TR İş stratejisini ve nihai kararları daha iyi vermek için temel ölçütleri ortaya çıkarın ve yükseltin
"temel ölçütleri ortaya" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR İş stratejisini ve nihai kararları daha iyi vermek için temel ölçütleri ortaya çıkarın ve yükseltin
EN Uncover and improve key metrics to better influence business strategy and bottom line decisions
turco | inglês |
---|---|
stratejisini | strategy |
kararları | decisions |
temel | key |
TR İş stratejisini ve nihai kararları daha iyi vermek için temel ölçütleri ortaya çıkarın ve yükseltin
EN Uncover and improve key metrics to better influence business strategy and bottom line decisions
turco | inglês |
---|---|
stratejisini | strategy |
kararları | decisions |
temel | key |
TR İş stratejisini ve nihai kararları daha iyi vermek için temel ölçütleri ortaya çıkarın ve yükseltin
EN Uncover and improve key metrics to better influence business strategy and bottom line decisions
turco | inglês |
---|---|
stratejisini | strategy |
kararları | decisions |
temel | key |
TR Kaynağınızın gücünü ve optimizasyonunu değerlendirmek için önemli olan tüm önemli ölçütleri alın.
EN Get all the most important metrics that are important for evaluating the power and optimization of your resource.
turco | inglês |
---|---|
olan | are |
alın | get |
TR Erkek etlik piliçlerde günlük yaştaki bazı vücut ölçütleri ile altı haftalık canlı ağırlık artışı arasındaki ilişkiler
EN RELATIONSHIPS BETWEEN DAY-OLD BODY MEASUREMENTS AND LIVE WEIGHT GAIN OF MALE BROILER CHICKENS
turco | inglês |
---|---|
erkek | male |
günlük | day |
vücut | body |
canlı | live |
ağırlık | weight |
arasındaki | between |
ilişkiler | relationships |
TR Logomuzu, silah entegrasyonu konusunda ortaya koyduğumuz yaklaşımı en iyi şekilde sembolize edecek bir tasarımla ortaya koyduk
EN Our logo has been developed to symbolise our approach to weapon integration
turco | inglês |
---|---|
silah | weapon |
entegrasyonu | integration |
TR Gazeteciliğin profiline dair sorun da farkını ortaya koymadaki başarısızlığa dayanıyor: İnternet herkese yayın yapma olanağı sunduğu için gazeteciliğin net bir kimlik, daha belirgin bir profil ortaya koyması gerek
EN As far as identity is concerned, journalism has a demarcation problem: because anyone can publish on the internet, journalism has to give itself a clearer profile
turco | inglês |
---|---|
sorun | problem |
herkese | anyone |
kimlik | identity |
profil | profile |
net | internet |
TR İlgili kişilerin temel hak ve özgürlüklerini önemli ölçüde etkileme ihtimali ortaya çıktığında YZ alanında düzenleme ve/veya denetleme yapmaya yetkili otoritelere başvurulmalıdır.
EN When the possibility of significantly affecting the fundamental rights and freedoms of the persons concerned arises, the authorities authorized to regulate and/or supervise in the field of AI should be consulted.
turco | inglês |
---|---|
temel | fundamental |
ve | and |
veya | or |
yetkili | authorized |
TR bir dergidir. Dergi yeni bulgular ortaya koyan erişilebilir ve uygulanabilir temel ve uygulamalı yöntem ve tekniklerin sunulduğu bir forumdur.
EN Turkish Journal of Agricultural and Natural Sciences
turco | inglês |
---|---|
dergi | journal |
TR İlgili kişilerin temel hak ve özgürlüklerini önemli ölçüde etkileme ihtimali ortaya çıktığında YZ alanında düzenleme ve/veya denetleme yapmaya yetkili otoritelere başvurulmalıdır.
EN When the possibility of significantly affecting the fundamental rights and freedoms of the persons concerned arises, the authorities authorized to regulate and/or supervise in the field of AI should be consulted.
turco | inglês |
---|---|
temel | fundamental |
ve | and |
veya | or |
yetkili | authorized |
TR Aksi takdirde, denetleyiciyi çalıştırdığınızda ortaya çıkan sorunları çözmek için ne yapmanız gerektiğini anlamak için temel düzeyde bir uzmanlığa sahip olmanız gerekir.
EN Otherwise, you’d need to have a baseline level of expertise to figure out what would have to do to fix the issues that pop up when you run the checker.
turco | inglês |
---|---|
sorunları | issues |
yapmanız | to do |
düzeyde | level |
TR İstatistiksel yöntemler kullanılarak, algoritmalar; sınıflandırmalar veya tahminler yapmak üzere eğitilir ve veri madenciliği projelerinde temel içgörüleri ortaya çıkarmaktadır
EN Through the use of statistical methods, algorithms are trained to make classifications or predictions, uncovering key insights within data mining projects
turco | inglês |
---|---|
yöntemler | methods |
veya | or |
projelerinde | projects |
temel | key |
ın | of |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
turco | inglês |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Temel görüntü sağlayıcıları, kendi temel görüntülerinde aynı deneyimi sağlamak için belgelerden yararlanabilir.
EN Base image providers can use the documentation to provide the same experience for their base images.
turco | inglês |
---|---|
temel | base |
sağlayıcıları | providers |
deneyimi | experience |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
turco | inglês |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Konu anlatımları ve grup çalışmaları temel prensipler paylaşılırken, uygulama oturumları ile katılımcıların kendi yapabilme becerilerinin arttırılması eğitimin temel önceliklerinden birisi oluyor.
EN Fundamental principles are shared through lectures and group studies, while increasing the self application skills in practical sessions become one of the fundamental priorities of the trainings.
turco | inglês |
---|---|
grup | group |
çalışmaları | studies |
uygulama | application |
TR 3.8. Finansal riskten korunmayı, kaliteli temel sağlık hizmetlerine erişimi ve herkesin güvenli, etkili, kaliteli ve uygun fiyatlı temel ilaçlara ve aşılara erişimini de kapsayan evrensel bir sağlık güvencesi sisteminin oluşturulması
EN 3.8. Achieve universal health coverage, including financial risk protection, access to quality essential health-care services and access to safe, effective, quality and affordable essential medicines and vaccines for all
turco | inglês |
---|---|
finansal | financial |
kaliteli | quality |
temel | essential |
sağlık | health |
hizmetlerine | services |
erişimi | access |
herkesin | all |
güvenli | safe |
etkili | effective |
uygun | affordable |
evrensel | universal |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
turco | inglês |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Bu süreçte çok sayıda kuruma başta Koruma, Çocuk Koruma, Çocuk Güvenliği, Temel İnsani Yardım Standartları, Temel Proje Döngüsü Yönetimi olmak üzere birçok alanda eğitim ve mentörlük desteği sağladık.
EN In this process, we provided training and mentoring support to many institutions in many areas including Protection, Child Protection, Child Safeguarding, Core Humanitarian Standards and Basic Project Cycle Management.
turco | inglês |
---|---|
standartları | standards |
proje | project |
döngüsü | cycle |
yönetimi | management |
eğitim | training |
TR Temel görüntü sağlayıcıları, kendi temel görüntülerinde aynı deneyimi sağlamak için belgelerden yararlanabilir.
EN Base image providers can use the documentation to provide the same experience for their base images.
turco | inglês |
---|---|
temel | base |
sağlayıcıları | providers |
deneyimi | experience |
TR Konu anlatımları ve grup çalışmaları temel prensipler paylaşılırken, uygulama oturumları ile katılımcıların kendi yapabilme becerilerinin arttırılması eğitimin temel önceliklerinden birisi oluyor.
EN Fundamental principles are shared through lectures and group studies, while increasing the self application skills in practical sessions become one of the fundamental priorities of the trainings.
turco | inglês |
---|---|
grup | group |
çalışmaları | studies |
uygulama | application |
TR “Temel Yasa“ diye anılan Alman anayasası, Federal Almanya Cumhuriyeti demokrasisinin temel yapı taşı. Geçici bir karaktere sahip olması planlanmışken, 70 yıldır varlığını sürdürüyor.
EN The Basic Law is the heart of democracy in the Federal Republic of Germany. It was only intended as a temporary measure, but has now lasted since 1949.
turco | inglês |
---|---|
temel | basic |
yasa | law |
federal | federal |
cumhuriyeti | republic |
geçici | temporary |
TR Orijinal ekipman üreticileri (OEM’ler) gibi temel servis sağlayıcılar, tesislere erişebildi, ekipman kurulumu ve servisi yapabildi ve kurumsal ekipler bu alanlara erişemediğinde diğer temel servisleri sunabildi.
EN Essential service providers, such as original equipment manufacturers (OEMs), were able to access sites, install and service equipment, and provide other essential services when enterprise teams could not access these spaces.
turco | inglês |
---|---|
orijinal | original |
ekipman | equipment |
temel | essential |
sağlayıcılar | providers |
kurulumu | install |
kurumsal | enterprise |
ekipler | teams |
diğer | other |
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Sitelerimizi ve Hizmetlerimizi size ve yanıtlayanlarınıza temel işlevleriyle sunarken yasal çıkarlarımız doğrultusunda temel çerezleri yüklemek zorundayız.
EN We have to load required cookies for legitimate interests pursued by us in delivering essential functionality of our Sites and Services to you and your respondents.
TR Açık Akademisyenlik İnisiyatifi #OSI2017 toplantısında ortaya çıkan 9 tema
EN 9 themes that emerged from our Open Scholarship Initiative #OSI2017 meeting
turco | inglês |
---|---|
açık | open |
tema | themes |
toplantısı | meeting |
TR Ahrefs SEO’nuzu üst seviyelere taşır ve birkaç tıklamayla birçok pazarlama olanağını ortaya çıkarır!
EN Ahrefs simply rocks your SEO and reveals tons of marketing opportunities in a few clicks!
turco | inglês |
---|---|
pazarlama | marketing |
TR Kurduğumuz sayısınız ortaklık sayesinde iletişimi artırıyor, konuların iç yüzünü ortaya çıkarıyor, bilimsel araştırmalarda ve sağlık sektöründe bireysel ve toplu olarak ilerlenme sağlanmasına yardımcı oluyoruz.
EN Our many partnerships help to foster communication, build insights and enable individual and collective advancement in scientific research and healthcare.
turco | inglês |
---|---|
sağlık | healthcare |
bireysel | individual |
TR Digital Commons vasıtasıyla 4,3 milyondan fazla açık erişimli makale ortaya çıktı ve bunlar neredeyse bir milyar defa paylaşıldı.
EN More than 4.3 million open access articles are surfaced via Digital Commons and have been shared nearly a billion times.
turco | inglês |
---|---|
commons | commons |
vasıtasıyla | via |
milyondan | million |
açık | open |
neredeyse | nearly |
milyar | billion |
TR Elsevier'in cinsiyet eşitliği konusunda kararlılığını açık bir şekilde ortaya koyduğunu ve bu konuda daha fazla ilerleme kaydetmek için somut bir eylem planı belirlediğini göstermektedir.
EN It recognises that Elsevier has made a public commitment to gender equality and has identified a concrete action plan to further its progress.
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
cinsiyet | gender |
ilerleme | progress |
somut | concrete |
eylem | action |
planı | plan |
TR Sonraki adım Nazi Almanya'sındaki siyasi gelişmelerin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı
EN The next was a direct result of the political developments in Nazi Germany
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
siyasi | political |
doğrudan | direct |
sonucu | result |
TR Araştırmaların giderek dijitalleşmesiyle birlikte, araştırma verileri depolamak ve korumak için yeni imkanlar ortaya çıkmıştır
EN With the increased digitization of research there are new possibilities to store and preserve research data
turco | inglês |
---|---|
araştırma | research |
verileri | data |
depolamak | store |
korumak | preserve |
yeni | new |
TR Bu doğrultuda, Elsevier dergisi Biochemical Pharmacology, doğru araştırma prosedürlerine uyulması ve bunların raporlanmasının sağlanması için bir yazar kontrol listesi ortaya atmıştır.
EN To that end, the Elsevier journal Biochemical Pharmacology introduced an author checklist to ensure that proper research procedures are followed and reported.
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
dergisi | journal |
araştırma | research |
yazar | author |
TR CRediT taksonomisi bir dizi araştırma kuruluşu, yayıncı, finansman kuruluşu, standart organizasyon ve diğerleri arasındaki bir işbirliği çalışmasının neticesinde ortaya çıkmıştır
EN The CRediT taxonomy emerged from a collaborative effort between a range of research institutions, publishers, funding agencies, standard organizations, and others
turco | inglês |
---|---|
araştırma | research |
finansman | funding |
standart | standard |
diğerleri | others |
arasındaki | between |
TR 2017 yılında 1.611 uluslararası sağlık uzmanıyla yapılan Elsevier araştırmasında*, tekrar baskıları okuyan sağlık uzmanlarının oranının 2015'ten bu yana %79'dan %88'e yükseldiği ortaya çıkmıştır
EN 2017 Elsevier survey* of 1,611 international healthcare professionals revealed that 88% of healthcare professionals read reprints, up from 79% in 2015
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
sağlık | healthcare |
elsevier | elsevier |
TR Kısmen ortaya çıkartılan yapılar arasında, Akropolün güneybatısında, mezarlığı ile birlikte bir manastır, tiyatro hamamlarının güneydoğusunda da sonradan kiliseye çevrilmiş olan bir küçük bazilika yer almaktadır.
EN Besides mythological subjects such as Three Graces, Apollo, Achilles, Penstasili, Aeneas fleeing from Troy, Dionizos and Heracles, reliefs of the emperors and relatives such as Avgustos, Lucius, Gaius Caesor, Claudius and Nero also located in here.
TR Sistematik eski araştırmalarda 1937 kazılarında İtalyan takımı oldukça değerli şerit şeklinde süsler çıkardılar ve Tiberius İmparator?unun övgü yazıtları ortaya çıkarıldı
EN In addition, praise inscriptions of the emperor Tiberius were found
TR Son yıllardaki kazılar kuzey bölgede Hadrian Banyoları?nın batısında ve agora kapısının güney doğusunda yürütüldü ve çok fazla sayıda yetenekli talaş yontucuları ve oymacıları ortaya çıkarıldı
EN Last years’ excavations has been carried out in the west of the Baths of Hadrian and in northern and south-east of the door of Agora, and a large of talented sculptors and carvers chip has been discovered
turco | inglês |
---|---|
kuzey | northern |
güney | south |
yetenekli | talented |
TR Kullanılmayan Backlink Fırsatlarını Ortaya Çıkarmak için Üç Adım
EN Three Steps to Unveil Untapped Link Building Prospects
turco | inglês |
---|---|
adım | steps |
Mostrando 50 de 50 traduções