EN 11. Sought through practices such as prayer and meditation to improve our conscious contact with a Power greater than ourselves, praying only for knowledge of our Higher Power’s will for us and the power to carry that out.
"knowledge is power" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN 11. Sought through practices such as prayer and meditation to improve our conscious contact with a Power greater than ourselves, praying only for knowledge of our Higher Power’s will for us and the power to carry that out.
TR 11. Kendimizden daha büyük bir Güçle bilinçli temasımızı geliştirmek için dua ve meditasyon gibi uygulamalarla aranır, sadece Yüksek Gücümüzün bizim için iradesinin bilgisi ve bunu gerçekleştirme gücü için dua eder.
inglês | turco |
---|---|
meditation | meditasyon |
contact | temas |
and | ve |
power | güç |
improve | geliştirmek |
a | bir |
of | in |
EN If you've been trying to tackle knowledge management inside your company, you've already been put in front of a knowledge base also known as a knowledge management system
TR Şirketinizde bilgi yönetimiyle uğraşmaya çalışıyorsanız, zaten bilgi yönetim sistemi olarak da bilinen bir bilgi tabanının önüne geçmişsinizdir
inglês | turco |
---|---|
been | ne |
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
known | bilinen |
system | sistemi |
management | yönetim |
in | da |
a | bir |
already | zaten |
EN If you've been trying to tackle knowledge management inside your company, you've already been put in front of a knowledge base also known as a knowledge management system
TR Şirketinizde bilgi yönetimiyle uğraşmaya çalışıyorsanız, zaten bilgi yönetim sistemi olarak da bilinen bir bilgi tabanının önüne geçmişsinizdir
inglês | turco |
---|---|
been | ne |
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
known | bilinen |
system | sistemi |
management | yönetim |
in | da |
a | bir |
already | zaten |
EN In addition, we offer electric power generators that convert an aircraft’s fluid power to emergency electrical power.
TR Ek olarak, uçağın akışkan gücünü acil durum elektrik gücüne çeviren elektrik gücü jeneratörleri sunmaktayız.
inglês | turco |
---|---|
fluid | akışkan |
emergency | acil durum |
power | gücü |
electrical | elektrik |
to | olarak |
EN For example, uninterruptible power supplies (UPS) provide backup power to continue operations in the event of a power failure.
TR Örneğin, kesintisiz güç kaynakları (KGK), bir elektrik kesintisi durumunda operasyonların devam etmesi için yedek güç sağlar.
inglês | turco |
---|---|
provide | sağlar |
power | güç |
continue | devam |
of | in |
operations | operasyonlar |
a | bir |
EN These services will maximize your power system availability, even amidst power outages, utility spikes, switching transients, line noise, and other power-related issues.
TR Bu servisler; güç kesintileri, ani yükselmeler, anahtarlama geçişleri, hat gürültüsü ve güçle ilgili diğer sorunlar esnasında bile güç sisteminizin kullanılabilirliğini en üst düzeye çıkaracaktır.
inglês | turco |
---|---|
services | servisler |
power | güç |
switching | geçiş |
line | hat |
noise | gürültü |
issues | sorunlar |
related | ilgili |
other | diğer |
these | bu |
even | bile |
and | ve |
EN Build technical knowledge on current industry topics: Knovel provides a wide range of essential technical information so that it is easier to develop knowledge in new areas
TR Güncel sektör konularında teknik bilgiler edinmek: Knovel yeni alanlardaki bilginin geliştirilmesini kolaylaştırmak için çok çeşitli temel teknik bilgiler sağlar
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
industry | sektör |
topics | konuları |
knovel | knovel |
provides | sağlar |
easier | kolaylaştırmak |
new | yeni |
information | bilgiler |
current | güncel |
of | in |
a | temel |
to | için |
EN With Crisp knowledge management system, you can build a multilingual knowledge center to fit with your customers
TR Crisp bilgi yönetim sistemi ile müşterilerinize uygun çok dilli bir bilgi merkezi oluşturabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
crisp | crisp |
management | yönetim |
system | sistemi |
center | merkezi |
a | bir |
EN Everything you need to build an internal knowledge base is available within our internal knowledge base software
TR Dahili bir bilgi tabanı oluşturmak için ihtiyacınız olan her şey dahili bilgi tabanı yazılımımızda mevcuttur
inglês | turco |
---|---|
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
internal | dahili |
software | yazılım |
is | oluşturmak |
available | mevcuttur |
you need | ihtiyacınız |
EN Do you find it too difficult and troublesome to create a website? You don't need coding knowledge. Manage your website easily without needing any technical knowledge.
TR Site kurmak zor ve zahmetli bir iş gibi mi geliyor ? Kod bilgisine ihtiyacınız yok. Hiçbir teknik bilgiye ihtiyacınız olmadan , kolayca web sitenizi yönetin.
inglês | turco |
---|---|
difficult | zor |
manage | yönetin |
technical | teknik |
easily | kolayca |
without | olmadan |
website | web |
need | ihtiyacınız |
and | ve |
a | bir |
EN Build technical knowledge on current industry topics: Knovel provides a wide range of essential technical information so that it is easier to develop knowledge in new areas
TR Güncel sektör konularında teknik bilgiler edinmek: Knovel yeni alanlardaki bilginin geliştirilmesini kolaylaştırmak için çok çeşitli temel teknik bilgiler sağlar
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
industry | sektör |
topics | konuları |
knovel | knovel |
provides | sağlar |
easier | kolaylaştırmak |
new | yeni |
information | bilgiler |
current | güncel |
of | in |
a | temel |
to | için |
EN Do you find it too difficult and troublesome to create a website? You don't need coding knowledge. Manage your website easily without needing any technical knowledge.
TR Site kurmak zor ve zahmetli bir iş gibi mi geliyor ? Kod bilgisine ihtiyacınız yok. Hiçbir teknik bilgiye ihtiyacınız olmadan , kolayca web sitenizi yönetin.
inglês | turco |
---|---|
difficult | zor |
manage | yönetin |
technical | teknik |
easily | kolayca |
without | olmadan |
website | web |
need | ihtiyacınız |
and | ve |
a | bir |
EN With over 20 years of knowledge and expertise in the processing and packaging of coconut beverages, the range of solutions offered includes product development, technical and consumer knowledge, innovative packaging and processing solutions
TR Hindistan cevizi içeceklerinin işlenmesi ve paketlenmesinde 20 yılı aşkın bilgi ve deneyimle sunulan çözümler ürün geliştirme, teknik bilgiler ve tüketici bilgileri, yenilikçi paketleme ve proses çözümlerini içeriyor
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
processing | işlenmesi |
packaging | paketleme |
offered | sunulan |
development | geliştirme |
technical | teknik |
consumer | tüketici |
innovative | yenilikçi |
solutions | çözümler |
product | ürün |
years | yıl |
and | ve |
in | aşkın |
expertise | bilgi |
EN This includes product development, technical knowledge, consumer knowledge, and innovative packaging and processing solutions
TR Bu, ürün gelişimini, teknik bilgiyi, müşteri bilgisini ve yenilikçi paketleme ve işleme çözümlerini içermektedir
inglês | turco |
---|---|
technical | teknik |
innovative | yenilikçi |
packaging | paketleme |
processing | işleme |
product | ürün |
this | bu |
and | ve |
EN With over 20 years of knowledge and expertise in the processing and packaging of coconut beverages, the range of solutions offered includes product development, technical and consumer knowledge, innovative packaging and processing solutions.
TR Hindistan cevizi içeceklerinin işlenmesi ve paketlenmesinde 20 yılı aşkın bilgi ve deneyimle sunulan çözümler ürün geliştirme, teknik bilgiler ve tüketici bilgileri, yenilikçi paketleme ve işleme çözümlerini içeriyor.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
packaging | paketleme |
offered | sunulan |
development | geliştirme |
technical | teknik |
consumer | tüketici |
innovative | yenilikçi |
solutions | çözümler |
product | ürün |
years | yıl |
and | ve |
processing | işleme |
in | aşkın |
expertise | bilgi |
EN Everything you need to build an internal knowledge base is available within our internal knowledge base software
TR Dahili bir bilgi tabanı oluşturmak için ihtiyacınız olan her şey dahili bilgi tabanı yazılımımızda mevcuttur
inglês | turco |
---|---|
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
internal | dahili |
software | yazılım |
is | oluşturmak |
available | mevcuttur |
you need | ihtiyacınız |
EN Fully responsive design knowledge base app to make your knowledge article stand out.
TR Cihaza bağlı olarak bilgi makalenizi öne çıkarın
inglês | turco |
---|---|
knowledge | bilgi |
out | ne |
to | olarak |
EN With Crisp knowledge management system, you can build a multilingual knowledge base to fit with your customers
TR Crisp bilgi yönetim sistemi ile müşterilerinize uygun çok dilli bir bilgi merkezi oluşturabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
crisp | crisp |
management | yönetim |
system | sistemi |
a | bir |
EN Step 11: We sought through practices such as meditation and prayer to improve our conscious contact with power greater than ourselves, seeking only knowledge of what to do and the strength to do so.
TR Adım 11: Kendimizden daha büyük bir güçle bilinçli temasımızı geliştirmek için meditasyon ve dua gibi uygulamalarla aradık, sadece ne yapacağımızı bilmeyi ve bunu yapmanın gücünü aradık.
inglês | turco |
---|---|
step | adım |
meditation | meditasyon |
contact | temas |
what | ne |
and | ve |
power | güç |
greater | daha büyük |
to | için |
improve | geliştirmek |
of | in |
EN Take full advantage of the speed and power of the cloud web server with HTTP/3, high-performance SSD storage, and a dedicated IP address. No technical knowledge is required.
TR Bulut Sunucu kalitesi ile HTTP/3 ve özel IP adresi ile hız ve güçten tam olarak yararlanın. Hiçbir teknik bilgi gerekmez.
inglês | turco |
---|---|
full | tam |
speed | hız |
power | güç |
cloud | bulut |
server | sunucu |
http | http |
ip | ip |
address | adresi |
no | hiçbir |
technical | teknik |
a | bir |
and | ve |
the | özel |
EN Backup power, UPS, surge & IT power distribution
TR Alçak Gerilim Güç Dağıtım ve Kontrol Sistemleri
inglês | turco |
---|---|
distribution | dağıtım |
power | güç |
EN First Nissan debuted E-Power, now Infiniti could have I-Power.
TR Patent başvurusu oldukça ilginç.
inglês | turco |
---|---|
first | a |
EN Back-up power, UPS, surge & IT power distribution
TR Alçak Gerilim Güç Dağıtım ve Kontrol Sistemleri
inglês | turco |
---|---|
distribution | dağıtım |
power | güç |
EN Explore the idea of power greater than yourselfThe 12 Steps center around the concept of a power greater than ourselves
TR Kendinizden daha büyük güç fikrini keşfedin12 Adım, kendimizden daha büyük bir güç kavramı etrafında merkezlenir
inglês | turco |
---|---|
steps | adım |
around | etrafında |
power | güç |
explore | keşfedin |
concept | kavramı |
greater | daha büyük |
a | bir |
EN For example, choosing 256MB of memory allocates approximately twice as much CPU power to your Lambda function as requesting 128MB of memory and half as much CPU power as choosing 512MB of memory
TR Örneğin 256 MB bellek seçtiğinizde Lambda işlevinize 128 MB belleğin iki katı, 512 MB belleğin ise yarısı kadar CPU gücü ayrılır
inglês | turco |
---|---|
memory | bellek |
cpu | cpu |
lambda | lambda |
power | gücü |
of | in |
to | kadar |
and | iki |
EN With lower latency, up to 19% better performance, a 20% lower cost, and the highest power-efficiency currently available at AWS, Graviton2 functions can power mission critical serverless applications
TR Daha düşük gecikme süresi, %19'a kadar daha iyi performans, %20 daha düşük maliyet ve şu anda AWS'de bulunan en yüksek güç verimliliği ile Graviton2 işlevleri, görev açısından kritik öneme sahip sunucusuz uygulamaları destekleyebilir
inglês | turco |
---|---|
latency | gecikme |
functions | işlevleri |
mission | görev |
critical | kritik |
serverless | sunucusuz |
efficiency | verimliliği |
performance | performans |
cost | maliyet |
and | ve |
power | güç |
better | daha iyi |
the | anda |
applications | uygulamalar |
lower | düşük |
to | sahip |
highest | en yüksek |
with | ile |
EN These ultra-low RF transmission power beacons have 100 times lower RF transmission power than typical Bluetooth® low energy beacons
TR Ultra düşük RF aktarma özelliğine sahip olan bu parıldaklar, tipik Bluetooth® düşük enerji parıldaklarından 100 kat daha az RF aktarma gücüne sahiptir
inglês | turco |
---|---|
typical | tipik |
bluetooth | bluetooth |
ultra | ultra |
energy | enerji |
power | gücü |
these | bu |
low | düşük |
EN Get full shift power with the standard battery and up to 24 hours of power with the extended battery4. With a removable hot-swappable battery, your L10 tablets are always in service — never in a charging dock.
TR Standart pille tüm vardiyaya yeterli güce ve ekstra güçlü pille 24 saate varan güce sahip olun4. Çalışırken değiştirilebilen pil ile L10 tabletleriniz daima iş başındadır, asla şarj yuvasında beklemez.
inglês | turco |
---|---|
standard | standart |
battery | pil |
always | daima |
charging | şarj |
and | ve |
never | asla |
with | ile |
EN Power-over-Ethernet (PoE) eliminates the need to install power outlets – ideal for the typical complex backroom environments
TR Ethernet üzerinden Güç (PoE) elektrik prizi takma gereğini ortadan kaldırır – tipik yönetim ofisi ortamı için ideal
EN For example, choosing 256MB of memory allocates approximately twice as much CPU power to your Lambda function as requesting 128MB of memory and half as much CPU power as choosing 512MB of memory
TR Örneğin 256 MB bellek seçtiğinizde Lambda işlevinize 128 MB belleğin iki katı, 512 MB belleğin ise yarısı kadar CPU gücü ayrılır
inglês | turco |
---|---|
memory | bellek |
cpu | cpu |
lambda | lambda |
power | gücü |
of | in |
to | kadar |
and | iki |
EN With lower latency, up to 19% better performance, a 20% lower cost, and the highest power-efficiency currently available at AWS, Graviton2 functions can power mission critical serverless applications
TR Daha düşük gecikme süresi, %19'a kadar daha iyi performans, %20 daha düşük maliyet ve şu anda AWS'de bulunan en yüksek güç verimliliği ile Graviton2 işlevleri, görev açısından kritik öneme sahip sunucusuz uygulamaları destekleyebilir
inglês | turco |
---|---|
latency | gecikme |
functions | işlevleri |
mission | görev |
critical | kritik |
serverless | sunucusuz |
efficiency | verimliliği |
performance | performans |
cost | maliyet |
and | ve |
power | güç |
better | daha iyi |
the | anda |
applications | uygulamalar |
lower | düşük |
to | sahip |
highest | en yüksek |
with | ile |
EN These ultra-low RF transmission power beacons have 100 times lower RF transmission power than typical Bluetooth® low energy beacons
TR Ultra düşük RF aktarma özelliğine sahip olan bu parıldaklar, tipik Bluetooth® düşük enerji parıldaklarından 100 kat daha az RF aktarma gücüne sahiptir
inglês | turco |
---|---|
typical | tipik |
bluetooth | bluetooth |
ultra | ultra |
energy | enerji |
power | gücü |
these | bu |
low | düşük |
EN Smart DPS G Power Supply with DPS G software delivers up to 86% efficiency under real-world load conditions, promising the lowest power losses
TR DPS G yazılımıyla gelen Smart DPS G Series güç kaynakları, gerçek yükler altında %86’ya kadar verimlilik sunar ve en düşük güç kayıp oranlarını sağlar
inglês | turco |
---|---|
efficiency | verimlilik |
g | g |
power | güç |
real | gerçek |
delivers | sunar |
under | altında |
software | yazılım |
to | kadar |
the | gelen |
lowest | en düşük |
EN A power grid that responds flexibly to variations in wind and solar energy and power consumption.
TR Rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki ve elektrik tüketimindeki dalgalanmalara uyum sağlayabilecek esnek bir elektrik ağı.
inglês | turco |
---|---|
wind | rüzgar |
solar | güneş |
and | ve |
a | bir |
energy | elektrik |
EN As a result of power plant closures, the proportion of total energy consumption met by coal and nuclear power fell to the lowest level since 1990.
TR Nükleer santrallerin durdurulması sayesinde taş kömürü ve nükleer enerjinin enerji tüketimindeki payları 1990’dan bu yana en düşük seviyeye indi.
inglês | turco |
---|---|
nuclear | nükleer |
level | seviyeye |
energy | enerji |
and | ve |
lowest | en düşük |
EN They typically provide racks with integrated cooling, intelligent power distribution, and backup power supplies
TR Genellikle entegre soğutma, akıllı güç dağıtımı ve yedek güç kaynaklarına sahip kabinler sağlarlar
inglês | turco |
---|---|
typically | genellikle |
integrated | entegre |
cooling | soğutma |
distribution | dağıtım |
intelligent | akıllı |
power | güç |
and | ve |
EN AC Power Services: Scheduled preventive maintenance and proactive replacement of key UPS components and batteries can greatly reduce the chances of failure during power incidents
TR AC Güç Servisleri Planlı önleyici bakım ve temel KGK bileşenlerinin ve akülerinin proaktif olarak değiştirilmesi, güç olayları sırasında arıza olasılığını büyük ölçüde azaltabilir
inglês | turco |
---|---|
maintenance | bakım |
proactive | proaktif |
greatly | büyük ölçüde |
services | servisleri |
preventive | önleyici |
and | ve |
during | sırasında |
power | güç |
key | büyük |
the | olarak |
EN For example, if you’re selling power drills and you create a blog post about how you can find the best power drill on the market, you’ll draw in people who are shopping for drills
TR Örneğin, elektrikli matkaplar satıyorsanız ve nasıl yapabileceğiniz hakkında bir blog yazısı oluşturuyorsanız Piyasadaki en iyi elektrikli matkabı bulursanız, matkap alışverişi yapan insanları kendinize çekersiniz
inglês | turco |
---|---|
shopping | alışveriş |
you can | yapabileceğiniz |
on the market | piyasadaki |
blog | blog |
people | insanları |
about | hakkında |
and | ve |
how | nasıl |
a | bir |
best | en |
EN Information on Ryzen 7 4800H and Core i7-1165G7 compatibility with other computer components: motherboard (look for socket type), power supply unit (look for power consumption) etc
TR Diğer bilgisayar bileşenleriyle Ryzen 7 4800H ve Core i7-1165G7 uyumluluğundan sorumlu parametreler
inglês | turco |
---|---|
ryzen | ryzen |
other | diğer |
computer | bilgisayar |
core | core |
EN Information on Core i9-10980HK and Ryzen 9 5900HX compatibility with other computer components: motherboard (look for socket type), power supply unit (look for power consumption) etc
TR Diğer bilgisayar bileşenleriyle Core i9-10980HK ve Ryzen 9 5900HX uyumluluğundan sorumlu parametreler
inglês | turco |
---|---|
ryzen | ryzen |
other | diğer |
computer | bilgisayar |
core | core |
EN Discovering our Higher PowerThe Twelve Steps center around our surrender to a Power greater than ourselves, and we are invited to choose whatever concept of a Higher Power is most helpful to us in our own recovery
TR Yüksek Gücümüzü KeşfetmekOn İki Basamak, kendimizden daha büyük bir Güce teslim olmamızı merkez alır ve kendi iyileşmemizde bize en çok yardımcı olacak herhangi bir Yüksek Güç kavramını seçmeye davet ediliriz
inglês | turco |
---|---|
center | merkez |
concept | kavramı |
most | en |
a | yardımcı |
and | ve |
us | bize |
to | herhangi |
of | bir |
EN Privacy is an easy target for those in power who say, “if you have nothing to hide, you have nothing to fear.” This is a lie. The truth is that the people in positions of power have the least to worry about being private.
TR Gizlilik, gücü elinde tutanlar için kolay bir hedeftir ve şöyle derler: "Gizleyecek bir şeyin yoksa korkmana gerek yoktur." Bu bir yalandır. Doğrusu, güç sahibi olanların gizlilik hakkında en az endişelenen kişiler olduğudur.
inglês | turco |
---|---|
privacy | gizlilik |
easy | kolay |
this | bu |
have | gerek |
power | gücü |
about | hakkında |
a | bir |
EN For USB-C functionality, laptops must support USB Power Delivery 2.0 (or greater) for power delivery of up to 100W, USB 3.1 Gen 2 (or greater) for data transfer and DisplayPort Alt mode for video output.
TR USB-C fonksiyonu için dizüstü bilgisayarlar 100 W’a kadar güç dağıtımı için USB Power Delivery 2.0’ı (veya üstü), veri transferi için USB 3.1 Gen 2’yi (veya üstü) ve video çıkışı için DisplayPort Alt modunu desteklemelidir.
inglês | turco |
---|---|
usb | usb |
or | veya |
data | veri |
transfer | transferi |
video | video |
power | güç |
and | ve |
of | in |
EN Never run out of power when hosting a video meeting: Swytch provides 60 watts of power to laptops that charge via USB-C.
TR Bir video toplantısına ev sahipliği yaparken asla gücünüz tükenmez: Swytch, USB-C ile şarj olan dizüstü bilgisayarlara 60 watt güç sağlar.
inglês | turco |
---|---|
never | asla |
video | video |
provides | sağlar |
when | yaparken |
charge | şarj |
meeting | toplantı |
EN We help researchers to make new discoveries, collaborate with their colleagues and give them the knowledge they need to find funding
TR Araştırmacıların yeni keşifler yapmalarına, meslektaşlarıyla işbirlikleri yapmalarına yardımcı oluruz ve finansman bulmak için ihtiyaç duydukları bilgileri onlara sağlarız
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
funding | finansman |
help | yardımcı |
researchers | araştırmacılar |
need | ihtiyaç |
and | ve |
give | için |
EN Our goal is to expand the boundaries of knowledge for the benefit of humanity.
TR Hedefimiz insanlık namına bilginin sınırlarını genişletmektir.
inglês | turco |
---|---|
boundaries | sınırları |
of | ın |
our goal | hedefimiz |
EN SSRN is helping students and professors share research findings prior to publication, ensuring early access to essential knowledge
TR SSRN öğrenciler ve öğretim üyelerinin araştırma sonuçlarını daha yayınlanmadan bulmasına yardımcı olarak elzem bilgilere erken erişim sağlar
inglês | turco |
---|---|
research | araştırma |
ensuring | sağlar |
early | erken |
access | erişim |
students | öğrenciler |
and | ve |
EN We are giving authors a platform to explain their ideas in their own words, shaping the knowledge they share to fit different types of learning
TR Yazarlara fikirlerini kendi sözcükleriyle açıklamaları için bir platform vererek, paylaştıkları bilgileri farklı öğrenme türlerine uyacak şekilde biçimlendiriyoruz
inglês | turco |
---|---|
platform | platform |
ideas | fikirlerini |
knowledge | bilgileri |
share | paylaş |
fit | uyacak |
types | türlerine |
the | şekilde |
of | in |
learning | öğrenme |
different | farklı |
EN From digital and print advertising to medical reference books, congress coverage and reprints, we have the knowledge and influential decision makers at our fingertips to get your message noticed.
TR Dijital ve basılı reklamlardan, tıbbi referans kitaplarına, kongre haberleri ve tekrar baskılarına kadar pek çok alanda, mesajınızın duyulabilmesine yardımcı olacak bilgiye ve etkili karar alıcılara sahibiz.
inglês | turco |
---|---|
digital | dijital |
baskı | |
medical | tıbbi |
reference | referans |
decision | karar |
message | mesaj |
to | kadar |
the | olacak |
and | ve |
books | kitaplar |
we have | sahibiz |
EN Create content that ranks (no expert knowledge required)
TR Sıralanan içerikler oluşturun (uzman bilgisi gerekmez)
inglês | turco |
---|---|
create | oluşturun |
expert | uzman |
knowledge | bilgisi |
Mostrando 50 de 50 traduções