EN Then FOREO’s UFO smart mask device materialized to transform the world of sheet masks (your old mask is sheet!) turning yester-century’s 20-minute masking routine into a mondo-effective, 90-second, techno mask and LED photofacial treatment.
EN Then FOREO’s UFO smart mask device materialized to transform the world of sheet masks (your old mask is sheet!) turning yester-century’s 20-minute masking routine into a mondo-effective, 90-second, techno mask and LED photofacial treatment.
TR Daha sonra FOREO’nun UFO akıllı maske terapisi cihazı, geçen yüzyılın 20 dakikalık maske rutinini (eski maskeniz akıllara zarardı!) son derece etkili 90 saniyelik maske ve LED ışın terapisi bakımına dönüştürdü.
inglês | turco |
---|---|
mask | maske |
old | eski |
led | led |
smart | akıllı |
effective | etkili |
device | cihaz |
and | ve |
the | sonra |
EN Sefamerve face mask is a product designed to eliminate the unpleasant appearance of medical masks.
TR Sefamerve yüz maskesi medikal maskelerin kötü görünümünü ortadan kaldırmak adına tasarlanmış bir üründür.
inglês | turco |
---|---|
sefamerve | sefamerve |
face | yüz |
medical | medikal |
designed | tasarlanmış |
a | bir |
EN Sefamerve face mask is a product designed to eliminate the unpleasant appearance of medical masks.
TR Sefamerve yüz maskesi medikal maskelerin kötü görünümünü ortadan kaldırmak adına tasarlanmış bir üründür.
inglês | turco |
---|---|
sefamerve | sefamerve |
face | yüz |
medical | medikal |
designed | tasarlanmış |
a | bir |
EN With Sonix Medical Transcription you can use comprehensive medical dictionaries to transcribe medical terminologies such as medical names, procedures, and even certain diseases
TR Sonix Medikal Transkripsiyon ile tıbbi isimler, prosedürler ve hatta bazı hastalıklar gibi tıbbi terminolojileri transkribe etmek için kapsamlı tıbbi sözlükler kullanabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
sonix | sonix |
diseases | hastalıklar |
comprehensive | kapsamlı |
transcription | transkripsiyon |
you can use | kullanabilirsiniz |
medical | tıbbi |
and | ve |
to | hatta |
with | ile |
as | gibi |
certain | için |
EN With Sonix Medical Transcription you can use comprehensive medical dictionaries to transcribe medical terminologies such as medical names, procedures, and even certain diseases
TR Sonix Medikal Transkripsiyon ile tıbbi isimler, prosedürler ve hatta bazı hastalıklar gibi tıbbi terminolojileri transkribe etmek için kapsamlı tıbbi sözlükler kullanabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
sonix | sonix |
diseases | hastalıklar |
comprehensive | kapsamlı |
transcription | transkripsiyon |
you can use | kullanabilirsiniz |
medical | tıbbi |
and | ve |
to | hatta |
with | ile |
as | gibi |
certain | için |
EN The constantly evolving smart app guides you through preprogrammed mask routines for FOREO’s UFO™ Activated Mask range and allows you to customize all device features to your preference.
TR Sürekli gelişen akıllı uygulama, FOREO'nun UFO™ Aktif Maske serisi için önceden programlanmış maske rutinlerinde size rehberlik eder ve tüm cihaz özelliklerini tercihinize göre kişiselleştirmenize olanak tanır.
EN Mask Digital Security Pyramid Hacker It security Security agency Cyber Cyber security Cyber cafe Face Black Yellow Triangle Anonymous
TR Maske Dijital Güvenlik Piramit Bilgisayar korsanı Bilgi teknolojileri güvenliği Güvenlik teşkilatı Siber Siber güvenlik Siber kafe Yüz Siyah Sarı Üçgen Anonim
inglês | turco |
---|---|
mask | maske |
digital | dijital |
cafe | kafe |
face | yüz |
black | siyah |
anonymous | anonim |
yellow | sarı |
security | güvenlik |
cyber | siber |
EN Create the naturally creamy homemade face mask of your dreams.
TR Hayallerinizdeki doğal ev yapımı yüz maskesini yaratın.
inglês | turco |
---|---|
naturally | doğal |
face | yüz |
of | ın |
EN Validate the medical condition of the patient by giving them a Doctor's Note Template. This PDF template shows the medical diagnosis of the patient and medical treatment.
TR Personelin kişisel bilgileri, iletişim bilgisi ve eğitim bilgilerinin yer aldığı, yetkili mercilerin onaylarını barındıran bir personal kayıt formu örneği.
inglês | turco |
---|---|
template | formu |
and | ve |
them | e |
the | kişisel |
a | bir |
of | yer |
EN GxP is an acronym that refers to the regulations and guidelines applicable to life sciences organizations that make food and medical products such as drugs, medical devices, and medical software applications
TR GxP ilaç, tıbbi cihaz ve tıbbi yazılım uygulamaları gibi gıda ve tıbbi ürünler üreten yaşam bilimleri kuruluşlarını ilgilendiren yasal düzenlemeleri ve yönergeleri ifade eden bir kısaltmadır
inglês | turco |
---|---|
regulations | düzenlemeleri |
sciences | bilimleri |
food | gıda |
medical | tıbbi |
devices | cihaz |
and | ve |
software | yazılım |
make | da |
products | ürünler |
organizations | kuruluşlar |
applications | uygulamalar |
that | yaşam |
EN When you do see UB happening, the best way of addressing it is face to face - tackle it straight on and point out how bias may be creeping into a process
TR Bilinçsiz önyargının oluştuğunu gördüğünüzde, bununla başa çıkmanın en iyi yolu yüz yüze gelmektir - doğrudan üzerine gidin ve önyargının bir sürece nasıl sızmakta olduğunu işaret edin
inglês | turco |
---|---|
see | edin |
way | yolu |
face | yüz |
straight | doğrudan |
process | iş |
is | olduğunu |
and | ve |
a | bir |
best | en |
on | üzerine |
how | nasıl |
EN With the introduction of the location-independent working method, our face-to-face interviews have been replaced by online phone calls
TR Mekan-bağımsız çalışma yönteminin çalışma hayatımıza girmesiyle birlikte yüz yüze yaptığımız görüşmeler yerini çevrimiçi telefon görüşmelerine bıraktı
inglês | turco |
---|---|
face | yüz |
online | çevrimiçi |
phone | telefon |
working | çalışma |
EN Ronald Meinardus, the Head at FNF Turkey, even spoke of a “historic event”, highlighting the extraordinary character of our first face-to-face activity after more than a year.
TR Bu amaçla, 2008’de yayımlamaya başladığı Eğitim İzleme Raporları’nda çeşitli kaynaklardan derlediği nicel verileri eğitim izleme göstergelerine dönüştürüyor.
inglês | turco |
---|---|
at | de |
more | çeşitli |
EN In reaching out to a member who has acted inappropriately, it can be helpful to address them face-to-face or over the phone, rather than through text message, as this tends to help avoid miscommunication
TR Uygunsuz davranan bir üyeye ulaşırken, yanlış iletişimi önlemeye yardımcı olacağından, kısa mesaj yerine yüz yüze veya telefonla konuşmak yardımcı olabilir
inglês | turco |
---|---|
inappropriately | uygunsuz |
message | mesaj |
member | üyeye |
face | yüz |
be | olabilir |
help | yardımcı |
or | veya |
EN Description: View Cuckold in chastity tease face ding-dong hd as completely free. BDSM porn xxx Cuckold in chastity tease face ding-dong video.
TR Açıklama: Cuckold içinde chastity tease yüz ding-dong hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Cuckold içinde chastity tease yüz ding-dong video.
inglês | turco |
---|---|
description | açıklama |
face | yüz |
hd | hd |
completely | tamamen |
bdsm | bdsm |
free | ücretsiz |
video | video |
in | içinde |
as | olarak |
view | görüntüle |
porn | porno |
xxx | xxx |
EN He will take part in translation works between face-to-face oral communications and phone calls.
TR Gerek yüz yüze sözlü iletişimler, gerekse telefonla yapılan görüşmeler arasında tercüme işlerinde görev alacak.
inglês | turco |
---|---|
translation | tercüme |
works | iş |
face | yüz |
between | arası |
to | arasında |
EN Will act as a consecutive interpreter in face-to-face or telephone interviews with Syrian clients who come to our association who speak Arabic and Kurdish,
TR Derneğimizde hizmet almaya gelen Arapça ve Kürtçe konuşan Suriyeli danışanlarla yüz yüze veya telefonla gerçekleştireceği görüşmelerde ardıl sözlü tercümanlık yapacak,
inglês | turco |
---|---|
syrian | suriyeli |
arabic | arapça |
face | yüz |
will | yapacak |
or | veya |
to | e |
and | ve |
EN Dampen face and apply your regular face cleanser. For optimal results, we recommend FOREO Micro-Foam Cleanser. Wet LUNA™ 3 and press universal button to turn on your device.
TR Yüzünüzü nemlendirin ve yüz temizleyiciyi uygulayın. En iyi sonuçlar için FOREO Micro-Foam Cleanser'ı öneriyoruz. LUNA™ 3'ü ıslatın ve başlatmak için düğmeye basın.
EN Glide device in circular motions over your face for 1 minute, until the built-in timer turns it off. Rinse and pat dry face.
TR Dahili zamanlayıcı kapanana kadar cihazı yüzünüzde dairesel hareketlerle 1 dakika boyunca gezdirin. Yüzünüzü durulayın ve kurulayın.
inglês | turco |
---|---|
face | yüz |
minute | dakika |
in | dahili |
device | cihaz |
for | boyunca |
and | ve |
EN Make sure both BEAR™ and your face are clean and dry, with no remaining residue. Then apply a thin layer of SERUM SÉRUM SERUM evenly across all areas of the face/neck you wish to treat.
TR Hem BEAR™ cihazınızın hem yüzünüzün temiz ve kuru olduğundan, kalıntı kalmadığından emin olun. Ardından bakım için yüzünüz ve boynunuza ince bir tabaka SERUM SÉRUM SERUM uygulayın.
EN Dampen face and apply your regular face cleanser. Then wet LUNA™ play plus 2 and press the universal button to turn on the device.
TR Cildinizi nemlendirip her zaman kullandığınız temizleyiciyi uygulayın. Ardından LUNA™ play plus 2’yi ıslatıp cihazı çalıştırmak için evrensel güç düğmesine basın.
EN Yuva Association, in cooperation with Müze Gazhane, organizes face-to-face climate literacy…
TR Sivil toplum örgütleri 9 ve 10 Mayıs 2022 tarihlerinde Brüksel'de gerçekleştirilecek olan Suriye ve…
EN It’s perhaps our bad luck that the end consumers rarely come face-to-face with our products because they’re usually narcotised when in direct contact with them, but this of course has its good reason
TR Bizim talihsizliğimiz, son kullanıcının ürünlerimizle doğrudan temas ettiği esnada, çoğu zaman haklı olarak narkozun etkisinde olduğundan ürünlerimizi genelde görmüyor olması
inglês | turco |
---|---|
direct | doğrudan |
contact | temas |
our products | ürünlerimizi |
when | zaman |
the | çoğu |
our | bizim |
end | son |
EN Nevertheless, video conversations are no substitute for face-to-face meetings; just as searching the Internet cannot replace research on the spot.”
TR Ama uzaktan görüntülü görüşmeler yüz yüze görüşmelerin yerini tutamıyor, tıpkı internette gezinmenin sahada araştırmanın yerini tutmaması gibi.”
EN Do you believe that one day face-to-face instruction will be a thing of the past? No, I don’t believe that, nor do I hope it will be
TR Bir gün artık hiç yüz yüze eğitimim yapmayacağımıza inanıyor musunuz? Hayır, buna inanmıyor ve böyle bir şey dilemiyorum
inglês | turco |
---|---|
face | yüz |
do you | musunuz |
you | ve |
a | bir |
to | şey |
EN Most lectures and seminars are taking place online, though some face-to-face classes are also being held for small groups
TR Amfi dersleri ve seminerlerin büyük bir kısmı çevrimiçi olarak gerçekleştirilirken, küçük gruplarla yürütülecek olan dersler fiziki ortamda gerçekleştiriliyor
inglês | turco |
---|---|
most | büyük |
lectures | dersler |
small | küçük |
online | çevrimiçi |
and | ve |
are | olan |
though | olarak |
to | bir |
EN The JokerBet supposes a simple set of betting options: exact value of the next card, suit, card color, face card, or non-face card.
TR Jokerbet oyunu basit bir bahis seçenekleri seti sunar: bir sonraki kartın tam değeri, türü, kart rengi, dijital veya dijital olmayan bir değere sahip kart.
inglês | turco |
---|---|
set | seti |
betting | bahis |
options | seçenekleri |
exact | tam |
color | rengi |
simple | basit |
value | değeri |
or | veya |
a | dijital |
next | sonraki |
EN 25% of the incidents have resulted in the face-to-face confrontation with the stalkers
TR % 25 olaylar sonuçlandı stalkers ile yüz yüze yüzleşmede
inglês | turco |
---|---|
face | yüz |
with | ile |
EN The service not only saves customers time and money but also overcomes many of the restrictions imposed on face-to-face gatherings and travel during the pandemic
TR Hizmet, müşterilere sadece zamandan ve paradan tasarruf sağlamakla kalmaz, aynı zamanda pandemi sırasında yüz yüze toplantılara ve seyahatlere getirilen kısıtlamaların çoğunun da üstesinden gelir
inglês | turco |
---|---|
customers | müşterilere |
money | paradan |
pandemic | pandemi |
saves | tasarruf |
face | yüz |
service | hizmet |
during | sırasında |
and | ve |
the | aynı |
EN We are a young fellowship, and still growing. If you would like to start a new face-to-face ITAA meeting in your area, feel free to review our suggestions for starting a new meeting.
TR Biz genç bir topluluğuz ve hala büyüyoruz. Bölgenizde yeni bir yüz yüze ITAA toplantısı başlatmak isterseniz, yeni bir toplantı başlatmak için öneriler.
inglês | turco |
---|---|
itaa | itaa |
face | yüz |
suggestions | öneriler |
young | genç |
we | biz |
a | bir |
and | ve |
new | yeni bir |
meeting | toplantı |
EN In reaching out to a member who has acted inappropriately, it can be helpful to address them face-to-face or over the phone, rather than through text message, as this tends to help avoid miscommunication
TR Uygunsuz davranan bir üyeye ulaşırken, yanlış iletişimi önlemeye yardımcı olacağından, kısa mesaj yerine yüz yüze veya telefonla konuşmak yardımcı olabilir
inglês | turco |
---|---|
inappropriately | uygunsuz |
message | mesaj |
member | üyeye |
face | yüz |
be | olabilir |
help | yardımcı |
or | veya |
EN Elsevier's global portfolio of medical journals includes some of today's leading medical publications
TR Elsevier'in küresel tıbbi dergi portföyü içinde günümüzün önde gelen tıbbi yayınlarından bazıları yer almaktadır
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
medical | tıbbi |
journals | dergi |
some | bazı |
of | yer |
portfolio | portföy |
EN Once you have collected these medical data, you can record them as a pdf by using this medical history PDF template. In addition, you don't need to be worried about the safety of data, because our forms are HIPAA compliant.
TR Personelin kişisel bilgileri, iletişim bilgisi ve eğitim bilgilerinin yer aldığı, yetkili mercilerin onaylarını barındıran bir personal kayıt formu örneği.
inglês | turco |
---|---|
data | bilgileri |
record | kayıt |
template | formu |
a | bir |
to | e |
our | ve |
the | kişisel |
EN A patient’s medical history may include details about past diseases, illnesses running in the family, previous diagnoses, medical abstract, therapies, allergies, and medication
TR Hastanın hastalık öyküsünde hastanın geçirdiği hastalıklar, aileden gelen kalıtsal hastalıklar, daha önce koyulmuş teşhisler, hastalık özeti, uygulanan tedaviler, alerji durumu ve kullanılan ilaçlar belirtilmelidir
inglês | turco |
---|---|
diseases | hastalıklar |
medication | ilaç |
and | ve |
the | önce |
EN Once you have collected these medical data, you can record them as a pdf by using this medical history PDF template
TR İstirahat Raporu Örneği, iş göremezlik süresi, hasta ve doktor bilgilerini içermektedir
inglês | turco |
---|---|
data | raporu |
you | ve |
EN With a custom dictionary for medical terminology, get highly accurate medical transcription.
TR Tıbbi terminoloji için özel bir sözlük ile, son derece doğru tıbbi transkripsiyon elde edin.
inglês | turco |
---|---|
dictionary | sözlük |
medical | tıbbi |
highly | son derece |
transcription | transkripsiyon |
for | için |
custom | ile |
EN Medical Devices Regulation Amending the Regulation on Testing, Control and Calibration of the Medical Devices (“Amendment Regulation”) has been published in Official Gazette dated 10 September 2021 and numbered 31594.
TR Tıbbi Cihazların Test, Kontrol ve Kalibrasyonu Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Değişiklik Yönetmeliği”), 10 Eylül 2021 tarihli ve 31594 sayılı Resmî Gazete’de yayımlandı.
EN Subtle Medical is a healthcare technology company working to improve medical imaging efficiency and patient experience with innovative deep-learning solutions
TR Subtle Medical, inovatif derin öğrenme çözümleri ile tıbbi görüntüleme verimliliğini ve hasta deneyimini artırmak için çalışan bir sağlık hizmetleri teknolojisi şirketidir
inglês | turco |
---|---|
technology | teknolojisi |
imaging | görüntüleme |
efficiency | verimliliğini |
patient | hasta |
experience | deneyimini |
innovative | inovatif |
deep | derin |
learning | öğrenme |
company | şirketidir |
medical | tıbbi |
and | ve |
solutions | çözümleri |
healthcare | sağlık |
to | için |
a | bir |
with | ile |
improve | artırmak |
EN The German healthcare industry performs well in everything from pharmaceuticals research and the production of medical drugs to laboratory technology and highly precise medical technology.
TR Alman sağlık sektörünün yetenekleri, ilaç araştırmalarından ilaç üretimine, laboratuar teknolojilerinden hassas tıbbi teknolojilere
inglês | turco |
---|---|
industry | sektör |
precise | hassas |
production | üretimine |
medical | tıbbi |
healthcare | sağlık |
research | araştırmalar |
EN Medical technology develops technical solutions to medical problems. You can acquire the basics for this in these five study programmes.
TR Medikal teknolojiler tıbbi sorunlar için teknik çözümler geliştiriyor. Almanya’dan beş öğretim programıyla bu alanda ihtiyaç duyulan bilgi ve beceriyi kazanmak mümkün.
inglês | turco |
---|---|
problems | sorunlar |
solutions | çözümler |
technical | teknik |
medical | tıbbi |
study | ve |
this | bu |
five | beş |
can | mümkün |
EN Find medical logos specifically designed for clinics, healthcare centers, and other medical service providers. Inspire healthy living with the perfect logo.
TR Klinikler, sağlık merkezleri ve diğer tıp servisleri için tıp logolarına burada ulaşın. Mükemmel bir logo ile sağlıklı yaşam için ilham kaynağı olun.
inglês | turco |
---|---|
centers | merkezleri |
other | diğer |
living | yaşam |
perfect | mükemmel |
healthy | sağlıklı |
and | ve |
logo | logo |
medical | tıp |
logos | logolar |
healthcare | sağlık |
the | burada |
designed | için |
with | ile |
EN Comparison of Basic Medical Sciences Course Hours and Number of Academic Staff in Medical Faculties
TR Türkiye’de Tıp Fakülteleri Temel Tıp Bilimlerinin Ders Saatleri ve Akademisyen Sayılarının Karşılaştırılması
inglês | turco |
---|---|
basic | temel |
medical | tıp |
hours | saatleri |
and | ve |
of | nın |
EN Elsevier's global portfolio of medical journals includes some of today's leading medical publications
TR Elsevier'in küresel tıbbi dergi portföyü içinde günümüzün önde gelen tıbbi yayınlarından bazıları yer almaktadır
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
medical | tıbbi |
journals | dergi |
some | bazı |
of | yer |
portfolio | portföy |
EN Medical Devices Regulation Amending the Regulation on Testing, Control and Calibration of the Medical Devices (“Amendment Regulation”) has been published in Official Gazette dated 10 September 2021 and numbered 31594.
TR Tıbbi Cihazların Test, Kontrol ve Kalibrasyonu Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Değişiklik Yönetmeliği”), 10 Eylül 2021 tarihli ve 31594 sayılı Resmî Gazete’de yayımlandı.
EN The German healthcare industry performs well in everything from pharmaceuticals research and the production of medical drugs to laboratory technology and highly precise medical technology.
TR Alman sağlık sektörünün yetenekleri, ilaç araştırmalarından ilaç üretimine, laboratuar teknolojilerinden hassas tıbbi teknolojilere kadar uzanıyor.
inglês | turco |
---|---|
industry | sektör |
precise | hassas |
production | üretimine |
medical | tıbbi |
healthcare | sağlık |
to | kadar |
research | araştırmalar |
EN Medical technology develops technical solutions to medical problems. You can acquire the basics for this in these five study programmes.
TR Medikal teknolojiler tıbbi sorunlar için teknik çözümler geliştiriyor. Almanya’dan beş öğretim programıyla bu alanda ihtiyaç duyulan bilgi ve beceriyi kazanmak mümkün.
inglês | turco |
---|---|
problems | sorunlar |
solutions | çözümler |
technical | teknik |
medical | tıbbi |
study | ve |
this | bu |
five | beş |
can | mümkün |
EN So Tuttlingen means medical technology? Medical technology is indeed top of the list with us, but it’s not everything
TR Bu durumda Tuttlingen demek sağlık teknolojileri mi demek? Sağlık teknolojisi kentimizde gerçekten de baskın olan bir alan ama her şey değil
inglês | turco |
---|---|
means | demek |
medical | sağlık |
its | bu |
technology | teknolojisi |
but | ama |
top | bir |
everything | her şey |
is | olan |
of | her |
the | durumda |
EN From pacemakers and 3D ultrasound to minimally invasive robot-assisted operations – medical technicians translate the results of clinical research into new products and processes for medical treatment
TR Kalp pilinden üç boyutlu ultrasonografi ve minimal müdahale şansı sunan robot destekli ameliyatlara: Tıp teknolojisi uzmanları klinik araştırmalardan elde edilen sonuçları tıbbi tedavi için yeni ürünlere ve süreçlere dönüştürüyor
inglês | turco |
---|---|
robot | robot |
clinical | klinik |
treatment | tedavi |
new | yeni |
products | ürünlere |
and | ve |
medical | tıbbi |
results | sonuçları |
EN With a custom dictionary for medical terminology, get highly accurate medical transcription.
TR Tıbbi terminoloji için özel bir sözlük ile, son derece doğru tıbbi transkripsiyon elde edin.
inglês | turco |
---|---|
dictionary | sözlük |
medical | tıbbi |
highly | son derece |
transcription | transkripsiyon |
for | için |
custom | ile |
EN Using a VPN you mask your IP address without saving your connection data, and get an anonymous and stable connection from your device without restrictions.
TR Bir VPN kullanarak, IP adresinizi bağlantı verilerinizi kaydetmeden maskelersiniz ve cihazınızdan kısıtlama olmaksızın anonim ve istikrarlı bir bağlantı elde edersiniz.
inglês | turco |
---|---|
vpn | vpn |
ip | ip |
address | adresinizi |
without | olmaksızın |
get | elde |
anonymous | anonim |
connection | bağlantı |
stable | istikrarlı |
using | kullanarak |
device | cihaz |
a | bir |
and | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções