TR 3.8. Finansal riskten korunmayı, kaliteli temel sağlık hizmetlerine erişimi ve herkesin güvenli, etkili, kaliteli ve uygun fiyatlı temel ilaçlara ve aşılara erişimini de kapsayan evrensel bir sağlık güvencesi sisteminin oluşturulması
"sisteminin oluşturulması" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
sisteminin | network system |
TR 3.8. Finansal riskten korunmayı, kaliteli temel sağlık hizmetlerine erişimi ve herkesin güvenli, etkili, kaliteli ve uygun fiyatlı temel ilaçlara ve aşılara erişimini de kapsayan evrensel bir sağlık güvencesi sisteminin oluşturulması
EN 3.8. Achieve universal health coverage, including financial risk protection, access to quality essential health-care services and access to safe, effective, quality and affordable essential medicines and vaccines for all
turco | inglês |
---|---|
finansal | financial |
kaliteli | quality |
temel | essential |
sağlık | health |
hizmetlerine | services |
erişimi | access |
herkesin | all |
güvenli | safe |
etkili | effective |
uygun | affordable |
evrensel | universal |
TR Kadın tüketiciler için tasarlanan dış giysi tasarımlarını kendi duygu ve hislerinize göre değerlendirmeniz, size uygun giysilerin oluşturulması için önemlidir.. Lütfen uygulayıp ve paylaşarak destek olunuz.
EN An Apparel Purchase Order form is used to track orders and manage order fulfillment through an online e-commerce website.
TR Saha ziyaretinin hemen sonrasında müşteri bilgi sistemine tedarik denetimlerinin kesintisiz durumu, incelemeler ve ilgili uyumsuzluklara yönelik eylem planlarının oluşturulması için tanınan süre hakkında bilgi veren bir rapor yüklenir.
EN Directly after the site visit, a report will be uploaded into a client information system, which offers a round-the-clock status of supply audits, reports and the time given to work out action plans for given non-conformities.
turco | inglês |
---|---|
müşteri | client |
sistemine | system |
tedarik | supply |
durumu | status |
eylem | action |
TR Koruma programı altındaki tüm vaka ve saha çalışmaları faaliyetlerinin uygulanması için rehber ve araçların oluşturulması,
EN Creation of guidelines and tools for the implementation of all case and fieldwork activities under the conservation program,
turco | inglês |
---|---|
koruma | conservation |
programı | program |
tüm | all |
vaka | case |
çalışmaları | activities |
uygulanması | implementation |
TR Etki alanlarının, yönetişimlerinin ve savunuculuk, idari ve finansal kaynak bulma becerileri gibi kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi için STK’larda kapasite oluşturulması,
EN Building capacity in CSOs to improve their domains, governance, and institutional capacities such as advocacy, administrative and financial sourcing skills,
turco | inglês |
---|---|
savunuculuk | advocacy |
idari | administrative |
finansal | financial |
becerileri | skills |
kurumsal | institutional |
kapasite | capacity |
TR 8.9. 2030’a kadar istihdam yaratan ve yerel kültür ve ürünlerini teşvik eden sürdürülebilir turizmin desteklenmesi için politikalar oluşturulması ve uygulanması
EN 8.9. By 2030, devise and implement policies to promote sustainable tourism that creates jobs and promotes local culture and products
turco | inglês |
---|---|
yerel | local |
kültür | culture |
ürünlerini | products |
sürdürülebilir | sustainable |
politikalar | policies |
TR 16.7. Her düzeyde duyarlı, kapsayıcı, katılımcı ve temsil edici karar verme mekanizmalarının oluşturulması
EN 16.7. Ensure responsive, inclusive, participatory and representative decisionmaking at all levels
turco | inglês |
---|---|
her | all |
düzeyde | levels |
duyarlı | responsive |
kapsayıcı | inclusive |
katılımcı | participatory |
ve | and |
TR Konferans etkinlik yönetimi şablonu müziğe duyarlı önyükleme ile modern ve profesyonel bir web sitesinin kolayca oluşturulması için işletmenizin WordPress temalarına telifsiz müzik ekleyin
EN Include royalty free music in your business WordPress themes for easy creation of a modern and professional website with conference event management template music responsive bootstrap
turco | inglês |
---|---|
konferans | conference |
yönetimi | management |
şablonu | template |
duyarlı | responsive |
önyükleme | bootstrap |
modern | modern |
kolayca | easy |
işletmenizin | your business |
wordpress | wordpress |
müzik | music |
ekleyin | include |
TR Marka Konumlandırmasının Oluşturulması
EN Digital Marketing For Growing Brands
TR Teknolojilere dayalı yeni bir çözüm oluşturulması gereken bir iş varsa veya yeni bir şey denemek istiyorsanız fırsatlara daima açığız.
EN If there is a task that requires the creation of new solutions based on related technologies or you are thinking about trying something new, we very much welcome such opportunities.
turco | inglês |
---|---|
çözüm | solutions |
veya | or |
varsa | if |
TR Ayrıca grubu bilinçli araştırma politikası oluşturulması için analiz raporları sağlamaktadır
EN His group also delivers analytical reports to inform research policy
turco | inglês |
---|---|
ayrıca | also |
grubu | group |
politikası | policy |
için | to |
TR AWS Lambda tabanlı uygulamaların oluşturulması, güvenliğinin sağlanması ve izlenmesiyle ilgili kılavuzumuzu okuyun
EN Read our guidance on creating, securing, and monitoring AWS Lambda-based applications
turco | inglês |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
tabanlı | based |
uygulamaları | applications |
TR Saha ziyaretinin hemen sonrasında müşteri bilgi sistemine tedarik denetimlerinin kesintisiz durumu, incelemeler ve ilgili uyumsuzluklara yönelik eylem planlarının oluşturulması için tanınan süre hakkında bilgi veren bir rapor yüklenir.
EN Directly after the site visit, a report will be uploaded into a client information system, which offers a round-the-clock status of supply audits, reports and the time given to work out action plans for given non-conformities.
turco | inglês |
---|---|
müşteri | client |
sistemine | system |
tedarik | supply |
durumu | status |
eylem | action |
TR Etki alanlarının, yönetişimlerinin ve savunuculuk, idari ve finansal kaynak bulma becerileri gibi kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi için STK’larda kapasite oluşturulması,
EN Building capacity in CSOs to improve their domains, governance, and institutional capacities such as advocacy, administrative and financial sourcing skills,
turco | inglês |
---|---|
savunuculuk | advocacy |
idari | administrative |
finansal | financial |
becerileri | skills |
kurumsal | institutional |
kapasite | capacity |
TR Evet, üstelik anlık yedek alma işlemi performansı etkilemez. Veritabanı Anlık Yedeklerinden verilerin geri yüklenmesi için yeni bir Veritabanı Bulut Sunucusu oluşturulması gerektiğini unutmayın.
EN Yes, and there is no performance impact when taking snapshots. Note that restoring data from DB Snapshots requires creating a new DB Instance.
turco | inglês |
---|---|
evet | yes |
performansı | performance |
verilerin | data |
TR Emniyet uygulamalarının yönetimi etkinliği ve sürdürülebilirliği için yönetim olarak adil, şeffaf ve pozitif iş atmosferi kültürünün oluşturulması
EN Promoting fair, transparent and positive work culture as top management for the administration, effectiveness and maintainability of safety applications.
turco | inglês |
---|---|
emniyet | safety |
adil | fair |
şeffaf | transparent |
pozitif | positive |
TR ASPİLSAN Enerji, Türkiye’de pil ve batarya teknolojisinde milli bir teknolojinin oluşturulması ve sektöre yön veren bir konuma gelme amacı ile 2017 yılından itibaren Ar-Ge faaliyetlerine başlamıştır
EN ASPİLSAN Enerji has been doing research and development since 2017, with the goal of developing a national battery and battery technology in Turkey and becoming a leader in the field
turco | inglês |
---|---|
türkiye | turkey |
pil | battery |
milli | national |
amacı | goal |
TR Bu konuda şu sıra, küresel bir tedarik kurumunun oluşturulması da düşünülüyor
EN A global procurement agency is also being considered
turco | inglês |
---|---|
küresel | global |
bir | a |
tedarik | procurement |
da | also |
TR Bu nedenle partnerlik çerçevesinde fidanlıkların oluşturulması ve yerel ağaç türlerinin yetiştirilmesinin teşviki planlanıyor.
EN That’s why there are plans, for example, to set up tree nurseries and support local tree species.
turco | inglês |
---|---|
nedenle | why |
ve | and |
yerel | local |
ağaç | tree |
TR Bunun için dev bir yardım programının müzakere edilerek oluşturulması gerekiyor
EN An enormous support programme is to be agreed for that purpose
turco | inglês |
---|---|
yardım | support |
programı | programme |
TR Avrupa Green Deal konsepti bütün bölgelerdeki yatırımlarla iklime zararsız ve yeşil bir Avrupa’nın oluşturulması konusunda desteklenecek.
EN The European Green Deal will be supported with investments in all regions to create a climate-neutral and green Europe.
turco | inglês |
---|---|
bütün | all |
TR Ekibimiz çözümünüzü uygulamaktan mutluluk duyar. Bireysel bir talep üzerine canlı oyunların oluşturulması için hizmet veriyoruz. Belki de fikriniz modern oyun pazarında bir atılım olacaktır.
EN Our team will be happy to put your concept into practice. We provide services to create customized live games. Perhaps your idea will be a breakthrough in today's gaming market.
turco | inglês |
---|---|
ekibimiz | our team |
canlı | live |
hizmet | services |
belki | perhaps |
TR IBM, sorumlu, yapay zeka destekli teknolojilerin daha geniş bir toplulukla birlikte oluşturulması amacıyla Linux Foundation'a üç açık kaynak projesi bağışladı.
EN IBM donated three open-source projects to the Linux Foundation toward the mission of co-creating responsible AI-powered technologies with the larger community.
turco | inglês |
---|---|
ibm | ibm |
sorumlu | responsible |
linux | linux |
açık | open |
kaynak | source |
TR Kadın tüketiciler için tasarlanan dış giysi tasarımlarını kendi duygu ve hislerinize göre değerlendirmeniz, size uygun giysilerin oluşturulması için önemlidir.. Lütfen uygulayıp ve paylaşarak destek olunuz.
EN This is my stock sales product list for Color Street
TR Analiz Etme: Ölçeklenebilir ve güvenilir yapay zekaya dayalı sistemlerin oluşturulması.
EN Analyze: Building scalable and trustworthy AI-driven systems.
turco | inglês |
---|---|
analiz | analyze |
ve | and |
güvenilir | trustworthy |
TR Bu boşluğu doldurmak için, ahlakbilimciler ve araştırmacılar arasında, toplum içerisinde yapay zeka modellerinin oluşturulması ve dağıtımının yönetimine yönelik işbirliğinin bir parçası olarak, etik çerçeveler ortaya çıktı
EN To fill the gap, ethical frameworks have emerged as part of a collaboration between ethicists and researchers to govern the construction and distribution of AI models within society
turco | inglês |
---|---|
araştırmacılar | researchers |
toplum | society |
parçası | part |
etik | ethical |
TR Cihazınızın işletim sisteminin belirli sürümleri, ilgi alanına dayalı reklamcılığı devre dışı bırakmanıza olanak tanır
EN Certain versions of your device’s operating system permit you to opt out of interest-based advertising
turco | inglês |
---|---|
belirli | certain |
ilgi | interest |
dayalı | based |
ın | of |
TR En sevdiğiniz işletim sisteminin Windows, macOS veya Linux olması önemli değil, favori tarayıcınız Chrome, Opera veya Firefox, bir Android veya iOS gadget kullanıcısısınız.
EN It doesn't matter your favorite OS is Windows, macOS or Linux, your favorite browser is Chrome, Opera or Firefox, you're a user of an Android or iOS gadget.
turco | inglês |
---|---|
windows | windows |
macos | macos |
veya | or |
linux | linux |
değil | doesn |
favori | favorite |
chrome | chrome |
opera | opera |
firefox | firefox |
android | android |
ios | ios |
kullanıcısı | user |
TR Control Union Certifications, 46 CFR 162.060 uyarınca balast suyu yönetim sisteminin test edilmesine ilişkin olarak ABD Sahil Koruma tarafından kabul görmüş Bağımsız bir Laboratuvardır.
EN Control Union Certifications is a US Coast Guard-accepted Independent Laboratory (IL) for testing of BWMS in accordance with 46 CFR 162.060.
turco | inglês |
---|---|
union | union |
test | testing |
abd | us |
kabul | accepted |
bağımsız | independent |
TR Onu yazılım geliştiricileri için popüler bir tercih kılan açık kaynaklı bir araç olmasıdır ve bu nedenle de birçok işletim sisteminin temelinde yer alır
EN The fact that it is an open source tool makes it a popular choice for software developers and is therefore at the base of many operating systems
turco | inglês |
---|---|
yazılım | software |
popüler | popular |
tercih | choice |
açık | open |
araç | tool |
TR thawte SGC SuperCert sertifikaları, kullanıcının sisteminin ve sunucunun kapasitesine bağlı olarak, kullanıcıları 256-bit şifrelemeye kadar bağlayabilir
EN thawte SGC SuperCert certificates, depending on the capability of the user's system and server, it can connect users with up to 256-bit encryption
turco | inglês |
---|---|
thawte | thawte |
sertifikaları | certificates |
TR Alman Eğitim Sisteminin İşleyişi
EN Ten facts about the job market in Germany
turco | inglês |
---|---|
alman | germany |
TR Okullar paralı mı? Okula gitmek neden zorunlu? İşte Alman eğitim sisteminin özellikleri.
EN How many people are in gainful employment and where do they work? Here are some key facts, and a surprising number relating to the “industrious Germans”.
turco | inglês |
---|---|
neden | to |
alman | germans |
TR Arctis Pro + GameDAC Yüksek Çözünürlüklü oyun ses sisteminin her bileşeni, sağlam ve güçlü sesi, PS4 veya bilgisayarın dijital çıkışından kulaklarınıza kadar taşıyabilmek için titizlikle tasarlanmıştır.
EN Each component of the Arctis Pro + GameDAC Hi-Res gaming audio system is meticulously engineered to maintain pristine, powerful audio, from the digital output of the PS4 or PC all the way to your ears.
turco | inglês |
---|---|
arctis | arctis |
gamedac | gamedac |
oyun | gaming |
ses | audio |
güçlü | powerful |
veya | or |
dijital | digital |
TR Üst katman, katmanlı bir boya sisteminin en üst katmanına verilen addır. Üst katman, yüzeyin rengini ve parlaklığını belirler ve mekanik ile kimyasal istikrar garanti eder.
EN A top coat is understood to be the topmost layer of a paint system. The top coat determines the color and luster of the finish and guarantees the mechanical and chemical stability.
turco | inglês |
---|---|
üst | top |
belirler | determines |
mekanik | mechanical |
kimyasal | chemical |
garanti | guarantees |
TR Bir boya sisteminin en üst katmanı olarak saydam katman altında bulunan diğer katmanları mekanik zararlardan, olumsuz hava koşullarından veya endüstriyel kimyasallar ile doğal biyolojik etkilerden korur.
EN As the topmost layer of a paint system, the clear coat protects the layers beneath it from mechanical damage, the effects of weather or industrial chemicals and natural biological effects (bird droppings on cars for example).
turco | inglês |
---|---|
katmanı | layer |
altında | beneath |
mekanik | mechanical |
hava | weather |
veya | or |
endüstriyel | industrial |
doğal | natural |
biyolojik | biological |
korur | protects |
TR (c) Mobiroller tarafından yazılı olarak yetkilendirilmedikçe, herhangi bir Mobiroller sisteminin veya ağının zayıflığını derinlemesine analiz edemez, tarayamaz veya test edemezsiniz.
EN (c) Unless authorized in writing by Mobiroller, you can not analyze in depth, scan or test the weakness of any Mobiroller system or network.
turco | inglês |
---|---|
c | c |
yazılı | writing |
analiz | analyze |
test | test |
TR ISO/IEC 27701:2019 Bu belge, bir Gizlilik Bilgi Yönetim Sisteminin (PIMS) kurulması, uygulanması, sürdürülmesi ve sürekli iyileştirilmesi için gereklilikleri belirtir ve rehberlik sağlar
EN ISO/IEC 27701:2019 specifies requirements and provides guidance for establishing, implementing, maintaining and continually improving a Privacy Information Management System (PIMS)
turco | inglês |
---|---|
iso | iso |
iec | iec |
gizlilik | privacy |
bilgi | information |
yönetim | management |
sürekli | continually |
gereklilikleri | requirements |
rehberlik | guidance |
sağlar | provides |
TR PERSONEL BELGELENDİRME KURULUŞLARINDA STANDARTLARA UYGUN KALİTE YÖNETİM SİSTEMİNİN OLUŞTURULMA SÜRECİ VE ÖNEMİNİN İNŞAAT SEKTÖRÜ ÖRNEĞİ İLE İNCELENMESİ
EN INVESTIGATION OF THE PROCESS AND ITS IMPORTANCE OF THE QUALITY MANAGEMENT SYSTEM IN PERSONAL CERTIFICATION INSTITUTIONS ACCORDING TO STANDARDS WITH THE CASE OF THE CONSTRUCTION SECTOR
turco | inglês |
---|---|
standartlara | standards |
ve | and |
TR Görme Engelli Bireyler için Mobil Uyarı Ve Yönlendirme Sisteminin Geliştirilmesi
EN DEVELOPMENT OF MOBILE WARNING AND GUIDANCE SYSTEM FOR THE VISUALLY IMPAIRED PEOPLE
turco | inglês |
---|---|
mobil | mobile |
uyarı | warning |
geliştirilmesi | development |
TR Hastane Bilgi Yönetim Sisteminin Bilişim Sistemleri Başarı Modeli ile Değerlendirilmesi
EN Evaluation of Hospital Information Management System with Information Systems Success Model
turco | inglês |
---|---|
hastane | hospital |
bilgi | information |
yönetim | management |
sistemleri | systems |
başarı | success |
modeli | model |
TR Komisyoncuların Hal Kayıt Sisteminin etkinliği hakkındaki görüşleri: İzmir ili yaş sebze ve meyve toptancı hali örneği
EN Brokers' views on the effectiveness of the wholesale market registration system: A case study of fresh fruit and vegetable wholesale market in İzmir province
turco | inglês |
---|---|
kayıt | registration |
ve | and |
meyve | fruit |
ın | of |
TR Belirli GxP etkinliklerini gerçekleştirmek için bilgisayarlı sistemler kullanan yaşam bilimleri kurumları, GxP sisteminin hedeflenen kullanıma uygun şekilde geliştirilmiş, doğrulanmış ve çalıştırılıyor olduğundan emin olmalıdır.
EN When life sciences organizations use computerized systems to perform certain GxP activities, they must ensure that the computerized GxP system is developed, validated, and operated appropriately for the intended use of the system.
turco | inglês |
---|---|
belirli | certain |
gerçekleştirmek | perform |
sistemler | systems |
yaşam | life |
bilimleri | sciences |
geliştirilmiş | developed |
emin | ensure |
TR AWS Nitro Sisteminin güvenlik modeli kilitlidir ve yönetim erişimini yasaklayarak insan hatası ve kurcalama olasılığını ortadan kaldırır
EN The AWS Nitro System’s security model is locked down and prohibits administrative access, eliminating the possibility of human error and tampering
turco | inglês |
---|---|
aws | aws |
güvenlik | security |
modeli | model |
ve | and |
insan | human |
TR Bu düzenleme aynı zamanda, gelişmiş bilgi paylaşımı aracılığıyla ABD sağlık hizmetleri sisteminin etkinliğini ve kalitesini iyileştirmek için elektronik sağlık kayıtlarının kullanılmasını teşvik etmektedir.
EN The legislation also seeks to encourage electronic health records to improve the efficiency and quality of the US healthcare system through improved information sharing.
turco | inglês |
---|---|
gelişmiş | improved |
bilgi | information |
paylaşımı | sharing |
abd | us |
kalitesini | quality |
elektronik | electronic |
teşvik | encourage |
TR ISO/IEC 27701:2019 Bu belge, bir Gizlilik Bilgi Yönetim Sisteminin (PIMS) kurulması, uygulanması, sürdürülmesi ve sürekli iyileştirilmesi için gereklilikleri belirtir ve rehberlik sağlar
EN ISO/IEC 27701:2019 specifies requirements and provides guidance for establishing, implementing, maintaining and continually improving a Privacy Information Management System (PIMS)
turco | inglês |
---|---|
iso | iso |
iec | iec |
gizlilik | privacy |
bilgi | information |
yönetim | management |
sürekli | continually |
gereklilikleri | requirements |
rehberlik | guidance |
sağlar | provides |
TR Control Union Certifications, 46 CFR 162.060 uyarınca balast suyu yönetim sisteminin test edilmesine ilişkin olarak ABD Sahil Koruma tarafından kabul görmüş Bağımsız bir Laboratuvardır.
EN Control Union Certifications is a US Coast Guard-accepted Independent Laboratory (IL) for testing of BWMS in accordance with 46 CFR 162.060.
turco | inglês |
---|---|
union | union |
test | testing |
abd | us |
kabul | accepted |
bağımsız | independent |
TR Onu yazılım geliştiricileri için popüler bir tercih kılan açık kaynaklı bir araç olmasıdır ve bu nedenle de birçok işletim sisteminin temelinde yer alır
EN The fact that it is an open source tool makes it a popular choice for software developers and is therefore at the base of many operating systems
turco | inglês |
---|---|
yazılım | software |
popüler | popular |
tercih | choice |
açık | open |
araç | tool |
TR thawte SGC SuperCert sertifikaları, kullanıcının sisteminin ve sunucunun kapasitesine bağlı olarak, kullanıcıları 256-bit şifrelemeye kadar bağlayabilir
EN thawte SGC SuperCert certificates, depending on the capability of the user's system and server, it can connect users with up to 256-bit encryption
turco | inglês |
---|---|
thawte | thawte |
sertifikaları | certificates |
TR Kalite yönetim sisteminin etkinliğini ve kaynakların verimli kullanılmasına yönelik sürekli iyileştirmeyi sağlamayı,
EN Providing continuous improvement aimed at the activity of our quality management system and efficient use of resources.
turco | inglês |
---|---|
kalite | quality |
yönetim | management |
ve | and |
verimli | efficient |
sürekli | continuous |
ın | of |
kaynakları | resources |
Mostrando 50 de 50 traduções