cargo operations to optimize loading, enhance worker productivity and reduce operational costs.
TR SmartPack Konteyner, hava kargo operasyonlarına daha derin bir izlenebilirlik katarak yüklemeyi optimize eder, personel verimliliğini artırır ve işletme maliyetlerini azaltır.
inglês | turco |
---|---|
container | konteyner |
visibility | izlenebilirlik |
air | hava |
cargo | kargo |
costs | maliyetlerini |
deeper | derin |
productivity | verimliliğini |
optimize | optimize |
and | ve |
operations | operasyonlar |
EN A small, light weight and powerful hands-free 1D wearable ring scanner that maximizes worker productivity and accuracy in your operations.
TR Operasyonlarınızda verimliliği ve hatasızlığı maksimuma çıkaran küçük, hafif ve güçlü bir eller serbest 1 boyutlu giyilebilir yüzük barkod okuyucu.
inglês | turco |
---|---|
small | küçük |
light | hafif |
wearable | giyilebilir |
scanner | okuyucu |
productivity | verimliliği |
powerful | güçlü |
hands | eller |
free | serbest |
a | bir |
and | ve |
operations | operasyonlar |
EN Ensuring every asset and worker on the edge is visible
TR Performans gösteren her varlık ve çalışanın görünürlüğünü garanti ederek
inglês | turco |
---|---|
asset | varlık |
and | ve |
the | ederek |
every | her |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an...
TR Afgan Dayanışma Dernekleri Anlatıyor: Zorluklara Rağmen...
EN Nada Aydınoğlu Support to Life Şanlıurfa Information Line Worker
TR Najlaa Abazi Hayata Destek Şanlıurfa Erişim Saha Çalışanı
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
to life | hayata |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an...
TR Afgan Dayanışma Dernekleri Anlatıyor: Zorluklara Rağmen...
EN I have been working as a social worker in the individual protection team of Şanlıurfa at Support to Life Association since 2018
TR Üstelik artık hayallerine bir adım daha yakın
inglês | turco |
---|---|
at | yakın |
the | artık |
a | bir |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an individual while sometimes it means striving to keep a soul alive
TR İnsani yardım çalışanı olmak; bazen bir bireyin güçlenmesine destek olmak, bazen de sadece bir canı hayatta tutabilmek için didinmek demek
inglês | turco |
---|---|
sometimes | bazen |
means | demek |
supporting | destek |
of | in |
a | bir |
to | için |
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
inglês | turco |
---|---|
lokman | lokman |
social | sosyal |
tells | anlatıyor |
supported | destek |
sena | sena |
month | aylık |
how | nasıl |
EN I am working as a social worker at Support to Life Diyarbakır
TR Hayata Destek Diyarbakır sahasında sosyal çalışmacı olarak görev alıyorum
inglês | turco |
---|---|
social | sosyal |
support | destek |
working | görev |
at | nda |
to life | hayata |
to | olarak |
EN Nada Aydınoğlu Support to Life Şanlıurfa Information Line Worker
TR Najlaa Abazi Hayata Destek Şanlıurfa Erişim Saha Çalışanı
inglês | turco |
---|---|
support | destek |
to life | hayata |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training
TR Gelecek hayali, hak ettiği ücreti alabileceği uzun dönemli bir işte çalışmak; Türkiye’deki yeni yaşamını güvenle sürdürmek
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
EN I have been working as a social worker in the individual protection team of Şanlıurfa at Support to Life Association since 2018
TR Üstelik artık hayallerine bir adım daha yakın
inglês | turco |
---|---|
at | yakın |
the | artık |
a | bir |
EN Being a humanitarian worker sometimes means supporting empowerment of an individual while sometimes it means striving to keep a soul alive
TR Muhammed, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin Adana’daki katılımcılarından biri
inglês | turco |
---|---|
supporting | destek |
to | için |
EN I am working as a social worker at Support to Life Diyarbakır
TR Üstelik artık hayallerine bir adım daha yakın
inglês | turco |
---|---|
at | yakın |
a | bir |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training
TR Gelecek hayali, hak ettiği ücreti alabileceği uzun dönemli bir işte çalışmak; Türkiye’deki yeni yaşamını güvenle sürdürmek
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
lokman | lokman |
social | sosyal |
tells | anlatıyor |
supported | destek |
sena | sena |
month | aylık |
how | nasıl |
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training.
TR Bir insani yardım çalışanı olarak Aslı, hem kendisi için temel insani yardım standartlarının ne anlama geldiğini, hem de bu iki günlük eğitimin önemini ve içeriğini anlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
day | günlük |
this | bu |
what | ne |
and | ve |
of | in |
a | bir |
standards | standartları |
for | için |
EN Mavi Kalem Association is Looking for a Social Worker | STGM
TR Mavi Kalem Derneği Sosyal Çalışma Uzmanı Arıyor | STGM
inglês | turco |
---|---|
association | derneği |
social | sosyal |
stgm | stgm |
EN Mavi Kalem Association is Looking for a Social Worker
TR Mavi Kalem Derneği Sosyal Çalışma Uzmanı Arıyor
inglês | turco |
---|---|
association | derneği |
social | sosyal |
EN A small, light weight and powerful hands-free 1D wearable ring scanner that maximises worker productivity and accuracy in your operations.
TR Operasyonlarınızda verimliliği ve hatasızlığı maksimuma çıkaran küçük, hafif ve güçlü bir eller serbest 1 Boyutlu giyilebilir yüzük barkod okuyucu.
inglês | turco |
---|---|
small | küçük |
light | hafif |
wearable | giyilebilir |
scanner | okuyucu |
productivity | verimliliği |
powerful | güçlü |
hands | eller |
free | serbest |
a | bir |
and | ve |
operations | operasyonlar |
EN Enables worker proximity sensing, alerts and logging, providing a suite of cloud based reports and dashboards on proximity trend events
TR Çalışan yakınlık algılama, uyarılar ve kayıt, yakınlık trendi etkinlikleri hakkında bulut temelli raporlardan ve gösterge panellerinden oluşan bir set sağlamaya izin verir
inglês | turco |
---|---|
enables | izin verir |
alerts | uyarılar |
cloud | bulut |
based | temelli |
events | etkinlikleri |
and | ve |
on | hakkında |
a | bir |
Mostrando 50 de 50 traduções