EN Securely transcribe video calls, webinars, conference calls, and online meetings. Search, share, and gain insights from text transcripts all in one central location.
EN Securely transcribe video calls, webinars, conference calls, and online meetings. Search, share, and gain insights from text transcripts all in one central location.
TR Görüntülü aramaları, web seminerlerini, konferans görüşmelerini ve çevrimiçi toplantıları güvenli bir şekilde transkribe edin. Tek bir merkezi konumda metin transkriptlerinde arama yapın, paylaşın ve öngörüler elde edin.
inglês | turco |
---|---|
video | görüntü |
share | paylaşın |
text | metin |
central | merkezi |
calls | aramaları |
online | çevrimiçi |
search | arama |
securely | güvenli bir şekilde |
conference | konferans |
and | ve |
meetings | toplantıları |
gain | edin |
EN Users can host live video calls, webinars, conference calls, and online meetings
TR Kullanıcılar canlı görüntülü aramalar, web seminerleri, konferans aramaları ve çevrimiçi toplantılar barındırabilir
inglês | turco |
---|---|
video | görüntü |
webinars | web seminerleri |
and | ve |
calls | aramaları |
online | çevrimiçi |
live | canlı |
conference | konferans |
users | kullanıcılar |
meetings | toplantılar |
EN 60% of scheduled calls never happen. Crisp solves this issue by including audio/video calls, which let you make direct contact with customers. No external plugin required.
TR Planlanmış aramaların %60'ı asla gerçekleşmez. Crisp, müşterilerle doğrudan iletişim kurmanıza olanak tanıyan sesli/görüntülü aramalar ekleyerek bu sorunu çözer. Harici eklenti gerekmez.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
calls | aramaları |
crisp | crisp |
video | görüntü |
direct | doğrudan |
contact | iletişim |
external | harici |
plugin | eklenti |
this | bu |
never | asla |
by | ekleyerek |
EN You can make both direct (synchronous) calls to retrieve or check data in real time, as well as asynchronous calls
TR Verileri gerçek zamanlı olarak almak veya denetlemek için doğrudan (zaman uyumlu) veya zaman uyumsuz çağrılar kullanabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
direct | doğrudan |
retrieve | almak |
time | zamanlı |
real | gerçek |
or | veya |
data | verileri |
to | için |
EN You can access the calls for proposals of EU and tenders, including grant calls for Civil Society through the EuropeAid page.
TR Sivil Toplum için hibe çağrıları da dahil olmak üzere AB’nin teklif çağrıları ve ihalelerine EuropeAid sayfasından ulaşabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
proposals | teklif |
grant | hibe |
civil | sivil |
society | toplum |
of | in |
page | sayfası |
and | ve |
including | dahil |
for | için |
the | olmak |
EN Video calls have become a common way of communication during lockdowns. 36% of clients would like to have a video call with a company before buying. Connect JivoChat Video calls and stand out from the competition
TR Video görüşmeleri, karantinalar sırasında yaygın bir iletişim yolu haline geldi. Müşterilerin %36'sı satın almadan önce bir görüntülü görüşme yapmak istiyor. JivoChat Görüntülü Aramaları bağlayın ve rekabette öne çıkın
inglês | turco |
---|---|
common | yaygın |
way | yolu |
communication | iletişim |
buying | satın |
clients | müşterilerin |
jivochat | jivochat |
calls | aramaları |
video | video |
during | sırasında |
and | ve |
to | yapmak |
EN Method allows you to start a call to the desired number, if calls are available (Callback feature is configured and the balance of calls is positive).
TR Yöntem, istediğiniz numaraya bir çağrı başlatmanıza izin verir (Geri-arama özelliği kurulu ve arama bakiyeniz yeterli ise).
inglês | turco |
---|---|
method | yöntem |
allows | izin verir |
desired | istediğiniz |
feature | özelliği |
call | çağrı |
calls | arama |
and | ve |
the | ise |
a | bir |
EN 60% of scheduled calls never happen. Crisp solves this issue by including audio/video calls, which let you make direct contact with customers. No external plugin required.
TR Planlanmış aramaların %60'ı asla gerçekleşmez. Crisp, müşterilerle doğrudan iletişim kurmanıza olanak tanıyan sesli/görüntülü aramalar ekleyerek bu sorunu çözer. Harici eklenti gerekmez.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
calls | aramaları |
crisp | crisp |
video | görüntü |
direct | doğrudan |
contact | iletişim |
external | harici |
plugin | eklenti |
this | bu |
never | asla |
by | ekleyerek |
EN You can make both direct (synchronous) calls to retrieve or check data in real time, as well as asynchronous calls
TR Verileri gerçek zamanlı olarak almak veya denetlemek için doğrudan (zaman uyumlu) veya zaman uyumsuz çağrılar kullanabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
direct | doğrudan |
retrieve | almak |
time | zamanlı |
real | gerçek |
or | veya |
data | verileri |
to | için |
EN You can access the calls for proposals of EU and tenders, including grant calls for Civil Society through the EuropeAid page.
TR Sivil Toplum için hibe çağrıları da dahil olmak üzere AB’nin teklif çağrıları ve ihalelerine EuropeAid sayfasından ulaşabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
proposals | teklif |
grant | hibe |
civil | sivil |
society | toplum |
of | in |
page | sayfası |
and | ve |
including | dahil |
for | için |
the | olmak |
EN Securely transcribe video calls, webinars, conference calls, and online meetings. Search, share, and gain insights from text transcripts all in one central location.
TR Görüntülü aramaları, web seminerlerini, konferans görüşmelerini ve çevrimiçi toplantıları güvenli bir şekilde transkribe edin. Tek bir merkezi konumda metin transkriptlerinde arama yapın, paylaşın ve öngörüler elde edin.
inglês | turco |
---|---|
video | görüntü |
share | paylaşın |
text | metin |
central | merkezi |
calls | aramaları |
online | çevrimiçi |
search | arama |
securely | güvenli bir şekilde |
conference | konferans |
and | ve |
meetings | toplantıları |
gain | edin |
EN Users can host live video calls, webinars, conference calls, and online meetings
TR Kullanıcılar canlı görüntülü aramalar, web seminerleri, konferans aramaları ve çevrimiçi toplantılar barındırabilir
inglês | turco |
---|---|
video | görüntü |
webinars | web seminerleri |
and | ve |
calls | aramaları |
online | çevrimiçi |
live | canlı |
conference | konferans |
users | kullanıcılar |
meetings | toplantılar |
EN Logaster offers you free online services for handling routine business tasks. These tools will save you time and money, allowing you to concentrate on growing your brand.
TR Logaster rutın işletme görevleriyle başa çıkmanıza yardımcı olmak için ücretsiz online hizmetler sunmaktadır. Bu araçlar size zamandan ve paradan tasarruf sağlarken büyüyen markanıza odaklanmanıza imkan tanır
inglês | turco |
---|---|
logaster | logaster |
offers | sunmaktadır |
online | online |
services | hizmetler |
save | tasarruf |
time | zamandan |
money | paradan |
growing | büyüyen |
free | ücretsiz |
business | iş |
these | bu |
tools | araçlar |
and | ve |
brand | için |
EN Engine was designed to have a low impact on your gaming rig while handling all of your important gaming settings.
TR Engine, tüm önemli oyun ayarlarınızın üstesinden gelirken aynı zamanda bilgisayarınıza çok az yük olmak için tasarlanmıştır.
inglês | turco |
---|---|
engine | engine |
important | önemli |
of | in |
all | tüm |
gaming | oyun |
EN Improve your win-rate by tracking competitor mentions and learn how well your team is handling objections.
TR Rakip bahsettiklerini takip ederek kazan-oranınızı artırın ve ekibinizin itirazları ne kadar iyi karşıladığını öğrenin.
inglês | turco |
---|---|
tracking | takip |
competitor | rakip |
your team | ekibinizin |
well | iyi |
by | ederek |
EN Have you had joint pain or tendinitis from handling and texting your phone excessively?
TR Telefonunuzu aşırı derecede kullanmaktan ve mesaj yazmaktan eklem ağrınız veya tendinitiniz oldu mu?
inglês | turco |
---|---|
your phone | telefonunuzu |
or | veya |
and | ve |
EN Do you find yourself unconsciously reaching for, touching, or handling your phone?
TR Kendinizi bilinçsizce telefonunuza uzanırken, dokunurken veya tutarken buluyor musunuz?
inglês | turco |
---|---|
yourself | kendinizi |
do you | musunuz |
or | veya |
EN The multi-functional laboratory mill LabStar enables scientific academic work even at difficult research and development tasks and convinces by easy handling
TR Çok işlevli laboratuvar değirmeni LabStar ile özellikle zorlu araştırma ve geliştirme görevlerinde bilimsel akademik çalışma mümkün olmaktadır ve kullanımı kolaydır
inglês | turco |
---|---|
laboratory | laboratuvar |
academic | akademik |
development | geliştirme |
easy | kolaydır |
at | de |
and | ve |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
the | ile |
work | iş |
EN RADAAR is a powerful social media management and collaboration platform designed for handling multiple brands
TR RADAAR, birden çok markaya ait sosyal medya hesaplarını yönetmek için tasarlanmış güçlü bir sosyal medya yönetim platformudur
inglês | turco |
---|---|
powerful | güçlü |
management | yönetim |
social | sosyal |
media | medya |
designed | tasarlanmış |
multiple | bir |
EN Heating, ventilation and air handling
TR HVAC ve havalandirma, iklimlendirme ve isitma
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
EN Heating, ventilation and air handling
TR HVAC ve havalandirma, iklimlendirme ve isitma
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
EN Heating, ventilation and air handling
TR HVAC ve havalandirma, iklimlendirme ve isitma
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
EN A new lightweight platform and efficient engines for dynamic road handling, real driving comfort and optimized cost-efficiency
TR Dinamik yol tutuşu, gerçek sürüş konforu ve optimize edilmiş maliyet verimliliği için yeni bir hafif platform ve verimli motorlar
inglês | turco |
---|---|
lightweight | hafif |
platform | platform |
efficient | verimli |
engines | motorlar |
dynamic | dinamik |
road | yol |
real | gerçek |
comfort | konforu |
optimized | optimize |
cost | maliyet |
efficiency | verimliliği |
and | ve |
a | bir |
for | için |
new | yeni bir |
EN Agile and practical, it nips in and out of tight spaces in the city thanks to its compact dimensions and impressive handling
TR Çevik ve pratik, kompakt boyutları ve etkileyici kullanımı sayesinde şehirdeki dar alanların içine girip çıkar
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
practical | pratik |
compact | kompakt |
dimensions | boyutlar |
impressive | etkileyici |
EN Increase Your Visibility Into Load Utilization and Reduce Critical Handling Times
TR Yükleme İşlemlerinde Görünürlüğü Artırın ve Önemli İşlem Sürelerini Azaltın
inglês | turco |
---|---|
increase | artırın |
visibility | görünürlüğü |
and | ve |
EN They’re made to be mounted on material handling equipment and withstand extreme temperatures, shock and vibration to maintain operational continuity.
TR Malzeme kullanım ekipmanına monte edilmek üzere tasarlanan bu ürünler, çalışmaların kesintisiz devam etmesini sağlamak üzere aşırı sıcak veya soğuğa, şok ve titreşime dayanıklıdır.
inglês | turco |
---|---|
material | malzeme |
extreme | aşırı |
and | ve |
be | veya |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
EN Give operators in material handling vehicles mobile access to the desktop applications they need to complete tasks faster and more accurately. Zebra offers the VC80x with the Android operating systems.
TR Malzeme idare araçlarındaki operatörlerinize işlerini daha hızlı ve hatasız yapabilmeleri için masaüstü uygulamalara erişim olanağı sunun. Zebra, VC80x'i Android işletim sistemiyle ile sunar.
inglês | turco |
---|---|
material | malzeme |
vehicles | araçlar |
access | erişim |
zebra | zebra |
faster | hızlı |
desktop | masaüstü |
offers | sunar |
android | android |
and | ve |
give | için |
with | ile |
EN Extended media handling capabilities include peel and present, precision cutter for labels, receipts and tags and linerless labels.
TR Geliştirilmiş medya kullanım özellikleri arasında soyma ve sunma, etiketler ve fişler için hassas kesici ve kaplamasız etiketler bulunur.
inglês | turco |
---|---|
media | medya |
precision | hassas |
and | ve |
EN Information about handling or recycling Zebra products and obtaining compliance certification
TR Zebra ürünlerinin kullanımı veya geri dönüşümü ve uyumluluk sertifikaları edinme konusunda bilgiler
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
or | veya |
recycling | geri dönüşüm |
zebra | zebra |
and | ve |
compliance | uyumluluk |
products | ürünlerinin |
about | konusunda |
EN By following HACCP procedures, food and beverage and hospitality providers can control proper handling, critical temperatures and other factors that make food safe for guests and employees.
TR Yiyecek-içecek ve konaklama-ağırlama sağlayıcıları, HACCP prosedürlerini izleyerek doğru işleme, kritik sıcaklıklar ve diğer faktörleri kontrol edebilir ve böylece yiyecekleri konuklar ve çalışanlar için güvenli hale getirebilir.
inglês | turco |
---|---|
food | yiyecek |
beverage | içecek |
hospitality | ağırlama |
can | edebilir |
control | kontrol |
critical | kritik |
other | diğer |
factors | faktörleri |
employees | çalışanlar |
and | ve |
for | için |
that | doğru |
EN The compact, universally applicable laboratory circulation mills of the MiniSeries impress with their easy handling when processing very small quantities from 0.25 to 0.5 l up to particle sizes in the nanometer range
TR Kompakt, üniversal olarak kullanılabilen Mini Serisi Sirkülasyon Değirmenleri 0,25 ila 0,5 litreli küçük miktarlardan nanometre boyutunda parçacıklara kadar kolay kullanımla dikkat çekiyor
inglês | turco |
---|---|
compact | kompakt |
their | de |
easy | kolay |
small | küçük |
range | serisi |
to | kadar |
the | olarak |
EN Customers wishing to contact AWS with any inquiries or complaints about our handling of their personal data under the EU-US Privacy Shield can contact us at privacyshield@amazon.com.
TR AB-ABD Gizlilik Kalkanı kapsamındaki kişisel verileri işleme biçimimizle ilgili sorularınız veya şikayetleriniz için AWS ile iletişime geçmek isterseniz, bize şu adresten ulaşabilirsiniz: privacyshield@amazon.com
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
data | verileri |
shield | kalkan |
amazon | amazon |
privacy | gizlilik |
about | ilgili |
contact | iletişime |
us | abd |
to | için |
or | veya |
of | in |
personal | kişisel |
EN Example #8 Multi catch exception handling
TR Örnek 8 Çoklu catch istisna eldesi
inglês | turco |
---|---|
exception | istisna |
EN They’re made to be mounted on material handling equipment and withstand extreme temperatures, shock and vibration to maintain operational continuity.
TR Malzeme kullanım ekipmanına monte edilmek üzere tasarlanan bu ürünler, çalışmaların kesintisiz devam etmesini sağlamak üzere aşırı sıcak veya soğuğa, şok ve titreşime dayanıklıdır.
inglês | turco |
---|---|
material | malzeme |
extreme | aşırı |
and | ve |
be | veya |
equipment | ekipman |
to | sağlamak |
EN Give operators in material handling vehicles mobile access to the desktop applications they need to complete tasks faster and more accurately. Zebra offers the VC80x with the Android operating systems.
TR Malzeme idare araçlarındaki operatörlerinize işlerini daha hızlı ve hatasız yapabilmeleri için masaüstü uygulamalara erişim olanağı sunun. Zebra, VC80x'i Android işletim sistemiyle ile sunar.
inglês | turco |
---|---|
material | malzeme |
vehicles | araçlar |
access | erişim |
zebra | zebra |
faster | hızlı |
desktop | masaüstü |
offers | sunar |
android | android |
and | ve |
give | için |
with | ile |
EN Many welding and handling projects were realized for the general industry.
TR Genel endüstri alanında birçok kaynak ve taşıma projesi kuruldu.
inglês | turco |
---|---|
general | genel |
and | ve |
industry | endüstri |
many | çok |
EN A new lightweight platform and efficient engines for dynamic road handling, real driving comfort and optimized cost-efficiency
TR Dinamik yol tutuşu, gerçek sürüş konforu ve optimize edilmiş maliyet verimliliği için yeni bir hafif platform ve verimli motorlar
inglês | turco |
---|---|
lightweight | hafif |
platform | platform |
efficient | verimli |
engines | motorlar |
dynamic | dinamik |
road | yol |
real | gerçek |
comfort | konforu |
optimized | optimize |
cost | maliyet |
efficiency | verimliliği |
and | ve |
a | bir |
for | için |
new | yeni bir |
EN Agile and practical, it nips in and out of tight spaces in the city thanks to its compact dimensions and impressive handling
TR Çevik ve pratik, kompakt boyutları ve etkileyici kullanımı sayesinde şehirdeki dar alanların içine girip çıkar
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
practical | pratik |
compact | kompakt |
dimensions | boyutlar |
impressive | etkileyici |
EN A new lightweight platform and efficient engines for dynamic road handling, real driving comfort and optimized cost-efficiency
TR Dinamik yol tutuşu, gerçek sürüş konforu ve optimize edilmiş maliyet verimliliği için yeni bir hafif platform ve verimli motorlar
inglês | turco |
---|---|
lightweight | hafif |
platform | platform |
efficient | verimli |
engines | motorlar |
dynamic | dinamik |
road | yol |
real | gerçek |
comfort | konforu |
optimized | optimize |
cost | maliyet |
efficiency | verimliliği |
and | ve |
a | bir |
for | için |
new | yeni bir |
EN Agile and practical, it nips in and out of tight spaces in the city thanks to its compact dimensions and impressive handling
TR Çevik ve pratik, kompakt boyutları ve etkileyici kullanımı sayesinde şehirdeki dar alanların içine girip çıkar
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
practical | pratik |
compact | kompakt |
dimensions | boyutlar |
impressive | etkileyici |
EN In the new issue, get to know many interesting people who are shaping Germany's handling of the pandemic and showing us ways to a better future.
TR Bu baskıda, Almanya'nın salgınla mücadelesinde imzası olan ve bize daha iyi bir geleceğe giden yolu gösteren birçok ilginç insanı tanıyacaksınız.
inglês | turco |
---|---|
people | insan |
showing | gösteren |
future | geleceğe |
interesting | ilginç |
in | da |
and | ve |
get | bu |
better | daha iyi |
many | çok |
ways | yolu |
us | bize |
to | e |
EN I’d never have thought that this complex system for handling major situations would also work outside the Berlin newsroom
TR Açıkçası bu denli karmaşık bir yönetim konseptinin Berlin’deki haber merkezi dışında da sorunsuz bir şekilde işleyebileceği bana imkansız olarak görünürdü
inglês | turco |
---|---|
complex | karmaşık |
work | iş |
also | da |
this | bu |
outside | dışında |
the | şekilde |
EN Air traffic management assistants perform many duties. These can include passenger and aircraft handling, purchasing fuel and spare parts, the analysis of market data or seat reservation.
TR Havayolu ulaşım hizmetleri uzmanları pek çok farklı görev üstleniyor: Yolcu ve uçağın hazırlanmasından yakıt ve yedek parça alımına ya da pazar verilerinin analizi ve koltuk rezervasyonuna.
inglês | turco |
---|---|
passenger | yolcu |
fuel | yakıt |
analysis | analizi |
market | pazar |
data | verilerinin |
seat | koltuk |
management | hizmetleri |
many | pek |
and | ve |
the | çok |
EN This makes handling SEO for any non-professional a huge risk and it also makes it difficult to learn on the fly unless you’re learning under someone experienced.
TR Bu, profesyonel olmayanlar için SEO'yu yönetmeyi büyük bir risk haline getirir ve deneyimli birinin altında öğrenmediğiniz sürece anında öğrenmeyi de zorlaştırır.
inglês | turco |
---|---|
huge | büyük |
risk | risk |
experienced | deneyimli |
professional | profesyonel |
this | bu |
under | altında |
on | anında |
a | bir |
EN Engine was designed to have a low impact on your gaming rig while handling all of your important gaming settings.
TR Engine, tüm önemli oyun ayarlarınızın üstesinden gelirken aynı zamanda bilgisayarınıza çok az yük olmak için tasarlanmıştır.
inglês | turco |
---|---|
engine | engine |
important | önemli |
of | in |
all | tüm |
gaming | oyun |
EN Extended media handling capabilities include peel and present, precision cutter for labels, receipts and tags and linerless labels.
TR Geliştirilmiş medya kullanım özellikleri arasında soyma ve sunma, etiketler ve fişler için hassas kesici ve kaplamasız etiketler bulunur.
inglês | turco |
---|---|
media | medya |
precision | hassas |
and | ve |
EN Improve your win-rate by tracking competitor mentions and learn how well your team is handling objections.
TR Rakip bahsettiklerini takip ederek kazan-oranınızı artırın ve ekibinizin itirazları ne kadar iyi karşıladığını öğrenin.
inglês | turco |
---|---|
tracking | takip |
competitor | rakip |
your team | ekibinizin |
well | iyi |
by | ederek |
EN Security is a company-wide endeavor. All employees complete an annual security training program and employ best practices when handling customer data.
TR Güvenlik şirket çapında bir çabadır. Tüm çalışanlar yıllık güvenlik eğitim programını tamamlar ve müşteri verilerini işlerken en iyi uygulamaları kullanır.
inglês | turco |
---|---|
security | güvenlik |
annual | yıllık |
training | eğitim |
practices | uygulamalar |
customer | müşteri |
data | verilerini |
company | şirket |
employees | çalışanlar |
and | ve |
all | tüm |
program | programı |
a | bir |
best | en |
EN Handling ingredients creates several production challenges in soft drinks preparation. But the right solutions can guarantee a trouble-free process.
TR Hacim ve birden çok malzemeyle başa çıkma konusunda esnek olan hazırlık sistemiyle inovasyon sürecini hızlandırın ve rekabet avantajı kazanın.
inglês | turco |
---|---|
process | sürecini |
in | konusunda |
a | olan |
the | birden |
EN Speed up the innovation process and gain a competitive advantage with a preparation system that’s flexible in volume and handling multiple ingredients.
TR İçecek üretiminde sıkışık marjların üstesinden gelmenize ve çevresel etkiyi azaltmanıza nasıl yardımcı olabileceğimizi öğrenin.
inglês | turco |
---|---|
a | yardımcı |
and | ve |
the | nasıl |
Mostrando 50 de 50 traduções