EN Consistently promoting digital education: a comprehensive school in Lower Saxony has won the 2021 German School Award.
EN Consistently promoting digital education: a comprehensive school in Lower Saxony has won the 2021 German School Award.
TR Aşağı Saksonya’da bir genel lise, istikrarlı dijital eğitim uygulamalarıyla 2021 Alman Okul Ödülü’nü aldı.
inglês | turco |
---|---|
school | okul |
education | eğitim |
digital | dijital |
EN GlobalSign, Global Digital Certificate security expert, launched a free PDF Signing Tool that allows digital certificate users to test the functionality of using digital signature technology
TR Global Dijital Sertifika güvenlik uzmanı GlobalSign, dijital sertifika kullanıcılarının dijital imza teknolojisini kullanmanın işlevselliğini test etmelerine olanak tanıyan ücretsiz bir PDF İmzalama Aracının kullanıma sundu
inglês | turco |
---|---|
globalsign | globalsign |
global | global |
certificate | sertifika |
security | güvenlik |
expert | uzman |
tool | aracı |
free | ücretsiz |
test | test |
signature | imza |
digital | dijital |
users | kullanıcılar |
EN GlobalSign, Global Digital Certificate security expert, launched a free PDF Signing Tool that allows digital certificate users to test the functionality of using digital signature technology
TR Global Dijital Sertifika güvenlik uzmanı GlobalSign, dijital sertifika kullanıcılarının dijital imza teknolojisini kullanmanın işlevselliğini test etmelerine olanak tanıyan ücretsiz bir PDF İmzalama Aracının kullanıma sundu
inglês | turco |
---|---|
globalsign | globalsign |
global | global |
certificate | sertifika |
security | güvenlik |
expert | uzman |
tool | aracı |
free | ücretsiz |
test | test |
signature | imza |
digital | dijital |
users | kullanıcılar |
EN Such instances are occasionally found by sharp-eyed reviewers or editors, but a systematic process is needed to consistently identify potential problems.
TR Bu durumları genelde irdeleyen hakemler ya da editörler tespit edebilmektedir, ama olası sorunları tutarlı bir şekilde belirlemek için sistematik bir süreç gerekmektedir.
inglês | turco |
---|---|
editors | editörler |
potential | olası |
process | süreç |
such | bu |
but | ama |
problems | sorunları |
a | bir |
identify | tespit |
EN Elsevier's ability to consistently provide its high level of evidence-based content and resources is made possible by strong partnerships with the science and health communities and leading HIT vendors, resellers and suppliers.
TR Elsevier'in yüksek seviyede kanıt tabanlı içerikler ve kaynaklarını istikrarlı olarak sağlama becerisi, sağlık ve bilim camiaları ve önde gelen IT aracıları ve tedarikçileri ile kurulan güçlü ortaklıklar sayesinde mümkün olmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
possible | mümkün |
partnerships | ortaklıklar |
science | bilim |
health | sağlık |
evidence | kanıt |
strong | güçlü |
high | yüksek |
based | tabanlı |
and | ve |
level | seviyede |
resources | kaynaklarını |
EN We do this via high-quality scientific content that experts make time to read and consistently rely upon to make important research, diagnosis and treatment decisions.
TR Bunu, uzmanların okumak için zaman ayırdığı ve önemli araştırma, teşhis ve tedavi kararları almak için her zaman güvendiği yüksek kaliteli bilimsel içerikler vasıtasıyla yaparız.
inglês | turco |
---|---|
do | yapar |
time | zaman |
treatment | tedavi |
important | önemli |
high | yüksek |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
quality | kaliteli |
decisions | kararlar |
read | ve |
EN YouTube Keyword Research: How to Get More Views Consistently
TR YouTube Anahtar Kelime Araştırması: İstikrarlı Şekilde Nasıl Daha Fazla Görüntüleme Alınır
inglês | turco |
---|---|
youtube | youtube |
research | araştırması |
get | alın |
how | nasıl |
EN Yes. SSL certificates must be renewed once a year to prevent them from expiring. It is very important to consistently renew your SSL certificate to maintain a high level of security on your website. [More]
TR Evet. SSL sertifikaları sona ermemeleri için yılda bir yenilenmelidir. Web sitende yüksek bir güvenlik seviyesini sürdürmek için SSL sertifikanı düzenli olarak yenilemen çok önemlidir. [Daha fazla]
inglês | turco |
---|---|
ssl | ssl |
maintain | sürdürmek |
security | güvenlik |
website | web |
once a year | yılda |
important | önemlidir |
high | yüksek |
certificates | sertifikaları |
yes | evet |
of | in |
a | bir |
EN A key focus in this primer is laying out the differences of the Stellar and Ripple projects, as well as shedding light on XLM’s consistently impressive transaction growth and flexibility.
TR Bu primerdeki bir anahtar odak noktalarından birisi de Stellar ve Ripple projelerinin farklılıklarını ortaya koymanın yanı sıra, XLM'in artan oranda etkileyici işlem artışı ve esnekliğidir.
inglês | turco |
---|---|
key | anahtar |
focus | odak |
projects | iş |
impressive | etkileyici |
transaction | işlem |
stellar | stellar |
ripple | ripple |
and | ve |
this | bu |
a | bir |
EN We are frequently testing across all languages to get consistently low WER across all media types. Our testing demonstrates the lowest WER when compared to some of the largest players on the market.
TR Tüm medya türlerinde sürekli olarak düşük WER elde etmek için tüm dillerde sık sık test yapıyoruz. Testlerimiz, piyasadaki en büyük oyunculardan bazılarına kıyasla en düşük WER oranını göstermektedir.
inglês | turco |
---|---|
frequently | sık |
testing | test |
media | medya |
compared | kıyasla |
on the market | piyasadaki |
some | bazı |
get | elde |
low | düşük |
of | in |
all | tüm |
lowest | en düşük |
EN Using the latest in artificial intelligence and natural language processing, Sonix’s speech to text outputs are consistently rated as the most accurate.
TR Yapay zeka ve doğal dil işleme son kullanarak, Sonix'in metin çıktıları sürekli olarak en doğru olarak derecelendirilir.
inglês | turco |
---|---|
intelligence | zeka |
natural | doğal |
processing | işleme |
text | metin |
and | ve |
most | en |
artificial | yapay |
using | kullanarak |
EN These are things that in and of themselves do not constitute the addictive cycle, but that are consistently likely to bring up urges to go into our bottom lines
TR Bunlar, kendi içlerinde bağımlılık döngüsünü oluşturmayan, ancak sürekli olarak alt satırlarımıza girme dürtülerini ortaya çıkaran şeylerdir
inglês | turco |
---|---|
bottom | alt |
cycle | döngü |
lines | olarak |
are | bunlar |
EN RADAAR is an all-in-one consistently expanding platform packed with all the features every social media marketer needs
TR RADAAR, her sosyal medya yöneticisinin ihtiyaç duyduğu özelliklerle dolu, hepsi bir arada ve sürekli gelişen bir platform
inglês | turco |
---|---|
needs | ihtiyaç |
features | özelliklerle |
platform | platform |
social | sosyal |
media | medya |
the | bir |
EN Theta is building a peer-to-peer (P2P) mesh network that aims to solve these current issues while using a blockchain to serve as an incentive layer to keep the delivery network at a consistently high level of performance.
TR Theta eşler arasında çalışan bir ağ yaratarak bu mevcut sorunları çözmeyi, bir teşvik katmanı olarak blockchain kullanarak dağıtım ağını yüksek performansta tutmayı hedeflemektedir.
inglês | turco |
---|---|
network | ağı |
layer | katmanı |
blockchain | blockchain |
high | yüksek |
these | bu |
at | nda |
issues | sorunları |
using | kullanarak |
EN We continue to grow consistently, add value to the economy and create employment within the framework of sustainability principles through innovative investments.
TR Yenilikçi yatırımlarla sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde istikrarlı şekilde büyümeye, ekonomiye değer katmaya ve istihdam oluşturmaya devam ediyoruz.
inglês | turco |
---|---|
value | değer |
employment | istihdam |
sustainability | sürdürülebilirlik |
principles | ilkeleri |
innovative | yenilikçi |
create | oluşturmaya |
continue | devam |
and | ve |
the | şekilde |
through | de |
EN Elsevier's ability to consistently provide its high level of evidence-based content and resources is made possible by strong partnerships with the science and health communities and leading HIT vendors, resellers and suppliers.
TR Elsevier'in yüksek seviyede kanıt tabanlı içerikler ve kaynaklarını istikrarlı olarak sağlama becerisi, sağlık ve bilim camiaları ve önde gelen IT aracıları ve tedarikçileri ile kurulan güçlü ortaklıklar sayesinde mümkün olmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
possible | mümkün |
partnerships | ortaklıklar |
science | bilim |
health | sağlık |
evidence | kanıt |
strong | güçlü |
high | yüksek |
based | tabanlı |
and | ve |
level | seviyede |
resources | kaynaklarını |
EN We do this via high-quality scientific content that experts make time to read and consistently rely upon to make important research, diagnosis and treatment decisions.
TR Bunu, uzmanların okumak için zaman ayırdığı ve önemli araştırma, teşhis ve tedavi kararları almak için her zaman güvendiği yüksek kaliteli bilimsel içerikler vasıtasıyla yaparız.
inglês | turco |
---|---|
do | yapar |
time | zaman |
treatment | tedavi |
important | önemli |
high | yüksek |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
quality | kaliteli |
decisions | kararlar |
read | ve |
EN Since Lambda scales automatically, the performance remains consistently high as the event frequency increases
TR Lambda otomatik olarak ölçeklendirme yaptığı için olay sıklığı arttıkça performans da tutarlı olarak yüksek düzeyde kalır
inglês | turco |
---|---|
lambda | lambda |
performance | performans |
high | yüksek |
event | olay |
automatically | otomatik olarak |
the | olarak |
EN Such independent examination helps ensure that security standards are consistently being met or exceeded
TR Bu bağımsız inceleme, güvenlik standartlarının veya daha fazlasının devamlı olarak sağlandığından emin olmamıza yardım ediyor
inglês | turco |
---|---|
independent | bağımsız |
helps | yardım |
security | güvenlik |
or | veya |
such | bu |
ensure | emin |
standards | standartları |
EN Maintaining years of legacy, Hyundai is widely used by people and has been marked reliable having consistently good safety features
TR Yılların mirasını koruyan Hyundai, insanlar tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır ve sürekli olarak iyi güvenlik özelliklerine sahip olduğu için güvenilir olarak işaretlenmiştir
inglês | turco |
---|---|
legacy | miras |
hyundai | hyundai |
widely | yaygın olarak |
people | insanlar |
safety | güvenlik |
years | yıllar |
and | ve |
is | olduğu |
good | iyi |
of | in |
by | tarafından |
has | sahip |
reliable | güvenilir |
EN This involved Walter Scheel and Hans-Dietrich Genscher consistently striving to resolve the Cold War through understanding and to end the division of Germany and Europe
TR Walter Scheel ve Hans-Dietrich Genscher, karşılıklı anlaşma üzerinden Soğuk Savaş’ın sonlandırılmasını tutarlı bir şekilde savunurken, Avrupa ve Almanya’nın bölünmesine karşı da mücadele ettiler
inglês | turco |
---|---|
cold | soğuk |
war | savaşı |
europe | avrupa |
and | ve |
the | şekilde |
to | karşı |
EN By checking the aspects of a site that we mentioned above, a website audit can determine what’s causing your site to rank consistently low when it comes to page SEO and organic traffic
TR Bir web sitesi denetimi, bir sitenin yukarıda bahsettiğimiz yönlerini kontrol ederek, sayfa SEO'su ve organik trafik söz konusu olduğunda sitenizin sürekli olarak düşük sıralarda yer almasına neyin neden olduğunu belirleyebilir
inglês | turco |
---|---|
low | düşük |
organic | organik |
traffic | trafik |
your site | sitenizin |
audit | denetimi |
page | sayfa |
when | olduğunda |
it | olduğunu |
a | bir |
and | ve |
the | neyin |
to | neden |
above | yukarıda |
of | yer |
EN A website audit will provide you with an SEO report that will let you know exactly what you need to do to get higher search rankings more consistently
TR Bir web sitesi denetimi size, daha tutarlı bir şekilde daha yüksek arama sıralamaları elde etmek için tam olarak ne yapmanız gerektiğini bildirecek bir SEO raporu sağlayacaktır
inglês | turco |
---|---|
audit | denetimi |
seo | seo |
report | raporu |
search | arama |
to do | yapmanız |
will provide | sağlayacaktır |
you | size |
what | ne |
exactly | tam olarak |
higher | daha yüksek |
a | bir |
get | elde |
that | tam |
EN monday.com is committed to providing continuous and uninterrupted service to all its customers. We consistently backup user data every 5 minutes. All backups are encrypted and distributed to various locations.
TR Monday.com, tüm müşterilerine sürekli ve kesintisiz hizmet sunmayı taahhüt eder. Kullanıcı verilerini düzenli olarak her 5 dakikada bir yedekleriz. Tüm yedeklemeler şifrelenir ve 25 gün boyunca tutuldukları çeşitli konumlara dağıtılır.
inglês | turco |
---|---|
uninterrupted | kesintisiz |
service | hizmet |
data | verilerini |
minutes | dakikada |
user | kullanıcı |
encrypted | şifrelenir |
and | ve |
all | tüm |
continuous | sürekli |
various | çeşitli |
EN We are frequently testing across all languages to get consistently low WER across all media types. Our testing demonstrates the lowest WER when compared to some of the largest players on the market.
TR Tüm medya türlerinde sürekli olarak düşük WER elde etmek için sık sık tüm dillerde test ediyoruz. Testlerimiz, piyasadaki en büyük oyunculardan bazılarına kıyasla en düşük WER"yu gösteriyor.
inglês | turco |
---|---|
frequently | sık |
testing | test |
media | medya |
compared | kıyasla |
on the market | piyasadaki |
some | bazı |
get | elde |
low | düşük |
of | in |
all | tüm |
lowest | en düşük |
EN Using the latest in artificial intelligence and natural language processing, Sonix’s speech to text outputs are consistently rated as the most accurate.
TR Yapay zeka ve doğal dil işleme son kullanarak, Sonix'in metin çıktıları sürekli olarak en doğru olarak derecelendirilir.
inglês | turco |
---|---|
intelligence | zeka |
natural | doğal |
processing | işleme |
text | metin |
and | ve |
most | en |
artificial | yapay |
using | kullanarak |
EN We have adopted the EcoVadis and Sedex methodologies to consistently identify, monitor, and manage social, environmental, and ethical supply chain risks, and compliance requirements.
TR Sosyal, çevresel ve etik tedarik zinciri risklerini ve uyumluluk gereksinimlerini tutarlı bir şekilde belirlemek, izlemek ve yönetmek için EcoVadis ve Sedex metodolojilerini benimsedik.
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
monitor | izlemek |
manage | yönetmek |
social | sosyal |
ethical | etik |
supply | tedarik |
chain | zinciri |
risks | risklerini |
compliance | uyumluluk |
requirements | gereksinimlerini |
environmental | çevresel |
and | ve |
the | şekilde |
to | için |
EN Consistently high engagement
TR Sürekli yüksek bağlılık
EN Once you do find the right archetype for your brand, remain dedicated and consistently use this archetype to connect with customers and tell your brand’s story.
TR Markanız için doğru arketipi bulduktan sonra, müşterilerinizle bağlantı kurmak ve markanızın hikayesini anlatmak için bu arketipi kullanmaya devam edin ve tutarlı bir şekilde kullanın.
inglês | turco |
---|---|
remain | devam |
this | bu |
connect | bağlantı |
with | kullanmaya |
and | ve |
tell | için |
your brand | markanızın |
EN Elsevier is working with partners, promoting science literacy and research integrity while making efforts to tackle unconscious bias in the publishing process.
TR Elsevier ortaklar ile birlikte çalışarak, bilim okuryazarlığını ve araştırma doğruluğunu teşvik ederken, yayınlama sürecinde bilinçsiz önyargının önüne geçmek için çaba sarf etmektedir.
inglês | turco |
---|---|
partners | ortaklar |
unconscious | bilinçsiz |
publishing | yayınlama |
process | sürecinde |
elsevier | elsevier |
working | çalışarak |
promoting | teşvik |
research | araştırma |
science | bilim |
and | ve |
to | için |
EN Make your banner interactive to direct people to where you want them to go – whether you are promoting a new piece of content, a video, event or website
TR İster yeni bir içeriği, ister bir videoyu, ister bir internet sitesini tanıtıyor olun, İnsanları gitmelerini istediğiniz yere yönlendirmek için banner'ınızı etkileşimli hale getirebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
content | içeriği |
video | videoyu |
you want | istediğiniz |
interactive | etkileşimli |
website | sitesini |
to | için |
a | bir |
EN Analyzing data about your site is an important process for promoting online, increasing traffic and sales
TR Sitenizle ilgili verileri analiz etmek, çevrimiçi tanıtım yapmak, trafiği ve satışları artırmak için önemli bir süreçtir
inglês | turco |
---|---|
process | süreç |
traffic | trafiği |
online | çevrimiçi |
important | önemli |
about | ilgili |
data | verileri |
sales | satış |
for | için |
and | ve |
is | etmek |
an | bir |
EN No. We won't be promoting Logaster to your users.
TR Hayır. Kullanıcılarınıza Logaster'ı tanıtmayacağız.
inglês | turco |
---|---|
logaster | logaster |
no | hayır |
users | kullanıcılar |
EN There are a wealth of features in the tool to ensure you’re optimizing and promoting your videos across the platform.
TR Youtube'ta videolarınızı optimize etmenizi ve tanıtmanızı sağlamak için araçta birçok özellik bulunmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
tool | araç |
optimizing | optimize |
your videos | videolarınızı |
features | özellik |
a | bir |
videos | videoları |
of | in |
are | bulunmaktadır |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
and | ve |
there | için |
EN As we look to the future, our hotels pledge to continue promoting long-term sustainability and stewardship in each of our communities.
TR Geleceğe baktığımızda, otellerimiz, topluluklarımızın her birinde uzun dönemli sürdürülebilirliği ve koruyuculuğu desteklemeye devam etmeye söz veriyor.
inglês | turco |
---|---|
long | uzun |
to | etmeye |
continue | devam |
and | ve |
of | her |
EN Our media player helps search engines index your content so they continue to send you new traffic long after you’ve stopped promoting your content.
TR Medya oynatıcımız, içeriğinizin tanıtımını durdurduktan uzun süre sonra size yeni trafik göndermeye devam etmesi için arama motorlarının içeriğinizi dizinlemesine yardımcı olur.
inglês | turco |
---|---|
media | medya |
helps | yardımcı olur |
continue | devam |
new | yeni |
traffic | trafik |
long | uzun |
search | arama |
your content | içeriğinizi |
engines | motorları |
EN Insert your media files and start promoting your clothing line in a professional way
TR Medya dosyalarınızı girin ve moda markanızı profesyonel bir şekilde tanıtın
inglês | turco |
---|---|
media | medya |
clothing | moda |
professional | profesyonel |
a | bir |
files | dosyaları |
and | ve |
EN We have what you need to start promoting and earn!
TR Terfi etmek ve kazanmak için ihtiyacınız olan her şeye sahibiz!
inglês | turco |
---|---|
earn | kazanmak |
and | ve |
you need | ihtiyacınız |
we have | sahibiz |
EN Tennis pro Rafael Nadal gets free Kia EV6, he'll be promoting EVs
TR VW, emisyon manipülasyon cihazını kullanmaya devam mı ediyor?
EN An authentic Japanese restaurant promoting Japanese culture and food in the Middle East.
TR Orta Doğu’da Japon kültürü ve yemeklerini tanıtan otantik bir Japon restoranı.
inglês | turco |
---|---|
authentic | otantik |
japanese | japon |
restaurant | restoran |
middle | orta |
and | ve |
culture | kültürü |
the | bir |
EN From, a selection of subtle rituals promoting serenity, harmony and revitalization to curated recipes and unique design and spaces.
TR Sükunet, uyum ve canlanmayı destekleyen bir dizi incelikli ritüellerden, özenle hazırlanmış tarifelere ve benzersiz tasarım ve alanlara.
inglês | turco |
---|---|
harmony | uyum |
design | tasarım |
and | ve |
unique | benzersiz |
EN Promoting dual vocational training worldwide
TR İkili Eğitime Dünya Çapında Destek
inglês | turco |
---|---|
worldwide | dünya |
EN Against this backdrop, Germany is committed to improving the health situation of people worldwide and promoting healthcare equality
TR Bu durumu dikkate alan Almanya, dünyanın dört bir yanındaki insanların sağlık koşullarını iyileştirmeye ve sağlıkta eşit imkanları teşvik etmeye yönelik güçlü çabalar sergiliyor
inglês | turco |
---|---|
germany | almanya |
situation | durumu |
worldwide | dünyanın |
promoting | teşvik |
and | ve |
this | bu |
to | etmeye |
people | insanlar |
health | sağlık |
of | yönelik |
the | dört |
EN Marriage for all and the third gender: how new laws are promoting equal rights for LGBTQI+ in Germany.
TR Herkese evlilik hakkı ve üçüncü cinsiyet: Yeni yasalar Almanya’da LGBTQI+ topluluğu için eşitliğin önünü böyle açıyor.
inglês | turco |
---|---|
gender | cinsiyet |
new | yeni |
all | herkese |
and | ve |
third | üçüncü |
rights | hakkı |
for | için |
EN This brochure has been prepared in scope of the “Promoting Innovative Service Provision Models to Support the Covid-19 Health System Response”...
TR Bu broşür, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA Türkiye) ve Sağlık Bakanlığı tarafından Birleşmiş Milletler Çoklu Örgütü'nün finansal desteğiyle...
inglês | turco |
---|---|
health | sağlık |
support | desteğiyle |
this | bu |
EN 10.3. Ensure equal opportunity and reduce inequalities of outcome, including by eliminating discriminatory laws, policies and practices and promoting appropriate legislation, policies and action in this regard
TR 10.3. Ayrımcılığa dayalı yasaların, politikaların ve uygulamaların ortadan kaldırılması ve bu bağlamda uygun mevzuatın, politikaların ve eylemlerin desteklenmesi yoluyla eşit fırsatlar sunulması ve eşitsizliklerin azaltılması
inglês | turco |
---|---|
discriminatory | ayrımcı |
laws | yasaları |
policies | politikalar |
this | bu |
and | ve |
including | e |
equal | eşit |
practices | uygulamalar |
of | ın |
EN We offer a workplace environment, prioritizing occupational health & safety, promoting professional development, ensuring fair treatment, and providing equal opportunities to all employees without any form of discrimination.
TR Kadın çalışanların istihdamını destekleyen ve güçlendiren uygulamaları hayata geçirmeye devam ediyoruz.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
and | ve |
EN Free Bootstrap 4 landing page template is an eCommerce and Woocommerce tool for promoting your product
TR Ücretsiz Bootstrap 4 açılış sayfası şablonu, ürününüzü tanıtmak için bir e-Ticaret ve WooCommerce aracıdır
inglês | turco |
---|---|
bootstrap | bootstrap |
ecommerce | e-ticaret |
tool | aracı |
page | sayfası |
template | şablonu |
for | için |
and | ve |
EN Increased visibility: Promoting your applications through our database of partner applications searchable by customers, Zebra resellers and Zebra sales reps
TR Daha fazla izlenebilirlik: Müşterileriniz, Zebra satış bayileri ve Zebra satış temsilcileri tarafından aranabilen iş ortağı uygulamaları veritabanımız ile uygulamalarınızı tanıtın
inglês | turco |
---|---|
database | veritabanı |
customers | müşterileriniz |
zebra | zebra |
sales | satış |
partner | ortağı |
by | tarafından |
applications | uygulamalar |
and | ve |
EN Increased visibility: Promoting your hardware, product, or service through our database of partner offerings searchable by customers, Zebra resellers and Zebra sales reps
TR Daha fazla izlenebilirlik: Müşterileriniz, Zebra satış bayileri ve Zebra satış temsilcileri tarafından aranabilen iş ortağı teklifleri veritabanımız ile donanım, ürün veya hizmetinizi tanıtın
inglês | turco |
---|---|
hardware | donanım |
database | veritabanı |
customers | müşterileriniz |
zebra | zebra |
sales | satış |
partner | ortağı |
product | ürün |
or | veya |
by | tarafından |
and | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções